29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

Emniyet raporu yayımlandı: PKK uluslararası uyuşturucu ticaretine doğrudan dahildir

Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'ndan, NARKOTERÖR ve PKK ilişkisiyle ilgili rapor yayımlandı. 'PKK ve uyuşturucu ticareti ilişkisi: NARKOTERÖR' başlığı ile yayımlanan raporda, terör örgütü PKK'nın Türkiye ve Avrupa'daki uyuşturucu ticaretine ilişkin veriler paylaşılırken "Yıllardır sistematik şekilde devam ettiği uyuşturucu ticaretinden milyarlarca dolar gelir sağlayan, çocuklarımızı zehirleyen, elde ettiği gelirle terörist faaliyetlerini sürdüren PKK, yandaşları ve NARKOTERÖR'le mücadelede kararlıyız" ifadeleri yer aldı. 'PKK TARAFINDAN, TÜRKİYE ÜZERİNDEN YAPILAN KAÇAKÇILIK FAALİYETLERİNDEN HARAÇ ALINDI' PKK tarafından, Türkiye üzerinden yapılan kaçakçılık faaliyetlerinde haraç alındığı belirtilen raporda "Başlangıçta uyuşturucu suç organizasyonlarının sözde güvenliklerini sağlama karşılığı haraç alan PKK/KCK/PYD/YPG terör örgütü, zaman içerisinde uyuşturucu madde kaçakçılığındaki kazancın büyüklüğünü anlayınca bizzat bu kaçakçılıkta yer almayı tercih etmiştir. PKK/KCK/PYD/YPG artık; uyuşturucu ticaretini bizzat koordine etmekte, ülkemiz üzerinden yapılan kaçakçılık sevkiyatlarında vergi adı altında haraç almakta, Türkiye ve Avrupa sokaklarında üyeleri kanalıyla uyuşturucu satmakta, uyuşturucu imalatına yer ve koruma sağlamakta, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerimizdeki yasadışı kenevir ekiminde ve ticaretinde aktif rol oynamakta ve Avrupa uyuşturucu pazarının büyük kısmını yönetmektedir" denildi. ULUSLARARASI ALANDAKİ TESPİT VE RAPORLAR Narkotik Suçlarla Mücadele Dairesi Başkanlığı tarafından yayımlanan raporda, terör örgütü PKK ve uyuşturucu ticaretiyle ilgili hazırlanan uluslararası raporlara da değinilerek şu ifadelere yer verildi: "Paris Kriminoloji Enstitüsü tarafından 1996 yılında hazırlanan 'Kürdistan İşçi Partisi' adlı raporda terör örgütü PKK'nın Avrupa genelinde uyuşturucu nakli ve kaçakçılığını organize ettiği tespiti bulunmaktadır. Aynı enstitünün 'Terörizm ve Politik Şiddet' raporunda Avrupa'da uyuşturucu bağlantılı suçlardan yakalanan Türk vatandaşlarının çoğunluğunun PKK militanı olduğu veya bu örgütle sıkı bağı bulunduğu ifade edilmektedir. ABD Adalet ve Dışişleri Bakanlıklarının 1995 ve 1996 yıllarında yayınladıkları raporlarda, PKK'nın terör eylemlerini finanse etmek amacıyla eroin üretimi ve kaçakçılığı yaptığı belgelenmektedir. Yine ABD Dışişleri Bakanlığının 1998 raporunda PKK'nın uyuşturucu ticaretinden sadece pay almadığı, söz konusu uyuşturucunun Avrupa'ya taşınmasında ve pazarlanmasında da doğrudan rol aldığı vurgulanmaktadır. 1998 yılında Beyrut'ta toplanan BM/UNDCP Orta ve Yakın Doğu'da Yasadışı Uyuşturucu Ticareti ve Bağlantılı Sorunlar Alt Komisyonu'nun nihai raporunda PKK, NARTOTERÖR örgütlerine örnek olarak gösterilmiştir. NATO'nun 2007 tarihli Takviyeli Ekonomik Komite toplantısındaki raporunda uyuşturucunun üretiminden dağıtılmasına, sokaklarda pazarlanmasından Avrupa'da vergilendirilmesine kadar, PKK terör örgütünün narkotik ticaretin her safhasında yer aldığı ifade edilmiştir." 'PKK ULUSLARARASI UYUŞTURUCU TİCARETİNE DOĞRUDAN DAHİLDİR' Terör örgütü PKK'nın uyuşturucu ticaretine doğrudan dahil olduğu aktarılan raporda, "1998 yılı raporlarında İtalya mali polisine göre; PKK uluslararası uyuşturucu ticaretine doğrudan dahildir ve yasa dışı gelir elde etmektedir. EUROPOL tarafından 2011 yılında yayımlanan 'Avrupa Terörizm ve Trendleri' başlıklı raporda, PKK gibi ayrılıkçı terör örgütlerinin, finansman sağlamak amacıyla uyuşturucu ve insan kaçakçılığı suçlarıyla uğraştığı belirtilmektedir. 'Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine İlişkin Mali Eylem Görev Gücü (FATF)' tarafından Ekim 2015'te yayımlanan raporda PKK'nın yasa dışı uyuşturucu trafiğinden gelir elde ettiği ve uyuşturucunun Türkiye üzerinden Avrupa pazarına ulaştırılmasında vergi aldığı belirtilmiştir. Der Spiegel Dergisi Aralık 1995 tarihli sayısında, bölücü PKK terör örgütünün Almanya'da, 8-12 yaş arasındaki çocuklara sokaklarda uyuşturucu sattırarak bu paraları örgüte aktardıkları haberi yer almıştır. EUROPOL tarafından çıkarılan '2013 Terörizm Durumu ve Trend Raporu'na göre; PKK'nın terörist faaliyetlerini finanse etmek amacıyla uyuşturucu kaçakçılığına dahil olduğu ifade edilmiştir" denildi. ABD HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI'NDAN UYUŞTURUCU KAÇAKÇILIĞI İLANI Raporda, ABD Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın 'Özel Olarak Belirlenmiş Uyuşturucu Kaçakçısı' ilanında PKK üst düzey yöneticilerinden Murat Karayılan, Ali Rıza Altun ve Zübeyir Aydar, Cemil Bayık, Duran Kalkan, Remzi Kartal, Sabri Ok gibi isimlerin yer aldığı belirtilerek, şu ifadeler yer aldı: "BM 2012 Dünya Uyuşturucu Raporuna göre de 'Balkan rotasının bazı bölgelerinde, organize suçların işlendiği yerler ile terörizm faaliyetlerinin yaşandığı yerler örtüşmektedir. PKK'nın uyuşturucu ticaretine dahil olması, 2008'de bazı üyelerin Avrupa'da eroin kaçakçılığı suçundan tutuklanmasıyla daha da gözler önüne serilmiştir. Almanya Başsavcılığı, Avrupa'da yakalanan uyuşturucunun yüzde 80'nin PKK ile bağlantısı olduğunu öne sürmüştür (1994). PKK'nın Avrupa'daki organize suç ve uyuşturucu ticareti faaliyetine vurgu yapmıştır. Şemdin Sakık ve yakalanan birçok PKK/KCK/PYD/YPG terör örgütü mensubu, örgütün Bekaa Vadisi'nde ve Kuzey Irak'ta uyuşturucu imal ettiği ve Avrupa'da pazarladığını itiraf etmiştir."

1 yıl önce

İBB aracının atık su boşalttığı Kağıthane Deresi’nin analiz raporu açıklandı: %20 daha kirli

Kağıthane Belediye Başkanı Öztekin, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) ait yol bakım aracının, siyah renkteki atık suyu döktüğü Kağıthane Deresi’ndeki suyu analiz ettiklerini ve suyun 20 kat daha kirli olduğunu açıkladı. Tahlil sonuçlarının suyun 20 kat daha kirli olduğunu gösterdiğini ifade eden Öztekin, şunları kaydetti: “İBB Meclisinde Haliç’in kirletildiği ile ilgili bir soru önergesi vermiştik ve bununla ilgili Kağıthane Deresi üzerinden Haliç’e atık su atıldığını söylemiştik. Bugün de laboratuvar sonuçları karşımıza çıktı. Aslında görünürde kirli, içeriği temiz olanlara cevap niteliğinde, bağımsız analiz raporuna göre litrede 600 mg oksijen ihtiyacının olduğu yerde, şu an bizim ölçümlerimizde 12 bin 416 mg olduğu görülmektedir. Bu da 20 kat daha kirli olduğunu gösteriyor. Aslında Haliç’i temizliyoruz diyenlere, Haliç’e direkt çamur deşarj ettiklerinin de kanıtı olmuş oluyor.” Öztekin’in açıklamasında, 16 Eylül 2022 tarihli tahlil raporunun sonucuna göre bölgede su kirlilik derecesinin 20 kat fazla olduğunun belirlendiği, Atık Suları Kanalizasyona Deşarj Yönetmeliği’ne göre ön arıtma yapıldıktan sonra deşarj yapılacak atık suların kimyasal oksijen ihtiyacının 600 mgO2/L olması gerekirken numunede kimyasal oksijen ihtiyacının 12.416 mgO2/L olduğunun tespit edildiği bilgisine yer verildi.

1 yıl önce

AK Partili Hamza Dağ’dan CHP’nin terörist Dilşah Ercan’la ilgili hazırladığı ‘Tutuklu Gazeteciler’ raporuna tepki

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, ‘’CHP’nin hazırladığı ‘Tutuklu Gazeteciler Raporunda’’ polisimizi şehit eden Dilşah Ercan adlı terörist tutuklu gazeteci olarak ifade edilmiş. Bilinmelidir ki Türkiye’de gazetecilik yaptığı için tutuklanan kimse yoktur, gazeteciliği terörizme kalkan yapanlar vardır” sözleriyle tepki gösterdi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, CHP tarafından hazırlanan “Tutuklu ve Hükümlü Gazeteciler” Raporuna sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla tepki gösterdi. Dağ paylaşımında şu ifadelere yer verdi; “CHP’nin hazırladığı “Tutuklu Gazeteciler Raporunda” polisimizi şehit eden Dilşah Ercan adlı terörist tutuklu gazeteci olarak ifade edilmiş. Terör örgütleriyle kol kola olmayı normalleştiren Kılıçdaroğlu ve CHP’si bu olay için de “Bir gazeteci öldürüldü” derse şaşırmayacağız. Bilinmelidir ki Türkiye’de gazetecilik yaptığı için tutuklanan kimse yoktur, gazeteciliği terörizme kalkan yapanlar vardır. “Gazeteciler tutuklanıyor” propagandasının ve onları fonlayanların derdinin gazetecilik değil Türkiye düşmanlığı olduğu bir kez daha tescillenmiş oldu.” https://twitter.com/avhamzadag/status/1574673212994191361?s=46&t=GMte3iEqsV8gPVP5bbR3yQ

1 yıl önce

Kendi imzası var! Özgür Özel’den CHP’nin “Tutuklu Gazeteciler Raporu”nda savunduğu terörist Dilşah Ercan için akla ziyan savunma: “PKK'lı olacağını nereden bilecektik”

Mersin'de polisevine saldıran teröristlerden Dilşah Ercan'ın CHP'nin 'Türkiye'nin en büyük açık cezaevi' olarak itham edildiği Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda 'mağdur gazeteci' olarak tanıtıldığı belirlendi. Skandalın ortaya çıkmasının ardından 23 Temmuz 2013 tarihinde 'tutuklu gazeteciler' raporunu kamuoyuyla paylaşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın, cezaevinde bulunan gazeteciler arasında suç teşkil eden kimsenin olmadığını söylediği açıklaması gündem oldu. Bununla da yetinmeyen CHP'den bir isim daha akla ziyan açıklamalarda bulundu. TERÖRİSTE 'HAYATINI KAYBETTİ' DEDİ CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel düzenlediği bir basın toplantısında terörist için 'hayatını kaybetti' ifadelerini şu sözlerle dile getiriyor: "Sosyal medyada saldırıda hayatını kaybeden Dilşah Ercan'ın raporda isminin yazması üzerine diyorlar ki; Cumhuriyet Halk Partisi bu kişi gazeteci dedi." 'BİZ GÖRÜŞMEDİK BAŞTACI ETMEDİK' Sosyal medyada algı operasyonu yapıldığını söyleyen Özel şunları söyledi: "Siz 188 gazeteciyi yazmış CHP’den 11 yıl önceki raporda geçen bir ismin hesabını soracaksınız, öyle mi? Terbiyesizliğin, hadsizliğin lüzumu yok. 11 yıl önceki kişinin bugün terörist olacağını bileceksin de onunla temas edeceksin falan… Rezalete bak. Biz gidip görüşmedik, baştacı etmedik" 'DEMİRTAŞ DEVLET NİŞANI HAK EDİYOR' Ayrıca Özel, terör soruşturması kapsamında cezaevinde tutulan HDP eski Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ı savunarak, "Biz Demirtaş'a yapılanın bir hak ihlali olduğunu savunuyoruz. Yattığı her günün bir nişan olduğunu söyledik söylemeye de devam ediyoruz" dedi.

1 yıl önce

CHP'nin ‘tutuklu gazetecileri raporu’nda "mağdur gazeteci" gibi gösterdiği 13 terörist daha var

CHP’nin 2013’te hazırladığı Tutuklu Gazeteciler Raporu gündemdeki yerini koruyor. Mersin’de Polis Sedat Gezer’i şehit eden PKK’lı terörist Dilşah Ercan'ın adının, CHP'nin hazırladığı raporda yer aldığı ortaya çıkmıştı. Aynı raporda CHP'nin “masum gazeteci” olarak lanse ettiği başka örgüt mensupları da yer alıyor. Yeni Şafak'ta yer alan habere göre, PKK, DHKP-C ve MLKP mensubu bu kişiler de bombalı ve silahlı saldırı, banka soygunu ve gaspın yanı sıra terör eylemlerinde boy göstermiş. İşte CHP'nin serbest bırakılmasını isteyip kalkan olduğu o teröristler: - Erdal Süsem: Eylül Hapishane Dergisi editörü. MLKP terör örgütü mensubu ve hükümlü. 28 Mayıs 1999’da Maltepe’de bulunan kıraathane ile Sinop Kültür ve Yardımlaşma Derneği’ne bombalı saldırı gerçekleştirdi. - Hatice Duman: Atılım gazetesi sahibi ve yazı işleri müdürü. MLKP terör örgütünden hükümlü. 31 Ocak 2001’de Kadıköy’e bomba koyulmasına gözcülük etti. 24 Ocak 2003’te Eyüp’te banka soygununa katıldı. 17 Ocak 2003’te Maltepe’de gasp olayına karıştı. - Ferhat Çiftçi: Azadiya Welat gazetesi Gaziantep temsilcisi. Bebek katili PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının yıl dönümü gerekçesiyle 16 Şubat 2011’de Gaziantep Vatan Mahallesinde düzenlenen yasa dışı gösteride örgüt propagandası yaptı. Ayrıca tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak ve genel güvenliği tehlikeye düşürmek suçlarını işledi. - Kenan Karavil: Radyo Dünya yönetmeni. KCK/PKK/DYP terör örgütü mensubiyeti nedeniyle hükümlü. 2008'de bir kişiyi PKK eylemlerine katılması için tehdit etti. Adana’da PKK’nın sözde Çukurova cephe birimi içerisinde faaliyet yürüttü. - Cengiz Doğan: Azadiya Welat gazetesi muhabiri. KCK/PKK/DYP üyeliğinden hükümlü. - Erol Zavar: Odak Dergisi yazı işleri müdürü. Ankara Abidinpaşa’da bir müteahhidin 12 bin 800 dolarını silahla gasp etti. Sahte polis kimliğiyle yakalandı. Cezaevinde hükümlü bulunuyor. - Fatih Özgür Aydın: Artı İvme Dergisi Yazı İşleri Müdürü. DHKP-C terör örgütü soruşturmasında “silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek” suçundan yargılanıyor. - Mahmut Gülecan: Özgür Halk Dergisi çalışanı. 17 Temmuz 2010’da Van’da gözaltına alındı. Yasa dışı örgüt propagandası yapmaktan tutuklandı. 7 Ocak 2011’de serbest bırakıldı. - Nuri Yeşil: Azadiya Welat Tunceli temsilcisi. PKK’nın 21 Mart 2010’da düzenlediği Nevruz kutlamalarında tanınmamak için yüzünü puşi ile kapatarak terör yandaşlarını sevk ve idare etti. 22 Ekim 2008’de Doğubayazıt’ta güvenlik güçlerine taşlı sopalı saldırıda bulundu. PKK kapsamında hüküm giydi. - Seyithan Akyüz: Azadiya Welat gazetesinin Adana temsilcisi. 9 Ağustos 2009’da Adana’daki korsan gösteride taşlı-molotoflu eyleme katıldı. PKK mensubiyeti nedeniyle ceza aldı. - Miktat Algül: Mersin Mezitli FM ve Ulus Gazetesi çalışanı. Suç işlemek amacıyla çek-senet tahsili yapan suç örgütünün lideri. Örgüte çıkar sağlamak için para topladığı belirlendi. - Musa Kurt: Yürüyüş Dergisi muhabiri. DHKP-C soruşturması kapsamında Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi'nde tutuklu. - Ömer Çelik: DİHA muhabiri. KCK/PKK/DYP terör örgütü mensubiyeti nedeniyle İstanbul’da yargılanıyor. Cezaevinde tutuklu bulunuyor.

1 yıl önce

Kılıçdaroğlu'nun kılavuzu yine PKK: Devlete değil onlara inanıp teröristin DNA raporunu istedi

Mersin’in Mezitli ilçesinde bulunan polisevine 26 Eylül'de saldırı gerçekleştiren iki terörist öldürüldü. Öldürülen teröristlerden birinin Zozan Tolan kod adlı Dilşah Ercan olduğu tespit edildi. Terör örgütü PKK, saldırıyı üstlenen bir açıklama yaptı. Örgütün açıklamasında öldürülen teröristler arasında Dilşah Ercan'ın bulunmadığı öne sürüldü. PKK'DAN SONRA AYNI AÇIKLAMA KILIÇDAROĞLU'NDAN PKK'nın bu açıklamasının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da benzer bir söylemde bulundu. Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Kılıçdaroğlu, partisinin geçmişte hazırladığı 'tutuklu gazeteciler' raporunda 'mağdur gazeteci' olarak nitelendirdiği terörist Ercan'ın saldırıyı gerçekleştirmediği imasında bulundu. Devletin değil terör örgütünün açıklamasına itimat eden Kılıçdaroğlu, "Çıkın ve teröriste ait DNA raporunu açıklayın" dedi. https://twitter.com/kilicdarogluk/status/1575561198317490176?s=46&t=m6I4-4bT-S5vmfqE27lTAQ

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kılıçdaroğlu'nun Mersin'deki teröristle ilgili 'DNA raporu' iftirasını çürüttü

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1575578533547503616?s=46&t=m6I4-4bT-S5vmfqE27lTAQ CHP'nin 'tutuklu gazeteciler raporu'nda, PKK'lı terörist Dilşah Ercan'ın 'gazeteci' olarak nitelenmesi skandalı yankısını sürdürürken, Kemal Kılıçdaroğlu hızını alamadı. Kılıçdaroğlu bu kez de PKK'nın açıklamasına sığınarak, terörist Dilşah Ercan ile ilgili 'DNA raporu' iftirası attı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kılıçdaroğlu'nun iftira ve kara propagandasını 5 maddede çürüttü. Bakan Soylu sosyal medya hesabından şu ifadeleri kullandı: "DERDİNİZ ORTAĞINIZ PKK'YI KURTARMAK' Kılıçdaroğlu; İki gün PKK'nın ipini bekledin. Bizi yine şaşırtmadın. Sizin bu devletle bir meseleniz var. Yapılan saldırıyı ilk önce adamların DEAŞ'a yıktı. Tutmayınca adamların "cinnet geçiren bir kadın Polis" yalanına sarıldı. Derdiniz, ortağınız PKK'yı kurtarmak... 'PKK'NIN AÇIKLAMASINA SIĞINACAK ZAVALLISIN' Saldırıyı PKK yaptığı belli olup, devletin yargının tespitlerine rağmen teröristleri gazeteci kılığına sokup Türkiye'ye "en büyükgazeteci cezaevi" iftirasıyla teröristleri aklaman ortaya çıkınca PKK açıklamasına sığınacak zavallısın. İFTİRALARA 5 MADDELİ CEVAP 1-Teröristi taşıyan taksici teşhisini yaptı 2- Yıllarca terör örgütünde birlikte olduğu örgüt mensubu sözde ölümsüzler taburunda sabotajcı eğitimi alıp Türkiye'de eylem yapmak üzere görevlendirildiğini belirtip hemen teşhisini yaptı. 3- Hoşuna gitmeyecek ama parmak izleri ile yapılan çalışmada bir tanesinde eşleşme çıktı 4- Kurtarıcın PKK'nın açıklamasındaki teröristlerle ilgili tüm detaylara da çalışılıyor. 5-PKK'nın açıklamasını referans alıp kabul ettiği teröristlerle ilgili henüz sonucu çıkmamış raporların üzerinden terör örgütünü ve utanılacak parti raporunu korumaya alıyorsun. Yani terör örgütünün tespiti imkansız Suriyeli isim verip, "Zozan arkadaşımızın (yani Dilşah Ercan) bu olayla herhangi bir ilgisi yoktur, görevinin başındadır." demesine sığınmaktan bile utanmıyorsun. 6'lı masada sıkıştın. PKK'ya sığındın. Yazıklar olsun... Şimdi ana fikriniz ne? Ne demiş oldunuz... PKK'nın gazetecilerini savunmak yetmedi, bir de PKK'nın basın sözcülüğüne mi soyundunuz? "Görevinin başında" dedikleri, görev ne? Madem PKK adına konuşuyorsunuz, bunu da siz açıklamalısınız... https://twitter.com/suleymansoylu/status/1575586405752877056?s=46&t=i7A7nR08vdBciwisOvLQPA

1 yıl önce

CHP raporundaki isimler eylemlerini böyle sürdürmüş…. Bu teröristler de gazeteci mi!

PKK’lı Dilşah Ercan’ın, Mersin'de polisevine düzenlediği terör saldırısının ardından, adının geçtiği ve CHP tarafından 2013 yılında hazırlanan “Tutuklu Gazeteciler Raporu” tartışma yarattı. PKK'nın 'Ercan'ın görevinin başında olduğu', saldırıyı başka teröristlerin düzenlediği açıklamasının ardından, önce sessizliğini koruyan CHP'li yöneticiler sonra İçişleri Bakanlığını hedef aldı. Raporu hazırlayanlardan  CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, partisine 'siyasi kumpas' kurulduğunu söyledi. Açıklamalarla o dönem hazırlanan rapor aklanmaya çalışıldı. İçişleri Bakanlığı, Ercan'ın parmak izinin uyuştuğunu duyursa da tartışma bu eksende sürüyor. Ancak rapor, Ercan'dan ibaret değil. Raporda FETÖ kumpaslarıyla cezaevinde bulunan gazetecilerin yanısıra terör suçluları da sadece örgütlerine yakın bir kurumda çalışıyor gözüktükleri için 'tutuklu gazeteci' olarak geçiyor. Raporun bir diğer hazırlayıcısı CHP'li Veli Ağbaba'nın o dönem “Aradık terörist bulamadık” dediği listeye mercek tuttuk. Raporda DHKP/C adına CHP’li belediyelerden para toplayan, hapisten çıktıktan sonra yurtdışında FETÖ’cülerle aynı televizyona çıkan ve Avrupa’ya kaçıp PKK’nın yayın organlarında Türkiye aleyhine yayınlar yapanlara kadar birçok isim var. KIRMIZI KATEGORİDE ARANIRKEN ÖLDÜ Bayram Namaz, CHP'nin raporuna 6. sırada yer alıyor. MLKP terör örgütü yöneticiliğinden tutuklu olarak listeye giren Namaz, “Baran Serhat” kod adını taşıyordu. MLKP'li Namaz, 2014'te cezaevinden çıkarak Suriye'nin kuzeyindeki PKK/YPG saflarına katıldı. Ardından İçişleri Bakanlığının Terörden Arananlar Listesinde kırmızı kategoride yer aldı. Namaz PKK saflarında Suriye'de çatışırken aracına konulan el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu öldü. 9 YIL HAPİS ALDI KCK operasyonu kapsamında 20 Aralık 2011’de gözaltına alınan Zuhal Tekiner, 24 Aralık 2011’de çıkarıldığı mahkeme tarafından “KCK Basın Komitesi ve örgüt üyesi olma” suçlamasından tutuklandı. Tekiner, 8 Şubat 2013 tarihinde İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tahliye edildi. Tekiner, hapisten çıktıktan sonra da faaliyetlerine devam etti. Silvan Belediyesinin önceki dönem başkan vekili de olan Zuhal Tekiner, 2015 ve 2016 yılında katıldığı eylemler, "örgüt üyesi olmak" ve "zincirleme örgüt propagandası" suçlarından 9 yıl hapis cezası verildi. 22 Ekim 2020 tarihinde verilen karada Tekiner duruşmaya katılmadı. Tekiner de yine söz konusu raporda ismi geçen sözde gazetecilerden. TERÖR ÖRGÜTÜNÜN YASAKLI KANALINDA Pervin Yerlikaya, 2011 yılında terör örgütü üyeliğinden tutuklandı. CHP’nin raporunda da yer alan Yerlikaya 2013 yılında serbest bırakıldı. CHP’nin raporu yayınlayacağı sırada serbest bırakıldığı için tutuklular listesinden düşürüldü. Raporda Yerlikaya’nın mektupları yer aldı. CHP’nin o dönemde savunduğu kişi şu anda PKK’nın yayın organı olan ANF NEWS’te örgüt lehine haberler yapmaya devam ediyor. Yerlikaya, şu anda Almanya’da yaşıyor. Çağdaş Kaplan da raporda yer alan ve serbest bırakıldığı için listeden çıkartılan isimlerden. Kaplan, “Konya’nın Kandil beldesinde kandil tabelasının altında zafer işareti yaparak fotoğraf çekildiği” ve bu yolla örgütle olan gönül bağının saptandığı iddiası ve PKK’nın yayın organı Roj TV haber bültenlerindeki ifadeleri nedeniyle tutuklandı. 8 Şubat 2013 tarihinde serbest bırakıldı. Şu an yurtdışında olduğu anlaşılan Kaplan, 8 Temmuz 2019’da kırmızı bültenle aranan Can Dündar ve FETÖ kaçaklarından eski Today's Zaman muhabiri Mahir Zeynalov ile birlikte Al Jazeera televizyonunda Türkiye aleyhine röportajlar verdi. Kaplan, yurtdışında Türkiye karşıtı faaliyetlerine devam ediyor. Kaplan’ın, bir kişinin kaçırılması, gasp edilmesi ve sahte kimlik kullanma suçlarında sabıkası da bulunuyor. KOBANİ SORUŞTURMASINDA TUTUKLANDI Listede 54. sırada bulunan Selahattin Aslan ise PKK'ya üye olmak ve terör örgütü propagandası yapmak suçunda tutuklandı ve 2012 yılında serbest bırakıldı. Şu anda PKK'nın yapılanmalarından Demokratik Bölgeler Partisi (DBP)  PM üyesi Selahattin Aslan, 29 Nisan 2022 tarihinde Kobani soruşturması kapsamında çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İTİRAFÇI İFADESİNDE GEÇTİ DHKP-C’nin İstanbul yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 23 Temmuz 2019 tarihinde itirafçı olan Ceyhun Bay, ifadesinde CHP’nin tutuklu gazeteciler diyerek raporda destek verdiği Doğan Karataştan ile birlikte CHP’li belediyelerden DHKP/C’ye para topladıklarını itiraf etti. DHKP/C’li Doğan Karataştan CHP’nin raporunda 11. sırada yer alıyor. YARALAMA, HARAÇ, ATEŞ Raporda ismi geçen Erdal Süsem, Eylül Hapishane Dergisi editörü. TKP/ML TİKKO terör örgütü üyesi Erdal Süsem 28 Mayıs 1999’da Maltepe’de bulunan kıraathane ile Sinop Kültür ve Yardımlaşma Derneği’ne bombalı saldırı yaptı. Başka bir olayda ise bir polisin silahını çalarak, bir kişiyi vurmak suçunda yargılandı. 21 Mart 2000'de Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerine silahla ateş açmak, H.B. isimli bir gazino sahibini silahla yaralamak ve örgüt adına haraç almak suçlarından hüküm giydi. Süsem ile ilgili iddialar ve suçlar hayli fazla. Tüm bunlara rağmen CHP raporunun 13. sırasında Erdal Süsem tutuklu gazeteci olarak ver almış ve rapora tam 3 sayfa mektup göndermiş. CEPHANEYLE YAKALANAN 'GAZETECİ' Raporun 25. sırasındaki hükümlü MLKP terör örgütü adına faaliyette bulunan Hatice Duman, A.A. adlı şahısla birlikte kaldığı hücre evinde değişik çapta ateşli silahlarla yakalandı. Sahte kimlik kullanan Duman, 31 Temmuz 2001'de Kadıköy ilçesi Kızıltoprak Mahallesi, Kalamış Marina'ya patlayıcı madde koymak, 24 Ocak 2003'de Eyüp ilçesi Rami Kuru Gıda Toptancılar Sitesinde bulunan Akbank Topçular Şubesinin silahlı soygunu, 17 Mart 2003'de ise Maltepe ilçesi Cevizli Mahallesinde A.K. ve H.K. adlı iki kişiye ait silahların yağmalanması olaylarından hüküm giydi. İçişleri Bakanlığının 2011 yılında hazırladığı raporda gazeteci olmayan 10 sanığın isimlerini verilmiş. Hatice Duman’da bu sanıkların içinde yer almıştı. CHP’nin raporunda 40. sırada yer alan DHKP-C terör örgütü üyeliğinden hükümlü Mustafa Gök, başkası adına düzenlenmiş sahte kimlik belgesi kullanırken yakalandı. Gök, 2 Nisan 1992'de Akbank Eyüp Şubesinin silahlı soygunu, 18 Şubat 1992 tarihinde polis memuru Bülent Ustun ve bir bekçinin öldürülmesi, yine aynı tarihte Kartal Tekel satış deposunun bombalanması, 16 Ekim 1991 tarihinde ANAP Pendik ilçe binasının bombalanması, 5 Nisan 1992 tarihinde dört polis memuru ile silahlı çatışma, yaralama ve öldürme eylemleri, 27 Mart 1991 tarihinde Ataköy'de bulunan bir helikopterin bombalanması, 7 Nisan 1992 tarihinde Alibeyköy Polis karakolunun bombalanması, 19 Nisan 1992 tarihinde Atışalanı Ekipler Amirliğine yönelik silahlı saldırı suçlarından hüküm giydi. * Kenan Karavil, raporun 29. sırasında yer alan zanlı, KCK'nın bölge sorumluluğundan tutuklandı. Adana'da yapılan terör amaçlı eylemler ile yasadışı gösterileri organize etti. PKK terör örgütünün silahlı dağ kadrosuna eleman kazandırmak amacıyla faaliyetlerde bulundu. Karavil de CHP raporuna gazeteci olarak aktarıldı. PKK'YA ELEMAN TOPLAMIŞLAR Ömer Faruk Çalışkan raporun 47. sırasındaki yer alıyor. PKK terör örgütüne üye olmak, örgütün silahlı dağ kadrosuna eleman kazandırmak için çalışmalar yapmak, bu amaçla S.A. isimli şahsı İstanbul'dan Van iline götürerek, buradan Yüksekova'ya götürmeye çalışmak suçlarından tutuklandı. PKK'nın kırsal kadrosuna eleman kazandırmaya çalıştığı tespitine yer verilen Çalışkan da CHP'nin gazeteci listesine girmeyi başaran isimler arasında yer aldı. PKK terör örgütü üyeliğinden hüküm giyen Faysal Tunç, raporun 18. sırasında yer aldı. Tunç, Terör örgütünün silahlı dağ kadrosuna elaman kazandırmak için çalışmak ve bu kapsamda 18 yaşından küçük çocuk G.S.'nin örgüte katılımını organize etmek, Muş ilinde örgüt talimatı ve doktrini doğrultusunda eğitim faaliyetleri düzenlemek ve örgüt kararlarını internet üzerinden örgüt üyeleri ile paylaşmak ve uygulamaya geçirmek suçundan hüküm giydi. Sevcan Atak, raporun 56. sırasında yer alıyor. CHP’nin gazeteci olarak aktardığı isim, örgütün silahlı dağ kadrosuna katılmak isteyen Z.K. adlı kişiye yardım etmek, güvenlik takibinden kurtulmak için Z.K.'yı saklama ve PKK'ya yardım, örgütün silahlı dağ kadrosuna katılmak isteyen birine yardım etmek ve terör örgütü PKK üyeliği suçlarından hüküm giydi. Raporun 20 sırasında yer alan ve gazeteci olarak savunulan Ferhat Çiftçi, güvenlik güçlerine molotof kokteyli ve havai fişek attığı için yargılandı.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 11 12