20 Mayıs Pazartesi 2024
2 yıl önce

İstanbul'da PKK operasyonu

Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanmasına yönelik yeni bir soruşturma başlatıldı. Kırsalda silahlı faaliyet yürüttükten sonra İstanbul'a yerleştiği tespit edilen bazı kişiler teknik ve fiziki takibe alındı. İtirafçılardan elde edilen bilgiler ışığında şüphelilerin, örgüte eleman kazandırmaya devam ettikleri belirlendi. Ayrıca şüphelilerden bir kısmının parmak izi, 2015 yılında Bahçelievler'de düzenlenen bombalı saldırı olayında elde edilen materyaller ile eşleşti. 8 ilçede eş zamanlı operasyon Bunun üzerine operasyon için düğmeye basıldı. 12 şüpheli hakkında yakalama kararı çıkartıldı. 8 ayrı ilçede bulunan 11 adrese şafak vakti baskınlar düzenlendi. Çok sayıda örgütsel doküman ve dijital malzeme ele geçirildi. 7 gözaltı Aralarında HDP Beyoğlu İlçe Eş Başkanı Mehmet Sait Bor'un da bulunduğu 7 zanlı gözaltına alındı.

2 yıl önce

İstanbul'da 13 ilçede 20 adrese DEAŞ operasyonu

İstanbul Emniyetine dayanan bilgiye göre, Terörle Mücadele (TEM) ekipleri, kentte DEAŞ adına faaliyette bulunan ve geçmiş dönemlerde Irak ve Suriye’deki çatışma bölgelerinde kaldıkları belirlenen radikal akımlara meyilli şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı. Suriye ve Irak’ta kontrol ettiği toprakları büyük ölçüde kaybeden örgütün Türkiye’ye sızan üye ve sempatizanlarına yönelik yürütülen söz konusu soruşturma kapsamında önceki gün yeni bir operasyon düzenlendi. 13 İLÇEDE 20 ADRESE EŞ ZAMANLI BASKIN Emniyet ekiplerince İstanbul’da 13 ilçede 20 adrese yapılan eş zamanlı baskında, yabancı uyruklu 14 şüpheli gözaltına alındı. Adreslerde yapılan aramalarda, çok sayıda örgütsel doküman ve dijital malzeme ele geçirildi. Terörle Mücadele Şubesine getirilen şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürüyor. Öte yandan istihbarat raporlarına yansıyan veriler, örgütün Suriye ve Irak topraklarının bir bölümünde sağladığı saha hakimiyetini kaybettiğine işaret ediyor.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik algı operasyonunu çürütüldü

Bu koordinat ile iniş yapılan alan arasındaki farkla ilgili işletme ve pilottan açıklama isteneceği ifade edildi. ''GEREKLİ GÖRÜLMESİ HALİNDE İDARİ İŞLEM YAPILACAK'' Açıklamada ayrıca "Komisyon kurularak gerekli değerlendirmeler yapılacak. Gerekli görülmesi halinde işletme ve pilot nezdinde idari işlem tesis edilecektir" denildi.

2 yıl önce

Diyarbakır merkezli DEAŞ operasyonu: 17 gözaltı kararı

Terör örgütü DEAŞ ile irtibat ve iltisaklı şüphelilerin tespitine yönelik Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında adli teknik takipleri yapılan, Diyarbakır'da 16, Bursa, Muğla ve Malatya' da 1'er olmak üzere toplam 19 şüpheliye yönelik düzenlenen eş zamanlı operasyonda 17 kişi gözaltına alındı. Adreslerinde yapılan aramalarda, 1 adet kurusıkıdan bozma tabanca ve bu tabancaya ait 1 adet şarjör ile birlikte çok sayıda dijital materyal ve toplatılma kararı bulunan kitaplara el konuldu. Haklarında gözaltı kararı çıkarılan 2 şüphelinin ise yakalanmasına yönelik çalışmalar sürüyor. 

2 yıl önce

Sözcü'den YKS öncesi algı operasyonu: Katar'la imzalanan askeri protokolü 'sınavsız üniversite' yalanıyla servis etti

Türkiye ile Katar arasında 2 Mart 2021 tarihinde "Askeri sağlık alanında eğitim ve iş birliği" protokolü adlı bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşma uyarınca, Türkiye'nin en büyük askeri üslerinden birine ev sahipliği yapan Katar ile askeri iş birliğinin kapsamı daha da genişledi. Askeri personel ve askeri öğrencileri kapsıyor Anlaşmanın maddeleri uyarınca iki devletin askeri personel ve öğrencileri karşılıklı olarak eğitilecek. Tıp fakültesi, diş hekimliği eğitimi, eczacılık eğitimi, hemşirelik eğitimi gibi alanlarda eğitici, danışman, gözlemci, uzman personel, öğretim elemanı ve askeri öğrenci değişimi öngörülüyor. Personeller için askeri uçak ve orduevleri imkanı Karşılıklı olarak Katar ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin personel ve öğrencilerine, eğitim süresince kendi birliklerine ait kamuflaj ve üniformayı giyme hakkı, askeri uçakla seyahat, orduevinde ikamet gibi imkanlar tanınıyor. Sınav şartı tüm yabancı öğrenciler için geçerli Ayrıca eğitim için seçilecek personellerin, Türkiye ve Katar'ın 'ulusal mevzuat hükümleri' kapsamında değerlendirileceği belirtiliyor. Günümüzde YÖK mevzuatına göre Türkiye'de eğitim alacak (askeri personeller hariç) tüm yabancı öğrencilerde istisna olmaksızın sınav şartı aranıyor. YKS'ye saatler kala operasyon Sözcü Gazetesi iki ülke arasında imzalanan askeri iş birliği anlaşmasını, "Katarlı gençlere Türkiye’de sınavsız tıp eğitimi hakkı verildi" başlığıyla okurlarına servis etti. Haberde 'askeri personel ve askeri öğrenciler' ifadesi yerine 'Katarlı gençler' tanımı yerleştirildi. T24 - BirGün gibi asılsız haberleriyle bilinen mecraların destek verdiği asılsız haber, kısa sürede sosyal medyanın gündemine oturdu. Milyonlarca öğrencinin YKS heyecanını istismar eden Sözcü Gazetesi'nin konuyla ilgili nasıl bir açıklama yapacağı merak konusu. Söz konusu medya kurumları daha önce de Suriyelilerin Türkiye'de sınavsız bir şekilde üniversite eğitimi alacağı yalanını ortaya atmıştı.

2 yıl önce

Batı medyasından algı operasyonu! Kanal istanbul karşıtı lobiye İngiliz The Guardian'dan destek…

Türkiye, dev yatırımları arasına yeni bir eseri daha eklemeye hazırlanıyor. İstanbul üzerindeki gemi trafiği ile akaryakıt ve tehlikeli maddeleri taşıyan gemi geçişlerine ilişkin yükün azaltılması amacıyla bugün Kanal İstanbul için ilk köprünün temeli atılacak. "MUHALİF SESLER YÜKSELİYOR" Başta CHP olmak üzere diğer muhalefet partilerinin her defasında engel olmaya çalıştığı projeye ilişkin Guardian'da yer alan haberde, "Muhalif sesler yükseliyor" denildi. Kanal İstanbul'un inşası sürecinde "Marmara su havzasının tamamen yok olacağı, İstanbul'un depremlere, kuraklık ve sel gibi aşırı hava olaylarına karşı daha savunmasız hale geleceği" iddia edildi. ALGI OPERASYONU Projenin çevresel etkisinin değerlendirmelerde göz ardı edildiği öne sürüldü. İki farklı denizi birbirine bağlayan böylesine büyük bir projenin "asla güvenli kabul edilemez olduğu" savunuldu. HÜKÜMETTEN İDDİALARA YALANLAMA Ancak hükümet, İstanbul'u dünya ticaretinin odak şehri haline getirecek projeye ilişkin iddiaların asılsız olduğunu belirtiyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada, "200'ün üzerinde bilim adamı çalıştı. Bütün simülasyonlar, testler, kontroller yapıldı. Bu uzmanların verdiği karar sonucunda dezenformasyonların hiçbirinin doğru olmadığını herkes biliyor." şeklinde konuşmuştu.

2 yıl önce

Muhalif medya yalan haber yapmaya devam ediyor… Oda TV’nin algı operasyonu elinde patladı

Oda Tv’nin yalan haberinde bahsi geçen KADEM, yalan haberinde yer alan söz konusu silahların imitasyon çekim aksesuarları olduğunu ve TRT tarafından çekilen FETÖ belgeselinde kullanıldığını açıkladı.

2 yıl önce

'Bataklık Operasyonu' iddianamesi kabul edildi

Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen ve kamuoyunda "Bataklık Operasyonu" olarak bilinen soruşturma kapsamında silahlı suç örgütüne yönelik "suçtan kaynaklanan mal varlığını aklama" ve "uyuşturucu ticareti"ne ilişkin iddianameyi kabul etti. İddianamede, 2 sanık örgüt kurucusu ve elebaşı, 5 sanık örgüt yöneticisi, 53 sanık örgüt üyesi, 13 sanık ise örgüte üye olmamakla birlikte yardım etmekle suçlandı. İddianamede örgüt kurucusu ve yöneticileri olarak yer alan sanıklar Nejat Daş ve Çetin Gören ile "örgüt yöneticisi" olarak gösterilen sanıklar Cemal Deniz Şahan, Perry James Young, Handan Kaymaz, Halil Arslantaş ve Uğur Bülent Göçer'in, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçlarından 60'ar kez, "zincirleme olarak suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçundan 450'şer yıldan 1470'er yıla kadar, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmaktan" ise 5'er yıldan 12'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Sanıklar Abdullah Kaan Karabulut, Abdullah Serhat Batman, Ahmet Korkmaz, Ali Sunar, Arzu Erişkin, Asuman Bilici, Atilla Yıldırım, Atilla Can Daş, Ayten Kocaağaoğlu, Baran Karakuş, Baran Onur, Belgin Gören, Doğan Kaptan, Engin Memiş, Ertuğrul Aydoğan, Evin Atılgan, Fadile Köse, Faruk İşcan, Halit Öztürk, Hanife Daş, Hanifi Gören, Hasan Gök, Hayrettin Yıldız, Hidayet Kocaağaoğlu, Hüseyin Atasoy, Hüseyin Kalmuk, İbrahim Halil Akgül, İlhan Acer, İsmail Karabacaklar, Kadir Ağdoğan, Kadir Bilici, Kemal Kandemir, Kevork Durna, Mahmut Bilici, Mahmut Güney, Mahmut Yücel, Mehmet Kul, Mehmet Murat Buldanlıoğlu, Mehmet Selim Akçay, Mehmet Veysi Yüzer, Merve Menga, Musa Nadir Kale, Necmettin Yüksek, Onur Ayar, Orhan Bozkurt, Sait Börekci, Samet Türkoğlu, Selma Bilici, Servet Daş, Vakkas Bilici ve Zülfü Menga hakkında, "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" ve "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçlarından 8 yıl 6'şar aydan 20'şer yıla kadar hapis istendi. "Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçundan sanık Ahmet Seçen ile "örgüte üye olmamakla birlikte yardım etmek" suçundan Ahmet Kök, Ali Cengiz Kocaağaoğlu, Bekir Tamer, Bülent Kök, Enver Ağdoğan, Faruk Akar, Mehmet Bilici, Metin Erişkin, Oya Kireç, Sevgi Tamer, Taner Ağdoğan, Umut Ağdoğan ve Yalçın Ağdoğan'ın ise 6'şar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talebinde bulunuldu. Suç örgütü elebaşı Gören'in FETÖ ve PKK'ya para gönderdiği iddiası İddianamede, sanıklar Çetin Gören ve Nejat Daş, suç örgütü kurucusu ve lideri olarak yer aldı. İddianamede, Gören'in Brezilya'da "uluslararası uyuşturucu madde ticareti" Hollanda'da "kara para aklama", "sahtecilik", "uyuşturucu madde ticareti", "suç örgütü üyesi olmak" ve "ateşli silah bulundurmak" suçlarından "kırmızı bülten" ile arandığı, İtalya'da ise tutuklama talebinin bulunduğu ifade edildi. Hollanda'da uyuşturucu ticareti suçundan yargılanan Gören'in, 2011'de Türkiye'ye döndüğü, memleketi Gaziantep'teki akrabaları aracılığıyla gayrimenkul işleriyle uğraştığı aktarılan iddianamede, şirketleri aracılığıyla uyuşturucu ticaretinden elde ettiği parayı akladığının tespit edildiği belirtildi. İddianamede etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için itirafçı olan sanık H.A'nın ifadesinde Gören'in eylemlerini detaylarıyla anlattığı bilgisine de yer verildi. Buna göre 1996'da Hollanda'da ikamet ettiği evde 37 kilogram eroin bulunması üzerine Türkiye'ye kaçan H.A, bir süre sonra cezasını çekmek için tekrar Hollanda'ya döndü. H.A, burada tutulduğu cezaevinde kendisi gibi uyuşturucudan tutuklanan Çetin Gören ile tanıştı. İfadesinde Gören'in uyuşturucu ticareti yaptığını burada öğrendiğini belirten itirafçı sanık, tahliye olduktan sonra Hollanda'da bir kafede tesadüfen karşılaştığı Gören'in kendisine uyuşturucu ticareti teklifinde bulunduğunu anlattı. Bunun üzerine 2012'de 400 kilogram kokain ticareti yaptıklarını, bunun 200'ünün Ekvador'daki kokain karteline, 15'inin kendisine, 15'inin Ali Rıza Ustubi'ye 170 kilogramının ise Çetin Gören ile Abdul ve Scarface isimli kişilere ait olduğunu ifade eden H.A, kokainin Hollanda'daki Fas uyruklu kişiler aracılığıyla piyasaya sürüldüğünü aktardı. Bu ticaretten 500 bin avro aldığını, Gören'e ise 7 milyon avro kaldığını anlatan H.A, paranın geri kalan kısmının Hawala (güvenilir aracılar vasıtasıyla) yöntemiyle Ekvador'a gönderildiğini bildirdi. H.A, 8 Ekim 2012'de Güney Amerika'dan Belçika'nın Anwers limanına getirilen muz ve ananas yüklü konteynerlerde 8 ton kokain ele geçirildiği sırada ise Türkiye'de bulunduğunu iddia etti. İtirafçı sanık H.A, Çetin Gören'in Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) gazete ve dergilerine abone olduğunu, örgütün Hollanda abisine elden himmet adı altında 150 bin avro verdiğini iddia etti. H.A, İnterpol kayıtlarının silinmesi için FETÖ'ye ayrıca 500 bin avro veren Gören'in kendisine, "Bu nasıl cemaat arkadaş? Bunların dini imanı para. Benim ne iş yaptığımı bildikleri halde yine de benden 'Allah rızası için' para istiyorlar." serzenişinde bulunduğunu aktardı. FETÖ üyeleri Ahmet Sevilmiş ve Murat Elmas'ın 2014'te kendisiyle görüştüğünü de anlatan H.A, "Benimle alakalı bir soruşturma olduğunu söylediler ve yardımcı olmak için 1 milyon lira himmet parası istediler. Bunun çok olduğunu söylediğimde 'Bu para çok değil zaten sen Allah rızası için himmet vererek bu dertten kurtulmuş olacaksın.' dediler. 1 milyon lira himmet ödemeyi kabul ettim." ifadelerini kullandı. PKK'ya 60 milyon avro aktarmış İddianamede, sanık Gören'in, terör örgütü PKK'ya 60 milyon avro aktardığına dair tespit de yer aldı. Polis tarafından hazırlanan rapora dayandırılan tespitlere göre Gören'in, Gaziantep'te PKK ile bağlantısı bulunan H.A. aracılığıyla 2011-2012 yıllarında Brüksel üzerinden Gaziantep'e kuryeler aracılığıyla 120 milyon avro gönderdiği ifade edildi. Söz konusu paranın 60 milyon avroluk kısmının, H.A'nın ailesi tarafından PKK'ya gönderildiği, kalan 60 milyon avronun ise Gören'in kiralık kasalarında saklandığı öne sürüldü. "Türk Escobar" Nejat Daş İddianamede, suç örgütünün kurucu ve yönetici diğer ismi sanık Nejat Daş'a ait bilgiler de yer aldı. Buna göre örgüt üyeleri arasında kendisinden "abi" olarak bahsedilen Daş, 1990'lı yılların başından itibaren Lucky-S ve Kısmetim-1 gemilerinde Akdeniz'de uyuşturucu madde ele geçirilmesi kapsamında Avrupa'da "Türk Escobar" olarak tanındı. Daş, 1993'te Türkiye'de Lucky-S ve Kısmetim-1 isimli gemilerde yaklaşık 14 ton uyuşturucunun ele geçirilmesi üzerine 35 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Örgüt yönetici ve üyelerine verdiği talimatlarla uyuşturucu madde ticareti suçundan elde ettiği geliri aile şirketi CHS Group firması bünyesinde aklayan Daş, CHS Group firmasının alt kuruluşu olan Şehnaz Döviz bürosunun çalışanlarınca oluşturulan "BOSS GRUP" adlı sohbet grubunda da elde edilen paraların aklanmasına yönelik işlemeleri takip etti. İddianamede, suç gelirinin trafiğine ilişkin şu tespite yer verildi: "Soruşturma kapsamında elde edilen delillerden Nejat Daş'ın, özellikle öncül suç gelirlerinin Türkiye'ye kurye yolcular ve kurye tır şoförleri tarafından getirilmesinde tam inisiyatif yetkisine sahip olduğu, anılan para trafiğini yönettiği, internet uygulamaları üzerinden kurulan grupla örgüt üyelerine talimat verdiği ve üyeler arasında bilgi alışverişini sağladığı anlaşılmıştır." Gören ile ortaklığını anlattı Nejat Daş ifadesinde, Çetin Gören ile Almanya'da ticaret yapmak için Recep isimli bir kişi aracılığıyla tanıştıklarını, bir süre sonra da İstanbul'da buluştuklarını anlattı. Türkiye'de ticaret yapacağını kaydeden Gören ile Çagatay Döviz ünvanlı iş yerini aldıklarını belirten Daş, sabıkası nedeniyle iş yerinin kaydını kardeşi Handan Kaymaz adına yaptıklarını ifade etti. Bir süre sonra iş yeri ruhsatını devrettiğini, ortaklık için koyduğu 150 bin doları kendisine iade eden Gören ile ticaret ilişkisine nokta koyduğunu aktaran Daş, ancak Gören'in kendisine yönlendirdiği kişilerle Boommeranf isimli şirketi kurduklarını bildirdi. Güney Afrika'dan gelen bilgi notu "Bataklık Operasyonu"nun fitilini ateşledi İddianamede, suç örgütüne yönelik soruşturmanın detaylarına da yer verildi. Buna göre soruşturma, Güney Afrika İçişleri Müşavirliğinden gönderilen ve Emniyet Genel Müdürlüğü Dış İlişkiler Daire Başkanlığı tarafından ilgili birimlere ulaştırılan bilgi notunun değerlendirilmesiyle başladı. Bilgi notunda, Çetin Gören'in, uyuşturucu ticareti yapan suç örgütü elebaşı olarak bilindiği, elebaşı olduğu örgütün kokain ticareti yaptığı ve elde edilen kara parayı aklamaya çalıştığı belirtildi. Gören'in, sahte pasaport ve ehliyetle sahte faturalar kullandığı belirtilen bilgi notunda, sanık hakkında Brezilya adli makamlarınca kara para aklamak, evrakta sahtecilik, uyuşturucu ticareti, suç örgütü üyeliği ve ruhsatsız ateşli silah bulundurma suçlarından 21 Kasım 2016'da kırmızı bülten çıkartıldığı bildirildi. Çetin Gören'in, 24 Mart 2007'de Brezilya'da suça iştirak eden kişilerle tutuklandığı, 2010'da cezaevinden geçici izinle ayrılmasına rağmen dönmediği ifade edilen bilgi notunda, sanığa ait Gaziantep'teki banka kasasında 60 milyon avro bulunduğu kaydedildi. Bu bilgi notunun gönderildiği Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), hazırladığı rapor ve arşiv kayıtlarını, 3 Aralık 2019'da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ulaştırdı. Başsavcılık da aynı gün şüpheliler hakkında soruşturma başlattı. Ardından 30 Haziran 2020'de, uyuşturucu ve suç gelirlerine yönelik, kamuoyunda "Bataklık Operasyonu" olarak bilinen süreç başlatıldı. Haklarında yakalama kararı bulunan 94 zanlıdan 74'ü gözaltına alındı, çok sayıda lüks ev ve araç ile şüphelilere ait banka hesaplarına el konuldu. Zanlılardan biri soruşturma sürecinde hayatını kaybetmişti.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 48 49