17 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Atina'yı Türkiye korkusu sardı: Akdeniz'deki güç dengesini bozabilecek sistemlere sahip

Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Türkiye'nin sahip olduğu güç sistemlerinden rahatsız olduklarını itiraf etti. Yeni Şafak'ın haberine göre Dendias "Türkiye'nin harekâtlarda kullanabileceği ve Doğu Akdeniz'deki güç dengesini bozabilecek sistemlere sahip olması, Yunanistan ve diğer bölge ülkeleri için endişe kaynağı" ifadelerini kullandı. Bu bağlamda Yunanistan'ın Doğu Akdeniz ve Körfez ülkelerinin çoğuyla işbirliğine gittiğini söyleyen Dendias "Yunanistan artık sadece bir gözlemci değil. O bir 'oyuncu' ve gelişmeleri şekillendiriyor" iddiasında bulundu. "YUNANİSTAN'A KARŞI KULLANILIR MI?" ENDİŞESİ National Herald'ın haberinde, Bayraktar TB2'lerin Yunanistan'a karşı kullanılıp kullanılmayacağına dair bir belirtinin bulunmadığı ifade edilerek, "Ancak SİHA'lar; Azerbaycan, onları Ermeni güçlerini yok etmek ve Dağlık Karabağ'ın kayıp bölgelerini geri almak için kullandığında olduğu gibi kesin avantaj sağlayan kritik bir eşik." ifadesine yer verildi. Haberde; tankları, roketatarları, hava savunma sistemlerini ve radarları yok ettiği anımsatılan SİHA'ların Türkiye'de üretildiği belirtilerek, insansız araçlar için "Ucuz ve ölümcül" tanımlaması yapıldı. Bayraktar TB2'nin diğer ülkelerin ordularına satışının yapıldığı hatırlatılan haberde, "Bu teknolojinin NATO'nun altını oyup oymayacağına dair endişeler var." denildi.

2 yıl önce

Bakan Soylu, Kırgızistan Dışişleri Bakanı Kazakbayev ile görüştü

İçişleri Bakanlığına gelişinde Soylu tarafından karşılanan Kazakbayev, tören mangasını selamladıktan sonra bakanlık şeref defterini imzaladı. Soylu ve Kazakbayev'in daha sonra gerçekleştirdiği görüşmede, Göç İdaresi Genel Müdürü Savaş Ünlü, İçişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Ömer Toraman, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Sezer Işıktaş ile Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanı Mahmut Çorumlu da hazır bulundu.

2 yıl önce

Dışişleri Bakanlığı: Atina bildirisinin bizim açımızdan hiçbir anlamı ve değeri yoktur

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, Atina bildirisine sert tepki göstererek, "Akdeniz'e kıyısı olan 7 AB üyesi Dışişleri Bakanlarının Atina'da 11 Haziran'da yaptıkları toplantının sonunda yayınlanan ortak bildirinin bizim açımızdan hiçbir anlamı ve değeri yoktur. Türkiye ve KKTC olmadan Doğu Akdeniz'de gerçek bir iş birliği ortamı yaratılamayacağına vurgu yapan Bilgiç şunları söyledi: "Kıbrıs meselesi ve Doğu Akdeniz konularında Rum-Yunan ikilisinin maksimalist talep ve politikalarının savunuculuğunu yapan bu oluşumun her yıl tekrarladığı bu tek yanlı ve taraflı tutumun bölgede barış ve istikrara ve işbirliğinin geliştirilmesine katkıda bulunması mümkün değildir" Bilgiç, Cumhurbaşkanı Recep tayyip Erdoğan'ın Doğu Akdeniz'e ilişkin bölgesel konferans önerisini bir kez daha hatırlattı.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Ekonomik olarak paranın gezmesi birilerinin kontrolü altındaysa, uyuşturucu da uluslararası sistemin istikrarsızlaştırmak istedikleri memleketlere yönelik bir aparattır

İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından öne çıkanlar: Cümlelerimin başında profesyonel yönetiminden emniyet mesleğindeki arkadaşlarımızın iradesine kadar elde edilen sonuçların başarısını tebrik ettiğimi ifade etmek istiyorum. Biraz sonra rakamları da söyleyeceğim. Gelinen nokta büyük umut veren bir noktadır. 2029 yılında sandık tamamen bitiyordu. 2029 yılında sandık bütün maddi gelirleriyle ve birikimleriyle ortadan kalkıyordu. Şükürler olsun, bu sorumluluğu alan arkadaşlarıma teşekkür etmek istiyorum. Aynı zamanda namuslu ve dürüst bir iş yaptılar. Bu yaptığımız iş sadece bu dönemi kurtaran bir iş değildir. Bugün belki de hayatınızda görmeyeceğiniz milyonlarca polis meslektaşınıza gelecekte dokunacaksınız. Konuşmak kolaydır, yol açmak zordur. Siz bir yol açtınız. Tüm bu sandığa tüm üyeler adına minnetlerimi ve şükranlarımı ifade etmek istiyorum. FETÖ'nün POLSAN üzerindeki oyunlarını da ihmal etmemek lazım. Orayı nasıl istismar ettiğini ve içini nasıl boşaltmak istediğini de ihmal etmemek lazım. Polis sandığı FETÖ'nün midesinden çekip alınan ve emniyetteki arkadaşlarımıza emanet edilen önemli bir kurumdur. Bundan sonra inanıyorum ki atılacak adımlar çok daha güçlü bir şekilde gelecekle buluşturulacaktır. Yenilenmeyi, güçlenmeyi sağlıyor. Aynı zamanda da birçok sebeple polis üyelerimize katkıyı ve desteği de hiçbir şekilde ihmal etmiyor. Hem verimliliği artıran, aynı zamanda ihtiyaçları gidermeye çalışan bir anlayış süreklilik içinde devam etmektedir. Gelecekte belki POLSAN ve benzeri kurumlar şekilde güvenlik kurumlarımızın kendi kendine yeterlilik oranlarını konuşmaya başlayabileceğiz. Zaman zaman kamuoyu ile elde ettiğimiz rakamları paylaşıyoruz. Bu ülkenin nasıl bir güvenlik sorumluluğuyla karşı karşıya kaldığını anlatmak için yapıyoruz. PEŞ PEŞE OPERASYONLAR 17 Haziran’da Van’da bir araç durduruldu ve arkadaşlarımız C4 patlayıcı ele geçirdi. 3 kişi gözaltına alındı. 18 Haziran’da Mardin’de Nusaybin’de büyükşehre hareket halindeki bir araçta 1.6 kilogram C4 ele geçirildi. Yılbaşından bugüne kadar 100'e yakın, hazır patlama anında olabilecek olayı engelledik, Türkiye'nin üzerine eğer fırsat verilirse hangi oyunların oynanabileceğini biliyoruz. Buna fırsat vermeyiz. Hep birlikte güçlü bir mücadeleyi ortaya koymaya çalışıyoruz. "POLİSLİK MESLEĞİ MAAŞ MESLEĞİ DEĞİLDİR, KİM ÖYLE DÜŞÜYORSA 1 DAKİKA DURMASIN" Biz size güveniyoruz, milletimiz size güveniyor ve gelecek nesillerimiz size güveniyor. Elin adamlarını sevindirmeyelim. Onun için hangi meslek grubu bir çalışıyorsa, güvenlikle ilgili meslek grupları onun 24 katı çalışmak zorundadır. Polislik bir maaş mesleği değildir, kim öyle düşünüyorsa 1 dakika durmasın. Polis mesleğinin ücreti millet sevgisidir. Ederi bayrak sevgisidir. Kimsenin elini ovuşturmaya fırsat veremeyiz. Ne yaptığımızın farkındayız, neyle mücadele ettiğimizin farkındayız. Bu uyuşturucunun sahibi Türkiye değil, burada bir şey daha ifade edeyim. Nasıl ekonomik olarak paranın gezmesi birilerinin kontrolü altındaysa, uyuşturucu da uluslararası sistemin istikrarsızlaştırmak istedikleri memleketlere yönelik bir aparattır. Bu kadar açık ve nettir. Afganistan işgalinden sonra oradaki afyon üretim miktarının yüzlerce kat atmasının sebebi çok net ve açıktır. Bir taşla bir kaç kuş vurabilmek. Bazı ülkeleri istikrarsızlaştırmak için fon elde edebilmek, genç nesillere musallat olabilmek, onun üzerinden ülkeleri güçsüzleştirmek, etki alanına alabilmek… Polis elbiselerinin kumaşlarını gittiğimiz ilde defalarca sormuşumdur, çocuklar memnun musunuz diye. Kalite kontrolünü sürekli kendim yapmışımdır. En iyi kaliteye ulaşması için çaba sarf ettiler. Hatta kadın polislerimize ekstra tahsisler gerçekleştirildi. Kendi ürettiği kaynağı personelinin aidiyetine ortaya koyması lazım. İşte POLSAN tam da burada konumlanmış bir değerimizdir. 2018'den bu yana bu kurumda önemli bir takım yeniliklere imza attık. Bugün POLSAN'a üye olan memur arkadaşımız bugünkü parayla diyorum emekli olduğunda 500 bin lira emekli ikramiyesi alacak ve bugün buna ulaşabilmenin gururu içindeyiz. Önümüzdeki 2 yıl için hedefimiz, üye sayımızı 150 bini çıkarmakla mükellefiz. Kolları sıvayacaksınız. Arkadaşlarımız kendi arkalarında POLSAN gibi güçlü bir kurumu hissedecekler. Bugün çok önemli sonuçlar meydana getirmiştir ve yine bu stratejik adım kurumu evrensel fon yönetim ilkelerine göre yönetiyor olmamızdır. 10 binlerce konaklama yapıldı, hem de uygun. Bu birçok programımız içinde, bunu da POLSAN yaptı. POLSAN Turizm çok iyi bir noktada. Gittikçe büyüyen bir anlayışı gerçekleştirecekler. Başka yatırımları var, onları arkadaşlarımız ifade ettiler. Gelecek vaat eden sektörlerde çok sayıda yatırımımız mevcut. POLSAN 2019 yılında 241 milyon lira, 2020'de ise pandemiye rağmen 325 milyon lira net kar elde etti. Sandık şimdi enflasyonun neredeyse 6 ila 10 puan üzerinde kazanç elde etmektedir. Emekli kat sayısını da artırdık. Genel Kurul'da karar alacağız ve artıracağız. Emeklilik ücreti daha fazla olacak. Emeklilik kat sayısı 1.8'e yükseldi, bu daha da yükselecek. Emekli ikramiyelerinde yüzde 15 ila 20 artmasını sağlamaktadır. Şu anda kabataslak bir hesaplama yapacak olursak 2021'de POLSAN'a üye olan bir polisimizin emekli olunca 500 bin lira emekli ikramiye alabilecektir. Bizim hedefimiz POLSAN'ı kendi grubunda bir rol model haline getirebilmektir.  "TÜRK POLİS TEŞKİLATI'NA BİR ÇAĞRIM VAR" Türk Polis Teşkilatı'na bir çağrım var. Benim ağabeyleri olarak, arkadaşları olarak, bazılarının da kardeşi olarak bir talebim var; POLSAN'ı güçlendirin, kendinizi güçlendirin, POLSAN'a gelin üye olun. Emeklilikte bundan çok daha iyi sonuç elde edecek polis teşkilatımızın üyeleridir. Ellerim patlayıncaya kadar sizi alkışlamak isterim, çünkü bu sizin başarınızdır. Yeni dönem faaliyetlerini titizlikle yöneten yönetimimize, genel müdürümüzden en alt seviyedeki tüm arkadaşlarımıza tekrar teşekkür ediyorum. Sadece terörle, uyuşturucuyla mücadelede değil, burada da önemli bir başarıyı sağlayan teşkilatımızı kutluyorum.

2 yıl önce

Bölücü terör örgütü PKK’nın sözde Botan eyalet sorumlusu Özgür Gabar kod adlı Fırat Şişman, çektiği videoyla örgüt mensuplarına teslim olması çağrısında bulundu

Eren-10 Operasyonları kapsamında Şırnak’ın Bestler-Dereler bölgesinde 8 Nisan’da gerçekleştirilen operasyonda 8’i ölü 10 terörist etkisiz hale getirildi. Operasyonda, terörist Fırat Şişman ağır yaralı olarak yakalandı. 1 buçuk ay boyunca tedavi edilen Şişman, devletin kendisine gösterdiği yardımdan etkilendi. DEVLETİ YANLIŞ TANIMIŞIM Örgütün, teslim olan ya da yakalanan örgüt mensuplarına kötü muamele yapıldığı propagandasını yürüttüğünü anlatan Şişman, “Ben şimdiye kadar devleti yanlış tanımışım ve benim gibi devleti yanlış tanıyan örgütte binlerce insan var” diyerek bu yanlış algıyı ortadan kaldırmak adına bir video ile örgütte bulunanlara seslenmek istedi. Şişman’ın isteği üzerine video çekimleri yapıldı. TESLİM OLUN ÇAĞRISI “Devlet, bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayabilecek güçte ve inançtadır” diyen Şişman, teröristlere şu çağrıda bulundu: “Gelecek her arkadaşa bütün yönleriyle destek verebilecek durumdadır. Arkadaşların da devlete yönelik var olan kaygılarını bir kenara atarak gelebilme cesaretinde bulunmaları gerekiyor. Çoğu arkadaşta örgütten ayrılma düşüncesinin olduğuna inanıyorum. Hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Her birimiz bu ülkeye sahip çıkma ve bu ülkenin geleceğini düşünmek zorundayız. Dış emperyalist güçlerin ve diğer farklı güçlerin oyunlarına gelmeden bin yıllık tarihi geçmişimizi düşünerek, daha önceki oyunları boşa çıkardığımız gibi şimdi de var olan oyunları boşa çıkarabilecek bilinç, anlayış ve erdemlikte olduğumuzu düşünüyorum.” AİT OLDUĞUNUZ TOPRAKLARA GELİN “Belki çoğu arkadaşta ‘acaba devlet bize nasıl yaklaşır, işkence mi yapar, hapse mi atar’ kaygısı olabilir. Bende de devlete karşı olumsuz algılar vardı. Fakat ağır yaralı bir şekilde ele geçtikten sonra devletin bana karşı olumlu yaklaşımlarını gördüm. 25 yıldır örgüt ortamında kaldığım zamanın benim, ailem ve ülkedeki insanlar için hiçbir faydasının olmadığını gördüm. Her arkadaş kafasında oluşmuş soru işaretlerini bir kenara koyarak kendileri için, aileleri için doğru olan sonuç ne ise ona göre cesaretlice gereken adımı atmalı ve ait oldukları toprağa gelmeli. Devletin de bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayacağını düşünüyorum. Her arkadaşın yeni bir hayata başlaması için kendilerine gereken bütün desteği vereceğine inanıyorum. Dış güçlerin emellerini, oyunlarını boşa çıkarmak için daha bilinçlice bir yaklaşım içerisinde olunmalıdır. Her arkadaş en kısa zamanda kendileri için doğru olan kararları verip ait oldukları topraklara, aile ortamına gelebilmeliler.”

2 yıl önce

Çin Dışişleri Bakanı Sözcüsü Wang Wenbin: ABD, diğer ülkelere karşı yaptırımlar uygulayarak ve askeri olarak tehdit ederek, dünya düzeninin en büyük yıkıcısı olmaktadır

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, ABD'yi dünya düzeninin "en büyük yıkıcısı" olmakla suçladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wenbin, düzenlediği basın toplantısında, "ABD, diğer ülkelere karşı yaptırımlar uygulayarak ve askeri olarak tehdit ederek, dünya düzeninin en büyük yıkıcısı olmaktadır." dedi. MÜTTEFİKLERİMİZİN ÇOĞU ABD İLE AYNI FİKİRDE DEĞİL ABD’nin kurallarının temelini oluşturduğu düzenin, ABD'nin egemen olduğu hegemonik bir sistem olduğunu dile getiren Wenbin, müttefiklerinin çoğunun ABD ile aynı fikirde olmadığını belirtti. DÜNYA DÜZENİ HEGEMONİK DEĞİLDİR Wenbin, "Dünya düzeni hegemonik değildir veya ABD liderliğindeki bir klik tarafından oluşturulmamıştır. Tüm ülkeler gerçek manada çok taraflılığı uygulamalı, uluslararası ilişkilerin demokratikleşmesini ilerletmeli ve insanlık için ortak geleceğe sahip bir toplum inşa etmelidir." dedi.

2 yıl önce

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov bir araya geldi! Basın toplantısında önemli açıklamalar

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov Antalya'da bir araya geldikten sonra düzenledikleri ortak basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. İşte toplantıdan önemli satır başları... Çavuşoğlu toplantıya şu sözlerle başladı: "Bu toplantıyı bu sefer Türkiye'de gerçekleştireceğiz. Ayrıca sayın Putin, Cumhurbaşkanımızı Rusya'ya davet ettiler. Bir sonraki toplantı ise Moskova'da yapılacak. Birçok konuda görüş alışverişinde bulunduk. Geçen seneyi telafi ettik, bizim hedefimiz 100 milyar dolar hedefidir. Çalışmamız gerekiyor, ekonomiyle ilgili diğer çalışma gruplarımız da bir araya gelecek. Turizm tabii önemli. Rusya'nın en son 22 Haziran itibariyle ülkemize uçuş sınırlamalarını kaldırmaları isabetli bir karar oldu. Rus turistlerin de dört gözle beklediği bir karardı. Diğer taraftan bizim salgınla mücadelede de işbirliğimiz başından beri devam etti. Sputnik V aşısının 400 binlik dozu Türkiye'ye geldi. Bu aşının ortak üretimi konusunda da birimlerimiz çalışıyor. Güvenli turizm bakımından da bu tür işbirliğimizi devam ettirmek arzusundayız. İkili ilişkilerimizde ciddi bir sorun görmüyoruz. Var olan küçük sorunları da birlikte çözme azmimiz var. Bölgesel konularda da bugün görüş alışverişinde bulunduk, Suriye'yi ele aldık, Karabağ yine bugün bölgesel konularımızdan bir tanesiydi. Amacımız bu ülkelerde istikrarın kalıcı olması. Suriye'de siyasi bir süreç için Rusya ile birlikte çalışmaya devam edeceğiz. İşbirliğimiz somut sonuçlar doğuruyor, liderlerimiz arasında samimi bir dostluk var. Dostum Lavrov ile kapsamlı işbirliğimizi daha da ileri taşımak için çalışmaya devam edeceğiz." Bakan Çavuşoğlu bu önemli açıklamalardan sonra sözü mevkidaşı Lavrov'a bıraktı. Sergey Lavrov ise bu önemli görüşmeyle ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Çok teşekkür ederim Mevlüt Bey. Çok kapsamlı bir şekilde konuları ele aldık. İşbirliğimiz çok yönlü olarak devam ediyor. Beşeri, iktisadi alanlarda işbirliğimizi sürdürüyoruz. Liderlerimiz arasındaki mutabakatları hayata geçirmek için çalışıyoruz. Toplantı yakın bir zamanda Moskova'da yapılacaktır. Akkuyu'da çalışmalar aktif olarak devam ediyor. Bu kapsamda kesintisiz olarak Türk Akımı'nın çalışması için çalışmalar yürütüyoruz. Koronavirüs pandemisi kapsamında Sputnik V aşısının Türkiye'ye sevkiyatı ile birlikte üretimini önlemli görüyoruz. Devasa bir proje gündemde... Turizm çok büyük bir popülariteye sahiptir. Bu turizmin gelişimi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Kendileri her türlü tedbirin alınacağı bize teyit ettiler. Biz Azerbaycan'da ortak Rus merkezinin faaliyetlerini takdirle karşılıyoruz. Buradaki çabalar, ulaşımın yeninden tesis edilebilmesi için önem taşımaktadır. İdlib'de askerden arındırılmış bölge oluşturulması kapsamındaki çalışmaları ele aldık. Mutabakata vardık, Suriye sorununun BM bünyesinde barışçıl şekilde çözümlenmesi için fikir beyan ettik. Ortadoğu, Afganistan, Ukrayna'daki durum ele alındı. Bu tür temaslar düzenli olarak yapılıyor. Aynı şekilde dış politika koordinasyonu konusunda çalışma yürütüyoruz. SORU CEVAP Bakan Çavuşoğlu: Cumartesi günü Kanal İstanbul'un ilk köprüsünün temelini attık. Evet, siz de söylediniz. Şu anda boğazdan geçen trafiğe baktığınızda ciddi bir risk oluşturuyor. Ve her bakımdan ihtiyacı olduğu için yıllar önce ortaya konulan proje için somut adımlar atmaya başladık. Bu projeyi hayata geçirmek için ilgili kurumlarımız çalışıyor. Uluslararası şirketlerden de çok ciddi ilgi ve talep var. Bazen Türkiye'de de dışarıda da tartışmalar oluyor. Ne Kanal İstanbul'un Montrö'ye bir etkisi var, ne de Montrö'nün Kanal İstanbul'a bir etkisi var. Ayrıca Montrö Anlaşması'nın nasıl revize edileceği ya da sonlandırılacağı anlaşmanın içinde var. Türkiye bugüne kadar Montrö Anlaşması'na harfine kadar uymuş bir ülkedir. Kanal İstanbul'u inşa ederek Boğaz'daki riski azaltacağız. Montrö Anlaşması'yla herhangi bir ilişkisi yoktur, Kanal İstanbul bizim iç hukukumuza tabi olacak. Lavrov: Ben de ilave etmek isterim, biz Türk dostlarımızla Montrö Sözleşmesi kapsamında yükümlülüklerin yerine getirilmesi konusunda memnunuz. İstanbul Kanalı yabancı askerlere zemin hazırlamaz. Görüşmeler konusunda Cumhurbaşkanı bugün açıklama yaptı, olup biteni kapsamlı olarak değerlendirdi. ABD'liler Cenevre'de konuşulan bütün konuları kendi çıkarları doğrultusunda değerlendiriyor. Bir heyetimiz hazırlanıp görüşmeler yapacak. Bu tür ön görüşmeler kapsamında her iki tarafın çıkarlarına uygun sonuç olabilir. Birbirimizden ne beklememiz gerektiğini biliyoruz. Burada tuhaf bir durum var, biz dürüst bir şekilde yaklaşmak istiyoruz. Bizim kaynaklarımıza saldırılar ne olacak? ABD'lilerin yaklaşımı pek doğru bir yaklaşım değildir. 

2 yıl önce

Şişli Belediyesi çalışanı küçük çocuklara Tarlabaşı'ndaki merkezde LGBT eğitimi veriyor

Taci ve tecavüz skandallarıyle gündemden düşmeyen CHP, şimdi de çocuk istismarıyla gündemde. Milat Gazetesi'nin haberine göre; İstanbul Taksim'de bulunan Tarlabaşı Toplum Merkezin'de Suriyeli, Türk ve Roman çocuklara LGBT eğitmenleri veren C.S'nin, CHP Şişli Belediyesi’nde çalıştığı ortaya çıktı. Suriyeli, Türk ve Roman çocuklarını eşcinsel ve PKK’lı yapmak için faaliyet yürüten yurtdışı fonlu Tarlabaşı Toplum Merkezi'nde eğitim veren toplumsal cinsiyet eşitliği uzmanı C.S. ve E.S.'nin özellikle küçük yaşta çocukları ve gençleri eşcinsel olmaya yönlendirdiği belirlendi. İsmini açıklamak istemeyen bir tanık, yurtdışından fonlanan İstanbul merkezli üç STK’da daha benzeri olayların yaşandığını iddia etti. Ahlaksız paylaşımlar yapıyor Tarlabaşı Toplum Merkezi kurucularından LGBT savunucusu, çocuklara LGBT empoze eden, Instagram hesabında ahlak dışı, eşcinsel cinsel ilişki çizimleri paylaşan C.S.'nin CHP Şişli Belediyesi Eşitlik Birimi Mülteci Meclisi’nde görev yaptığı, çalışma alanı olarak özellikle LGBT üzerine çalışabileceği mültecileri seçtiği belirlendi.

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 44 45