26 Nisan Cuma 2024
3 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan Kılıçdaroğlu’na Gara tepkisi: Sorumluluğu Cumhurbaşkanımızın üzerine yıkmaya çalışmak PKK'yı aklamak, hep birlikte bir cephe olma fırsatını kaçırmaktır"

HDP'den bu katliamların hiçbiri için kınama hatırlayan var mı? Ödleri patladı. PKK'nın insanlık, namus yoksunuz vahşi katli elebaşlarından sadece bir söz işiteceklerdi. Kalpleri mini minmnacıktır onların. Ürkerler ve korkarlar. Bu milletin ayakta kalmasının bir nedeni var, ürkmemek, korkmamak. Geçen yıl 28 sivil insanımızı katlettiler, aralarında işçiler, köylüler, esnaf vardı. Hangisi tepki verdi, hangisi utandı, hangisi üzüldü. Gündemlerine bile almadılar. Kızılay'da bir polis kimlik sorduğunda en ufak eksikliği, kötü niyeti olmasa bile kötü niyetliler tarafından TBMM dahil oralara iletilen meseleler karşısında bu kadar oluyor, bu kadar olay oluyor birinin kılı kıpırdamıyor. Soruşturma yapalım, komisyon kuralım demiyorlar. Daha doğrusu diyemiyorlar. Kimisi ortaklıklarından korkuyor, 2023 seçiminde acaba bir tane oy kaybederim, Kandil'i küstürürüm de... "DEDİKLERİ GİBİ MİSAFİR ETMEDİLER, DOĞRUDAN İŞKENCE ETTİLER" Hesabı herkes açık açık konuşsun. Bize karşı farklı bir davranışları olur ölçüsüyle hareket ediyor. Herkesi yakar. bu dünyada da öteki dünyada da. Geçen hafta Gara'da 13 masum insanın kafasına kurşun sıktılar. 6 yıldır ellerinde işkence ettiler. Birilerinin dediği gibi misafir etmediler. doğrudan işkence ettiler, sonunda da öldürdüler. Üniversitelerde slogan atan devrim devrim diye kafa ütüleyen bayatlamış sol örgütlerden bir tane kınama var mı? yoktur. Olmaz da olamayacak da. Teröriste terörist diyoruz. Dediğimiz zaman bizi eleştiriyorlar. Öcalan için özgürlük yapan, eylem yapan insana biz ne diyelim. Geçenlerde sırf yalakalık olsun diye yine vekiller sözde tecrit kalksın özgürlük gelsin diye açıklama yapmaya kalktılar. Yapabilirler mi? Yaptırır mıyız? Buna müsaade eder miyiz? O siyasi partiye tepki verdiğimizde bunu diyemezsiniz, 6 milyon insanı temsil ediyor diyorlar. O temsil ettiğin insandan bazıları 537 gündür kapında bekliyor. Hakaret edeceğinize ilgilenseydiniz" "KILIÇDAROĞLU MESELEYİ SİYASİ TARTIŞMAYA DÖNÜŞTÜRDÜ" Lafa geldi mi dil pabuç, bizim itiraz ettiğimiz konu şudur. Terör örgütü olduğu açık, suç açık.. Terörist olmak suçtur. Ama kabahatli biziz. -Mış gibi yapılacak, söylenmeyecek, siyasi nezaketi beklenecek, yok efendim devlet adabı beklenecek. Kimse kusura bakmasın enayilik bir devlet adabı değildir. hele bu devletin adabı hiç değildir. Biz olayın hemen ardından sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla iki sayın genel başkana gittik. Olayı tüm çerçevesiyle kendimize ait hususları tüm samimiyetimizle, tüm olan bitenin ayrıntısıyla kaçırıldıkları andan katledildikleri ana kadar olan süreci namusumuzla, onurumuzla, devlet adabıyla ifade ettik. Ortak kaderde, tasada, kıvançta birlikte olduğunu düşündüğümüz insanlara karşı ortaya koyduğumuz bir sorumluluktur. Bu sorunluluk hakikaten olayların çerçevesi içerisinde. Ne kadar nezaket ortaya koymuşsak beklediğimiz de odur. biz bu dönemin gereklerini yerine getiriyor değiliz, geleceğimize miras bırakıyoruz. Doğru alışkanlıklar, doğru gelenekler. Bu tip dönemlerde polemikleri bir tarafa bırakıp yarına ait bizden sonra geleceklere doğru davranış anlayışını emanet etmek. Hepimiz insanız. Sözümüzde, lafımızda muhakkak eksiğimiz vardır. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bizim ardımızdan sanki bu detayları anlatmamışız gibi görüşmeden çıkar çıkmaz grup toplantısında meseleyi siyasi tartışmaya dönüştürüvermesi, sorumlunun sayın Cumhurbaşkanımızı olduğunu söylemesi PKK'yı aklamaktan, üstünden yük almaktan, bu acı olayı bir siyaset malzemesi haline dönüştürmekten başka bir şey değildir. Çok üzüldüğümüzü, yaralandığımızı, anlattıktan sonra metnin bir parçasının bile değişmemiş olduğunu dinlerken üzülerek müşahade ettik. Yaşın büyük olması hata yapılmayacağı anlamını taşımaz. Gelmişiz, anlatmışız, ne kadar sorunuz varsa buyurun cevaplamaya hazırız demişiz. Ondan sonra sayın Cumhurbaşkanımızın üzerine yıkmaya çalışmak PKK'yı aklamaktır. "EN BÜYÜK HAYAL KIRIKLIKLARIMDAN BİRİYDİ" PKK'nın karşısında hep birlikte bir cephe olabilmek fırsatını kaçırdık. Bu tarihi bir fırsattı. Bu kalleşliğe hep birlikte fatura ödettirebilmek fırsatını kaçırdık. Böyle yapılmamalıydı. O grup toplantısını dinlediğim an yaşadığım hayal kırıklığı hayatımda yaşadığım en büyük hayal kırıklıklarımdan biriydi. Üzüntülüyüm, sadece söyleyeceğim bu. Terör örgütünün yapmak istediği açıktır. 6021 sivil insanı niçin katletti. Bunun cevabı var mı? Var. 'Ya benimsin ya kara toprağın.' 'Ya bana tabi olursun ya sana canınla bedelini ödetirim.' Burada yıllarca bu politikayı güttüler. Korkutma, ürkütme, hayatıyla korkutma ve kendine tabi etme. Dönem dönem yaptıkları katlin sebebi de budur. Kendi içine kapanmış, meseleyi kendi sınırları içinde karşılayan bir Türkiye yoktur. Eskiden ilgi alanlarımız vardı. Bugün bu ilgi alanlarını ta Libya'ya kadar etki alanı haline getirdik. Oyunu bozacak kudrete, liderliğe sahip bir Türkiye tablosu vardır. Terör, uyuşturucu, göç artı Batı'nın da sorunu. Bizi yıllardır bir alana hapsetmeye çalıştılar. Biz 21. yüzyılda sayın Erdoğan'ın liderliğinde yeniden ayağa kalkarak bu zinciri kırdık. Virüs salgını herkese karnesini vermiştir. Koskoca ülkelerin nasıl maske korsanlığı yaptıklarını, AB ülkelerinin birbirlerini nasıl suçladıklarını gördük. Kasada paraları var ama hiçbir işe yaramıyor. Vizyoner olmaktan hiç uzaklaşmadık. Sizi eleştirebilirler, acımazsız biçimde ayağınıza çelme takabilirler. Stratejik birikimlerinizi ortaya koyarak vizyoner olun. İçerden dışardan şehir hastanelerini yapmayalım korosuna uysaydı sayın Cumhurbaşkanımız salgında karşı karşıya olduğumuz durum nice olurdu?

2 yıl önce

PKK'lı katili kaçırmaya çalışan HDP’li vekilin kardeşi tutuklandı

AK Parti eski İlçe Başkanı Cihan Güvenin kardeşi ve Meman Aşireti lideri Tahir Güven (67) aracıyla seyir halindeyken silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesi üzerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Şırnak Cizre'de eski AK Parti İlçe Başkanı'nın kardeşi ve Meman aşireti lideri Tahir Güven'in öldürülmesiyle ilgili TBMM'de dikkat çeken açıklamalarda bulunmuştu. Bakan Soylu, "Şırnak Cizre'de bir katliam oldu. İlçe başkanımızın kardeşi olan Tahir Güven, gece yarısı bir komplo ile öldürüldü. Kim öldürdü, niye öldürdü? Pusu kuran Mehmet Miraç Dinç'i, HDP milletvekili Hüseyin Kaçmaz'ın evinde yakaladık. Mehmet Miraç Dinç'e bu katliamın talimatını PKK Suriye'den verdi. Hesabını vereceksiniz. Burada demokrasi hikayesi anlatarak milleti aldatamayacaksınız. Siz çocukları anasız babasız bıraktınız. Hepiniz Kürt kardeşlerimize çektirdiklerinizin hesabını vereceksiniz, kaçamayacaksınız. Kürtler sizden nefret ediyor" şeklinde konuşmuştu. HDP'lLİ VEKİLİN KARDEŞİ TUTUKLANDI Güvenlik birimleri, Tahir Güven'i öldürme olayında adı geçen PKK/KCK terör örgütü mensubu Miraz kod adlı Mehmet Miraç Dinç'i, HDP milletvekilin Hüseyin Kaçmaz'ın kardeşi A.K.'nin aile apartmanında saklandığı tespit etmesinin ardından operasyon düzenleyerek gözaltına aldı. Emniyet ifadesinin ardından adliyeye sevk edilen HDP milletvekilin Hüseyin Kaçmaz'ın kardeşi A.K., tutuklanarak cezaevine gönderildi. 26 GÖZALTI PKK/ KCK terör örgütünün şehir yapılanması YPS ve gençlik yapılanması DGH'ye yönelik, sabah saatlerinde Şırnak İstihbarat ve TEM Şube Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen operasyon 26 kişi gözaltına alındı. HDP Cizre ilçe binasında yapılan aramada; terör örgütü propagandası içeren çok sayıda materyel ve malzemeye el konuldu.

1 yıl önce

EGM'den 'çocuk kaçırma' iddiaları hakkında açıklama

Bazı sosyal medya platformlarında yer alan "çocukların kaçırılmaya çalışıldığı" yönündeki paylaşımlar hakkında Emniyet Genel Müdürlüğü'nden yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, "Birimlerimize Çocuk kaçırma olayı ile ilgili yapılmış herhangi bir müracaat söz konusu değildir. Bahse konu paylaşımların dezenformasyon içerikli olduğu belirlenmiş olup bu tür paylaşımlara itibar edilmemesi önemle rica olunur. Suç ve suç unsuru içeren paylaşımlarda bulunan şahıslar hakkında gerekli adli işlemlerin başlatıldığı hususu kamuoyuna saygıyla duyurulur." denildi. https://twitter.com/emniyetgm/status/1533051760843100162?s=21&t=tAAAEJvksogLBzGspiiY2w

1 yıl önce

ABD, PKK/YPG’nin çocukları kaçırmaya devam ettiğini belgeledi

ABD Dışişleri, İnsan Kaçakçılığı Kurbanlarını Koruma Yasası kapsamında Kongreye sunduğu İnsan Kaçakçılığı Raporu'nu yayımladı. Raporda 36 ülke izlemeye alınırken, Libya, Yemen ve Somali’nin “Özel Durum Listesi"nde kalmaya devam ettiği görüldü. "PKK/YPG ÇOCUKLARI ZORLA ALIKOYUP SİLAH EĞİTİMİ VERİYOR" Dışişleri raporunda bir kez daha, PKK/YPG terör örgütünün Irak ve Suriye’de çocukları zorla alıkoyup çatışmalarda kullanmak üzere onlara silahlı eğitim verdiği belgelendi. "ÇOCUKLAR BU GRUPLARA KARŞI SAVUNMASIZ" Irak’ta DEAŞ ve İran destekli Şii milislerin yanı sıra PKK’nın Iraklı çocukları zorla silahlı kadrosuna kattığı vurgulanan raporda, Iraklı çocukların bu gruplara karşı savunmasız olduğu ifade edildi. Raporda, “Çok sayıda kaynak, Irak Kürt bölgesi ve Sincar'da faaliyet gösteren PKK ve YPG’nin çocukları silahlı kadrosuna alıp kullanmaya devam ettiğini bildiriyor. Bazı kaynaklar, 2021'de PKK'nın Irak'ın Kerkük kentinden gelen çocuklar da dahil olmak üzere onlarca çocuğu çatışmalara hazırlamak için kadrosuna aldığını bildirdi” tespitlerine yer verildi. Raporda ayrıca 2021'de PKK’nın Sincar’daki uzantıları olan YPS gibi örgütlerin bölgede reşit olmayan çocukları ve gençleri zorla silahlı kadroya alıp silahlı faaliyetlerde kullandığı bilgisi yer aldı. 2018’den bu yana hemen her yıl ABD yönetiminin insan kaçaklığı raporlarında bu grupların çocukları zorla silahlı kadrosuna kattıkları ve suistimal ettiklerinin yer aldığına dikkat çekilirken “2018 yılında sivil toplum örgütleri, PKK'nın Sincar, Mahmur ve diğer bölgelerden çocukları toplayıp eğittiğini ve ardından onları Sincar, Türkiye ve Irak ile İran arasındaki Kandil Dağları'ndaki üslere gönderdiğini bildirdi.” ifadelerine yer verildi. PKK/YPG ÇOCUKLARI EĞİTMEYE DEVAM EDİYOR" Raporun Suriye ile ilgili bölümünde de PKK/YPG’nın 12 yaşından küçük çocukları silahlı kadrosuna alıp eğitmeye devam ettiği aktarıldı. Raporda, “2017'den bu yana uluslararası gözlemciler, YPG ve YPJ'nin Suriye'nin kuzeydoğusundaki mülteci kamplarından çocukları zaman zaman zorla topladığını bildirdi.” denildi. İran destekli grupların da Irak ve Afganistan başta olmak üzere bölge ülkelerden insan kaçakçılarının eline düşmüş çocukları toplayıp Suriye’de çatışmalarda kullandığı bilgisi raporda yer aldı. Birleşmiş Milletler (BM) savaşlarda kullanılan çocuklara ilişkin "Çocuk Savaşçılar" raporunda da terör örgütünün çocukları zorla silah altına almaya devam ettiği vurgulanmıştı. RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI Raporda, 24 Şubat 2022’de başlayan Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle 4 milyondan fazla çocuğun mülteci durumuna düştüğüne ve bunların insan kaçakçılığına karşı savunmasız olduğuna dikkat çekildi. Ukrayna savaşı bağlamında insan kaçakçılığı konusunda raporda ayrıca şu ifadeler kullanıldı: “Mülteci durumuna düşmüş ve yerinden edilmiş insanlar, özellikle insan ticaretine karşı savunmasızdır. Savaş, yerinden edilmemişler için bile bireylerin insan ticaretine karşı savunmasızlığını artırıyor. Ukraynalı yetkililer, Mart 2022'nin sonuna kadar Rus kuvvetlerinin binlerce Ukraynalıyı zorla Rusya’ya naklettiğini gösteriyor. Bu vatandaşlar insan ticaretine karşı oldukça savunmasızdır. Rusya öncülüğündeki güçlerin çocukları asker, muhbir ve canlı kalkan olarak kullandığına dair doğrulanmamış raporlar da gelmeye devam ediyor.” Raporun Yunanistan ile ilgili kısmında, başta Afganlar olmak üzere refakatsiz çocukların hayatta kalmak için fuhuş çetelerinin eline düştüğü kaydedildi. YUNANSİTAN'DAKİ MÜLTECİLER KAÇAKÇILIĞA KARŞI SAVUNMASIZ Yunanistan’da mülteci kampında kalanların da insan kaçakçılığına karşı savunmasız olduğu belirtilen raporda, “STK'ler göçmen ve mülteci kamplarında göçmen kadınlara tecavüz olaylarını rapor ediyor ve kamplardaki organize suç gruplarının çadırları ve nakliye konteynerlerini genelev olarak kullandığını iddia ediyor. Çoğu göçmen ve sığınmacının yolculuklarının bir noktasında kaçakçılara güvendiğine ve bazı durumlarda Yunanistan'a vardıklarında sömürüye zorlandıklarına inanılıyor” ifadeleri dikkat çekti. Raporda, Yunanistan’a “Bazılarının insan kaçakçılığı kurbanı olduğu düşünülen sığınmacıların zorla Türkiye’ye geri gönderilmesi iddialarına yönelik bağımsız soruşturma yapması” tavsiyesinde bulundu. Raporda bu yıl da “Özel Liste” değişmedi. Libya, ve Yemen 7’nci kez, Somali ise 20’nci kez özel listede yer aldı. Çatışmalar ve kargaşa içindeki bu ülkelerdeki insan kaçakçılığının yoğun bir şekilde devam ettiğine dikkat çekildi.

1 yıl önce

İçişleri Bakanlığı’ndan çocuk kaçırma iddialarıyla ilgili açıklama

İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle: 06.02.2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem felaketi sonrasında, bazı sosyal medya hesaplarında, deprem bölgesinde çocuk kaçırma olaylarının meydana geldiği yönünde asılsız paylaşımların yapıldığı görülmüştür. Deprem sonrasında; çocuk kaçırma iddialarına ilişkin resmi makamlara intikal eden herhangi bir ihbar ve müracaat olmadığı gibi kolluk birimlerince yapılan bir tespit de bulunmamaktadır. Felaketin yaralarını en kısa sürede sarmak için Aziz Milletimiz ve devletimiz el ele mücadele verirken, bu ve benzeri spekülasyonlara itibar edilmemeli, doğru bilgi için sadece yetkili kurumların açıklamaları dikkate alınmalıdır. Asılsız iddiaları gündeme getirenler ve yayanlar hakkında işlem başlatılmaktadır.

8 ay önce

Kemal Kılıçdaroğlu fırsatı kaçırmadı! Akbelen Ormanları üzerinden provokasyon

Muğla'nın Milas ilçesindeki Yeniköy ve Kemerköy Termik Santralleri bölgesinde bulunan Akbelen Ormanları'nda ağaç katliamı yapıldığına dair başlatılan algı operasyonu tutmadı. Termik santrallerin faaliyet gösterdiği 23 bin hektar büyüklüğündeki alanın sadece 78 hektarının Akbelen Ormanı'nda olduğu belirlendi. Öte yandan üzerindeki eleştiri bulutlarını dağıtma peşine düşen Kemal Kılıçdaroğlu fırsatı kaçırmadı ve bölgeye giderek Akbelen Ormanları üzerinden tahrik ve algı peşine düştü.