Son Dakika:
Cumhuriyet Gazetesi'nin 24 Aralık günü, çocukların camiye götürülmesinden rahatsız olduğunu ortaya koyan haber, "Laik eğitim yine hiçe sayıldı İlkokul öğrencilerini camiye götürdüler" başlığıyla servis edildi. BÜTÜN VELİLERDEN İZİN İSTENDİ Söz konusu haberde İstanbul Tuzla'daki İhsan Hayriye Hürdoğan İlkokulu 4. sınıf öğrencilerinin Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi kapsamında düzenlenen okul gezisi kapsamında ilkokul çocuklarının camiye götürüldüğü belirtilerek bir öğrenci velisinin sözlerine yer verildi. 'ÇOCUKLARI KORKUTUYORLAR' İDDİASI Haberde ismi açıklanmayan velinin, "Bizim ailemiz reşit olana kadar hiçbir dini kuruluşun altına girmemizi istemedi. Bu çocuklar oyun yaşında. Onlara sosyal bir etkinlik sağlamayıp din baskısı kurmak doğru bir şey değil” dediği iddia edildi. Ayrıca Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinde öğrencilere anlatılan dini bilgilerin çocukları korkuttuğu öne sürüldü. Haberde velilerden okul gezisi için izin kâğıdı talep edildiği bilgisine de yer verildi. CUMHURİYET'E TEPKİ YAĞDI Cumhuriyet'in haberi sosyal medyada tepkiyle karşılandı. Cengiz Ateş, "Bunların gerçek yüzü bu, din düşmanlığı yaparlar. Parti olarak CHP'yi desteklerler, din olarak İslamiyet'e düşmanlık ederler. Laiklik bunların her zaman kamuflajlı olmuştur. Bol bol okuyun, okuyun ki illa ki bir yerlere düşman olun" ifadelerini kullandı. Muhammed Durmaz isimli sosyal medya kullanıcısı ise Cumhuriyet'in başlığıyla ilgili olarak, "Sizin yaptığınız İslam düşmanlığıdır, Müslüman düşmanlığıdır, Cami düşmanlığıdır, Çocuk düşmanlığıdır" yorumunda bulundu. Mücahit Ateş isimli sosyal medya kullanıcısı haberi paylaşarak, "Camiye Götüren hocalarımızın bunlara verdiği rahatsızlıktan gurur duyuyor, teşekkür ediyorum" dedi. 'Meseleniz derdiniz İslam dini' Faruk Güneş isimli sosyal medya kullanıcısı Cumhuriyet'in bu başlığına tepki göstererek, "İslam düşmanlığınız hiç bitmeyecek değil mi?" sorusunu yöneltti. Turgut Balcıoğlu isimli sosyal medya kullanıcısı ise "Kimlik kartlarından çıkarılsa da, dini İslam olan bir milletin ve çocuklarının Yaratıcısının/Allah'ın evine gitmesinden kim neden rahatsız olur? Meseleniz ne çocuklar ne eğitimi! Meseleniz din de değil. Meseleniz derdiniz İslam dini" ifadelerini kullandı. Mehmet Kazancıoğlu, "Artık yemiyor millet sizin laiklik safsatanızı… Ne Atatürk ne laiklik ne ulusalcılık ne demokrasi özgürlük adalet gibi arkasına saklandığınız kamuflaj sizin Türk-İslam düşmanı olduğunuzu gizleyemiyor" diyerek tepkisini dile getirdi.
CHP içinde FETÖ’cülerin ve FETÖ kumpaslarının sözcülüğünü yapan Özgür Özel’in yakın zamanda FETÖ tarafından gerçekleştirilen hain girişimlere verdiği destek hala hafızalarda… Özellikle 17/25 Aralık kumpasında FETÖ’cü teröristlerin sözcüsü konumunda hareket eden ve 15 Temmuz hain darbe girişimi döneminde kapatılan FETÖ medya kuruluşlarına giderek teröristlere sahip çıkan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Manisa’dan Ankara’ya uzanan yükseliş hikayesinde tüm kapıları açan kişinin FETÖ’nün Manisa imamı olduğu ortaya çıktı. KIZINI FETÖ KOLEJİNDE OKUTMUŞ FETÖ tarafından parlatıldığı ve FETÖ Manisa imamı tarafından siyasete sokulduğu ifşa olan Özgür Özel, kızını FETÖ’nün kapatılan İzmir Yamanlar Koleji’nde okutmuş.
İçişleri Bakanlığı koordinesinde ülke genelinde eş zamanlı olarak okul ve öğrenci yurtlarının yakın çevrelerinde ve umuma açık işyerlerinde uygulama yapılmıştır. Ayrıca okul servis araçları ve personeli denetlenmiştir. Ülke genelinde eş zamanlı olarak 10.818 karma ekip ile 34.393 emniyet ve jandarma personelinin katılımı ile yapılan tüm uygulamalarda; 24.723 okul servis aracı denetlenmiş; 178 adet “Okul Servis Araçları Yönetmeliğine Uymamak”, 241 adet “Araç Muayenesi Yaptırmamak”, 201 adet “Emniyet Kemeri Takmamak”, 66 adet “Fazla Yolcu Taşımak” ihlalleri başta olmak üzere diğer ihlallerle birlikte toplamda 1.815 araç ve sürücüsüne cezai işlem yapılarak idari para cezası uygulanmıştır. Eksikliği tespit edilen 307 okul servis aracı trafikten men edilirken 11 sürücünün belgesi geri alınmıştır.23.989 okul çevresi başta olmak üzere ülke genelinde bulunan 30.333 umuma açık yer (kahvehaneler, kıraathaneler, kafeler, internet ve oyun salonları, iddia ve ganyan bayileri, içkili yerler vb.), park ve bahçeler, metruk binalar, çakmak gazı ile tiner gibi uçucu madde, alkol ve özellikle açık/paket olarak tütün mamülleri satışı yapılan yerler gün boyunca denetlenmiştir. Uygulamada çeşitli suçlardan toplam 909 aranan şahıs yakalanmış olup 15 kayıp çocuk bulunmuştur. 2 adet ruhsatsız tabanca, 3 adet kurusıkı tabanca, 3 adet ruhsatsız av tüfeği, 187 adet mermi ile 5 adet kesici/delici alet elde edilmiştir. 1.925 paket kaçak sigara ve 540 adet doldurulmuş makaron ele geçirilmiştir.
Depremin vurduğu 10 ilde eğitime de ara verildi. Okullar; Malatya, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay'da 2 hafta; Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa, Adana, Osmaniye ve Kilis'te ise 1 hafta tatil edildiği duyuruldu. Ardından Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer bir açıklama yaptı ve tüm Türkiye'de okulların bir hafta tatil edildiğini duyurdu. Özer açıklamasında şunları kaydetti: “Tüm Türkiye’de şu andaki iklim şartlarını göz önüne alarak ve deprem bölgelerindeki çalışmaların çok daha suhuletle olması bağlamında sadece deprem bölgesindeki illerde değil, çevresindeki illerin de suhuletli bir şekilde süreçleri yönetmesi için bugünden itibaren tüm Türkiye’de tüm okullarımızı 13 Şubat’a kadar bir hafta tatil ediyoruz. Böylece millet olarak, devlet olarak hem süreçleri daha rahat bir şekilde yürütme hem de özellikle bu 10 ilde akrabaları olan diğer illerdeki vatandaşlarımızın erişimini kolaylaştırmak anlamında da bu kararı almış bulunuyoruz ama bu kararı alırken tüm illerimizdeki, özellikle 10 ilimizdeki okullarımızın tamamı vatandaşlarımızın hizmeti için açık tutulacak. Konaklama, yemek ikramıyla ilgili her türlü hizmet okullarımızda, öğretmenevlerimizde vatandaşlarımıza 7/24 kesintisiz bir şekilde intikal ettirilecek.”
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer 10 ili etkileyen deprem faciası nedeniyle Türkiye genelinde eğitime verilen aranın uzatıldığını duyurdu. Bakan Özer yaptığı açıklamada, "Yaşadığımız deprem felaketi nedeniyle eğitim öğretime verdiğimiz arayı tüm Türkiye'de 20 Şubat’a kadar uzatma kararı aldık" ifadelerini kullandı.
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, kentte 1999 öncesinde inşa edilen okullara ilişkin, 'İstanbul'umuzdaki 1223 okulumuz yeniden yapıldı ve güçlendirildi. 128 okulumuzla ilgili çalışmalarımız hızla devam ediyor.' bilgisini verdi.
Tüketici dernekleri, bilinen kurum ve kuruluşlar adına yetkisiz bağış toplayanlar ile depremzedelerin ihtiyaçlarını suistimal ederek gıda, nakliye ve konut kiralarında fahiş artış yapan fırsatçıların bulunduğunu belirtti. Yetkililer, tüketicilerin bu kimselerle ilgili mutlaka şikayette bulunması gerektiğini bildirirken, vatandaşların da bilgilendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Tüketiciler Derneği (TÜDER) Genel Başkanı Levent Küçük, depremle ilgili en çok ulaşan şikayetlerin başında tanınmış yardım kurumlarının ve isimlerin adını kullanarak bağış ve yardım toplayanların geldiğini söyledi. HESAP NUMARALARINI TEYİT ETMEK ÖNEMLİ Küçük, "Bu kişi ve kuruluşlar adına vatandaşlara mesajlar gönderiliyor. Bu mesajlar için özellikle sosyal medya hesapları kullanılıyor. İyi niyetli olarak bu hesap numaralarını teyit etmeden yardımda bulunan kimseler suistimal ediliyor. Vatandaşlarımız bu numaraları mutlaka ilgili dernekleri, kurum ve kuruluşların internet adreslerinden teyit etsinler. Gerekirse bize de ulaşıp sorabilirler" dedi. GIDA VE KONUT FİYATLARI ARTTI Küçük, gıda, taşıma ücreti ve konut kiralarındaki fiyat artışları konusunda şikayetlerin sıklıkla geldiğini dile getirdi. Levent Küçük, vatandaşların yardım noktasında özellikle resmi kurum ve kuruluşlar ile ilgili STK'ların duyurularına itibar etmelerini istedi. Küçük, "Doğruluğundan emin olmadığımız hesaplara bağış yapmamalıyız. Ayrıca fahiş fiyat artışlarını ve haksız kazanç girişimlerini Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı İl Müdürlükleri ile belediyelerin zabıta birimlerine şikayet edebiliriz. Bu zor günlerden geçerken kargaşadan yararlanmak isteyenlerin sürekli denetlenmesini ve bunlara ağır cezai yaptırımlar uygulanmasını yetkililerden talep ediyoruz" şeklinde konuştu. Özel okul ücret iadeleri sorun Tüketici Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu da deprem sonrası tüm ülkenin topyekun mücadele ederken, felaket fırsatçılarının da harekete geçtiğini belirtti. Ağaoğlu, konuyu şöyle özetledi: "Bazıları temel gıda ve ihtiyaç ürünlerine fahiş fiyatlar uygularken, bir kısmı da ev kirası ve barınma ücretlerine gereksiz yere zam yaptılar. Son kullanma tarihi geçen ürünlere dikkat edilmeli. Özel okullardaki öğrencilerin diğer şehirlerdeki aynı özel okula kaydının yapılmaması, ödediği ücretin kalan kısmının veliye iade edilmemesi gibi şikayetler de gelmeye başladı."
Eskişehir'de, kuruculuğunu ve yönetim kurulu başkanlığını CHP'li Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in yaptığı Eğitim Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfı'na (ESBAV) bağlı Özel Çağdaş Okulları, bir skandala sahne oldu. Depremzede ailenin okula kaydettirmek istediği kız öğrenci, başörtülü olduğu için okula alınmadı. Sabah'ın haberine göre; Hatay'da depremi yaşayan aile, taşındıkları Eskişehir'de 9. sınıf öğrencisi olan başörtülü kız çocukları T.N.İ.'nin naklini Çağdaş Okulları'na aldırmak istedi. İddiaya göre Okul Müdürü İsmail Samur, "Bu okulda hiç başörtülü öğrenci yok. Burada zorlanırsın" diyerek öğrenciyi ve velisini başka bir okula gitmeleri için ikna etmeye çalıştı. Samur'un 28 Şubat zihniyetini hatırlatan tavrı üzerine aile, okuldan ayrılarak T.N.İ.'yi, Eskişehir Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne kaydettirdi. 'DEPREMDEN DAHA ACI' Aile, kızlarının başörtülü olduğu için ayrımcılığa maruz kaldığını belirterek Eskişehir Valiliği'ne okul hakkında şikâyette bulundu. Baba Z.İ. ve anne E.İ., "Depremde onlarca yakınımızı kaybettik ama bu olay bize çok daha acı geldi" dedi. Skandalın ardından Eğitim Bir- Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Ali Yalçın, "Adı 'çağdaş' fakat uygulaması 'çağdışı' okul hakkında suç duyurusunda bulunduk. Depremzede öğrencinin başörtülü olduğu için karşılaştığı rezalete sessiz, duyarsız kalınamaz. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu'na da başvurduk" diye konuştu. KÖHNELEŞMİŞ ZİHNİYET Eğitim Bir-Sen Eskişehir 1 No'lu Şube Başkanı İbrahim Akar ve beraberindekiler dün okulun önüne siyah çelenk bıraktı. Akar, "Müdür, öğrenciyi ve velisini başka bir okula gitmeleri için 28 Şubat'tan kalma ikna odası kurarcasına ikna etmeye çalışıyor. Bir depremzede çocuğa sırf başörtüsünden dolayı 28 Şubat sürecini anımsatan tavrın takınılması akıllara durgunluk verecek derecededir.
