29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

Fransa’daki akaryakıt krizi derinleşti: Benzin istasyonunda kavga ediyorlar

Yaşanan enerji krizi, Fransa'da grevle birleşince ortaya kaosu andıran görüntüler çıktı. Benzin istasyonları önünde uzun kuyruklar oluştu. Yakıt almak isteyenler, petrol istasyonlarında kavgaya tutuştu. Benzini biten polis aracını iterek götürmek zorunda kaldılar. https://twitter.com/bugunguncel/status/1580117590802075653?s=46&t=58qcK01JXkkHSj7EDt7POw

1 yıl önce

Almanya'da enerji krizi: Ülkedeki hastaneler kapanabilir

Almanya Sağlık Bakanı Karl Lauterbach, Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD'de yayımlanan 'Bericht aus Berlin' programında yaptığı açıklamada, hastanelerin gelecek aylarda maddi olarak likidite sorunu yaşayacaklarını, bu sorunun çözülmesi gerektiğini belirtti. Hastanelere daha fazla devlet yardımı yapılması konusunda 18 Ekim Salı günü Maliye Bakanı Christian Lindner ile görüşeceğini ifade eden Lauterbach, "Hastanelerin çok özel bir durumu olduğu açıktır. Burada hızlı ve gerçekten etkili reaksiyon göstermezsek kapanmalar olur" uyarısında bulundu. Karl Lauterbach, hastanelere özel fon ayrılmasına olumsuz baktığını aktararak, "Her alan için özel fon oluşturamayız" dedi. Alman Hastaneler Birliği'nin eylül ortasında açıkladığı araştırmada, enerji fiyatlarındaki aşırı artış ve yüksek enflasyonun, hastanelerin faaliyetlerini sürdürmesini imkansız hale getirmesi nedeniyle ülkedeki hastanelerin yüzde 40'ının iflasın eşiğinde olduğu ifade edilmişti. Birliğin Başkanı Gerald Gass da kliniklerin, artan maliyetleri karşılayamayacağını ve bazılarının önümüzdeki aylarda kapanmak zorunda kalabileceğini belirtmiş ve durumun gelecek yıl daha da kötüleşeceği uyarısında bulunmuştu.

1 yıl önce

CHP'de 'Sezgin Tanrıkulu' krizi! ''Sana ne kardeşim''

Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın TSK'nin kimyasal silah kullandığına yönelik iftirada bulunmasının ardından CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, skandal sözlere destek vermişti. Sezgin Tanrıkulu iddiaları Meclis'e taşıyacağını belirtmişti. Tanrıkulu'na CHP'li vekilden çok sert tepki geldi. TV100'de yayımlanan programa katılan CHP Elazığ Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Gürsel Erol gündeme dair soruları cevapladı. "Kendi partinizin içinde bunu araştıracağız, meclise soracağız diye farklı görüşler de var, bu ne diyorsunuz?" sorusuna CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, şu cevabı verdi: TSK, Türkiye'nin onuru ve namusudur, hepimizin sahip çıkması gerekir. Kurumlarda yanlış yapan yöneticiler olabilir, kurumlar hiçbir zaman siyasetçinin hedefinde ve eleştirisinde olmamalı. 'MYK'DA GÜNDEME GELECEKTİR' TSK'nın eylemleri sorgulanamaz, eleştirilemez ve o eleştirileri de sorumsuzca buluyorum. CHP'nin köklerinin nereye dayandığını bilmeyenlerin bu şekilde açıklama yapmasını asla doğru bulmuyorum, o açıklamayı yapan arkadaşımız MYK'da gündeme gelecektir. "SANA NE KARDEŞİM" Uluslararası güçlerin olduğu bir bölgede 'TSK kimyasal silah kullandı' ya arkadaşlar bu oyunlara gelmeyin, bu aptalca iddialara, karalamaya hele de seçime giderken sana ne kardeşim. Bu açıklamayı yapmak sana mı düşer?

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Ukrayna buğdayının 9,3 milyon tonunu dünyanın hizmetine sunarak, gıda krizinin nispeten azaltılmasını sağladık”

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satırbaşları: Türkiye Yüzyılı'nı tüm dost ve kardeş kardeşlerimizle ortak geleceğimizin vizyonu olarak tasarlıyoruz. Gönül coğrafyamızın her bir köşesindeki dostlarımızla artık ortak hayalleri paylaşıyoruz. Dünyanın doğrudan insanın varoluş gayesi arayışında olduğu dönemde Türkiye Yüzyılı deniz feneri mahiyetinde olacaktır.Tabiattaki her şeyi bir eşya olarak gören anlayışın insanı da aynı kategoriye yerleştirmesi kaçınılmazdır. Nitekim öyle de oldu.  Kovid-19 salgını dünyayı kasıp kavurmaya başladığında dünyadaki sağlık otoriteleri bir dizi tedbir tavsiyesi açıklamıştı. Tam da o günlerde İbni Sina'nın hayatını anlatan Film de benzer tavsiyelerin çok daha fazlasıyla bu büyük alim tarafından verildiği görülüyordu. İlhamını ilim, hikmet ve marifet temelinde inşa edilmiş insan merkezli bilim çalışmalarını teknoloji kutsaması hastalığından uzak şekilde sürdürmemiz şart. GELİŞMİŞ ÜLKELERDE HASTANE KAPILARINA BİLE YAKLAŞTIRILMAYAN NSANLARIN HİKAYELERİNE HEPİMİZ ŞAHİT OLDUK Dünyanın gelişmiş diye tarif edilen ülkeleri sağlıkta da belirli bir gelir seviyesinin üstündeki insanlara yüksek standartta hizmet veren bir sisteme sahiptir. Gelişmiş ülkelerde hastane kapılarına bile yaklaştırılmadan salgınla mücadele eden insanların hikayelerine hepimiz şahit olduk. Hastaların ilgisizlikten öldüğü yaşlı bakım evlerinden görüntülerle karşılaştık. GELİŞMİŞ ÜLKELERDE HASTANE KAPILARINA BİLE YAKLAŞTIRILMAYAN NSANLARIN HİKAYELERİNE HEPİMİZ ŞAHİT OLDUK Dünyanın gelişmiş diye tarif edilen ülkeleri sağlıkta da belirli bir gelir seviyesinin üstündeki insanlara yüksek standartta hizmet veren bir sisteme sahiptir. Gelişmiş ülkelerde hastane kapılarına bile yaklaştırılmadan salgınla mücadele eden insanların hikayelerine hepimiz şahit olduk. Hastaların ilgisizlikten öldüğü yaşlı bakım evlerinden görüntülerle karşılaştık. RUSYA'NIN TAHIL ANLAŞMASINI ASKIYA ALMASI Salgının ilk günlerinden itibaren hiç bir ayrım yapmadan elimizdeki tüm imkanları insanlık için seferber ettik. Şimdi benzer süreç küresel üretim ve tedarik zincirlerinde yaşanmaktadır. Dünya buğday üretiminin yaklaşık 3'te biri Ukrayna ve Rusya tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu buğdayların açlık tehdidiyle karşı karşıya olan ülkelere ulaştırılması konusunda gösterdiğimiz gayretin en yakın şahidi sizlersiniz. İstanbul'da kurulmasını temin ettiğimiz ortak mekanizma ile Ukrayna buğdayının 9.3 milyon tonunu dünyanın hizmetine sunarak gıda krizinin nispeten azaltılmasını sağladık. Her ne kadar Rusya kendisi için aynı kolaylıkların gösterilmemesi sebebiyle bu konuda mütereddit davransa da biz insanlığa hizmet için gayret göstermeye devam edeceğiz. DÜNYADA KOVİD-19 AŞISI ÜRETEBİLEN 9 ÜLKE ARASINA GİRDİK Sağlık alanında gösterdiğimiz tartışılmaz başarı ise insanlığa hizmet yolunda yeni fırsatları önümüze sermiştir. Bunda 20 yılda ülkemize kazandırdığımız güçlü sağlık altyapısı vardır. Şehir hastanelerimiz ile yetişmiş insan kaynağımız bu başarıda büyük pay sahibidir.İnsanımızın tükettiği her 100 ilaçtan 89'unu yerli üretimle sağlıyoruz. Dünyada Kovid-19 aşısı üretebilen 9 ülke arasına girdik.Bilişim ve teknoloji sağlık hizmetleri konusunda uluslararası standartlara uygun şekilde en etkin kullanan ülkeler arasındayız. Tıbbi cihaz alanında ithalatın ihracatını karşılama oranını yüzde 55'e çıkardık. AMACIMIZ ÜLKEMİZİ HEALTH TÜRKİYE’ MARKASIYLA ZİRVEYE ÇIKARMAKTIR Sağlıktaki dijitalleşmenin ve hizmet sunumundaki tecrübelerimizin verdiği imkanları yakın coğrafyamızla paylaşıyoruz.  Sağlıktaki dijitalleşmenin ve hizmet sunumundaki tecrübelerimizin verdiği imkanların, yakın coğrafyamızdan başlayarak tüm insanlıkla paylaşıyoruz. Amacımız ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu çerçevesinde ülkemizi uluslararası sağlık hizmetleri alanında ‘Health Türkiye’ markasıyla zirveye çıkarmaktır. Sahip olduğumuz yetişmiş insan kaynağını bilim, teknoloji ve üretim gücünü sürekli daha da geliştirmekte kararlıyız. Teşhis ve tedavi hizmetlerimizi her alanda kendi sağlık ihtiyacımızı karşılamanın ötesinde küresel düzeyde söz sahibi olacak düzeye çıkarmakta kararlıyız.  İsmini tarihe yazdırmış bilin insanlarından biri de Prof. Dr. Aziz Sancar'dır. Türkiye'nin bu önemli değeri adına düzenlediğimiz ödülleri yeni Aziz Sancar'ların yetişmesine zemin hazırlayacak bir vesile olarak görüyorum.

1 yıl önce

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg Bakan Çavuşoğlu'na kameralar önünde teşekkür etti: Türkiye gıda krizini önledi

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun konuğu olarak İstanbul'da bulunan NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Çavuşoğlu ile beraber gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle: Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü Türkiye olarak güçlü bir şekilde destekliyoruz. Karadeniz'den tahıl ihracatı konusundaki yaşanan sıkıntı Cumhurbaşkanımız sayesinde çözüldü. 20 gün sonra (Karadeniz) tahıl anlaşmasının tekrar yenilenmesi gerekiyor. Kesintisiz bir şekilde devam etmesi için çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. İsveç ve Finlandiya'nın da NATO üyeliği gündeme geldi. 3'lü mutabakatı Madrid'de görüştük. Her iki ülke muhtıraya bağlılıklarını devam ettiriyorlar. İsveç'te kurulan hükümet bu konuda daha kararlı görünüyor. Gelecek hafta yeni başbakan Cumhurbaşkanımızla görüşmeye gelecek. Stoltenberg'in sözlerinden öne çıkanlar: Türkiye, NATO'nun önemli müttefikidir ve ortak güvenliğimize büyük katkılarda bulunmaktadır. Bugün Ege'deki durum, terörizmle mücadele, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği ve Ukrayna'ya verilen destek masadaydı. Son haftalarda füzelerin atıldığını, dronelarla saldırı yapıldığını, altyapının zalimce yerle bir edildiğini ve kışın geldiği dönemde bunun yapıldığını görüyoruz. Türkiye'ye öncelikle Ukrayna'ya verdiği destek için çok teşekkür ediyorum. Ukrayna kendi savunmasını Türkiye sayesinde güçlendiriyor. Türkiye gıda krizini önledi. Aynı şekilde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a özellikle teşekkür ediyorum. Ukrayna tahıl anlaşması son derece önemli. Türkiye'nin önemli yaşam hakkını korumak için yaptıklarını büyük takdirle karşılıyoruz. Haziran'da tüm müttefikler NATO'ya Finlandiya ve İsveç'i davet ettiler. Sizin önemli beklentileriniz var. Türkiye, Finlandiya ve İsveç muhtırasının daha fazla güvenlik getirmesini bekliyoruz. Hem Finlandiya hem de İsveç liderleri ile geçen hafta konuştum. Her iki ülke liderleri muhtırayı uygulayacak somut adımları atacak. İsveç yeni yasalar geçiriyor, böylece terör örgütlerinin katılımı PKK dahil olmak üzere engelliyor. Daha fazla ülke dışı irade ve sınır dışı olaylar gerçekleşmeye başladı, iadeler arttı. Finlandiya ve İsveç, Türkiye'ye taahhüdünü yerine getiriyorlar. Artık İsveç ve Finlandiya'nın tam üye olarak NATO'ya katılması lazım.

1 yıl önce

Türkiye’de kriz var! Millet alış veriş yapmak için birbirini çiğniyor…

25 Kasım Cuma günü başlayan Efsane Cuma indirim gününde vatandaşlar indirimden yararlanabilmek için adeta pusuda bekledi. Bununla birlikte sosyal medyada yayınlanan bir alışveriş videosu olay oldu. Mağaza içinden çekilen videoda bir çalışan, bir taraftan video çekerken bir taraftan da arkadaşına kepenkleri açması için ”Aç, aç” şeklinde istekte bulundu. https://twitter.com/bugunguncel/status/1596102811493707778?s=46&t=2EXLKUbD0g6hqMe-xJS6sA “HANİ KİMSEDE PARA YOKTU” Kepenklerin ardında bekleyen kişiler ise, daha kepenklerin yarısı bile açılmadan eğilerek içeri girdi. O anlar sosyal medyada olay olurken kuyruğa giren kişilerin ne alacaklarını bile bilmeden sağa sola koşturmaya başladıkları görülüyor. Videoyu izleyen kullanıcılar, ”Şaşırmış bunlar. Çok komikler. Hani kimsede para yoktu” yorumlarında bulundu.

1 yıl önce

Ekrem İmamoğlu - Canan Kaftancıoğlu krizinde yeni perde: Kılıçdaroğlu'na mektup yazdı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP İstanbul İl başkanı Canan Kaftancıoğlu arasındaki gerginlik Ankara Kulislerinde yankılanmaya devam ediyor. İmamoğlu'nun adaylığına destek vermeyen Kaftancıoğlu'nun söylediği 'Aptal' ve 'şizofren' sözlerine yanıt veren İBB Başkanı “Kendisi nezaketli bir hanımdır. Bu bahsi geçen kelimeleri bir kadın olarak söylememiştir diye düşünüyorum” demişti. CHP'de çıkan krizle ilgili kulislere yeni bilgiler yansıdı. Milliyet gazetesi yazarı Zafer Şahin, İmamoğlu'nun CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na mektup yazdığını aktardı. Şahin, İmamoğlu'nun mektubunda Kaftancıoğlu ile yüzleşme çağrısı yaptı. Zafer Şahin'in "İmamoğlu’ndan yüzleşme mektubu" başlıklı yazısından ilgili bölüm şöyle: Ekrem İmamoğlu dün kendisine Kaftancıoğlu’nun sözlerini soran gazetecilere, “Kendisi nezaketli bir hanımdır. Bu bahsi geçen kelimeleri bir kadın olarak söylememiştir diye düşünüyorum” dedi. Ancak vücut diliyle de iddiaları doğruladı. Yüz ifadesinden ve seçtiği kelimelerden canının ne kadar sıkkın olduğu rahatlıkla anlaşılıyordu. Kulislerde konuşulanlar da bu doğrultuda zaten. İmamoğlu bu sözlere çok bozulmuş. Hatta o kadar üzülmüş ki oturmuş CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na bir mektup yazmış. Adeta içini döktüğü o mektupta “Beni Canan Kaftancıoğlu ile yüzleştirin” ricasında da bulunmuş. Belli ki Kılıçdaroğlu’nun önünde Kaftancıoğlu’ndan hesap sormak ve genel başkanın arkasından iş çeviren adam algısından uzaklaşmak istiyor. CHP’de nefesler tutulmuş, bu yüzleşmenin sonucu bekleniyor. Kılıçdaroğlu bugün akşam saatlerinde İstanbul’da olacak. Hafta sonuna kadar da İstanbul’da olması planlanıyor. Doğal olarak İmamoğlu ve Kaftancıoğlu da tüm programlarda yanında boy gösterecek. Yani bir yüzleşme kaçınılmaz görünüyor. Şimdi gözler Kılıçdaroğlu’nda. Bu kavgada ona düşen, müşfik baba rolü. Muhtemelen kavga eden iki haylaz çocuğu karşına alıp, “Ne yapıyorsunuz, siz kardeşsiniz” diyecek. Ve ikiliyi barıştırmaya çalışacak. Ama işi zor. İmamoğlu ve Kaftancıoğlu arasındaki buzlar öyle kolay kolay erimez. Kaftancıoğlu’nun il başkanlığındaki günleri sayılı. Yerine kendisine yakın bir adamını getirmek istiyor. Bir başka kulise göre birlikte hareket ettiği CHP’li dört ilçe başkanına da milletvekili adaylığı için istifa etmeleri talimatını vermiş. Kısacası, koltuktan ayrıldıktan sonra da İstanbul ve parti örgütündeki ağırlığını korumaya çalışıyor. İmamoğlu ile aralarındaki gerilimin temel sebebi, İstanbul özelinde giriştikleri bu parti içi iktidar yarışı. CHP’nin yeni il başkanı belli olana kadar bu kavga daha da alevlenerek devam eder. Ama günün sonunda bu kavganın kazananı Kılıçdaroğlu olur. İstanbul’daki düğümü artık ondan başkası çözemez. Bulduğu çözüme de İmamoğlu ve Kaftancıoğlu da dâhil kimse itiraz edemez.

1 yıl önce

Yeni kriz kapıda! Meral Akşener: Masanın sahibi biziz

2023 seçimleri için Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile diğer konularda anlaşamayan ve kamuoyuna açık bir şekilde birbirlerine sert göndermelerde bulunan CHP-İYİ Parti'de kriz yeni bir boyuta doğru evriliyor. İYİ Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Başdanışmanı Kürşad Zorlu gündeme ilişkin yaptığı basın toplantısında 6'lı masa üyelerine ince mesajlar gönderdi. Parti Sözcüsü Zorlu, Meral Akşener'in 6'lı masa ile ilgili 'sahibi biziz' açıklaması yaptığını söyledi. Kürşad Zorlu şu ifadeleri kullandı: 6'LI MASADAKİ ORTAKLARA 'GÖZDAĞI' "Dün akşam, başkanlık divanı üyelerimiz ve milletvekillerimiz ile rutin bir buluşma gerçekleştirdik. Sayın Genel Başkanımızın orada şöyle bir önemli ifadesi oldu: 6'lı masanın sahibi biziz..." "HASSASİYET VURGUSU" "İYİ Parti ve bu masanın başarılı olabilmesi için başta masayı oluşturan bütün partilerin hassasiyet göstererek, bu sürece hassas bir şekilde yaklaşmasının gerektiğinin altını çizdi. Elbette bu hassasiyete dayalı olarak, bütün partimizin kurumsal olarak da bu hassasiyet çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini ifade etti." İYİ Parti cephesinden gelen bu açıklama 6'lı masanın diğer üyelerine 'gözdağı' olarak yorumlandı.

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 22 23