04 Mayıs Cumartesi 2024
2 yıl önce

'Helalleşelim' diyen Kemal Kılıçdaroğlu İBB'den kovulan 12 bin işçiyle de helalleşecek mi?

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından paylaştığı videoda, “Helalleşmek geçmişi değiştirmez ama geleceğimizi kurtarır. Geçmişte partimizin de hataları oldu; helalleşme yolculuğuna çıkma kararı aldım” ifadelerini kullanmıştı. Kılıçdaroğlu'nun yeni sayfa açma çıkışının ardından gözler, 2019 yerel seçimlerinden sonra başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere çok sayıda CHP'li belediyede haksız yere işten kovulan binlerce çalışana çevrildi. Sosyal medyada çok sayıda kullanıcı, Kılıçdaroğlu'nun siyasi görüşleri bahane edilerek CHP'li belediyelerdeki işlerine son verilen binlerce çalışandan da helallik alıp almayacağını dile getirdi. 12 bin kişiyi kovup 18 bin kişi aldılar 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde CHP’ye geçen İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ekrem İmamoğlu başkanı olduktan sonra işçi kıyımına başlamıştı. Ak Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu'nun son paylaştığı verilere göre; 13 bin 312 işçiyi kovan CHP'li belediye, geçen süreçte yaklaşık 44 bin 995 yandaş kişiyi işe aldı. Namus sözü vermişti Helalleşme çağrısı yapan Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'li belediyelerden kovulan işçileri iki yıldır görmezden geliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki işlerinden çıkarılan bir grup işçi geçtiğimiz yıl CHP Genel Merkezi önüne gelerek Kılıçdaroğlu'na seçimlerden önce verdiği namus sözünü hatırlatmasına rağmen, CHP Lideri işçiler için herhangi bir girişimde bulunmadı. Kılıçdaroğlu, 2019 yerel seçimlerinden önce "Bütün işçilere namus sözü ve garanti veriyorum. Kazandığımız bir belediyede, belediye başkanı haksız yere bir işçinin işine son verirse gelecek beni bulacak" açıklaması yapmıştı. HAK-İŞ Genel Başkanı: Her türlü haksızlığı yaptılar HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, CHP'li belediyelerde yaşanan sendikalı işçi kıyımına dikkat çekerek, HAK-İŞ üyesi 10 bin işçinin CHP'li belediyelerce işten çıkarıldığını belirtti. Arslan, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) HDP/PKK'lı ihanet odakları ile işbirliği yaparak sendikalı işçileri işten çıkarmak için yaptıkları girişimlere direndiklerini de söyledi. Yerel yönetim seçimlerinin yapıldığı 2019'dan sonra zor bir süreç yaşadıklarını dile getiren Arslan, CHP ve HDP'li adayların seçimleri kazanır kazanmaz Hakİş üyelerine yönelik bir operasyon başlattıklarına dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Sendikamıza üye 10 bin kişi işten çıkarıldı. 60 bin işçinin istifa ettirildi. Hukuki hakların sonuna kadar takipçisiyiz. Bu çalışanların işlerine dönmeleri için de gerekli mücadeleyi yürütüyoruz." 'Ödüllü işçi' de İBB'den çıkarılan işçiler arasında İBB'de işten çıkarılan işçiler arasında yer alan Metin Karadeniz'in geçtiğimiz yıllarda İstiklal Caddesi'nde temizlik yaparken içinde bin 700 dolar bulunan cüzdanı teslim ettiği için Beyoğlu Belediyesi'nden İSPARK'a ataması yapılarak ödüllendirildiği ortaya çıkmıştı. “Evine bakamayıp boşananlar var” 12 yıl İBB bünyesindeki İSPARK’ta çalışan 2 çocuk babası Birol Durmuş, sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek işten çıkarılmıştı. Kendisi ve İSPARK'ta çalışırken işten çıkarılan 80 kişinin sesini duyurabilmek için bisikletle İstanbul'dan Ankara'ya pedal basan Durmuş, “Beni 25'inci maddeye göre işten çıkarttılar ve tazminatsız, işsizlik maaşı almamamız için ellerinden geleni yaptılar. Bu şekilde şu anda 13 bin kişi mağdur durumda. Kovulanların içinde evinin kirasını ödeyemeyenler var. Evine haciz gelenler var. Çoluk çocuğuna bakamayıp eşinden boşananlar var. Çok mağdur durumdalar" demişti. “Eşyalarımı satmaya başladım” İBB’deki ekmeği elinden alınan işçilerden biri olan Ahmet Belge ise işsizlik nedeniyle büyük maddi zorluklar çektiğini belirterek, “Okula giden 2 çocuğum için eşyalarımı satmaya başladım. Bozulan çamaşır makinesini tamir ettiremediğim için eşim elinde yıkıyor. Diğer işçiler de birçok hastalık, açlık gibi durumlarla karşı karşıya” diye konuşmuştu.

2 yıl önce

Evlat nöbetinde aile sayısı 245'e yükseldi

Diyarbakır'da oğlu Mehmet Akar'ın terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını söyleyerek HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi başlatan Hacire Akar'ın evladına kavuşması, diğer aileler için de umut oldu. Hacire Akar'ın da çağrısıyla çocuklarını bulmak isteyen aileler, 3 Eylül 2019'da HDP binası önünde evlat nöbeti başlattı. 808 gündür sürdürülen evlat nöbetinde Hacire Akar ile birlikte çocuklarına kavuşan aile sayısı 33 oldu. 'KIZIMI ALMADAN BURADAN GİTMEYECEĞİM' Hakkari'nin Çukurca ilçesinde 2014 yılında, 23 yaşındayken kaçırılan kızı Zahide’nin bulunması için gelip eyleme katılan Zebude Öner ile birlikte evlat nöbeti tutan aile sayısı 245'e çıktı. Zebude Öner, kızına teslim olması için çağrı yaparak, "HDP kızımı alıp PKK'ya teslim etti. Kızımın peşinden 2 defa Irak'a gittim ama kızımı bana göstermediler. Buraya kızımı istemeye geldim. Kızımı nasıl götürdülerse öyle de geri getirsinler. Kızımı almadan buradan gitmeyeceğim. İnşallah, kızım gelir ve kavuşurum. Zahide kızım; korkma evine gel. Kaç, güvenlik güçlerine teslim ol. Kimse sana ceza vermeyecek. Teslim ol, devletimiz de seni bana teslim edecek" dedi. LİCE KAYMAKAMI'NDAN AİLELERE DESTEK Bu arada, Lice Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Muhammed Evlice, ilçedeki STK temsilcileri ile birlikte ailelere destek ziyaretinde bulundu. Evlice, tek tek görüştüğü ailelere Türk bayrağı işlenmiş bir tablo hediye etti. Evlice, annelerin evlat nöbetinde ortaya koydukları kararlılık ve iradenin terör örgütünün sonunu getireceğini belirterek, şunları söyledi: "Diyarbakır annelerine destek vermek için buradayız. Diyarbakır annelerimiz tam 808 gündür evlat nöbetindeler. Annelerin evlat nöbetinde ortaya koymuş oldukları kararlılık, duruş, mücadele, azim ve bu irade, bu örgütün sonunu getirecek olan iradedir. Bizler de bu iradeyi oldukça önemsiyoruz. Özellikle şunun altını çiziyor ve vurguluyorum ki; bugün Lice'de iş adamlarımızla, girişimcilerimizle, sanayicilerimizle artık yatırımları konuşuyoruz, yapılacak işleri konuşuyoruz. Artık terör örgütünün sonu geldi. Annelerin buradaki mücadelesi ve devletimizin ortaya koyduğu iradeyle inşallah terör örgütü, ülke gündemimizden silinip atılacaktır. Diyarbakır anneleri, inşallah ortaya koydukları bu mücadeleyle evlatlarına yakın bir zamanda kavuşacaklar."

2 yıl önce

"Acil Mobil Uygulaması" devreye alındı: Selde, depremde, yangında...

Selde, depremde, yangında... AFAD, tüm afetlerde ve acil durumlarda hemen harekete geçiyor ve yardım elini uzatıyor. Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı teknolojiyi kullanarak yardım ağını genişletti, "Acil Mobil Uygulaması"nı devreye aldı. Amaç ise afetlerde daha çok can kurtarmak ve yardımları en hızlı şekilde ulaştırmak. Uygulama, afetzede için kolaylık sağlıyor Uygulama başlatıldığında 112 ACİL çağrı merkezine bağlanılıyor. Afetzedenin durumunu anlatan kısayol butonları da sistemde mevcut. Arayan kişi konuşamayacak durumda ise sisteme kayıtlı taslak cümleleri kullanarak mesaj yoluyla da yardım alabiliyor. En yakın toplanma alanlarını gösteriyor Uygulama ile afet anında kişiye en yakın toplanma alanı gösteriliyor. Afetzedenin toplanma alanına ulaşabilmesi için harita uygulaması üzerinden yol tarifi yapılıyor. Toplanma alanına gidemeyecek durumda olanlar için ise gerektiğinde internet üzerinden acil çağrı başlatılabiliyor. Uygulamada ayrıca afet eğitim videoları da yer alıyor.

2 yıl önce

ASELSAN'dan 66 milyon 750 bin avroluk dev anlaşma!

ASELSAN'ın Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yer alan açıklamasında, uluslararası bir müşteri ile radar, sınır güvenlik ve haberleşme sistemleri ihracatıyla ilgili olarak toplam bedeli 66 milyon 750 bin avro olan bir yurt dışı satış sözleşmesi imzalandığı bildirildi. Söz konusu sözleşme kapsamında teslimatların 2022-2024 döneminde gerçekleştirileceği aktarılan açıklamada, yeni iş ilişkisinin ortaklık faaliyetlerine etkisine ilişkin, "Şirketin cirosunu olumlu etkileyecektir." değerlendirmesi yapıldı.

2 yıl önce

Borsa, günü yükselişle kapattı

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,66 kazançla 1.784,56 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek kapanışını yaptı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 29,07 puan artarken, toplam işlem hacmi 50,2 milyar lira seviyesinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 3,11 değer kaybederken, holding endeksi yüzde 1,37 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 5,81 ile inşaat, en çok gerileyen ise yüzde 4,17 ile spor oldu. Gün içinde 1.791,82 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini gören BIST 100 endeksi, kapanış rekorunu da 1.784,56 puana taşıdı. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.790 ve 1.820 seviyelerinin direnç, 1.740 puanın destek konumunda bulunduğunu bildirdi.

2 yıl önce

BAE Endüstri ve İleri Teknoloji Bakanı el-Cabir: Türkiye yakın, bölgesel bir komşu olarak bizim için doğal bir ortak

Sultan el-Cabir, Türkiye ve BAE ilişkilerini TRT Haber'e değerlendirdi. Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın Türkiye ziyaretinin birçok açıdan büyük önem taşıdığını belirten Sultan el-Cabir, "Bu ziyaret, BAE ile Türkiye'nin bölge için daha barışçıl, istikrarlı ve müreffeh bir gelecek vizyonu üzerinde birlikte çalıştığı bir zamana denk geliyor. Bu iş birliğinin odak noktası, hoşgörü, karşılıklı yarar, ortak çıkarlar ve elbette köprüler kurmaktır." diye konuştu. Cabir, ziyaretin temel amacının, ticareti, iş ortaklıklarını geliştirerek ve başarılı sürdürülebilir yatırımları güvence altına alarak ekonomik değer yaratılmasını desteklemek olduğunu vurgulayarak "BAE ve Türkiye, bölgedeki en dinamik iki ekonomiye ve topluma sahiptir. İkimiz de farklı kültürlere sahibiz, ikimiz de ekonomik yola odaklandık ve ekonomik sürecin sürdürülebilir bir geleceğin anahtarı olduğuna inanıyoruz." dedi. "İKİ ÜLKENİN DE ÇOK GÜÇLÜ ORTAK TEMELLERİ VAR. BUNU GELİŞTİREBİLİRİZ VE GELİŞTİRMELİYİZ" Türkiye- BAE ilişkilerinin yeni olmadığını söyleyen Cabir, iki ülkenin uzun yıllar boyunca sosyal, ekonomik ve kültürel iş birliğinde bulunduğunu dile getirdi. Cabir, BAE'nin Türkiye'nin bölgedeki en büyük ticaret ortağı olduğuna işaret ederek "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daveti üzerine Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın ziyareti bu ilişkiyi yeni bir seviyeye taşıma konusunda gerçekten yeni bir döneme işaret ediyor. İki ülkenin de çok güçlü ortak temelleri var. Bunu geliştirebiliriz ve geliştirmeliyiz." ifadelerini kullandı. "DAHA FAZLA İŞ BİRLİĞİ VE DAHA FAZLA YATIRIM İÇİN YENİ YOLLAR BELİRLEYEREK BAŞARILI YATIRIMLARI GELİŞTİRMEYE HAZIRIZ" İki ülke arasındaki ortaklığı kapsamlı bir şekilde ele aldıklarını anlatan Cabir, bu iş birliğinin iki ülke arasındaki mevcut temel üzerine inşa edileceğini ve ekonomik ticaret ile birden çok sektördeki sosyal bağların geliştirileceğinin altını çizdi. Cabir, şöyle devam etti: "Elbette bu enerji, sağlık, gıda, tarım, lojistik, limanlar, ulaşım, sanayi, imalat, altyapı, finans ve sermaye piyasalarını, teknoloji, turizm, kültür ve daha fazlasını kapsıyor. Ayrıca iklim değişikliği, enerji, gıda ve su güvenliği gibi küresel sorunları ele almak için ortaklıklar kurmayı da amaçlıyoruz. Bildiğiniz gibi, BAE Türkiye'nin en büyük bölgesel ticaret ortağıdır. BAE'nin Türkiye'ye ihracatı 2019'dan 2020'ye kadar yüzde 110'dan fazla arttı ve toplam ticaret yüzde 21 artış gösterdi. BAE, son 5 yılda çoğunlukla Türkiye'nin ulaşım, yenilenebilir enerji ve turizm sektörlerine yatırım yaptı. BAE'deki Türk yatırımları da inşaat, otomotiv parçaları ve yenilenebilir enerjiye odaklandı. Şimdi bir sonraki aşamaya geçmeye ve daha fazla iş birliği ve daha fazla yatırım için yeni yollar belirleyerek bu başarılı yatırımları geliştirmeye hazırız. Bu ortaklıkları çeşitli alanlarda ve çeşitli endüstrilerde genişletmeyi dört gözle bekliyorum." "TÜRKİYE YAKIN BİR BÖLGESEL KOMŞU OLARAK BİZİM İÇİN HARİKA BİR DOĞAL ORTAK" Aslında bunun kendilerinin ve daha geniş bir bölge için ortak çıkar, genel bağlılık ve barış, istikrar ve gerçek refah için ortak vizyonu olduğunu aktaran Cabir, "Çeşitli Türk mevkidaşlarımız ve ortaklarımızla yaptığımız görüşmelerden, çok benzer bir bakış açısına sahip olduğumuz ve ikimiz için de stratejik olarak önemli olan bir dizi konuda hemfikir olduğumuz çok açık ve net bir şekilde ortaya çıktı." dedi. Cabir, öte yandan "ortaklık sanatının" kendi DNA'larında olduğunu belirterek, geçmiş yıllardaki başarılarının da anahtarı olduğunu vurguladı. Bakan Cabir, BAE'nin 50. altın yıl dönümünü kutlarken ortaklıklar ve köprüler kurmanın, gelecek 50 yıllık kalkınma planlarının merkezinde olmaya devam edeceğini kaydetti. Bölgesel ve küresel ortaklarla birlikte sürdürülebilir ekonomik büyüme ve refahı önceliklendirmeye odaklandıklarını belirten Cabir, "Bu, Türkiye gibi dünyanın dört bir yanındaki ülkelerle daha güçlü ekonomik, ticari ve kültürel bağlar kurmak anlamına gelir. Türkiye yakın bir bölgesel komşu olarak bizim için harika bir doğal ortak." diye konuştu. Türk halkını BAE'ye davet eden Cabir, Türkiye dahil 192 ülkenin "akıllarını birleştirmek ve geleceği yaratmak için" nasıl bir araya geldiğini kendi gözleriyle görmeleri için Dubai'deki Expo 2020'yi ziyaret etme tavsiyesinde de bulundu.

2 yıl önce

Selahattin Demirtaş talimat verdi Kemal Kılıçdaroğlu aynı gün miting yapma kararı aldı

HDP’nin tutuklu eski Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, kur kriziyle birlikte kamuoyunda yükselen itirazların ardından muhalefet partilerine miting çağrısı yaptı. Muhalefeti yedi bölgede yedi ortak miting yapmaya çağıran Demirtaş, partilerin genel başkanlarına "Hiç değilse Meclis'te temsil edilen muhalefet partilerinin genel başkanlarının, ortak bir basın toplantısıyla hükümeti istifaya çağırmalarının ve yedi bölgede yedi ortak miting yaparak halkla birlikte derhal seçim istemelerinin önünde bir engel mi var? Bugün değilse ne zaman?" dedi. HDP’nin çağrısına CHP balıklama atladı Selahattin Demirtaş’ın talimatıma balıklama atlayan ilk muhalefet partisi CHP oldu. CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Ey Şahıs, ey ucube rejim, ey yarı cahil kadrolar, ey bu ucube koalisyonun dilini yutmuş küçük ortağı, bellidir ki sizde akıl galip gelmeyecek. Anayasamızın bize tanıdığı hakları kullanarak, milletimizin sesini dinlemek üzere, “Haydi Meydana” diyorum. İlk mitingimiz Mersin’de!” diyerek miting kararı aldıklarını duyurdu.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Kadına karşı şiddeti bir insanlık meselesi olarak görüyoruz

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 81 ilin valisinin katılımıyla Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezinde (GAMER) düzenlenen Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Koordinasyon Kurulları video konferans toplantısına katıldı. Bakan Soylu, aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda gelinen durumu, alınan önlemleri gözden geçirmek için "25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü" vesilesiyle bir araya geldiklerini ifade ederek başladı. "Bu yıl 251 kadın cinayeti işlendi" 15 Kasım itibarıyla bu yıl 251 kadın cinayetinin işlendiğini, geçen yılın tamamında bu sayının 268 olduğunu aktaran Soylu, "Bu yılı sayı olarak geçen yılın üstünde kapatacağımız anlaşılıyor fakat olumlu olan gelişme şu ki son beş-altı yıldır aşağı doğru, kanal şeklinde bir iniş var. Bu yıl da düşüş kanalının içinde kalacağımız görülüyor ancak burada, söz konusu olan istatistik rakamlar değil, insan canı olduğu için, bu meseleye özellikle bu önümüzdeki bir ayda hızlı şekilde vaziyet etmemiz lazım. Arkadaşlarımıza da buradan şunları ifade etmek istiyorum. Sahayı biraz daha baskılayarak kamuoyunun dikkatini çekecek programlarla, etkinliklerle, özellikle ihbar ve şikayet eğilimini arttırmayı başarmalı ve yeni olayların, mağduriyetlerin, birtakım acıların önüne geçmeliyiz" diye konuştu. "Kadına karşı şiddeti bir insanlık meselesi olarak görüyoruz" Kadına karşı şiddeti bir insanlık meselesi olarak gördüklerine ve bir can kaybına bile tahammüllerinin olmadığına dikkati çeken Soylu, "Elektronik kelepçe izleme merkezi kurduk, bin kelepçe kapasitemiz var, Türkiye’de şu an aktif 296 kelepçe var, süresi tamamlanan kelepçe uygulaması sayısı da 501. Yani toplam 800'e yakın kelepçe kararı verilmiş, uygulanmış veya uygulanıyor. Bu noktadan hareketle koruyucu önleyici tedbir kararlarının, kelepçe kararlarının sayısını arttırma gayret içinde olmamız gerektiğini düşünüyorum" sözlerini kullandı. "KADES'in tanıtımına muhakkak ağırlık vermek lazım" İtalya'nın başkenti Roma'da Akdeniz Parlamenterler Asamblesince (PAM) Kadın Acil Destek Uygulaması'na (KADES) verilen ödülü anımsatan Soylu, şöyle konuştu: "Önemli bir fayda elde ettiğimiz KADES'in tanıtımına muhakkak ağırlık vermek lazım. Gelen ihbarların yarısı, gerçekten tehlike içeren ihbarlar. Dolayısıyla bu programın indirilip kullanılması hususunda arkadaşlarımızın gayreti istirham ediyoruz. Tanıtım faaliyetlerinde özellikle vurgulanması gereken hususlardan birisi, KADES'in sadece şiddet mağduru olan ya da ihtimali olan kadınlarımız tarafından değil tüm kadınlarımız tarafından indirilmesinin gerekliliğidir. Buradaki kastımız şudur: Hayatın akışı içinde öngörülemeyen durumlarla karşılaşabilirler veya bir başka kadının başına gelen bir şiddet olayına tanıklık edebilirler, dolayısıyla burada da şiddeti hızlıca kolluk birimlerine bildirme ve birimlerin müdahale etmesini temin etme imkanı bulabilirler." Risk değerlendirme ve analiz çalışmalarının daha doğru yapılabilmesi amacıyla oluşturulan "Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddet Olayları Kayıt Formu"nun önemine değinen Soylu, "1 Şubat 2021 itibarıyla ülke genelinde uygulanmaya başlayan bu formun doldurulması, işlenmesi, bize önemli bir yol haritası sunmaktadır. Bunun da kayıt edilmesi, işlenmesi ile ilgili etkinin ne olduğu ile ilgili, görüş ve öneriler de bakanlık merkez birimlerine iletilmelidir" dedi. 2021-2025 yılları arasını kapsayan kadına yönelik şiddetle mücadele 4. Ulusal Eylem Planı'nı hazırladıklarını belirterek yetkililere seslenen Soylu, şunları kaydetti: "4. Ulusal Eylem Planı'nda yer alan kamuda topyekun seferberlik, eğitim ve farkındalık, koruyucu ve önleyici hizmetler, adalete erişim, verilerin yorumlanması ve analizi başlıklı 5 ana hedefin gereklerinin yerine getirilmesi hususunda gayretlerinizi bekliyoruz. Bu açıdan il ve ilçelerimizdeki ilgili tüm kurum ve kuruluşların tam bir koordinasyon ve iş birliği içerisinde hareket etmesi, gücümüze güç katacaktır."

1 2 ... 24 25 26 27 28 29 30 ... 93 94