19 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil: Malezya ile 3 tanesi Türkiye'de, 15 tanesi Malezya'da üretilmek üzere 18 adetlik Hürjet için ihale süreci var

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ )A. Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, HÜRKUŞ, Milli Muharip Uçak (MMU), AKSUNGUR, ATAK helikopteri, Genel Maksat Helikopteri Projesi, GÖKBEY projeleri gibi TUSAŞ'ın öne çıkan savunma sanayii projeleri hakkında A Haber'e önemli açıklamalarda bulundu. "İKİ ANKA PROJEMİZ, HABERLEŞME UYDU PROJEMİZ VAR" "Türkiye'de dünyada bir oyuncu. Türkiye bir yola çıktı, elimizde 5 helikopter projesi var. Bir ülkenin hava sahasını koruması gerekiyor. Haberleşme ve gözetleme uydusu yapıyoruz. İki ANKA projemiz, haberleşme uydu projemiz var. TUSAŞ'ımız içi kaynayan bir şirket, pozitif kaynama. Bu şirket yaparken öğreniyor, öğretiyor. Uçak benim anlatımımla basit olacak ama dünyadaki en komplike araçtır. Çok hassas kontrol edilmesi gerekiyor." "O BUZ DAĞININ ARKA TARAFI..." Havada uçarken, havayı delerek uçuyor. Hava bunun etrafından akıyor. Aşağıda sensörü var. Bu bilgiler bilgisayara gidiyor. Diyor ki senin havaya göre yönün böyledir, hızın budur. Bunu yapmak kolay. Ama bunu tasarlarken uğraşıyorsunuz. O buz dağının arka tarafı. "AKSUNGUR'UN ARKASINDA BÜYÜK MÜHENDİSLİKLER VAR" Bunların hepsi bir organizasyon. Aksungur'dan bahsediyoruz, arkasında büyük mühendislikler var. Arkadaşlarımız mousla kuyu kazıyor. Biz aslında TUSAŞ'ta bu insanları bu işte birleştiriyoruz. Aslında her dönemin kendi dinamikleri var. Bulunduğumuz on yılın özelliği şu dijital çağ. Bizim gibi ülkelerde korkunç fırsatlar getiriliyor. Ben öğrenci de oldum mühendis de oldum. Biz böyle bir analiz yaparken uykusuzluğumuz yetmezdi. Her şeyi kendimizin yapması gerekiyordu. Şimdi bunlar otomize oldu. Hesaplama yeteneği çok gelişti. Şimdi 50 bin çekirdekli makine alıyoruz. "YAZILIMLARI KENDİMİZ DE YAZABİLİYORUZ" Mühendis için yazılım gerekli. Bunların hepsinin hesaplanması simülasyon olarak geçiyor. Daha önce her mühendis kendi yazılımını yazıyordu. Simülasyon yazılımlar gelince bu işler çok hızlandı. Dijital bir çağ yaşıyoruz, bu da fırsatlar getiriyor. Yazılımları kendimiz de yazabiliyoruz. "ÜLKEMİZ BİR ŞEYE KALKIŞIRSA YAPAR" Ülkemiz bir şeye kalkışırsa onu yapar. İşi ehline vermeliyiz. Türkiye Almanya'yı yakalayabilir. Üretim imkanları herkeste daha açık. Türkiye gibi ülkelerin dünyayı yakalamak gibi endişesi yok. Geçer de. Fikirden ilk uçuşuna kadar 18 ay geçti. Bunun öncesinde ANKA var. Gövdesini ANKA'dan aldı. Milli demek Türk demek. Size engel çıkardıktan sonra milli olmuyor ki. Bana satan Almanya sana satmıyorum dediği zaman milli değil. Aksungur'un üzerine bir kat daha eklememiz çok zor değil. Aksungur orman yangınlarıyla mücadelede etkili kullandı. ANKA ve Aksungur için biriken siparişlerimiz var. içine verici koyduğumuz zaman, uçarken ben F-16'yım diyor. Sonra hava savunma sistemleri açılıyor ve nerede olduğunu anlayıp işi bitiriyor. Savunma alanında birinci tepedeyiz, zirveye doğru çıkıyoruz. Bana burayı 5 sene önce emanet verdiler. Emaneti büyütüp vermek isterim. MİLLİ MUHARİP UÇAĞI (MMU) Milli Muharip uçağımız. Birebirine yakın prototipi. Bu 5 nesil savaş uçağı. Radarlar göremez. Çünkü radyo dalgalarını yutar, yansıtmaz. Hava savunma sistemini geçmek istiyorsanız bu uçağın radyo dalgalarını geri göndermemesi gerekiyor. Isı düşünce çıkardığı radyasyon da düşer ışık olarak. Motor havasın ayarlayarak daha soğuk verecek bir sistem var. Hem radarı yansıtmıyor hem de kendisi lamba gibi gökyüzünde yanmıyor. Kenarları keskin. Biz havacılıkta keskin kenarı hiç sevmeyiz. Bunun her tarafında radar var. Bu bir uçak değil, savaş sistemi. Etrafını kolluyor, gelen gidenlere bakıyor. "2023'TE HANGARDAN ÇIKACAK" Bunun altı dümdüz. Normalde savaş uçaklarını düz istemeyiz biz. Kapakları var. Kapaklar açılıyor ve füzelerini gönderiyor. Kendi görüyor, bunu görmüyorlar. İkinci yanma odası çalıştırılamadan iş görebiliyor. Yeni bir dünya var. Daha sonra ATAK 2'ye geçeceğiz. ABD'lilerin Apache klasında bir helikopter. Her geçen gün bunu yapmak daha ucuz. 2023'te hangardan çıkacak. Dünyadaki en büyük motoru Amerikalılar yapıyor. Bu çift motorlu olmak zorunda tek motor yetmiyor. YERLİ HELİKOPTER: GÖKBEY Adını sayın Cumhurbaşkanımız verdi. Bir uçağı geliştirdiğiniz zaman 1 2 yıl test etmeniz gerekiyor. Her şeyi anlıyorum kolay kolay da yeni uçağı uçurmak için bir test pilotu gerekiyor. Normal pilotla test pilotu arasında çok fark var. İçinde can var, bir uçak düşmemeli. Test pilotları uçağın bütün ruhunu okuyabilir. Ama onunla bitmiyor. Bu uçak havadayken biz yere radio linklerle bunun üzerindeki tüm bilgileri alırız. 1 ve 2 yıl test etmek gerekiyor. Test uçuşlarında test pilotlarımız bu helikopterin başına gelebilecek her şeyi test ederler. Gökbey'i bu sene sonu jandarmaya teslim edeceğiz. Her şey yerli ve milli burada. Hemen hemen her gün uçuyor. Her şeyi yapmak zorundasınız. Savunma sistemi satın almak ölüm gibi bir şey, yapmak daha kolay. Ben bir şey alacağıma onu yapayım. Yapamazsınız dediler ama arkadaşlarımız yaptı. 2 tane 1600 motoru var. Türkiye bunu şu an yapabiliyor. ABD'lilerin en büyük atak helikopteri sınıfında bir helikopter. İnşallah daha iyi olacak. İnşallah 2023'te uçacak. "HÜRJET İÇİN İHALE SÜRECİ VAR" Hafif saldırı ve jet eğitimi uçağı. İçinde jet motoru var. Sesin yüzde 40 daha yükseğini uçuyor. Bunu Milli Muharip'in önüne koyduk. Devletimiz bundan 16 tane sipariş verdi. Türkiye'nin bu tip uçağa ihtiyacı var. Hem eğitim hem de saldırı uçağı. Bu da yaklaşık 1 ton patlayıcı taşıyor. Sesten hızlı uçuyor ve ekonomik. F-16'ya göre çok ekonomik. Dünya piyasasında yeri var. 2023'te uçacak. Bu süpersonik bir uçak. Malezya ile 3 tanesi Türkiye'de, 15 tanesi Malezya'da üretilmek üzere 18 adetlik Hürjet için ihale süreci var. İnşallah olumlu sonuçlanır. SMALL GEO HABERLEŞME UYDUSU Diğerlerinden farkı elektrik motoruyla yörüngeye oturuyor. Bu roketleri ile sürekli olarak kendini ayarlar. Roketleri ayarlaması için de bir şeylerin yanması gerekiyor. Bunun içindeki motorlar iyon motorları. Güneş enerjisini alıp kendisini konumlandırıyor. GÖKBEY NE DEMEK? GÖKBEY ADININ ANLAMI NE? Gökbey, Türkçe kökenli bir isimdir. Gökbey isminin anlamı, mavi gözlü beydir. Gökbey ismi, Başkan Erdoğan'ın, T-625 Genel Maksat Helikopterinin ismini açıklamasıyla gündeme geldi. Başkan Erdoğan, Savunma Sanayii Zirvesi'nde, T-625'in helikopterinin isminin uzun uğraşlar sonrası Gökbey olarak belirlendiğini duyurdu.

2 yıl önce

Emniyet bünyesinde "Dolandırıcılık Şube Müdürlüğü" kuruldu: Devlet kesinlikle para istemez

Hırsızlık suçunun azalmasında önemli rol oynayan Asayiş Daire Başkanlığında, Kovid-19 salgınıyla, teknoloji kullanılarak yapılan dolandırıcılık yöntemlerine karşı vatandaşların bilinçlendirilmesi ve bu yöntemle dolandırıcılık yapanların özel yöntemler kullanılarak belirlenmesi amacıyla yapısal değişikliğe gidildi. Bu kapsamda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun talimatıyla Dolandırıcılık Şube Müdürlüğü kuruldu. Daha önce Asayiş Şube Müdürlüğü çatısı altında, özellikle dolandırıcılık suçlarıyla mücadelede başarılı çalışmalara imza atan Murat Sarıyıldız Dolandırıcılık Şube Müdürü olarak görevlendirildi. Müdürlükte görev alacak diğer personel de titizlikle seçildi. DEĞİŞİKLİK İL EMNİYET MÜDÜRLÜKLERİNE DE YANSIYACAK Murat Sarıyıldız, yeni kurulan Şube Müdürlüğünün kuruluş amacı hakkında açıklamalarda bulundu. "Son zamanlarda dolandırıcılık konusunda teknolojik gelişmelerle birlikte yapısal bir değişiklik oldu. Bu yapısal değişiklikle, dolandırıcılıkla daha etkin mücadele amacıyla Asayiş Daire Başkanlığı bünyesinde Dolandırıcılık Şube Müdürlüğü kuruldu. Faaliyetlerimize bundan sonra böyle devam edeceğiz" ifadelerini kullanan Sarıyıldız, değişikliğin il emniyet müdürlüklerine de yansıyacağını belirtti. Sarıyıldız, Asayiş Şube müdürlükleri bünyesinde yankesicilik ve dolandırıcılık büro amirlikleri bulunduğunu, yankesicilik kısmının hırsızlık büro amirliklerine devredileceğini ve yeni kurulacak Dolandırıcılık Büro amirliklerinin sadece dolandırıcılık suçlarını aydınlatacağını söyledi. Sarıyıldız, il emniyet müdürlüklerinin operasyonlarına desteğin yanı sıra merkezde yapacakları analizlerle kapsamlı operasyonlara katkı sağlamayı hedeflediklerini belirtti. Asayiş Daire Başkanlığı'nın geçmişte de vatandaşın dolandırıcılık suçlarına karşı bilgilendirilmesi için bir dizi çalışma yaptığını anlatan Sarıyıldız, bu amaçla vatandaşlara SMS'ler gönderildiğini, vatandaşlarla toplantıların yapıldığını, afişler ile emniyetin sosyal medya hesapları üzerinden ve cami hutbelerinden konuya ilişkin bilgilendirme faaliyetlerinin yürütüldüğünü kaydetti. DOLANDIRICILIK YÖNTEMLERİNE KARŞI UZMANINDAN ALTIN ÖĞÜTLER Bilgilendirme çalışmalarının aralıksız süreceğini belirten Sarıyıldız, vatandaşları dolandırıcılık yöntemlerine karşı uyararak şunları kaydetti: "Vatandaşlarımız özellikle kendisini polis, asker ve savcı olarak tanıtıp 'adınız terör örgütüne karıştı, altınınızı, paranızı bize verin, inceleyeceğiz' şeklindeki telefon aramalarına kesinlikle itibar etmesin. Parasını, ziynet eşyasını kesinlikle vermesin. Cep telefonlarına gelen 'Hediye kazandınız' veya bir hukuk bürosundan 'Adınıza icra takibi başlatıldı para gönderin' şeklindeki mesajlara itibar etmesinler. Bu tür mesajlara vatandaşlarımız, hakkında bir icra takibi olmasa bile korkusundan inanıyor. Bu yönde bizim bilgilendirme çalışmalarımız devam ediyor. Güvenli internet sitelerinden alışveriş yapsınlar, kapora adı altında bir para gönderimi yapmasınlar." "DEVLET KESİNLİKLE PARA İSTEMEZ" "Devlet kesinlikle para istemez" diyen Sarıyıldız, soruşturmayı yürüten polisin, vatandaşı en yakın karakola davet ederek ifadesini aldığını söyledi. Sarıyıldız, vatandaşlardan bu tarz durumlarla karşılaşmaları halinde en kısa sürede 112'yi arayarak bilgi vermelerini istedi.

2 yıl önce

Sabah yazarından "uzun kuyruklar oluşuyordu, bu nedenle fiyat artırdık" diyen Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü'ne: Meşhur olmaya mı çalışıyorsunuz?

Osman Uzun'un sözlerini değerlendiren Altınok, yazısını "Meşhur olmak için olabilir diyeceğim ama kim böyle bir şöhretin faydası olacağını düşünebilir ki? İnanın, bu soruyu, sorunu tartışmayı atlayıp "Pireyi deve yapıyorlar" diye muhalefetten yakınmanın hiçbir anlamı yok" ifadeleriyle noktaladı.

2 yıl önce

Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun görevden alındı

Geçtiğimiz günlerde "Uzun kuyruklar oluşuyordu, o yüzden zam yaptık" diyen Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun'un, görevden alınarak yerine eski Hayvancılık Genel Müdürü Mustafa Kayhan'ın getirildiği iddia edildi. Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun'un, Geçtiğimiz hafta "Uzun kuyruklar oluşuyordu, o yüzden zam yaptık" açıklaması tepkilere neden olmuştu. Uzun'un, 3,5 yıldır yaptığı görevinden alınarak, yerine eski Hayvancılık Genel Müdürü Mustafa Kayhan'ın getirildiği iddia edildi.

2 yıl önce

Emniyet Genel Müdürlüğü'nden Faruk Sezer açıklaması: Suç duyurusunda bulunuldu

EGM’den yapılan açıklama şöyle; 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun 15. Maddesi ile “Emniyet hizmetleri sınıfı ve emniyet teşkilatında çalışan diğer hizmet sınıflarına dahil personelin sendika kuramayacağı ve üye olamayacağı” açıkça yasaklanmış olmasına rağmen kanunsuz bir şekilde kurulmaya çalışılan ancak Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin 06.06.2016 tarihli ve 2016/12861 Esas/2016/16434 kararıyla “yok hükmünde olduğu” tespit edilen Emniyet Sen’in sözde Genel Başkanı emekli polis memuru Faruk Sezer'in, doğruyu yansıtmayan beyanları, söylemleri ve ileri sürdüğü iddialar üzerine açıklama yapılması gereği duyulmuştur. Hukuken var olmayan ve Teşkilatımızla uzaktan yakından ilgili bulunmayan bir sendikanın Genel Başkanı olduğunu iddia eden söz konusu şahsın, zaman zaman bazı medya organlarında da yer verilen mesnetsiz ithamlarının amacının dezenformasyon olduğu açık ve nettir. Terör örgütleriyle ve her türlü suç ve suçluyla amansız mücadelesini son derece başarılı şekilde sürdüren Polis teşkilatına kara çalmaya ve moral motivasyonunu bozmaya yönelik bu tür provokatif girişimler, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da boşa çıkarılacaktır. Emniyet'i hedef alan iftira kampanyaları asla amacına ulaşamayacak ve teşkilat mensuplarının birbirine olan bağını gevşetemeyecektir. Faruk Sezer hakkında farklı platformlarda birçok defa ortaya attığı isnat ve iftiralar nedeniyle hukuk nezdinde defaten suç duyurusunda bulunulmuştur.

2 yıl önce

Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü Ramazan tedbirlerini anlattı: Ayçiçeği yağı ve bakliyat sorunu yok

Yeni Şafak’ın haberine göre; Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, Ramazan ayında vatandaşın kaliteli ve uygun fiyatlı gıdaya erişimde sıkıntı yaşamamaları için görev alanlarındaki ürünlerle ilgili aldıkları tedbirleri açıkladı. Salgın hastalık, tarımsal kuraklık ve Rusya-Ukrayna savaşının tüm dünyada hububat başta olmak üzere gıda piyasalarını etkilediğine dikkat çeken Güldal, TMO olarak un başta olmak üzere et, süt ve yumurta ile yemeklik ayçiçeği yağı fiyatlarının makul seviyede kalması için aldıkları önlemleri anlattı. ET VE SÜTTEKİ AŞIRI ARTIŞLARIN ÖNÜNE GEÇTİK Yem maliyetlerinin azalmasına önemli katkı sağlayarak buradaki maliyet artışının et ve süte yansımasının önemli bir miktarda önüne geçildiğini anlatan Güldal, “Binlerce üreticiye yarı fiyatına arpa ve mısır sattık ki bunlar en önemli yem ham maddelerinden ikisidir. TMO’nun bu desteği olmasaydı mevcut hayvan varlığı azalmış olacaktı. Yaklaşık 4 milyon ton yem hammaddesini 7-8 ayda üreticiye ulaştırarak yem maliyetlerini azalttık” diye konuştu. TAAHHÜDE UYMAYANA BUĞDAY VERMİYORUZ Fiyatlardaki aşırı hareketlerin önüne geçilmesi noktasında bir başka çalışmalarının da un regülasyonu olduğunu anlatan Güldal, “Un regülasyonunu 2021 Eylül ayından itibaren başlattık. Bize başvuran fabrikalara, belirlediğimiz fiyattan fırınlara un ulaştıracaklarını taahhüt etmeleri halinde sübvansiyonlu buğday vermeye başladık. Uygulama başlangıcında 50 kiloluk bir un çuvalının taahhüt fiyatı 185 liraydı, yakın zamana kadar 200-210 lira civarıydı. Şimdi nisan ayında 240 lira olarak uygulayacağız. Piyasa fiyatlarından en az 120 TL düşük fiyatla fırıncılarımıza un verilmesini sağlıyoruz. Sanayicilere verdiğimiz 3,2 milyon ton ekmeklik buğday un olarak fırıncılarımıza ulaştı. Bu şekilde ekmekteki unun maliyetini minimize ettik. Bize taahhüt veren un sanayici ve fabrikalarını takip ediyoruz. Taahhüdüne uymayan un fabrikasına bir yıl süreyle TMO’dan buğday vermiyoruz” dedi. 18 BİN TON AYÇİÇEĞİ YAĞI YOLDA Ayçiçeği yağı regülasyonu çalışmaları hakkında da bilgi veren Güldal, “Kendi satış noktalarımız, Tarım Kredi Kooperatif Marketler ve PttAVM.com üzerinden 5 litrelik Ayçiçek yağını 129 liradan satışa sunduk. Amacımız piyasadaki yağ fiyatlarının aşağıya çekilmesiydi ki şimdiden 5 litrelik yağlar 150-160 liralara geriledi” dedi. Rusya’dan yaptıkları ayçiçeği yağı sevkiyatında herhangi bir problem olmadığını anlatan Güldal, “Şu ana kadar 42 bin tonluk ayçiçeği yağı almayı planladık. Bunun 24 bin tonu geldi. Yüklemede olan, teslim yerinde hazır bekleyen 18 bin ton yağımız da geliyor. İhtiyaç durumunda ilave tedarik imkanlarımız da mevcut” şeklinde konuştu. TMO HER ZAMAN ÜRETİCİNİN YANINDA Ülkemizin bu sezon geçen sezona oranla yüzde 50’nin üzerinde daha iyi bir yağış aldığını belirten Güldal, “Nisan ve mayıs yağışlarının da mevsim normallerinde geleceği öngörülüyor. O şekilde gerçekleşirse 2021 yılında yaşadığımız kuraklık nedeniyle gerçekleşen düşük rekolte, bu yıl yerini daha verimli daha yüksek bir rekolteye bırakacak. Burada elbette artan girdi maliyetlerine karşı üreticimiz korunacaktır. Üreticinin ürünü mutlaka değerli olacaktır. Üreticimiz emeklerinin karşılığını bulacaktır” dedi. Bakliyatta yüzde 30-50 daha ucuzuz Türkiye’nin bakliyat stokunun yeterli olduğunu anlatan Ahmet Güldal, “Sayın Bakanımız da açıkladı, bakliyatımız bir sonraki sezona devir yapacak düzeyde stoklarda mevcut. Baldo pirinç, Osmancık pirinç, mercimek çeşitleri, nohut çeşitleri, kuru fasulye bunları piyasanın yaklaşık olarak yüzde 30-50’si arasında daha ucuza satıyoruz. Rağbet de çok fazla. Burada yine satışlarımızı TMO Satış Noktaları, Tarım Kredi Kooperatif Marketler ve PttAVM üzerinden yapıyoruz" dedi.

2 yıl önce

Mobil Nüfus Hizmetleri Aracı’nda vatandaşlık veriliyor yalanı! Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü: “Yabancılara ilişkin herhangi bir işlem yapılmamaktadır”

https://twitter.com/genelgundem/status/1497865718741667840?s=21&t=CeHQ9_ySKDz51jV1zT8X_Q Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nde yapılan açıklama şöyle; “Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğümüze ait nüfus hizmetlerine ilişkin vatandaşlarımıza destek olan Mobil Nüfus Hizmetleri Aracı hakkında gerçek dışı iddialarla ilgili aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek duyulmuştur. Afet, acil durum ve ihtiyaç duyulan alanlarda 5 başvuru masası, 2 Nüfusmatik, güvenli ve şifreli iletişim alt yapısı ile günlük 400 işlem kapasiteli Mobil Nüfus Hizmetleri Aracı Şubat ayında hizmet vermeye başlamış; ilk olarak yaklaşık iki ay başvuru yoğunluğunun bulunduğu Esenyurt’ta ve 3 gün süren Antalya BilimFest’te vatandaşlarımıza hizmet sunmuştur. Mobil Nüfus Hizmetleri Aracı, Esenyurt’ta bulunduğu süre içerisinde 3.000, Antalya BilimFest’te ise 1.000’i aşkın işlem gerçekleştirilmiştir. Mobil Nüfus Hizmetleri Aracında vatandaşlarımız; kimlik kartı, pasaport, sürücü belgesi, adres, kimlik kartına sürücü belgesi yükleme, kimlik kartına e-imza yükleme ve tüm nüfus işlemlerini (doğum, evlenme gibi tescil işlemleri) “mobil ilçe müdürlüğü” mantığında gerçekleştirebilmektedir. Ayrıca, afet dönemlerinde afetin yaşandığı noktalara yerleştirilerek vatandaşlarımızın acil nüfus hizmetlerinden yararlanmasını sağlamaktadır. Kamuoyuna yansıtıldığının aksine vatandaşlık işlemleri ve yabancılara ilişkin herhangi bir işlem yapılmamaktadır. Öte yandan, 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununda da vatandaşlık başvuru makamının yurt içinde valilikler olduğu açıkça belirtilmiştir. Vatandaşlarımıza memnuniyetle sunduğumuz ve vatandaşımızın da aynı şekilde ilgi duyduğu bu hizmetlerimiz hakkında bilgi sahibi olmadan, “vatandaşlık veriliyor” gibi manipülatif açıklamalarda bulunulması asla kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. Ayrıca bu açıklamalar, siyasi spekülasyon olmakla birlikte, gerçeklikle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğümüz “Hayatın Her Anında” vatandaşımıza Siz Bize Gelemezseniz, Biz Size Geliriz” anlayışı ile hizmet etmeye devam edecektir.” https://twitter.com/tcnufus/status/1512355617008140291?s=24&t=gvO9e9oFSgQwFU5QaOfY5Q

2 yıl önce

Nüfus Genel Müdürlüğü'nden veri sızıntısı iddialarına yanıt

Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü (NVİGM), Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi'nden (MERNİS) kimlik ve adres verilerinin sızdırıldığına dair yalan haberlere ilişkin açıklama yaptı. Bazı sosyal medya hesapları üzerinden yapılan paylaşımlarda "e-Devlet verilerinin sızmış olduğu, sızan veriler arasında kimlik fotoğraflarının ve güncel adreslerin de var olduğu" iddiaları nedeniyle açıklama yapılmasının gerektiği belirtildi. https://twitter.com/tcnufus/status/1513999672712519684?s=21&t=NAN2xb7Fsr_H8enpls2xRQ "Paylaşımların bir oltalama ve dolandırıcılık yöntemi olduğu görülmektedir" Emniyet Teşkilatı siber ve istihbarat birimlerince 3 ay önce yapılan operasyonların değerlendirilmesinde, bu tür paylaşımların bir oltalama ve dolandırıcılık yöntemi olduğu, aynı konuların yeniden gündeme getirilerek devlet büyüklerine ait fotoğraf ve kişisel bilgilerin görüntü düzenleyici programlar vasıtasıyla çipli kimlik kartına yerleştirilip paylaşılmak suretiyle bir sızıntı olduğu görüntüsünün verilmeye çalışıldığı belirtildi: "MERNİS intranet (kapalı devre) çalışan, internet ortamına kapalı bir sistemdir. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce yürütülmekte olan MERNİS'in de içinde bulunduğu tüm sistemler için her yıl sürekli ve düzenli olarak bağımsız farklı firmalara sızma testi yaptırılmaktadır. Yapılan testler sonucunda NVİGM'nin güvenlik sistemlerinin çok iyi olduğu raporlanmış, ayrıca verilerin sızdırılmasına yönelik herhangi bir zafiyetin olmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca NVİGM veri tabanlarında fotoğraflı çipli kimlik kartı görselleri de yer almamaktadır. Devletin kurumlarına karşı güveni zedelemeye yönelik ve vatandaşlarımızı paniğe sevk eden bu tür asılsız haberleri yayan kişi/kişiler hakkında Bakanlığımız Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından suç duyurusunda bulunulacaktır." “e-Devlet Kapısı veri sızıntısı iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır” Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı, e-Devlet Kapısı veri sızıntısı iddiaları hakkında, “Yapılan detaylı kontrollerde e-Devlet Kapısı alt yapısında herhangi bir veri sızıntısına rastlanmamıştır” açıklamasında bulundu. Yapılan yazılı açıklamada, “12.04.2022 tarihinde ortaya atılan e-Devlet Kapısı veri sızıntısı iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır. Yapılan detaylı kontrollerde e-Devlet Kapısı alt yapısında herhangi bir veri sızıntısında rastlanmamıştır. e-Devlet kapısı vatandaşlarımıza yönelik nüfus, Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı görseli, biyometri, aile, eğitim, çalışma veya sağlık verisi gibi verileri tutmamaktadır; bu verileri tutan sistemleri erişim sağlayan bir kapı niteliğindedir” denildi. https://twitter.com/ekapi/status/1514016540953358338?s=21&t=IeDEfURlGBJ8sMorXuU0Cg

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 19 20