08 Mayıs Çarşamba 2024
1 yıl önce

15 Temmuz şehitlerine küfreden ahlaksız Şükrü Yılman Emniyet’te kıvırdı!

İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan Şükrü Yılman hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan işlem yapıldı. Şüpheli Şükrü Yılman ifadesinde, “Bu Facebook sayfası bana ait. Ancak Facebook sayfam hacklendi. Bu paylaşımı ben yapmadım. Sayfamı ele geçiren kişiler yapmışlar. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Buca’da kahvehane işleten ve aynı zamanda emekli olan 57 yaşındaki Şükrü Yılman emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede adli kontrol şartıyla serbest kaldı. İzmir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri, sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden Şükrü Yılman isimli şüphelinin ‘Darbe senaryonuzu da destanınızı da s…m. Şerefsiz köpekler’ diye hakaret içerikli paylaşım yapması üzerine çalışma başlattı. Şükrü Yılman Facebook sayfasından yaptığı paylaşımın üzerine de ‘kızgın hissediyor’ şeklinde duygularını da eklemeyi unutmadı. İzmir polisi 57 yaşındaki emekli Şükrü Yılman’ın Buca’da kahvehane işlettiği bilgisini ulaşınca operasyon için düğmeye bastı. Şükrü Yılman ekipler tarafından adresinde kıskıvrak yakalanarak gözaltına alındı. BAKAN SOYLU TWEET ATTI İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde İzmir polisi tarafından gözaltına alınan Şükrü Yılman ile ilgili Twitter hesabından tweet attı. Bakan Soylu tweetinde, Şükrü Yılman’ın yaptığı paylaşımı da ekleyerek ’15 Temmuz destanına küfreden şeref yoksunu alçak, İzmir polisimiz tarafından gözaltına alındı’ diye duyurdu. ŞÜPHELİNİN İFADESİNE ULAŞILDI Sabah’taki habere göre; İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan Şükrü Yılman hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan işlem yapıldığı öğrenildi. Şükrü Yılman ifadesinde, “Bu Facebook sayfası bana ait. Ancak Facebook sayfam hacklendi. Bu paylaşımı ben yapmadım. Sayfamı ele geçiren kişiler yapmışlar. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Buca’da kahvehane işleten ve aynı zamanda emekli olan 57 yaşındaki Şükrü Yılman emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şükrü Yılman yurt dışı çıkış yasağı konularak, adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Şüphelinin hakkında dava açılması durumunda 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılanabileceği bildirildi.

1 yıl önce

‘İP’ FETÖ’nün elinde! İşte Akşener’in yeni danışmanı Fatih Demirkol’un 15 Temmuz öncesi paylaştığı mesaj…

İYİ Parti’de daha önce Teşkilat Başkan Yardımcılığı ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevlerini yürüten Fatih Demirkol, Meral Akşener’in imzası ile Genel Başkan Danışmanlığı görevine getirildi. Fatih Demirkol’un 15 Temmuz hain darbe girişiminden 1 yıl önce FETÖ ile mücadelede atılan adımları hedef aldığı ortaya çıktı. ÖRGÜTÜN YAYIN ORGANINA BÖYLE DESTEK VERMİŞ! Demirkol, örgütün yayın organı Samanyolu TV’nin kapatılmasından sonra paylaştığı Twitter mesajı ile gündeme geldi. İP’li Akşener’in Danışmanı Demirkol’un, 2015 yılında STV kapatıldıktan sonra, “Diktatör iş başında. STV’ye yapılan karartmayı kınıyorum. Basın özgürdür.” mesajını paylaştığı öğrenildi.

1 yıl önce

FETÖ’cülerin saldırdığı Hande Fırat 15 Temmuz gecesi yaşananları tek tek yazdı: Cumhurbaşkanı Erdoğan yayına böyle bağlandı

15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı facetime üzerinden canlı yayına bağlayarak çok önemli bir görev üstlenen Hande Fırat FETÖ'cülerin hedefi oldu. Hain darbe girişiminin yaşandığı gece CNN Türk'te canlı yayında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşen Fırat'a FETÖ'cülerin iftiraları sonrası çok sayıda destek mesajı gelmişti. Söz konusu iddialar yıllar önce çıkmış ancak yalan olduğu ortaya çıkmıştı Hande Fırat, Hürriyet gazetesinde yazdığı yazıda 15 Temmuz gecesi yaşananları maddeler halinde yazdı. Fırat, Aydın Doğan'ın ya da yöneticilerin Erdoğan'ın yayına çıkacağının haberinin olmadığını belirterek, "Asıl o gece İstanbul rejide oturan Sema Bingöl anlatsın. Benim bağırmam, el sallamam, dönün bana demem üzerine; beni yıllardır tanıdığı için kendisi inisiyatif kullanıp yayına beni aldı" ifadelerini kullandı: Hande Fırat'ın "FETÖ'nün altı yıl önceki yalanı, FETÖ'cüleri unutanlar ve yalanlara inananlar" başlıklı yazısından ilgili bölüm şöyle: 1- Nuh Yılmaz dönemin MİT Basın Danışmanı idi. Darbeden bir gün önce kendisiyle görüşmedim. Bu durum gayet basit bir şekilde telefon sinyallerinden (HTS kayıtları) anlaşılabilir. Haydi çıkarın kayıtları! 2- Gazeteci, her kurumun basın danışmanıyla görüşür. Özellikle darbe gecesi kaçmak ya da saklanmak yerine işe giden ben; doğal olarak tüm basın danışmanlarını, tüm siyasileri, tüm kurumların yetkililerini gece boyu aradım. 3- Evdeki kıyafetlerimle fırladım ofise... Jetler uçarken; takım elbise giyip makyaj yapmak da aklıma gelmedi. 4- Cumhurbaşkanı’nın Özel Kalem Müdürü Büyükelçi Hasan Doğan’ı da gece boyu sürekli aradım. Başkaları da arasalardı... Sosyal medyada, “Erdoğan öldü, kaçtı” saçmalıkları yayılınca ve kapıda yaptığı açıklamayı göremeyince de “Bana bağlanın” dedim. YAYIN, DÜĞÜN, FATURALAR VE KOMEDİ Darbe girişiminden çok sonra Altın Kelebek Ödülleri’nde “Hande, sen bir de yayını yaparsan sana düğün yaparım” diyen eski ve saygıdeğer patronum Aydın Doğan’a gelelim. FETÖ’cünün dediği gibi Aydın Doğan 70 yaşında. Yine FETÖ’cünün deyimiyle ağzından kaçırdığı “doğru” değildi. Sadece yaptığı konuşmaların tarihlerini karıştırmıştı. Aydın Doğan’ı orada bozmak da bana yakışmaz, kendisine saygısızlık olurdu. 5- 15 Temmuz yayınından kimsenin haberi yoktu. Ne Aydın Doğan ile ne de dönemin Genel Yayın Yönetmeni ile konuşacak vaktim ya da fırsatım oldu. Aydın Doğan, Mehmet Ali Yalçındağ, Ferhat Boratav, Erdoğan Aktaş konuşabilirler. Asıl o gece İstanbul rejide oturan Sema Bingöl anlatsın. Benim bağırmam, el sallamam, dönün bana demem üzerine; beni yıllardır tanıdığı için kendisi inisiyatif kullanıp yayına beni aldı. 6- O gece darbe bildirisinin kim tarafından yayına verildiği, biz “Vermeyin” deyince nerede, ne kavgalar çıktığını ise tarihin karanlıklarına bırakıyorum. Benim karanlıklarla işim olmaz. 7- Aydın Doğan dahil kimsenin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığımız bağlantıdan haberi yoktu. Saniyeler içinde gelişen bir olaydı. Ben, Hasan Doğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ankara’da açık ofiste benimle çalışan arkadaşlarım o birkaç saniyeyi beraber yaşadık. 8- O yayından ve darbe gecesinden bir ay sonra İstanbul’da Aydın Doğan ile sohbet ederken: “Hande, şimdi bir de gerçek anlamda yayına alırsan düğünün benden” dedi. 9- Tanışıp evlenmeye karar verdiğim eşim ise zaten böyle bir teklifi asla kabul etmezdi, etmedi de... Faturalar bilginize sunulmuştur. YALANLARA İNANMAK İşin üzücü tarafı; sormadan, okumadan, dinlemeden hâlâ bu örgütün yalanlarına inanmaktır. Bu ülke o örgüt yüzünden neler yaşadı, kimler hayatlarını boş yere kaybettiler, kimler boş yere hapislere atıldı, kimlere kumpas kuruldu unuttunuz mu? Hepsinden öte bu ülkeye, ülkemize kumpas kuruldu. Durduk yere, seçimlere giderken, yalanları ısıtıp ısıtıp yeniden gündeme getirmek bu ülkeyi sevmemektir. Üstelik darbesever ve darbe çığırtkanı sosyal medya mesajları olanların bunları gündeme getirmesi sadece zavallılıktır. Tüm saçma kutuplaşmaları bir kenara bırakarak, tüm fikir ayrılıklarına rağmen, bu ülkeyi sevenler o sevgi etrafında birleşmelidirler.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: 15 Temmuz'u Amerika yaptı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kırklareli’nde muhtarlarla bir araya geldi. Pandemi döneminde muhtarların büyük fedakarlıklar gösterdiğine değinen Bakan Süleyman Soylu, “Pandemi döneminde dünya yaşlılarını evde ölüme terk etmişken, bizler filyasyon ekipleri ve VEFA ekiplerimizle maaşından ilacına, pazar alışverişine kadar kapısına getirdik. Bu konudaki katkılarınız için müteşekkirim. Efendim muhtarın yaptığı işi bilgisayar yapıyor diyorlar. Oldu efendim, yardımı da bilgisayar götürsün o zaman” dedi 'Bu harekatlar olmasaydı terör koridoru kuracaklardı' Suriye’nin kuzeyinde harekatlar yapılmasa terör koridoru kurulacağını söyleyen Bakan Soylu, "Biz Zeytindalı Harekatı’nı yapmasaydık terör koridoru kuracaklardı. Yani bugün Pençe-Kilit Operasyonu’nun yapıldığı Hakurk’tan Zap’a kadar, oradan Afrin’e kadar terör koridoru kuracaklardı. Bunları kim kuracak? Amerika kuracak. Son üç yılda Amerika 2 milyar dolar terör örgütüne bizatihi kendi senatosundan yardım etti. Bırak senatoyu, Türkiye’den bir kurum terör örgütlerinden bir tanesine bir yardım etsin bakalım Avrupa ve Amerika bizi çarmıha geriyor mu germiyor mu? Nasıl bir süreçle karşı karşıya kaldığımızı anlatmak istiyorum. PKK’ya ve PYD’ye Amerika tam tamına son 3 yılda 2 milyar dolar resmi yardım yaptı. Bunu kime nasıl izah edeceğiz? Kime nasıl anlatacağız? Hani müttefikimizdi? Orada terör koridoru kuracaksın, orada teröristi öldürüyoruz. Taziyeye giden kimdi? Amerikalı komutandı. Sonra Amerikan Büyükelçiliği bizim şehitlerimiz için de söz olsun diye, laf olsun diye bir ikiyüzlülük timsali olsun diye güya taziye mesajı yayınlıyor. Neyle karşı karşıya kaldığımızı biliyoruz ama şunu söyleyeyim; biz Cumhuriyet’in birinci asrına gidiyoruz. Siz, biz, hepimiz. Biz her şeyi görüyoruz. Darbe gördünüz, yüzde 8 binlik gecelik faizler gördünüz, emekli maaşlarını almak için gece yarısı Ziraat Bankalarının önünde sabaha kadar beklenen kuyrukları bu ülkede yaşadık. Amerika’dan, Avrupa’dan bize parmak sallamalar gördük” dedi. '15 Temmuz’u Amerika yaptı' Bakan Soylu, 15 Temmuz hain darbe girişiminin arkasında Amerika’nın olduğunu ifade ederek, “Bu ülkede farklı siyasi görüşlere sahip olabilirsiniz. Ama gazetelerin, televizyonların ülkenin siyasi parti liderlerine, başbakanlarına yaptığı muameleyi, hakaretleri, hükümeti düşürmek için ellerinden gelen bütün oyunları ve senaryoları hep beraber gördük. Hanımlarına, kendilerine, eşlerine, ailelerine saldırılarını hep beraber gördük. Bunun arkasında kim var? 15 Temmuz’u biz mi yaptık? 15 Temmuz’u FETÖ yaptı, arkasında bal gibi Amerika var, bunu defalarca söyledim. Bu lafı mezara gidince söylemeyeceğiz. Bu iş her yönüyle aydınlığa çıkmıştır. Eğer olmasa adamı orada saklamazdı, bize iade ederdi. Neyle karşı karşıya kaldığımızı anlatmak için söylüyorum bunları” ifadelerini kullandı. 'Savunma sanayiinde yerlilik ve millilik oranı yüzde 80’e çıktı' Soylu, “Eğer biz Zeytindalı Harekatı’nı yapmasaydık, eğer biz Barış Pınarı Harekatı’nı yapmasaydık bugün Afrin olmasaydı, ben bunu rahat bir şekilde söylüyorum, tarihimizde ilk defa Amanoslar tertemiz diyorum, bir tek terörist bile yok. Tendürek tertemiz diyoruz, bir tek terörist bile yok. Bunu neyle yaptık? Eğer Tayyip Erdoğan iktidara geldiği ilk günden itibaren savunma sanayiinde yüzde 20 olan yerli ve millilik oranını yüzde 80’e çıkarmamış olsaydı biz bunların hiçbirini bugün söyleme şansına sahip olmazdık” dedi. 'Bize mühimmat vermek istemediler, kendimiz ürettik' Bakan Soylu, Zeytindalı ve Barış Pınarı Harekatlarında Amerika, Almanya ve Kanada’nın silah ve mühimmat vermek istemediğini belirterek, “Biz Afrin’e girdiğimizde Amerika, Almanya, Kanada benim tankımı, silahımı, mühimmatımı kullanamazsın dedi. Biz sana bir daha mühimmat vermeyeceğiz dediler. Acaba biz bir ay içinde ne yapacağız diye endişe ederken, bir ay içerisinde Amerika’ya da, Kanada’ya da, Almanya’ya da ihtiyaç duymadan bizim ay yıldızlı mühendislerimiz onların bize üretmek ve satmak istemediklerini ürettiler. Ülkemizle, milletimizle ne kadar gurur duysak hakkımızdır” dedi. 'Sınır güvenlik yolları inşa ediyoruz' Bakan Soylu, Türkiye’nin güneyinde yaşanan terör devleti tehdidine değinerek, “Hatay’a, Gaziantep’e, Kilis’e karşı taraftan havan geliyordu. İnsanlar ne yapacaklardı? İnsanlar okula gidemeyecekti, üniversiteye gidemeyecekti, devlet işlevsiz hale gelecekti. Orada 30 kilometrelik koridor oluşturmak istememizin temel sebebi ülkemizin güvenliğidir. Buna Türkiye Büyük Millet Meclisinde hayır teskeresi verirken derdiniz nedir diye, niçin bunu sağlıyorsunuz, niçin bunu istiyorsunuz diye bize sordular mı? Ben ülke insanımın güvenliğinin sıkıntıya girmesine nasıl seyirci kalabilirim? Bu nasıl sürekli olarak devam eder? Oradan sürekli havan atacaklar, Gaziantep’e, Kilis’e, Hatay’a kadar bütün hattın tamamı havanla karşı karşıya kalacak. Orada yaşanır mı? Bunu aynı kendi bölgeniz için, burası için düşünün. Bu sınır için düşünün. Sınır için de şunu söyleyeyim; bu sınırdaki güvenlik için bin 55 kilometrelik sınır hattını doğuda ve güneyde tamamladık. Yaklaşık 200 kilometremiz daha kaldı. 200 kilometrenin 110 kilometresini ihale ettik. Onun da önemli bir bölümünü bitirdik. Sadece sınır hattı yapmıyoruz. Güvenlik duvarı yapıyoruz, aydınlatma yapıyoruz, termal kameralar yapıyoruz, optik kuleler yapıyoruz. Kırklareli sınırında 48 tane optik kule var. Yunanistan sınırında 43 optik kule var. Tüm bunları yapıyoruz ve yapmaya devam ediyoruz. Şimdi, önümüzdeki mayıs ayından itibaren bedeli ne olursa olsun buradaki güvenlik duvarlarını hemen yapmaya başlıyoruz. Allah’ın izniyle doğu ve güneydoğuyu bitiriyoruz. Büyük ihtimalle mayıs-haziran ayında biter. O biter bitmez, hemen buradaki güvenlik yollarını da aynı şekilde yapmaya başlayacağız. Genel programımızda bu şekilde devam etmiş olacak” ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

TSK'ya 'kimyasal silah' iftirasını atmıştı: TTB Başkanı Fincancı 15 Temmuz'da ABD elçiliğindeymiş

Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne kimyasal silah iftirası sonrası gözaltına alındı. Emniyet ekipleri tarafından Fincancı'nın evinde yapılan aramada kalaşnikof mermisi ve terör örgütüne ait materyaller ele geçirilmişti. Dün adliyeye sevk edilen Fincancı tutuklandı. FİNCANCI'NIN İLK İFADESİ Hastaneden alınan sağlık raporunun ardından adliyeye sevk edilen Fincancı soruşturmayı yürüten savcıya ifadesini verdi. Söz konusu sözlerini PKK'nın kanalında yapan Fincancı, savcıya verdiği ifadede, "O kanalın terör örgütüyle bağlantısını bilmiyordum. Yorumum bana izletilen videolarla ilgiliydi" dedi. 15 TEMMUZ'DA ABD BÜYÜKELÇİLİĞİNDEYMİŞ Türk Silahlı Kuvvetleri'ne kimyasal silah yalanı ile terör örgütlerine kalkan olan Şebnem Korur Fincancı'nın 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gün ABD büyükelçiliğinde olduğu öğrenildi. 15 Temmuz 2016'da ABD Büyükelçiliği'nin resmi Twitter hesabından yapılan paylaşımda, Büyükelçi John Bass'ın Fincancı, Nesin ve Önderoğlu ile görüştüğü belirtildi. Paylaşımda birlikte çekilen fotoğrafa da yer verildi. https://twitter.com/usembassyturkey/status/753972020820475908?s=46&t=EQ1mT2hBZo1e_hzJlU8WSA Büyükelçi John Bass o gün yaptığı açıklamada, "Bugün basın ve ifade özgürlüğünün önemini ele almak üzere Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı Şebnem Korur Fincancı, gazeteciler Erol Önderoğlu ve Ahmet Nesin ile bir araya gelmekten büyük memnuniyet duydum" ifadelerine yer vermişti. SOSYAL MEDYADA FİNCANCIYA BÜYÜK TEPKİ Durumun fark edilmesi sonrası, sosyal medyada birçok mesaj paylaşıldı: Türk ordusuna iftira atan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın 15 Temmuz darbe gecesi ABD elçisiyle beraber olduğunu biliyor muydunuz? Tesadüfe bakın! Türk Silahlı Kuvvetleri'ne kimyasal silah yalanı ile terör örgütlerine kalkan olan Şebnem Korur Fincancı'nın 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gün ABD büyükelçiliğinde olduğu öğrenildi. Azılı muhalif Ali Nesin de ordaymış. Fincancı 15 Temmuz'da ne yaptı? Şebnem Korur Fincancı 15 Temmuz darbe girişimin olduğu gün ABD Büyükelçisi ile görüşmüş. Aynı gün yaptığı açıklamada ise "Cizre Türkiye'nin Srebrenitsa'sıdır" diyerek Türkiye'yi soykırımcı ilan ediyor. 15 Temmuz darbesinin olduğu gün Şebnem Korur Fincancı'nın ABD büyükelçisi John Bass'la buluşup TSK'yı katliam yapmakla suçladığını biliyor musunuz? Meğer inindeymiş! Terör örgütlerine kalkan olan Şebnem Korur Fincancı'nın 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gün ABD büyükelçiliğinde olduğu öğrenildi. Şebnem Korur Fincancı 15 Temmuz'da Abd büyükelçisi ile berabermiş. Bu kadar tesadüf mümkün değil. Sn. Recep Tayyip Erdoğan'a daha fazla sahip çıkmalıyız. Düşmanın en yakınımıza kadar girmiş olduğunu düşünüyorum. TTB İÇİN İKİNCİ ADIM ATILDI Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan Türk Tabipler Birliği için ikinci adım atıldı. Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesine açılan davada, Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanlığı üyeleri ve halen Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın görevlerine son verilmesi, davalıların yerine yeni merkez konseyi başkanı ve üyelerinin seçilmesi istendi. Davanamede, Fincancı'nın TTB Merkez Konseyi Başkanı resmi sıfatını da kullanarak somut bir bilgisi, resmi bir belgesi veyahut da başkaca bir delili olmaksızın açıklamalarda bulunduğu, söz konusu canlı bağlantı esnasında ise PKK silahlı terör örgütü üyelerinin resimlerinin, sözde gerilla ve çatışma-savaş ibareleri ile PKK silahlı terör örgütünün illegal faaliyetlerinin legal ve sözde kimyasal silahla kullandığı iddiasıyla mağdur şekilde gösterilmeye çalışıldığı, konuşmanın sonunda ise "Ben teşekkür ederim. Geçmiş olsun size de ayrıca" şeklinde örgüt yanlısı söylemde bulunduğu kaydedildi.

1 yıl önce

Bakan Nebati perde arkasını anlattı: Bu, benim için ekonominin 15 Temmuz'uydu

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, yatırımcıların Türkiye'de iktidarın el değiştirmeyeceğini satın aldığını söyledi. Yeni Şafak'a konuk olan Bakan Nebati, Türkiye Ekonomi Modeli'nin tüm dünyada benimsendiğini kaydetti. Martta Londra'ya gittiğinde yatırımcıların kendisine "Açıksınız, şeffafsınız ama bu politikalara inanmakta güçlük çekiyoruz" dediğini hatırlatan Bakan Nebati, "Temmuz'da 'Yahu siz ne yapıyorsunuz? Biz mi yanılıyoruz?' diye sormaya başladılar. Ekim ve kasıma geldiğimizde 'Galiba siz bu işi çözdünüz' demeye başladılar. Şimdi fonlar bize geliyor ve 'Seçimden sonra nasıl icraatlar yapacaksınız?' diye soruyorlar. Kimse şu anda, hatta ağustos ayından itibaren ne içeride ne de dışarıda 'Faizi artıracak mısınız?' diye bir soru sormaya gelmiyor. Tersine 'seçimden sonra bu politikalarınıza devam edecek misiniz?' diye soruyorlar" şeklinde konuştu. ZİHİNLERİ 180 DERECE DEĞİŞTİRDİK Bakan Nebati, bu zihinsel dönüşümü kabul ettirmenin kolay olmadığına dikkat çekti. Nebati, "Önyargıları zamanla kırıldı ve 'Ne yapıyorsanız reçeteyi bize de verin' demeye başladılar. Çünkü, zihinsel dünyayı 180 derece değiştirmek gerçekten çok zor. Bunu ben kendi bürokrasimde de yaşadım. 2018'den itibaren önemli adımlar atıldı. 2018 Ağustos'unda bir tarafta saldırı, bir tarafta atılan adımlar. Bakan Bey'in net duruşu (Berat Albayrak) ve Cumhurbaşkanımızın sağlam duruşuyla atılan adımlar doğru sonuçlar doğurdu. Bir şeyi yaptığınız zaman kararlı durmanız çok önemli. Bu sonuçları kararlı bir duruş sergileyerek elde ettik" dedi. 20 ARALIK EKONOMİNİN 15 TEMMUZ'UYDU Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 20 Aralık 2021'de duyurduğu Kur Korumalı sisteminin perde arkasını anlatan Bakan Nebati, 20 gün boyunca üzerinde çalıştıkları paketin saatler içerisinde sonuç verdiğini ifade etti. Nebati, "Cumhurbaşkanımız o gece çok güçlü bir duruşla kararları açıkladı. Kur Korumalı Mevduat başlığı altında 13 çözüm önerisi duyurduk. Ve ilk defa o gün, döviz kurunda o günlerde yaşanan hızlı yükseliş sonrası, hiçbir müdahale yapılmadan, o gece döviz 18 lira 36 kuruştan 10,5 liralara kadar geriledi. Sabaha kadar hiçbir şekilde müdahale olmadı. Hiçbir şekilde! Bu, benim için bir anlamda ekonominin 15 Temmuz'uydu. Farklı bir geceydi, olağanüstü bir geceydi" diye konuştu. KİMSE KURLARDA BOŞUNA HAREKETLİLİK BEKLEMESİN Kurlara dair beklentisiyle ilgili soruları da cevaplandıran Bakan Nebati, döviz kurlarında olağanüstü bir hareketlilik beklemediğini söyledi. Merkez Bankası tarafından açıklanan TÜFE bazlı reel efektif döviz kurunun yılın son ayında 55,7'den 54,7'ye gerilediğine dikkat çeken Nebati, "Ben halen reel efektif döviz kurunda yakın dönem için optimal noktanın 2020-2022 dönemi ortalaması olan 60 seviyelerinde olduğuna inandığım için bugünlerde döviz fiyatlarındaki bir artışın hiç de makul olmayacağını, işletmelerin adımlarını atarken sadece döviz kurları üzerinden değil, pazar çeşitlendirme ve etkin maliyet yönetimi gibi alanlarda çözüm arayışı içinde olmaları gerektiğini düşünüyorum. Özellikle girdi maliyetlerini nasıl daha iyi kontrol altında tutacaklarına ve verimliklerini nasıl daha ileri noktalara taşıyacaklarına ilişkin çalışma yapmaları konusunda müteşebbislerimize çağrı yapmak istiyorum. Birazcık onlar da hesap kitaplarını yapsınlar, diğer yandan pazarlama faaliyetlerine de daha çok eğilsinler" uyarısında bulundu. 2022 YILI BÜYÜME ORANIMIZ YÜZDE 5'İN ÜZERİNDE OLUR Üretimin üçüncü çeyrekte de güçlü bir şekilde devam etmesinin büyüme çıtasını yukarı taşıdığını belirten Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Fabrikalar 2-3 yıllık siparişler aldı. Stokları doldu. Nitekim dördüncü çeyrekte gelen verileri inceliyoruz. Öncü göstergelere göre Eylül-Ekim aylarındaki dördüncü çeyrek büyüme beklentimiz yüzde 1'in altındaydı. Ancak şimdi görülüyor ki dördüncü çeyrekteki büyümemiz yüzde 2'nin de üzerinde olacak. Dolayısıyla yılı yüzde 5'in üzerinde büyümeyle kapatmış olacağız" şeklinde konuştu. MARKETLERE İNDİRİM TEŞEKKÜRÜ Bakan Nureddin Nebati, tüm dünyada zorlu geçen 2022 yılında öngörülebilirliğin zayıf olduğunu söyledi. Marketlerin de geçen sene önünü görmekte zorlandığını dile getiren Bakan Nebati, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ancak şimdi durum değişti. Tüketici maliyetleri düşüyor. Enerji, petrol, lojistik fiyatları geriliyor. 30 liralara kadar çıkmış mazotun litre fiyatı bugün 22-23 lira. Petrolün varil fiyatı 87 dolarlardan 78 dolarlara düştü. Bu yüzden maliyetler yükselmiyor. Sadece asgari ücret maliyeti arttı. Bunun da etkisi sınırlı olacaktır. Marketler zaten EYT ve asgari ücretin maliyetini aralık ayında ürünlere yansıttılar. Beklentiler, enflasyondaki en önemli etkendir. Ortamdaki öngörülebilirlik artınca marketlerimiz de ellerini taşın altına koymaya başladılar. İnsanımızı ve ülke ekonomimizi gözeten tüm uygulamaları takdirle karşılıyoruz." EN BAŞARILI BÜTÇE RAKAMLARI GELİYOR Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati; emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) verilen müjde, işverene sağılanan asgari ücret desteğinin artırılması, memur ve emekli maaşlarının enflasyonun üzerinde yüksek bir refah payıyla açıklanmasına rağmen Türkiye'nin başarılı bir bütçe performansıyla yola devam edeceğini anlattı. 2022 bütçe sonuçlarının 16 Ocak'ta açıklanacağını ve kendisinin de bir basın toplantısıyla yıllık değerlendirme yapacağını belirten Nebati, şunları kaydetti: "Sonuçları paylaştığımızda, bütçenin ne kadar güçlü bir şekilde yeni yılına devredildiğini ve aldığımız önlemlerle tarihi rekorlar kırarak bir yılı nasıl geride bıraktığını ortaya koymuş olacağız. EYT'nin maliyetini de memur ve emeklilere verdiğimiz refah payını da sırtlayabilecek durumdayız. Şunu söyleyebilirim; rakamlardan ziyade tarihi rekor... Şu ana kadar en başarılı bütçe gerçekleşmelerine şahit olacağız." AVRUPA'DAKİ ÜRETİM TÜRKİYE'YE KAYIYOR Şu anda Almanya başta olmak üzere Avrupa'da birçok firmanın fabrikalarını kapattığına dikkat çeken Nebati, şöyle devam etti: "Bizde durum çok farklı. Birçok fabrikanın 2-3 yıllık siparişler aldığını duyuyorum. Siparişler Türkiye'ye kayıyor ve biz de sanayicilerimizin bu fırsatı kullanabilmesi için önemli destekler sağlıyoruz. Planlarını buna göre yapmaları lazım. Bizim insanımızın ekonomiye dair ilk baktığı yer dövizdir. Dövizde de dolar öne çıkıyor. Dolar arttı mı azaldı mı diye bakar. Arttıysa enflasyon artar, düşüyorsa enflasyonun etkisi azalır şeklinde yaklaşılıyor. Kur Korumalı Mevduat uygulamamız son derece başarılı oldu. Bugün döviz kurlarında olağanüstü bir artış, ya da olağanüstü bir düşüş beklentisi içinde olmak çok hatalı bir beklenti olur."

1 yıl önce

İYİ Partili Feridun Bahşi’den 15 Temmuz itirafı: ‘Meral Akşener ile FETÖ’nün kazanabileceğini düşündük’

İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Fetullahçı Terör Örgütü’nü (FETÖ) sert bir dille eleştirmekten çekindiklerini belirtti. Isparta Belediyesi Kültür Merkezi’nde düzenlenen partisinin Isparta 3. Olağan İl Kongresi’nde divan başkanlığı yapan Bahşi, 15 Temmuz darbe girişimi akşamı eşiyle İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in evinde olduklarını söyledi. https://twitter.com/bugunguncel/status/1611947521630408707?s=46&t=7jdjC0i99sjzlPaTTWcbWQ Akşener’in evinin Boğaz köprüsünü gördüğünü ve akşam saatlerinde pencereden tankları fark ettiklerini anlatan Bahşi, şöyle konuştu: ‘TWEETİ BİRAZ YUMUŞATALIM’ “DEAŞ eylem mi yapacak acaba diye aramızda konuşuyoruz. Saat 21.30’da Ergenekon kumpas dosyalarından yargılanmış eski general bir müvekkilim vardı, o aradı. Hayırdır dedim, ‘Abi bu şerefsizler darbe teşebbüsünde bulunuyor’ dedi. Bununla darbenin gidişatıyla ilgili o akşam 37 kez görüşmüşüz. Sonrasında bir tweet atalım diye düşündük. Genel Başkan bir tweet yazmış, Fetullah’ı gömen bir tweet tabii. Dedim ki ‘Ablam şimdi bir gün önce ben zaten bu herife sövdüm, sen de bu tweeti atarsan, bu herifler de başarılı olursa, ikimizin de kolunu, bacağını keserler, bir tarafımızdan asarlar. Bunu biraz yumuşatalım.’ Yumuşattık ve saat 24.00’ten önce Genel Başkan, ‘En iyi darbe en kötü demokrasiden evladır’ şeklinde tweet attı.”

1 yıl önce

Kılıçdaroğlu'na TSK tepkisi! Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yaşadığımız sevince tahammül edemediler!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla'da Menteşe Atatürk Bulvarı'nda Marmaris - Datça Yolu, Milas İçme Suyu Arıtma Tesisi ve Bodrum Devlet Hastanesi ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış töreninde açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Marmaris ziyaretlerimiz dışında epeydir Muğla'yla hasret giderememiştik. Sizleri özlemiştik. Sizlerle özlem gidermeye ve eser ve hizmetlerin açılışını gerçekleştirmek için geldik. Bugün Muğla bir başka. Eser ve hizmet siyasetimizin en güzel örneklerini Muğla'da görmek mümkündür. İSTİKBALİMİZE GÖZ DİKENLERİN HAKKINDAN GELDİK Demokrasi ve kalkınma hamlelerimizle ülkemizi hak ettiği seviyeye çıkarmanın ilk adımını attığımızı görüyorum. Dünyanın geçmeye hazırlandığı yeni yönetim ve ekonomi sisteminin adımını attık. Yönümüzü geleceğe dönmüş durumdayız. 2023 hedeflerimizi ilk açıkladığımızda zihinlerini faşizm kapanına hapsedenler bizi küçümsemiş hafife almışlardı. Her yatırım için yapamazsınız diyerek bizi engellemeye çalıştılar. Hiç kulak asmadık. Bizim baktığımız tek yer milletimizin ihtiyaçlarıdır. Terör örgütlerinden, darbecilere kadar istikbalimize göz dikenlerin hakkından geldik.  KILIÇDAROĞLU'NA TSK TEPKİSİ Geçtiğimiz günlerde TSK'nın gücüne güç katacak projemizin açılışında yaşadığımız sevince tahammül edemediler. Bay Kemal Sakarya Arifiye'de bu ordunun başkomutanı olarak Erdoğan ne yaptı. Fırtına obüslerinin teslim törenini yaptı. Sizin aklınızda böyle bir şey var mı ya. Bay Kemal, sen bu teröristlerle dirsek dirsek dolaştın. Cezaevinde teröristleri nasıl çıkaracağım diye bakıyor. 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan bu Demirtaş değil miydi? Hak ve özgürlük denilince biz milletimizle el ele olmayı anlarız. Kan emicilere asla fırsat vermeyiz. Bu zihniyet yapmadığını bırakmadı, kahraman ordumuzu hedef aldılar.  "TERÖRİST BAŞINI EZEN TÜRKİYE FOTOĞRAFINA DAYANAMIYORLAR" Egemenliğimizi hedef alan ülkelere gösteremediği tepkileri komutanlarımıza gösteren biri siyasetçi olabilir mi? Türkiye gerçeğine tahammül edemiyorlar. Teröristlerin başını ezen Türkiye fotoğrafına dayanamıyorlar. Bu ülkenin hangi hakkını bunlar savunabilir. Bunların asıl karın ağrılarını çok iyi biliyoruz.  Rahmetli Menderes'i idam sehpasına gönderip, ülkenin başına böyle çöreklendiler. İçeride ve dışarıda Türkiye'ye hedef alanların yanında oldular. 6'LI MASAYA TEPKİ Aynı kafayla yeni oyunlar peşinde koşuyorlar. Bir masa kurmuşlar. Etrafındaki herkesten başka ses çıkıyor. Ya bunlar anayasayı da okumamışlar. Sen daha seçilmemişsin, nasıl oluyor da hemen seçime gidiyoruz diyorsun. Ah, ah... Bunların Allah bir dediğine inanın başka bir şeyine inanmayın. Çünkü Allah bir. Masanın altında sakladıkları ortakları ayrı telden çalıyor. Şımarmalarından yanlarına varılmıyor. Çünkü bunlar sadece zarar dostudur. 

1 2 ... 5 6 7 8 9 10 11 12 13