05 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

Kartal Esentepe Mahalle Muhtarı Ramazan Kula, maddi imkânsızlıklar nedeniyle gelinlik alamayan gelin adaylarının yardımına koştu

Kartal Esentepe Mahalle Muhtarı Ramazan Kula, maddi imkânsızlıklar nedeniyle gelinlik alamayan gelin adaylarının yardımına koştu. Muhtar Kula, 42 metrekarelik muhtarlığı çevreden ve yurt dışından kendilerine bağışlanan gelinlikler ile donattı. Mahalle Muhtarı Ramazan Kula, mahallede düğün yapan evli çiftlerden ve yurt dışından muhtarlığa gelinlik bağışı yapıldığını söyledi. Evlilik planı yapan gelin adayları, imzaladıkları anlaşma karşılığında gelinliklerini ücretsiz bir şekilde muhtarlıktan alabiliyor. Düğünlerinde gelinliği kullanan gelinler, temizleme işlemini yaptıktan sonra gelinliği tekrar muhtarlığa teslim ediyor. "DANİMARKA'DAN, ALMANYA'DAN BİLE MUHTARLIĞIMIZA GELİNLİK GELDİ" Yapılan bağışlarla mahalleliden ve yurt dışında yaşayan vatandaşlardan olumlu dönüşler aldığını belirten mahalle Muhtarı Ramazan Kula, “Yeni evlenenler düğün masraflarının ağırlığından dolayı zorlanıyor. Biz de ne yapabiliriz, ne ederiz diye düşünürken bir an aklıma gelinlik geldi. Maliyetleri ve kiralar yüksek olduğu için ihtiyaç sahibi aileler için böyle bir organizasyon yapmayı düşündüm. Ve mahallemden çok güzel tepkiler aldım. Mahallemizin sınırlarını da taştı. Hatta Danimarka'dan, Almanya'dan bile bize gelinlik geldi." dedi. "KOMŞUMUZ 18 BİN LİRAYA KIZINA ALDIĞI GELİNLİĞİNİ DE MUHTARLIĞA GETİRDİ" Muhtar Kula, “Geçtiğimiz günlerde bir komşumuzun düğünü olduğunda 18 bin liraya kızına aldığı gelinliğini de muhtarlığa getirdi. Bu dayanışma ruhuyla sadece kendi mahallemize değil, kırsal yerlerine komşularımızın tanışları üzerine gelinlik gönderiyoruz. Çok güzel ambiyans, elektrik aldık. İnşallah bunu uzun süre devam ettirmeyi ve Türkiye tüm muhtar arkadaşlarımın bu konuda bir şeyler yapabileceğini düşünüyorum. Yapanların da olduğunu duyuyorum. Hoş, güzel şeyler. Muhtarların etki alanı çok güçlü. Yaptıkları bütün kampanyaların sonuç vereceğini düşünüyorum. Tavsiye ediyorum. Biz düğün tarihinden bir ay sonraya getirilmesi için kısmi bir sözleşme yapıyoruz. Kısmi bir sözleşme yapıyoruz. Düğün bittikten bir ay sonra kuru temizlemesini yapıyorlar. Tekrar teslim ediyorlar. Sadece gelinlik de değil, bizim başka sosyal yardımlaşma alanlarımız da var. Ve birçok sosyal alanlarda faaliyetlerimiz var“ diye konuştu.

2 yıl önce

Zeytinburnu AK Parti ilçe binasının önüne bırakılan karton kolinin içindeki düzeneğin, zaman ayarlı ve parça tesirli bomba olduğu ortaya çıktı

Zeytinburnu AK Parti ilçe binasının önüne Salı günü gece saatlerinde bırakılan karton kutu, polisi alarma geçirmişti. Kutuda kurulu bir düzenek fark eden özel kıyafet giyen bomba imha uzmanları paketi kontrollü şekilde uzaktan fünyeyle patlatmıştı. Zaman ayarlı olduğu öğrenilen EYP imha edildi.Kontrollü patlatmanın ardından polis ekiplerince incelenen pakete ilişkin ayrıntılar ortaya çıktı. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, imha edilen kutudaki düzeneğin parça tesirli, el yapımı ve zaman ayarlı patlayıcı olduğu belirlendi. Uzman ekiplerce İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı’nda detaylı şekilde incelenen patlayıcıyla bağlantılı olduğu sanılan ve kutuyu bina önüne bırakan 1 kişi tespit edildi. Söz konusu caddenin bulunduğu bölgedeki kameralar ayrıntılı olarak izleyen ekipler, şüphelinin eşkalini belirlendi. Olayın arkasındaki örgüt araştırılıyor. Belirlenen eşkale uygun robot resmi çizilen ‘şüpheli’ her yerde aranırken, saldırı talimatını verenlerin kim ya da kimler olduğu güvenlik birimlerince çok yönlü olarak araştırılıyor.Öte yandan düzeneği kuran failin yakalanmasının ise an meselesi olduğu kaydedildi.

2 yıl önce

e-imza kimlik kartına nasıl yüklenir?

İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 21 Eylül 2020'de hayata geçirilen Hayat Kimliğinle Kolay Projesi'nin ikinci adımını oluşturan "T.C. kimlik kartına e-İmza yüklenmesi" işlemi başladı. İçişleri Bakan Yardımcısı Tayyip Sabri Erdil, Keçiören İlçe Nüfus Müdürlüğü'nde basın mensuplarına yeni uygulamayı tanıttı. Kimlik kartlarının işlevini artırmak için bir süredir çalışmaların devam ettiğini belirten Erdil, ilk aşamada sürücü belgelerinin kimlik kartlarına yüklenmesinin tamamlandığını, yüklemeyi yapanların artık sürücü belgesi taşımasına gerek kalmadığını anlattı. Erdil, projenin ikinci aşamanın ise e-İmzaların kimlik kartlarına yüklenmesi olduğunu ifade etti. Uygulama için en üst düzeyde güvenlik önlemlerinin alındığını ve gerekli testlerin tamamlandığını vurgulayan Erdil, "Elektronik kimlik doğrulama sistemi kullanılıyor. Parmak izi ile eşleştirme yapılarak kimlik kartlarına e-İmza yükleme işlemini tamamladık." dedi. e-İmza'nın 2004'te "ıslak imza" yerine kullanılmaya başlandığını hatırlatan Erdil, geliştirilen altyapı ve e-İmzanın kimlik kartlarına yüklenmesinin ardından, kullanımın sivil alanda ve özel sektörde yaygınlaşacağını dile getirdi. Erdil, e-İmza'yı kimlik kartlarına yükleyen vatandaşların, e-Devlet üzerinden başvuru yapılan işlemlerin yanı sıra bankacılık, sigorta, noter, vergi ödemeleri ve tapu hizmetleri ile sosyal güvenlik kurumları, eczane ve hastaneler arasındaki ağ üzerinden de belgelerini imzalayabileceğini ifade etti. e-İmza abonelik bedelini, ilgili firma ile görüşerek yıllık 250-400 lira seviyesinden 50 liraya düşürdüklerini de ifade eden Erdil, 50 ilde başlatılan yükleme uygulamasının ocak sonu itibariyla 81 ile yaygınlaştırılacağını söyledi. E-İMZANIN KİMLİK KARTINA YÜKLENMESİ VE KULLANILACAĞI YERLER Bakan Yardımcısı Erdil'in konuşmasının ardından Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü Bilgi İşlem Daire Başkanı Emre Önyurt, e-İmza'nın kimlik kartına nasıl yüklendiğini basın mensuplarına uygulamalı olarak gösterdi. Buna göre, nüfus müdürlüklerine gelen vatandaşlar ilk olarak "Nüfusmatik" adı verilen cihazlara kimlik kartlarını yerleştirecek. Ekranda beliren kişisel mesajın onaylanmasının ardından açılan ekrandaki işlem seçenekleri arasından "e-İmza" tıklanacak ve ardından parmak izi doğrulaması yapılacak. Bunun için vatandaşların, önceden kart içerisine yerleştirilen parmak izlerinden birini seçerek o parmağı cihazın üzerindeki sensöre yerleştirmesi gerekiyor. Parmak izinin onaylanmasından sonra açılan ekrandaki form doldurulacak. Burada yer alan telefon ve e-posta bilgileri girilerek servis sağlayıcı firmanın isminin yer aldığı kutu seçilecek. Ardından e-posta adresine gönderilecek doğrulama kodu ekrana girilip 6 haneli pin kodu belirlenecek. Servis sağlayıcı firmanın taahhütnamesinin imzalanmasında, bu 6 haneli pin kodu kullanılacak ve işlem tamamlanacak. Kimlik kartına e-İmza yükleyenler, bu uygulamaya özel kart okuyucu cihazların bulunduğu tüm özel ve/veya kamu kurum ve kuruluşlarında kimlik kartlarını okutarak, belgelerini elektronik ortamda imzalama imkanına kavuşacak. İlk etapta e-İmza'nın kimlik kartlarına yüklenmeye başladığı nüfus müdürlüklerinin bulunduğu 50 il şöyle sıralanıyor: Adana, Adıyaman, Afyonkarahisar, Ağrı, Amasya, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Batman, Bursa, Çanakkale, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Elazığ, Erzurum, Erzincan, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Isparta, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Kars, Kastamonu, Kayseri, Kocaeli, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muğla, Ordu, Osmaniye, Rize, Sakarya, Samsun, Siirt, Sivas, Şanlıurfa, Tekirdağ, Tokat, Trabzon, Van ve Zonguldak.

2 yıl önce

İETT otobüsü kazaları ve İstanbulkart sorunu İBB Meclisi'nde görüşüldü: İETT otobüslerinin bakım-onarım çalışmaları doğru şekilde yapılmıyor

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinde (İBB) son dönemde yaşanan İETT otobüs kazaları ve bayilerde bulunamayan İstanbulkart sorunu ele alındı. İBB Meclisinde soru önergesi veren Ulaşım ve Trafik Komisyonu Üyesi Hamdi Demirhan, İETT otobüslerinin bakım-onarım çalışmalarının doğru şekilde yapılmadığı konusunda uyarılarda bulunduklarını anımsatarak, şoförlerin de çalışma koşullarının giderek kötüleştiğini söyledi. 'BIRAKIN KULLANMAYI YATIRIM BÜTÇESİNDEN ÇIKARDILAR' Şoförlerin çalışma saatlerinin kimi zaman 18 saate vardığını ifade eden Demirhan, "Kazalar trafik kaynaklı değil, tamamen dikkatsizlikten kaynaklanan nedenlerden olmaktadır. AK Parti döneminde kazalara karşı erken uyarı sistemi olarak 'Telemetri sistemi' geliştirilmiş ve devreye almıştır. Ancak yeni dönem bırakın bu sistemi kullanmayı 2022 yatırım bütçesinden dahi çıkarmıştır. 2013-2018 yılları arasında öz kaynaklar ile yıllık ortalama 400 otobüs alınmış ve yaklaşık 2 bin 500 otobüs yenilenmiştir. Bu sayede İETT Avrupa'nın en genç filosuna sahip olmuştur. fakat 2,5 yıldır bir tane dahi otobüs filoya katılmadı." diye konuştu. Demirhan, önergesinde de kazaların nedeni ve bakım çalışmalarına ilişkin sorular sordu. Önerge oy birliğiyle kabul edilerek başkanlık makamına havale edildi. İSTANBULKART SORUNU AK Partili Ümraniye Belediye Meclis Üyesi Muharrem Balık ise İstanbulkart konusunda soru önergesi verdi. İstanbulkart temini için kullanılan 1047 cihazda tek ya da çift geçişlik biletler satıldığını belirten Balık, 275 cihazda ise İstanbulkart satışı yapılması gerekirken kart bulunamadığını bildirdi. İstanbulkart'ın "adeta karaborsaya" düştüğünü dile getiren Balık, şöyle konuştu: "Bugün hizmet bekleyen vatandaşlar çalışmayan İETT otobüslerini ittiriyor, Bozulan tramvaylar nedeniyle raylarda yürüyor, çalışmayan otobüslere binmek için saatlerce kart kuyruğunda bekliyor. Ekim ayı Meclisinde soru önergesi olarak değindiğimiz ve CHP Grup Sözcüsü Tarık Bey'in de tasdik ettiği, kısa süre içerisinde çözüleceğini iddia ettiği İstanbul kart kuyruklarının çözülmeyi bir kenara bırakın artarak devam ettiğini üzülerek müşahede etmekteyiz. Başarısız mobil uygulaması nedeni ile İstanbul’da ulaşım çözümsüz kalmış ve bir çile haline dönmüştür." Balık, önergesinde mobil uygulamada HES kodu eşleştirmesinin yapılamaması, İstanbulkart yetersizliği, aplikasyonlarda yaşanan sorunlar, Alo 153 Çağrı Merkezindeki bekleme sürelerini sordu. Önerge oy birliği ile kabul edilerek başkanlık makamına havale edildi.

2 yıl önce

İBB'de haksız yere işten çıkartıldığını kaydeden 15 Temmuz Gazisi Cengiz Özdemir: “Beni neden işten çıkarıyorsunuz, gazi olmam sebebiyle mi?”

Haksız yere CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından İşten Atılanlar Platformu adına açıklama yapan Rasim Yağar, “Bildiğiniz üzere “Her şey çok güzel olacak” vaadiyle iş başına gelen Sayın Ekrem İmamoğlu, Seçim öncesi İstanbul halkına verdiği namus ve şeref sözünü unutmuş olmalı ki ülkemizi ve dünyayı kasıp kavuran, gerek pandemi, gerekse ekonomik sıkıntıların yaşandığı şu günlerde, binlerce insanımızı haksız ve hukuksuz şekilde işten çıkarmıştır.' şeklinde konuştu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde haksız yere işten çıkartıldığını kaydeden 15 Temmuz Gazisi Cengiz Özdemir, “ Ben kendilerine söyledim. Beni neden işten çıkarıyorsunuz? Gazi olmam sebebiyle mi. Bunu söyleyemeyiz. İnsan Kaynakları müdürü kadın bu haksızlığa dayanamayarak istifa etti. Benim suçum neydi. Benim 5 yılda hiçbir saygısızlığım yok ama yine de işime son verildi. Benim tek suçum demek ki gazi olmaktı. Gazi olduğum için kapı önüne kondum.' dedi.

2 yıl önce

İsviçre'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef gösteren pankarta ilişkin dava başladı

25 Mart 2017'de düzenlenen mitingde, siyah fon üzerine hazırlanmış pankartta, başına silah doğrultulmuş Erdoğan'ın fotoğrafı ve "Erdoğan'ı öldürün" yazısı, altında da "Kendi silahlarıyla" ifadesi yer almıştı. İsviçre basınındaki bilgilere göre, Bern Savcılığı, olayda sorumluluğunu tespit ettiği 4 sanık hakkında Mart 2021'de bir ceza kararnamesiyle suç işlemeye ve şiddete alenen tahrik suçundan ceza tayin etmişti. Suç konusu posteri hazırlayan ve İsviçre basınında "sol kanattan aktivistler" olarak takdim edilen zanlıların itirazı üzerine duruşma açılmasına karar verilmişti. Bern Bölge Mahkemesinde görülen davada, 4 zanlının yargılanmasına bugün başlandı. Edinilen bilgiye göre, mahkememin kararını bu hafta sonuna kadar veya gelecek pazartesi açıklaması bekleniyor. Savcılık makamı, 4 zanlı hakkında hazırladığı iddianameyi, "özel hayatın gizliğinin korunması" gerekçesiyle basınla paylaşmadı. İsviçre basınının ilgi gösterdiği davada, mahkeme girişinde basın mensuplarına zanlılara ilişkin hiçbir bilgi yayımlamayacaklarına dair belge imzalattırıldı. Mahkeme içinde ve dışında, İsviçre polisinin yoğun güvenlik önlemleri aldığı görüldü. Zanlıları desteklemeye gelen küçük bir grup ise mahkeme salonu önünde gösteri yaptı. DIŞİŞLERİ, İSVİÇRE'DE ERDOĞAN'I HEDEF ALAN GÖSTERİYİ PROTESTO ETMİŞTİ Bern'de terör örgütü PKK yandaşlarınca miting düzenlenmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hedef gösterilerek "Kill Erdogan (Erdoğan'ı öldürün)" pankartı açılması Ankara'da tepkiyle karşılanmıştı. Dışişleri Bakanlığı, İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi'nin Yardımcısı'nı çağırarak, terör örgütü yandaşlarının Bern'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan gösteri düzenlemesini protesto etmişti. Bakanlık, 26 Mart 2017'de İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi Walter Haffner'in şehir dışında olması nedeniyle yardımcısını çağırarak Türkiye'nin konuyla ilgili tepkisini iletmişti. İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI SORUŞTURMA BAŞLATMIŞTI İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da 27 Mart 2017'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef gösteren pankartı açan şüpheli ya da şüpheliler hakkında soruşturma başlatmıştı. Söz konusu pankartı açan şüpheli veya şüpheliler hakkında "terör örgütüne üye olmak", "Cumhurbaşkanına hakaret" ve "terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından işlem yapılacağı kaydedilmişti. Savcılığın, İstanbul Emniyet Müdürlüğüne gönderdiği yazılı talimatta başlatılan soruşturma kapsamında, suça konu olayla ilgili pankartı açan şüphelilerin kimlik ve kişisel bilgilerinin tespit edilerek Başsavcılığa gönderilmesi istenmişti.

2 yıl önce

HDP'den Kış Kartalı Harekatı'na kınama

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), yurt içinde ve sınır ötesinde teröristlerin hedef alındığı nokta atışı operasyonlarını sürdürüyor. TERÖRİSTLER VE HEDEFLERİ İMHA EDİLDİ Irak ve Suriye'de teröristlerin üs olarak kullandığı Derik, Sincar ve Karacak'a yönelik Kış Kartalı Hava Harekatı düzenlendi. Operasyon ile teröristlerin kullandığı barınak, sığınak, mağara, tünel, mühimmat depoları, sözde karargah ve sözde eğitim kampları tahrip edildi. Diğer harekatlarda olduğu gibi gerek planlama gerekse icra aşamasında çok hassas davranılan harekatla sadece teröristler ve onlara ait hedefler vuruldu. HDP OPERASYONU KINADI Operasyona ilişkin bir açıklama yayınlayan HDP, harekatı kınadı. "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak'taki Mahmur ve Şengal kampları ile Suriye'deki Derik kampına yaptığı bombardımanı kınıyoruz." denilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "1 Şubat akşamı Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı savaş uçakları eş zamanlı olarak Irak Kürdistan Bölgesi’nde bulunan Birleşmiş Milletler’e bağlı Mahmur Kampı’nı, Şengal bölgesini ve Kuzey ve Doğu Suriye’de bulunan Derik bölgesini ağır bombardıman altında tutmuştur. Yüzbinlerce sivilin yaşadığı yerleşim bölgelerinin bombalanmasını ‘terör’ adı altında meşrulaştırmaya çalışan AK Parti iktidarı, bu saldırılarla açıkça Kürtleri hedef almaktadır. Suriye'de IŞİD saldırısının hemen ardından yapılan bu operasyonlar, AK Parti’nin IŞİD’le işbirliği içerisinde Kürtlere karşı yeni bir hamle başlattığını açıkça göstermektedir. IŞİD gibi insanlığa karşı ağır suçlar işleyen örgütün Suriye'ye saldırdığı sırada, AK Parti’nin savaş siyasetinden sorumlu yetkililerin de Şırnak’ta bu operasyonların hazırlıklarını yerinden izlemeye gitmeleri AK Parti-IŞİD işbirliğini bir kez daha gün yüzüne çıkarmıştır İç siyasette çözülmeyi ve çöküşü yaşayan AK Parti-MHP iktidarı Suriye’de IŞİD’den beklediği zaferi alamayınca bütün imkanlarıyla daha önce IŞİD saldırılarına maruz kalan Mahmur Kampı, Şengal ve Derik’i hedef alması sadece Kürt düşmanlığının bir sonucu değil aynı zamanda yaşadığı çöküşü gizleme çabasıdır. NATO, ABD ve Irak hükümeti başta olmak üzere bütün uluslararası güçlerin Kürtlere yönelik bu saldırılara karşı sessiz kalması bütün dünya halkları için utanç vericidir. HDP olarak, bu saldırıyı ve saldırın arkasında olan bütün güçleri kınıyoruz. Kürt halkına karşı başlatılan bu operasyonların bir an önce sonlandırılması çağrısında bulunuyoruz. Herkes bilmelidir ki bu saldırılar IŞİD başta olmak üzere Kürtlere düşman olan bütün karanlık örgütlerin güçlenmesine yol açmaktadır. Aynı zamanda gerek Irak’ta gerekse Suriye’de yaşanan istikrarsızlık bu ve benzeri saldırılarla daha da derinleşme riski taşımaktadır."

2 yıl önce

Avrupa Dış İlişkiler Konseyi’nden Türk İHA'sı itirafı: Ders çıkartmalıyız

Türkiye'nin gelişen askeri teknolojisi ve savunma gücüyle ilgili rapor ve yazılara bir yenisi eklendi. Avrupa Dış İlişkiler Konseyinde "Türkiye'nin Drone Diplomasisi Avrupa İçin Ders Niteliğinde" başlıklı bir yazı yayımlandı. Yeni Şafak'ın haberine göre, Yazıda şu ifadelere yer verildi: "DIŞ POLİTİKA ARACI" "Türkiye, insansız hava araçlarının nasıl güçlü bir dış politika varlığı olabileceğini gösterdi. Türk İHA'larının askeri yeteneklerine rağmen en önemli etkileri Türkiye'ye sağladıkları ekonomik fırsatlar ve siyasi kaldıraç olabilir. Etkinliği ve satın alınabilirliği sayesinde, Türk insansız hava araçları, tamamen askeri bir varlıktan ziyade Ankara'nın dış politika stratejisinin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Avrupalılar bu stratejiye uyum sağlayacaklarsa, Türkiye'nin insansız hava araçlarından nasıl askeri ve diplomatik faydalar sağladığını anlamaları gerekiyor." "HEM UCUZ HEM ETKİLİ" "Türk İHA'ları hem ucuz hem de etkili. Bir TB2'nin maliyeti yaklaşık 5 milyon dolar. Amerikan yapımı bir MQ-9 Reaper ise 20 milyon dolar ve daha gelişmiş bir ABD yapımı Protector RG Mk 1 ya da Çin'in Wing Loong'u gibi diğer düşük maliyetli modellerin aksine, Türk İHA'ları Batılıların tüm yeteneklerini fiyatın çok altında sağlıyor. Dolayısıyla, şaşırtıcı olmayan bir şekilde Türkiye, daha önce ABD, İsrail ve Çin'in hakim olduğu bir sektörde önemli bir rol kazanıyor." "Türk İHA diplomasisinin büyümesi, Avrupa için askeri ve diplomatik dersler içeriyor. Avrupa Birliği ve üye devletlerin, insansız hava araçlarının jeopolitik ve ekonomik sonuçlarını belirlemesi gerekiyor. Avrupa devletleri bu teknolojiye daha fazla kaynak yatırmalı ve rakiplerinin sektöre hakim olmaya devam etmesine izin vermemeli."

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 12 13