Son Dakika:
Kahramanmaraş merkezli büyük deprem 11 ilde yıkıma neden oldu. Yerle bir olan bina enkazında ölen vatandaşımızın sayısı ise 45 bine dayandı. Depremde yıkılan binaların müteahhitleri için ise hızla harekete geçildi. Ölüm ya da yaralama sonucunun meydana geldiği binaların inşaatında kusurlu oldukları belirlenen yapı sahibi, yapı müteahhitti, fenni mesul meslek mensupları ve yapı denetim sorumluları hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 85’nci maddesinde düzenlenen 'taksirle öldürme suçu' ve TCK 89’ncu maddesinde düzenlenen 'taksirle yaralama suçu' yönünden cezai soruşturma ve kovuşturma yürütülüyor. 2011'deki Van depremi sonrası açılan bir davanın temyiz müracaatını değerlendiren Yargıtay 12. Ceza Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Müteahhide bilinçli taksirle adam öldürme suçundan ceza Kararda; yıkılan binanın inşaatında kalitesiz malzeme kullandığı belirlenen müteahhidin 'Bilinçli taksirle adam öldürme' suçundan ceza alması gerektiği vurgulandı. "Minimum beton sınıfı olan C16'yı dahi sağlayamadığı belirlendi" Kararda "Depremde yıkılan binadan alınan karot numunelerinin teknik bilirkişiler tarafından incelenmesi neticesinde; 1997 yılında yayımlanan Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte birinci ve ikinci derece deprem bölgelerindeki binalarda C20 veya daha yüksek dayanımlı beton kullanılmasının zorunlu olmasına rağmen, kullanılan betonun Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte belirtilen minimum beton sınıfı olan C16'yı dahi sağlayamadığı tespit edilmiştir." ifadeleri kullanıldı. Kararın detaylı hali ise şu şekilde; 3194 Sayılı İmar Kanunu'nda binanın sahibi ve müteahhidinin, binanın yapımına başlandığı andan itibaren, yürürlükteki kurallara uygun bir inşaat yaptırmak bakımından, binanın yapımından sorumlu olduğu ve kendi üzerine düşen dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle sanık olarak sorumlu olduğu belirtilmektedir. Depremde yıkılan binadan alınan karot numunelerinin teknik bilirkişiler tarafından incelenmesi neticesinde; 1997 yılında yayımlanan Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte birinci ve ikinci derece deprem bölgelerindeki binalarda C20 veya daha yüksek dayanımlı beton kullanılmasının zorunlu olmasına rağmen, kullanılan betonun Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte belirtilen minimum beton sınıfı olan C16'yı dahi sağlayamadığı tespit edilmiştir. "Yükümlülüklere aykırı davranan faillerin cezai yönden sorumlu oldukları anlaşıldı" Binanın mevcut taşıyıcı elemanlarının donatı detaylandırmasında yetersizlikler olduğu, bilirkişi raporu ile proje verilerine göre kolon boyutları, donatı çap ve adetlerinde de farklılıklar olduğu, parça beton numuneler içerisinde çimento hamuru-agrega arasında aderans çözülmesi olduğu belirlenmiştir. Bu yetersizlik ve eksikliklerin binanın yıkılmasında etkili olduğu; sanıkların yıkılan binanın proje aşamasında, yapım aşamasında ve bitimi aşamasında, üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, öngörülebilen bu netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranan sanıklar hakkında bilinçli taksirin şartlarının oluştuğu anlaşılmıştır. Yapı sahibi ve müteahhitti ile fenni mesul meslek mensupları ve yapı denetim sorumlularının, binanın yapımı anından itibaren, binanın mevcut yasal ve yönetsel mevzuat hükümleri ile teknik şartlarına uygun şekilde yapımdan sorumlu oldukları ortadadır. Bu sorumluluklarını yerine getirmemeleri nedeniyle binanın yasal, idari ve teknik şartlara uygun inşa edilmemesinin binanın yıkılmasında etkili olduğu, yani binanın yıkılması ile faillerin sorumluluklarını yerine getirmemeleri arasında sebep bağı bulunduğu, öngörülen netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranan faillerin bilinçli taksir derecesinde cezai yönden sorumlu oldukları anlaşılmıştır.
Dendias, bugün İstanbul'a gerçekleştirdiği ziyarete dair dün yaptığı ilk paylaşımda, "Konstantinopol"ü ziyaret ederek Fener Rum Patrikhanesi'nde düzenlenen dini törene katılacağını ve Fener Rum Patriği Bartholomeos ile görüşeceğini belirtti. Bu paylaşımın altında, Konstantinopol kullanımına çok sayıda tepki geldi ve İstanbul isminin kullanılması gerektiği yorumları yapıldı. Dendias'ın ikinci paylaşımında ise Yunanistan'daki tren kazasında ve 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde Türkiye'de ve Suriye'de hayatını kaybedenler için düzenlenen törene katılacağını belirterek, "İstanbul" kelimesini kullandığı görüldü. Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, İstanbul'a yaptığı ziyaret kapsamında gündüz saatlerinde Fener Rum Patrikhanesi'nde düzenlenen dini törene katılıp Fener Rum Patriği Bartholomeos ile görüşmüştü.
Akşener'in "kumar masası"na benzettiği Altılı Masa'dan kalktıktan sonra hakaret ve tehditlerle yeniden oturtulmasına benzer bir süreç şimdi Muharrem İnce için işliyor. Adaylık için gerekli 100 bin imzayı toplayan İnce, "hain, AK Parti'nin adamı" denilerek Kılıçdaroğlu lehine çekilmeye zorlanıyor. Piyanist Fazıl Say, İnce'ye 'şovmen' derken 100 bin imzayı küçümsemek için Kore'de hayvanat bahçesindeki gorilin şartları düzelsin diye de 130 bin imza toplandığını yazdı. Halk TV yazarı İsmail Saymaz da "İnce seçimin kaybedilmesine neden olursa, sokakta yürüyemez" dedi. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "kumar masası"na benzettiği 6'lı Masa'dan kalktıktan sonra hakaret ve tehditlerle yeniden oturtulmasının benzeri bir süreç şimdi Muharrem İnce için işliyor. Yüz binden fazla seçmenin imzasını alarak 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan sonra üçüncü aday olan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce için CHP ve 6'lı Masa'dan gelen 'kapı açık' mesajları yerini küfre ve hakarete bıraktı. 6'lı koalisyon lehine aday çıkartmaktan vazgeçen Emek ve Özgürlük İttifakı'ndan sonra geri adım atması beklenen İnce'nin 'adaylık yarışında varım' diyerek, 100 bin imzaya erişmesi 6'lı Masa'da oylar bölünecek korkusunu körükledi. İNCE'Yİ GORİLE BENZETTİ! Piyanist Fazıl Say sosyal medya hesabından İnce'nin kendisini eleştiren sanatçıları 'sözde sanatçı' diyerek eleştirmesine sert çıktı. Say, dördüncü günde 100 bin imzaya ulaşan İnce'yi 24 saatte 120 binden fazla imza toplanan 'yalnız goril' Bua Noi'ye benzetti. . SÖZDE SANATÇILAR Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nin adaylığı özellikle CHP ve Kılıçdaroğlu adına sosyal medyada çağrıda bulunan kesimleri endişelendirdi. İnce, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Sırça köşklerde yaşayanlar, sırça köşklerinden çıkmayanlar, salon siyasetçileri, oturdukları yerden benim aleyhimde tweet atan, sözde sanatçılar... Siz bunları gördünüz mü? Bu zorlukları gördünüz mü? Boğaz'da viskisini yudumlarken memlekete yol gösterenler..." ifadelerini kullandı. "SOKAKTA YÜRÜYEMEZ!" Halk TV yazarı İsmail Saymaz da İnce'nin seçimin kaybedilmesine neden olması durumunda sokakta yürümeyeceğini ileri sürdü. Saymaz, "İnce, 24 Haziran'ın üzerine bir de 14 Mayıs'ta, seçimin ikinci tura kalmasına ve kaybedilmesine neden olursa, sokakta yürüyemez. Bir 24 Haziran'ı beş yıldır anlatamadı. 14 Mayıs'ı ömrünün sonuna kadar anlatamaz" dedi. Leman Dergisi de İnce'yi hedef aldı. Dergide İnce'nin "İkinci tura kalınca yüzde 60'la cumhurbaşkanı seçiliyorum" sözleri tiye alınarak "Muharrem İnce Harikalar Diyarında" denildi. Komedyen Şahan Gökbakar da İnce'nin aday olmasına adeta kudurdu. Twitter hesabından İnce'yi hedef alan Gökbakar, 100 bin imza için AK Partililerin İnce'ye yardım ettiği iddiasında bulundu. İnce'nin oyları böldüğünü ileri süren Gökbakar, "Hadi arkadaşlar bir el atın, yokuş aşağı vurdurduk mu, ben hemen 2. fitese takacam. Marş bi bassa var ya, sonrası rampa yukarı 200 yapıyor normalde. Böyle cumhurbaşkanı mı olunur ya?" dedi. . DÖN ÇAĞRILARI YAPILIYORDU 7'lı Masa'nın paydaşları, imza sürecinden önce İnce'nin CHP'ye dönmesi girişimler başlatılmıştı. CHP Genel Merkezi, Kılıçdaroğlu'nun adaylığının netleşmesinden sonra solda birlik sağlamak adına sosyal demokratların eski liderleri Hikmet Çetin, Murat Karayalçın ve Altan Öymen üzerinden İnce ile temasa gelmişti. Ancak bu girişimler sonuçsuz kaldı. 25 YILDA YEMEDİĞİMİZ KÜFÜRLERİ ÜÇ GÜNDE YEDİK Kılıçdaroğlu'nun adaylığına ve aday olma sürecine itirazları olduğunu ifade eden İYİ Parti'li Yavuz Ağıralioğlu geçtiğimiz günlerde verdiği bir demeçte, "25 yılda yemediğimiz küfürleri üç günde yedik" diyerek, İYİ Parti lideri Meral Akşener'in 7'lı Masa'ya dönme sürecinde yaşananları özetlemişti.
CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından İSKİ Su İnşaat Daire Başkanlığı görevine getirilen Secaattin Varer'in DHKP-C'li teröristi andığı paylaşımı ortaya çıktı. Teröriste anma mesajı İSKİ Daire Başkanı Varer, 28 Ağustos 2020 tarihli sosyal medya paylaşımında DHKP-C’li Ebru Timtik için "Işıklarda uyu yoldaş" demişti. Sosyal medyasını kapattı Terör destekçiliğine rağmen hala görevde olan Varer, paylaşımı yeniden ifşa olunca çareyi sosyal medya hesabını kapatmakta buldu. Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan 13 yıl 9 ay hapis cezası alan DHKP’C’li avukat Ebru Timtik, örgütün talimatıyla girdiği ölüm eyleminde ölmüştü.
Muharrem İnce'yi sırf aday olduğu için linç edenler bu kez, “Atatürk'ün koltuğunu HDP belirleyemez” diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'a desteğini açıklayan Sinan Oğan'ı hedef aldı. Siyasi lincin işaret fişeğini Kemal Kılıçdaroğlu, 'Kimin bu güzel vatandan kimin satandan yana olduğu belli' tweetiyle attı. Ardından CHP yandaşı isimler, Sinan Oğan'a yönelik sosyal medyadan büyük bir linç kampanyası başlattı.
Gazeteci Cüneyt Özdemir, bugün Youtube kanalında yaptığı değerlendirmede şaşırtan bir itirafta bulundu. Özdemir, seçimin ikinci turunda sonuçların önüne düşmesine rağmen linç yemekten korkup açıklamadığını itiraf etti.
Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan, CHP'nin Halk TV'ye uyguladığı sansürü dile getirirken programında FETÖ'ye nasıl arka çıktığını itiraf etti. CHP'nin basın özgürlüğüne vurduğu darbeyi anlatan Arslan, 'Kendi mahallemiz görmedi' diyerek 'Ben kendi adıma söyleyeyim Medya Mahallesi programında Gülen Cemaatine karşı, o konuda cezaevine atılanların bile hakkı, hukuku eğer zedeleniyorsa yayın yapmış bir insanım' ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanı Özgür Özel, TSK'ya yönelik mesnetsiz itiraflar atan Sezgin Tanrıkulu'nu savundu. Özel, Tanrıkulu için, "Sezgin Tanrıkulu'nu linç edecek bir şey göremiyorum" dedi.
