17 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Kalkışma çağrısı yapan Ahmet Şık’a soruşturma

Eski HDP'li Ahmet Şık, daha önce darbe imalı eylem çağrısı yapmıştı. "Kimse 'seçimle gidiyorlar' sayıklamasının peşinden gitmesin artık" diyen Şık, "Mafyayla hukukla, bunların hukuku ile mücadele edilmez. Evrensel hukuk normlarının olduğu bir hukukla mücadele etmek için herkes yurttaşlık görevini yerine getirmeli, bu mücadeleye omuz verilmeli" ifadelerini kullanmıştı. Vatandaşlara "sokağa çıkın" diye seslendi Şu an TİP vekili olan Ahmet Şık, bir kez daha kalkışma çağrısında bulundu. HDP'li Ali Kenanoğlu'yla Kadıköy'de eylem yapan Şık, vatandaşlara "Hepiniz sokağa çıkmalısınız" diye seslendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tehdit Şık, "Recep Tayyip Erdoğan sen oradan aşağı ineceksin. Hepiniz yargılanacaksınız" diyerek de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı da tehdit etti.

2 yıl önce

Kırmızı bültenle aranan PKK'nın sözde Mahmur sorumlusu Hasan Adır etkisiz hale getirildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde terör örgütü PKK’nın sözde üst düzey yöneticisi ve Mahmur genel sorumlusu “Doktor Hüseyin” kod adlı Selman Bozkır'ın etkisiz hale getirildiğini duyurmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mahmur Kampı açıklaması Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçen hafta katıldığı bir canlı yayında, terör örgütü PKK’nın Irak’taki önemli merkezlerinden biri olan Mahmur ile ilgili operasyon sinyali vermişti. Erdoğan, “Bu akşam ilk defa söyleyeceğim. Biz Mahmur meselesini de en az Kandil kadar önemsiyoruz. Çünkü Mahmur, Kandil’in adeta kuluçka yuvasıdır. BM temizlemediği takdirde bir BM üyesi olarak biz temizleriz” demişti.

2 yıl önce

DEAŞ'ın sözde Türkiye sorumlusu yakalandı

DEAŞ’ın, Kırmızı Kategoride aranan “Türkiye Vilayeti Sorumlusu” Ebu Usame el Türki Kod Kasım GÜLER, MİT’in Suriye’de gerçekleştirdiği nefes kesen operasyonla yakalanıp, Türkiye’ye getirildi. Silah ve patlayıcılarla birlikte Türkiye’ye illegal geçerek sansasyonel eylem planladığı öğrenilen Ebu Usame el Türki Kod Kasım GÜLER, MİT tarafından Suriye’de tespit edilip, takibe alınmasının ardından başarılı bir operasyonla Türkiye’ye getirildi. Kırmızı kategoride aranıp yakalanan ilk DEAŞ mensubu olan Kasım GÜLER’in üzerinden çok sayıda örgütsel doküman ile gizli bilgiler çıktı. Ebu Usame el Türki Kod Kasım GÜLER’in; - 2008-2010 yılları arasında Afganistan-Pakistan alanına geçerek İslami Cihat Birliği bünyesinde çatışma bölgelerinde faaliyet gösterdiği, - 2014 yılında örgüt lideri Halife Ebubekir El Bağdadi'ye biat ederek DEAŞ’a katıldığı, - 2018 yılında örgüt içerisinde üst düzey görevlerde yer aldığı, - Sözde “Türkiye Vilayeti sorumluluğunun” ardından ise DEAŞ’ın Rusya, Avrupa ve Türkiye Mali sorumlusu olduğu, öğrenildi.

2 yıl önce

Bölücü terör örgütü PKK’nın sözde Botan eyalet sorumlusu Özgür Gabar kod adlı Fırat Şişman, çektiği videoyla örgüt mensuplarına teslim olması çağrısında bulundu

Eren-10 Operasyonları kapsamında Şırnak’ın Bestler-Dereler bölgesinde 8 Nisan’da gerçekleştirilen operasyonda 8’i ölü 10 terörist etkisiz hale getirildi. Operasyonda, terörist Fırat Şişman ağır yaralı olarak yakalandı. 1 buçuk ay boyunca tedavi edilen Şişman, devletin kendisine gösterdiği yardımdan etkilendi. DEVLETİ YANLIŞ TANIMIŞIM Örgütün, teslim olan ya da yakalanan örgüt mensuplarına kötü muamele yapıldığı propagandasını yürüttüğünü anlatan Şişman, “Ben şimdiye kadar devleti yanlış tanımışım ve benim gibi devleti yanlış tanıyan örgütte binlerce insan var” diyerek bu yanlış algıyı ortadan kaldırmak adına bir video ile örgütte bulunanlara seslenmek istedi. Şişman’ın isteği üzerine video çekimleri yapıldı. TESLİM OLUN ÇAĞRISI “Devlet, bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayabilecek güçte ve inançtadır” diyen Şişman, teröristlere şu çağrıda bulundu: “Gelecek her arkadaşa bütün yönleriyle destek verebilecek durumdadır. Arkadaşların da devlete yönelik var olan kaygılarını bir kenara atarak gelebilme cesaretinde bulunmaları gerekiyor. Çoğu arkadaşta örgütten ayrılma düşüncesinin olduğuna inanıyorum. Hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Her birimiz bu ülkeye sahip çıkma ve bu ülkenin geleceğini düşünmek zorundayız. Dış emperyalist güçlerin ve diğer farklı güçlerin oyunlarına gelmeden bin yıllık tarihi geçmişimizi düşünerek, daha önceki oyunları boşa çıkardığımız gibi şimdi de var olan oyunları boşa çıkarabilecek bilinç, anlayış ve erdemlikte olduğumuzu düşünüyorum.” AİT OLDUĞUNUZ TOPRAKLARA GELİN “Belki çoğu arkadaşta ‘acaba devlet bize nasıl yaklaşır, işkence mi yapar, hapse mi atar’ kaygısı olabilir. Bende de devlete karşı olumsuz algılar vardı. Fakat ağır yaralı bir şekilde ele geçtikten sonra devletin bana karşı olumlu yaklaşımlarını gördüm. 25 yıldır örgüt ortamında kaldığım zamanın benim, ailem ve ülkedeki insanlar için hiçbir faydasının olmadığını gördüm. Her arkadaş kafasında oluşmuş soru işaretlerini bir kenara koyarak kendileri için, aileleri için doğru olan sonuç ne ise ona göre cesaretlice gereken adımı atmalı ve ait oldukları toprağa gelmeli. Devletin de bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayacağını düşünüyorum. Her arkadaşın yeni bir hayata başlaması için kendilerine gereken bütün desteği vereceğine inanıyorum. Dış güçlerin emellerini, oyunlarını boşa çıkarmak için daha bilinçlice bir yaklaşım içerisinde olunmalıdır. Her arkadaş en kısa zamanda kendileri için doğru olan kararları verip ait oldukları topraklara, aile ortamına gelebilmeliler.”

2 yıl önce

Kara para aklama soruşturması kapsamında aranan Sezgin Baran Korkmaz Avusturya'da gözaltına alındı

Büyükelçi Ceyhun, Korkmaz'ın Avusturya'da gözaltına alındığı iddialarına ilişkin sorusuna, "Doğru. Bilgimiz var. Takip ediyoruz." cevabını verdi. Ne olmuştu? Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) ve Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı, geçen yıl SBK Holding ve holdinge bağlı 6 şirketin hesaplarında yaptığı incelemelerde, 132 milyon dolar kara para aklandığını belirlemişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, SBK Holding ve alt şirketlerinde yönetici olan 19 kişi hakkında gözaltı kararı verilmiş, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, İstanbul merkezli 4 ilde düzenlenen operasyonda, şüphelilerden 11'i gözaltına alınmıştı. Sezgin Baran Korkmaz'ın da arasında bulunduğu 8 şüphelinin ise yurt dışında olduğu tespit edilmişti.

2 yıl önce

İnan Kıraç: Biz sorunu hukuki yoldan çözdük

SBK Holding’in sahibi firari Sezgin Baran Korkmaz’ın silindiğini iddia ettiği 45 milyon dolar alacağı olduğu iş insanı İnan Kıraç, Sözcü Gazetesi yazarı Deniz Zeyrek’e açıklamalarda bulundu. Alacağıyla ilgili, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu devreye sokmadığını söyleyen Kıraç, "Biz sorunumuzu hukuk yoluyla çözdük ve 6 milyon dolar karşılığında hisseleri devraldık. 40-54 milyon yazılıyor. 6 milyon dolar, Türk Lirası olarak o rakama denk geliyor" dedi.

2 yıl önce

Cumhuriyet yazarı Tuncay Mollaveisoğlu CHP'nin paralı tetikçisi çıktı! Valilik soruşturma başlattı

CHP'nin finanse ettiği bilinen medya organlarından bir tanesi olan Cumhuriyet Gazetesi'nin köşe yazarı Tuncay Mollaveisoğlu, önce organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in sözcülüğüne soyunmuş, daha sonra da kara para aklamakla suçlanan Sezgin Baran Korkmaz'ın Artı1 kanalını finanse ettiği haberiyle gündeme gelmişti. CHP'nin tetikçisi Cumhuriyet'te bugün de "Bakan Soylu, iddiaya göre Korkmaz'ın uçan sarayını seçim döneminde özel taksisi gibi kullanmış" başlıklı köşe yazısıyla piyasaya çıktı. CHP'Lİ BELEDİYELERE YIKAMA YAĞLAMA Mollaveisoğlu'nun Yeniçağ gazetesinde yazar olduğu dönemde de köşesinde sürekli CHP güzellemesi yaptığı, 6 Mart tarihli köşe yazısında Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP Muğla Büyükşehir adayı Osman Gürün'e övgü dolu kelimeler sarf ettiği görüldü. MOLLAVEİSOĞLU'NU CHP'NİN FONLADIĞI ORTAYA ÇIKTI Bağımsız Büyükşehir Adayı Behçet Saatcı ile Demokrat Parti Büyükşehir Adayı Mehmet Kocadon'u hedef alarak, bu ikisine verilecek oyun AK Parti'ye yarayacağını ifade eden Tuncay Mollavesioğlu'nun Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından, "Danışman" olarak işe alındığı ortaya çıktı. BÜYÜKŞEHİR'İN BELGESİ DOĞRULADI Mollavesioğlu'nun işe alındığı ile ilgili Büyükşehirce yayınlanan bir yazı tartışmalara da beraberinde getirdi. 02 Mart 2018 tarihli Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı, İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanlığı'na ait Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Cumhur Çoban imzası ile yayınlanan yazıya göre, Tuncay Mollavesioğlu 15 Şubat 2018 tarihi itibariyle Muğla Büyükşehir Belediyesi'nde "Danışman" olarak işe alındı.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI Cumhuriyet Gazetesi'nde bir takım manipülatif haberlere imza atan ve aynı zamanda Muğla Büyükşehir Belediyesinde danışman kadrosunda görev yapan ve belediyeye uğramadan maaş aldığı bilinen Tuncay Mollaveisoğlu hakkında Muğla Valiliğince soruşturma başlatıldı. KİŞİYE ÖZEL KÖŞE YAZISI Bu olayla birlikte Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün'ün büyük bir seçim skandalına imza attığı ortaya çıkmış ve "Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin bütçesi ile maaşı ödenen Tuncay Mollavesioğlu, seçim sürecinde Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı'na özel köşe yazısı yazsın diye mi işe alındı?" sorusunu gündeme getirmişti. Osman Gürün ise bu hamlesiyle siyasi rakipleri tarafından da etik olmamakla eleştirilmişti. ORGANİZE SUÇ LİDERİ SEDAT PEKER, DOLANDIRICI SBK, SOYLU OPERASYONU... Tuncay Mollaveisoğlu şimdi de organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker'le ilgili algı operasyonlarına Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde devam ediyor. Mollaveisoğlu'nun "Peker'in sırları ve tek partide 5 ton kokain", "Peker, iktidarın Susutluk Kamyonu mu?" gibi köşe yazılarıyla suç örgütü lideri Sedat Peker'in tetikçiliğini yaptığı görülüyor. CHP'nin medya yapılanması içinde yer alan Mollaveisoğlu, daha sonra kara para aklamakla suçlanan Sezgin Baran Korkmaz'ın tetikçilik yapmak üzere kurdurduğu ve finanse ettiği Artı1 kanalıyla gündeme geldi. Sözcü Gazetesi Yazarı Yılmaz Özdil, sosyal medya hesabından kara para aklamakla suçlanan Sezgin Baran Korkmaz'ın kanalı finanse ettiğini iddia etmiş, Özdil'in bu iddiasına gazeteci Uğur Dündar sert tepki göstermişti. Mollaveisoğlu, yine aynı yazıda "Sonra Gezi olayları oldu... Artı 1'de, Gezi'yi baştan sona yayımlama kararı aldık..." ifadeleriyle Türkiye'ye diz çöktürme operasyonu olan Gezi teröründe kendisinin ve satılık medyanın nasıl bir rol aldığını adeta itiraf ediyor. KARA PARAYLA SATI ALINAN GAZETECİLERDEN! Tuncay Mollaveisoğlu, Artı 1 kanalının kara parayla kurdurulması operasyonunun da merkezindeki isimlerden bir tanesi. Yılmaz Özdil'in hakkında kara para aklama ve dolandırıcılık suçlamalarıyla kırmızı bülten olan ve Avusturya'da tutuklanan SBK Holding'in sahibi Sezgin Baran Korkmaz'ın Uğur Dündar'ın da kuruluş döneminde yorumculuk yaptığı Artı 1 TV'yi kurdurduğu iddiası ortalığı karıştırmıştı. Bu iddiaların ardından Uğur Dündar, "Sen nasıl olur da benim namusuma şerefime ima yollu laf söylersin ayıp be utan utan yazıklar olsun sana yerin dibine gir! Karşıma çıkarsan çok fena yaparım..." ifadeleriyle Yılmaz Özdil'e çok sert tepki göstermişti. "SORMAYAYIM O HALDE..." Özdil, "SBK iddianamesinde yazılanları sordum, Tele1'de değerli ağabeyim Uğur Dündar'la Tuncay Mollaveisoğlu beni eleştiriyor, sormayayım o halde..." ifadeleriyle bir paylaşımda daha bulundu. 40 MİLYONLUK SKANDAL! "PARAYI ERDOĞAN TOPRAK TOPLADI" CHP yandaşı yazarların ifşaları CHP'deki milyonluk vurgunu da gün yüzüne çıkardı. Can Ataklı'nın kanalın kurulması için toplanan 40 milyon liranın CHP'li bir yönetici tarafından buharlaştırıldığını açıklamasının ardından CHP'li eski Maltepe Belediye Başkanı Mustafa Zengin de iddiaları doğruladı. Dönemin CHP'li Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ise o paraların CHP Milletvekili Erdoğan Toprak tarafından toplandığını açıkladı. BELEDİYELER HARACA BAĞLANDI CHP'li eski Maltepe Belediye Başkanı Mustafa Zengin, sürecin Gezi'den sonra başladığını anlattı. Buna göre Halk TV'nin yanında yeni kanal için düğmeye basıldı. "Kanalın başına da Uğur Dündar gelecek" denildi. Bir otelde toplantı yapıldı. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan Toprak'a düşüncesini sorduğunda Toprak, "10 belediye 300 bin dolar verirse yeterli destek sağlanmış olur" yanıtını verdi. Böylece para toplamaya başladılar. CHP'nin kurmak isteği kanal için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, küçük belediyelerden 300'er bin, Maltepe ve Sarıyer'den 2'şer milyon dolar istedi. TOPRAK'A PARAYI ELDEN VERDİM Dönemin CHP'li Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen de Toprak'ın kendisinden televizyon kanalı kurulmak için para istediğini söyledi. Toprak'ın Levent'teki ofisine gittiğini belirten Erzen, "Param yoktu, oğlumun düğünündeki altınlarını kuruş kuruş hesap ederek, bir kâğıda yazarak Erdoğan Toprak'a bürosunda verdim ve para yetmedi. Üzerine 48 milyar verdim" dedi. KANAL BATTI, PARA BUHAR OLDU CHP'li başkanların çoğu, genel başkan yardımcısı Erdoğan Toprak'ın Levent'teki ofisinde paraları ödedi. İddiaya göre kanal, ABD'de kara para aklamasıyla tutuklanan Sezgin Baran Korkmaz'ın parasıyla kuruldu. Toplanan 40 milyon lira ise hiçbir zaman kanala gitmedi. Kanal battı, 40 milyon lira ise sırra kadem bastı. Partililer kayıp paranın peşine düşerken Toprak, olayı yalanladı. "Tüm iddialar, aday olamayan bazı kişilerin intikam çabalarının sonucu" diyerek eski belediye başkanlarını suçladı. BUGÜN DE SOYLU OPERASYONUYLA GÜNDEMDE CHP'nin tetikçisi bugün de yine Cumhuriyet'te "Bakan Soylu, iddiaya göre Korkmaz'ın uçan sarayını seçim döneminde özel taksisi gibi kullanmış" şeklinde algı kokan bir habere imza attı. Cumhuriyet'in iddiasına jet hızıyla yanıt veren Bakanlık, "Faturası ekte paylaşılan uçak kiralama hadisesi; 2017 yılında Ankara'daki bir sivil havacılık şirketinden ücreti mukabilinde yapılmış bir uçak kiralama işlemidir. Seçim yasakları sebebiyle 16 Nisan 2017 Anayasa Referandumu çalışmaları sırasında son bir haftada, esasen İçişleri Bakanlığı'na ait uçak ve helikopterler olmasına rağmen siyasi etik gereği bu araçlar kullanılmamış, seçim çalışmalarında daha önce de zaman zaman yapıldığı gibi, bedeli bizzat İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu tarafından karşılanmak suretiyle, en uygun fiyatı veren Söğüt Havacılık A.Ş. adlı ticari işletmeden uçak kiralama yoluna gidilmiştir." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Muş'ta çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutarak eylem yapan aile sayısı 6'ya yükseldi

PKK'nın kaçırdığı çocuklarına kavuşma ümidiyle Diyarbakır annelerinin başlattığı eyleme destek veren aileler, Muş HDP İl Başkanlığı önünde "Halk Düşmanı Parti", "Evlatlarımızı vereceksiniz", "Ha HDP, ha PKK", "Türk-Kürt kardeştir, HDP kalleştir" ve "Halkı Dolandıran Parti" yazılı pankartlar açtı. Çocuklarına ait fotoğraf ve Türk bayrakları taşıyan aileler, HDP aleyhine slogan atarak partililere tepki gösterdi. Bulanık ilçesine bağlı Elmakaya Beldesi'nde yaşayan Yemlihan Arul da terör örgütünce kaçırılan kardeşine kavuşmak için eyleme destek verdi. Arul, yaptığı açıklamada, kardeşinin 2015 yılında örgüt tarafından kaçırıldığını belirtti. Kardeşi gelene kadar eylemi sürdüreceğini ifade eden Arul, şöyle konuştu: "Annemin vasiyeti üzerine buraya geldim. Annem vefat etti. Annem, 'Mustafa'yı bulup gel' dedi. Ben de Mustafa için geldim. Sadece onlardan çocuklarımızı istiyoruz, çok şey istemiyoruz. Ben kardeşimi istiyorum. Bugüne kadar kardeşimle hiç görüşme şansım olmadı ve hiçbir yerden de haber alamadık. Gidiş o gidiş." "Diyarbakır'da HDP binasının kepengini kapatıp kaçtılar" Kardeşi dağa kaçırılan Ümit Özcan da kardeşi Atilla Özcan için eylemini sürdürdüğünü dile getirdi. "Kardeşimi HDP götürüp PKK'ya satmıştır. Ben, kardeşimi HDP'den istiyorum." diyen Özcan, şunları kaydetti: "Sonuna kadar kararlıyım. Diyarbakır ve Muş'taki eyleme de katılıyorum. Diyarbakır'da HDP binasının kepengini kapatıp kaçtılar. Suçlu olan kaçıyor. Şu an bina orada boş. Kürt Türk davası diyorlar. Bizim Kürt Türk davası diye bir davamız yok. Bizim Türklerle bir sıkıntımız yok. 'Kürt davası' diyorlar Ermeni'ye çalışıyorlar, Amerika'ya çalışıyorlar, oraya asker götürüyorlar. Bizim tek bir devletimiz var o da Türkiye Cumhuriyeti devleti. Biz bu devletin insanıyız, Amerika'nın Kürt'ü değiliz, Türkiye Cumhuriyeti'nin Kürt'üyüz." HDP'den çocuğunu isteyen anne Şahinaz Özcan da oğlunun 4,5 yıldır kayıp olduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Oğlumdan hiçbir haber alamadım. Çocuğumdan haber almadan da buradan kalkmayacağım, eyleme devam edeceğim. HDP, PKK'ya destek veriyor. HDP, PKK'ya destek vermeseydi PKK bu işleri yapamazdı. Atilla oğlum biz burada seni bekliyoruz. Neredeysen gel devlete teslim ol, gel polise teslim ol. Burası güvenli. Orası senin yerin değil. Bugün de bir aile daha gelip bize katıldı ve destek olmaya başladı." Sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden ailelere destek Muş Kardeşlik Platformu Kurucu Üyesi Kıyasettin Seçkin de HDP il binası önünde eylem yapan ailelere destek verdi. Seçkin, burada yaptığı açıklamada, çocuğu dağa kaçırılan ailelere bu eyleme destek vermeleri yönünde çağrıda bulunarak, şunları söyledi: "Devletimiz, PKK'nın tepesine binip onları ezdikçe biz özgürlüğümüzü ve hürriyetimizi o oranda elde etmiş oluyoruz. Bunun göstergesi de annelerin ortaya çıkıp evlatlarını bu zalimlerden istemesidir. 1994 tarihinde Batman ile Sason arasında yolculuk yaparken PKK yolumuzu kesti. Orada 5 kişiyi kurşuna dizdiler. Annesinin önünde birini kurşuna dizdiler. O annenin feryadı daha da kulaklarımda çınlıyor. O feryadı hatırlarken bu anneleri anlamaya başladım. Ailelere destek veriyorum. Çocuğu dağda olanlar, muhakkak gelsin çocuğuna sahip çıksın."

1 2 ... 8 9 10 11 12 13 14 ... 56 57