02 Mayıs Perşembe 2024
1 yıl önce

Diyarbakır annelerinin evlat nöbetine dört aile daha katıldı: Kızımı zorla kaçırdılar

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı ve pazar günü 1000. gününü dolduracak evlat nöbeti sürüyor. Adana'da 12 yıl önce 17 yaşında dağa kaçırılan kızı Suzan için gelen anne Zeynep İpek, Adıyaman'dan dağa götürülen kardeşi Aziz için gelen İlyas Mutlu, Adıyaman'dan kardeşi Nusret için gelen Hamit Atlamaz ve Gaziantep'ten kuzeni Serkan Yıldız için gelen Veysel Cam da oturma eylemine katıldı. Anne Zeynep İpek, kızının 2010'da gittiğini ve şu ana kadar hiçbir haber alamadığını bildirdi. Kızının kaçırıldığı gün kendilerini korkutmak için kapılarına vurduklarını anlatan İpek, "Kızımı zorla kaçırarak götürdüler. Kızımı getirsinler. Ben kızımı istiyorum. Orası onun yeri değil. Kızımı nasıl götürdüyseler, getirsinler. Orada kalmasın." dedi. Ağabey İlyas Mutlu ise geçen yıl 26 Ekim'de kardeşinin gittiğini, o günden beri haber alamadıklarını belirterek, "Merak ediyoruz. Neredeyse çıkıp gelsin. Yeri orası değil ve annesi merak ediyor. Bizi görüyorsan dön gel seni bekliyoruz." diye konuştu. Aileler adına konuşan Rukiye Canbey de şunları kaydetti: "Diyarbakır anneleri olarak 998 gündür HDP binası önünde nöbetteyiz. Pazar günü 1000. günümüz. HDP'den çocuklarımızı kardeşlerimizi istiyoruz. Bu haklı davamızdan kesinlikle vazgeçmeyeceğiz. HDP'den çocukları ve gençleri istiyoruz. Dağa kaçırdığı ülkenin pırıl pırıl çocuklarını istiyoruz. Pazar günü tüm Türkiye'yi yanımıza davet ediyoruz. Haklı davamızda sesimizi duyurmamızda bizlere yardımcı olun." Eylem yapan anne ve babalar, HDP ve terör örgütü PKK aleyhine slogan attı.

1 yıl önce

Skandal detaylar ortaya çıktı! İsveç, Türkiye'nin istediği FETÖ'cüyü Kabil'den kaçırdı

İsveç'te online yayınlanan Samnytt gazetesinin haberi ülkede FETÖ'cülere nasıl yardım edildiğini gözler önüne serdi. Yayın organının haberinde FETÖ'cü Yılmaz Aytan'ı Türkiye'ye iade etmemek için nasıl çabaladığı detaylarıyla anlattı. Türkiye Adalet Bakanlığı tarafından silahlı terör örgütü yönetme/kurma suçlarından iadesi istenen, ancak İsveç tarafından iadesi durdurulan Yılmaz Aytan hakkındaki haberde "İsveç aktif bir şekilde Türkiye'nin terörizm suçlamasıyla iadesini istediği Yılmaz Aytan'a yardım etti. İsveç, Aytan'ı Erdoğan'ın burnunun dibinde kaçırmayı başardı" ifadeleriyle İsveç'in açıkça Aytan'a yardım ettiği ifşa edildi. Yayın organının haberine göre 2018 Aralık ayında Afganistan'da bulunan Yılmaz Aytan burada eğitimci olarak bulunduğu esnada Afganistan'ın FETÖ baskınları dolayısıyla ülkeden kaçma girişiminde bulundu. Afgan merciler ise Aytan'ı tutuklayarak ev hapsine aldılar ve pasaportuna el koydular. PASAPORT, SIĞINMA HAKKI Türkiye, örgütün üst düzey isimleri arasında olan Aytan'ın Türkiye'ye iadesini istedi. İsveç yayın organına göre de Afganistan FETÖ'cü ismi Türkiye'ye iade etmek üzereydi ancak Aytan Afganistan'dayken İsveç'e iltica talebinde bulundu. İsteğinin kabul edilmesinin ardından kendisine geçici pasaport verilen Aytan İsveç'e giderek 2018'de ülkede kalıcı oturum izni de aldı. Yayın organı da Aytan'ın İsveç'e sığınma talebine anında olumlu cevap verdiğini yazıp "İsveç Göçmenlik Ajansı, Aytan'a geçici yabancı statüsü pasaportu verdi. Aytan bu sayede İsveç pasaportuyla ülkeden ayrılabilir" bilgisini paylaştı. BAŞVURUSUNA GEREKÇE Yayın organı İsveç hükümetinin bir başka skandal uygulamasını da gündeme taşıdı: "İsveç Göçmenlik Ajansı'nın Türkiye karşısındaki hukuki pozisyonuna göre Erdoğan'a karşı 2016 yılındaki darbe girişimine destek vermek İsveç'te göçmenlik başvurusu için gerekçe olabiliyor. Türkiye'nin hukuki süreçleri de sürekli sorgulanmakta ve terörizmle suçlananlar ülkede adil bir yargılanma süreci yaşayamama riskiyle karşı karşıyalar. Yılmaz Aytan davasındaki durumda da bu değerlendirme hakimdi." OCAK 2021'DE İADE İSTEDİ Yayın organı 2019 yılının başından itibaren Burdur'daki Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Aytan'ın ülkeye iadesinin istendiğini ancak İsveç otoritelerinin bu talebi görmezden geldiğini de yazdı. Habere göre, Türkiye'nin Stockholm'deki Büyükelçiliği'nin Ocak 2021'de İsveç Adalet Bakanlığı'na Aytan'ın iadesine ilişkin talepte bulunduğu bilgisi paylaşıldı. Bu talebin resmi evrağını da okuyucularıyla paylaşan yayın organı Aytan'ın ülkenin istihbarat birimi SAPO tarafından sorgulandığını ancak bu sorgulamanın da sembolik olduğunu ifşa etti. SEMBOLİK SORGULAMA Habere göre Aytan, Türkiye'nin talebinden sekiz ay sonra, Eylül 2021'de İsveç'in güneyindeki Güvenlik Polisi (SAPO) tarafından sorguya çağrıldı. Sorgulamanın çoğu gizliydi ama sembolik bir sorgulamaydı. Haberde "Sorgulayıcı, ülkesinde aranan Türk'e tutuklanmayacağını ve "İsveç'in uluslararası sözleşmelere bağlı olduğu ve bu nedenle onunla birlikte sorgulanması gerektiği" gerekçesiyle sorgunun yapıldığını derhal bildirdi" denildi. ÜST MAHKEMEDEN KORUMA 13 Temmuz'da İsveç Üst Mahkemesi'nin kararıyla hakkında Türkiye'ye iade edilemez kararı çıkarılan Yılmaz Aytan'ın hakkındaki suçlamaların 2016 yılına ait olduğu ancak bu tarihte Aytan'ın İsveç'te suçlu olarak bulunmadığı iddiası karara gerekçe gösterildi. Aytan'ın bu şekilde İsveç'te kalması ve daimi kalma hakkına sahip olması sağlandı.

1 yıl önce

Bakan Soylu duyurdu! Terör örgütünün kaçırdığı 15 yaşındaki çocuk operasyonla kurtarıldı

Bakan Soylu yaptığı paylaşımda, "Allah evlatlarımızı HDPKK’dan korusun. 15 yaşında terör örgütüne kaçırılmaya çalışılan kız çocuğumuz, ailesinin şikayeti, Mersin Emniyetimizin takibi ve güvenlik güçlerimizin Mardin Kızıltepe'ye götürülürken yaptığı operasyonla kurtarılıyor... 15 yaşındaki kız çocuğunu kaçırıp terör örgütüne teslim etmeye çalışan kişi; HDP Toroslar İlçe Eski Eşbaşkanı ve halen BDP Mersin İl Temsilcisi Metin İnce adında bir hain...Kılıçdaroğlu'nun şımarttığı sahiplendiği ortakları. Bu çocukları size rağmen okullarına ve geleceğe hazırlayacağız. Size ve efendilerinize rağmen. Son nefesimize kadar mücadele edeceğiz." dedi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1571152120329699329?s=46&t=ALfyhIfLxdbl47WMXzkbGQ

1 yıl önce

Terör örgütü PKK/YPG Suriye’de 61 çocuğu kaçırdı

PKK/YPG çocukları savaşçı olarak kullanıyor Terör örgütünün Türkiye‘den olduğu gibi Irak, Suriye ve İran’dan da halk desteği kesildi. Örgüt, özellikle son yıllarda düzenlenen Pençe operasyonları ile ağır darbeler alıyor. Terör örgütünün uğradığı güç kaybı sözde basın organlarına da yansıyor. Örgüte ait sözde medya kanallarında sürekli gösteri ve protesto çağrısı yapılmasına rağmen buna uyan olmuyor. Irak’ın Erbil kenti sınırlarında örgüt taraftarlarının gösteri yapmasına izin verilmezken, Süleymaniye’de düzenlenen gösterilerin de çok düşük katılımlı olması dikkatleri çekiyor. Örgüt, yaşadığı kan kaybını çocukları kandırıp “savaştırarak” durdurmaya çalışıyor ancak kaçırdıkları çocukların aileleri seslerini her geçen gün daha fazla yükselterek PKK’nın bu yöndeki arayışlarına da büyük bir set çekiyor. YPG/PKK’nın çocukları savaştırması, uluslararası raporlar da da yer aldı Terör örgütü YPG/PKK‘nın çocukları savaştırması, ABD Dışişleri Bakanlığının 26 Haziran 2020’de yayımladığı “2020 İnsan Kaçakçılığı Raporu”nda da yer almıştı. Raporda, “YPG, Suriye’nin kuzeybatısındaki sığınma kamplarından 12 yaşındaki kız ve erkek çocuklarını bile zorla silah altına almaya ve kullanmaya devam etti.” ifadesine yer verilmişti. BM İnsan Hakları Konseyi, 16 Ocak 2020’de yayımladığı raporda, YPG/PKK’lı teröristlerin, Suriye’de çocukları “savaşçı” olarak kullandığına dair yeni bulguları paylaşmıştı. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in “silahlı çatışmalarda çocuklar” konusundaki özel temsilcisi Virginia Gamba, 29 Haziran 2019’da, BM Cenevre Ofisi’nde bir araya geldiği YPG/PKK elebaşlarından “Mazlum Abdi” kod adlı Ferhat Abdi Şahin ile “örgütün bünyesindeki çocuk savaşçıları bırakması için” hazırlanan eylem planına resmi törenle imza atmıştı. Türkiye, BM’ye konuyla ilgili protesto notası vermişti.

1 yıl önce

Yılmaz Özdil şirazeyi kaçırdı

CHP’li gazeteci Yılmaz Özdil, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı olarak ABD’den ‘ithal’ edilen Jeremy Rifkin’e tepki gösteren vatandaşlara sert çıkıştı. MÜLTECİ NEFRETİ Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda iktidar düşmanlığının Özdil’i ne kadar küçülttüğü gözler önüne serilirken iddiadan öteye gitmeyen söylentiler üzerinden Suriyeli nefreti yapması da dikkatlerden kaçmadı. AYNI KEFEYE KOYDU Suriye’deki iç karışıklıktan kaçarak Türkiye’ye sığınan 466 bin göçmen ile CHP’nin ABD’den ithal ettiği ekonomisti aynı kefeye koyma gafletine düşen Özdil paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “466.000 Suriyeli’yi ithal vatandaş ithal seçmen yapanlar, Jeremy Rifkin’e ithal ekonomist diye itiraz ediyor iyi mi…” Akla ziyan kıyaslama sonrasında komik duruma düşen Özdil’e ise tepkiler adeta çığ gibi oldu. O tepkilerin bazıları şöyle:

1 yıl önce

CHP'li Engin Özkoç şirazeyi kaçırdı! Cumhurbaşkanı Erdoğan için Saddam benzetmesi yaptı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun hakaret davasından yargılanmasının ardından hapis cezası kararı siyaset kulislerini karıştırdı. Mağdur edebiyatı üzerinden oy devşirmeye çalışan İmamoğlu, siyasi gündemi meşgul ederken CHP'li Engin Özkoç'un Meclis konuşması tepki çekti.  CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, konuşmasında hükümeti eleştirirken Cumhurbaşkanı Erdoğan için Saddam benzetmesi yaptı. https://twitter.com/sabah/status/1603357220665794560?s=46&t=OmyusRiSMiik1Ur5v03Gaw

1 yıl önce

Van'da nöbet tutan anne: PKK'nın kaçırdığı evladımı artık CHP'den isteyeceğiz

PKK tarafından dağa kaçırılan çocukların aileleri tarafından 27 Şubat 2021 tarihinde başlatılan evlat nöbeti devam ediyor. Sayıları 32'yi bulan aileler, Van'ın en işlek noktası olan Cumhuriyet Caddesi'nde bir araya geldi. Ellerindeki dövizlerle yürüyüş yapan anneler, bir yandan da HDP ve PKK aleyhine slogan attı. Eyleme katılan anne Nazlı Sancar, 2012'de 13 yaşındaki kızı Şeyma'nın dağa kaçırıldığını ifade ederek, yıllardır evlat mücadelesi verdiğini söyledi. "HDP ile CHP aynıdır" Açıklamasında özellikle CHP’yi sert bir dille eleştiren Sancar, şunları söyledi: 4 yıldır bu anneler bu babalar bu kadar feryat ederken CHP Genel Başkanı başta olmak üzere CHP milletvekilleri neredeydi? Neden gelmiyordu? Çünkü dostlarından izin almadığı için bu annelerin ziyaretine gelmiyordu. Oysa önceki gün CHP gidip HDP’lilerin elini sıktı. Bu saatten sonra bizim için HDP ile CHP aynıdır. Ben artık CHP’ye terör gözüyle bakıyorum. Ben buradan CHP’ye de seslenmek istiyorum. Bu saatten sonra biz çocuklarımızı CHP’den de istiyoruz. Biz anne ve babalar olarak hakkımızı CHP’ye helal etmiyoruz. Tüm Türkiye sesimizi duydu, ziyaretimize geldi ve acımızı paylaştı. Ama CHP, dostlarından izin almadığı için buraya gelmedi. Rabbim onlara fırsat vermesin. Rabbim onları kahru perişan etsin. "CHP, HDP ve PKK'nın Allah belasını versin" PKK’nın zaman zaman bazı ailelerin çocuklarının öldüğüne dair yalan paylaşımlarda bulunarak aileleri yıldırmaya çalıştığını vurgulayan Sancar, şu ifadeleri kullandı: Yaklaşık bir ay önce bir arkadaşımızın oğlunun 6 yıl önce öldüğüne dair kendi sayfalarında paylaşmışlar. Biz onlara inanmıyor, onlara güvenmiyoruz. HDP ve PKK’nın amacı bu anneleri, bu babaları yıldırmaktır. Ama onlar bizi yıldıramazlar. Biz onların kapısından kalkmıyoruz ve kararlı bir şekilde haklı mücadelemizde eylememizi sürdüreceğiz. İlk günden beri devletimiz yanımızdaydı. 39 evladımızı terör pençesinden kurtardık. Ha arkadaşlarımın çocukları ha benim çocuğum. Bizim için fark etmez. Buradan dağdaki tüm çocuklara sesleniyorum. Sizler ölmemişsiniz. Şeyma kızım anneni duyuyorsan gel teslim ol. Onlar Nazlı Sancar buradan kalkacak diyorlar ama ben Nazlı Sancar olarak HDP’nin ve PKK’nın dimdik karşısındayım. Bu haklı mücadelemden vazgeçmiyorum, geçmeye de niyetim yok. Allah, HDP’nin, PKK’nın ve CHP’nin belasını versin.

9 ay önce

Suriye'de terör örgütü PKK/YPG, son iki günde 17 çocuğu sözde eğitim kamplarına kaçırdı

Suriye'de sivillere yönelik alçak saldırılarını sürdüren terör örgütü PKK/YPG, Haseke ve Halep illerinde yuvalandığı bölgelerde çocuk kaçırma eylemlerine hız verdi. Son iki günde 17 çocuğunu kaçırarak zorla silah altına alan terör örgütünün, alıkoyduğu gençleri Haseke'de Han el-Cebel köyündeki sözde eğitim kamplarına götürdüğü biliniyor. Öte yandan BM'nin Ocak-Aralık 2022 dönemine ilişkin yayınladığı raporda terör örgütü PKK ile Suriye uzantısı SDG ve YPG'nin, 2022'de 1200'den fazla çocuğu asker olarak kullandığı açıklanmıştı.

1 2 3