02 Mayıs Perşembe 2024
1 yıl önce

AK Partili Akbaşoğlu'ndan 'İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme açıklaması: Hukuka aykırı bir durum yok

TBMM Genel Kurulunda kadına ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesini öngören Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı. TBMM Genel Kurulunda eleştirilere cevap veren AK Parti Grup Başkanvekili Akbaşoğlu, muhalefetin gerçekleri çarpıttığını belirterek, "Kadına verdiğimiz değeri bu toplum çok iyi biliyor. Anayasal olarak kadınlara pozitif ayrımcılık getirdik. Milletimiz huzurlu toplum ile ilgili politikalarımızı benimsediği için AK Parti iktidar oldu. İstanbul Sözleşmesi'nin çekilmesinde hukuka aykırı bir durum yoktur. 1963 tarih ve 244 sayılı Kanun ile Cumhurbaşkanlığı 9 Sayılı Kararnamesi'nin ortaya koyduğu hükümler çerçevesinde, yürütme ve yasama görev alanlarıyla ilgili yetkilerini kullanmıştır” dedi. Bazı Antlaşmaların Yapılması İçin Cumhurbaşkanına Yetki Verilmesi Hakkında Kanun’un İnönü zamanında yasalaştığını belirten Akbaşoğlu, “Sonuç itibarıyla, burada, hükümet, yürütme organı bir uluslararası sözleşmeye imza atar. Bunu, uluslararası sözleşmenin uygun bulunduğuna dair kanunu Meclis kanun olarak çıkartır, bir izin verir yani izin verir. Yürütme ister bunu imzalar, bu izni alır. Bunun birçok örneği vardır. Bakanlar Kurulu imza attığı gibi, yine Bakanlar Kurulu, yürütme organı bunu sona erdirme noktasında yetki sahibidir. Yürütme organının yetkisinde olan işlem yürütme organı tarafından geri alınır. Daha önce, yürütme organı parlamenter sistemde Bakanlar Kuruluydu; Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde yürütme organı Cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanı kararıyla bunun sona erdirileceği açık hükümdür. Bu Meclisin yapmış olduğu uygun bulma kanunu ise yürürlüktedir zaten. Yürütme, Meclisin yapmış olduğu kanunu yürürlükten kaldırmamıştır, o bir izin verme sürecidir, izni vermiştir. Bu kararı, sona erdirme kararını veya katılma kararını verecek olan yürütmedir” diye konuştu.

1 yıl önce

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ: "Konutta 1 Temmuz 2023 yılına kadar yenilenecek kira sözleşmeleri bir önceki kiranın yüzde 25’ini geçemeyecek."

Konut kiralarındaki fahiş artışlar hükümetin yakın takibindeydi. Başta büyükşehirler olmak üzere, son dönemlerde vatandaşların gündemine gelen yüksek konut kiraları; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Hazine Bakan Yardımcısı Yunus Elitaş ile Ticaret Bakanlığı’ndan bürokratlarının katıldığı “fahiş kira toplantısı”nda detaylı şekilde masaya yatırılmıştı. ÇALIŞMADA SONA GELİNDİ Kira düzenlemesine ilişkin çalışmada sona gelindi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, kiralarda artış sınırını açıkladı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ canlı yayında yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: "Bir geçici hüküm borçlar kanununa adalet komisyonunda eklenecek. AK Parti, MHP grubu teklif verecek ve eklenecektir. 'ARTIŞ YÜZDE 25'İ GEÇEMEYECEK' "1 Temmuz 2023'e kadar yenilenecek sözleşmelerde önceki kira yılının yüzde 25'ini geçmemek koşuluyla yapılacak artışların geçerli olacağı hükmü Borçlar Kanunu'na eklenecek. Bunun üzerinde yapılabilecek artışların geçerli olmayacağı açıkça ifade ediliyor. Bu düzenlemeyi yaparken geçici olmasına özellikle önem verdik. Bu düzenleme kiracı ve ev sahibinin hukukuna halel vermeden ikisinin de belli bir fedakarlıkla bir noktada durmasına özen gösterdik. Umarım beklentileri karşılar, umarım beklediğimiz sonuçları doğurur şimdiden hayırlı olmasını temenni ediyorum."

1 yıl önce

Millet İttifakı'nda İstanbul Sözleşmesi krizi!

Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde İstanbul Sözleşmesi ile ilgili yaptığı açıklamada, "Bu millete sözüm var. İktidar olduğumuzda, ilk 1 hafta içinde, hatta 24 saat içerisinde İstanbul Sözleşmesi'ni yürürlüğe koyacağız" ifadelerini kullandı. Millet İttifakı'nın bir diğer ortağı İYİ Parti'nin Genel Başkanı Meral Akşener'den de Kılıçdaroğlu'nun sözlerini destekler nitelikte bir açıklama geldi. Akşener, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Biz geleceğiz ve İstanbul Sözleşmesi yeniden yaşatacak!" dedi. İTTİFAKTA "İSTANBUL SÖZLEŞMESİ" KRİZİ Saadet Partisi'nden ise tam tersi yönde bir açıklama geldi. Saadet Partisi Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman, "İktidara gelirsek İstanbul Sözleşmesi nasıl kaldırıldıysa İstanbul Sözleşmesi'ne bağlı bütün uygulamaları da Allah'ın izniyle kaldırmış olacağız. Kadını ve aileyi koruyacak düzenlemeleri hayata geçireceğiz." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

CHP'li başkandan skandal üstüne skandal: Göstermelik sözleşme ayarladı tarih atmayı unuttu

Geçtiğimiz aylarda aile şirketinin Belediyeden aldığı bir ihaleyi etik bulmadığı gerekçesiyle iptal ettirdiğini söyleyen Subaşı'nın, Belediyenin organizasyonlarını verdiği firmalara, yemek işlerini eşinin şirketine yaptırması koşuluyla verdiği anlaşılmıştı. Bilecik'in kurtuluşunun 100'üncü yıl dönümü dolayısıyla Şeyh Edebali meydanında düzenlenen kurtuluş etkinliklerinde halka ikram edilmesi için hazırlanan 5 bin kişilik yemeğin de aile şirketince dağıtılması dikkatlerden kaçmadı. Yapılan milyonluk kıyak tepki topladı. DOĞRUDAN DEĞİL DOLAYLI YOLDAN KIYAĞA DEVAM Kurtuluş etkinliklerinde yemek tezgahının başına geçen Subaşı, vatandaşlara kendi elleriyle yemek dağıtımı yaparken yerel basına bol bol poz verdi. Çekilen fotoğraflara çarpıcı ayrıntılar da yansıdı. ÜCRETSİZ DAĞITILDI YALANI Daha önce de İstanbul'da kaldığı lüks otelin 21 Bin 600 TL'lik faturasını Belediyeye kestirdiği anlaşılan ve çıkan haberlerin ardından apar topar bir açıklama yapan CHP'li Subaşı, belgeleriyle yayınlanan haberi, eline tutuşturulan bir kağıda yazılanları okuyarak yalanlamaya çalışmış ve tek bir belge dahi gösterememişti. Sabah'ın haberine göre; Aile şirketine yaptığı kıyakla ilgili çıkan haberi de yalanlamak için aceleyle bir sözleşme hazırlatan Subaşı, bu kez de uydurma sözleşmeye tarih atmayı unuttu. Sözleşmede, söz konusu 5 Bin kişilik yemeğin, Subaşı Yemek Sanayi tarafından ücretsiz ikram edildiğine yer verildi. Bütün Belediye ve bağlı kuruluşlar ile mahalli idare birliklerinin tüm yapılan sözleşmelerinde tarih bulunması zorunluluğu varken, aniden ortaya çıkan sözleşmede tarih bulunmaması vatandaşlarca alay konusu oldu.

1 yıl önce

Bakan Bilgin'den sözleşmeli memurlara müjde: Bu ayın içerisinde kadrolu hale getireceğiz

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, sözleşmeli personelin çalışma şartlarını düzenleyen bir çalışma içerisinde olduklarını duyurdu. Bakan Bilgin'in açıklamaları şöyle; "Sözleşmeli personelin çalışma şartlarını değiştirmeyi düşünüyoruz o çalışmayı tamamladık. Tahmin ediyorum önümüzdeki hafta veya bu ay içinde onu uygulamaya geçireceğiz. Sözleşmeli memurları bu ayın içerisinde kadrolu hale getireceğiz. Emeklilikte yaşa takılanların yüzde 87'si özel sektörde çalışıyor. EYT'yi, aralık ayı içerisinde Meclis’e takdim edeceğiz. Şu anda yaş şartını kaldırırsak, prim gün sayısı ve hizmet süresi tutan yaklaşık 1,5 milyon kişi var. Enflasyonun karşısında reel ücreti gerileten etkiyi ortadan kaldıran bir asgari ücreti gerçekleştireceğiz."

1 yıl önce

Devlet Bahçeli: Ücretli, sözleşmeli adı altında öğretmen kalmamalı hepsi kadroya geçirilmeli!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuşuyor. Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: Masalarda değil, meydanlardayız. MHP'ye yargısız infaza heves edenlere demokrasinin ve sandığın kaç bucak olduğunu göstermenin azmindeyiz. Milliyetçi Hareket Partisi algı oyunlarını boza boza geliyor. Hiçbir engele takılmadan, karanlık senaryoya aldırmadan inanmış adımlarla hak ettiğimiz başarıya ulaşmak için gece demiyoruz, gündüz demiyoruz, en ufak yılgınlık göstermiyoruz. Hiç kuşkum yok, hep birlikte başaracağız. Geleceğin süper gücü Türkiye'dir. Cumhur İttifakı ise Türk milletinin gelecek umudu, birlik ve beraberlik şuurudur. 2023 yılında adayımız belli, kararımız nettir. Cumhurla cumhuriyet tam olarak kenetlenmiştir. Zillet partilerinin başkanları bu süreçte havlu atacak. 2023'te travmatik çalkantı yaşayacaklar. "ATANAMAYAN HİÇBİR ÖĞRETMEN BIRAKMAYACAĞIZ" Öğretmen cehaletin avcısı, ümitlerimizin kamçısı, kendimizi ve çevremizi aramanın rehber pırıltısıdır. Öğretmen gerçekte ona yakın olan ve öğrencilerini doyuran, başı boş hareketlerine çekidüzen veren, seven, sevdiren, iyiyi öğretendir. Öğretmen herkese çöldeki membağ suyudur. Öğretmen milletimizin en kudretli gücüdür. Öğretmenin hayatı, ailesi ve öğrencileri arasında olmak üzere 2 kol halinde akış halindedir. Bizim geleceği hiçe saymaya ne hakkımız, ne haddimiz vardır. Öğretmenlere hangi hakları versek, ne yapsak helal olsun diyorum. Üzerimize düşen ne ise yapmanın sözünü mertçe veriyorum. Öğretmeni sevmek, insanın kendisini sevmesidir. Öğretmenlerimiz büyük ruh mimarlarıdır. Atanamayan hiçbir öğretmen bırakmayacağız. Hepsi kadroya geçirilmelidir.

1 yıl önce

Vedat Bilgin'den sözleşmeli kadro açıklaması

Sözleşmeli memurların gözü kulağı, kadroların verileceği tarihe çevrildi. Sözleşmeli memurlara kadro verileceğinin açıklanmasının ardından binlerce memur, kadroların ne zaman verileceğini araştırmaya başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, konuya ilişkin açıklama yaptı. "Düzenlemenin son hali pazartesi açıklanacak" Vedat Bilgin, kamudaki tüm sözleşmeli personeli kapsayan düzenlemenin son halini, Cumhurbaşkanı Erdoğan pazartesi günü Kabine Toplantısı'nın ardından kamuoyu ile paylaşacağını açıkladı. Bakan Bilgin, "Kamudaki tüm sözleşmeli personeli kapsayan düzenlemenin son halini Cumhurbaşkanı Erdoğan pazartesi günü Kabine Toplantısının ardından kamuoyu ile paylaşacak." dedi.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan sözleşmeli personele kadro müjdesi: 3+1 yıl çalışmış olanlar kadroya geçecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: Rusya ve Ukrayna liderleriyle kimi zaman yüz yüze, kimi zaman telefon görüşmeleriyle bölgemizde yaşanan krizin etkilerini en aza indirmeye çalışıyoruz. Önceki hafta bir dizi telefon görüşmesi yaptık. Tıkanma aşamasına gelen tahıl sevkiyatın 120 gün daha uzatılmasını sağladık. Amacımız kapsamlı ateşkes ve barış anlaşmasına kadar bu temasları sürdürmektir. Güney sınırlarımızca yürüttüğümüz harekatlarda büyük kayıplar veren terör örgütü havan saldırılarıyla masumların kanını akıtarak kirli yüzünü göstermiştir. Karkamış'ta 5 yaşındaki evladımızla 22 yaşında öğretmenimizi katleden terör örgütünü yok etme ahdimizi bir kez daha tekrarlıyorum. DÜZCE'DE TOKİ YENİ EVLER YAPACAK Türkiye'nin deprem ülkesi olduğu gerçeğini Düzce'de meydana gelen 5.9 şiddetindeki sarsıntıyla bir kez daha hatırladık. Hamdolsun önemli yıkıma ve kayba sebep olmayan depremin ardından bakanlarımız ve tüm kurumlarımız vatandaşlarımızın yanında yer almış, her türlü destek sağlanmıştır. Acil yardım ödeneği olarak 87 milyon lira deprem bölgesinde kullanılmış, 7 bin 500 haneye eşya desteği verilmiş, hafif hasarların tamiri için destek sağlanması kararlaştırılmıştır. Düzce, Cumayeri, Çilimli, Gölyaka ve Gümüşova ilçelerimizdeki daha önceki afetlerde olduğu gibi TOKİ tarafından yenileri süratle inşa edilecektir. Yarın turizmcilerimizle bir araya geleceğiz. Çarşamba günü ülkemize atanan yeni büyükelçilerimizi kabul edeceğiz. Cuma günü Engelli Hakları Ulusal Eylem Planı'nı açıklayacağız. Yeni nesillere tüm hayallerini gerçekleştirebilecekleri Türkiye bırakmak için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. "KİMSEYE HESAP VERMEYİZ" Bugünkü Kabine Toplantımızda güvenlik tehditleriyle devam eden harekatları ayrıntılı bir şekilde değerlendirdik. Pençe-Kilit Harekat bölgesinde verdiğimiz 7 şehidimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ülkemizin sınırlarını 30 kilometre derinliğinde güvenlik şeridi ile koruma altına alma kararımız yaşadığımız her hadiseyle biraz daha güçlenmektedir. Binlerce kilometre öteden gelip terörist masum ayrımı yapmadan her yeri yakıp yıkanlar Türkiye'nin bu hassasiyetine saygı duymak gerekir. Biz kimseden izin almadığımız gibi kimseye de hesap vermeyiz. İsim değişikliği oyunlarıyla tescilli terör örgütünü destekleyenlerin riyakarlıklarına tahammül etme durumunda değiliz. Küresel güvenlik mimarisini kökünden değiştirecek hadiseler yaşadığımız dönemde Türkiye maruz kaldığı sayısız haksızlığa ve ambargoya rağmen kendi ihtiyaçlarını karşılayacak seviyeye gelmiştir. Artık içi ve altı boş tehditlere kimsenin gücü yetmeyecektir. Türkiye düşmanı lobilerin zorlamasıyla, siyasi söylem düzeyinde eski alışkanlıklarını sürdürmeye çalışanların da bu gerçekle yaşamaya alıştıklarını görüyoruz. Uluslararası siyasette ebedi dostlukların ve ebedi düşmanlıkların olmayacağı, temel ilkelerden ödün vermeden dönemin şartlarına göre hareket edilmesi gerektiğini biliyoruz. Bölgesel, siyasi, insani krizlerdeki farklı yaklaşımlarımız sebebiyle ilişki seviyesini düşürdüğümüz kimi ülkelerle selamı sabahı ilanihaye kesmedik. Türkiye'nin siyasi, diplomatik ve askeri gücü aynı zamanda umudunu bize bağlamış kardeşlerimizin teminatıdır. Sınır ötesi harekatlar yürüttüğümüz yerlerde hiçbir kardeşimizin endişesi olmasın. Kimsenin kökenine, inancına, mezhebine, meşrebine göre ayrımcılık yapmayız. Attığımız her adım hepimiz için daha güzel geleceğin inşa etme amacını taşımaktadır. Hiçbir yere öldürmek, yıkmak, yok etmek için gitmedik, gitmeyiz. Yaşatmak, ihya ve inşa etmek için varız. Hiç kimse Türkiye'nin adalet ve dayanışma odaklı politikalarından rahatsız olmasın. Hiç kimse Türkiye'nin dostluk ve işbirliği merkezli diplomatik açılımlarından rahatsız olmasın. Hiç kimse Türkiye'nin güvenlik ve huzur çemberini genişletme amaçlı askeri harekatlarından rahatsız olmasın, bu ülkenin tarihinde sömürge, vahşet, bencillik yoktur. Bu ülkenin tarihinde sadece adalet, şefkat, merhamet, birlikte yaşama tecrübesi vardır. Sivil veya asker verdiğimiz her şehidin şanlı hatırası bu kutlu mücadelede yolumuzu aydınlatan ışık olarak ebediyyen kalbimizde yanacaktır. Bugün içine sığındıkları beton tünelleri mezarları yapacağımız teröristlerin kullanım süresi artık dolmuştur. Çok güvendikleri ülkelerde hayatlarını pazara çıkaran terör baronları da kurtaramayacaktır. SÖZLEŞMELİ PERSONELE KADRO En yüksek asgari ücret artışları, asgari ücretlerin, asgari ücret seviyesindeki kısmının gelir vergisi dışında bırakılması uygulamaları son dönemde yapılmıştır. İstihdamdaki artış, sosyal güvenlik sisteminin dengesine olumlu yansımıştır. Kamu çalışanları için yapılan 6. toplu sözleşmede, kadrolara ilişkin de önemli kararlar alınmıştır. Bunlardan biri uzun yıllardır beklenen memurların ek gösterge meselesini daha önce çözüme kavuşturmuştur. Hazırlıkları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızca yürütülen kamudaki sözleşmeli personelin kadroya geçirme hususunu ve sözleşmeli personel statüsünü yeniden belirledik, değerlendirdik. Mevzuat karmaşasını gidermek suretiyle sözleşmeli personel statüsünü yeniden belirledik. Sözleşmelerinin kadroya geçişlerinde 3 yıl çalışma şartı aranacak, 1 yıl da aday memurluk süreci olacaktır. Sözleşmeliden kadroya geçiş 3 artı 1 yıllık sürede gerçekleşecektir. Henüz bu süreyi doldurmamış olanlar 3 yılın sonunda aynı hakkı elde edeceklerdir. Daha önce kadro düzenlemesinin dışında tutulan kişiler doğrudan kadroya geçme hakkını kullanabilecektir. Kamudaki 520 bin personelden 424 bini isteğe bağlı olarak kadroya geçebiliyor. Sözleşmeli askeri, akademik, sanatçı, meclis danışmanı, sağlık yöneticisi ve tamamı sözleşmeli kurum çalışanlarıdır. Sözleşmeliden kadroya geçmek istemeyen personelin hakları şahsa bağlı şekilde devam edecek sonra kadroları kendiliğinden ilga olacaktır. Kurumlar arası nakil hakkına 4 yılın sonunda kavuşacaktır. Kamu çalışanlarının önemli sorunu daha çözerek sözleşmeli kadrolu statüsünü daha adil ve sürdürülebilir hale getirmeyi hedefliyoruz. EYT'DE SONA DOĞRU Hukuki düzenlemenin en kısa sürede Meclis'te çalışarak hayata geçirmesini sağlayacağız. Emeklilik için yılını doldurup, yaş şartını bekleyenler, geçici işçilerle ilgili çalışmalarımızı da en kısa sürede tamamlayıp kamuoyuna açıklayacağız. Sanayimizin en büyük sıkıntısı olan çırak, kalfa ve usta ihtiyacının karşılanması yolunda önemli mesafe kat ettik. 7 uluslararası meslek lisesi kurduk. Perşembe günü İstanbul'da yapılacak OECD Mesleki Eğitim Zirvesi'nde bu alandaki çalışmalarımızı katılımcılarla değerlendireceğiz. Yılın ilk yarısında Merkez Bankası kaynaklarından yüzde 9 faiz oranı, 2 yılı ödemesiz 10 yıl vadeyle 150 milyar lira yatırım kredisi kararı almıştık. 100 milyar lirasını sanayi, 50 milyarı turizm sektörlerine tahsis etmiştik. Bugüne kadar ülkemizin 60 farklı şehrinden 500'e yakın firma 75 milyar lira kredi kullandı. Yatırımcılarımızı ihracata yönelik alanlar başta olmak üzere bu krediden istifade etmeye davet ediyorum. ENFLASYON MESAJI Enflasyonun yılbaşından itibaren ciddi bir düşüş eğilimine gireceği bir süreçteyiz. Bu dönemde yeni bir kampanyanın alevlendirdiğini görüyoruz. Ortaya koyulan ithamlar Ticaret Bakanlığımız ile Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından yakından takip edilmektedir. Kamuoyunda huzursuzluğa yol açan her rahatsızlığın üzerine gitmek bizim görevimizdir. Ticaret Bakanlığımız önümüzdeki günlerde yeni uygulamayı devreye alacaktır. Vatandaşlarımızdan biraz daha sabır ve metanet bekliyoruz.

1 2 3 4 5