06 Mayıs Pazartesi 2024
2 yıl önce

İYİ Parti Yalova İl Başkanı Erol Tatar tutuklandı

İYİ Parti Yalova İl Başkanı Erol Tatar, Vergi Usul Kanununa Muhalefet suçundan kesinleşmiş infaz cezasından dolayı tutuklandı. KOCAELİ AÇIK CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ İYİ Parti Yalova İl Başkanı Erol Tatar tutuklandı. İYİ Parti Yalova İl Başkanı Erol Tatar, Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan kesinleşmiş infaz cezasından dolayı tutuklanarak Kocaeli Açık Cezaevine konuldu. 4 YIL HAPİS CEZASI BULUNUYOR Polislerin yol uygulamasında gerçekleştirdiği GBT sorgusunda ticari usulsüzlüklerden 4 yıl hapis cezası bulunduğu anlaşılan Tatar'ın, mahkemeye itiraz hakkı bulunmadığı için cezaevine girdiği öğrenildi.

2 yıl önce

Ersin Tatar, sel felaketinden etkilenen Bozkurt’ta

Bozkurt ilçesine varan Cumhurbaşkanı Tatar’ı Afet Koordinasyon Merkezi’nde Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu karşıladı. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Bakan Soylu tarafından yapılacak sunum sonrası basına açıklama yaptı ve krizden etkilenen bölge halkı ve esnaf ile de bir araya geldi.

2 yıl önce

Ersin Tatar: "Her koşulda Türkiye Cumhuriyeti ile iş birliğine devam edeceğiz"

Tatar, Eskişehir'de bir otelde düzenlenen Kıbrıs Gazileri Buluşması'nda yaptığı konuşmada, 1974 yılını unutmalarının mümkün olmadığını söyledi. Ersin Tatar, 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs gazilerinin adaya ayak basmasıyla Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığına, özgürlüğüne ve hürriyetine kavuştuğunu dile getirdi. Kendisinin cumhurbaşkanı seçilmesiyle yeni bir siyasetin ortaya konulduğunu ifade eden Tatar, şunları kaydetti: "Şimdiye kadar hep federasyon konuşuldu. Federasyon bir ortaklıktır. Çoğunluğun azınlığı yöneteceği, zaman içinde Kıbrıs Türk halkının yok edileceği, Türkiye'nin de Avrupa Birliğinde olmadığı için garantörlüğünü bırakacağı, Kıbrıs'tan da çekileceği beklentisi içinde Karadağ'ın federasyon başkanlığını bize dayatmaya çalışıyorlar. Asla kabul etmeyeceğiz. Bizim için önemli olan egemenliğimizdir. Rum cumhuriyetinin ne kadar meşruiyeti varsa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de o kadar meşruiyeti vardır. Bizleri Türkiye Cumhuriyeti tanıyor. Dünyaya da artık yan yana yaşayan, egemen eşitliğe dayalı iki devletin iş birliğiyle ancak Kıbrıs'ta bir anlaşmanın olabileceğini var gücümüzle haykırmaya devam ediyoruz. İHA'larımızla, SİHA'larımızla her türlü iş birliğiyle hem denizlerde Mavi Vatan'da enerji kaynakları bakımından hem hava sahasında tüm üstünlüğümüzü korumak ve Akdeniz'e hakim olmak için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti her koşulda Türkiye Cumhuriyeti ile iş birliğine devam edecektir. Gönül birliği içinde geleceğimizin inşallah geçmişten alınan derslerle şekillendirilmesi gerekiyor. Kıbrıs Türk halkının geleceği, Türkiye Cumhuriyeti'nin garantörlüğüdür." Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız da Türk milletinin tarihin her döneminde tüm zorluklara rağmen bağımsız yaşamayı, bağımsızlığını kanı ve canı pahasına korumayı ilke edindiğini vurguladı. Şehitlerin ve gazilerin, bağımsızlığın, egemenliğin ve ulusal birliğin en mühim teminatları olduğunu anlatan Ayyıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün, güzel vatan topraklarında huzur, refah içinde yaşıyorsak bunu, vatan toprağını canından kutsal sayan, haklarını hiçbir zaman ödeyemeyeceğimiz, övgünün en güzelini, saygının en yücesini hak eden aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize borçluyuz. Tarihe adını altın harflerle yazdıran şehitlerimiz ile gazilerimizin hatıralarını yüceltmek, onları minnet ve şükranla anmak milli bir görevimizdir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve yüce Türk milleti, devletimizin ve milletimizin istiklali ve istikbali uğruna şehitlik ve gazilik mertebesine yükselmiş vatan evlatlarını asla unutmayacak, unutturmayacaktır. Türk milleti dün olduğu gibi bugün de ülkemizin bölünmez bütünlüğü, milletimizin ali menfaatleri için gerek yurt içinde gerekse de yurt dışında mücadelesini sürdürmekte, kutsal vatan ve aziz milletimiz için şehitler ve gaziler vermeye devam etmektedir." AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı ise KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'ın Eskişehir ziyaretinin, sadece kent ve Türkiye için değil, bütün Türk dünyası ve dünya için çok önemli bir mesaj değeri taşıdığını belirtti. Eskişehir'in 2013'teki Türk Dünyası Kültür Başkentliğini anımsatan Avcı, "Dolayısıyla Türk Dünyası Kültür Başkenti'ne, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın teşrifleri bizim açımızdan ayrıca çok anlamlı bir ziyarettir. Kıbrıs şehitlerinin öncüsü, Allah rahmet eylesin Cengiz Topel'in memleketine ve üssüne de teşrif etmeniz ayrıca bir anlam taşıyor." değerlendirmesinde bulundu. İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu ise Kıbrıs gazilerinin büyük fedakarlıklar göstererek, barış harekatını başarıyla sonuçlandırdığını ifade etti. Etkinliğe, Kıbrıs Barış Harekatı gazileri ve ailelerinin yanı sıra AK Parti Eskişehir Milletvekili Harun Karacan, MHP Eskişehir Milletvekili Metin Nurullah Sazak, Garnizon Komutanı Orgeneral Atilla Gülan, AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan ile diğer ilgililer katıldı.

2 yıl önce

Ersin Tatar: Belirli sayıda Türk askerinin mutlaka Kıbrıs'ta kalması gerekiyor

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, belirli sayıda Türk askerinin mutlaka Kıbrıs'ta kalması gerektiğini belirterek "Oynanan oyun Kıbrıs'tan tamamıyla askerlerin çekilmesi, askersizleştirilmesi ama bakıyoruz ki Güney'de silahlanmaya devam ediyorlar." dedi.

2 yıl önce

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Kıbrıs'ta iki ayrı halk vardır, bunu bütün dünya böyle bilmeli

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Hatay Valiliğini ziyaret ederek Valilik Şeref Defteri'ni imzaladı. Burada Vali Rahmi Doğan'la görüşen Tatar, KKTC'nin Türkiye ile fevkalade güzel ilişkiler içerisinde olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı seçiminden sonra Türkiye'de çeşitli ziyaretler gerçekleştirdiğini hatırlatan Tatar, "Türk halkıyla buluşmak, ona göre birtakım muhabbet paylaşmak, KKTC'nin içinde bulunduğu koşulları, milli davamızı, ulusal davamızı anlatabilmek ve tabii ki asırlardan beridir ilk önce Osmanlıların, bilahare Türkiye Cumhuriyeti'nin desteğiyle bugünlere kavuşturabildiğimizi Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığı, özgürlüğü, hürriyeti ve dolayısıyla onurlu yaşamı için Türkiye'yle birlikte Doğu Akdeniz'in bu Mavi Vatan'la beraber hareket etmemiz gerektiğini, zaten çeşitli toplantılarda ve konferanslarda bunları anlatmaya çalışıyorum. Güzel bir algı var, güzel bir muhabbet var ve aramızdaki ilişkilerin her geçen gün daha da iyiye gittiğini görüyorum." diye konuştu. Salgın döneminde birtakım sıkıntılardan geçtiklerini aktaran Tatar, "Bizim tabii gönül birliğimiz, kader birliğimiz ve birlikte hareket etmemizin millet olarak, ulus olarak bu bölgede daha da güçlenmemiz için geleceğe özgüvenle bakabilmemiz için önemli. Dolayısıyla bu düzeyde temasların artıyor olması bence fevkalade iyi ve sağlıklıdır." ifadelerini kullandı. "KIBRIS'TA İKİ AYRI HALK VARDIR, BUNU BÜTÜN DÜNYA BÖYLE BİLMELİ" Tatar, 1974'ten sonra Hatay'ın çeşitli bölgelerinden çok sayıda insanın Kıbrıs'a gittiğini ve oraya yerleştiğini belirterek şöyle konuştu: "Dolayısıyla aramızda bu şekilde bir kaynaşma vardır. Bu da bizim zenginliğimizdir. Dolayısıyla KKTC'de hep birlikte verdiğimiz mücadelenin, gerçekten 47 yıl sonra şu anda KKTC'de yeni siyaset, yeni bir anlayışın Türkiye Cumhuriyeti'nin de tam desteğiyle, Maraş açılımından sonra artık Kıbrıs'ta yan yana yaşayan iki ayrı egemen eşit devletin iş birliğiyle bir anlaşmanın olabileceğini hem Birleşmiş Milletler hem diğer ülkelere anlatmaya çalışıyoruz." Dost ülkelerden destek beklediklerini vurgulayan Ersin Tatar, "Kıbrıs'ta iki ayrı halk vardır, bunu bütün dünya böyle bilmeli. Kıbrıslı diye bir millet yoktur. Kıbrıs'ta ya Türk'sünüz ya Rum'sunuz. Asırlardan beri Kıbrıs Türk halkı Osmanlı döneminde Kıbrıs'ın yöneticileri olarak hep oralarda varlığını sürdürdü. İngiliz yönetimi döneminde birtakım sıkıntılar yaşadık ama hiçbir zaman Rumların boyunduruğu altına girmedik. Bu çok önemli, şimdi dolayısıyla artık bu federasyon entrikaları, federasyonun bizi sürükleyeceği, hatta 1974 öncesine götüreceği tehlikeyi artık geride bırakmış durumdayız." dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti'nin de tam desteğiyle artık federasyonu görüşmediklerini vurgulayarak şunları kaydetti: "Artık yan yana yaşayan iki ayrı egemen devlet olduğunda o zaman biz bir anlaşma olsa dahi Türkiye Cumhuriyeti'yle her türlü iş birliğini yapabiliriz. Tabii Kıbrıs Türk halkının gönlünde her zaman olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin garantörlüğünün devamı, aynı zamanda Türk Silahlı Kuvvetlerinin aradaki varlığının devamı... Çünkü bizim güvenliğimiz ve geleceğimiz bütün bu güvencelere bağlıdır. Dolayısıyla Doğu Akdeniz'in daha da kritik, daha da statüsü yükselmiş bu hidrokarbon zenginlikleri ve diğer birtakım stratejik boyutuyla öneminin arttığı bir çağda, bizlerin bu siyaseti daha da savunmamız, geliştirmemiz ve ona göre millet, ulus olarak birlikte güç birliğimizin daha da artması için bu çalışmaları bu anlayışla yürütmek durumundayız." Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgın sürecinin yaşattığı sıkıntılara da değinen Tatar, aşılanmanın önemini anlattı. Hatay ile akraba olduklarını vurgulayan Ersin Tatar, bu bağın sürmesini temenni etti. Vali Doğan da Tatar'ı ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu dile getirdi.

2 yıl önce

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'dan muhalefetin sert eleştirilerine tepki: Benim yolum Türk’ün yoludur

Hasan Kalyoncu Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde 2021-2022 Akademik Yılı Açılış ve Ödül Töreni gerçekleştirildi. Programa, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın yanı sıra, Gaziantep Valisi Davut Gül, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Cemal Kalyoncu, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkan Vekili Haluk Kalyoncu, Rektör Prof. Dr. Türkay Dereli, akademisyenler ve öğrenciler katıldı TATAR’A FAHRİ DOKTORA VERİLDİ Programda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Senatosu kararı ile ‘Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında 'Fahri Bilim Doktoru' unvanı tevcih edildi. Fahri doktora tevcih töreninin ardından Cumhurbaşkanı Tatar, HKÜ öğrencileri ile ‘Geçmişten Günümüze Kıbrıs Türklerinin Ada’da Varoluş Mücadelesi’konulu ilk açılış dersini gerçekleştirdi. 'YOLUMUZ TÜRK'ÜN YOLUDUR' Programda konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs’taki Türk halkının varlığının ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin desteği ile kalıcı olabileceğini söyledi. Karşısında acımasız bir muhalefet olduğunu ve kendisini Türkiye’nin adamı olmakla suçladıklarını anlatan Tatar, çok haksız ve yersiz ithamlara maruz kaldığını yolunun Türkiye ile birlikte yürüme yolu olduğunu vurguladı. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Kıbrıs Türk halkının varlığı ancak Türkiye’nin desteği ile sürdürülebilir. Çünkü bu büyük coğrafyada Avrupa Birliği içerisinde Rum-Yunan ikilisi hala daha bu yayılmacı ve çatışmacı kültürdeler. Kıbrıs’ta maalesef hala daha bazı muhalifler biz Rum halkı ile çok iyi iç içe yaşayabiliriz iyi bir anlaşma olabilir safsatası ile bizi itham ediyorlar. Bu durumu buradan üzüntü ile paylaşıyorum. Bu Kıbrıs’ta devam eden bir gerçektir. Karşımda acımasız bir muhalefet vardır. Bana zaman zaman 'sen Türkiye’nin adamısın' diyorlar. 'Türkiye’nin menfaatlerini savunuyorsun' diyorlar. 'Türkiye’nin papağanısın' diyorlar. Çok haksız ve yersiz ithamlar yapan muhalefet vardır. Netice itibariyle benim yolum doğru yoldur. Benim yolum Türk’ün yoludur. Benim yolum Türkiye ile birlikte yürüme yoludur. Çünkü doğrusu budur. Sizlerde bilirsiniz ki Kıbrıs’ta adil, kalıcı, sürdürülebilir ve gerçekten bizleri de tatmin edecek oradaki halkımızın güvenliği ve geleceği 1974 öncesine dönmeyecekse Kıbrıs’ta iki devletin iş birliği yapabileceğini biz anlamış durumdayız. İyi bir anlaşma için iki tarafın buna onay vermesi lazım.

2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı: 2016 yılında Siirt polis lojmanlarına roketatarlı saldırı düzenleyen terörist yakalandı

İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından İstanbul’a geldiği ve yurt dışına kaçma arayışında olduğu belirlenen, F.Ş.E. isimli terörist TEM Şube Müdürlüğüyle koordineli bir şekilde yürütülen operasyonla 9 Kasım günü Arnavutköy'de yakalandı. 2016 yılında Siirt'teki polis lojmanlarina yönelik gerçekleştirilen roketatarlı saldırının faili olduğu belirlenen teröristin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yanı sıra hırsızlık suçundan da 8 yıl cezası bulunuyor. Terörist yapılacak işlemlerinin ardından cezaevine gönderilecek.

2 yıl önce

Ersin Tatar: Bugün üzerinde devlet kurduğumuz, özgür olarak yaşadığımız bir vatana sahipsek bu, Mücahit ve Mehmetçik sayesindedir

KKTC'nin kuruluşunun 38. yılı, KKTC genelinde kutlanmaya devam ediyor. Başkent Lefkoşa'daki Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda düzenlenen törene, Cumhurbaşkanı Tatar'ın yanı sıra Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Önder Sennaroğlu, Başbakan Faiz Sucuoğlu, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, bakanlar, milletvekilleri, KKTC'nin ikinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, üçüncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanlığını temsilen Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, askeri erkan, kurum ve kuruluşların temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı. İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan tören, Cumhurbaşkanı Tatar'ın tören birliklerini denetlemesi ve halkı selamlamasıyla devam etti. "YÜCE TÜRK ULUSUNUN EŞSİZ DESTEK VE YARDIMI HER ZAMAN BİZİMLE OLMUŞTUR" Cumhurbaşkanı Tatar, burada yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk halkının en mutlu günlerinden birisini 15 Kasım 1983'te yaşadığını belirterek, onurlu bir varoluş mücadelesi ve eşsiz fedakarlıklarla kurdukları KKTC'nin 38. kuruluş yılını büyük bir coşkuyla kutladıklarını söyledi. Kıbrıs Türk halkının milli mücadele lideri Dr. Fazıl Küçük ve KKTC'nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş'ın sık sık "bir halkın ulaşabileceği en yüce ve onurlu mertebe, bağımsız-egemen bir devlete sahip olmasıdır" yönünde açıklamalarda bulunduğunu aktaran Tatar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kıbrıs Türk halkı olarak eğer bugün, başı dik ve onurlu bir biçimde kendi vatanımızda özgürce yaşayabiliyorsak bunu her türlü bedeli gözünü kırpmadan ödeyen kahraman halkımıza, aziz şehitlerimize, gazilerimize, ulusal kahramanlarımıza, Dr. Fazıl Küçük'ten Rauf Raif Denktaş'a uzanan şanlı ecdadımıza ve ana vatanımız Türkiye Cumhuriyeti'ne borçluyuz. Ne mutlu ki bu soylu mücadelenin her aşamasında kopmaz, ayrılmaz bir parçası olduğumuz yüce Türk ulusunun eşsiz destek ve yardımı her zaman bizimle olmuştur." Tatar, Kıbrıs Türk halkının kurucusu ve ortağı olduğu Kıbrıs Cumhuriyeti'nden, 1963 Kanlı Noel saldırılarıyla silah zoruyla atıldığını hatırlatarak, şehitler ve gazilerin destansı bir varoluş mücadelesi verdiğini, bu günlere büyük acılar ve soykırım girişimlerine karşı direnerek geldiklerini vurguladı. 15 Temmuz 1974'te tüm dünyanın gözleri önünde askeri darbe ile Kıbrıs Helen Devleti'ni ilan eden Yunan cuntasını, etkin ve fiili garantörlük hakkını kullanarak durduranın Türkiye olduğunu anımsatan Tatar, şu ifadeleri kullandı: "Çağrımız üzerine, can ve mal güvenliğimiz ve istiklalimiz için 20 Temmuz sabahı Kıbrıs'a bir barış harekatı gerçekleştirilmemiş olsaydı bugün Kıbrıs, bir Yunan Adası'na dönecekti. Bugün üzerinde devlet kurduğumuz, özgür olarak yaşadığımız bir vatana sahipsek bu, Mücahit ve Mehmetçik sayesindedir. 15 Kasım 1983'te KKTC'nin ilanı, Rum tarafının bizim egemen eşitliğimizi kabul etmemesi, bizlerle yetki ve refah paylaşımını reddetmesi ve uluslararası camianın sadece Rum tarafının sesini duymasının bir sonucudur." Rum tarafının, Kıbrıs Türk tarafına, anayasasını talan ettikleri ve bir Rum devletine dönüştürdükleri sözde Kıbrıs Cumhuriyeti'ne dönüş çağrısı yaptığını ve kendilerini zamanla asimile etmeyi hayal ettiğini belirten Tatar, bu hayal nedeniyle 53 yıl süren müzakerelerde Rumların tüm önerileri reddettikleri gibi, Kıbrıs müzakere tarihinde ilk kez eş zamanlı ve ayrı ayrı referanduma götürülen 2004 Annan Planı'nı da reddettiklerini hatırlattı. "EGEMEN EŞİTLİĞİMİZ VE EŞİT ULUSLARARASI STATÜMÜZ KABUL EDİLMEDEN BİR MÜZAKERE SÜRECİNE GİRMEYECEĞİZ" Tatar, yarım asrı aşkın bir süredir müzakerelerde zemin olarak yer alan "federasyon" modelinin tükenmiş olduğunu en üst düzeyde ilgili uluslararası taraflara ilettiklerinin altını çizerek, şunları söyledi: "Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilmeden bir müzakere sürecine girmeyeceğimiz de resmi pozisyonumuz olarak kayda geçirilmiştir. Kıbrıs'ta adil ve sürdürülebilir bir çözüm sadece halihazırda var olan iki devlet gerçeğine ve iki tarafın eşit uluslararası statüsü ve egemen eşitliğine dayalı olarak gerçekleştirilebilir. Kıbrıs Türk halkının özgür iradesiyle seçilmiş bir Cumhurbaşkanı olarak, Kıbrıs'ta yeni sorunlara ve belirsiz bir geleceğe adım atmak yerine Ada'da ve Ada etrafında olan sorunlara çözüm üretebilecek yeni vizyonumuz ile yeni bir dönemin kapısını açmış bulunmaktayız. İsviçre'nin Cenevre kentinde 27-29 Nisan'da Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres öncülüğünde gerçekleşen 5+1 formatındaki gayriresmi Kıbrıs konulu konferansta, BM'ye Kıbrıs'ta kalıcı çözüm için 6 maddeden oluşan bir öneri sundum. Bu önerimle müzakere masasına ilk kez egemen eşit iki ayrı devletin varlığına ve kurumsal iş birliğine dayalı çözüm önerimiz konulmuş oldu. Her daim olduğu gibi Cenevre'de yanımızda olan Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'na Kıbrıs Türk halkı adına teşekkür ederim." Tatar, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ve tüm sorunların çözümünde KKTC'ye her türlü desteği veren başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a ve emeği geçen tüm devlet yetkililerine teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Tatar, "Kapalı Maraş'ı açma kararımız, Kıbrıs meselesine yeni bir boyut kazandırmıştır. Maraş, bizim egemenliğimizdedir ve KKTC toprağıdır. Yıllardan beridir mallarını ve mülklerini değerlendiremeyen hak sahiplerinin askeri bölge statüsünün kaldırılmasını takiben mülklerine sahip çıkmaları insan hakları bakımından da son derece önemlidir." dedi. Maraş'ın yüzde 3,5'ine tekabül eden bir bölümün "askeri bölge" statüsünden çıkarıldığını kaydeden Tatar, uluslararası hukuk ve insan haklarına uygun olarak mülk ve mal sahiplerine, Taşınmaz Mal Komisyonuna başvurarak mallarını geri alabilme olanağı tanındığını da söyledi. Tatar, Kıbrıs'ta ve bölgede kritik gelişmeler yaşanırken, Doğu Akdeniz'deki jeopolitik durumun hidrokarbon kaynakları üzerinden bir mücadeleye dönüştüğünü belirtti. "ANA VATANIN VERDİĞİ KARARLI DESTEĞE MÜTEŞEKKİRİZ" "Buradaki ana hedef, Doğu Akdeniz'deki Türk egemenliğinin temel noktalarından olan KKTC'yi tasfiye edip, ana vatan Türkiye'yi Doğu Akdeniz'den uzaklaştırmaktır." diyen Tatar, şöyle devam etti: "Bu durum, yoğun ve karmaşık bir siyasi mücadelenin yanı sıra gerginliğin ve askeri faaliyetlerin de yoğunlaşmasına neden olmuştur. Gerginliğin ana nedenlerinin biri de Rum-Yunan ikilisinin olumsuz tutumları ile silahlanma faaliyetlerine devam etmeleridir. Kıbrıs Türk halkı olarak Kıbrıs Ada'sını çevreleyen denizlerdeki haklarımıza sahip çıkma kararlığı içerisindeyiz. Ana vatan Türkiye ile bu yönde yapılan anlaşmalara bağlı olarak ana vatanın verdiği kararlı desteğe müteşekkiriz." Tatar, egemen eşitlik temelinde Kıbrıs Adası etrafındaki hidrokarbon zenginliklerinden yararlanmak konusunda Rum kesimine yaptıkları iş birliği önerilerini bir kez daha tekrarlayarak, Rum tarafının bu iş birliği önerisine kulak asmaması ve Ada çevresinde tek yanlı girişimlere kalkışması halinde bunlara kesinlikle karşılık verileceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Tatar, "Devletimizin ilanı ve kuruluşu, aynı zamanda Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün komutasında silah arkadaşları, kahraman Mehmetçikler ve fedakar, cefakar Anadolu insanının el ele vererek, gerçekleştirdiği zaferlerden, Kurtuluş Savaşı'ndan ilham alınarak taçlandırılan bir eserdir, gurur abidesidir. 15 Kasım 1983 tarihi, Kıbrıs'ta bir dönüm noktasıdır." diye konuştu. Tatar, bu anlamlı günde başta Küçük ve Denktaş ile aziz şehitleri rahmetle yad ederek, gazilere minnetlerini sundu. Konuşmanın ardından halk dansları gösterisi ve resmi geçit töreni yapıldı.

1 2 3 4 5