Son Dakika:
İtalya'da dün yapılan genel seçimlerde aşırı sağcı lider Gioria Meloni zaferini ilan etti. Siyasi süreçlerin ardından İtalya'nın ilk kadın başbakanı olacak olan 45 yaşındaki Meloni, "Seçim sonuçları, İtalyanların, İtalya'nın Kardeşleri'nin yönetiminde bir merkez sağ hükümet istediğine dair açık bir işaret verdi" dedi. "İTALYA'YA ASLA İHANET ETMEYECEĞİZ" İtalya'nın Kardeşleri Partisi'nin (FdI)seçim merkezini kurduğu Roma'daki Parco dei Principi Oteli'nde basın toplantısı düzenleyen aşırı sağcı siyasetçi, içinde bulundukları zamanın sorumluluk alma zamanı olduğunu dile getirerek, "Tarihin bir parçası olmak istiyorsanız, on milyonlarca insana karşı ne tür bir sorumluluğumuz olduğunu anlamanız gereken bir zamandayız. Çünkü İtalya bizi seçti, biz de ona asla ihanet etmeyeceğiz" diye konuştu. Meloni, "FdI'nin seçimlerden birinci parti çıkması, bizim için pek çok anlam ifade ediyor. Bu kesinlikle birçoğumuz için gurur, gözyaşı, kucaklaşma ve hayaller gecesi" ifadesini kullandı. Giorgia Meloni, sonucun kendileri için bir varış noktası olmadığını, aksine hareket etme anında olduklarını ve yarından itibaren kendi değerlerini göstermeleri gerekeceğini kaydetti. SEÇİME KATILIM TARİHİN EN DÜŞÜK SEVİYESİNDE Seçimlere katılım oranının düşük olmasından duyduğu üzüntüyü belirten Meloni, devletle vatandaş arasındaki ilişkiyi yeniden inşa etmeleri gerektiğini söyledi. İtalya İçişleri Bakanlığı'nın paylaştığı verilere göre, genel seçimlere katılım oranı yüzde 63,9 olarak gerçekleşti. Söz konusu oranın bugüne kadar yapılan genel seçimler arasında en düşük katılım oranı olduğu belirtildi. İTALYA SEÇİMİ GAYRIRESMİ SONUÇLAR İtalya'nın Kardeşleri (FdI) yüzde 26 ile birinci, Demokratik Parti (PD) yüzde 19,5 ile ikinci, 5 Yıldız Hareketi (M5S) yüzde 15 ile üçüncü sırada yer aldı. Lig Partisi yüzde 9 ile dördüncü, Forza Italia (FI) yüzde 8 ile beşinci, seçime birlikte giren Eylem Partisi (Az)-Italia Viva (Iv) da yüzde 7,8 oyla altıncı sırada konumlandı. TÜRKİYE VE İSLAM KARŞITI TUTUMUYLA BİLİNİYOR AB başta olmak üzere uluslararası camiayı ürkütmeyecek mesajlar vermeye çalışan Meloni, 1946'da Mussolini rejiminin külleri üzerine kurulan İtalyan Sosyal Hareketi'nin (MSI) amblemi olan İtalyan bayrağı renklerindeki meşaleyi FDI'nin sembolü olarak kullanmayı sürdürüyor. Demokrasiyi sadece sandıkta oy kullanma düzeyine indirgeyen açıklamaları ile dikkat çeken Meloni, geleneksel aile yapısını ve Hıristiyan kökenleri katı şekilde savunuyor. Göçmen geçişlerinin engellenmesi için Libya'ya deniz ablukası uygulanmasını öneren Meloni, kürtaja da karşı. İslam karşıtlığı da Meloni'nin belirgin özelliklerinden. Ülkedeki uyuşturucu satıcıları, hırsızlar, tecavüzcüler ve mafya için sol partileri suçlayan Meloni, "Bu İtalya, pazar günü sona eriyor" mesajı vermişti. Meloni, Türkiye'nin mevcut politikalarına da karşı. Özellikle Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakerelerinin sonlandırılmasından yana.
CHP’li Barış Yarkadaş, parti genelgesini Twitter’dan paylaştı. Yarkadaş'ın paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “CHP, genel seçimde aday olmak isteyen parti yöneticilerinin 26 Aralık’a kadar istifa etmelerini istedi. Oğuz Kaan Salıcı ve Selin Sayek Böke’nin imzasıyla yayımlanan genelgede aday olmak İçin kimlerin istifa etmesi gerektiği sıralandı. Belediye başkanları listeye alınmadı. Adaylık yolu kapatıldı.” İmamoğlu ve Yavaş'ın önü genelgeyle kesildi Barış Yarkadaş'ın paylaşımına göre, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş'ın adaylığının önü, parti tarafından yayınlanan bu son genelgeyle kapatıldı. İmamoğlu ve Yavaş aday olmak isterse, ya bağımsız ya da başka bir partiye geçerek seçimlere girebilecek. İşte o genelge: https://twitter.com/barisyarkadas/status/1594955469294129152?s=46&t=Q-FgxxlSKu4G2Kw6uPJ4bg
İngiltere merkezli The Economist dergisi, yaklaşan cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri öncesi Türkiye'ye ilişkin analizlerini sıklaştırdı. Seçimler için 14 Mayıs tarihini işaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, halkın 73 yıl sonra aynı gün altılı masaya yanıtını vereceğini söyledi. Erdoğan'a karşı algı operasyonu Economist ise Türkiye'nin etki alanından bahsettiği yazısında, Erdoğan'a yönelik algı operasyonuna girişti. "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, ülkesini tehlikeye atabileceğine" yönelik karalama kampanyasının yürütüldüğü analizde, Türkiye'nin NATO'nun en büyük ikinci silahlı kuvvetlerine sahip olduğu belirtildi. "Türkiye artan etkiye sahip" Türkiye'nin savaşın kavurduğu Suriye'de çok önemli roller üstlendiği, Batı Balkanlar'da, Doğu Akdeniz'de ve son zamanlarda da Afrika'da artan etkiye sahip olduğu vurgulandı. Yine Ankara'nın "geçen yıl aç bir dünyaya" Ukrayna tahılının gönderilmesini sağlayan anlaşmaya aracılık ettiği belirtilen yazının devamında Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadelerle hedef alındı: "Ülke felaketin eşiğinde" Dışarıdan bakanlar, Recep Tayyip Erdoğan'ın bu hafta 14 Mayıs'ta yapılacağını söylediği Türkiye'deki cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine dikkat etmeli. Ülke felaketin eşiğinde. Seçimler yaklaşırken Erdoğan'ın davranışı, bugün son derece kusurlu olan demokrasiyi tam gelişmiş bir diktatörlüğe itebilir. Muhalefete seçim mesajı Muhalefete de mesaj gönderilen söz konusu yazıda, altılı masanın etrafındaki bileşenlerin ve diğer muhalefet partilerinin tek aday üzerinde uzlaşması gerektiği ima edildi. Londra merkezli yayın kuruluşunun muhalefete önerisi, şu ifadelerle aktarıldı: "En iyi adayın arkasında birleşirlerse..." Anketler, muhalefetin en iyi adayın arkasında birleşmesi ve seçimin temiz geçmesi halinde, (Erdoğan'ın) cumhurbaşkanlığını dört ay içinde kaybedebileceğini gösteriyor. "Erdoğan ile konuşmaları gerekiyor" Batılı liderlerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile konuşması gerektiği aktarılan yazıda, hiçbir ülkenin Türkiye'yi kaybetmek istemeyeceği ifade edildi. Böyle bir durumda Avrupa'nın karşılaşabileceği tablodan şu sözlerle bahsedildi: "Göçmenlere Avrupa kapıları açılabilir" Türkiye'deki 5 milyon göçmen ve mültecinin güney Avrupa'ya yelken açmasına izin verebilir. Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılımını engellemeye devam ederek, NATO üyesi olmasına rağmen Ukrayna'da taraf olmayı reddetmesinin ötesine geçebilir.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Twitter hesabından 2023 seçimlerine yönelik önemli mesajlar paylaştı.
Yalçın, MHP Kırklareli İl Başkanlığında parti teşkilatıyla bir araya geldiği toplantıda, 14 Mayıs seçimleri için hazırlıkları hızlandırdıklarını belirtti. Seçim hazırlıklarına 2022 yılında yapılan 9 büyük mitingle başladıklarını dile getiren Yalçın, MHP'nin tüm teşkilatlarının sahada ve insanlarla iç içe olduğunu kaydetti. Seçimlere kadar MHP olarak meşru olan her vasıtayı kullanarak vatandaşlara ulaşmaya devam edeceklerini anlatan Yalçın, "Sahadan aldığımız dönüşler bizi son derece memnun ediyor. Gerek Milliyetçi Hareket Partisi olarak gerekse Cumhur İttifakı olarak ciddi bir sonuç, ciddi bir başarı bekliyoruz. Bunun emarelerini milletimizde ve vatandaşımızda görmekteyiz." ifadelerini kullandı. Seçimlerde Cumhur İttifakı'nın büyük bir başarı elde edeceğine inandıklarını vurgulayan Yalçın, şöyle devam etti: "14 mayıs seçimleri sonrasında Cumhur İttifakı yine seçimden değerli vatandaşlarımızın desteği ile başarıyla ayrılacak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, devlet ve millet hayatına katkı sağlamaya devam edecektir. Amaç ve hedef bellidir, amaç Sayın Cumhurbaşkanı'mızı açık ara seçtirmektir. Çünkü adayımız bizim bellidir, bu konuda da kararımız nettir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde ise nitelikli çoğunluğu Cumhur İttifakı olarak elde etmek gibi bir hedefe kilitlendik. Burada esas olan insanımızın ayağına gitmek ve onu ikna etmektir, temel vasıta budur. Bunu sağlamaya çalışıyoruz, emin adımlarla ilerliyoruz. Gelecekten ve 14 Mayıs'tan ümitvarız. Milliyetçi Hareket Partisi olarak Cumhur İttifakı olarak gereken her şeyi yapmaktayız ve yapmaya devam ediyoruz. Bu nedenle artık 'Aziz milletim sıra sende' diyoruz. Milletimiz kararı sandık başında net olarak verecektir. Zafer, Cumhur İttifakı'na inananların olacaktır." Toplantıda, MHP Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Derya Bulut, İl Başkanı Şaban Savaşan, Merkez İlçe Başkanı Cihan Alkan ve partililer hazır bulundu.
Millet İttifakı'nda Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığının açıklamasının ardından Kılıçdaroğlu PKK'nın siyasi kolu HDP'yi ziyaret kararı aldı. HDP KILIÇDAROĞLU'NUN ADAYLIĞINDAN MEMNUN Masa altındaki HDP Kılıçdaroğlu'nun adaylığından memnun olurken Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın da seçimlerin kazanılması durumunda "Cumhurbaşkanı yardımcısı" görevine getirileceği duyuruldu. Katıldığı televizyon programında Kılıçdaroğlu'nun adaylığı ve HDP ile görüşmesini yorumlayan HDP'li Altan Tan Ekrem İmamoğlu'na da göndermede bulundu. "İMAMOĞLU'NA GÜLÜYORUM KENDİSİ KAZANDI ZANNEDİYOR" Tan yaptığı açıklamada "Ben Ekrem İmamoğlu'na gülüyorum. Belediye seçimini kendisinin kazandığını zannediyor. HDP onu tanımadığı halde oy verdiği için kazandı" diyerek İmamoğlu'nu ti'ye aldı. https://twitter.com/bugunguncel/status/1637305893749391362?s=46&t=kgYu0XH04hCo9hDKdwyLsQ
Macaristan'da geçen yıl yapılan genel seçimi, Başbakan Viktor Orban’ın liderliğindeki Fidesz-KDNP koalisyonu kazandı. Ülkedeki 6 muhalefet partisi, 2010'dan beri görevde olan Orban'a karşı birleşti, ancak seçimlerde istediği sonucu alamadı. Euronews'in 6'lı masa analizi Fransa merkezli Euronews, muhalefet cephesinin bir araya gelmesinin neden seçimi kazanmak için yeterli olmadığını irdeledi. Muhalefetin yaptığı hatalara işaret edilerek, Türkiye'de 6'lı masaya verilen mesajlar aktarıldı. "İttifak cephesinde zafer havası vardı" Muhalefet bloğunun ortak adayı olan eski Belediye Başkanı Peter Marki-Zay ile ilgili durum hatırlatılarak, seçim öncesi ittifakta oluşan havaya dikkat çekildi: Seçim öncesi ittifak cephesinde bir 'zafer havası' vardı. Marki-Zay, rakibi Orban'a karşı tecrübesizdi ancak arkasına bir rüzgar almıştı. Anketlere göre de Orban'ı yenebilecek tek adaydı. Anketlerin tersi durum ortaya çıktı Anketlerde ortaya çıkan durumun aksine, muhalefetin bir önceki seçimlerden bile daha ağır bir yenilgi aldığına dikkat çekildi. 6'lı masaya mesaj: İnsanları ikna etmeliler Marki-Zay, Türkiye'de 14 Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri öncesi 6'lı masaya mesajlar gönderdi, izlenmesi gerektiğini düşündüğü yol haritasından bahsetti: Kapı kapı dolaşmak zorundasınız. İnsanları ikna etmek ve çok etkili bir iletişim kurmak zorundasınız. Eğer bu durum anlaşılmazsa, mesaj yerine ulaşmayacaktır. "Kapı kapı dolaşmalılar" Orban'a karşı kaybeden söz konusu siyasetçi, muhalefetin mesajlarının paylaşılması gerektiğini söyledi: Gerçekten akıllı olmanız ve sert olmanız ve kapı kapı dolaşarak insanlara gitmeniz, sosyal medyayı kullanmanız, bu insanları muhalefetin mesajlarını paylaşmaları için organize etmeniz gerekiyor.
Türkiye yerli ve milli savunma sanayiinde attığı kritik adımlarla dünya genelinde adından söz ettirirken özellikle Kızılelma ve SİHA'lar Yunanistan'da büyük bir endişeye neden oluyor. TCG ANADOLU HİZMETTE Geçtiğimiz günlerde hizmete alınan Dünyanın ilk silahlı insansız hava aracı (SİHA) gemisi ve Türkiye'nin en büyük askeri gemisi TCG Anadolu, İstanbul'da hizmete alınırken Yunanistan'daki korku da giderek büyüyor. "TÜRKLER EGE İÇİN MOTORLARI ISITIYOR" Pentapostagma'da yer alan bir diğer haberde ise, 'Türkler Ege için motorları ısıtıyor' ifadeleri kullanıldı. ''ERDOĞAN SEÇİMİ KAZANIRSA VURULMALI'' Türkiye'nin Ege'de yaptığı atılımlar Yunanistan'ın da gözüne batarken Yunan gazeteciden Başkan Erdoğan'a yönelik küstah bir tehdit geldi. "TÜRKLER SAHİP OLDUKLARINDAN GERİ ADIM ATMIYOR" Türkiye'nin yerli ve milli alanda attığı adımlar Yunanistan basınında da gündem olurken Yunan gazeteci yaptığı yayında küstah bir şekilde Başkan Erdoğan'ın seçimleri kazanması durumunda vurulmalı gerektiğini söyledi. Yunan gazeteci, ''3 farklı tersanede gemiler 36 ay sonra aynı anda teslim edilecek. Türkiye sadece sahip olduklarından geri adım atmıyor. Planlanmaları mantıklı mı değil mi? Siz karar verin. KOMŞU DOĞU AKDENİZ'E HAKİM OLMAK İSTİYOR Komşular Doğu Akdeniz'de hakim olmak istiyorlar. Bu mesaj sadece bizim için değil İsrail ve Mısır'a da veriliyor. Erdoğan'ı önümüzdeki 10 yıl boyunca yönetimde bırakırlarsa durum hoş olmayan sürprizler getirilebilir. Bu yüzden rejimi kalırsa seçimlerden hemen sonra vurulmalıdır. Biz gerçekçiliğin dilini konuşuyoruz, ne empatimiz ne de başka bir şeyimiz var.'' dedi.
