06 Mayıs Pazartesi 2024
2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Türk devletleri liderleriyle yoğun Kazakistan diplomasisi!

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, başta olmak üzere, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov ve Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile gerçekleştirdiği telefon görüşmelerinde Kazakistan’daki son gelişmeler üzerine fikir teatisinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev ile yaptığı görüşmede, dost ve kardeş Kazakistan’da yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiğini belirterek, olaylarda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara şifa temennisinde bulundu. Türkiye’nin Kazakistan’la dayanışma içinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı’nın da yaptığı açıklamada Kazakistan’a desteğin altını çizdiğini belirtti. Kazakistan’da yeni hükümetin bir an önce kurulmasını ve gerginliğin kısa sürede sona ermesini temenni ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan halkının karşılıklı güven ve diyalog çerçevesinde sorunları aşacağına inandığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek duyulması halinde Türkiye’nin her türlü teknik bilgi ve tecrübe paylaşımını gerçekleştirmeye hazır olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Caparov ve Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev ile görüşmelerinde de Kazakistan’ın istikrarı ve güvenliğinin komşuları başta olmak üzere tüm bölge için mühim olduğunu vurgulayarak, kardeş Kazakistan’ın diyalog yoluyla bu sorunu aşacağına emin olduğunu ifade etti.

2 yıl önce

Le Monde: “Kazakistan’daki olaylar ‘Türk Devletleri Teşkilatı’na karşı”

Kazakistan'da akaryakıt fiyatlarına yapılan zam ülkede geniş çaplı protestolara yol açarken, Başbakan Askar Mamin hükümeti istifa etti. Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, şiddet görüntülerine sahne olan protestolarda "yabancı provokatörleri" suçladı. "KAZAKİSTAN, İHA'LAR SATIN ALDI" Fransız basınında Le Monde gazetesi, Kazakistan'daki olayların, bu ülkenin Türkiye ile ilerleme kaydettiği bir dönemde yaşandığına dikkat çekti. İki ülke arasında stratejik yakınlaşmanın olduğu belirtilerek, "Kazakistan, 2021'de bir NATO ülkesi olan Türkiye'den insansız hava araçları ve silah satın aldı." denildi. "TÜRKİYE İLE DİLSEL VE KÜLTÜREL YAKINLIĞA SAHİPLER" Türkiye'nin Türk Devletleri Teşkilatı'nı (OET) geliştirmek için çaba gösterdiği, Orta Asya ve Kafkaslar'da 5 ülkenin yeniden bir araya getirildiğine vurgu yapılarak şunlar aktarıldı: "Bu ülkeler, Türkiye ile büyük bir dilsel ve kültürel yakınlığa sahip ve nüfuslarının büyük çoğunluğu İslam dinini benimsiyor.  Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev, Mart 2021'de OET Zirvesi'ndeki konuşmasında, 'Hedefimiz, Türk dünyasını 21'inci yüzyılın en önemli ekonomik, kültürel ve insani bölgelerinden biri yapmak' dedi." "TÜRKİYE, KİLİT OYUNCU OLDUĞUNU GÖSTERDİ" Kazak siyaset bilimci Dossym Satpaiev'in, "Türkiye, 2020'de Dağlık Karabağ çatışmasında kilit bir oyuncu olduğunu gösterdi ve OET üyelerinin gözünde güçlü argümanları var. Artık her şey iki unsur etrafında dönüyor: ekonomi ve güvenlik." şeklindeki görüşleri paylaşıldı.

2 yıl önce

Rus vekilden çarpıcı açıklama! Kazakistan'da FETÖ parmağı

Kazakistan'da akaryakıt zammı protestolarında göstericiler hükümet binalarını bastı. Göstericilerin polis ve güvenlik güçlerinden ele geçirdikleri ağır silahları kullandığı çatışmalarda 18 güvenlik görevlisi öldü, 748 güvenlik görevlisi ise yaralandı, yaklaşık 2 bin 298 kişi gözaltına alındı. Devlet kurumlarını basan protestoculara güvenlik güçleri biber gazı ve sersemletici bombayla müdahalede bulundu. Ülke genelinde 19 Ocak'a kadar olağanüstü hal (OHAL) ilan edilirken Rusya Devlet Başkanı Putin, bölgeye barış gücü gönderdi. TOKAYEV: TERÖR TEHDİDİ Cumhurbaşkanı Cömert Tokayev, yaşananları "terör tehdidi" olarak nitelendirdi. "Bu, devletin bütünlüğünü zedelemektir ve en önemlisi vatandaşlarımıza yönelik bir saldırıdır" ifadelerini kullanan Tokayev, ülkedeki krizin aşılması konusunda Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'ne (KGAÖ) üye ülkelerinin liderlerinin Kazakistan'a yardım etmeleri için örgüte başvurduğunu duyurdu. ACİL KARARLAR ALINDI Tokayev, olaylar sürerken bir dizi acil talimatlar verdi. İçişleri Bakanlığı ve Başsavcılığın da bulunduğu bir soruşturma grubu kurulacak. Protestolarda ölen polis memurları ve askerlerin ailelerine maddi destek sağlanacak. Vatandaşlara kayıpları konusunda acil bilgi desteği verecek çağrı merkezi kurulacak. Hasar tespiti için komisyonlar kurulacak. Bölge idari binalarının tamiratları yapılacak. Almatı ve diğer bölgelerde olaylardan etkilenen küçük ve orta ölçekli işletmelere devlet desteği sağlanacak. Diplomatik misyonlar, yabancı yatırımları ve yabancı şirketlerin ticari kuruluşlarını korumaya yönelik tedbirler alınacak. RUS VEKİL: FETÖ KALKIŞMASI Rus milletvekili Ruslan Balbek, Kazakistan'daki olaylarda terör örgütü FETÖ'nün parmağı olabileceğine dikkat çekti, özellikle eylemleri yöneten kişilerin FETÖ okullarından çıkmış olmalarına işaret etti. Balbek, FETÖ'cülerin geçmişte bölgede etkinlik gösterdiğine dikkat çekerken DEAŞ yapılanmaları ile birlikte Kazakistan'daki olayların provoke edildiğini belirtti. ERDOĞAN UYARMIŞTI Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2018'de eski Cumhurbaşkanı Nazarbayev ile yaptığı görüşmede Kazakistan'ı şöyle uyarmıştı: "Bu örgüt varlık gösterdiği tüm ülkeler için tehdit." RUS ASKERLERİ ALMATI'DA KGAÖ üyesi Rusya, Cumhurbaşkanı Tokayev'in çağrısının ardından Kazakistan'a barış gücü gönderdi. KGAÖ üyesi diğer ülkelerin de (Ermenistan, Belarus, Kırgızistan ve Tacikistan) Rusya'yı takip edecekleri açıklandı. Örgüt, 2 bin 500 asker göndereceğini duyurdu. Moskova, "Kazakistan'da yaşananlar, devleti zayıflatmak için dışarıdan önayak olunan bir girişim" açıklaması yaptı. KAZAKİSTAN'DA NELER OLUYOR? TürkMedya Ankara temsilcisi Melik Yiğitel, Akşam Gazetesi'nde Kazakistan'da yaşananlarla ilgili bir analiz kaleme aldı: Akaryakıt zammını protesto amacıyla başlayan Kazakistan'daki olaylar, çatışmaya dönüşerek ülkenin neredeyse tamamına yayıldı. Çoğunluğu gençlerden oluşan göstericilerin hükümet binalarını basmasıyla birlikte Kazakistan genelinde OHAL ilan edildi. Olaylarda güvenlik güçlerinden 12 kişi yaşamını yitirirken, 353 kişinin ise yaralandığı açıklandı. ANKARA TEYYAKUZDA, 'IRAK VE SURİYE GİBİ OLMASIN' Türkiye, Kazak Türklerinin huzuru ve istikrarını önemsiyor. Ankara, bu anlamda Kazakistan'ın istikrarına yönelik her türlü girişime karşı Kazakistan halkına ve hükümetine desteğini net bir şekilde dile getirdi. İstikrarsızlığın Suriye'de ve Irak'ta nelere mal olduğuna bizzat tanıklık eden Ankara, bu nedenle istikrarı çok önemsiyor. Ankara olayların bölgeye yayılmadan bir an önce durdurulmasından yana. Aksi durumun tüm Orta Asya'daki istikrarsızlığı tetikleyiciği görüşünde. O yüzden Dışişleri Bakanlığı sürekli Kazak yönetimiyle temas halindeyken, gelişmelere ilişkin bilgileri de anlık olarak Türk Büyükelçiliği'nden alarak masaya yatırıyor. ORTA ASYA YENİ HEDEF Mİ? Güvenlik ve diplomatik kaynaklarından edindiğim bilgiye göre, Kazakistan'daki olayların başlangıcı siyasi taleplerle meydana gelmedi. 30 yıldır toplumun belli bir kesimi refahtan pay alamıyor, verilen reform sözleri yerine getirilmedi. Özellikle eylemcilerin yaş aralığı 25-30 ve olayların başlatanlar gençler. Ancak olayların büyümesiyle birlikte provokasyonların devreye girebileceği ihtimalinden bahsediliyor. Özellikle bölgede Rusya'nın etkinliğini kırmak isteyen güçler Kazakistan üzerinden Orta Asya'da bir istikrarsızlığı tetikleyebilir. Kaynaklar, iyi niyetle başlayan olaylara dışarıdan paralı askerlerin, provokatörlerin katıldığına dair Kazakistan'daki sosyal medya paylaşımlarına da dikkat çekti. Hükümetin eylemcilere karşı iyi niyetle yaklaşması ve talepleri yerine getirerek istifa etmesine rağmen olayların durulmaması da bir başka önemli dikkat çeken gelişme. . RUSYA ASKER GÖNDERİYOR Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'in talebiyle, Rusya bölgeye barış gücü gönderme kararı aldı. Kazakistan, üye olduğu Kolektif Güvenlik Örgütü çerçevesinde sınırlı zamanlı Rusya'dan yardım istedi. Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü ya da kısaca KGAÖ, 7 Ekim 2002 tarihinde 6 Bağımsız Devletler Topluluğu ülkesi tarafından kurulan hükümetler arası askeri bir ittifak. Rusların Kazaksitan'ın talebi ve ilgili anlaşmaya dayanarak asker göndermesini kabul etmesi de Rusya'nın bölgedeki kontrolü sağlayarak etkinliği sağlamaya çalıştığı şeklinde yorumlandı. BAŞKAN ERDOĞAN, TOKAYEV'LE GÖRÜŞTÜ: HÜKÜMET HEMEN KURULMALI Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Dönem Başkanı olarak, teşkilat üyesi ülkelerin liderleriyle Kazakistan'daki gelişmelere ilişkin telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov ve Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile görüştü. Erdoğan, Tokayev ile görüşmesinde, dost ve kardeş Kazakistan'da yaşananları yakından takip ettiğini belirterek, Türkiye'nin Kazakistan ile dayanışma içinde olduğunu ifade etti. Kazakistan'da yeni hükümetin bir an önce kurulmasını ve gerginliğin kısa sürede sona ermesini temenni eden Erdoğan, Türkiye'nin, her türlü teknik bilgi ve tecrübe paylaşımını gerçekleştirmeye hazır olduğunu kaydetti. Erdoğan, diğer liderlerle görüşmesinde ede Kazakistan'ın istikrarı ve güvenliğinin, komşuları başta olmak üzere tüm bölge için mühim olduğunu vurguladı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu da Rus mevkidaşı Lavrov'la görüştü.

2 yıl önce

Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev: Anayasal düzen büyük ölçüde sağlandı

Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, "Ülkede anayasal düzen büyük ölçüde yeniden tesis edildi." dedi. Kazakistan devlet televizyonu, Cumhurbaşkanı Tokayev'in bugün halka hitap edeceğini açıkladı. Kazakistan Cumhurbaşkanlığı basın servisinden yapılan açıklamaya göre, Tokayev terörle mücadele konusunda yetkililerle toplantı yaptı. Toplantı sonrasında yaptığı konuşmada terörle mücadele operasyonu başlattıklarını belirten Tokayev, kolluk kuvvetlerinin yoğun çalıştığını ifade etti, anayasal düzenin büyük ölçüde yeniden tesis edildiğini söyledi:  "Genel olarak ülkenin tüm bölgelerinde anayasal düzen yeniden sağlandı. Yerel makamlar durumu kontrol ediyor. Ancak teröristler hala silah kullanmaya ve vatandaşların mülklerine zarar vermeye devam ediyor. Bu yüzden terörle mücadele operasyonu militanların tamamen yok edilmesine kadar devam edecek." "Barış gücü birlikleri Kazakistan’a gelmeye başladı" Açıklamada ayrıca “Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) barış gücü birlikleri Kazakistan’a gelmeye başladı. Bu birlikler, stratejik yerlerin korunmasının sağlanması ve muhafazası işlevini yerine getirmek üzere sınırlı bir süre için ülkeye geldi.” denildi.  Tüm devlet kurumlarına ait binalar kontrol altına alındı Kazakistan İçişleri Bakanlığı da Almatı'da 3 bin kişinin gözaltına alındığını, devlet kurumlarına ait tüm binaların kontrol altına alındığını açıkladı. 18 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti, 748 güvenlik görevlisi yaralı Bakanlık olayların bilançosunu da açıkladı. Buna göre, 18 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti, 748 güvenlik görevlisi yaralandı. Kazakistan Dışişleri Bakanlığı silahlı saldırıların "yurt dışında eğitilmiş teröristlerce" düzenlendiğini açıkladı.  Kazakistan'da ne oluyor? Kazakistan'ın batısında LPG'ye yapılan zamlar ve sosyoekonomik durumun kötüleştiği gerekçesiyle 2 Ocak'ta başlayan protestolar, ülkenin diğer kesimlerine yayıldı. Sokak olaylarına dönüşen gösterilerde güvenlik güçleri ile protestocular arasında çatışmalar yaşandı. Polis araçları ile askeri araçları ateşe veren, devlet binalarına giren protestoculara güvenlik güçleri müdahale etti. Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, protestolardan sorumlu tuttuğu hükümetin istifasını kabul etti. Protestoların yayılması sonucu olağanüstü hal ilan edildi. Tokayev, ülkedeki mevcut durum nedeniyle üyesi oldukları Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) ülke liderlerinden yardım istedi. KGAÖ Kolektif Güvenlik Konseyinin aldığı karar doğrultusunda Kazakistan'a asker gönderildi. KGAÖ, 2002'de Rusya, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Ermenistan tarafından hükümetler arası askeri ittifak olarak kurulmuştu.

2 yıl önce

İddialar yalanlandı: Nursultan Nazarbayev Kazakistan'ı terk etmedi

Nazarbayev'in sözcüsü Aydos Ukibay, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Nazarbayev'in başkent Nur Sultan'da bulunduğunu, bir dizi istişare toplantıları gerçekleştirdiğini, Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile doğrudan temas halinde olduğunu bildirdi. Nazarbayev'in dost ülkelerin liderleriyle telefon görüşmeleri yaptığını belirten Ukibay, Kurucu Cumhurbaşkanı'nın mevcut zorlukların üstesinden gelmek ve ülkenin bütünlüğünü sağlamak için halka Cumhurbaşkanı Tokayev'in etrafında birleşme çağrısında bulunduğunu kaydetti. Kazakistan'daki protestolar nedeniyle Nazarbayev'in ülkesini terk ettiği iddia edilmişti. KAZAKİSTAN'DAKİ DURUM Kazakistan'ın batısında 2 Ocak'ta sıvılaştırılmış petrol gazına (LPG) yapılan zamlar ve ülkedeki sosyoekonomik durumun kötüleştiği gerekçesiyle başlatılan protestolar ülkenin diğer kesimlerine yayıldı. Gösterilerde güvenlik güçleri ile protestocular arasında çatışmalar yaşandı. Özellikle ülkenin güneyindeki Almatı’da polis araçlarını ateşe veren ve devlet binalarına giren protestoculara, güvenlik güçleri ses bombası ile müdahale etti. Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, protestolardan sorumlu tuttuğu hükümetin istifasını kabul etti. Protestoların yayılması sonucu ülke genelinde Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edildi. Göstericilerin kamu binalarını işgal etmesi, silah kullanması sonucu Nur Sultan yönetimi güvenlik güçlerine operasyon talimatı verdi. Tokayev, 7 Ocak'ta ülkenin tüm bölgelerinde anayasal düzenin yeniden sağlandığını belirterek" Teröristler hala silah kullanmaya ve vatandaşların mülklerine zarar vermeye devam ediyor. " dedi. Kazakistan'da güvenlik güçlerinin operasyonu yoğun olarak Almatı şehrinde sürüyor.

2 yıl önce

MHP lideri Bahçeli'den Kılıçdaroğlu’na sert sözler: Türkiye’den bir Kazakistan çıkarmayı mı düşünüyorsunuz?

İşte MHP Lideri Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları: Okulumuzun kapısından içeriye giren tüm kardeşlerimi kutluyor, hepsine başarılar diliyorum. İşleyen demirin ışıldadığı görmek için ilave zahmete gerek yoktur. Devamlı çalışacağız. Yüksünmeden çalışacağız. Geçmişimize bakınız. Anadolu insanının başına gelmeyen felaketin olmadığını göreceksiniz. Anadolu insanı çalışmaktan vazgeçmemiştir. Türk milleti, vatan coğrafyasını başında taşımıştır. Türk milleti vatan için, bayrağı için çalışmıştır. "TARİHİMİZİ HOR GÖRENLERE KARŞI UYANIK OLUN" Her kim tarihimizi hor görüyorsa ona karşı kesinlikle uyanık olunuz. Bu tipler bizim gibi görünebilir ama hakikatte bizden değillerdir. Girmedikleri kılık, takmadıkları maske yoktur. Rant için girmeyeceği kılık yoktur.  Siyaset sahnesini boks ringine çevirirler.  Afrin Zeytin Dalı Harekatı'na katılan nereye sorusuna 'Kızıl elmaya' diyen Uzman Çavuş'u Mehmet Kuzu'yu, Ulubatlı Hasan'dan ayırmak mümkün müdür? "HİÇ KİMSE SABRIMIZI YANLIŞ YORUMLAMASIN" Atalarımız ne güzel de söylemiş yerden havaya toz kalkar, havadan yere rahmet iner, hep kap kendisine sızar, kısaca söylersek testinin içinde ne varsa dışına sızan da odur. Çalışmamızdan gocunanlar fazladır.  Hiç kimse bizim sabrımızı yanlış yorumlamasın.  Bir zamanlar Batı'ya ihtiyacımız yoktu. Ama bir süre sonra Batı'dan başka bir şey düşünemez hale geldik. Türk milleti uzun çalışma neticesinde kabuğundan çıkmayı başardı. "KÜRESEL EMPERYALİZM İÇİN DENİZ BİTMİŞTİR" İhtiyaç duyulan akli, siyasi demlenme süreci tamamlanmıştır. Küresel emperyalizm için deniz bitmiştir. Türk milleti Cumhur İttifakıyla ayağa kalkmıştır. Hiçbir çılgın bize zincir vuramayacaktır.  "BARIŞÇIL PROTESTOYLA ANLATILMAK İSTENEN NEDİR?" Siyaset yapıyor olmanın bir ahlakı vardır. Siyasette lekeli yüzlere bakınız, hazımsız ve saygısızlardır. 70'ine merdiven dayayan bir akademisyen çıkmış hem de siyaset bilimci barışçıl protestolardan bahsediyor. Hükümeti erken seçime zorlamanın yollarını anlatıyor. Seçimlerin normal zamanını beklemekten imtina ediyor. Bilen varsa bize anlatsın barışçıl protestoyla anlatılmak istenen nedir. Nasıl yorumlanmalıdır.  Bir barış türküsü tutturmuş gidiyorlar. Barışçıl protesto temennisiyle neyin hazırlığı yapılıyor? Türkiye'den bir Kazakistan çıkarmayı mı düşünüyorsunuz? Millet varsa devlet vardır, devlet varsa millet baki olacaktır. CHP'nin ağır sorunu da buradadır. KILIÇDAROĞLU'NA TEPKİ Kılıçdaroğlu'nun söylemi yüz kızartıcıdır. Kılıçdaroğlu, korkusundan Türk Lirası diyemiyor, gülünç duruma düşüyor. Kılıçdaroğlu safi rüzgarsın. Bilmediğin sularda yüzersen dibi boylarsın. Milliyetçiliğin alanına girmekten sakınmalısın, aksi halde Demitaş'tan ihtarname almaktan kurtulamazsın.  Kılıçdaroğlu, 'sokağa çıkmayacağız' diyor. Sokağa dökülseniz ne yazar, dökülmeseniz ne yazar. Sandık diyorsanız 2023 Haziran ayını bekleyeceksiniz. "KAZAKİSTAN'IN YANINDAYIZ" Türk milleti olarak Kazakistan'ın yanındayız. Biriz, beraberiz, kardeşiz. Aynı milletin evlatlarıyız. Kazakistan petrol ve gaz ihracatı ile bölgenin en önemli ekonomik güçlerindendir. Tuzak üzerine tuzak kurarak Türk birliğini kırmaya çalışıyorlar. Allah'ın izni ile başaramayacaklar.

2 yıl önce

İBB iştiraklerinden İETT'ye bağlı otobüsler 1 haftada 8 kaza yaptı, bir çok otobüs arızalandı…

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraklerinden İETT'ye bağlı otobüsler, arıza, kaza ve yanma olaylarıyla gündemden düşmüyor. Otobüslerindeki bakımsızlıktan kaynaklanan sorunlar nedeniyle Ocak ayının ilk haftasında 8 kaza meydana geldi. 18 vatandaş yaralandı. Dün de İETT otobüsleri Fatih'te iki ayrı kazaya karıştı. Atatürk Bulvarı'nda önünde seyreden bir otobüse arkadan çarpan İETT otobüsü refüje çarparak durabildi. Olayda 8 kişi yaralandı. Beylerbeyi Caddesi üzerindeki kazada ise seyir halinde bulunan İETT şoförü, fren sistemindeki arıza nedeniyle duramayınca önündeki İETT otobüsüne çarptı. Kazada 5 kişi yaralandı. Dün ayrıca Gaziosmanpaşa'da seyir halindeki bir İETT otobüsünün tavan kısmındaki parça bir yolcunun başına düştü. Yaralanan vatandaş hastaneye götürüldü. İşte Ocak ayının ilk haftasında İETT otobüslerinin kaza bilançosu: 1 Ocak: Sultangazi'de park halindeyken freni boşalan otobüs, yoldan çıkarak kaldırımın üstünde asılı kaldı. 3 Ocak: Beyoğlu'nda yolun karşısına geçmeye çalışan Emel Koç Lokmacı'ya İETT otobüsü çarptı. Genç kadın ağır yaralandı. 4 Ocak: Merter'de seyir halindeki İETT otobüsü alev aldı. 5 Ocak: Eyüpsultan'da arızalanan İETT otobüsü, yolun ortasında kaldı. Yolda kalan vatandaşlar isyan etti. Kemerburgaz'da ise kavşaktan geçmeye çalışan İETT otobüsü ile ticari taksi çarpıştı. 6 Ocak: Eyüpsultan'daki Hz. Halid Bulvarı'nda kontrolden çıkan otobüs, Tahta Minare durağına daldı. Duraktaki Selin G. ve Hakan B. ile araçtaki bir yolcu yaralandı. Kazalar sonrasında, CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat'ın mali müşavirliğini yaptığı şirketin, İBB tarihinde ilk kez 1 milyar 233 milyon TL'lik otobüslerin bakım ihalesini alması akıllara geldi.

2 yıl önce

İBB’nin iştiraklerinden İETT'nin işlettiği otobüsler, son 3 ayda 16 kazaya karıştı

İETT otobüslerinin karıştığı kazalarda bazı yolcular yaralanırken, otobüslerde de hasar oluştu. Son aylarda kazaların artması, otobüslerin bakımların zamanında yapılmadığı, şoförlerin fazla mesai yaptığı, otobüs filosunun yenilenmediği iddialarını gündeme getirdi. "Firmalar para kazanma amaçlı olduğu için bakımlar düzenli yapılmıyor" Tüm Belediye ve Genel Hizmet İşçileri Sendikası (Hizmet-İş) Sendikası İstanbul İETT 3 No’lu Şube Başkanı Mustafa İluk, yaptığı açıklamada, otobüs kazalarının, otobüslerin bakımlarının düzenli yapılmaması ve hava şartlarından kaynaklandığını söyledi. Otobüslerin bakımlarının geçmiş dönemdeki kadar verimli olmadığını öne süren İluk, "İETT'nin, bakımları, kendisinin yaptığı dönemde daha verimli, daha düzenliydi. Şimdi otobüslerin bakımları özel firmalara veriliyor. Firmalar para kazanma amaçlı olduğu için bakımlar düzenli yapılmıyor. Otobüslerin arızalanması, yanması söz konusu oluyor. İşin özü bu." diye konuştu. "Şoförlerin çalışma ve dinlenme saatleri ayarlanmalıdır" Personel yetersizliği nedeniyle şoförlerin de yoğun mesai harcadığını anlatan İluk, "Yeni şoför alınması gerekiyor. Şoförlerin çalışma ve dinlenme saatleri ayarlanmalıdır. Böyle olursa şoför arkadaşlar, daha dinlenmiş, daha verimli çalışabilir." dedi. "Çok cüzi rakamlara çalıştığı için şoförlerin birçoğu işi bıraktı" İBB Meclis Üyesi, Ulaşım ve Trafik Komisyon Başkanı Abdullah Özdemir de kazalarının sebeplerinin üç başlık altında toplanabileceğini ifade ederek, bunları, personelin çok yoğun çalışması, otobüslerin bakım ve onarım işlerinin düzenli yapılmaması ve otobüslerin yenilenmemesi şeklinde sıraladı. Şoförlerin fazla mesai yaptığını anlatan Özdemir, şu bilgileri paylaştı: "İETT'nin kendi otobüsleriyle alt taşeronları üzerinden vermiş olduğu bir sistem var. Yaklaşık 1000 otobüs bu şekilde işliyor. İETT'nin 3 bin otobüsü var. 2 bin tanesini bizzat kadrolu şoförleri sürüyor, 1000 tanesini de taşeronda çalışan şoförler sürüyor. Bu taşeronlar üzerindeki şoförlerin aldığı maaş 4 bin lira. Çok cüzi rakamlara çalıştığı için şoförlerin birçoğu işi bıraktı. Geri kalan arkadaşlar da oradaki açığı kapatmak adına fazla mesai yapıyor. İnsani mesai saatlerinin üzerinde çalışmak zorunda kalıyorlar." Otobüslerin bakımlarının düzenli yapılmadığını iddia eden Özdemir, orijinal parça yerine yedek parça kullanıldığı yönünde şikayetler bulunduğunu ve bunların da kazaların nedenleri arasında olabileceğini söyledi. "Otobüsler yenilenmedi" Özdemir, İstanbul'da 2,5 yıldır otobüslerin yenilenmediğini belirterek, şunları kaydetti: "AK Parti döneminde biz 2013-2018 yılları arasında yıllık ortalama 400 otobüs alıyorduk ve bunların hepsini öz kaynakla alıyorduk. 2 bin 250 otobüsümüzü yeniledik bu dönemde. Yüzde 75'ini yeniledik. Avrupa'nın en genç filosuna sahip olmuştuk fakat 2,5 yıldır bir tane dahi otobüs filoya katılmadı. Yananlar vesaire olanlar filodan çıktı. Otobüs sayısı azaldı. Öz kaynakla otobüs alınırken CHP, 'Cumhurbaşkanlığı onayı', 'dış borç' vesaire gibi bahanelerle konuyu başka tarafa çekmeye çalışıyor." Özdemir, şoförlerinin maaşlarının artırılması, şartlarının iyileştirilmesi, otobüslerin bakım ve onarım ihalelerinin liyakate göre firmalara verilmesi ve otobüslerin yenilenmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Yorgunluk, hız, takometre Uluslararası Yol ve Sürüş Güvenliği Uzmanı Mert İntepe ise son günlerde gündemde olan otobüs kazalarına bakıldığında, kazaların sebebinin "sürücü davranışı" gibi görüldüğünü ifade ederek, şunları kaydetti: "Biz 2018'den beri bir sürü otobüs kazasını inceliyoruz. Sürücü yorgunluğundan, takometre ve hızdan başka bir üçgen bulamıyoruz. Yorgunluk, hız, takometre... Çalışma ve dinlenme saatini planla, yorgunluğu dizayn et, hız limitini kurgula, denetimini artır. Bakım ve araçta elektronik olarak bir hasar, kaza yapmaya sebebiyet verecek bir problem var mı? Bunu bul, kazalar çözülür." "Bu derece bıraktığın elektronik sistem başka bir şeyi bozar" Otobüs kazalarının 2018'den sonra artmaya başladığına dikkati çeken İntepe, "Bir elektronik manipülasyon var mıdır? Yani sürücünün 'Bu sistem bizde olmasa da olur, bunu kapat. Bunu devre dışı bıraktır. Otomatik fren sistemini kaldır' gibi denetimi yönetemezseniz ve bunu sadece sürücüye bırakırsanız, sürücü kendi konforunu bozuyormuş gibi düşünen elektronik sistemleri devre dışı bırakır. Bu derece bıraktığın elektronik sistem başka bir şeyi bozar. Başka bir şeyi bozarsan fren ihtiyacın olduğunda frene basarsın, 'aracın durmuyor' dersin ama sen takip mesafeni dizayn etmemişsin, kuru zemine göre, ıslak zemine göre planlamamışsın. En sol şeritte gidiyorsun halk otobüsüyle... Hiç kusura bakma bu kaza kaçınılmaz." değerlendirmesinde bulundu. Otobüslerde şoförlerin emniyet kemeri takması gerektiğini vurgulayan İntepe, her kazanın sürücü sebepli olmadığını, davranış odaklı sürüş yapılmadığı, yönetimsel bir karar alınmadığı ve mesleği sürücülük olan insana profesyonel bir dokunuş yapılmadığı takdirde kazanın kaçınılmaz olduğunu anlattı. İntepe, kentteki toplu taşıma araçlarının yenilenmesinden ziyade doğru bakıma ihtiyacı olduğunu sözlerine ekledi. Son aylarda yaşanan otobüs kazaları Son 3 ayda basına yansıyan bazı İETT otobüslerinin karıştığı kazalar şu şekilde: 1 Ekim'de Avcılar'da bariyerlere çarpan 146 numaralı Bakırköy-Boğazköy hattında çalışan İETT'ye bağlı 34 GA 8529 plakalı otobüsteki yolculardan 1'i ağır 4 kişi yaralandı. 7 Ekim'de Fatih'te Millet Caddesi üzerinden Aksaray istikametine giden iki İETT otobüsünün çarpışması sonucu iki yolcu yaralandı. 16 Ekim'de Kağıthane'de kontrolden çıkan İETT otobüsü, durağa çarptı. 20 Ekim'de Bayrampaşa'da İETT otobüsüyle bir otomobilin çarpıştığı kazada 7 kişi yaralandı. 20 Ekim'de Ataşehir'de seyir halinde olan İETT otobüsü ile motosikletin çarpışması sonucu yaralanan olmazken, motosiklette ve otobüsün ön camında hasar oluştu. 28 Ekim'de Kağıthane'de İETT otobüsü otomobilin çarpışması sonucu 1 kişi yaralandı. 1 Kasım'da Kartal’da İETT otobüsünün karıştığı kazada 2 polis yaralandı. 19 Kasım'da Üsküdar'da iki İETT otobüsünün çarpışması sonucu 1 kişi yaralandı. 3 Aralık'ta Sancaktepe TEM otoyolunda kamyon ile İETT otobüsünün çarpıştığı kazada, 4 kişi yaralandı. 8 Aralık'ta İkitelli İETT Garajı'nda İETT otobüsü ile İBB'ye ait hafif ticari hizmet aracının çarpışması sonucu 2 kişi yaralandı. 11 Aralık'ta Kadıköy D-100 kara yolunda İETT otobüsü ile otomobilin karıştığı kazada, 1 kişi yaralandı. 12 Aralık'ta Pendik'te Ankara Caddesi'nde otomobil ile İETT otobüsünün karıştığı kazada 2 kişi yaralandı. 6 Ocak'ta Eyüpsultan'da kontrolden çıkan İETT otobüsünün durağa çarpması sonucu 3 kişi yaralandı. 7 Ocak'ta Sarıyer'de ticari taksi ile İETT otobüsünün çarpışması sonucu 2 kişi yaralandı. 8 Ocak'ta Fatih'te Atatürk Bulvarı'nda seyreden bir İETT otobüsünün, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu, aynı yönde seyreden başka bir İETT otobüsüne çarptığı kazada 8 yolcu yaralandı. 8 Ocak'ta Fatih'te Beylerbeyi Caddesi'nden Eyüpsultan istikametine seyir halindeki İETT otobüsünün, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi üzerine önünde ilerleyen başka bir İETT otobüsüne çarpması sonucu 5 kişi yaralandı.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 32 33