Son Dakika:
ABD'de ara seçimde oy sayımı devam ediyor. Ortaya çıkan sonuçlara göre Demokratlar Temsilciler Meclisi'nde üstünlüğünü kaybetti. Temsilciler Meclisi'nde Cumhuriyetçiler 192 sandalyeye ulaştı, Demokratlar 172'de kaldı. Senato'da ise Demokratlar, Cumhuriyetçilere karşı öne geçti. MEHMEZ ÖZ'E BÜYÜK ŞOK Kritik eyalet Pennsylvania'dan Senato için yarışan Dr. Mehmet Öz, Demokrat John Fetterman'a karşı kaybetti. Eyaletteki oy sayımında Fetterman ile Öz arasındaki oy farkı bir ara 40 binlere kadar düştü ancak daha sonra fark 65 bine yükseldi. Oyların yüzde 90'ının sayılmasıyla sonuç netleşti. MSNBC yayın organı, Fetterman'ın Dr. Öz'ü mağlup edeceğini duyurdu. Hemen ardından CNN International, Pennsylvania'daki yarıştan Fettarman'ın galip ayrıldığını bildirdi. BBC, Demokrat Fetterman'ın zaferini kutladığını ve seçmenlerine hitap ettiğini bildiriyor. Her zaman giydiği siyah kapüşonlu sweatshirtüyle seçmenlerinin karşısına çıkan Demokrat siyasetçi, "Hattı tutuyoruz" dedi.
İmar Bankası ile ilgili olarak Uzanlar aleyhine açılan ve kesinleşen mahkeme kararlarının Fransa’da geçerli olabilmesi için, TMSF tarafından 2017 yılında davalar açılmaya başlanmıştı. Uzanlar, ihtiyati tedbirlerin kaldırılması ve Paris’te açılan davaların reddedilmesi için girişimlerde bulunuyor. Fakat söz konusu girişimlerinin çoğu bugüne kadar hem Paris yerel mahkemeleri hem de temyiz mahkemelerince reddedildi. TMSF’den yapılan açıklamada “Davaları kaybettiği için Cem Uzan’ın Fransa’daki mal varlığı ve banka hesapları üzerindeki ihtiyati tedbir kararı devam ediyor.” denildi. Uzan Ailesinin sebep olduğu zarar minimum 17 milyar Dolar Cem Uzan ve ailesinin yönetiminde bulunan İmar Bankası’nda ikili kayıt tutulması yaklaşık 6,5 milyar Dolar kamu zararına sebep olmuş ve oluşan zarar halkın vergileriyle karşılanmıştı. Söz konusu zarar tutarı için TMSF, Hazine’den borçlanmış ve İmar Bankasının mağdur ettiği kişilere parasını geri ödeyebilmişti. Uzan Ailesinin sebep olduğu bu kamu zararı, DİBS’e endekslendiğinde bugünün parasıyla yaklaşık 17 milyar Dolara karşılık geliyor. Öte yandan; Cem Uzan’ın İmar Bankası yolsuzluğunda sorumluluktan kurtulmak için geriye dönük yaptırdığı işlemler tespit edilince, bu usulsüzlük için de Cem Uzan hakkında mahkûmiyet kararı verilmişti. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi ve Pamukova Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davaların sonucunda; Cem Uzan’ın kamu kurum ve kuruluşlarını dolandırmak, nitelikli zimmet, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme, resmî belge düzenlemek ve azmettirmek suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmaktan suçlu bulundu. Kesinleşmiş 47 yıl 5 ay 20 günlük hapis cezasına çarptırıldı. TMSF Uzanların mal varlıklarını satarak sebep oldukları kamu zararını tahsil etmek için yurt dışında da hukuk mücadelesi veriyor. Uluslararası Tahkim Heyeti ÇEAŞ ve KEPEZ davasında Türkiye’yi haklı buldu Uzan Ailesinin Çukurova Elektrik (ÇEAŞ) ve Kepez Elektrik ile ilgili açtığı, faizleriyle birlikte 23.5 milyar Doları bulan Libananco davası da Türkiye Cumhuriyeti lehine sonuçlanmıştı.
PKK/YPG'lı teröristler, Türkiye ile Rusya arasında 22 Ekim 2019'da varılan mutabakat gereği boşaltmaları gereken Tel Rıfat ilçesinden, Kilis'in karşısındaki Azez ilçe merkezini roket saldırısıyla hedef aldı. Saldırıda ilk belirlemelere göre 3 sivil yaşamını yitirdi, bazıları ağır olmak üzere 8 sivil yaralandı. Yaralılar çevre hastanelere sevk edildi. Zeytin Dalı Harekatı ile Afrin'den çıkarılan PKK/YPG, ilçenin güneydoğusundaki Tel Rıfat bölgesinde işgalini sürdürürken, Buradan Cerablus, Afrin ve Azez'deki sivil yerleşimler ile Suriye Milli Ordusunun (SMO) cephe hatlarına sık sık saldırı düzenliyor.
Dava sürecine ilişkin bilgi veren Türkiye Cumhuriyeti avukatı Mustafa Doğan İnal, Hamdi Akın İpek ve İpek ailesi üyelerine ait Koza İpek Holding AŞ'nin yönetiminin, Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 26 Ekim 2015'te verdiği kararla kayyuma (TMSF) devredildiğini kaydetti. İnal, Ipek Investment Limited'in 26 Mayıs 2015'te İngiltere'de kurulan bir İngiliz şirketi olup, bu şirketin tek yönetim kurulu üyesinin Hamdi Akın İpek, pay sahiplerinin ise İpek ailesinin diğer fertleri olduğunu belirtti. Ipek Investment Limited'in 23 Aralık 2016'da ihtarname ile TMSF'ye bildirimde bulunduğunu aktaran İnal, 7 Haziran 2015'te Koza İpek Holding'in hisselerinin pay satım sözleşmesi ile lpek Investment Limited'e satıldığının, yapılan sözleşmeye göre Koza İpek Holding AŞ'nin cirolama yoluyla 31 Ağustos 2015'te Ipek Investment Lmited'e devredildiğinin belirtildiğini kaydetti. İnal, Ipek Investment Limited'in, bu hususun şirket pay defterine kaydedilmesini, kaydedilmemesi halinde pay değeri kadar tazminat ödenmesini istediğini ifade etti. Avukat İnal, TMSF idaresindeki Koza İpek Holding AŞ'nin Ankara 2. Ticaret Mahkemesi nezdinde açtığı tespit davası sonucunda mahkemenin, Ipek Investment Limited tarafından varlığı iddia edilen pay satım sözleşmesinin yokluğunun tespitine hükmettiğini aktardı. Davacının iddiaları Davacı Ipek Investment Limited'in, pay satım sözleşmesiyle maliki olduğunu iddia ettiği Koza İpek Holding AŞ'nin mal varlıklarına el konulup, yabancı bir yatırımcı olarak yatırımının kamulaştırıldığı iddiasıyla bu tahkim davasını açtığını kaydeden İnal, şu bilgileri verdi: "Ipek Investment, Koza İpek Holding'in paylarının yüzde 100'ünü iktisap ettiği Eylül 2015'ten günümüze kadar, Koza Grubu'na karşı Ipek Investment'in yatırımının değerini azaltmayı ya da ortadan kaldırmayı amaçlayan ve bugün bile devam eden bir tavır içine girildiğini, Türkiye Cumhuriyeti'nin İkili Yatırım Anlaşması kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğini öne sürerek, bunun sonucu olarak 5-6 milyar ABD doları tutarında tazminat talep etmiştir." İnal, Ipek Investment'in, Türkiye'nin Koza Grup'un ülkedeki menfaatlerine zarar verecek girişimlerde bulunduğunu iddia ettiğini aktardı. Hakem heyeti talepleri reddetti Dava kapsamında yapılan savunmaları da aktaran İnal, İpek'in, ICSID'a başvurabilmek için şirketinin milliyetini kasıtlı ve art niyetli değiştirmeye çalıştığının, Koza-İpek Holding hisselerinin İpek Investment Limited'e muvazaalı ve geriye dönük olarak geçersiz bir hisse devri sözleşmesiyle devredildiğinin ifade edildiğini bildirdi. Akın İpek'in girişimde bulunduğu pay devrinin Türk hukuku nezdinde geçersiz olduğunun belirtildiğini kaydeden İnal, İpek'in gerçek, aktif bir yatırım yapmadığını, hisse devrinin sadece hisselerin yurt dışındaki bir şirkete geçişini sağladığını, bu durumun Türkiye'de yatırım olarak gerçek bir "katkı" yaratmadığının vurgulandığını aktardı. İnal, hakem heyetinin, Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı Ipek İnvestment Limited'in açtığı tahkim davasında, davacı tarafından Türkiye'de yapılmış gerçek bir yatırım olmaması ve ICSID tahkiminin davacı tarafından suistimal edildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vererek, davacının esasa dair tüm taleplerini reddettiğini kaydetti. Öte yandan, Türkiye, uluslararası mahkemede Zaman gazetesine ilişkin açılan davayı da kazanmıştı.
Hristiyan alemi yasta. Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis'in selefi eski Papa 16. Benedictus sağlık problemlerine yenik düştü. Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis,16. Benedictus'in "çok hasta" olduğunu açıklamış, inananlardan dua istemişti. 95 yaşındaki Eski Papa, bugün hayata gözlerini yumdu. İstifa etmişti 16. Benedict, Katolik kilisesindeki cinsel istismar skandallarının ardından yaşlılığını gerekçe göstererek 2013’de istifa etmişti. Benedict, 600 yıl aradan sonra istifa eden ilk Papa olmuştu. Papa Francis 13 Mart 2013'te Papa Benedict'in yerini alarak Latin Amerika'dan gelen ilk Papa olmuştu. Benedictus'un istifa süreci Almanya’da Westpfahl Spilker Wastl hukuk firması, 1945-2019 yılları arasında Münih Başpiskoposluğu’ndaki cinsel istismar iddialarına ilişkin bulguları içeren raporu açıklamıştı. Başpiskoposluk tarafından hazırlatılan raporda, eski Papa 16. Benedict’in 1977-1982 tarihlerinde Münih başpiskoposu olarak görev yaptığı dönemde çocuklara cinsel istismarda bulunan rahiplerden haberdar olduğu ancak harekete geçmeyerek sessiz kalmayı tercih ettiği belirtilmişti. Hukuk firmasından avukat Martin Pusch "Gerçekler hakkında bilgilendirilmişti. Dört cinsel istismar davasında görevi kötüye kullanmakla suçlanabileceğini düşünüyoruz. Bu olaylardan 2’si görevde olduğu sırada işlenen ve devlet tarafından kabul edilen suiistimallerle ilgili. Her iki davada da failler, görevde kaldılar” dedi. Benedict’in görevde olduğu dönemde taciz vakaları olduğunu ifade eden Pusch, "O rahipler herhangi bir yaptırım uygulanmadan işlerine devam etti. Kilise hiçbir şey yapmadı. Bunun böyle olmadığına inansak da, belirli gerçekleri bilmediğini iddia ediyor” ifadelerini kullanmıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi olan 7,4 büyüklüğündeki depreme ilişkin çalışmaları koordine etmek üzere AFAD Başkanlığı'nda. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, AFAD Koordinasyon Merkezi'ndeki değerlendirmelerin ardından açıklama yaptı. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satır başları: "Deprem merkezine yakın illerde de küçük hasarlar meydana geldi. 10 vali daha görevlendirildi. AFAD ve Kızılay gibi kurumlarımız ekiplerini bölgeye göndermiştir. Afet çalışmaları konusunda altyapısı ve eğitimi olan kurumlarımız göreve çağrılmıştır. Önceliğimizi arama kurtarma çalışmalarımıza verdik. 9 bin personel arama kurtarma çalışması yürütmekte. Dışarıdan katılanlarla bu syaı sürekli artmaktadır. Yıkılan binaların altında kalan vatandaşlarımızın tespiti ve kurtarma çalışmaları sürmektedir. Depremin yaşandığı andan itibaren çalışmaları yakın takibe aldık. "912 VATANDAŞIMIZ HAYATINI KAYBETTİ, 5 BİN 385 VATANDAŞIMIZ YARALANDI" 912 vatandaşımız hayatını kaybetmiş. Temennimiz en az can kaybıyla bu felaketi atlatmış olmaktadır. 5 bin 385 vatandaşımız yaralandı. 2 bin 470 kişi kurtarıldı. Uluslararası yardımlar için ülkemizle temaslar kurulmaya başlanmıştır. NATO ve AB yanında 45 ülkenin yardım teklifleri tarafımıza ulaşmıştır. Bu büyük felakette hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Birlik ve beraberlik içerisinde bu felaket günlerini de atlatacağız. Gün birlik olma günüdür."
AFAD Başkanı Yunus Sezer, düzenlediği basın toplantısında, tarihteki en büyük depremlerden biriyle karşı karşıya olunduğunu belirtti. Sezer, saat 04.17'de Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7,7 ve saat 13.24'te Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğünde depremler meydana geldiğini, 13.45 itibarıyla 105 artçı depremin söz konusu olduğunu bildirdi. Tüm bakanların koordinasyon için depremden etkilenen 10 ile dağıldığını aktaran Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hem buradan AFAD personelimiz hem il müdürlüklerimiz hem de valiliklerimiz, ilçeler dahil olmak üzere 23 vali görevlendirilmiş durumda. Bu kapsamda kış şartları da düşünülerek vatandaşlarımızın ihtiyaçları için özellikle 20 binin üzerinde çadır sevkiyatı gerçekleştirildi, 300 binin üzerinde battaniye ve diğer malzemeler şu anda sevk edilmeye devam ediliyor." Depremde yıkılan bina sayısında artış olduğu belirten Sezer, 2 bin 824 binanın yıkıldığı ihbarının alındığını bildirdi. Yoğun kış şartlarına ve yollardaki ulaşım sıkıntısına rağmen hem helikopter ve uçaklarla havadan hem de karadan deprem bölgesine büyük bir sevkiyat söz konusu olduğunu belirten Sezer, "Maalesef şu anda hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısının 1014 olduğunu da belirtmek istiyorum. İnşallah millet olarak depremzede vatandaşlarımızın yarasını hep beraber saracağız." dedi. "Tsunami etkisi yok" AFAD Deprem Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar ise Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli depremlerden sonra sosyal medyada, "tsunami tehlikesi" olduğu yönünde yanlış bilgilerin yer aldığı dile getirdi. Tsunaminin, daha çok denizlerde meydana gelen depremler sonrasında ortaya çıkan bir tehlike olduğunu, yine karadan yaklaşık 100 kilometre içeride olan depremlerde de zaman zaman tsunami tehlikesinin oluşabildiğini aktaran Tatar, "Bu konuda, Türkiye'de tsunami erken uyarıyla ilgili sorumlu kuruluş, AFAD ile Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi'dir. Onlardan gelen herhangi bir tsunami uyarısı yok. Dolayısıyla bu iki büyük depremden sonra deprem bölgesine yakın olan Doğu Akdeniz bölgesindeki kıyısı olan kentlerimizi etkileyecek herhangi bir tsunami etkisinin olmadığını söylemek istiyorum." diye konuştu. Depremin olduğu bölgenin, Türkiye'deki en karmaşık fay sistemlerinin bulunduğu bir bölgeye karşılık geldiğini, burada birbiriyle bağlantılı birçok aktif fay hattının olduğunun bilindiğini ifade eden Tatar, "Bugün iki büyük depremle birlikte aslında çok büyük boyutlu, bölgesel, katastrofik bir depremle karşı karşıya kaldık." dedi. Sosyal medya üzerinden yer ve zaman verilerek deprem olacağı şeklinde yanlış bilgilendirmelerin bulunduğunu aktaran Tatar, bu konuda da vatandaşların dikkatli olmasında yarar olduğunu, hiçbir depremin zamanının söylenemeyeceğini kaydetti. Tatar, her iki depremden sonra vatandaşların hasarlı, eski binalardan uzak durmasının ve bu konularda devletin tüm görevlilerinin uyarılarının dikkate alınarak geçici barınma alanlarında bulunmalarının önem taşıdığını vurguladı. Yardımlarla ilgili bir soru üzerine Tatar, "Milletimiz yardımsever bir millet. Türkiye'nin her yerinden şu ana kadar yardım konusunda bize de ulaşan talepler var. Bunların hepsi Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında lojistik grubu tarafından değerlendiriliyor ve her bir talep ciddi şekilde ele alınarak sonuçlandırılıyor." ifadelerini kullandı. AFAD'dan açıklama Öte yandan Afet ve Acil Durum Başkanlığı'ndan (AFAD) depremlere ilişkin yazılı açıklama da yapıldı. Açıklamada, Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesinde 7,7 ve Elbistan Merkezli 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından saat 14.20 itibariyle 7 bin 3 kişinin yaralandığı, bölgede görevlendirilen toplam arama ve kurtarma personel sayısının 9 bin 698, görevlendirilen araç sayısının ise 216 olduğu kaydedildi. Dışişleri Bakanlığı ile yapılan görüşmelerde, kentsel arama ve kurtarma alanında uluslararası yardım çağrısında bulunulduğu hatırlatılarak, Malatya ve Adana havalimanlarının Uluslararası Yardım Çağrısı için toplanma alanı olarak belirlendiği ifade edilen açıklamada, Hollanda, Azerbaycan, İngiltere INSARAG Ağır Kentsel Arama Kurtarma Ekiplerinden yardım teklifi alındığı belirtildi. Açıklamada ayrıca Adana'dan Hatay'a 4 ABD helikopteri ile personel taşınmasının planlandığı, Azerbaycan'dan Türkiye'ye 179 arama kurtarma personelinin gönderileceği kaydedildi. Genelkurmay Başkanlığı tarafından 6 adet A400M, 5 adet C130, 7 adet C235 uçak ile İstanbul, Ankara ve İzmir'den bölgeye personel sevkiyatının planlandığı ve 6 uçağın bölgeye ulaştığı belirtilen açıklamada, Malatya'ya 500 komando ve 600 asker, Jandarma Genel Komutanlığı'ndan da Adana'ya 200 asker gönderildiği belirtildi.
Kahramanmaraş merkezli 7,7 büyüklüğündeki depremde oturdukları bina yıkılan ve ailesi ile birlikte enkaz altında kalan AK Parti Adıyaman Milletvekili Yakup Taş'tan acı haber geldi. Taş'ın hayatını kaybetti açıklandı. Taş'ın sosyal medya hesabından vekille ilgili şu açıklama yapılmıştı: “Vekilimiz Yakup Taş ailesi birçok hemşehrimiz gibi deprem nedeniyle enkaz altındadır. Dualarınıza vekilimiz ve ailesini de katar mısınız….” AK Partili birçok milletvekili ve vatandaşlar, bu paylaşımın altına ‘Dualarımız sizinle, inşallah sağlıkla kurtulursunuz' şeklinde yorumlar yaptılar.
