04 Mayıs Cumartesi 2024
2 yıl önce

TIME dergisi Elon Musk'ı Yılın Kişisi seçti

TIME dergisi, SpaceX ve Tesla'nın kurucusu Elon Musk'ı 'Yılın Kişisi' olarak seçti. Ünlü ismi kapağına taşıyan TIME, dünyanın en zengini Musk'ın son zamanlarda servetini satma yoluna gittiğini hatırlatarak SpaceX ve Tesla ile dünyaya yaptığı katkılardan bahsetti. 'PARMAĞININ BİR HAREKETİYLE BORSA YÜKSELTİYOR' TIME Yılın Kişisi seçtiği Elon Musk hakkındaki açıklama metninde şu ifadelere yer verdi: "Dünyanın en zengin adamının bir evi yok ve son zamanlarda servetini satıyor. Uyduları yörüngeye fırlatıyor. Parmağının bir hareketiyle borsa yükseltiyor. O, gezegenimizi kurtarmayı ve bize yaşamamız için yeni bir tane bulmayı amaçlayan bir adam. SpaceX, ile Amerika'yı uzay yolculuğunda başka bir boyuta taşıdı. Araba şirketi Tesla ile öncülük ettiği milyarlarca dolarlık elektrikli araç pazarının üçte ikisini kontrol ediyor" ELON MUSK KİMDİR? 28 Haziran 1971'de doğan Elon Reeve Musk, mühendis, endüstriyel tasarımcı, teknoloji girişimcisi ve hayırseverdir. Doğduğu yer olan Güney Afrika Cumhuriyeti dışında, Kanada ve ABD vatandaşıdır ve günümüzde hâlen 20 yaşında göç ettiği ABD'de yaşamaktadır. Elon Musk aynı zamanda SpaceX şirketinin kurucusu, CEO'su ve mühendislik ile tasarım ofisleri şefi; erken yatırımcı, Tesla şirketinin CEO'su ve ürün mimarı; The Boring Company şirketinin kurucusu; Neuralink'in ile OpenAI'nin kurucu ortağı ve ilk eş başkanıdır. Musk, 2018 yılında Kraliyet Topluluğu Üyesi (FRS) seçildi. Ayrıca Forbes dergisinin Aralık 2016'da yayımladığı "Dünya'nın En Güçlü İnsanları" listesinde 25. sırada, 2019'da, yine Forbes'un yayımladığı "Dünya'nın En Yenilikçi İnsanları" listesinde ise ilk sırada yer aldı. Musk'ın renkli kişiliği, film yapımcısı Jon Favreau'nin de dikkatini çekti ve 2010'da yayınlanan Iron Man 2 filminde kısa bir süre rol aldı. Buna ek olarak yapımcı Jon Favreau'nun, Elon Musk ve oyuncu Robert Downey Jr.'ı bir araya getirip zaman geçirdiklerini de bir röportajında koordine etmiştir. Ocak 2021'in ilk haftasında Elon Musk, Jeff Bezos'u geçerek yaşayan en zengin kişi oldu. Musk, Kanadalı bir anne ve Güney Afrikalı bir beyaz babanın çocuğu olarak, Pretoria, Güney Afrika'da dünyaya geldi ve orada büyüdü. Queen's Üniversitesi'ne gitmek için Kanada'ya taşınmadan önce, kısa süreliğine Pretoria Üniversitesi'ne katıldı. İki yıl sonra Pennsylvania Üniversitesi'ne geçti ve burada Wharton School'dan ekonomi alanında lisans, fizik alanında ise B.A. ve B.Sc. derecelerini aldı. Doktora derecesine başlamak için 1995 yılında Kaliforniya'ya taşındı ve Stanford Üniversitesi'nde, uygulamalı fizik ve malzeme bilimleri alanında yüksek lisans yaptı ancak akademik kariyer üzerinden devam etmek yerine iş kariyeri üzerinden devam etmeye karar verdi. 1999'da Compaq tarafından $340 milyona satın alınan bir web yazılım şirketi olan Zip2'yi (kardeşi Kimbal Musk ile birlikte) kurdu. Musk, daha sonra çevrimiçi bir banka olan X.com'u kurdu. 2000 yılında, bir önceki yıl PayPal'ı kuran ve Ekim 2002'de eBay'e $1,5 milyara satan Confinity ile birleşti. Mayıs 2002'de Musk, günümüzde hâlen CEO'su ve mühendislik ile tasarım ofisleri şefi olduğu, havacılık teknolojisi üreticisi ve uzay taşımacılığı hizmetleri şirketi olan SpaceX'i kurdu. Elektrikli araç üreticisi Tesla Motors, Inc.'e (günümüzdeki Tesla, Inc.) kuruluşundan bir yıl sonra, 2004'te katıldı ve ürün mimarı oldu; 2008'de de şirketin CEO'su oldu. 2006'da, güneş enerjisi hizmetleri şirketi olan SolarCity'nin (günümüzdeki Tesla'nın bir yan kuruluşu) kurulmasına yardımcı oldu. Musk, 2015'te ise dost canlısı olarak gördüğü yapay zekayı teşvik etmeyi amaçlayan, kâr amacı gütmeyen bir araştırma şirketi olan OpenAI'yi kurdu. Temmuz 2016'da, beyin–bilgisayar arayüzlerini geliştirmeye odaklanmış bir nöroteknoloji şirketi olan Neuralink'i kurdu. Musk, Aralık 2016'da elektrikli araçlar için optimize edilmiş yollara odaklanmış bir 'altyapı ve tünel inşaatı' şirketi olan The Boring Company'yi kurdu. Musk, birincil iş arayışlarına ek olarak, Hyperloop ismindeki yüksek-hızlı bir ulaşım sistemi de tasarladı. Musk, aynı zamanda alışılmışın dışında duruşlar sergilediği ve çok duyurulan skandallara neden olduğu için de eleştirilere konu oldu. 2018 Tham Luang kurtarma operasyonunda denizaltısı uygun bir seçenek olarak görülmeyip reddedildiğinde Musk, dalgıç takımının liderine "pedo-adam" dedi. Dalgıç takımının lideri Musk'a iftira davası açtı; ancak California Hukuk Jürisi Musk'ın lehine karar verdi. Ayrıca 2018'de Musk, Joe Rogan'ın podcastine kenevir içtiği zamana atıfta bulunarak Tesla'nın özel olarak devralınması için hisse başına $420 fon sağladığını tweetledi. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu yorum için kendisine dava açtı; Musk geçici olarak başkanlıktan çekildi ve SEC ile anlaşarak, Twitter kullanımındaki sınırlamaları kabul etti. Musk ayrıca yapay zeka, toplu taşıma ve COVID-19 pandemisi hakkındaki görüşlerinden ötürü de önemli eleştiriler topladı.

2 yıl önce

Yerli ve milli Turkovac aşılarının üretim tesisinden Halk Sağlığı depolarına ilk sevkiyatı gerçekleşti

Acil kullanım onayı alan ve seri üretimi başlayan yerli Koronavirüs aşısı Turkovac'ta Halk Sağlığı depolarına ilk Sevkiyat gerçekleşti. Bakan Koca, Turkovac aşısının yıl bitmeden yaygın kullanımına başlayacağını açıklamıştı. Şanlıurfa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir laboratuvarda seri üretime geçilen Türkiye'nin yerli aşısı Turkovac'ın ilk sevkiyatı, Ankara'ya yapıldı. ALKIŞLAR EŞLİĞİNDE UĞURLANDI Üretilen Turkovac aşılarının ilk partisi ambalajlanarak özel nakliye aracına yüklendi. 150 bin adet aşının yüklendiği araç, çalışanların alkışları eşliğinde Ankara'ya yola çıktı.

2 yıl önce

CHP’li Küçükçekmece Belediyesi’nden terör örgütü PKK’nın derneği DİAYDER’e arsa tahsisi

stanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca terör örgütü PKK’nın uzantısı olan Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) üyeleri hakkında hazırlanan iddianamede, CHP-PKK ilişkisi net şekilde ortaya çıktı. CHP’Lİ BELEDİYE ARSA VERDİ Dosya kapsamındaki şüphelilere ait tapelerle detaylı ifadelerin yer aldığı iddianamede, Küçükçekmece’de CHP’li belediyenin PKK’nın derneği DİAYDER’e İkitelli’de parsel halinde bir arazi verdiği belirtiliyor. Şüphelilerden Rıza O.’nun bir telefon görüşmesinde “İkitelli semtinde parsel halinde vermiş. Yani belediye başkanı kendisi vermiş. Gittik oraya, 1300 metrekare, yeri iyi. Cami projesiymiş, bize vermişler. ‘Size devredelim gidin dernek yapın’ dediler” şeklindeki konuşma dikkat çekti. Yine tapelerde, CHP’li Küçükçekmece Belediyesi’nin PKK’ya müzahir sanıklardan Mehmet İ.’ye danışmanlık teklif ettiği bilgisi de yer alıyor. TAKVİM PARASINI İBB ÖDEMİŞ DİAYDER saymanı olan şüphelilerden Rıza O.’nun 2021 için takvim bastırdığı, basım ücretini ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) karşıladığı görüşme kayıtlarında yer alıyor. Rıza O.’nun bastırılacak 5 bin takvim için İBB’den temin etmeye çalıştıkları 34 bin TL ile ilgili çeşitli görüşmeler yaptığı ve paranın İBB’den direkt matbaa sahibinin hesabına transfer edildiği iddianamede anlatıldı. Her biri 5,50 liradan basılan ve 27 bin 500 lira tutan 5 bin Kürtçe takvim için İBB’nin ödediği 34 bin liradan arta kalan 6 bin 500 liranın, PKK propagandası yapmaktan hakkında işlem uygulanan matbaa sahibince, Rıza O.’nun oğlunun banka hesabına transfer edildiği öğrenildi. MARKET KARTLARI KARABAT’TAN İBB’den aldığı ihalelerle gündeme gelen CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat’ın PKK’lılarla ilişkisi de iddianamede yer buldu. Derneğin maddi olarak problem yaşadığı bir dönemde şüphelilerden Hafit T.’nin CHP’li Karabat’tan para istenebileceğini söylediği ve telefonda konuştuğu Erhan isimli kişinin de “Para versin başka bir şey istemiyorum. Mesela ben Özgür Karabat’a telefon ettim ‘Geri döneceğim’ dedi” şeklindeki konuşma tapelere yansıdı. İddianamede, Özgür Karabat’ın derneğe alışveriş kartları gönderdiği de ifade edildi. İŞE ALIMI CHP İL YÖNETİMİ YAPTI İddianamedeki şüphelilerden Hasan K.’nın DİAYDER üyelerinin İBB’de nasıl işe alındığına dair beyanları da savcılık tarafından iddianameye konuldu. “Belediyeye alınan şahıslar CHP il yönetimi üzerinden işe alınmıştır” diyen Hasan K., PKK’lıların İBB kadrolarına yerleştirilmesinde CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu işaret etti. İddianamede, DİAYDER’e bağlı mescitlerin ihtiyaçlarının İBB tarafından karşılanması için çalışma yapıldığı, Halkalı’daki mescidin eksiklerinin İBB tarafından karşılanması maksadıyla birtakım görüşmeler yapıldığı bilgilerine de yer verildi. Beşiktaş Belediyesi Başkan yardımcısı terör konferansında İddianameki şüphelilerden Mehmet Ş.’nin ikametinde ele geçirilen bir dokümanda CHP-PKK ilişkisi gözler önüne serildi. 12 Aralık 2015’te başlayan ve 2 gün süren, bebek katili Abdullah Öcalan’ın avukatlarının da yer aldığı terör konferansına CHP’li Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı da katılmış. Yazar İhsan Eliaçık’ın da bulunduğu toplantıda Kandil’den gönderilen bir terörist de yer almış. Söz konusu konferansta PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın mektubu okunmuş. Terör toplantısının diğer katılımcıları da ilginç. İddianameye giren belgeye göre, konferansta Protestan Ruhani Lideri, Pir Ali Dedeleri ve FETÖ üyesi Sadullah S. de yer almış. DİAYDER üyelerinden bazılarının FETÖ’nün KHK ile kapatılan derneklerinde yönetim kurulu üyesi olduğu, sonradan DİAYDER üyesi oldukları, tutuklu şüphelilerden Sefa M.’nin sürekli Kandil’e giderek PKK’lı Cemil Bayık’la görüştüğü ve daha önceden FETÖ içinde faaliyet yürütürken PKK’ya katıldığı iddianamede anlatıldı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Türk devletleri liderleriyle yoğun Kazakistan diplomasisi!

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, başta olmak üzere, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov ve Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile gerçekleştirdiği telefon görüşmelerinde Kazakistan’daki son gelişmeler üzerine fikir teatisinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev ile yaptığı görüşmede, dost ve kardeş Kazakistan’da yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiğini belirterek, olaylarda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara şifa temennisinde bulundu. Türkiye’nin Kazakistan’la dayanışma içinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı’nın da yaptığı açıklamada Kazakistan’a desteğin altını çizdiğini belirtti. Kazakistan’da yeni hükümetin bir an önce kurulmasını ve gerginliğin kısa sürede sona ermesini temenni ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan halkının karşılıklı güven ve diyalog çerçevesinde sorunları aşacağına inandığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek duyulması halinde Türkiye’nin her türlü teknik bilgi ve tecrübe paylaşımını gerçekleştirmeye hazır olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Caparov ve Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev ile görüşmelerinde de Kazakistan’ın istikrarı ve güvenliğinin komşuları başta olmak üzere tüm bölge için mühim olduğunu vurgulayarak, kardeş Kazakistan’ın diyalog yoluyla bu sorunu aşacağına emin olduğunu ifade etti.

2 yıl önce

Darbeler ve Demokrasi Söyleşisi… Cumhurbaşkanı Erdoğan: Alçak oyunları bozacak kararlılığa sahibiz

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:  "HALA AYNI SİNSİLİKLER PEŞİNDELER" Açılışı vesilesiyle bir araya geldiğimiz Adnan Menderes Müzesi'nin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Ülkemiz demokrasi tarihini en şanlı ve en hüzünlü sayfasını oluşturan Menderes dönemi nesilden nesile aktarılması gereken ibretlerle bezelidir. Bu müze rahmetli Menderes'in Yassıada'dayken mahpustayken hasretle yad ettiği yerde kurulmuştur. Cumhuriyet kurulduktan sonra yeni devletimizi inşa ederken pek çok zorlukla karşılaştığımız bir gerçektir. Gazi Mustafa Kemal sonrası dönemde CHP sadece zihniyet olarak değil, filende faşizmin kıyılarında dolaşan bir parti haline gelmiştir. Demokrat Parti ve Menderes dönemi Türkiye'inin demokrasi ve kalkınma mücadelesinin en önemli taşlarından birisidir. Darbe döneminde yaşananlar ilk gününden idam gününe kadar tüm aşamalarıyla milletimizin gönlünde onarılamaz yaralar açmıştır. O dönem Menderes'e yeteri kadar sahip çıkılamadı.  Dün kendi siyasi hırsları uğruna, ülkeyi Menderes'in idamına sürüklemekten çekinmeyenler hala aynı sinsilikler peşindeler. Dün Menderes ve arkadaşlarına hangi itamı yapıyorlarsa bugün farklı ithamlarla bize yöneltiyorlar. Şöyle bir geriye baktığında; 1960 darbesi olmasaydı Türkiye'nin demokrasi ve kalkınma yolculuğu hangi istikamette sürerdi diye sormak geliyor. Türkiye'yi siyasette ekonomide, güvenlikte felç etmeyi kafasına koyanların bitmek bilmeyen oyunlarıyla geçen yıllara üzülmemek elimizde değil. Ülkemize kazandırdığımız güçlü altyapı sayesinde bu alçak oyunu bozacak kararlılığa sahip olduğumuz bir döneme girdik. Aşağıda merhum Menderes'în hizmetleriyle alakalı o kronolojik haritayı gördüğümde 20 seneyi hatırlamamak elimde değil. ÜMRAN MENDERES: ÇOK MUTLUYUM Bugün duygu hali içindeyim. Çok mutluyum. Çok arzu ediyordum bu müzenin yapılmasını. Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla hayata geçirildi. Sayın bakanımızın emekleri çok fazla. Umarım gençlerimiz de burayı gezerler. Demokrasi için verilen mücadeleye şahitlik ederler. Ülkesini seven, çalışan bu değerli insanlarımızı rahmetle anmak istiyorum. Nur içinde yatsın içim. Bugün görseydi o da çok mutlu olurdu. Çok mutlu ve gururluyum. TORUNU ADNAN MENDERES: ONU TANIMAK İSTEYENLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ Çok duygulandık heyecanlandık. Adnan Menderes adı yollarda, köprülerde, her yer karşımıza çıkıyor. Maalesef Adnan Menderes'i gerçekten tanıyan, bu ülke için hissettiklerini ideallerini yapmak istediklerini bilen çok az insan var. Onu tanımak isteyenler için ortamların oluşması çok çok önemli. Ancak buna benzer gerçekçi, bilimsel çok da uzak olmayan tarihin hiç de bilinmemesi, tanıtılması gerçekten çok önemli. SORU-CEVAP
ERDOĞAN'DAN TARIM VE ENERJİ MESAJI 10 yıllık başbakanlık dönemini yol ve dava arkadaşlarıyla beraber çok çileli geçiyor. Adnan Menderes ve arkadaşları 10 yılın içerisine Türkiye Cumhuriyeti tarihinde öyle her babayiğidin sığdıramadığı eserleri sığdırmışlardır. Onlar bizim için izdir. Bizler de o izleri takip ederek tarımda, ekonomide, ulaşımda atmamız gereken adımları atıyoruz. İnşallah tarımla beraber Karadeniz'den petrolümüzü de çıkardığımızdan andan itibaren durum çok farklı olacak. HDP'Lİ SEMRA GÜZEL'İN PKK'LI TERÖRİSTLE FOTOĞRAFI: TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ Adımlarımızı attık. Geçenlerde konuşmamda da söyledim. Biz bu parlamentoda bunları görmek istemiyoruz dedik. Hemen müracaatımızı yaptık. Onunla beraber 14 kişi var. Süratle dokunulmazlıklarının kaldırılması için adım atıldı. Onun diğerlerinden dosyasını ayırıp, bir an önce adım atılsın diye Meclis Başkanı ile konuştum. Diğerlerinin de dokunulmazlıklarının kaldırılması için sürecin başlatalım dedim. Meclis başkanımızın da düşüncesi bu şekilde. Daha sonra yargı süreci başlayacak. Bunun da takipçisi olacağız. Kandille ilgili ana muhalefetin başındaki zat, 'İktidara gelirsek başlarına geçireceğiz' diyor. İktidara gelemeyecek de... Şimdi bakıyorsunuz onlarla el ele hareket ediyor. O gün geldiğinde nasıl Kandil'i başlarına yıkacaksınız? Biz sürekli bombalıyoruz. Tek bunlardan terörist kalmayıncaya kadar mücadelemiz devam edecek. Bu parlamento ve bu milletin paraları onların cebine girmemeli. SÜLEYMAN SOYLU: 15 TEMMUZ GERÇEKLEŞSEYDİ TARİHİ DEĞİŞTİRECEKLERDİ Bu talimatı 4 yıl önce verdiğiniz zaman. Bugün konuşmanızda söylediğiniz, 'Çine çayının altında keşke böyle bir müze yapılabilse' diye. Biz, 'Böyle bir müze yapılabilir mi?' diye baktık. Bekir Bey böyle bir imkanın olabileceğini söyledi. Ve bu adım talimatınızla başladı. Özellikle bu müzenin zenginleşmesi için fakat gördüğümüz şuydu. 27 Mayıs'tan sonra tarihi silmeye çalışmışlardı. Aklıma şu geldi. Eğer 17-25 Aralık ya da 15 Temmuz gerçekleşseydi tarihi değiştireceklerdi. Ve sizin talimatınızla herkesin gayretiyle burada ufak bir tarih düzeltmesini yapmak istedik ve siz bunun en büyük boyutunu Yassıada'da yaptınız. Aslında bu meselelere sahip olan insanların yüreğinde bir kıvılcım meydana getirdiniz. İlk feribotun ismini Adnan Menderes koydunuz.

2 yıl önce

Ekrem İmamoğlu’nun “yaptık” dediği “Atık Yakma ve Enerji Üretim Tesisi” AK Parti’nin eseri çıktı… Özalan’dan Tepki: Utanmadan hâlâ "Yaptık" diyor

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “Haftaya güzel bir haberle başlayalım. Avrupa'nın en büyük tesisini yaptık, 6 faklı tesiste atıklardan 2 milyon kişilik elektrik ürettik, ülkemize ve şehrimize katkı sağladık. Yeşil ve ekonomik çözümlere devam edeceğiz.” diye duyurduğu “Atık Yakma ve Enerji Üretim Tesisi” AK Parti döneminde yapıldığı ortaya çıktı. AK Parti Milletvekili Alpay Özalan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun sanki CHP döneminde yapılmış gibi lanse ettiği paylaşıma tepki gösterdi. Özalan, “Utanmadan hâlâ "Yaptık" diyor. Ekrem İmamoğlu ve diğer CHP'li belediye başkanları, sadece yan gelip yatıyor. Övündüğü tesis, Ak Parti eseridir. Yaptıkları tek iş; yalan söyleyip milleti kandırmaya çalışmak. Söylediğiniz yalanları, tek tek suratınıza çarpacağız.” dedi. https://twitter.com/alpayozalan35/status/1496094530847793160?s=21

2 yıl önce

Rusya, Ukrayna'ya ait 2 bin 203 askeri altyapı tesisinin imha edildiğini açıkladı

Bakanlık Sözcüsü İgor Konaşenkov, başkent Moskova'da gazetecilere açıklamalarda bulundu. Rusya Silahlı Kuvvetleri ile Donbas'taki sözde ayrılıkçı yönetimlerin, Ukrayna'nın Rubtsı, Karpovka, Makiivka'nın yanı sıra Nobolobovka, Lipovoye, Sredneye, Zelena Dolina, Zakoblkovka, Peredove, Karyernoye ve Rivnopil yerleşim birimlerini kontrol altına aldığını belirten Konaşenkov, askeri güçlerin Mariupol kentinin kuzey ve kuzeybatı tarafından ilerlemeye devam ettiğini aktardı. Ukrayna'ya ait askeri altyapı tesislerine yönelik saldırıları sürdürdüklerini vurgulayan Konaşenkov, "5 Mart akşamı saldırıların sonucunda Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine ait 61 askeri altyapı vuruldu." dedi. Starokostantiniv kentindeki askeri havaalanının da vurulduğu aktaran Konaşenkov, şunları kaydetti: "Operasyonun başlangıcından bu yana Ukrayna'nın 2 bin 203 askeri altyapı tesisi imha edildi. Bunların arasında Ukrayna ordusuna ait 76 komuta ve iletişim merkezi, 111 hava savunma füze sistemi S-300, Buk M-1, Osa ve 71 radar istasyonu bulunuyor. Ayrıca yerde 69 ve havada 24 uçak, 778 tank ve çeşitli zırhlı araç, 77 çok namlulu roketatar, 279 havan topçusu, 553 özel askeri araç ve 62 insansız hava aracı (İHA) yok edildi."

2 yıl önce

Scholz görüşmesi sonrası kritik mesajlar! Cumhurbaşkanı Erdoğan: "(Rusya-Ukrayna savaşı) Kalıcı ateşkesin tesisi konusundaki çabalarımızı yılmadan sürdürmeye devam edeceğiz."

Almanya ile yakın işbirliği ve diyaloğun sürdürülmesinde kararlı olunduğunu vurgulayan Erdoğan, Scholz ile gerçekleştirdiği görüşmede sadece bölgesel konuları değil dünya gündemini işgal eden Rusya-Ukrayna konusunun da ağırlıklı olarak değerlendirildiğini kaydetti. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Dost ve müttefik Almanya'nın Şansölyesi ülkemize ilk ziyaretini gerçekleştiriyor. Son derece dinamik ve güçlü olan Türk Alman ilişkilerinin boyutları ve yoğunluğu emsalsizdir. İkili görüşmemizin gerek, siyasi, ticari kültürel her yönde ele alma fırsatı bulduk. Bunun yanında da şu anda sadece bölgesel değil, dünya gündemini teşkil eden, Rusya-Ukrayna konusunu da ağırlıklı olarak değerlendirme fırsatı bulduk. Gelişmeler tabi ki dikkat çekici. NATO müttefiki 2 ülke olarak endişelere sahip olduğumuzu teyit ettik. "KALICI ATEŞKES İÇİN ÇABALARIMIZA DEVAM EDECEĞİZ" Gayretlerimiz sonucu, Rus ve Ukrayna Dışişleri Bakanları, Dışişleri Bakanımla Antalya'da bir araya geldiler. Savaşın ortasında bu toplantı, diplomasi zaferi olarak görülebilir. Antalya zirvesi önemli bir başarı. Kalıcı ateşkesin tesisi konusunda çabalarımızı yılmadan sürdürmeye devam edeceğiz. Bugün yaptığımız görüşmelerde ikili ve diğer birçok meseleyi de değerlendirdik. Almanya ile Yüksek düzeyle istişare mekanizmamızın canlandırılması gerektiğine inanıyorum. Dışişleri Bakanlarımız birbirleriyle görüşerek, Yüksek Düzey Toplantımızı Türkiye'de gerçekleştireceğiz. Almanya Türkiye'nin ihracatta ilk, ithalatta ikinci sıradaki ortağıdır. Ticaret hacmimiz 2021 yılında 41 milyar doları aşmış vaziyette, bu rakamı inşallah 50 milyar dolara taşımakta kararlıyız. TİCARETTE HEDEF 50 MİLYAR DOLAR Almanya ile Yüksek düzeyle istişare mekanizmamızın canlandırılması gerektiğine inanıyorum. Dışişleri Bakanlarımız birbirleriyle görüşerek, Yüksek Düzey Toplantımızı Türkiye'de gerçekleştireceğiz. Almanya Türkiye'nin ihracatta ilk, ithalatta ikinci sıradaki ortağıdır. Ticaret hacmimiz 2021 yılında 41 milyar doları aşmış vaziyette, bu rakamı inşallah 50 milyar dolara taşımakta kararlıyız. "AVRUPALI TÜRKLERİ TEŞVİK ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ" İlişkilerimizin önemli bir reçetesini de insani boyut teşkil ediyor. Bizim turizmdeki etkin iki ülkemiz birincisi Rusya, ikincisi Almanya ikinciydi. Almanya'daki bu ilişkimizi yine devam ettireceğimize inanıyorum. Geçen sene Ekim ayında Türkiye-Almanya işgücünün 60. yılını yad ettik. Salgınla mücadelede Özlem Türeci ve Uğur Şahin, hem Almanya'nın hem de Türkiye'nin gururu oldular. Bundan sonra da Avrupalı Türkleri her alanda teşvik etmeyi sürdüreceğiz.  Almanya ile bölgesel konularda yakın ilişkilerde çalışmayı önemsiyoruz. Almanya'nın AB içinde lider konumdaki ülkelerden biri olduğu tartışılmasızdır. Türkiye-AB ilişkilerinin ilerletilmesinde Alman temsilcilerinin tutumunun devam edeceğine inanıyorum. İstanbul'daki Türk-Alman üniversitesi bizim için ciddi sıçrama tahtasıdır. Bunu da Şansölye ile görüştük. Bir an önce Almanya ayağında da Türk-Alman üniversitesini kurmamız, özellikle ilahiyat açığı konusunda da önemli bir fayda sağlayacaktır. Özel temsilcilerimiz İbrahim Kalın Bey ile Çağatay Bey bu çalışmayı yürütecekler. Almanya Şansölyesi Olaf Scholz'un açıklamalarından satır başları: "ATEŞKES KONUSUNDA HEMFİKİRİZ" Şansölye olarak Türkiye'de ilk defa bulunmaktan mutluyum. Çok uzun süre bir aradaydık ve konuştuk. Bu iyi bir ilişkimizin olduğunun göstergesi. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı devam ediyor. Yaşanan büyük acıların haberlerini alıyoruz. İki ülkenin de vatandaşları TV önünde haberleri izliyoruz, orada hayatlarını kaybeden insanları ve yıkılan şehirleri görünce endişeleniyoruz. En kısa zamanda ateşkese ulaşılması konusunda da hemfikiriz. Siviller için güvenli koridorun sağlanması gerekir. Şunu da her gün her füzeyle Rusya'nın dünya toplumunun birliğinden ayrıldığını göz önünde bulundurmalıyız. Rus liderine çağrıda bulunuyoruz; artık durun. MONTRÖ TEŞEKKÜRÜ İki ülkenin Cumhurbaşkanlarıyla yaptığımız görüşmelerle ilgili fikir alışverişinde bulunduk. Artık sonuçların elde edilmesi ve silahların susması önemli. Türk müttefikimizin de diplomatik çabasını olumlu karşılıyoruz. Ve Rusya-Ukrayna Dışişleri Bakanları'nın Türkiye'de görüşmesini önemli buluyoruz. Biz bunun dışında Ukrayna'nın kendisini savunmasını sağlamasını istiyoruz. Silah, insani yardımla yapıyoruz hem Türkiye, hem Almanya olarak. Montrö'ye göre Boğaz'ın savaş gemilerine kapatılmasını önemli buluyoruz ve teşekkür ediyoruz. "TÜRKİYE VE AB ARASINDAKİ ENERJİ İŞBİRLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ" Bizim NATO nezdinde işbirliği içinde olmamız son derece önemli. Güvenlik durumu ile karşı karşıyayız. NATO'nun Doğu sınırı ülkelerinde güçlerinin yoğunlaştırılacağı bilgisini verdik. Burada anlamamız gereken şu; hukukun ihlal edilmesi, bizim de güçlü olmamız gerektiğini gözler önüne serdi. Bu nedenle federal ordumuz için 100 milyar euroluk fon ilave verdik. Aynı zaman da ekonomik işbirliği anlamında görüştük. Somut olarak bazı Görüşme formatları konusunda vardık. Aynı zamanda AB ile Türkiye arasındaki enerji işbirliği çok önemli. Biz artık elektriğimizi yenilenebilir enerjiden sağlamak istiyoruz. Bu konuda da diğer ülkelerle uzun süreli işbirliği istiyoruz. Gelecekte bazı ülkelerden ithalatımız olacak. Aynı enerjinin farklı kaynaklardan sağlanması, çeşitli olması ve farklı ülkelerden sağlamamız gerekli ki Rusya'ya bağımlı olmayalım. MİÇOTAKİS VE HERZOG GÖRÜŞMELERİ Burada Afrika kıtası veya Avrupa kıtası arasında enerji terminallerini kurmalıyız. Bu konuda hızlı hareket etmeliyiz, kaynaklarımızı çeşitlendirmek için. Kuzey Amerika'nın ve Batı ülkeleri, burada çok yakın işbirliği içindedir ve güvenliğimizi savunmak zorundayız. Bölgesel konularda da işbirliğimizi geliştirmeliyiz, sizin İsrail Cumhurbaşkanıyla görüşmeniz ve Miçotakis görüşmeleriniz önemliydi. Göç ve mülteciler konusundaki işbirliğimiz çok önemli. Ukrayna konusunda da görüyoruz. Şiddet yaşandığı sürece maalesef insanlar göç edecek ve güvenli yer arayacak. Bunu korumamız bizim sorumluluğumuz. Almanya'da çok sayıda Türk kökenli hemşerimiz var. Artık onlar bizim toplumumuzun canlı birer unsurudur. Federal hükümet ve Meclis'te de çok sayıda milletvekili bakanlarımız var. Onların etkin bir şekilde Almanya'ya katkılarından çok memnunum. İlişkilerimizdeki büyük potansiyeli daha çok değerlendirmek istiyoruz. Tekrar sayın Cumhurbaşkanı beni kabul ettiğiniz için çok teşekkür ediyoruz. SORU-CEVAP RUSYA'YA UYGULANAN YAPTIRIMLARA KATILACAK MISINIZ? Cumhurbaşkanı Erdoğan: Askeri derken NATO'daki işbirliği ne demektir. NATO'daki işbirliği askeri dayanışmanın teşekkül ettiği bir kurumdur. Burada ağır silahlardan tutunuz da diğer silahlara varana kadar NATO'da bunları kullanırsınız. Almanya ile biz iki ortağız ve dostuz. İki NATO ülkesi olarak birlikte neler yapabiliriz, ne gibi eksikleri gideririz bunun değerlendirmesini yaptık. Rusya'dan aldığımız silahlar noktasında bunun cevabını merak ettiğinizi görüyorum. Şu andaki şartlar içerisinde gelecek ne gösterir onu şu an konuşmak erken olur. Şartlar ne getirir ne götürür bunu görmek lazım. Biz sayın Zelenski'yle de Putin ile de dostluğumuzu korumak durumundayız. Yaptırımlara gelirsek; BM içerisinde ne gerekiyorsa biz onu yaptık. NATO ülkelerinin yapmadıklarını biz Rusya'ya rağmen yaptık, Ukrayna'ya desteklerimizi sürdürdük. Biz şu anda 50 TIR'ı Ukrayna'ya gönderdik, göndermeye de devam ediyoruz. Almanya Şansölyesi Olaf Scholz: Almanya'nın ABD'nin çok keskin yaptırımlara karar verdiği hususudur. Durumun aslında beklendiğinden çok daha dramatik sonuçlar getirdi bu yaptırımlar ve Rusya'nın her yanında gösteriyor. Bir anlaşma Ukrayna'nın kabul edeceği bir anlaşma olmalı. Biz Putin'le konuşurken, Ukrayna'ya yardım için konuşuyoruz. Ukrayna kendi adına doğru olana karar vermeli. Biz bunu yapamayız. Artık şöyle bir söylenti kalkmalı. Ukrayna bir millet, hangi dili konuşurlarsa konuşsunlar vatanlarını savunuyorlar. ASKERİ ÜRÜNLER KONUSUNDA TÜRKİYE'YE UYGULADIĞINIZ AMBARGO KALDIRACAK MISINIZ? Almanya Şansölyesi Olaf Scholz: Biz NATO'da çok yakın bir işbirliği halindeyiz. Bu işbirliği gittikçe önem kazanıyor. Örneğin ileri güç konusunda NATO'nun batı cephesindeki güçlerini geliştirmek istiyoruz. Burada bir federal ordu için ve NATO bütçesine 50 milyar euroluk katkı sağlıyoruz. Ek bir fon da ayırdık bütçemizden. Almanya'da keskin bir savunma ihracatı politikamız var. Yasayla tespit edilen bir çerçeve içinde hareket etmek zorundayız. ALMANYA'NIN UKRAYNA'YA SİLAH YARDIMI YAPMADIĞI VE ENGELLEDİĞİ İDDİASI Almanya Şansölyesi Olaf Scholz: Müttefiklerimiz ve Almanya, Ukrayna'ya yardımda bulundu. Ukrayna'ya 2014 yılından beri savunma konusunda mali yardım yaptık. Bunu gelecekteki sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Örneğin savunma silahları gibi silahlarda destekte bulunduk.

1 2 3 4 5