02 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati: Dolar kuru için vatandaşlarımız rahat olsun

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati KONTV'nin canlı yayın konuğu oldu. Nebati burada hem soruları yanıtladı hem de ekonomi gündemini değerlendirdi. Hazine Bakanı, kur korumalı mevduat hesaplarına ilişkin son verileri de paylaşarak 23 Mart'ta ilk çıkışların olup olmayacağına bakacaklarını söyledi. "570 MİLYAR TOPLANDI" Mevduatlardan çıkış beklemediğini belirten Nebati, "570 milyar lirayı aştı. Son günlerde de artış devam ediyor. 23'ünden itibaren de 3 ay dolup çıkışın olup olmadığını göreceğiz. Ben size söyleyeyim. Bir yatırımcı neden çıksın? En kötü ihtimalle döviz kuru sabit devam edecek. "BEKLİYORLAR Kİ DOLAR 20, 30 OLACAK" Hazine'ye olan etkisini söylüyorlar; etkisi çok düşük. Niye çok düşük? Dolar kuru için bunlar bekliyorlar 20, 25, 30 TL olacak diyorlar. Niye olsun? "TÜRK LİRASI EN ZAYIF DURUMDA" Zaten Türk lirası en zayıf durumda. Gideceği bir yer yok. Vatandaş rahat etsin, rahat olsun. Hazineye olan yükü.. Ne olacak biz ücretlilerin vergisinden vazgeçtik. Bize yükü 49 milyar Türk lirası. Bunun bizim Hazine'ye yükü 15 milyar lirayı bile geçmiyor." dedi.

2 yıl önce

EPDK'dan elektrik kararı: Maliyet artışı faturaya yansımayacak

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından daha önce yapılan açıklamada elektrik üretim maliyet farklılıklarının birbirine yakın seyrederken piyasada herhangi bir soruna sebep olmadığı ancak üretim kaynak maliyeti farklılıklarında yaşanan büyük artışların serbest piyasa fiyatlarında makulün üstünde artışları beraberinde getirdiği vurgulanmıştı. Haliyle bu durum sadece üreticiler açısından değil ister serbest piyasadan, isterse düzenlenen tarifeden enerji alsın bütün tüketicilerde fiyat artışı riskini de beraberinde getiriyordu. Hatırlanacağı üzere 17 Mart tarihindeki Kurul toplantısında elektrik enerjisi fiyatlarının makul olmayan değerlere ulaşmasının önlenmesi ve tüketicilerin korunması, yaşanan kaynak maliyeti artışları nedeni ile üretim yapamayan santrallerin de arz güvenliğine katkısının sağlanması için ilgili kanunun verdiği yetki çerçevesinde alınacak önlemlerin usulü belirlenmişti. Azami uzlaştırma fiyatları belirlendi Bugün toplanan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu; üretim santrallerine yönelik “azami uzlaştırma fiyatlarını” belirledi. Toplantının ardından konuşan EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, bu mekanizmanın benzerlerinin Avrupa ülkelerinde de uygulandığına dikkat çekerek, yaşanan küresel gelişmeler sebebi ile doğal gaz ve kömür gibi ithal enerji hammaddelerindeki maliyet artışının faturalara yansıtılmasının engellenmesinin hedeflendiğini açıkladı. "Piyasa yapısının bozulmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz" Kış ve ilkbahar yağışlarının hidroelektrik üretimi için memnuniyet verici düzeyde olduğunu ancak ithal ürün maliyetlerindeki yüksekliğin piyasa fiyatlarını da hala çok yüksek seviyede tuttuğunu hatırlatan Yılmaz, şunları söyledi: "Bir tarafta maliyeti düşük santraller var diğer yanda büyük bir istihdam kaynağı olan ancak kapanma riski ile karşı karşıya olan yüksek maliyetle elektrik üreten santraller var. Olağanüstü zamanlardan geçiyoruz ve böylesi süreçlerde dengeyi gözetmek elzemdir. Bu maliyet artışlarını tüketiciye yansıtmadan, güçlü ve geçici bir destekleme mekanizması ile piyasaların sürdürülebilirliğini tam bir işbirliği ile koruyacağız. Piyasa yapısının bozulmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz" dedi. Serbest piyasa yapısı korunacak Başlangıç olarak belirlenen azami uzlaştırma fiyatlarının; doğal gaz santralleri ve ithal kömür santralleri için (MW başına) 2 bin 500 TL, diğer santraller için bin 200 TL olduğunu açıklayan Yılmaz, bu rakamların EPİAŞ’a gönderileceğini ve o rakamlar ışığında destekleme bedellerini kapsayan bir havuz oluşturulacağını söyledi. EPDK Başkanı Yımaz, "Destekleme bedeli adil ve şeffaf şekilde paylaştırılarak hem bütün tüketicilerimizi kapsayacak şekilde faturaların yükselmesi engellenecek hem de piyasamızdaki arz güvenliğine katkı sunulacak. Bazı Avrupa ülkelerinde de uygulanan bu tip bir geçici mekanizma ile üretim santralleri de tüketicilerin elektrik faturalarındaki maliyet yüküne ortak olacak." dedi. Yılmaz sözlerini şöyle tamamladı: "İçinden geçtiğimiz süreçte bu kararımız, kanunun verdiği yetki ile uygulanan, piyasamızın adil ve rekabetçi yapısının korunmasına yönelik bir sigorta, bir emniyet sübabı olarak görülmelidir. Gerek devletimizin gerek vatandaşlarımızın büyük fedakârlık gösterdiği bu süreçte sektörümüzün de üzerine düşeni yapması gerekiyor ve yapacağına da yürekten inanıyorum."

2 yıl önce

İBB’nin ihmali vatandaşı mağdur ediyor… Yine İETT otobüsü arıza yaptı!

İstanbul’da İETT otobüslerinde sıkça yaşanan arızalara bir yenisi daha eklendi. TEM Otoyolu Hal-Otogar bağlantı yolunda saat 08.00 sıralarında seyir halinde olan bir İETT otobüsü, arıza yaptı. Bunun üzerine sürücü otobüsü durdurarak motor bölümünü açtı. Arızanın büyük olduğunun ortaya çıkması üzerine otobüsteki vatandaşlar dışarıya çıktı. Güneşin altında çaresizce otobüs bekleyen vatandaşlar, yeşillik alana oturdu. Bir süre sonra otobüsün gelmesiyle vatandaşlar arıza yapan aracın yanından ayrıldı.

2 yıl önce

İşte Ekrem İmamoğlu’nun İBB’si: İSKİ’nin ihmali Kıyıköy’de halkı mağdur etti

Ekrem İmamoğlu’nun İBB başkanılığındaki becerisizliği belediyenin bütün iştiraklerinde kendini göstermeye devam ediyor. Hamidiye Su, İETT derken İSKİ’de adeta dökülüyor. Kırklareli Vize İlçesi Kıyıköy Beldesi’nde dün başlayan yağışla birlikte İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İSKİ, Kazandere ve Papuçdere Barajları kontrolü kaybetti. İSKİ’nin kontrolü kaybetmesiyle Kıyıköy Beldesi balıkçı barınağı sular altında kaldı. Balıkçı tekneleri, bazı iş yerleri zarar gördü ve bazı tarımsal alanlar etkilendi. İSKİ’ye ait Barajların Teknik olarak düzgün işletilmemesinden kaynaklı sıkıntı yöre halkında maddi sıkıntıya neden oldu. Yaşanan hadisede can kaybı yaşanmazken, devletin halka yardım elini uzattığı öğrenildi.    

1 yıl önce

Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan'dan "enflasyonu düşürmede kararlılık" vurgusu

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Ekonomi İşleri Birimi'nce İstanbul'un 39 ilçesinde düzenlenmesi planlanan "Ekonomi Buluşmaları" toplantı serisinin 28'incisi, Sancaktepe Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezi'nde gerçekleştirildi. Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Gürcan'ın sunum yaptığı toplantıya, AK Parti İstanbul İl Başkan Yardımcıları Gıyaseddin Gergin ve Malik Ejder Batur, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, kamu bankalarının bölge yöneticileri, iş insanları ve sanayiciler katıldı. Mahmut Gürcan, yaptığı konuşmada, dünyada enflasyonun hızlı bir biçimde artışını sürdürdüğünü ve enflasyonun küresel bir sorun haline geldiğini belirterek, "Küresel gelişmelere paralel olarak enflasyon ülkemizde de artış eğilimi kaydetmiştir. Son dönemde küresel emtia fiyatları, tedarik zincirlerindeki sıkıntılar, döviz kuru gelişmeleri ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın etkisi ile artış kaydeden enflasyonu kalıcı olarak düşürme noktasında kararlıyız. Önümüzdeki dönemde enflasyonda yatay bir seyir bekliyoruz." dedi. Türkiye'nin, 2022 yılının ilk çeyreğinde verisi açıklanan G20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen 3. ülke olduğunu aktaran Gürcan, "Öncü göstergeler, 2022 yılında da iç ve dış talebin pozitif katkı verdiği dengeli büyümenin sürdüğüne işaret etmektedir. Sanayi üretimi yıllık bazda güçlü artışına devam etmektedir. İstihdamda salgının etkisiyle yaşanan kayıplar telafi edilirken, işsizlik oranı pandemi öncesi seviyesinin altına gelmiştir." diye konuştu. Mayıs 2020'de 165,7 milyar dolar olan yıllıklandırılmış ihracatın, 2022'nin mayıs ayı geçici dış ticaret verilerine göre 242,6 milyar dolara yükseldiğini bildiren Gürcan, "Bu da Türkiye Ekonomi Modeli'nin başarısını gösteriyor. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 97,1 ile tarihinin en yüksek seviyesinde. Turizm alanında kayda değer pazar çeşitliliğine sahibiz. Bu yıl Rusya ve Ukrayna dışındaki ülkelerden oldukça yüksek düzeyde ziyaretçi girişi bekliyoruz. Bu iki ülkeden gelen turist sayısındaki azalmayı diğer ülkelerle telafi edebilecek kapasiteye ve ilişkilere sahibiz. Yakın dönemde iç ve dış talep arasında daha dengeli büyüme kompozisyonu sayesinde cari işlemler dengesinde kalıcı iyileşme bekliyoruz. Buğdayda ve tahılda herhangi bir kıtlık görünmemekte, rekoltede yeterlilik var. Önümüzdeki harman döneminde kendi kendine yetebilen ender ülkelerden olmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı. "TÜRKİYE'DE CİDDİ BİR YATIRIM SEFERBERLİĞİ VAR" Türkiye'nin gelmiş olduğu noktada, özellikle üretimi ve ihracatı artıracak çalışmaları iş dünyasıyla birlikte sürdürdüklerini vurgulayan Gürcan, şunları kaydetti: "Türkiye'nin enerjiden kaynaklanan cari açığını da üreterek gidermeye inancımız tam. Devletimiz ve sanayimiz el ele vererek Türkiye'yi çok daha iyi noktaya getirecek üretim pazarımızı geliştireceğiz. Şu enflasyonist ortama rağmen yatırım rüzgarının estiğini biliyoruz. Sanayicilerimiz, iş insanlarımız yeni yeni yatırımlar için bizlerle iletişime geçiyor. Görüyoruz ki şu an Türkiye'de ciddi bir yatırım seferberliği var. Tabii bunun en büyük nedenlerden biri Çin'den kaynaklanan lojistik ağının kırılması. Türkiye, konumunu bu açıdan çok pozitif yönde kullanabilmekte. Geçmiş yıllarda kurdan dolayı bulunan dezavantajını şu anda reel kur politikasıyla pozitife çevirmiş durumda. Aynı zamanda jeopolitik konumuyla bunu çok iyi değerlendiriyor. Şu an tüm dünyanın gözü Türkiye'de. İthalat yapmak için sanayicilerimizin kapılarını aşındırıyorlar. İhracatımızın da üreterek daha iyi seviyeye geleceğine ve artacağına inancımız tam. Şu an itibarıyla yaklaşık 250 milyar dolar sınırına ulaştı ihracatımız. 2023 hedefimiz 500 milyar dolardı ama bunu da kısa sürede yakalayacağımıza inanıyoruz. Devletimiz sanayicimizin, üreticimizin yanında. Her türlü destekle sorunlarınızı çözmeye devam edeceğiz." Türkiye'nin, bütçe dengesinde 2021 yılında birçok ülkeden pozitif ayrıştığını ifade eden Gürcan, "Bütçe dengemizin gayet olumlu olduğunu görmekteyiz. Yatırımlar için Türkiye'de çok ciddi avantajlar var. Genç nüfusumuz yaklaşık 13 milyon. Bu da yatırım ortamını teşvik etmekte. Üniversitelerin öğrenci kapasitesi ve mezun sayısını artırdık. Yatırımcılar Türkiye'de kalifiye eleman bulmakta zorluk yaşamıyor. Ülkemizde altyapı yatırımları konusunda çok önemli mesafeler katettik. Türkiye'nin bu pozisyonu bundan sonraki dönemde kaynaklarını üretim, ihracat ve istihdamın daha da artırılması yönünde kullanmasına imkan tanıyacaktır. Fiyat İstikrarı Komitemiz (FİK) önümüzdeki dönemde gerek arz güvenliğini sağlamak gerek fiyat istikrarının sağlanması için her türlü tedbiri alacaktır. FİK'te atılacak proaktif adımlar sayesinde enflasyonun düşmesini destekleyeceğiz." şeklinde konuştu. Dijital ürün takip sistemine değinen Gürcan, "Ürün arz güvenliğine ve enflasyonla mücadeleye katkı sağlayacak şekilde bu sistemi kullanacağız. Türkiye Ekonomi Modeli'nin en önemli çıktılarından birisi yine fiyat istikrarıdır. Hazine destekli KGF paketlerimizde imalat, ihracat, tarım, turizm, teknoloji ve toptan ve perakende sektörlerine öncelik veriyoruz. İklim değişikliği ile mücadele de önemli önceliklerimizden biridir." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Sağlık çalışanlarının mali haklarını iyileştiren yasa Meclis'ten geçti

Sağlık çalışanlarının mali haklarının iyileştirilmesini de içeren kanun teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. SAĞLIK BAKANI KOCA'DAN AÇIKLAMA Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medyadan yasayla ilgili açıklama yaptı. Bakan Koca, "Sağlık çalışanlarının mali haklarının iyileştirilmesi amacının ağırlık teşkil ettiği 12 maddelik kanun teklifi, dün ve bugünkü TBMM Genel Kurulunda, sunulduğu şekliyle kabul edildi. Gözümüz aydın!" dedi.  https://twitter.com/drfahrettinkoca/status/1537503368431681536?s=21&t=KIwyJ5xekbq77yq1NwV-Wg Sağlık Bakanı Koca, yasayı şöyle özetledi: Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun: ÖZETLE MADDE 1. Sahada aile hekimliği görevi yapan hekimlerin, sözleşmeli aile hekimliği uzmanlık eğitimi (SAHU) alma hakları 2029 yılına kadar uzatıldı. ÖZETLE MADDE 2. Tabiplerin ve uzman tabiplerin emeklilik maaşları pirim kesintisinden bağımsız olarak ve 2008 öncesi ve sonrası ayrımı yapılmaksızın artırıldı. ÖZETLE MADDE 3. Sağlık tesislerinde ek ödemeye esas işlemleri denetlemek üzere, inceleme heyetlerinin oluşturulmasına yasal altyapı oluşturuldu. Sağlık çalışanlarının döner sermaye EK ÖDEME TAVANLARI ARTIRILDI. Kanunun 3. maddesi şunları içeriyor: MADDE 3-1: Döner sermaye ek ödeme tavanları; eğitim görevlisi ile profesör ve doçentlerde yüzde 800’den yüzde 950’ye, uzman tabip ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanlar ile uzman diş tabiplerinde yüzde 700’den 850’ye yükseltildi. MADDE 3-2: Döner sermaye ek ödeme tavanları pratisyen tabip ve diş tabipleri ile uzman eczacılarda yüzde 500’den 650’ye; hastane müdürü ve eczacılarda yüzde 250 oranı yüzde 305’e yükseltildi. MADDE 3-3: Döner sermaye ek ödeme tavanları diğer personelde yüzde 150’den 225’e; özellikle tıbbi işlemlerde, işlemler karşılığı yapılacak ek ödemelerde yüzde 800 ve 700 oranları sırayla 950 ve 850’ye yükseltildi. MADDE 3-4: Sağlık çalışanlarına bugüne kadar ödenmekte olan sabit ek ödemenin, merkezi yönetim bütçesinden maaşla birlikte ödenmesi sağlandı. MADDE 3-5: Döner sermaye ek ödemesinin hastane tahakkuklarına bağlı olması ortadan kaldırılarak il veya ülke bazında aynı standartla ek ödeme verilmesi sağlandı. Bu düzenlemeyle hastanelerimizin hepsi ek ödeme verebilir hale gelecek. ÖZETLE MADDE 4. Sabit ek ödeme konusunda yapılan değişiklikten, Bakanlık kadrolarında olup üniversitede uzmanlık eğitimi veya yan dal uzmanlığı eğitimi gören asistanlar da yararlanacak. ÖZETLE MADDE 5. Sağlık Bakanlığı hastanelerinden sağlık hizmeti almış olup pirim borcu gibi nedenlerle hastane gideri karşılanmayanların 5 bin liranın altında olan borçları terkin edildi. ÖZETLE MADDE 6. Sağlık Bakanlığından yapılan sabit ek ödemenin merkezi yönetim bütçesinden karşılanması ve ek ödeme tavanlarının artırılması gibi hususlar, benzer şekilde üniversite hastanelerinde de gerçekleştirildi. ÖZETLE MADDE 7. Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastanelerinde olduğu gibi, Adli Tıp Kurumunda görev yapan personelin sabit ek ödemelerinin de merkezî yönetim bütçesinden karşılanması sağlandı. ÖZETLE MADDE 8. Doktor öğretim görevlileri ve başasistanların tıpta uzmanlık eğitiminde görev alabilmeleri için gerekli olan bir yıllık kadrolu olma şartı yerine fiili hizmet süresi geçerli oldu. ÖZETLE MADDE 9. Memur olarak göreve başlayanların talepleri halinde sözleşmeli kadroya geçmeleri onaya bağlandı. ÖZETLE MADDE 10. Pozisyon yetersizliği sebebiyle 4924 sayılı Kanun’a tabi sözleşmeli personel için sözleşmeli pozisyon sayısı artırıldı. (2 bin olan pozisyon 27 bine çıkarıldı). ÖZETLE MADDE 11. Eğitim aile sağlığı merkezi veya eğitim aile hekimliği birimlerinde eğitici olanların kurumdan ek ödeme almaları önündeki engel kaldırıldı. ÖZETLE MADDE 12. Sağlık Bakanlığı merkez teşkilatında çalışanların, döner sermaye bütçesinden verilen sabit ek ödemelerinin merkezi yönetim bütçesinden karşılanması sağlandı. TEŞEKKÜR: Başta hekimler olmak üzere, sağlık çalışanlarının yıpratıcı bazı sorunlarına çözüm getiren Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun teklifini kabul eden TBMM’ye teşekkür ediyorum.

1 yıl önce

Eski Irak Başbakanı Maliki: PKK terör örgütüdür

Güney, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Kanun Devleti Koalisyonu lideri Maliki ile Irak iç siyasetini ve Türkiye-Irak arasındaki ortak gündem konularını ele aldıklarını ifade etti. Güney, terör örgütü PKK'nın Irak'taki varlığına da değinildiğini belirttiği görüşmede Maliki'nin "PKK'nın bir terör örgütü olduğunu vurguladığını" ve bundan memnuniyet duyduklarını kaydetti. Maliki'nin başını çektiği Kanun Devleti Koalisyonu ekim ayında yapılan seçimlerde 34 milletvekili çıkarmıştı. Seçimin galibi Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr'a bağlı 73 milletvekilinin istifa etmesinden sonra Maliki'nin Meclis'teki sandalye sayısının 45'i bulması bekleniyor. Sadr'ın vekillerinin yerine gelecek yeni kişiler bugün Meclis'te yemin ederek görevlerine başlayacak. Böylece hem Maliki hem de Haşdi Şabi'ye bağlı siyasi uzantılar ve bağımsız vekillerin Meclis'teki sayılarında artış bekleniyor.

1 yıl önce

Hazine ve Maliye Bakanlığı: BDDK tarafından alınan kararlar finansal istikrarı destekleyecek nitelikte

Hazine ve Maliye Bakanlığı, son dönemde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından alınan kararlara ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, BDDK tarafından alınan; yurt dışı yerleşiklerle türev işlem gerçekleştiren bankalar ve finansal kuruluşlar dışındaki yurt içi yerleşik kişilere kullandırılacak ticari nakdi kredilere yüzde 500 risk ağırlığı getirilmesi, Konut kredilerinde ve konut teminatlı kredilerde kredi değer oranının farklılaştırılması, 15 milyon TL üzerinde döviz varlığı bulunan ve yabancı para nakdi varlıkların TL karşılığının; aktif toplamından veya son 1 yıllık net satış hasılatından büyük olanı yüzde 10’u aşan bağımsız denetime tabi reel sektör şirketleri için TL cinsinden yeni nakdi ticari krediye erişimlerinin sınırlandırılması kararlarının 9 Haziran'da atılan adımların devamı niteliğinde olduğu belirtildi. "Alınan tedbirler finansal istikrarı destekleyecek niteliktedir" Kredi piyasası gelişmelerine yönelik alınan bu tedbirlerin hem Türkiye Ekonomi Modeli çerçevesindeki selektif kredi yaklaşımını hem de finansal istikrarı destekleyecek nitelikte olduğu belirtildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada "Tüm ekonomi kurumlarımızla birlikte ve eşgüdüm halinde birbirini tamamlayıcı ve finansal istikrarın güçlendirilmesine yönelik tedbirler alınmaya devam edilecektir" sözleri yer aldı.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10