Son Dakika:
Bağlar Belediyesinden yapılan yazılı açıklamada, gelen şikayet üzerine Yapı Kontrol Müdürlüğü ekiplerince binada denetim yapıldığı belirtildi. "Denetimlerde ilgili binada bir katın kaçak, iki kapının da projeye aykırı inşa edildiği tespit edilerek, imar kanununun ilgili maddeleri çerçevesinde yasal işlem uygulanmıştır." ifadesine yer verilen açıklamada, binanın mühürlendiği kaydedildi. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'dan bu yana HDP Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi yapması üzerine partililer, faaliyetlerini ilçe binalarında sürdürüyordu.
Türkiye’de uyuşturucu ile mücadelede Adana Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan operasyonda, beklenmedik bir durum oraya çıktı. Adana’da TAG Otoyolu İncirlik park alanında durumundan şüphelenilerek durdurulan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) şehirler arası cenaze nakil aracında yapılan aramada, 144 kilo esrar ele geçirildi. Olayla ilgili 3 kişi gözaltına alınırken konu, bir anda Türkiye’nin gündemine oturdu. Konuya ilişkin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan açıklama geldi. İmamoğlu, yaşananların algı operasyonu olduğunu iddia etti. İBB Başkanı, “Yeni bir algı operasyonu, yeni bir itibar katli kampanyasıyla daha karşı karşıyayız. Bu kampanyalar ne İBB’yi kirletebilir ne de bizi yıldırır. Bir taşeron şirketin uhdesinde çalışan 2 şöförün karıştığı iddia edilen suçla ilgili teftiş kurulumuz soruşturma başlattı.” ifadelerine yer verdi. Ekrem İmamoğlu, uyuşturucu kaçakçılığı skandalında İBB’nin sorumluluğu bulunmadığını iddia ederken, ortaya çıkan ihale şartnamesine göre ihale sonucu işe alınan şoförlerin listesinin İBB tarafından hazırlandığı öğrenildi. İBB’nin suçladığı firma da araçların ve şoförlerin şartname gereği İBB’nin sorumluluğunda olduğu açıklandı. Araçların mola vereceği yerlerin tesislerin bile İBB’nin onayı ile belirlendiği ortaya çıktı. İBB başkanı İmamoğlu’nun ‘İBB ile alakası yok’ demesine rağmen ihale şartnamesine konulan madde ile araçların mola yerlerine varana kadar İBB onayından geçtiği görüldü.
Türkiye, Bartın'ın Amasra ilçesindeki maden faciasında hayatını kaybeden 41 madenciye ağlıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan acı haberin ardından Diyarbakır programını iptal ederek facianın yaşandığı Amasra'ya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bartın'da maden faciasının yaşandığı bölgede incelemelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan patlamada yaralanan işçileri ziyaret etti. Bölgedeki incelemelerin ardından AFAD'ın koordinasyon toplantılarını düzenlediği TIR'a geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yetkililerden bilgi aldı. Erdoğan, yaptığı açıklamada, durumu netleşmeyen işçinin de cansız bedenine ulaşıldığını söyledi. Hayatını kaybeden madencilerin sayısının 41'e yükseldiğini aktaran Erdoğan, "Türkiye Taşkömürü İşletmeleri Amasra Maden Ocağı'nda dün akşam saatlerinde meydana gelen grizu patlaması sebebiyle fevkalade milletçe üzgünüz. Patlamada hayatını kaybeden işçilerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyoruz. Madenden yaralı olarak kurtulan ve halen tedavisi devam eden işçilerimize Rabb'imden acil şifalar diliyorum” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, devletin tüm kurumlarının seferber olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Devletimiz madenin eksi 300 ve eksi 350 kotlarında yaşanan patlamanın hemen ardından tüm kurumlarını seferber etmek suretiyle kaza mahallindeki çalışmalara başlamıştır. Bir yandan arama kurtarma faaliyetleri yürütülürken bir yandan da yaralı işçilerimiz ambulans helikopter ve uçak ambulanslarla çeşitli illerimizdeki sağlık kuruluşlarımıza nakledilmiştir. Türkiye Taşkömürü İşletmeleri'nden AFAD'a ve belediyelere kadar tüm kurumlarımız bir an önce işçilerimize ulaşmak için adeta zamanla yarışmışlardır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı'mız, Çalışma Bakanlığı'mız derhal olay yerine gelerek başlatılmış olan çalışmaların koordinasyonunu yürütmüşlerdir. Biz de patlama haberi aldığımız andan itibaren sürekli olarak İçişleri bakanımla irtibat halinde olduk, gece boyunca sürekli telefon görüşmelerimizi sürdürdük ve yapılması gereken atılması gereken adımları da sürekli atmanın gayreti içerisinde olduk. Ayrıca bugünkü Diyarbakır programımızı iptal ederek Amasra'ya gelip çalışmaları yerinde görme kararı aldık. Elbette bu patlamanın nasıl yaşandığı, varsa sorumlularının kimler olduğu yürütülecek idari ve adli soruşturmayla ortaya çıkacaktır. Bu soruşturmalara çok yönlü olarak zaten başlanmıştır. Şu andaki önceliğimiz yer altındaki işçilerimize ulaşmaktı ve en son 41'inci işçimize ulaştık. Tabi o da rahmetli olmuş ve 40 olarak daha önce ilan edilmiş olan merhumlarımızın sayısı, böylece 41 olmuş oldu. Hepsine Allah'tan rahmet diliyoruz. İnşallah mekanları cennet olsun" diye konuştu. "MADEN KAZALARINI TARİHE GÖMMEK İÇİN ÇALIŞMA İÇİNDEYİZ" Madenlerde yaşanan iş kazalarının önüne geçmek için yerli ve milli imkanların seferber edileceğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Her konuda olduğu gibi çalışma hayatında da önce insan, diyoruz. İnsan hayatının güvende olmadığı hiçbir faaliyet bizim için muteber değildir. Bu anlayışla maden ocaklarımızda hala önemli sayıda ölümlerin olduğu kazaların yaşanıyor olmasını tabi ki kabul edemeyiz. Artık madenlerimizde hiçbir eksik, hiçbir gereksiz risk görmek istemiyoruz. Gerek bakanım gerek sendika başkanım ve bu alandaki sendika kolunda faaliyet gösteren arkadaşlarımız şurada son 1 ay içerisinde ocağa indiler, orada yerinde tetkiklerini yaptılar ve şu anda bizim mevcut bu tür ocaklarımızın içerisinde Amasra Kömür İşletmeleri, bizim şu anda en ileri imkanlara sahip olan ocak olmasına rağmen tabi değerli arkadaşlar birileri bununla dalgasını geçebilir ama önemli değil biz kader planına inanmış insanlarız. Kader planına da inandığımız için bunun ne dünü ne bugünü ne de yarını hiçbir zaman olmayacaktır. Bunlar her zaman olacaktır, bunu da bilmemiz lazım. Teknolojinin kabiliyetlerini, işletmeciliğin tüm maharetlerini kullanarak maden kazalarını inşallah tarihe gömmek için elimizden gelen gayreti göstermenin çalışmaları içerisindeyiz. Yerli ve milli imkanlarımızın bu konuda da bize ihtiyacımız olan yapısal değişimi sağlamakta yeterli olacağın inanıyorum. Bir kez daha Amasra Maden Ocağı'ndaki elim kazada hayatını kaybeden işçilerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum." "MADEN ŞEHİTLERİNİN EMANETLERİNE SAHİP ÇIKMAK BOYNUMUZUN BORCU" Maden şehitlerinin geride bıraktıkları yakınlarına maddi ve manevi destek sunacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Maden şehitlerimizin emanetlerine sahip çıkmak, bu devletin ve onun en yüksek temsilcisi olarak bizim boynumuzun borcudur. Rabb'imden ülkemizi her türlü kazadan, beladan, afetten muhafaza eylemesini niyaz ediyorum. Bu vesileyle özellikle ilk etapta bir karar daha aldık; o da 500 artı 500 olmak üzere, devlet ve ilgili bakanlıklarımız, bunun yanında sendikamız 200, bunun yanında yine bir diğer bakanlığımız olan Çalışma Bakanlığı'mız 100, Aile Bakanlığı'mız da 50 bin olmak üzere ilk etapta hemen ailelere bu desteğimizi vermiş olacağız. Ayrıca devlet olarak yapmamız gereken yardımı, desteği de hemen kabine toplantımızda belirleyip onun da adımını atacağız" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının ardından Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, patlamada yaşamını yitiren madenciler için dua etti. CENAZE TÖRENİNE KATILDI Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bartın'ın Makaracı Köyü'nde maden faciasında hayatını kaybeden Rahman Özçelik ve Gürdal Serenli'nin cenaze törenine katıldı. Maden faciasında hayatını kaybeden 22 yaşındaki maden işçisi Rahman Özçelik için Makaracılar Köyü'nde cenaze töreni düzenlendi. Cenaze törenine Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, bakanlar ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin de katıldı. Cenaze namazının ardından konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda musallada bulunan Rahman kardeşimizi Hakka uğurluyoruz. Rabbimize hamdolsun ki kendileri inşallah şehadet makamına ulaşmak suretiyle Rabbimizin sevgili habibine komşu oluyorlar. Dün akşamdan bu yana 24 saati bulmadan neticeye varmış olmamız bizleri bu noktada rahatlattı. Çünkü Soma’da biliyorsunuz çok uzun sürdü. Ama burada 24 saati bile bulmadan 41 şehidimize hamdolsun ulaştık. Tabii yaralılarımız var, onların takipçisiyiz. Bütün kardeşlerimizin aileleri bizlere mirastır ve bu miraslara bizler devlet olarak sahip çıkacağız" ifadelerini kullandı. Erdoğan, "Gerek devlet olarak gerek bakanlıklar olarak hepimizin belli destekleri olacak. Bir de bizim yasal olarak vermemiz gereken destekleri de vereceğiz ve emanetlere de sahip çıkacağız. Tüm aileye Allah'tan sabırlar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun diyorum. Mekanı cennet olsun" dedi. Törenin ardından Rahman Özçelik'in cenazesi toprağa verildi. Öte yandan, Rahman Özçelik’in bekar olduğu ve 2019 yılında maden ocağında iş başı yaptığı öğrenildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra ise Gürdal Serenli için düzenlenen törene katıldı. Burada yaptığı konuşmada Erdoğan, "Gürdal evladımızı da maden şehidi olarak Hakka uğurluyoruz. Rabbim tüm ailesine sabırlar lütfetsin. Rabbim liva-ül hamd ismiyle müsemma sancağı altında sevgili habibine komşu eylesin" dedi. "Birliğimizi beraberliğimizi hiç bir zaman kaybetmeyelim" diye devam eden Erdoğan, "İşte dünya bu. Bu dünyada birbirimizi kırmak, birbirimizi gücendirmek asla bunlar bizde olmamalı. Bir Müslüman bu noktada bütün hassasiyetini ortaya koymalı" ifadelerini kullandı. ERDOĞAN'DAN SOSYAL MEDYADAN PAYLAŞIM Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bartın'ın Amasra ilçesindeki maden faciasına ilişkin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Bartın’ımızda meydana gelen maden kazası sonrası derhâl başlatılan çalışmalar birçok kuruluşumuzun ve sahadaki bakanlarımızın katılımıyla, aralıksız şekilde sürmektedir. Kaybettiğimiz madenci kardeşlerimizin aileleri, evlatları emanetlerimizdir. Can kayıplarını telafi edemesek de, vefat eden kardeşlerimizi geri getiremesek de en küçük mağduriyete dahi izin vermeyecek, ailelerimize sahip çıkacağız. "ADLİ MAKAMLARIMIZ, EN UFAK BİR İHMALİ DAHİ KARŞILIKSIZ BIRAKMAYACAK" Adli makamlarımız canımızı, ciğerimizi yakan bu elim hadiseyi tüm boyutlarıyla soruşturacak, en ufak bir ihmali dahi karşılıksız bırakmayacaktır. Ben de birazdan Bartın’a doğru yola çıkacak ve tüm çalışmalara yerinde vaziyet edeceğim. Bir kez daha hayatını kaybeden Maden işçisi kardeşlerime Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Bartın’ın yanı sıra bazıları İstanbul’a ulaştırılan yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Ülkemizin, milletimizin başı sağ olsun."
Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı birimleri sorumluluk bölgelerinde Göç İdaresi Başkanlığı taşra birimleri ile birlikte kaçak göçmenlere yönelik operasyon gerçekleştirdi. Yapılan uygulamada birçok noktaya operasyon düzenlenirken 20 bin 26 yer kontrol edildi. 12’si yabancı uyruklu olmak üzere 41 organizatör gözaltına alınırken, bin 164 kaçak göçmende yakalandı. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1582680718148108288?s=46&t=_gieoQuI4bXvacNUb3wkpw 746 ARANAN ŞAHIS TESPİT EDİLDİ Uygulamada ayrıca 92’si yabancı uyruklu olmak üzere toplam 746 aranan şahıs tespit edildi. 813’ü yabancı uyruklu, 161’i Türk vatandaşı olmak üzere toplam 974 şahsa idari yaptırım uygulandı.
İnterpol, Bulgaristan'da eşiyle birlikte sahibi olduğu "EXPRESTRANS" isimli şirketin yaklaşık 125 bin lira vergi yükümlülüğünden kaçtığını tespit ettiği Özkan Yalım hakkında Türkiye'ye mesaj gönderdi. Belçika'da da benzer faaliyetleri bulunduğu belirtilen Özkan Yalım'ın Türk vatandaşı olup olmadığı soruldu. Özkan Yalım'ın üzerinde 100 bin Euro parayla geçen Şubat ayında sınırda gözaltına alındığı iddia edilmişti. Gürsel Tekin'in "HDP'ye bakanlık verilebilir" sözleri hakkında konuşan CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım, HDP'nin 1 değil, 1'den fazla da bakanlık alabileceğini öne sürmüştü. CHP'li vekil hakkında İnterpol aracılığıyla Türkiye'ye mesaj gönderildi. Bulgaristan İnterpol Biriminden Türkiye Europol-İnterpol Daire Başkanlığına gönderilen mesajda, diplomatik pasaportu bulunan Özkan Yalım ve eşi Ayşegül Yalım'ın sahibi olduğu EXPRESTRANS isimli şirketin 13 bin 28 Bulgar levası olan yaklaşık 124 bin 424 lira miktarındaki vergi yükümlülüğünden kaçındığı belirtildi. Mesajda, bu yolsuzluğun Bulgaristan yetkili makamlarınca soruşturmaya konu olduğu belirtilerek adı geçen Özkan ve eşi Ayşegül Yalım'ın Türk vatandaşı olup olmadıklarının tespiti istendi. Mesajda EXPRESTRANS isimli şirketin Belçika'da da benzer işlemleri yürüttükleri bu konunda doğrulanmaya çalışıldığı belirtildi. GÖZALTINA ALINDIĞI İDDİA EDİLMİŞTİ Bulgaristan'ın Targovishte şehrinde kendisine ait bir arsayı 600 bin bulgar levası yani yaklaşık 300 bin euro karşılığında sattığı iddia edilen CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım, satıştan elde edilen paranın bir kısmını yanına alarak Türkiye'ye özel aracıyla hareket ettiği sırada Hamzabeyli sınır kapısında Bulgar polisi tarafından durdurularak gözaltına alındığı iddia edilmişti. Özkan Yalım'ın diplomatik dokunulmazlığı sebebiyle Bulgar polisi tarafından üzerinde bulunan paraya el konularak ifadesi alındığı belirtilmişti.
Moderatörün, 'Ödemiyorsunuz, kaçak kullanıyorsunuz.' sözlerine, 'Evet' diye yanıt veren Maçoğlu'nun o görüntüleri sosyal medyada tepki çekti. https://twitter.com/bugunguncel/status/1592767314499276800?s=46&t=Dm-2JFOPGe3SLEmnXEMSTQ
İçişleri Bakanlığının Kaçakçılık ve Organize Suç Örgütleriyle Mücadele birimlerince bu yılın 1 Ocak-15 Kasım tarihleri arasında, suç örgütlerine yönelik 409 planlı operasyon gerçekleştirildi. Vatandaşın barış, huzur ve güven içinde yaşaması amacıyla düzenlenen operasyonlar sonucunda 15 Kasım'a kadar 4'ü ulusal, 1'i bölgesel, 101'i yerel olmak üzere toplam 106 mafya tipi suç örgütü çökertildi. Operasyonlarda 6 uzun namlulu silah, 331 tabanca 157 av tüfeği, 52 kurusıkı tabanca, 21 bin 368 çeşitli çapta fişek ile 1706 çek ve senet ele geçirildi. Gözaltına alınan 4 bin 849 şüpheliden hakim karşısına çıkarılan 1643'ü tutuklanarak cezaevine gönderildi. Geçen yıl düzenlenen 461 operasyonda ise gözaltı sayısı 5 bin 552, tutuklu sayısı 1794 olarak kayıtlara geçmişti. 7 yılda 530 mafya tipi suç örgütü çökertildi Kaçakçılık ve organize suç örgütleriyle mücadele kapsamında 1 Ocak 2016'dan bu yana düzenlenen 2 bin 420 operasyonda, yakalanan 30 bin 672 şüpheliden 11 bin 94'ü tutuklandı. 7 yıllık süreçte darbe vurulan 530 mafya tipi suç örgütünün 47'si ulusal, 17'si bölgesel, 466'sı ise yerel olarak kayıtlara geçti. 10 organize suç örgütü mensubunun Türkiye'ye iadesi gerçekleştirildi Emniyet Teşkilatı, ulusal ve uluslararası düzeydeki suç örgütü yöneticileri ve mensuplarının Türkiye'ye iade edilip yargı önüne çıkarılması için de büyük çaba sarf ediyor. Çalışmalar kapsamında kırmızı bültenle aranan 6'sı bu yıl olmak üzere 10 organize suç örgütü mensubunun yurt dışında yakalatılarak Türkiye'ye iadesi sağlandı. Yakalanan örgüt üyelerinin çok sayıda farklı suçtan aranma kayıtları bulunuyor. Türkiye'ye iade edilen isimler Ulusal düzeyde faaliyet gösteren ve hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçundan 17 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan Şeniz Dervişoğlu, kırmızı bültenle arandığı sırada Gürcistan'da yakalanarak 16 Ağustos 2018'de Türkiye'ye teslim edildi ve tutuklandı. Ulusal düzeyde faaliyet gösteren ve elebaşılığını Binali Camgöz'ün yaptığı suç örgütü üyesi Zühtü Akkaya hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "kasten öldürme", "kasten yaralama", "hırsızlık" ve "6136 SKM" gibi suçlardan 13 defa adli işlem yapıldı. Kırmızı bültenle aranan Akkaya, Arnavutluk'ta yakalanmasının ardından 8 Ağustos'ta Türkiye'ye iade edilerek tutuklandı. Organize suç örgütü elebaşı firari Galip Öztürk ile iltisaklı olarak hareket ettiği belirlenen Barbaros Alemdar'ın "kasten yaralama", "tehdit", "görevi yaptırmamak için direnme" ve "taksirle yaralama" gibi suçlardan 7 kez, "kasten öldürme", "kasten yaralama", "kemiklerin kırılmasına sebebiyet verecek şekilde kasten yaralama", "bilişim sistemindeki verileri bozma yok etme" gibi suçlardan ise hakkında 9 ulusal aranma kaydı bulunduğu sırada Gürcistan'a kaçtığı belirlendi. Uluslararası düzeyde "müessir filler" suçundan kırmızı bültenle aranan Alemdar, Gürcistan'da yakalanmasının ardından 20 Mayıs'ta Türkiye'ye iade edildi. Ulusal düzeyde faaliyet gösteren ve Arjantin'de tutuklu olarak bulunan Serkan Kurtuluş liderliğindeki suç örgütünün üyesi Muhammet Sağlam hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "nitelikli yağma", "otodan hırsızlık", "uyuşturucu kullanmak", "kasten yaralama", "görevi yaptırmamak için direnme", "tehdit", "mala zarar verme" ve "hakaret" suçlarından geçmişte 7 defa adli işlem yapıldı. Uluslararası düzeyde suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan hakkında kırmızı bülten bulunan Sağlam, Gürcistan'da yakalandıktan sonra 5 Mayıs'ta Türkiye'ye iade edilerek tutuklandı. İstanbul'da faaliyet gösteren Düzyerler suç örgütü elebaşı Ahmet Düzyer hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "kasten yaralama" ve "6136 SKM" suçlarından 3 kez adli işlem yapıldı. Uluslararası düzeyde suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan hakkında kırmızı bülten bulunan Düzyer'in, 7 Nisan'da Türkiye'ye iadesi gerçekleştirildi. Düzyer, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Sedat Peker organize suç örgütünün üyesi Ahmet Emre Olur hakkında "suç işlemek amacı ile örgüt kurmak", "tehdit", "hakaret", "kasten yaralama", "Atatürk aleyhine işlenen suçlar hakkında kanuna muhalefet", "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama", "suçu ve suçluyu övme", "suçtan elde edilen mal varlığı değerlerini aklama" suçlarından 6 defa adli işlem yapıldı. Firari olarak aranan Olur, 18 Eylül'de Arnavutluk'ta yakalanarak iadesi yapıldı ve tutuklandı. Sarallar olarak bilinen organize suç örgütünün üyesi olan Cihan Saral hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "kasten yaralama", "genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması", "6136 sayılı kanuna muhalefet", "TCK 191", "nitelikli yağma", "taksirle yaralama" suçlarından 5 defa adli işlem gerçekleştirildi. Uluslararası düzeyde kasten öldürme suçundan hakkında kırmızı bülten bulunan Saral, Kuzey Makedonya'da yakalanarak 30 Nisan 2021'de Türkiye'ye iade edilerek tutuklandı. Organize suç örgütü elebaşı Mehmet (Hadi) Özcan, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "kasten öldürme", "nitelikli yağma", "kasten yaralama", "6136 SKM" gibi suçlardan aranırken Gürcistan'da yakalandıktan sonra 2 Mayıs 2020'de Türkiye'ye iade edilmesi sağlandı. Firari Barış Boyun liderliğindeki örgütün yöneticisi olduğu belirlenen Yusuf Günaydın hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "kasten öldürme", "nitelikli yağma kasten yaralama", "6136 SKM" gibi suçlardan geçmişte 6 defa adli işlem yapıldı. Uluslararası düzeyde "yağma" suçundan hakkında kırmızı bülten çıkarılan zanlı, Gürcistan'da yakalanmasının ardından 17 Ekim'de Türkiye'ye iadesi yapılarak tutuklandı. Ulusal düzeyde faaliyet gösteren Sarallar organize suç örgütü üyesi Zafer Saral hakkında, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "yağma", "kasten yaralama", "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma", "6136 SKM", "TCK 191", "nitelikli yağma", "taksirle yaralama" suçlarından geçmişte 6 defa adli işlem yapıldı. Uluslararası düzeyde "kasten öldürme" suçundan hakkında kırmızı bülten bulunan Saral, Kuzey Makedonya'da yakalanarak 25 Haziran 2021'de Türkiye'ye iade edildi ve tutuklandı.
https://twitter.com/nureddinnebati/status/1596772309423063043?s=46&t=biZdbvRuxFqW5ge7s_eKuw Bakan Nebati, Twitter paylaşımında şu bilgileri verdi: “Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Müfettişleri, terörün finansmanını önleme ve vergi kaçakçılığı yoluyla haksız vergi iadesi almaya çalışanlarla mücadelede yoğun çaba göstermeye devam ediyor. Bu doğrultuda Bakanlığımızca yapılan analizler sonucunda talep ettiği veya aldığı vergi iadeleri riskli olduğu değerlendirilen mükellefler hakkında vergi incelemeleri yürütüyoruz. Yürüttüğümüz vergi incelemeleri ve denetimlerde masumiyet karinesini gözetmekle birlikte 85 milyon vatandaşımızın emanetinin bilincinde olarak hazinenin vergi kaybına neden olacak tüm vergi kaçakçılığı girişimleriyle mücadele edeceğiz. Bakanlığımız Vergi Müfettişlerince son yıllarda yapılan vergi incelemeleri sonucunda vergi kaçakçılığı nedeniyle 4,5 milyar TL’yi aşan tutarda vergi iade talebini reddettik ve geri aldık, ilgililer hakkında 12 milyar TL’yi aşan tutarda vergi ve ceza önerdik. Yapılan incelemeler sonucunda vergi kaçakçılığı nedeniyle ilgili kişiler hakkında 2.916 adet vergi suçu raporu düzenleyerek Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. Yaptığımız düzenlemeler ve teşviklerle yatırımı, üretimi, istihdamı ve ihracatı desteklemeye devam ederken vergi kaçakçılığı yoluyla haksız vergi iadeleriyle kamuyu zarara uğratmaya çalışanlarla etkin mücadeleye yönelik vergi incelemeleri ve denetimlerine devam edeceğiz.
