03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Afgan göçüne karşı 3 önlem! Sınırdaki tedbirler güçlendiriliyor…

Afganistan’da Kabil Havalimanı’nın güvenliğinin sağlanmasına dönük çalışmaların ağustos içinde tamamlanması beklenirken, bir yandan da TSK gerekli hazırlıkları yapıyor. Güvenlik kaynakları, “Muharip bir görev almayacağız” dedi. Basın bilgilendirme toplantısında Milli Savunma Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği Plan Subayı Hv. Muhabere Binbaşı Pınar Kara, Afganistan Kabil Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı’nın güvenliği görevini Türkiye’nin üstlenmesine ilişkin devam eden çalışmalar ile hudut güvenliği konularında bilgi verdi. ÖNCE PUSU SONRA DEVRİYE Kara, sınırlarda teknolojik vasıtalarla desteklenmiş fiziki engellerin yanında üç kademeli bir emniyet sistemi oluşturulduğunu kaydetti. Kara, “İlk kademede; hudut birliklerinin gözetleme, kontrol, pusu ve devriye faaliyetleri, ikinci kademede; komando unsurları ile geri bölgede, dere yataklarından geçişi engelleyecek şekilde hareketli pusu ve devriye faaliyetleri, son kademede ise Jandarma unsurları ile gerekli koordine kurularak yasa dışı geçiş yapan şahısların yakalanması ve sınır dışı edilmesi faaliyetleri icra edilmektedir” dedi. SINIRA TAKVİYE Kara şöyle devam etti: “Son gelişmeler ışığında İran sınırında gerekli birlik kaydırmaları ve takviyeler yapılmıştır. İran sınır hattında 2019 yılında 74 bin 447 şahıs engellenmiş 5 bin 16 şahıs yakalanmış, 2020 yılında 127 bin 434 şahıs engellenmiş 185 şahıs yakalanmış, 2021’de ise 56 bin 994 şahıs engellenmiş 542 şahıs yakalanmıştır. Alınan ilave ve etkin tedbirler sayesinde son iki ayda hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 16 bin 786 şahıs yakalanmış, 31 bin 545 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir.” Muharip görev olmayacak Binbaşı Kara, Kabil Hamid Karzai Uluslararası Havaalanı’nın emniyetle işletilmesi görevinin Türkiye tarafından sürdürülmesi konusunda diğer ülke ve Afganistan yetkilileri ile görüşmelerin sürdüğünü kaydetti. Kara, “Göreve devam edilmesi durumunda Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının Afganistan’da en başından beri olduğu gibi muharip bir görevi olmayacak, meşru müdafa dışında herhangi bir operasyonel görevde bulunulmayacaktır” diye konuştu. O GÖRÜNTÜLER GÜNCEL DEĞİL Güvenlik kaynakları ise şu anda Afganistan ile ilgili verilmiş bir karar olmadığını, çalışmaların ağustos içinde muhtemelen tamamlanacağını kaydetti. Güvenlik kaynakları, Afganistan’dan Türkiye’ye yasa dışı geçişler konusunda sosyal medyadan paylaşılan görüntülerin çoğunun güncel veya Türkiye sınırlarına ait olmadığını kaydetti. Kaynaklar, “Yeni durum ortaya çıktıktan sonra da ek tedbirler alınmıştır. TSK bu konuda çok hassas ve ‘asker görüyor müdahale etmiyor’ diye bir durum kesinlikle söz konusu değil” bilgisini verdi. PKK/YPG Tel Rıfat’ı boşaltsın Güvenlik kaynakları, Suriye’nin kuzeyine Tel Rıfat’an PKK/YPG saldırıları konusunda ise “Gerekli karşılıkları veriyoruz ve Rusya nezdinde de buranın boşaltılması ve güvenli hale getirilmesi için gerekli girişimlerde bulunuyoruz” dedi. Binbaşı Pınar Kara, terörle mücadeleye ilişkin de bilgi verdi. 23 Nisan’da Irak’ın kuzeyinde başlatılan Pençe-Şimşek ve Pençe-Yıldırım operasyonlarında şu ana kadar 215 teröristin, Suriye harekat alanlarında ise son iki ayda DEAŞ mensupları dahil 229 teröristin etkisiz hale getirildiği bildirildi FETÖ ile mücadelede 1 Ocak - 28 Temmuz tarihleri arasında; 2 bin 713 askeri personelin kamu görevinden çıkarıldığı bildirildi. Hareketliliğe yakın takip Güvenlik kaynakları, ABD’nin Dedeağaç’taki son faaliyetlerine ilişkin olarak da, Avrupa savunmasına yönelik rotasyon uygulaması olduğu bilgisini verdi. Kaynaklar, “ABD, Avrupa’ya destek kapsamındaki rotasyonunu sadece Dedeağaç’tan da yapmıyor. Daha önce Litvanya, Estonya, Baltık ülkelerinde de yapıldı. Biz bu hareketliliği yakından takip ediyoruz” bilgisini verdi. Kaynaklar, Dynamic Front 2021 Tatbikatı İkinci Safhası’nın ABD Avrupa Kara Komutanlığı koordinatörlüğünde, Türkiye, ABD ve İspanya Silahlı Kuvvetleri unsurlarının katılımı ile, 5-20 Eylül arasında Polatlı’da yapılacağını hatırlatarak, Amerika’nın 100 araç ve 260 personelle Türkiye’ye geleceğini kaydetti.

2 yıl önce

Çavuşoğlu: Diplomatik misyonlarımızla ilgili gerekli tedbirleri aldık. Kabil Büyükelçiliğimiz faaliyetlerini sürdürüyor.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cezayir’deki temaslarının ardından yurda dönüşü öncesi Oran Uluslararası Havalimanı’nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Afganistan'daki gelişmelerle ilgili konuşan Bakan Çavuşoğlu, "Daha önce çatışmalar varken o bölgelerde bulunmaması konusunda da gerekli duyuruları yapmıştık. Afganistan'dan ayrılmak isteyenlere bir duyuruda bulunduk. Büyükelçiliklere gelen talepleri değerlendiriyoruz. Bugün de Afganistan'dan ayrılmak isteyenlere bir duyuruda bulunduk. Ülkeden ayrılmak isteyen vatandaşlarımız için ilgili kurumlarımız işbirliği halinde her türlü imkanı sağlayacağız. Vatandaşlarımız THY'nin tarifeli uçaklarıyla ülkemize gelmişlerdir. Kalmak isteyen vatandaşlarımız var. Onların güvenliği için Afganistan'da temaslarımız devam ediyor. Tüm taraflarla temaslarımız var. " dedi. Bakan Çavuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Diplomatik misyonlarımız ve çalışma arkadaşlarımızla ilgili tüm önlemler alınmıştır. Kabil'deki büyükelçiliğimiz faaliyetlerini sürdürüyor. Bir kere daha çağrıda bulunmak istiyoruz. Dönmek veya kalmak isteyen vatandaşlarımız. Konsolosluklarımız ya da büyükelçiliklerimizden bize ulaşabilirler. Bizim bundan sonraki süreçte de yapacağımız duyuruları takip etsinler."

2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı 81 İl Valiliğine “2021-2022 Eğitim Öğretim Yılında Alınacak Trafik Tedbirleri” konulu genelge gönderdi

Bakanlıktan yapılan açıklama şöyle; İçişleri Bakanlığı 81 İl Valiliğine “2021-2022 Eğitim Öğretim Yılında Alınacak Trafik Tedbirleri” konulu genelge gönderdi. 5 başlık altında gönderilen genelgede, yeni dönemde okul servislerinde ve okul çevrelerinde alınacak tedbirler ile yürütülecek denetimler ve bilgilendirme/ farkındalık çalışmaları anlatıldı. Genelgede, yeni eğitim öğretim yılına ilişkin tedbirler şu şekilde sıralandı:   SALGINLA MÜCADELE AMAÇLI ALINACAK TEDBİRLER Okul servis araçlarında Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Koronavirüs Bilim Kurulu tarafından hazırlanan rehberler esas alınacak. Bu kapsamda; Servis şoförleri, rehber personel, öğrenciler ve servisle ulaşım sağlayan öğretmen/çalışanların kişisel temizlik kurallarına uygun şekilde hareket edecek ve aracın içinde mutlaka tıbbi maske kullanılacak. Araçlarda giriş kapısının yanına el antiseptiği konulması ve araç içinde öğrenciler için tıbbi maske bulundurulacak. Servislerde oturma listesi oluşturulacak Servislerde koltuklara numara verilecek ve oturma listesi oluşturulacak. Bu liste serviste görünür yerde asılı olacak, böylelikle servis kullananlar aynı yerde oturması sağlanacak. Her servis turu tamamlandıktan sonra, sık dokunulan yüzeyler (kapı kolları, kol dayama/kolçaklar, tutacaklar, cam açma düğmeleri, emniyet kemeri tokaları) önce su ve deterjanlı bezle silinecek, daha sonra 1/100 oranında sulandırılmış çamaşır suyu veya %70’lik alkol ile dezenfekte edilecek. Servisin genel iç temizliği gün sonunda su ve deterjan ile yapılacak. Ayrıca servislerde Sağlık Bakanlığı “COVID-19 Kapsamında Personel Servis Araçlarıyla İlgili Alınması Gereken Önlemler”e de titizlikle uyulacak.   EĞİTİM FAALİYETLERİ Taşımalı eğitimlerde kullanılan araçlar dahil, tüm okul servis araçları, şoförleri ve rehber personeline yönelik trafik güvenliği farkındalığının artırılması sağlanacak. “Okul Servis Araçları Şoförleri ve Rehber Personeline Yönelik Bilgilendirme Eğitimleri”nin her gruba bir gün olacak şekilde düzenlenecek. Milli Eğitim Müdürlükleriyle işbirliği içerisinde, öğretmen, öğrenci ve velilerden tespit edilen gönüllü kişilerin müracaatları okul idarelerince alınacak. Bu kişilere “Okul Geçidi Görevlisi Eğitimleri”nin Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri doğrultusunda “Hatalı Sürücüye Kırmızı Düdük” kampanyası ile birlikte düzenlenecek. Tüm okul geçidi görevlilerine kırmızı düdük verilecek. Okullarda trafik güvenliği konusunda uygulamalı ve teorik dersler verilecek. “Çocuklar İçin Trafik Eğitimi (Trafik Dedektifleri) Projesi” kapsamında trafik kuruluşları eğiticileri tarafından okullarda 2021-2022 eğitim-öğretim yılı eğitim dönemleri boyunca trafik güvenliği konusunda öğrencilere uygulamalı ve teorik dersler verilecek. Yol kullanıcılarına yönelik sürücü, yaya eğitimleri yıl boyunca verilecek. Mobil Trafik Eğitim Tırı ile okullarda verilecek eğitimler İl Milli Eğitim Müdürlükleri ile koordine edilerek önceden planlanacak ve eğitimler mevsim şartlarına göre düzenlenecek. İçişleri Bakanlığınca mevcut çocuk trafik eğitim parkları modernize edilecek ve bu parklarda verilen uygulamalı eğitimlerin il ve ilçelerde verilmesine devam edilecek. Yıl içerisinde kurulması planlanan çocuk trafik eğitim parklarına yönelik çalışmalara gerekli destek verilecek. “Umuma Açık Yerlerde Verilen Trafik Eğitimleri” kapsamında vatandaşlara yönelik verilen eğitimlere aralıksız devam edilecek.  DENETİM FAALİYETLERİ Eğitim kurumlarının açılış tarihleri esan alınarak okul servis araçlarına yönelik denetimler hafta boyunca kesintisiz yapılacak. Eğitim öğretim yılı süresince planlı denetimlere devam edilecek. Okul idareleri ile irtibat kurularak, okul giriş ve çıkış saatlerinde, okul önlerinde, çevresinde ve güzergahlarında gerekli trafik tedbirlerinin alınması için ekip/personel görevlendirilecek. “Rehber personel” ve “Okul Geçidi Görevlileri”nce tespit edilen trafik kural ihlallerine ilişkin olarak düzenlenen Trafik Kural İhlali Tespit/İhbar Tutanaklarının trafik birimlerince kontrolü yapılarak trafik idari para cezası karar tutanağına dönüştürülecek. Yaya veya okul geçitlerinden geçen veya geçmek üzere bulunan öğrencilere ve diğer yayalara ilk geçiş hakkını vermeyen sürücüler hakkında gerekli cezai işlem uygulanacak. Okul ve çevresinde; yatay ve düşey trafik işaretlemeleri, hız kontrol elemanları, indirme bindirme cepleri, aydınlatma, okul önü bariyerleri, butonlu sinyalizasyon sistemleri vb. fiziki tedbirler kontrol edilecek. Eksiklik görülmesi halinde yolun yapım ve bakımından sorumlu olan kurum ve kuruluşlar ile irtibata geçilerek eksikliklerin giderilmesi sağlanacak. Okul servis araçlarının denetiminde; Karayolları Trafik Kanunu ve Yönetmeliği ile Okul Servis Araçları Yönetmeliği hükümlerine uygun hareket edilecek. Belediyelerce düzenlenen “Okul Servis Aracı Özel İzin Belgesi” ve “Okul Servis Aracı Bakım ve Onarım Takip Formu”bulundurulacak. Yönetmelikte belirtildiği şekilde standartlara uygun “OKUL TAŞITI” yazısının ve “DUR” kırmızı ışık veren lambanın araç üzerinde ve çalışır vaziyette olacak. Araç ön ve arka tarafında kalan alanları gösteren görüş ve sesli ikaz sistemi ile geri vites lambaları ve bağlı sesli ikaz sistemleri, oturacak yer adedini gösteren etiket donanımları kullanılır ve çalışır durumda olacak. Araç kapıları şoför tarafından açılıp kapatılabilecek şekilde otomatik veya araç şoförü tarafından elle kumanda edilebilir şekilde (mekanik) olacak. Araçlarda en az otuz gün süreli kayıt yapabilen araç takip sistemi bulundurulacak. Okul servis aracının camlarının sabit olacak ve camların üzerine renkli film tabakası yapıştırılmayacak. Aracın her koltuğunda emniyet kemeri bulunacak ve bu kemerler kullanılacak. Taşıtlar temiz, bakımlı ve güvenli durumda olacak. Okul öncesi ve ilköğretim öğrencilerinin taşınması sırasında araçlarda rehber personel bulundurulacak. Şoför ve rehber personelin Okul Servis Araçları Yönetmeliği’nde belirtilen şartları taşıyacak. Şoför araçta sigara içmeyecek ve içilmesine müsaade etmeyecek. Taşıma hizmeti sırasında görüntü ve müzik sistemleri kullanılmayacak. Taşıma sınırının üzerinde öğrenci taşınmayacak. Servis şoförleri, indirme ve bindirme kuralları başta olmak üzere diğer tüm trafik kurallarına ve yükümlülüklerine uyacak. Her araç için “Okul Servis Araçları Denetim Formu”nda yer alan hususlar titizlikle kontrol edilecek ve eksikliği veya kural ihlali tespit edilenlere mevzuatın öngördüğü cezai işlemler uygulanacak. Servis şoförü ve rehber personel; “Okul Servis Araçları Yönetmeliği”nde belirtilen şoför ve rehber personel bölümünde yer alan şart, görev ve sorumluluklarını yerine getirilmediğinin tespit edilmesi durumunda, mülki idare amirleri vasıtasıyla ilgili belediyeye bildirimde bulunacak, özel izin belgesi iptal edilecek ve gerekli tedbirler alınacak. Okul Servis Araçları Yönetmeliği hükümlerine göre eksiklik tespit edilmesi veya cezai müeyyide uygulanması halinde, doldurulan formlar İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri kanalıyla ilgili okul müdürlüğüne, bir suretinin de servis aracının bağlı olduğu odaya en geç yedi (7) iş günü içerisinde gönderilecek. TRAFİK GÜVENLİĞİ İLE İLGİLİ DİĞER HUSUSLAR Okul çevrelerinde yaşanan kazalara ilişkin risk analiz değerlendirilerek, bu bölgelerde ilave tedbirler planlanacak. Sürücülerin yaya ve okul geçitleri öncesinde dikkatlerini daha üst düzeye çıkarılarak yavaşlamaları ve yayalara ilk geçiş hakkını vermelerini sağlamak için tüm ışıksız okul ve yaya geçitlerine araçların yaklaşım yönünde “Önce Yaya” görsellerinin çizdirilmesinin ivedilikle tamamlanacak. Okul, hastane, alışveriş merkezi gibi yayaların yoğun olduğu ya da trafik akımının yayalara risk oluşturduğu yerlerde ve bu yerlerin çevresindeki cadde, sokak ve güzergâhlarda azami hız sınırının 30 km/s hıza düşürülmesi sağlanacak. Okul servis taşımacılığı faaliyetlerinin düzenli ve güvenli olarak yürütülmesi amacıyla; okul servis araçlarının çalışma şartları ve karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik eğitim öğretim dönemi başlamadan önce Vali ve Kaymakamların başkanlığında ilgili paydaşların katılımıyla toplantı düzenlenecek. Rehber personel ve okul geçidi görevlilerince düzenlenen ihlal tespit tutanakları, tespit tarihinden itibaren üç iş günü içerisinde okul yönetimlerince teslim alınacak. Bu tutanaklar takip eden üç iş günü içerisinde de trafik denetleme birimine veya ekiplerine tutanak karşılığı teslim edilecek. Rehber personel veya okul geçidi görevlileri yalnız “DUR” veya “GEÇ” işareti verebileceğinden, görevlilerce hazırlanan ihlal tespit tutanaklarına istinaden 2918 sayılı Kanun’un 47/1-a maddesine göre Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı tanzim edilecek. Tespit tutanağında yer alan bilgilerin PolNet veri tabanındaki araç bilgileriyle karşılaştırılacak. GENEL EMNİYET VE ASAYİŞE İLİŞKİN TEDBİRLER Öncelik dereceli okullar başta olmak üzere okullarda güvenliğin azami ölçüye çıkarılması, okullarda kurulan güvenlik kameralarının çalışabilirliğinin kontrol edilecek ve Kent Güvenlik Yönetim Sistemine (KGYS) entegrasyonu tamamlanacak. Diğer okullarda ise KGYS’ye entegre şartı aranmaksızın öncelik derecelerine ayrılan okullardan başlanarak okul güvenlik kamera sistemleri tamamlanacak. Okul çevrelerinde metruk olduğu tespit edilen binalara ilişkin alınacak tedbirler gözden geçirilecek. Hassas olduğu belirlenen okulların bulunduğu yerlerde uyuşturucu ve uyarıcı maddelerle mücadele konusu başta olmak üzere açık sigara satışının önlenecek. Okul çevrelerinde bulunan internet cafe/oyun salonları vb. yerleri denetlenecek.

2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı yeni eğitim döneminde okullar ile çevrelerinde alınacak tedbirleri açıkladı

Pazartesi başlayacak olan yüz yüze eğitim öncesi İçişleri Bakanlığı okul ve çevrelerinde güvenlik önlemlerini en üst seviyeye çıkardı. Yeni eğitim öğretim döneminde 1.054 okul kolluk görevlisi, 22 bin 772 güvenli eğitim koordinasyon görevlisi, 6 bin 523 devriye ekibinde toplam 19 bin 569 kolluk personeli ile 10 bin özel güvenlik görevlisi okulların güvenliğinden sorumlu olacak.  Emniyet ve jandarma birimlerince okul ve çevrelerinde yoğun güvenlik önlemleri alınacak.  Okullarda, sabit olarak kolluk ve güvenli eğitim koordinasyon görevlileri bulunacak Kolluk birimlerince yapılan değerlendirmeler neticesinde öncelik kategorisinde olduğu belirlenen okullarda sabit olarak “okul kolluk görevlisi”, okul yönetimi ile sürekli iletişim halinde bulunacak “güvenli eğitim koordinasyon görevlisi”, okulların giriş ve çıkış saatleri öncesi okul çevresinde ve öğrencilerin yoğun olarak bulunduğu yerlerde görünür/hakim noktalarda görev yapacak “devriye/ekip personeli” ile özel güvenlik görevlileri görev yapacak.  Yeni dönemde okullarda 1.054 okul kolluk görevlisi, 22 bin 772 güvenli eğitim koordinasyon görevlisi, 6 bin 523 devriye ekibinde toplam 19 bin 569 kolluk personeli görevli olacak.  Ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü (İŞKUR) tarafından Toplum Yararına Program dahilinde 10 bin özel güvenlik görevlisi de okulların güvenliğini sağlayacak.   Bu kapsamda İçişleri Bakanlığı okul kolluk görevlisi, güvenli eğitim koordinasyon görevlisi ile okul giriş çıkışlarında görev alacak devriye ekiplerinin görev ve sorumluluklarını belirleyen talimatı valiliklere gönderdi.  MESAİ SAATLERİNDE GÖREV YERLERİNİ TERK ETMEYECEKLER Eğitim süresi boyunca görev yapacak olan okul kolluk görevlileri, görevli oldukları okullarda öğrenci giriş saatinden yarım saat önce hazır bulunacak. Mesai saatlerinde görev yerlerini asla terk etmeyecek. Okul idaresi ile sürekli irtibat ve iletişim halinde olacak. Okul giriş-çıkış saatleri başta olmak üzere asayiş ve trafik yönünden gerekli tedbirleri alacak. Okulda uyuşturucu, uyarıcı madde satışı ve kullanımını engelleyecek. Okul önleri ve yakın çevresinde, suç işlemede kullanılabilecek kesici, delici, patlayıcı vb. diğer unsurları satan, taşıyan ve bulunduran kişiler hakkında işlem yapacak. Okulların giriş çıkış saatlerinde görev alan devriye ekipler,  okul önünde ve çevresinde okulla alakası olmayan ya da şüpheli görülen şahıslarla ilgili kontrolleri yapacak. Gerekli  durumlarda adli ve idari işlemler uygulayarak okul çevresinden bu şahısları uzaklaştırılacak. Okul çevrelerinde güvenli eğitim ortamını bozan, seyyar satıcılar ile usule aykırı yiyecek içecek satanların men edilmesi için belediye zabıtası ile irtibat ve koordinasyon sağlayacak. Okul çevresinde öğrencilere sigara ve alkollü içki satan işyerleri hakkında işlem yapacak. Trafik Şube Müdürlüğü ekipleri ile koordineli çalışarak okul servis araçlarının denetimini yapacak. SÜREKLİ İRTİBAT HALİNE OLUNACAK Güvenli eğitim koordinasyon görevlisi ise, sorumlu oldukları okulların idarecileri, görevli rehber öğretmen ve okul aile birliğinde bulunan velilerle sürekli görüşerek bilgi alışverişinde bulunacak. OKUL GÜVENLİK KAMERALARININ KGYS'YE ENTEGRASYONU TAMAMLANACAK Öncelik dereceli okullar başta olmak üzere okullarda kurulan güvenlik kameralarının çalışabilirliği kontrol edilecek ve 'Kent Güvenlik Yönetim Sistemi'ne (KGYS) entegrasyonu tamamlanacak. Güvenlik kamera sistemi kurulan okulların çevre güvenliğinin etkin bir şekilde sağlanabilmesi ve olayların kayıt altına alınması amacıyla görüntüler öncelikle okul yönetimleri tarafından izlenecek. Metruk binalar yıkılacak, internet kafe ve oyun salonlarının denetimine ağırlık verilecek Okul çevrelerinde metruk statüsünde olduğu tespit edilen binalara ilişkin alınacak tedbirlerin gözden geçirilecek ve işlemleri tamamlanan metruk binaların biran evvel yıkılması sağlanacak. Okul çevrelerinde bulunan internet cafe/oyun salonları vb. yerlerin düzenli olarak denetlenecek. İnternet toplu kullanım sağlayıcıları ile ilgili olarak 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun ile İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik ile belirlenen yükümlülükler ile bu işyerlerinde uyulması gereken kurallara uyulup uyulmadığı kontrol edilecek. Okul çevrelerinde ve öğrencilerin bulunduğu yerlerde uyuşturucu/uyarıcı maddelerle mücadele konusu başta olmak üzere açık sigara satışının önlenmesi de dahil her türlü önleyici tedbir alınacak.  YÜZDE 20 AZALMA SAĞLANDI Okul ve çevresinin daha güvenli hale getirilmesi için Milli Eğitim, İçişleri ile Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlıklarınca 2018 yılında itibaren uygulanmaya başlayan "Okul ve Çevresinin Daha Güvenli Hale Getirilmesine Yönelik İş Birliği Protokolü" ile  birlikte okul ve çevrelerinde meydana gelen olaylarda yüzde 20 oranında azalma sağlandı.

2 yıl önce

Soylu: Tedbirleri almamış olsaydık bir milyon 250 bin kaçak göçmen Türkiye'ye gelmiş olacaktı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin son 3 yılda 1 milyon 250 bin kaçak göçmeni sınırda engellediğini belirterek, "Biz bu tedbirleri almamış olsaydık, 1 milyon 250 bin kaçak göçmen Türkiye'ye gelmiş olacaktı." dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, beraberinde Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Orgeneral Ali Çardakçı, İller İdaresi Genel Müdürü Hüseyin Kürşat Kırbıyık ile Hakkari programının ardından, 31 Temmuz'da Van'da etkili olan selden zarar gören Başkale ilçesine bağlı Esenamaç Mahallesi'ne geldi. Burada selden etkilenen vatandaşlarla görüşen, sorun ve taleplerini dinleyen Soylu, Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez ile Başkale Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Asım Solak'tan yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Sel sularına kapıldıktan sonra baygın halde kurtarılan Kader Yurtseven'in ailesiyle bir araya gelen Soylu, "geçmiş olsun" dileklerini iletti. "Kayıp yaşanmadı, en büyük teselli kaynağımız odur" Soylu, incelemelerinin ardından yaptığı açıklamada, 31 Temmuz-1 Ağustos'ta meydana gelen sel afetinden sonra tüm kurumların, vatandaşın sel afetinin etkilerinden bir an evvel kurtarılması için el birliğiyle gayret gösterdiğini anlattı. Başkale'de sel afeti yaşanırken ülkenin başka bölgelerinde yangınla mücadele edildiğini hatırlatan Soylu, "Çevre ve Şehircilik Bakanımız ve ben bir aradaydık. Vali beyle konuştuktan sonra ikimiz de bakan yardımcımızı buraya yönlendirdik. Milletvekillerimiz, il başkanımız burada büyük gayret gösterdi. Devlet, vatandaşın ihtiyaç duyduğu zamanda lazım. Tüm yardımlarıyla sizinle birlikte olan, sizi tanımayan ama zorluğunuzu hisseden, buraya yardım eden herkese çok teşekkür ediyoruz." diye konuştu. Ekiplerin burada ilk müdahaleyi gerçekleştirdiğini, bir an önce hayatın akışını sağlamak için gayret sağladıklarını kaydeden Soylu, "Çadırlar, şimdi konteynerler, her biri oluştu, oluşuyor. Yine aynı zamanda yollar düzeltildi. Gıda yardımlarından diğer yardımlara kadar bütün ihtiyaçların hepsi sağlanmaya çalışıldı ve bunlar da devam edecek." ifadelerini kullandı. Soylu, Esenamaç'ta sel sonrası yapılan çalışmalara değinerek şunları söyledi: "Burada yıkılmış 38'e yakın ve yeniden yapılması gereken evler var. Bunlarla ilgili hasar tespitleri yapıldı, bunlar gerçekleştirilecek. Diğer birtakım hasarlar var, onlar da sağlanacak. Yani buradaki sistemimiz eski halinden daha güzel bir hale dönene kadar, devlet buradan, hükümetimiz buradan, sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla buradan elini çekmeyecek. Biz sizin emrinize amadeyiz. Bir aya aşkın süredir Kastamonu, Bartın ve Sinop'taydık. Orada da büyük sel afetleri meydana geldi. Allah milletimizin hiçbir ferdini böyle bir sınavla karşı karşıya bırakmasın, duamız odur. O kadar büyük afetler oluyor ki bazen insan çaresiz kalıyor. Ama burada muhtarımız, sizler, selden önce gerekli tüm tedbirleri aldınız ve burada herhangi bir kayıp yaşanmadı. Bizim en büyük teselli kaynağımız odur. Diğerinin hepsini yapabilme kabiliyetine sahibiz. İnşallah el birliğiyle bunu gerçekleştireceğiz." Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğünün etkili bir çalışma yürüttüğünü, bunlardan birinin de dere ıslahı olduğunu ifade eden Bakan Soylu, "Hükümetimizin, sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu düstur odur. Yani bir yılın sonunda evleriydi, barklarıydı. DSİ inşallah dereyi de gerçekleştiriyor, ihalesine başlıyor. Bu da önemli bir adımdır. İnşallah bundan sonra böyle bir taşkınla karşılaşmamak için buradaki dere ıslahını da gerçekleştirecekler." şeklinde konuştu Soylu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile bir görüşme yaptığını, mezralarıyla yaklaşık 2 bin 500 nüfusu bulunan mahalleye Sağlık Bakanlığının sağlık evi veya sağlık ocağı yapmasının söz konusu olacağını bildirdi. Sınırdaki güvenlik duvarı İçişleri Bakanı Soylu, gazetecilerin, sınırda devam eden güvenlik duvarının son durumuna ilişkin sorusu üzerine şunları kaydetti: "Bugün, Şırnak'ta hem Dicle'nin hem de Habur ve Hezil çayının birleştiği noktadaydım. Şırnak-Suriye sınırında bir çalışma vardı. Şimdi Şırnak-Irak sınırında ilk etapta 34,5 kilometrelik bir sedde, aynı zamanda da bir duvar çalışması var. DSİ hazırlığını yaptı. İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü üzerinden çıkacak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da burada TOKİ'nin yaptığı duvarlar gibi gerçekleştirecek. Oradan Hakkari'ye geçtik. Hakkari'de şu anda yine yaklaşık 43 kilometrelik bir duvarımız söz konusu. Bu da Esendere'den başlayan Hakkari-İran sınırı. Şu ana kadar 15,5 kilometresi bitti, 4,5-5 kilometre daha, 20 kilometreyi tamamlayacak bir sınır duvarını bu yıl sonu itibarıyla gerçekleştireceğiz. İnşallah önümüzdeki yıl da oradaki hattın kritik olan bölümünü bitirip, diğer hatta doğru geçeceğiz. Yine özellikle toplam büyüklüğü 120 kilometre civarında olan yerde bir takım yerler var, yapılamaz. Oraya da farklı tedbirler alacağız. Yani 3 bin metrelerden bahsediyorum. Diğer yerlerde devam edeceğiz. Bizim bir Iğdır-İran sınırımız vardı, bir Ağrı-İran sınırımız vardı. Iğdır-İran sınırıyla Ağrı-İran sınırı ve Van-İran sınırının 241 kilometresinin 175 kilometresi şu an sona erdi, yapıldı." Van'da 2-3 etabın bulunduğunu, bu etaplardan birisinde yoğun mayın temizliğinin olduğunu dile getiren Bakan Soylu, şöyle devam etti: "Bu etaplarımızın birisinde yoğun bir mayın temizliği var. Hemen hemen bitti sayılabilir. Biten kısmın montesine bugün başlandı. Van-İran sınırıyla ilgili başka bir bilgi vereceğim. Geri kalan 231 kilometreyle ilgili de yaklaşık 1 milyar liralık keşif bedeli var. Maliye Bakanlığımızla konuşuldu, sayın Cumhurbaşkanımız talimatını verdi ve Van-İran sınırının, şu an ihale edilen ve yapım aşamasında olan 64 kilometrenin dışındaki 230 kilometrelik bölümü de yaklaşık keşif bedeli 1 milyar lira olan sınır duvarları da ihaleye hazır hale getirilmesi için bütün çalışmaları yapılıyor. Yani Van sınırının tamamı, aynı zamanda buna Hakkari-İran sınırı da dersek, İran sınırının tamamı Hakkari, Van, Ağrı ve Iğdır dahil olmak üzere güvenlik duvarlarıyla beraber bitecektir. Bu yıl itibarıyla Van açısından söyleyebilirim; bu 220 kilometreyi bitirmeye çalışacağız. Çünkü geçen yıl zorlu kış şartlarında çalıştık, bu yıl da çalışacağız." "Hudutta gerekli tedbirler alınmış vaziyette" "Bu arada sınırın güvenliği açısından da Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), hudutta gerekli tedbirleri almış vaziyette. Biz bugün bu tedbirleri alıyor değiliz, yaklaşık 3 yıldır gerek kaçak göç, gerek uyuşturucu ticareti, gerekse terörle mücadele sebebiyle burada tüm tedbirlerimizi alıyoruz." diyen Bakan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: "TSK huduttaki koruma tedbirlerini alıyor, biz özellikle İçişleri Bakanlığı olarak İran sınırındaki tüm duvarları gerek fiziki güvenlik sistemlerini, gerekse de sadece 108 milyon avro bu da 1 milyar liranın üzerinde 341 elektro optik kuleler, aynı zamanda termal kameralar, aynı zamanda iletişim kuleleri olmak üzere bütün sınır boyuna örüldü. O projenin de yüzde 90'ı sona erdi. Aynı zamanda yine hem jandarma hem de polisimiz, ön hudut duvarında TSK, arkasında jandarmamız, arkasında polisimiz hatlar çizerek, hatların tamamında özellikle kaçak göçmen ve terörle mücadele konusunda ciddi bir tedbir aldılar." Kaçak göçmenle mücadele konusunda yoğun çalışma yürütüldüğüne dikkati çeken Bakan Soylu, "Türkiye'nin son 3 yılda kaçak göçmen olarak sınırda engellediği sayı 1 milyon 250 bindir. Biz bu tedbirleri almamış olsaydık, 1 milyon 250 bin kaçak göçmen Türkiye'ye gelmiş olacaktı. Peki bu ne sağlıyor? Bu, daha fazla gelecek olanların da caydırıcılığını sağlıyor. Elektro optik kulelerin dışında, sınır duvarlarında termal kameralar, fiber optik kablolar ve hareket algılayıcı kameralar, bunların aynı zamanda karakollara eş zamanlı yansıtılması olarak teknolojik bir sistem de kuruldu." değerlendirmesinde bulundu. Soylu, Van Gölü'nün korunmasının daha önce jandarmada olduğunu belirterek, "Özellikle denizlerde, Ege ve Akdeniz'de göçmenle mücadelede çok önemli tecrübeleri olan Sahil Güvenlik Komutanlığımızı, Van Gölü'nden de sorumlu hale getirdik." dedi. "Kaçak göçmenlerin güzergahlarında alarm halindeyiz" Bunların çok uzun zamandan beri hem terörle mücadelede hem de özellikle kaçakçılık, uyuşturucu ve kaçak göçmen mücadelesinde alınan tedbirler olduğunu vurgulayan Soylu, şöyle devam etti: "Peki bunun sonunda Türkiye'de ne oldu? Bunu açık bir şekilde ifade edeyim. Eğer biz bu tedbirleri almasaydık, şu anda sınırımızın hemen öteki tarafında 2 milyon kaçak Afgan göçmen var. Bu, bugün değil. Yaklaşık 5 yıldır, sınırımızın hemen öte tarafında duruyor bunlar. Biz tedbirlerimizi sıkı aldığımız için Türkiye bu konuda çok sıkı bir tedbirle beraber davrandığı için sadece öyle değil aynı zamanda doğuda tüm illerde çok uzun zamandır alarm halindeyiz. Kaçak göçmenlerin güzergahlarında alarm halindeyiz. Bir taraftan Trakya, Edirne hattında, aynı zamanda Ege hattında, kısmen Akdeniz hattında alarm halindeyiz. Bütün buralarda yakalamalarımızı gerçekleştiriyoruz." Türkiye'nin bu göç mücadelesini ortaya koyduğu için etrafındaki coğrafyada göç baskısını engelleyebildiğini aktaran İçişleri Bakanı Soylu, şunları kaydetti: "Yine bir rakam daha vereyim buradan. İdlib'te 3,8 milyon insan yaşıyor. Sınırımızın hemen karşı tarafında. Afrin'de 600 bin insan yaşıyor. Fırat Kalkanı bölgesinde yaklaşık 1,2 milyon insan yaşıyor. Resulayn ve Tel Abyad, yani Barış Pınarı bölgesinde de 350 bin insan yaşıyor. Etrafımızdaki sınırda kendi yerlerinden edilmiş yaklaşık 8 milyon insan yaşıyor. Türkiye uzun yıllardan beri bu göçü ciddi bir şekilde tutabilen kabiliyete sahip. Bunu nasıl sağlıyor? Şimdi buradaki arkadaşlarım hatırlayacaklardır. Bizi küçümsediler ve bize kızdılar Türkiye'deki bazıları. Dediler ki İdlib'te niye ev yapıyorsunuz? Sizin derdiniz ne? Sizin ne işiniz var Çobanbey'de, Azez'de, El Bab'ta, Resulayn'da, Tel Abyad'da, Afrin'de. Biz oraları güvenli bölge olarak o insanların yaşayabileceği ve buradan da 461 bin insanın geri dönebileceği bir noktaya taşıdık. İdlib'te sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yaklaşık 50 bin briket evi yaptık. 42 bini tamamlandı. Diğeri de tamamlanıyor. Buraya 300 bin insan şu anda yerleşti. Yüz bine çıkaracağız ve 300 bin insan daha yerleşecek. Yani oradaki insanların da bir vesileyle orada yaşamasını temin eden bir göç dalgasını engelleyebilecek tedbirleri de güvenli bölge oluşturup aldık." "Kaçak göçte mücadelemiz olağanüstü şekilde sürmektedir" "Türkiye gerek doğu sınırlarında, gerek güney sınırlarında, özellikle Suriye'de terörden arındırılmış ve güvenli hale getirilmiş bölgelerde uzun erimli bir politikayı ortaya koymuş ve ne kadar doğru yaptığı da sonuçları itibarıyla belli olmaktadır." ifadesini kullanan Bakan Soylu, konuşmasını şöyle tamamladı: "Şu ana kadar Afganistan'dan sınırlarımızın ötesine yoğun bir göç dalgası, yani var olanın dışında bir göç dalgası belirmemiştir. Bu konuda takiplerimiz devam etmektedir. Buna karşı alacağımız tedbirler vardır. Kaçak göçte mücadelemiz olağanüstü şekilde sürmektedir. 2016'dan bugüne kadar yaklaşık Afganistan'dan Türkiye'ye kaçak olarak gelenlerin ortalama yüzde 30-35’i kendi ülkelerine geri gönderilmiştir. Son yıllarda bu rakam yüzde 45-50 seviyesine çıkmıştır. Yani her iki Afgan'dan biri kendi ülkesine Afganistan'la yapmış olduğumuz anlaşmalar çerçevesinde geri gönderilmişti. İfade etmem gerekir ki bunların bir bölümü hem Ege Denizi'nden hem de Edirne sınırından yurt dışına gitmişlerdir. Burada da gerek Frontex'in gerekse Ege Denizi'nin öteki tarafında Yunanistan'ın verdiği bilgiler var. Bu bilgilerde de buradan ne kadar çıktığı belli. Türkiye'de tüm bu hesaplamaları yaptığımızda 183 bini kayıtlı olan, bunun 62 bini uluslararası korumada mülteci statüsünde, geri kalan çok uzun yıllardan beri de olan 120 bin ikametli göçmen, toplam 183 bin, yaklaşık 100 bin ila 120 bin civarında da bir kaçak göçmenin olduğunu tahmin ediyoruz. Bizim yaptığımız değerlendirmeler çerçevesinde bunun böyle olduğu konusunda bir değerlendirmemiz söz konusu. Bunun da yaklaşık 10 bini Geri Gönderme Merkezlerimizde." Soylu'ya, AK Parti Van Milletvekili Abdulahat Arvas, İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Hüseyin Bekmez ve AK Parti İl Başkanı Kayhan Türkmenoğlu da eşlik etti. Bakan Soylu, ziyaretinin ardından ilçeden ayrıldı.

2 yıl önce

Kılıçdaroğlu Emniyet’in kadın hakları tedbirlerinden de habersiz

TBMM CHP grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, “Ev içi şiddet olursa, olay karakola intikal ederse, karakolda özel birimler olacak, polisler, eğitilmiş birimler olacak. O birimlerde en az bir kadın polis olacak. Dolayısıyla, kadının hakkını da en az bir kadın polis savunacak” dedi. Bir süredir, ajansın önüne koyduğu metinlerle kadın haklarını savunan Kılıçdaroğlu’nun, Emniyet teşkilatı bünyesinde kadın haklarına yönelik olarak kurulan “güven masaları, aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele büro amirlikleri, elektronik kelepçe merkezi, yenilenen formlar, KADES” gibi uygulamalarından habersiz olduğu görüldü.

2 yıl önce

Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü Ramazan tedbirlerini anlattı: Ayçiçeği yağı ve bakliyat sorunu yok

Yeni Şafak’ın haberine göre; Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, Ramazan ayında vatandaşın kaliteli ve uygun fiyatlı gıdaya erişimde sıkıntı yaşamamaları için görev alanlarındaki ürünlerle ilgili aldıkları tedbirleri açıkladı. Salgın hastalık, tarımsal kuraklık ve Rusya-Ukrayna savaşının tüm dünyada hububat başta olmak üzere gıda piyasalarını etkilediğine dikkat çeken Güldal, TMO olarak un başta olmak üzere et, süt ve yumurta ile yemeklik ayçiçeği yağı fiyatlarının makul seviyede kalması için aldıkları önlemleri anlattı. ET VE SÜTTEKİ AŞIRI ARTIŞLARIN ÖNÜNE GEÇTİK Yem maliyetlerinin azalmasına önemli katkı sağlayarak buradaki maliyet artışının et ve süte yansımasının önemli bir miktarda önüne geçildiğini anlatan Güldal, “Binlerce üreticiye yarı fiyatına arpa ve mısır sattık ki bunlar en önemli yem ham maddelerinden ikisidir. TMO’nun bu desteği olmasaydı mevcut hayvan varlığı azalmış olacaktı. Yaklaşık 4 milyon ton yem hammaddesini 7-8 ayda üreticiye ulaştırarak yem maliyetlerini azalttık” diye konuştu. TAAHHÜDE UYMAYANA BUĞDAY VERMİYORUZ Fiyatlardaki aşırı hareketlerin önüne geçilmesi noktasında bir başka çalışmalarının da un regülasyonu olduğunu anlatan Güldal, “Un regülasyonunu 2021 Eylül ayından itibaren başlattık. Bize başvuran fabrikalara, belirlediğimiz fiyattan fırınlara un ulaştıracaklarını taahhüt etmeleri halinde sübvansiyonlu buğday vermeye başladık. Uygulama başlangıcında 50 kiloluk bir un çuvalının taahhüt fiyatı 185 liraydı, yakın zamana kadar 200-210 lira civarıydı. Şimdi nisan ayında 240 lira olarak uygulayacağız. Piyasa fiyatlarından en az 120 TL düşük fiyatla fırıncılarımıza un verilmesini sağlıyoruz. Sanayicilere verdiğimiz 3,2 milyon ton ekmeklik buğday un olarak fırıncılarımıza ulaştı. Bu şekilde ekmekteki unun maliyetini minimize ettik. Bize taahhüt veren un sanayici ve fabrikalarını takip ediyoruz. Taahhüdüne uymayan un fabrikasına bir yıl süreyle TMO’dan buğday vermiyoruz” dedi. 18 BİN TON AYÇİÇEĞİ YAĞI YOLDA Ayçiçeği yağı regülasyonu çalışmaları hakkında da bilgi veren Güldal, “Kendi satış noktalarımız, Tarım Kredi Kooperatif Marketler ve PttAVM.com üzerinden 5 litrelik Ayçiçek yağını 129 liradan satışa sunduk. Amacımız piyasadaki yağ fiyatlarının aşağıya çekilmesiydi ki şimdiden 5 litrelik yağlar 150-160 liralara geriledi” dedi. Rusya’dan yaptıkları ayçiçeği yağı sevkiyatında herhangi bir problem olmadığını anlatan Güldal, “Şu ana kadar 42 bin tonluk ayçiçeği yağı almayı planladık. Bunun 24 bin tonu geldi. Yüklemede olan, teslim yerinde hazır bekleyen 18 bin ton yağımız da geliyor. İhtiyaç durumunda ilave tedarik imkanlarımız da mevcut” şeklinde konuştu. TMO HER ZAMAN ÜRETİCİNİN YANINDA Ülkemizin bu sezon geçen sezona oranla yüzde 50’nin üzerinde daha iyi bir yağış aldığını belirten Güldal, “Nisan ve mayıs yağışlarının da mevsim normallerinde geleceği öngörülüyor. O şekilde gerçekleşirse 2021 yılında yaşadığımız kuraklık nedeniyle gerçekleşen düşük rekolte, bu yıl yerini daha verimli daha yüksek bir rekolteye bırakacak. Burada elbette artan girdi maliyetlerine karşı üreticimiz korunacaktır. Üreticinin ürünü mutlaka değerli olacaktır. Üreticimiz emeklerinin karşılığını bulacaktır” dedi. Bakliyatta yüzde 30-50 daha ucuzuz Türkiye’nin bakliyat stokunun yeterli olduğunu anlatan Ahmet Güldal, “Sayın Bakanımız da açıkladı, bakliyatımız bir sonraki sezona devir yapacak düzeyde stoklarda mevcut. Baldo pirinç, Osmancık pirinç, mercimek çeşitleri, nohut çeşitleri, kuru fasulye bunları piyasanın yaklaşık olarak yüzde 30-50’si arasında daha ucuza satıyoruz. Rağbet de çok fazla. Burada yine satışlarımızı TMO Satış Noktaları, Tarım Kredi Kooperatif Marketler ve PttAVM üzerinden yapıyoruz" dedi.

2 yıl önce

Bayram boyunca uygulanacak trafik tedbirleri açıklandı

İçişleri Bakanlığı Ramazan Bayramı tatilinde karayollarında sıkı güvenlik tedbirleri alacak. Bayram tatili öncesi ve sonrasında emniyet ve jandarmadan toplam 110 bin trafik ekibi/ timi, 208 bin 900 personel görev yapacak. Yaklaşan Ramazan Bayramı dolayısıyla karayollarında trafik hareketliliği artarken, İçişleri Bakanlığı da tedbirlerini en üst seviyeye çıkardı. Bakanlık 81 İl Valiliğine   “2022 Yılı Ramazan Bayramı Trafik Tedbirleri” konulu genelge gönderdi. Genelgeye göre Ramazan Bayramında alınacak tedbirler bayram tatili öncesi 29 Nisan’a başlayacak ve 09 Mayıs’a kadar sürecek. Bayram tedbirleri kapsamında polis ve jandarma trafik ekipleri müşterek denetimler gerçekleştirecek. Jandarma trafik sorumluluk bölgelerinde, araç trafiğinin ve kazaların yoğunlaştığı güzergahlarda da karma ekipler marifetiyle denetimler artırılarak, kural ihlallerinin en aza indirilmesi ve bu sayede ölümlü kazaların önlenmesi sağlanacak. Bayram süresince trafik tedbirlerinin yerinde denetlenmesi ve yaşanabilecek sıkıntılara anında müdahale edilebilmesi amacıyla; Bakanımız Sn. Süleyman Soylu başta olmak üzere Bakan Yardımcıları, Jandarma Genel Komutanı, Emniyet Genel Müdürü, tüm vali ve kaymakamlar, Emniyet Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcıları ve Daire Başkanları, Jandarma Genel Komutanlığı Komutan Yardımcıları ve Daire Başkanları, il/ilçe emniyet/jandarma müdür ve komutanları sahada olacak. Özellikle kazaların yoğunlaştığı kaza kara noktalarında ve güzergâhlarda alınan trafik tedbirleri uygulamasının yanı sıra ilave tedbir ihtiyacı olup olmadığının tespiti ve denetimi için bayram tatili boyunca; • 30 Polis Başmüfettişi, • 4 Jandarma Başmüfettiş / Müfettişi, • 22 Jandarma Denetleme üyesi olmak üzere 56 müfettiş görevlendirildi. Hız denetimleri ve havadan denetimler artırılacak Ramazan Bayramı süresince  hızdan kaynaklı kazaların önlenmesine yönelik denetimlere ağırlık verilecek. Kazaların yoğunlaştığı yol kesimlerinde Mobil Radar Araçları ve Elektronik Sistemlerle hız denetimleri artırılacak. Özellikle yerleşim yerlerinde ve kavşaklarda kurulu bulunan KGYS’lere ait kameralar kullanılarak cep telefonu, emniyet kemeri, kırmızı ışık ihlalleri tespit edilecek. Trafik ekiplerinin, özellikle kazaların yoğun olduğu sorumluluk güzergâhlarında “GÖRÜNÜR” olmalarının sağlanacak. Kazaların yoğunlaştığı bölgelerde sürücüler üzerinde denetim hissinin artırılması amacıyla güzergâh üzerine yerleştirilen “Maket/Model Trafik Ekip Aracı”  uygulamasına devam edilecek. Helikopterler, drone ve İHA türü hava taşıtlarıyla havadan yapılan trafik denetimleri, bayram süresince artırılacak. Bu denetimler polis/ jandarma birimlerince karma ekipler aracılığıyla sorumluluk alanı gözetilmeksizin tüm ili kapsayacak şekilde gerçekleştirilecek. Araç giriş çıkışlarına sınırlama Terminal ve izin verilen yerler dışında otobüslerin kalkışlarına müsaade edilmeyecek. Otobüslerde, sivil personellerle denetimlere bu bayramda devam edilecek. Denetimlerde 05.00 – 07.00 saatleri arasında seyahat halinde olan şoförler araç dışına davet edilerek gerekli kontroller yapılacak ve uykusuzluk ya da yorgunluk belirtisi gösteren sürücülerin araç dışında dinlenmeleri sağlanacak. Tarım araçların, ağır tonajlı taşıtların uygunsuz olarak ve trafik yoğunluğunun yaşandığı saatlerde trafiğe çıkmasına müsaade edilmeyecek.   Mevsimlik tarım işçilerini taşıyan kara yolu araçlarının, 24.00-06.00 saatlerinde şehirlerarası yolculuk yapmalarına izin verilmeyecek. Tarımsal faaliyetlerin yoğun olarak yapıldığı bölgelerde kara yolu üzerinde tarımsal zirai araçlar, traktörler, biçerdöverlerin uygunsuz olarak trafikte seyretmeleri engellenecek. Trafiğin yoğunlaştığı güzergahlarda gerek görülmesi halinde trafik birim amirlerinin talimatı ile ağır tonajlı taşıtlar ve tarım araçları, trafik yoğunluğu sona erinceye kadar uygun yerlerde geçici olarak bekletilecek. Yolcu ve eşya taşımacılığı yapan kamyon, çekici ve otobüs cinsi araçların  takograf ihlalleri, sigorta ve muayene kontrolleri titizlikle yapılacak Motosiklet ve motorlu bisiklet denetimleri sıklaştırılacak Gerek bireysel gerekse restoran ve market gibi işletmelerin, müşterilerine kuryeler aracılığıyla hizmetlerini arttırmalarına bağlı olarak motosiklet ve motorlu bisikletlerin trafikte daha fazla yer aldığı noktalarda denetim yapılacak. Kontrollerde, motosiklet sürücülerinin şerit ve ışık ihlali, yaya yolu üzerine çıkma, ters yönde araç kullanımı gibi kural ihlalleri ile tescil plakasız, sürücü belgesiz ve kasksız olarak araç kullanıp kullanmadıkları denetlenecek. Modifiye edilmiş araçlar ile uygunsuz egzoz ve ışık donanımları bulunan araçlara yönelik asayiş ekipleriyle birlikte denetim yapılacak ve tespit edilen araçlar trafikten men edilerek muayeneye sevk edilecek. Alkol ve uyuşturucu etkisinde araç kullananlara yönelik denetimlere ağırlık verilecek. Denetimlerde yüz yüze iletişim Denetimler süresince vatandaşlar ile yüz yüze iletişim kurularak hız sınırlarına uymaları, ön ve arka koltukta emniyet kemeri takmaları, araç kullanırken cep telefonu kullanmamaları, şerit ve takip kurallarına riayet etmeleri ile birlikte seyahat üresince konsantrasyonlarının dağılmaması, uykusuzluk ve yorgunluğa karşı mola vererek seyahat etmeleri konularında bilgilendirmeler yapılacak. Bayramınız kemerli olsun İçişleri Bakanlığı ayrıca trafikte emniyet kemeri kullanımını yaygınlaştırmak ve araç içi emniyet kemeri önemini “Bayramınız Kemerli Olsun” Trafikte Her Yıl Daha İyiye”, “Kemerim Hep Aklımda”, “Yayalar Kırmızı Çizgimiz”, “Yol Ver Hayata” ve “Bir Hareketine Bakar Hayat” mottoları ile dikkat çekecek.  Mottoların yazılı olduğu billboardlar asılacak, sosyal medya ve basın yayın organlarından faydalanılacak.

1 2 3 4 5