03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, İBB'den para alındığı iddialarına ilişkin davayı kazandıklarını duyurdu

Türkiye Teknoloji Takımı (T3 Vakfı), İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) yardım aldığı ile ilgili yapılan haberlere ve açıklamalara karşı açtığı iftira davasını kazandığını açıkladı. 'BİR İFTİRA DAHA HUKUKTAN DÖNDÜ' Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı, konuya ilişkin yaptığı açıklamada “Vakfımıza yönelik İBB’den yardım aldığımıza dair iftiralar hakkında açtığımız tazminat davalarından biri daha sonuçlandı. 'ÖĞRENCİLERE BURS VERECEĞİZ' Bölge Adliye Mahkemesinin kesinleşmiş mahkeme kararına göre vakfımıza ödenecek 30 bin TL tazminatı -daha önce açıkladığımız gibi- mesleğini ahlakla icra eden, kimseye iftira atmayan gazeteciler yetişmesi ümidiyle iletişim fakültesi öğrencilerine burs olarak vereceğiz” ifadeleri yer aldı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Bizim Yeşilay'ımızla birlikte yürüttüğümüz mücadeledeki tek gayemiz ülkemize ve milletimize ruhu da bedeni de dipdiri nesiller kazandırmaktır"

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Tütün, alkol, madde, kumar, teknoloji gibi bağımlılık sorunlarının çözümü yolunda gayret gösteren Yeşilay'ımızın tüm yönetimine, gönüllülerine teşekkür ediyorum. Yeşilay Danışmanlık Merkezleri'nin toplam 104 noktada verdiği hizmetlerle her yaştan pek çok vatandaşımızın hayatın renklerini yeniden kazanmalarına katkıda bulunacaklarına inanıyorum. Bu merkezlerde verilen hizmetler geniş bir mücadele stratejisine dayanıyor. Bağımlılıktan kurtarılan insanlara sağlık güvencesinden istihdama geniş bir alanda destekler sağlanıyor. Böylece bu iradeyi gösteren insanların önlerinde adeta yepyeni bir dönemin kapıları açılıyor. Geniş bir ekibin içinde yer aldığı zahmetli mücadele sürecinin amacı bağımlılıktan kurtarılan insanların yeniden aynı yanlışa düşmelerini önlemektir. "DAİMA YEŞİLAY'IN YANINDA OLDUM" Her işimiz gibi bağımlılıkla mücadeleyi de insan merkezli yürütüyoruz. Ailelere, yetişkinlere, çocuk ve gençlere yönelik farklı programlarla yürütülen çalışmalar Yeşilay'ın bir asrı aşan misyonuna ne derece sıkı sıkıya bağlı olduğunu da işaret ediyor. Daima Yeşilay'ın yanında oldum, olmayı da sürdüreceğim. İçki, madde ve kumar bağımlılığı tüm kötülüklerin anasıdır. Tütün kullanımı hem kendimize hem çevremize zararlıdır. Teknoloji bağımlılığı bizi insan yapan vasıflarımızdan uzaklaştırıp gerçek olmayan bir dünyaya hapseder. Bu tür alışkanlıkların hiçbirinin ideoloji veya inançla ilgisi yoktur. Her kim bağımlılıklara güzelleme diziyorsa emin olun tek gayesi kendi zaaflarını, komplekslerini örtmektir. Bizim yürüttüğümüz mücadelede tek gayemiz ülkemize ruhu da bedeni de dipdiri nesiller kazandırmaktır. ERDOĞAN'DAN ANNE VE BABALARA İNTERNET VE SOSYAL MEDYA UYARISI Günümüzde internete erişimin fevkalade kolaylaşması ve sosyal medya platformlarının kontrolsüz şekilde yaygınlaşması eskiden beri bildiğimiz bağımlılıklara yenilerini eklemiştir. Teknoloji tabanlı bu yeni bağımlılık türleriyle de mücadele Yeşilay'ımızın sorumluluk alanına girmektedir. Öyle bir dönemdeyiz ki artık 1 yaşından itibaren tüm çocukların elektronik cihazlar karşısında saatlerce hipnotize olmuş gibi kaldığını görebiliyoruz. İnternette çocuklarımızın karşısına çıkabilecek alkol, sigara ve madde kullanımını, şiddeti ve cinselliği, her türlü sapkın görüntüyü, telkini engelleyebilmemiz gerçekten çok zor. Bu mecraların bir kısmı internet üzerinden çocuklarımıza ulaşıp onları her türlü istismara açık hale getiren kötü niyetli kişilere de fırsat veriyor. Çocuklara değer vermek, onların görüşlerini önemsemek mutlaka gerekli ve önemlidir. Ama bu durum onları kendi değerlerimizle donatarak sağlıklı ve bilinçli bireyler olarak hayata hazırlama sorumluluğumuzu ortadan kaldırmaz. Çocukların özellikle değişimini fark etmeyen veya fark ettiği halde müdahalede bulunmayan anne-babalar onların yaşadıkları felaketlerin ortağıdır.

2 yıl önce

CHP milletvekili Gürsel Tekin’in canlı yayında dili sürçtü: “Hayatımın her alanında haram para kazandım”

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Halk TV'de Gökmen Karadağ'ın sunduğu 'Açıkça' programına konuk oldu. Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Tekin'in canlı yayında dili sürçtü. Kendisine çaycı, garson diyenlere tepki gösteren Tekin, "Çok şükür çaycılık da yaptım, garsonluk da yaptım. Hayatımın her alanında haram para kazandım" dedi. Tekin'in cümleleri karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen Karadağ, araya girerek düzeltmesi için uyarılarda bulundu. Yaşanan bu olay kısa sürede sosyal medyada gündem olarak binlerce etkileşim aldı.

2 yıl önce

Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati: Bu herkesin kazandığı bir dönem olacak, rahat olun

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati İstanbul'da düzenlenen MÜSİAD Başkanlar Toplantısında konuştu. Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: İklim Manifestosu nedeniyle kıymetli derneğimizi tebrik ediyorum. 2020 yılında dünya salgının etkileriyle yüzde 3.1 oranında daraldı. 2020'de ilk çeyrekten itibaren Türkiye ve dünyadaki kapanmalar başladığında Türkiye hızlı şekilde Mart ayının ortalarından itibaren proaktif tedbirler alıp, tüm sektörlerin önünü açan tedbirlerle dünyadan ayrıştı ve yüzde 1.8'lik büyümeyi gerçekleştirdi. Geçen yıl ilk 3 çeyrekte GSYH büyümesi yıllık yüzde 11.7'ye ulaştı. Bu yıl bu büyüme trendi devam edecek. Malum geçen gün Pazartesi günü Cumhurbaşkanımız Türkiye'nin ihracat rekorunu açıkladı, bu yıl da 250 milyar dolarlık ihracat hedefini ortaya koydu. Bu hedefe çok kolay ulaşacağımız açık. "İHRACAT ODAKLI BÜYÜME TRENDİ BU YIL DA DEVAM EDECEK" Öncü göstergelerden anladığımız üzere ekonomik aktivitede ılımlı görünüm devam ediyor. Geçen yıl kapandığımızda lütfen hatırlayınız, istihdam, kısa çalışma ödenekleri açıldığınız zaman ciddi işten çıkarmalar olacak diye ortalığı yaygaraya verenler oldu. 2020 yılının ilk 10 ayında 2.5 milyonun üzerinde toplam istihdam artarak salgın öncesi seviyesine ulaştı ve aştı. İstihdamı artırmak için KOSGEB destekli olarak son 12 ayda çalışan sayısını koruyan ve gençleri istihdam edecek olan şirketlere de 100 bin lira destek vermeye devam ediyoruz. Türkiye 2021 yılında ihracatta tarihi bir rekor kırdı. İhracat geçen yıl yüzde 32.9 gibi tarihi yine rekorlar kırarak az önce ifade ettiğim gibi 225 milyar dolara ulaştı. Artık ayda 20 milyar dolar ve üzerinde ihracatla yolumuza devam ediyoruz. İhracat odaklı büyüme trendi bu yıl da devam edecek. 2021 yılında ithalat bir önceki yıla göre yüzde 23.6 arttı. İhracat 32.9 arttı. Yani dış ticaret açığı yüzde 7.8 oranında azalarak 45.9 milyar dolar seviyesine geriledi. Turizmde gerçekten tarihi rekorlar kırdık. İlk defa Akdeniz ülkelerinden fazla turist kabul etti bu ülke. İhracat artmaya devam edecek. İhracat artarken içerideki üretim artacak, sanayi gelişecek, istihdam artacak ve inşallah bu yıl tarihi rekorların kırıldığı yeni ekonomik modelin tamamen uygulanabilir olduğu ve önümüzdeki yılın bu yılın daha öngörülebilir istikrarlı Türkiye'nin kazanımlarının en yüksek olduğu yıllardan birisi olacak. Cari fazla ve büyüme. Hep birlikte bunları yaşayıp içselleştireceğiz. "RAHAT OLUN, HERKESİN KAZANDIĞI BİR DÖNEM OLACAK" Ortodoks politikaları bir tarafa koyduk. Bunu yaparken de eplektik olmayın. Ülkenin gerçeklerine, iç dinamiklerine uygun şekilde maliye ve para politikalarını birlikte yürüterek her türlü tedbiri almak, özellikle de bütçe disiplininden taviz vermeden yolumuza devam edeceğiz. Özellikle reel sektörün bizi anladığı MÜSİAD gibi kazancını bereketli ve helal yollardan, üretimden geçirenlerin bizim dilimizi çok iyi anlayabileceği bir dönemdeyiz. Bu dönem herkesin kazandığı, önünü gören, hesabını kitabını yapan bir dönem olacak. Rahat olun. Özellikle son yıllarda hızla değişen sosyo ekonomik dinamikler önemli dönüşümleri beraberinde getirmektedir. Bu dönüşümün en önemli aktörleri de küresel talebi ve tüketici beklentilerini en doğru şekilde takip ve analiz eden değişen tercihlere en kaliteli ürünlerle mevcut gelir dağılımı kompozisyonuna en uygun ürün yelpazesiyle ulaşabilen siz değerli iş adamlarımızdır. Bu dönemde, bu bağlamda hükümetlerimiz döneminde Ar-Ge harcamalarını destekleyen politikalara önem verdik. Getireceğimiz yeni enstrümanlarla üretim odaklı ve imalat ve ihracata yönelik firmalarımızı destekleyecek çok önemli çalışmalarımız var. İhracatını geliştirmek isteyen, üretmek isteyen, bize gelecek. "YETER Kİ ÜRET, SENİ SIRTIMIZDA TAŞIYACAĞIZ" Biz de net olarak şunu söylüyoruz: Yeter ki üret, ihracat kapasitesine, istihdam kapasiteni artır. Biz seni sırtımızda taşıyacağız, taşımaya devam edeceğiz. Bu gelişmelerle ülkemizi rekabetçi kılma yönünde önemli mesafe aldık. "20 ARALIK TARİHİ BİR MİLATTIR" Türkiye Ekonomi modelini bu doğrultuda sizlerin desteğiyle hayata geçiriyoruz. 20 Aralık tarihi bir milattır. Ortodoks davranmıyorsunuz, bize bir tane kalem yeter diyenlere hayır. Bireysel yatırımcıların algı operasyonlarıyla zarar görmesini engelleyecek, TL'yi güçlendirecek, farklı operasyonların etkisi altında kalmayı engelleyecek enstrümanlarımızın tamamını sunduk. Kolaylaştırıcı tedbirlerimizi aldık. Bundan sonra yapılacak şey, hükümetin ekonomi politikalarını dikkatli şekilde takip etmek ve elimizdeki toplumsal ritüellere uygun şekilde çıkarılmış enstrümanları uygun şekilde kullanma dönemi. Bunları kullanın. 20 Aralık öncesinde oluşturulmuş karamsar tablo ve Döviz üzerindeki köpük kısa sürede terse çevrildi. Toplumdaki her bireye kadar önemli kazanımların gerçekleştirildiği bir döneme geçişin moraliyle hareket ediyoruz. 2022 yılında çok güçlü bir şekilde hareket etme olanağını bize sağlamış durumda. Lütfen işinize, gücünüze bakın. Her türlü imkandan faydalanın. Ortodoks düşünmek zorunda değiliz. Bize öğretilmiş olan şeyler çerçevesinde hareket etmek zorunda değiliz. Bu ülkenin gelenekleri, görenekleri, toplumsal dayanışması, iç dinamikleri, kültürü hepsi dünyanın küresel olduğunun anlaşıldığı bu dönemde bize bir kazanım sağlıyor, korku değil. Bizim gücümüz bizim tarihimizden, bizim gücümüz bu toplumun dayanışmasından, bizim gücümüz son 2 yılda salgında olduğu gibi uyum sağlama kabilitindeki çabamızdan kaynaklanıyor. Tüm yakın pazarların üretim merkezi olduğumuzu unutmayın. Yakın pazarlardaki çok farklı talepleri karşılayabilecek çok büyük bir üretim üssü olduğumuzu unutmayın. Türkiye pasaportuna sahip olduğunuzu asla unutmayın. KUR KORUMALI TL HESABI Kur tartışılır olmaktan çıktı. Özellikle kur korumalı mevduat ürününü en çok benimseyen bir tedbir paketi silsilesindeki birinci sıraya oturtan sonuç almış olduk. Döviz Kurları dengeye kavuştu. Artık bir gündem maddemizi gündemden çıkarıyoruz. Kur korumalı TL mevduat hesabı her gün güncelleniyor. Vatandaşımız çok iyi bir destek veriyor. Kendisini koruyor, kazancını artırıyor ve dün itibarıyla son rakamları söyleyeyim 91.5 milyar liraya ulaşan bir hacme geldi. Sadece bir enstrümandaki bir adımımız bile Türkiye'nin köpüklerle algı operasyonlarıyla nasıl karşı karşıya kaldığını göstermesi açısından önemli bir göstergedir. Bitti köpükler, algılar da bitti. Algıların her zaman çok güçlü bir performans sergilediğini ama güçlü performasın mutlak surette güçlü bir duvara toslayacağını da bilelim. Bir yere kadar hareket ettirirler bunu toplum mühendisliğiyle de pekiştirirler ama geleceği yer gerçekliktir.

2 yıl önce

Koç Holding'in kazandığı Kalamış Yat Limanı ihalesi iptal oldu

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB), 12 Kasım'da Fenerbahçe Kalamış Yat Limanı'nın 40 yıl süreli işletme hakkının 2,53 milyar lira bedelle Koç Holding'e devrine onay vermişti. Koç Holding, Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yaptığı duyuruda Fenerbahçe Kalamış Yat Limanı ihalesinin Cumhurbaşkanı kararıyla iptal edildiğini bildirdi. KAP'ta yer alan açıklamada şöyle denildi: - 7 Ekim 2021 ve 12 Kasım 2021 tarihli özel durum açıklamalarımız ile, Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş.'ye ait Fenerbahçe-Kalamış Yat Limanının özelleştirilmesi ihalesinde, bağlı ortaklığımız Tek-Art Kalamış ve Fenerbahçe Marmara Turizm Tesisleri A.Ş. (Tek-Art) tarafından verilen teklifin en yüksek teklif olarak gerçekleştiği ve ihale kararının Cumhurbaşkanlığı kararıyla onaylandığı kamuya açıklanmıştır. - Bununla birlikte bahse konu ihalenin 19 Ocak 2022 tarihli Cumhurbaşkanı kararıyla iptal edildiği 21 Ocak 2022 tarihinde Tek-Art'a tebliğ edilmiştir. 2013 yılında da köprü ve otoyol ihalesini iptal etmişti Erdoğan 2013 yılında da 5.7 milyar dolarla Türkiye'nin en büyük ikinci özelleştirmesi olan köprü ve otoyol ihalesini iptal etmişti. Koç, Ülker ve Malezyalı UEM Group'tan oluşan konsorsiyumun kazandığı ihale 8 otoyol, 2 köprü, bağlantı yolları ve bunlar üzerindeki hizmet tesisleri, bakım, işletme tesisleri, ücret toplama merkezleri ve diğer mal ve hizmet üretim birimleri ile varlıkların tek paket halinde, fiili teslim tarihinden itibaren 25 yıl süreyle işletme hakkının özelleştirilmesini öngörüyordu. Türkiye'nin en büyük ikinci yat limanı Fenerbahçe Kalamış Yat Limanı'nın 40 yıl süreyle işletme hakkının verilmesi yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin ihale ilanı 27 Mart 2021'de yayımlanmıştı. İhaleye son teklif verme tarihi ise 21 Eylül 2021 olarak belirlenmişti. 1987 yılından itibaren hizmet veren liman, 7 Mart 2011'de özelleştirme kapsam ve programına alınmıştı. 1291'i denizde ve 220'si karada olmak üzere toplamda 1511 yat bağlama kapasitesi ile Türkiye'nin ikinci, İstanbul'un en büyük yat limanı olan Fenerbahçe-Kalamış Yat Limanı, İstanbul'da bulunan toplam kapasitenin yüzde 23,8'ini, Türkiye'nin ise yüzde 6'sını temsil ediyor.

2 yıl önce

Ayasofya Fatih Medresesi açıldı... Cumhurbaşkanı Erdoğan: İzleri silinen bir eseri daha yeniden hizmete kazandırıyoruz

 İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Açılışını yaptığımız medrese ile izleri silinmek istenen bir eseri daha hamdolsun şehrimize kazandırıyoruz. Burası İstanbul'un fethinin akabinde şehrin ilk medresesi olarak hizmete açılmıştır. Medresede Ali Kuşçu da ders vermiştir. Medrese farklı tarihlerdeki bakım, onarımlarla 1924'e kadar eğitim hizmetine devam etmiştir. Daha sonra görüntüyü bozduğu gerekçesiyle yıktırılmıştır. Bu tarihi medrese sessiz sedasız ortadan kaldırılmıştır. Bu açılışla sadece emanete sahip çıkmıyoruz, tek parti zihniyetinin bir utanç lekesini daha ortadan kaldırıyoruz. TEK PARTİ ZİHNİYETİNİN SABIKASI OLDUKÇA KABARIKTIR Türkiye bir dönem ecdat yadigarı eserlerin yaşatılması noktasında iyi bir imtihan vermemiştir. Tek parti zihniyetinin bu konuda sabıkası oldukça kabarıktır. Ayasofya Fatih Medresesi'nde olduğu gibi kimi zaman ihmalkarlıktan, kimi zaman gafletten, kimi zaman da rövanşist anlayışla tarihi eserler yıkılmıştır. Yüzlerce cami satılmış, kiraya verilmiş ya da müze, depo, ahır olarak kullanılmıştır. Şu Sur İçi var ya, burası 800'e yakın mescidin olduğu bir yer ve mescitler maalesef büyük çoğunluğu yıkılmış, ahıra çevrilmiş. İşte o tek zihniyet döneminde.  MEDRESE BUNDAN SONRA DA BİR EĞİTİM - ÖĞRETİM YUVASI OLARAK HZİMET VERECEKTİR Medrese bundan sonra da bir eğitim - öğretim yuvası olarak hzimet verecektir. Uygulama ve araştırma merkezlerinin faaliyet göstereceği medresemizde inşallah yarının alimleri yetişecektir. Bu güzide eserin 13 ay gibi bir çok kısa süre içinde hizmete kazandırılmasında emeği geçenleri tebrik ediyorum. Bugün ayrıca medresemizle birlikte Geleneksel Sanatlar sergisinin açılışını da gerçekleştiriyoruz.  Milletleri ayakta tutan kökler kültür alanındaki derinliğidir. Zaman ilerledikçe gelişen kültür hazinesi yaşadıkları onca saldırıya rağmen ecdadımızın asırlar boyu varolmasını sağlamıştır. Eğitimden akademiye kadar her alanda sağlam köprüler kurmanın gayesindeyiz. Rabbim hiçbir camimizin minaresinden ezanı eksik etmesin diyorum. 

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Man Adası” davasını kazandı! Kılıçdaroğlu 100 bin TL ödeyecek…

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Man Adası yalanı tescillendi. İstanbul Anadolu 15 Asliye hukuk mahkemesi, Kılıçdaroğlu'nun Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve ailesine 100 bin TL tazminat ödemesini hükmetti. Kılıçdaroğlu'nun yalan siyaseti: DAVA SONUÇLANDI Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yakınlarının, 17 Ağustos 2020'de bir gazeteye verdiği röportajında kişilik haklarına saldırıda bulunduğu gerekçesiyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aleyhine açtığı 2 milyon liralık tazminat davası karara bağlandı. Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki duruşmaya, davacı Cumhurbaşkanı Erdoğan adına avukat Ferah Yıldız, Melike Nur Bak ile davalı Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik katıldı. Hakim, Kılıçdaroğlu'nun avukatı Çelik'in celse arasında dilekçe vererek reddi hakim talebinde bulunduğunu tutanağa geçirdi. Söz verilen davacılar vekili Ferah Yıldız, sözlü yargılamaya geçilmesi gerektiğini ve davalı vekilinin yazılı beyanlarını kabul etmediklerini söyledi. Avukat Çelik ise reddi hakim talebi ve beyan dilekçelerini tekrar ettiklerini, duruşma hakiminin nesnel davranmadığını belirtti. Ara kararını açıklayan mahkeme, reddi hakim talebini, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 36. maddesinde sayılan sebeplerden olmadığı, kanunun 41-b maddesi uyarınca inandırıcı delil ve emareler sunulmadığı gerekçesiyle reddetti. Avukat Yıldız, dosyaya sundukları deliller ve "Man Adası" davası özelinde açtıkları diğer yerel mahkeme kararları dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesini istedi. Kılıçdaroğlu'nun avukatı Çelik ise hakimle ilgili yasal haklarını sonuna kadar kullanmak ve beyanlarını hazırlamak için süre talep etti. Hakim, bir önceki celse sözlü yargılama aşamasına geçilerek taraflara usulüne uygun tebliğ yapıldığını belirterek, süre talebini reddetti. Avukat Celal Çelik, Kılıçdaroğlu'nun dava konusu edilen eleştirel değerlendirmelerdeki tüm olguların ispatlandığını, herhangi bir şekilde hakaret kapsamlı bir söz ve yakıştırmada bulunulmadığını öne sürdü. Davanın kısmen kabulüne karar veren mahkeme, Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 50 bin lira, Ahmet Burak Erdoğan, Necmeddin Bilal Erdoğan, Esra Albayrak, Sümeyye Erdoğan Bayraktar ve Mustafa Erdoğan'a 10'er bin lira manevi tazminatın 17 Ağustos 2020'den itibaren işleyecek yasal faiziyle ödemesine hükmetti. DAVA DİLEKÇESİNDEN Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kardeşi Mustafa Erdoğan ile çocukları Ahmet Burak Erdoğan, Necmeddin Bilal Erdoğan, Esra Albayrak ve Sümeyye Erdoğan Bayraktar'ın avukatlarınca İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan dilekçede, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir gazeteye verdiği röportajında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yakınları hakkında söylediği sözlerle manipülasyon oluşturmak istediği belirtilmişti. Dilekçede, Kılıçdaroğlu'nun her defasında haksız çıktığı vurgulanarak, "Müvekkili, çocuklarını ve kardeşlerini hedef alan ve siyasi kimliği dahi olmayan aile bireylerini bu iftiranın içine çekmekte bir beis görmemiştir. Açıktır ki, ispat edemedikleri ve etmelerinin mümkün olmadığı ne olduğu belli olmayan kağıtlar açık iftira ve hakaret eylemi savcılık ve yerel mahkeme kararları ile sabittir." ifadeleri kullanılmıştı. Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınları ve akrabalarının "Man Adası"nda bulunan "Bellway Limited" şirketinin yurt dışındaki hesabına veya yurt dışındaki başka bir hesaba para gönderdiklerine dair herhangi bir dekont veya belgenin davalı tarafından, konuya ilişkin açılan hiçbir dava dosyasına sunulmadığı kaydedilmişti. Kemal Kılıçdaroğlu'nun gazeteye verdiği röportajın nüshasının da yer aldığı dilekçede, Cumhurbaşkanı Erdoğan adına 1 milyon lira, Ahmet Burak Erdoğan, Necmeddin Bilal Erdoğan, Esra Albayrak, Sümeyye Erdoğan Bayraktar ve Mustafa Erdoğan adına da 200'er bin lira manevi tazminata hükmedilmesi talep edilmişti.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, Cumhuriyet gazetesine açtığı davadan 25 bin lira manevi tazminat kazandı

Bakan Soylu'nun, 5 Temmuz 2021'de, 52 gündür 254'ü doğrudan kendisine yönelik toplam 313 haber ve köşe yazısı yayımlandığını belirterek, "gerçeğe aykırı bu haberlerle kişilik haklarının hedef alındığı" gerekçesiyle açtığı manevi tazminat davası karara bağlandı. Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi, Cumhuriyet gazetesinin Soylu'ya 25 bin lira manevi tazminat ödemesine karar verdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kazandığı manevi tazminatı, İdlib'de yetimler için yapılacak briket evlerin inşasına bağışlayacağı öğrenildi.

1 2 3 4 5 6