11 Mayıs Cumartesi 2024
2 yıl önce

CHP’li İBB’nin çocuklara eşcinsellik ve PKK sempatizanlığı aşıladığı için kapatılma istemiyle hakkında soruşturma açılan Tarlabaşı Toplum Merkezi’yle yeni iş birliği ortaya çıktı

Milat Gazetesi’nden Özlem Doğan’ın haberine göre; Küresel sapkınlık LGBT ile kol kola yürüyen CHP yeni bir skandala imza attı. Milat Gazetesi, CHP Şişli Belediyesi’nde çalışan LGBT aktivisti Ceren Suntekin’in de kurucuları arasında yer aldığı Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde yaşı küçük çocuklara +18 cinsellik eğitimi verildiğini belgelemiş, Suriyeli, Roman ve Türk çocuklarına LGBT, PKK propagandası yapan merkeze toplumdan büyük tepki yağmıştı. LGBT’nin odağı Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin sözde eğitim verdiği çocuklara yönelik pedofili faaliyetlerinde bulunduğu ve PKK sempatizanlığı empoze ettiği için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Asliye Hukuk Mahkemesince faaliyetten alıkonulması ve derneğin feshi için önceki gün dava açılmasına rağmen CHP’li İBB’nin birkaç gün önce yayınladığı raporda sapkın merkeze övgüler yağdırıp iş birliği yaparak TTM’yi kurtarmaya çalıştığı ortaya çıktı. CHP’li İBB raporunda polis nefreti LGBT eğitimi verdikleri çocuklara öğretmen ve polis nefreti de aşılayan sapkınlık yuvası Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne CHP’li İBB sahip çıktı.  İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı ve İstanbul Planlama Ajansı’nın katkılarıyla hazırlanan ‘Beyoğlu Senin Katılımınla Beyoğlu’ adlı Ekim-Kasım 2021 tarihleri arasında hazırlanan raporda skandal ifadeler yer alıyor. Tarlabaşı ve Dolapdere bölgelerinde yaşayan kadınların görüşleri olarak lanse edilen raporda ‘polis şiddeti çocukları korkuttuğu, hatta bu nedenle annelerin çocuklarını dışarıya çıkarmak istemedikleri neredeyse tüm kadınlar tarafından söylendi’ şeklinde polis düşmanlığı yapılıyor. Ayrıca raporda bekçilerin de hiçbir şey yapmayıp bütün gün çorbacı da oturdukları iddia ediliyor. Sapkın TTM ile CHP işbirliği Küçük çocukları travesti gibi giydiren, yayınladıkları ‘Parlayan Çocuklar’ dergisinde erkek çocuklarına kız olma hayalleri kurduran, reşit olmayan çocuklara +18 cinsellik öğreten, PKK güzellemesi yaptıran, sözde LGBT çocukların cinsel deneyimlerini dinlemek için toplantılar yapan Tarlabaşı Toplum Merkezi hakkında savcılık tarafından yürütülen bir süreç olmasına rağmen CHP’li İBB bu sapkın kuruluşla iş birliği yaparak gerçek yüzünü bir kere daha gözler önüne serdi. CHP’lilerin eşcinsellik sevdası bitmiyor Özellikle CHP Şişli, CHP Beşiktaş ve CHP Kadıköy’ün başını çektiği CHP’li belediyelerin LGBT’nin sözde onur yürüyüşlerine verdiği destek toplumdan büyük tepki görmesine rağmen sürüyor. ‘Trans Çocuklar Vardır’ paylaşımıyla zihin yapısını ortaya koyan CHP’li Feyza Altun gibi CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da billboardlardaki görsellerde cinsel yönelimi yasayla koruma altına alacaklarını ifade ederek LGBT’nin ve eşcinsel evliliklerin önünü açacaklarını itiraf etti. CHP’Lİ İBB’DEN TTM’YE ÖVGÜ Sapkınlığın merkezi TTM’ye övgüler yağdırılan ve TTM’nin gözlem ve bilgileriyle oluşturulan CHP’li İBB raporunda şu ifadeler yer alıyor: 15 yıldır çalışmalar yürüten Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin uzun yıllardır kurduğu güven ilişkileri ve alandaki bilgi birikimi nedeniyle kadınlar kendileri ve çocukları için TTM’de dahil olabilecekleri etkinlik talebiyle TTM İBB ile işbirliğine açık bir kurumdur.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu'dan gereksiz acil çağrı merkezi kullanımına tepki: Biz senin deneme tahtan mıyız?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İller İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından Antalya’nın Belek Turizm merkezindeki bir otelde düzenlenen 112 Acil Çağrı Merkezleri Eğitim Programı’na katıldı. Bakan Soylu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle: 665 hizmetimiz var bunun 600’ü e-Devlet’te. Vatandaştan istediğimiz belgeleri yalınlaştırdık. Çalışanımızı da verimli hedefe daha iyi odaklanan, kendisini labirentte yormayacak anlayışa doğru gidiyoruz. Yerli ve milli imkanlarla 112 yazılımı güçlendi. Sadece iş yapmak önemli değil, analizini de ortaya çıkarmalıyız. Güven iklimini oluşturduğumuzda sonuca odaklanabiliriz. Biz hem kamu görevlisiyiz hem insanız. Cansiperane yardım karşı tarafta empati oluşturuyor. Artık modern dünyada olduğu gibi acil çağrılarda tek numara kullanıyoruz. Artık tüm çağrıları kayıt altına alabiliyoruz, detaylı istatistik tutabiliyoruz. Kullandığımız coğrafi bilgi sistemleri sayesinde olay yerini kolaylıkla tespit edebiliyoruz. Google ile entegrasyon çalışmalarımızı tamamladık. 112'NİN GEREKSİZ KULLANIMINA TEPKİ 112 Acil Çağrı Merkezimizde 2021 yılında alınan toplam 104.6 milyon çağrının 71 milyonu, yani yüzde 68’i asılsızdır ve gereksizdir. Bu hakikaten az bir rakam değil. Bu şu demektir, birisi es kaza için beklerken, diğeri asılsız meşgul etmesi demektir. Bu insan hakkına, kişilik hakkına girer. Devletin gereksiz yere meşgul edilmesidir. Hayat memat meselesi olmayan işler için Allah’ını seven 112’yi meşgul etmesin. İnsana saygı duyan 112’yi meşgul etmesin. Bir başkasının hayatı için kaygısı olan 112’yi meşgul etmesin. Yeni cep telefonunu denemek için 112’yi arıyor. Biz senin deneme tahtan mıyız. Fuzuli 112’yi aramayın. 112 insanların acil çağrı duyduğu için aranacak yerdir. İdari para cezalarını arttırdık. Sonuç almak için zorlandığımız bir nokta. Bu bir dert. Yüzde 10-15’lik bir oran belki makul görülebilirdi ama 100 aramanın 68’inin asılsız ve gereksiz ihbar olması kabul edilebilir değildir. Bir vatandaşımız ambulans çağırmak için uğraşırken, hayatı tehlikedeyken veya bir yangın ihbarı yapacakken, bir diğerinin telefonun pin kodunu çözmek veya kendince telefon şakası yapmak için 112’yi araması gerçekten kabul edilebilir değil, bize yakışan bir netice değil. Bunu vatandaşımızın takdirlerine bırakıyorum ve aziz milletimizden bu konuda hassasiyet ve yardım rica ediyorum. Biraz uzattım farkındayım ama söyleyeceklerim var. Biz milletimizin hizmetkarlarıyız. Gayretimize milletimizin şahit olması gönlümüzün isteğidir. Antalya’da güzel, önemli bir AFAD merkezi yapacağız.

2 yıl önce

Avrupa Merkez Bankası yüksek enflasyon öngördü

Lagarde, Strazburg'da gerçekleştirilen Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurul oturumunda konuştu. Avro Bölgesi'nde hızla yayılan Omicron varyantı ve alınan tedbirler nedeniyle büyüme hızının yavaşladığını anlatan Lagarde, "Arz darboğazları ve yüksek enerji maliyetleri gibi etkenlerin kısa vadede ekonomik aktiviteyi azaltması bekleniyor." diye konuştu. Lagarde, son Kovid-19 dalgasının ekonomiye etkisinin öncekilerden daha az olduğuna dikkati çekerek arz darboğazlarının hafiflediği yönünde de işaretler aldıklarını, bu yılın devamında güçlü ekonomik toparlanma beklediklerini anlattı. Avro Bölgesi'nde enflasyon oranının son aylarda hızla arttığını hatırlatan Lagarde, "Muhtemelen enflasyon yakın gelecekte yüksek kalacak. Enerji fiyatları enflasyondaki artışın ana nedeni olmaya devam ediyor." dedi. Lagarde, ocak ayı enflasyonunun yarıdan fazlasının enerjiden kaynaklandığına işaret ederek, "Enerji maliyetleri de birçok sektörde fiyatları yukarı çekiyor." diye konuştu. Lagarde, "Mevsimsel faktörler, artan nakliye maliyetleri ve gübre fiyatları nedeniyle gıda fiyatları da arttı." ifadesini kullandı. Jeopolitik gerilimlerin arttığını anımsatan Lagarde, sürekli yüksek seyreden enerji maliyetlerinin tüketim ve yatırımı baskıladığını belirtti. Lagarde, orta vadede yüzde 2'lik enflasyon oranı hedeflediklerini anımsatarak, "Net varlık alımlarımız bitmeden faiz artırımı yapılmayacak. Politikamızda yapılacak herhangi bir ayarlama aşamalı olacak." dedi. ECB'nin ne yapıp ne yapamayacağı konusunda açık olması gerektiğini vurgulayan Lagarde, "Para politikamız boru hatlarını gazla dolduramaz, limanlardaki yığılmayı gideremez veya daha fazla kamyon şoförü yetiştiremez." değerlendirmesinde bulundu.

2 yıl önce

İstanbul merkezli 5 ilde yasa dışı sanal bahis operasyonu

İstanbul merkezli 5 ilde düzenlenen yasa dışı sanal bahis operasyonunda, internet üzerinden oynanan bahislerin paralarını banka ATM'lerinden 'QR Kod' uygulaması üzerinden çekerek haksız kazanç elde eden şebeke üyesi 12 şüpheli yakalandı.

2 yıl önce

Kabine Toplantısı sona erdi! Cumhurbaşkanı Erdoğan: Diplomaside merkez ülke Türkiye

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: "KABİNEDEKİ GÖREVLER BİR BAYRAK YARIŞIDIR" Vahit Hocamızın çiftçimizin, ormancımızın vizyonunun geliştirecek adımları atacağına inanıyorum. Bekir Pakdemirli kardeşimize bundan sonraki hayatından başarılar diliyoruz. Bekir kardeşimizin birikiminden ve enerjisinden farklı alanlarda istifade etmeyi elbette sürdüreceğiz. Kabinedeki görevler bir bayrak yarışıdır. "2023 HEDEFLERİMİZE KARARLILIKLA İLERLİYORUZ" Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sağladığı hızlı ve etkin karar alma fırsatı sayesinde yaptığımız 8 değişiklikle kabinemizi dinamik tutacak adımları attık. Yeni yönetim sisteminin gücünü ve avantajlarını kriz dönemlerinde çok daha iyi anlıyoruz. Ülkemiz güneyinde, kuzeyinde ve doğusunda yaşanan çatışmalardan, batısında süren gerilimlerden zarar görmeden yoluna devam etmesini büyük ölçüde yeni yönetim sisteminin sağladığı imkanlara borçludur. Cumhuriyet tarihinin en büyük demokrasi ve kalkına hamlesi olan 2023 hedeflerimize kararlılıkla ilerliyoruz. Geldiğimiz noktada krizlerin, çatışmaların zirve yaptığı dönemlerde dahi insani ve siyasi ilişkileri kesintiye uğratmadan tüm taraflarla çalışmayı başarabilen ülkelerden biriyiz. Eskiden Türkiye olarak kendi vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamada, işinin, aşının, ekmeğinin sürekliliğini sağlamada sıkıntı çekiyorduk. Bir anda milyonlarca insanın işsiz kaldığı, herkesin yarınından umut kestiği kara günler yaşadık. Bugün ise gelişmiş devletlerin bile çaresiz kaldığı krizleri başarıyla yönettiğimiz bir yerde duruyoruz. Bütün bunları son 10 yıldır maruz kaldığımız vesayet oyunlarına, terör saldırılarına, darbe girişimlerine, siyasi ve ekonomik tuzaklara rağmen başardık. Dikkat ederseniz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine karşı çıkanlar, bunca zamandır ortaya kayda değer bir alternatif koyamadılar. Tüm söyledikleri her şeyi eskiye döndürecekler. Aradan geçen onca zamana rağmen ortaya tek bir anayasa metni koyamadıklarını üzüntüyle gördük. Yurtdışında hazırlanmış bir raporu sanki kendi çalışmalarıymış gibi kamuoyunu önüne çıkaranların çalışmadıkları açıkça ortadadır. Bizim zaten hayata geçirdiğimiz işleri kendi fikirleriymiş gibi söylüyorlar. ANTALYA DİPLOMASİ FORUMU Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada giderek artan gücünün cazibesinin öneminin en büyük tezahürlerinden biri Antalya Diplomasi Forumu'dur. Antalya Diplomasi Forumu'nda dünyanın dört yanındaki 75 farklı ülkeden 17 devlet ve hükümet başkanı katıldı. Forum boyunca diplomasiyi yeniden kurgulamak, üç liderler oturumu, 27 panel ,dört söyleşi, 3 yuvarlak masa toplantısıyla taraflar arasında 200 görüşme gerçekleştirildi. Forumun en ses getiren olayı Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarının, Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu ile yaptıkları toplantıydı. BAKAN ÇAVUŞOĞLU, RUSYA VE UKRAYNA'YA GİDİYOR Diplomasi ve diyalog kapılarını açması bakımından çok önemliydi. Dışişleri Bakanımızı yarın Moskova'ya gönderiyorum. Perşembe günü de Ukrayna'ya gidecek. Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu başta olmak üzere forumun düzenlemesinde emeği geçen herkese şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Yarın, Polonya Cumhurbaşkanı Duda ile buluşacağız. Kendisini misafir edeceğiz. Türkiye, dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında girmek için büyüme stratejisini kararlılıkla uygularken, diplomasi konusunda da merkez ülke konumunu sürdürmektedir. Kalbi ve duası bizimle olan dostlarımızın ve kardeşlerimizin vermiş oldukları manevi destek elbette önemlidir. Ama fiilen kendi göbeğimizi kendimiz kesmemiz gerektiği de bir hakikattir. 1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ Temel altyapılar konusunda kayda değer hiçbir eksiğimiz kalmadı. Önümüzdeki cuma günü açılışını yapacağımız 1915 Çanakkale Köprüsü ve eser ve hizmet zincirinin altın halkalarından biri olacaktır. Milletimiz ortaya çıkan eserlerden ne yaptığımızı, niçin yaptığımız görüyor, biliyor, takdir ediyor. Cuma günü açılış programında ülkemize kazandırdığımız eserlerin toplu bir değerlendirmesini yaparak görmek isteyen gözlerin huzuruna getireceğiz. Sakarya'daki tank palet fabrikası üzerinden kendi ordusuna etmedik hakareti bırakmayanları, biz unutmadık. Kendi uçağımızı, kendi silahımızı, kendi otomobilimizi geliştirmemizi engelleyen zihniyetin bir kez daha ülkemize aynı kötülüğü yapmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada genişleyen etki alanının insanlarımız refahı üzerindeki olumlu neticelerini almaya başlayınca ülkemize kazandırdığımız geniş vizyonun önemi daha iyi anlaşılacaktır. "EĞİTİM KONUSUNDA ÖNEMLİ ADIMLAR ATIYORUZ" Eğitim ve sağlık her zaman olduğu gibi bugün de önceliklerimiz en başında yer almaktadır. Dün 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle bir araya geldiğimiz sağlık çalışanlarımıza uzun süredir bekledikleri müjdeleri verdik. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önüne geçilmesi ve özlük haklarını geliştirilmesini başta olmak üzere verdiğimi müjdelerin hayırlı olmasını diliyorum. Eğitim konusunda önemli adımlar atıyoruz. Okullaşma oranlarını yüzde 90'ların üzerine çıkardık. Eğitime katılan öğrenci sayısında devasa artış sağladık. Sıra okul öncesi eğitimin yaygınlaşmasına geldi. Okullaşma oranının 3-5 yaş arasında 2022 yılında 3 bin anaokulunu ve 40 bin yeni anasınıfını hizmete almayı hedefliyoruz. ÇİFTÇİLERE MÜJDE Diğer yandan çiftçilerimize sulama, enerji ve kredi konusunda 2 önemli müjdemiz var. İlk olarak tarımı su ile bereketlendirerek daha üst seviyelere çıkarmak için barajı ve göleti tamamlanmış tarımsal alanlardaki sulama tesislerini hızla bitirerek milli ekonomiye kazandıracağız. Üreticilerimiz yıllık 41 milyar lira gelir artışı sağlayacağız. Çiftçilerimiz tarımsal sulamada kullandıkları enerjiyi daha uygun maliyetlerle elde etmelerini sağlamaktır. Çiftçilerimizi tarımsal sulamadaki artışların zorladığınız biliyoruz. Sulama faaliyetlerinde güneşten elde edilen elektriğin payını artırmayı planlıyoruz. Böylece tarım alanlarımda sulama alanları genişlediği için üretim artarken, enerji maliyetlerindeki azalma sayesinde çiftçilerimizin gelirleri de artacaktır. Meskenler için de vergi istisnasına tabi kurulu güç rakamını 10 kw saatten, 25 kw saate çıkardık. Amacımız her alanda enerji maliyetlerini düşürecek çalışmaların önünü açmaktır.  Üçüncü müjde ise Hazine faiz destekli kredi üst limitini, çiftçilerimiz için artırıyoruz. Sıkıntıların elbette fakrındayız. Ama asıl odaklanmamız gereken yerin ülkemizin önünde duran fırsatlar olduğuna inanıyoruz.

2 yıl önce

İstanbul merkezli DHKP/C operasyonunda 16 şüpheli yakalandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca DHKP/C silahlı terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik çalışmalara devam ediliyor. Bu kapsamda, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyenlerin verdikleri ifadeler üzerine örgüt içinde faaliyet gösteren 21 şüpheli tespit edildi. İstanbul genelinde 14, Ankara, Hatay, İzmir ve Erzurum'da 5 adrese düzenlenen operasyonlarda 16 şüpheli yakalandı. İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürülen şüphelilerin işlemleri ve diğer şüphelilerin yakalanmasına yönelik çalışmalar sürüyor.

2 yıl önce

ABD'nin Ankara Büyükelçiliği Sözcüsü Julie Eadeh, ABD'li şirketlerin Türkiye'yi bölgesel bir merkez olarak gördüğünü belirtti

Eadeh, ABD-Türkiye ticari ve ekonomik ilişkileri ile ABD Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Marisa Lago'nun ziyaretinin detaylarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. ABD ve Türkiye arasında güçlü ve büyüyen bir ekonomik ilişki olduğunu belirten Eadeh, geçen yıl ABD ile Türkiye'nin toplam ticaret hacminin bir önceki yıla göre yüzde 32 artarak yaklaşık 28 milyar dolara ulaştığına işaret etti. Eadeh, buna karşılık ABD'nin dünyanın geri kalanıyla olan ticaretinin söz konusu dönemde yalnızca yüzde 22 arttığına dikkati çekerek "Türk malları ABD pazarında giderek daha çekici bir hale geliyor. ABD, 2021'de Türk ihracatı için 2 numaralı pazardı." ifadesini kullandı. Geçen yıl Türkiye'nin ABD'ye ihracatının yaklaşık yüzde 45'lik artışla 16 milyar dolara ulaştığını aktaran Eadeh, bu artışın Türkiye'nin en büyük 5 ticaret ortağı arasında kaydedilenlerin en yükseği olduğunu vurguladı. Eadeh, ABD'nin Türkiye'nin en büyük 4. ticaret ortağı olduğunu ifade ederek "Ticari ilişkilerde her iki taraf için de daha fazla büyümeye yer var." değerlendirmesinde bulundu. "ABD şirketleri Türkiye'yi bölgesel bir merkez olarak görüyor." görüşünü paylaşan Eadeh, 2020'de ABD'nin Türkiye'deki doğrudan yabancı yatırım tutarının 5,8 milyar dolara ulaştığını bildirdi. Eadeh, Türkiye'deki ABD'li şirketlerin 2019'da ülkede yaklaşık 60 bin kişiyi istihdam ettiğini belirterek "ABD-Türkiye Stratejik Mekanizması'nı 4 Nisan'da başlatmaktan çok memnunuz. Lago'nun ekonomik iş birliği fırsatlarını görüşmek üzere bu kadar kısa sürede gerçekleştirdiği ziyaretine müteşekkiriz." ifadesini kullandı. ABD-Türkiye ikili ticaret hacmini genişletme hedefinin detaylarına ilişkin de Eadeh, Büyükelçilik yetkililerinin Türkiye'deki satışlarını ve yatırımlarını artırmak isteyen ABD'li şirketlerle düzenli görüştüğünü belirtti. "ABD, YAKIN GELECEKTE DAHA FAZLA ENERJİ GÜVENLİĞİ İŞ BİRLİĞİNİ BEKLİYOR" Türkiye'nin son yıllarda enerji kaynaklarının güvenliğini ve çeşitliliğini iyileştirmede sağlam ilerleme kaydettiğine ve yenilenebilir enerjinin geliştirilmesinde lider olduğuna işaret eden Eadeh, şu ifadeleri kullandı: "Son iki yılda Türkiye ile ortaklaşa 4'üncü enerji odaklı etkinliğimizi gerçekleştirdik. Bölgesel enerji gelişimi konusunda Türkiye ile yakın şekilde çalışıyoruz. 5 Nisan'da gerçekleştirilen ABD, Kazakistan, Türkiye, Türkmenistan ve Özbekistan'ın yer aldığı Avrasya Küçük Modüler Reaktör (SMR) Forumu'nda da olduğu gibi temiz ve yenilenebilir enerji üretim kaynaklarını geliştirmek için Türkiye ile ortaklık kurmaya kararlıyız. ABD, yakın gelecekte daha fazla enerji güvenliği iş birliğini bekliyor." LAGO'NUN ANKARA ZİYARETİ Açıklamada, Lago'nun 2 günlük Ankara ziyaretindeki temaslara da yer verildi. Lago, ziyarette Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar, Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu ile ticari ilişkileri geliştirmek ve tanıtmak amacıyla ikili görüşmeler yaptı. Ankara'daki Avrasya SMR Forumu'na katılan Lago, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliğini de ziyaret etti.

2 yıl önce

Türkiye'nin "geri gönderme merkezleri" kapasitesi 20 bine çıkacak

Düzensiz göçmenlerin, kolluk kuvvetlerince yakalandıktan sonra sınır dışı işlemleri tamamlanana kadar barındırıldıkları Akyurt Geri Gönderme Merkezi'nde basın bilgilendirme toplantısı yapıldı. Toplantıda, geri gönderme merkezleri sayesinde sınır dışı işlemleri en kısa sürede gerçekleştirilen düzensiz göçmenlerin temel haklara erişimine de imkan tanındığı vurgulandı. Düzensiz göçle mücadele kapsamında 2016'dan bugüne kadar 320 bin 172 yabancının sınır dışı edildiği bildirildi. Geçen yıl 451 bin 96 düzensiz göçmenin ülkeye girişinin engellendiği belirtilerek, "14 Nisan 2022 itibarıyla 2022'de Türkiye'ye girişi engellenen düzensiz göçmen sayısı 127 bin 256 oldu." bilgisi paylaşıldı. Ülke içindeki yakalama faaliyetlerine hız kesmeden devam edildiği kaydedilerek, "2019'da 454 bin 662, 2020'de 122 bin 302, 2021'de 162 bin 996 düzensiz göçmen yakalandı. 2022'de şu ana kadar yakalanan düzensiz göçmen sayısı ise 55 bin 627'e ulaştı." ifadeleri kullanıldı. HUZUR OPERASYONLARINDA 6 BİN 733 DÜZENSİZ GÖÇMEN YAKALANDI Ülke genelinde düzensiz göçle mücadeleye yönelik her ay Huzur Operasyonlarının yapıldığına işaret edilen bilgilendirme toplantısında, bu yıl gerçekleştirilen 4 Huzur Operasyonunda toplam 6 bin 733 düzensiz göçmenin yakalandığı kaydedildi. Toplantıda, bu yıl yakalanan düzensiz göçmenler arasında en fazla Afganların olduğu, daha sonra sırasıyla Suriye, Filistin ve Pakistanlıların geldiği belirtildi. "ÜLKE GENELİNDE 30 GERİ GÖNDERME MERKEZİ VE 20 BİN KAPASİTEYE ULAŞACAĞIZ" Göç İdaresi Başkanlığı Düzensiz Göçle Mücadele ve Sınır Dışı İşleri Genel Müdürü Ramazan Seçilmiş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, düzensiz göçmenlerin kolluk birimlerince yakalanmalarının ardından parmak izleri ve fotoğraflarının Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Göç İdaresi Başkanlığının entegre olduğu ortak veri tabanına kaydedildiğini söyledi. Geri Gönderme Merkezine gelen yabancı uyruklu kişilerle önce kimlik ve uyruklarının tespiti, seyahat belgelerinin bulunup bulunmadığına ilişkin görüşme yapıldığını anlatan Seçilmiş, bu süreçlerin ardından sınır dışı işlemlerinin gerçekleştirildiğini belirtti. Seçilmiş, geri gönderme merkezlerinin 2015'te sadece 1740 kapasitesinin bulunduğuna işaret ederek, "Mayıs ayında açılacaklarla birlikte ülke genelinde 30 geri gönderme merkezi ve 20 bin kapasiteye ulaşacağız. Böylece 1740 kapasiteden 20 bine ulaşmış olacağız, geri gönderme merkezlerinin kapasitesini 10 kattan fazla artırmış durumdayız." dedi. "TÜM AVRUPA'NIN GERİ GÖNDERME KAPASİTESİNİN ÇOK ÜSTÜNDEYİZ" Türkiye'nin, geri gönderme merkezleri kapasitesi noktasında Avrupa ülkelerini geride bıraktığına dikkati çeken Seçilmiş, "İngiltere, Avrupa Birliğinden ayrılmadan önce birliğin geri gönderme merkezleri kapasitesi 21 bin civarındaydı. Şu anda Avrupa Birliği 16 bin kapasiteye sahip yani tüm Avrupa'nın çok üstünde bir kapasitemiz var." dedi. Seçilmiş, bu yıl 21 bin 87 düzensiz göçmenin geri gönderildiğini dile getirerek, "Bunların 9 bin 654'ünü Afgan uyruklular, 4 bin 206'sını da Pakistan uyruklu düzensiz göçmenler oluşturuyor." diye konuştu. "GERİ GÖNDERME ORANIMIZ YÜZDE 50'YE YAKIN" Geri gönderme oranlarının da geçen yıla göre yüzde 74 arttığını söyleyen Seçilmiş, "Genel olarak sınır dışı oranlarına baktığımızda, yakaladığımız her 100 düzensiz göçmenin neredeyse yarısını ülkelerine geri gönderiyoruz, yüzde 50'ye yakın oranımız var. Yine bu oran Avrupa Birliğinde yüzde 18 civarında." dedi. Programda, Akyurt Geri Gönderme Merkezi'nde düzensiz göçmenlerin kayıtlarının yapıldığı alanlar ile yemekhane, kreş, çocuk oyun alanı gibi yerler de basın mensuplarına gezdirildi.

1 2 ... 7 8 9 10 11 12 13 ... 28 29