27 Nisan Cumartesi 2024
1 yıl önce

Atatürk Havalimanı'na Millet Bahçesi! Çevre Bakanı Murat Kurum'dan CHP'ye tepki: Gezi Parkı'nda olduğu gibi mesele çevre değil

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, önemli açıklamalarda bulundu. https://twitter.com/csbgovtr/status/1526463065394323456?s=21&t=vwvUEuiPyntt7npDOeBoTg Bakan Kurum'un açıklamalarında satır başları şöyle: Yine Atatürk istismarına sarıldılar. Gezi parkında olduğu gibi konu çevre ya da doğa değil. Mesele çevre meselesi değil. Bu zihniyet köhneleşmiş CHP zihniyetidir. Mesele çevre ve doğa değil, iftira atıyorlar.

1 yıl önce

AK Parti'den Aliya İzzetbegoviç'in karargahını 'mağaraya' benzeten Kılıçdaroğlu'na tepki: Boşnak kardeşlerimizden özür dilemeli

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1526439700449329152?s=21&t=-WsdL5F7OfryRGGooJMP4Q CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Bosna Sancak Derneği'ni ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, "Önceki Genel Başkanımız Sayın Deniz Baykal, Aliya İzzetbegoviç'i ziyaret etmişti. Onun yaşadığı yerde, mağarada görüşmüşlerdi." ifadelerini kullanmıştı. Kılıçdaroğlu'nun Aliya İzzetbegoviç'in karargahını 'mağaraya' benzetmesine AK Parti'den tepki geldi. 'SON DERECE YAKIŞIKSIZ' Twitter hesabından açıklamada bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik "Sn. Kılıçdaroğlu’nun, Bosna Direnişinin sembolü olan Merhum Aliya İzzetbegoviç’in karargahı için “mağara” ifadesini kullanması son derece yakışıksızdır. Bosna halkının mücadelesine ne kadar yabancı olduğunu ortaya koymaktadır." dedi. Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sn Kılıçdaroğlu’nun Boşnak kardeşlerimizden, Bosna’ya gönül vermiş herkesten ve Merhum Aliya’nın aziz hatırasından özür dilemesi gerekir. Bosna direnişinin aziz şehitlerine bir kere daha rahmet diliyoruz. Tüm Boşnak kardeşlerimize selamlarımızı sunuyoruz. O karargah bir “mağara” değil, insanlık onurunun can pahasına savunulduğu bir mekandı. Onur, özgürlük ve haysiyet için ölümü göze almış canların kalesiydi.

1 yıl önce

Bakan Soylu'dan Kılıçdaroğlu'na tepki: Bu konunun üstünü örtemezsin, bu Türkiye'ye bir ihanettir

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Polis Müzesi'nde gazete, televizyon ve haber ajanslarının Ankara temsilcileriyle bir araya geldiği "Uyuşturucuyla Mücadele Toplantısı"nda açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. Hedef kitlesi gençler olan uyuşturucunun, dünyanın karşı karşıya kaldığı en temel sorunlardan biri olduğuna işaret eden Soylu, Afganistan'ın eroinin üretim merkezi, İran'ın ise eroinin geçiş ve metamfetaminin üretim merkezi olduğunu söyledi. Bakan Soylu, Avrupa ve Çin'de sentetik uyuşturucu üretildiğini, uyuşturucu arzı konusunda ciddi tehditle karşı karşıya kalındığını dile getirdi. Avrupa'nın uyuşturucu kullanımını özgürlük alanlarıyla birlikte değerlendirdiğini ifade eden Soylu, eroinin, Türkiye'yi de içine alan rotasının bulunduğunu, kokainde ise temel rotanın, Amerika ile Avrupa arasında olduğunu anlattı. Türkiye'de de kokain yakalamalarında artış yaşandığını bildiren Soylu, "Ne hikmetse, bir türlü ortada olmayan kokain konteyneri senaryosu üzerinden, birileri tarafından, Türkiye'nin sanki 'kokain cenneti'ne döndüğü şeklinde bir algı da oluşturuldu. 2016'da 845 kilogram, 2021'de 2 ton 841 kilogram kokain yakaladık." diye konuştu. Süleyman Soylu, Belçika, Hollanda ve İspanya'da toplam 156 ton kokain yakalandığını aktararak, "Türkiye'nin, özellikle de Mersin Limanı'nın, kokain pazarı olduğu şeklindeki söylemler, maksatlı propagandadan başka bir şey değildir. Bunu, rakamlar da teyit etmektedir. Böyle bir gelişmeyi teyit eden hiçbir saha bulgusu da mevcut değildir." ifadesini kullandı. Uyuşturucu madde metamfetaminin de büyük bir tehlike olduğunu söyleyen Soylu, 2017'den itibaren saha baskısıyla bonzainin etkisinin, yaygınlığının en az seviyeye indirildiğini, bunun önemli bir başarı olduğunu vurguladı. "Gençler, zombi gibi meydanlarda yürüyorlardı" diyen Soylu, şu anda okul çevrelerinde, meydanlarda ve başka bir noktada böyle bir görüntüyle karşılaşılmadığına dikkati çekti. Avrupa'da ele geçirilen metamfetamin miktarının, 2010-2020 yıllarında yüzde 477 oranında arttığını, Avrupa'nın ve Türkiye'nin yeni bir tehditle karşı karşıya kaldığını ifade eden Soylu, Türkiye'nin metamfetamini tam olarak tanımadığına işaret etti. Bakan Soylu, Avrupa'da 2020'de 2,2 ton, Türkiye'de ise aynı dönemde 4,1 ton, geçen yıl da 5,5 ton metamfetamin yakalandığını açıkladı. "SOKAKTA 'METİN AMCA' İSMİYLE BİLİNİYOR" Uyuşturucu nedeniyle yaşanan ölümlerde, 2016'da yüzde 1,4 olan tek başına metamfetaminden kaynaklanan ölüm oranının, 2021'de yüzde 35,6'ya çıktığına dikkati çeken Soylu, madde bağımlılığından tedavi görenler arasında, metamfetamin bağımlılarının oranında artış yaşandığını aktardı. İçişleri Bakanı Soylu, "Bağımlılık yapma ihtimali çok yüksek. Sokakta 'Met,' 'Metin amca', 'Kristal' gibi isimlerle biliniyor. Diş eti bozuklukları ve kemiklerde erime gibi nedenlere yol açıyor." bilgisini paylaştı. Madde bağlantılı ölümlerde, Avrupa'da 2019 verilerine göre milyonda 15, Türkiye'de ise 2019 verilerine göre milyonda 6 olarak gerçekleştiğini dile getiren Soylu, Türkiye'nin kullanıcılık ve ölüm oranlarında Avrupa'nın altında yer aldığını kaydetti. Soylu, "Metamfetaminle mücadelemizi güçlü şekilde yapar ve yenersek Türkiye, dünyada uyuşturucuya bağlı ölümler konusunda en az ölümü yaşayacak ülke olacak. Bunu başarabilir miyiz, başarırız. Buradaki dert, metamfetamini mağlup etmektir." değerlendirmesinde bulundu. Uyuşturucu operasyonlarının, gözaltı sayısının arttığını belirten Soylu, "Uyuşturucuda tutuklu sayıları 2012'de 22 bin 445, 2016'da 37 bin 367. Beni çok eleştirmişlerdi, 'Uyuşturucu satanı görürseniz ayağını kırın' dediğimde, 2017'nin başıydı. Şu anda Türkiye'de uyuşturucudan tutuklu sayısı 106 bin 37. Bunun çok büyük bölümü, yüzde 90'ın üzerinde diyebiliriz, uyuşturucu satıcısıdır." diye konuştu. Türkiye'de 2016'da eroinin yüzde 24'ünün doğu sınırlarında, yüzde 76'sının ise batı illerinde yakalandığını hatırlatan Soylu, oluşturulan operasyonel kabiliyetle, geçen yıl bu tablonun terse çevrilerek, maddenin batı illere gitmeden sınırlarda ele geçirildiğini ifade etti. "BATAKLIK'TA FETÖ İLTİSAKI DA VAR" Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu ve suç geliri operasyonu olan "Bataklık Operasyonu"nu hatırlatan Soylu, "Özellikle bu operasyon başladıktan sonra basında bize karşı yürütülen karalama kampanyalarının yoğunluğunun uyuşturucu mücadelesi veren herkesi, teşkilatımızı itibarsızlaştırmaya yönelik propaganda faaliyetlerinin maksadını kamuoyunun takdirine bakıyorum." dedi. Süleyman Soylu, terörle ve uyuşturucuyla mücadelede yürütülen suç gelirleri operasyonlarının, son 2-3 yılda ortaya konulan, suçu kaynağında kesmeye çalışan en önemli adımlardan olduğunu vurguladı. "Bataklık'ta FETÖ iltisakı da var" diyen Bakan Soylu, bir soru üzerine, suçla ve suçluyla mücadele ettiklerine işaret etti. Soylu, "Benim şahsi açımdan, Bataklık Operasyonuna kadar her şey normaldi. Ben, Bataklık Operasyonu'nun kişisel hayatımda başka bir değişiklik açtığını düşünüyorum. Bundan rahatsız değilim. Çünkü o insanlar Türkiye'de yaşıyorlardı ve bu işi yapıyorlardı. Bataklık Operasyonu'nun ilk ihbarı şahsıma gelmiştir, cep telefonuma." yanıtını verdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uyuşturucu baronlarına bir şey yapılmadığı yönünde söylemlerde bulunduğunu anımsatan Soylu, bu ifadelerin uyuşturucuyla mücadele edenleri töhmet altında bıraktığını, Türkiye'nin mücadelesinin etkisizleştirilmeye çalışıldığını belirtti. Bakan Soylu, 2016-2021 yıllarında 945 suç organizasyon çetesinin çökertildiğini, bu operasyonlarda 9 bin 633 şüphelinin yakalandığını bildirdi. Toplantı sırasında kendisine bir not iletilmesinin ardından İçişleri Bakanı Soylu, "Bir baron daha şu anda gözaltında bugün itibarıyla. Uzun süredir peşindeydik, Urfi Çetinkaya'nın kardeşi. Urfi Çetinkaya'nın kardeşi şu an gözaltında. Uzun zamandır buna da projeli operasyon yapıyoruz." bilgisini paylaştı. KILIÇDAROĞLU'NA TEPKİ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösteren Bakan Soylu, "Hangi konuyla alakalı olursa olsun SADAT'ın önüne gidene kadar, Et ve Süt Kurumu'nun önüne gidene kadar, hafif bir cesaretin varsa, bizim söylediğimiz büyükelçilik ile ilgili bir değerlendirme ortaya koy da görelim. Bu konunun üstünü örtemezsin. Bu Türkiye'ye bir ihanettir. Sen Türkiye'nin geleceğini Avrupalı bir büyükelçiye pazarlayamazsın." dedi.

1 yıl önce

İBB'yi borç batağına sokan CHP'li Ekrem İmamoğlu'na sert tepki!

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin 3 sene içinde 35 milyar lira borçlandığını söyledi. Kayseri'de Kocasinan Akademi Mimarsinan Spor Tesisi'nin açılış töreninde konuşan Özhaseki, kentin alt ve üstyapısı için uzun yıllar çalıştıklarını, bu konuda önemli işler yaptıklarını belirtti. Kayseri'nin ilkler şehri olduğunu dile getiren Özhaseki, sağlık, eğitim, kültür, sanayi ve ticarette lider bir kent haline geldiğini ifade etti. Özhaseki, Cumhur İttifakı'nın belediyelerinde hizmet etmek için var güçleriyle çalıştıklarını anlatarak, "Günümüzde farklı bir belediyecilik anlayışı çıktı. Ankara, İstanbul, Adana, Mersin, İzmir, Antalya'da başka bir belediyecilik var. Hizmet var mı? Yok. Niyetleri de yok. Yeni bir şeytanlık öğrendiler. Biraz kaba bir söz ama söylemek istiyorum bunu. Algı operasyonu çekiyorlar. Olmayanı olmuş, yapılmayanı yapılmış, var olmayanı varmış gibi sunmak, yalancılıktır, sahtekarlıktır. Şimdi o başladı. İstanbul'da ajanslara bunun için verilen para 845 milyon lira. Depreme hazırlık için ayrılan para 495 milyon lira. Bu nasıl iştir böyle?" diye konuştu.. "İSTANBUL'DA GELEN KARARLAR İÇİN YÜZDE 98 "EVET" DEDİ ARKADAŞLARIMIZ" Muhalefetin, AK Parti'nin sürekli önlerini kestiğini iddia ettiğini aktaran Özhaseki, 28 Şubat döneminde yapılanları kimsenin unutmadığını söyledi. Özhaseki, şöyle devam etti: "Mecliste çoğunluğu olan AK Parti, sizin getirdiğiniz kararlara 'Yok' mu diyor? Öyle de değil. İstanbul'da gelen kararlar için yüzde 98 'Evet' dedi arkadaşlarımız. Sadece yeşil alanları tahrip edeceklerinde, yanlış iş yapacaklarında 'Bir dakika dedi' arkadaşlarımız. Bizim genel merkez olarak belediye meclis üyelerine tavrımız ve onlara talimatımız şu: 'Eğer bir belediye başkanı başka bir partideyse ve size hayırlı bir şey teklif ediyorsa kesinlikle evet diyeceksiniz.' Çünkü orada istifade edecek vatandaştır. Biz sonuna kadar da destekliyoruz ama bunların iş yapmaya niyeti yok." İBB'nin 1994 yılından 2019 yılına kadar AK Parti döneminde 25 sene içinde borçlanma miktarının 28,5 milyar lira olduğunu söyleyen Özhaseki, "Bu yeni yönetim 3 sene içerisinde 35 milyar lira borçlandı. Yeni isteklerine tamam dediğimiz halde, kullanırsa neredeyse 70 milyar lira borçlanacak 5 senenin sonunda." dedi. "CUMHURBAŞKANIMIZ ŞİMDİ ONLARIN HEPSİNİ HİZAYA SOKUYOR" İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyelik başvuruları konusunda da değerlendirmede bulunan Özhaseki, "Şimdi Finlandiya ve İsveç'teki beyefendiler NATO'ya girmek istiyorlarmış. İstesinler. Senelerdir Türkiye'ye kötülük yapanlar, PKK ile FETÖ'ye kucak açanlar, onlara miting yaptırıp bizim bakanlarımıza Avrupa'ya girişi yasaklayanlar, şimdi hizaya gelin bakalım. Cumhurbaşkanı'mız şimdi onların hepsini hizaya sokuyor. Bu, bir liderliktir." ifadelerini kullandı. İlçeye toplam 30 tesis kazandırıldığını ve Kocasinan Akademi'den bu zamana kadar 90 bin kişinin faydalandığını vurgulayan Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar da "Bütün gayretimiz, vatandaşlarımızı daha mutlu ve huzurlu etmek içindir." şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından açılışı yapılan tesis, protokol üyeleri tarafından gezildi. Açılışa Vali Gökmen Çiçek, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, AK Parti İl Başkanı Şaban Çopuroğlu, MHP İl Başkanı Adnan İncetoprak ve vatandaşlar katıldı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Meral Akşener'e sert tepki: Sen kim Sultan Abdülhamid'e saygısızlık kim?

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, karara bağlanan Gezi davası sonrasında, iktidarı hedef alarak, ağırlaştırılmış hapis cezası alan Osman Kavala'ya sahip çıkmıştı. Akşener, konuşmasını, 1908'de Osmanlı padişahı Abdülhamid'e karşı isyan edenlerin öne çıkan sloganıyla bitirmiş, "Topçu Kışlası hayallerine kapılanların karşısında, dimdik duran çapulcuları da olacak. İşte o nedenle buradan, bir kez daha ilan ediyorum: Parola vatan, işareti namus! Kahrolsun istibdat, kahrolsun zulüm! Yaşasın hürriyet, adalet, müsavat ve meşveret!" demişti. Akşener, geride kalan gün katıldığı canlı yayında sözlerini savunmaya devam etmiş ve "Bu istibdat düzenine karşı başkaldırıdır. Buranın öznesi eğer Abdulhamid ise arkadaşlar öyle diyorsa, bugünün öznesi Recep Tayyip Erdoğan'dır" ifadelerini kullanmıştı. Akşener, İttihat ve Terakki'ye sahip çıkmakta sakınca duymadığını söylemişti. "SEN KİM SULTAN ABDÜLHAMİD'E SAYGISIZLIK KİM?" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Akşener'in kendisini hedef alan sözlerine, Adana'da yaptığı konuşmada cevap verdi. Gençlik Şöleni'ne katılan gençlere, "Siz, Abdülhamid'ten bugüne ecdadın tümünün temsilcisi olan gençliksiniz." diye seslenen Erdoğan, "Abdülhamid Han hayatı boyunca devrinin emperyalistleri ve onların maşalarıyla mücadele etmiş bir millet sevdalısıdır. Varsın, birileri Gezi Olayları'nı Abdülhamid'in devrilişine yorsun..." dedi. Akşener'in saygısızlık yaptığını vurgulayan Erdoğan şunları söyledi: "Gençlerimizin kimin kim olduğunu, hangi müşterekte buluştuğunu bilmeye hakkı var. Siz bunlara hak ettikleri cevabı verecek gençliktesiniz. Abdülhamid'e dil uzatan hanımefendiye sormak lazım, hasta diye tabir edilen Osmanlı'yı bir karşı toprak kaybetmeden yöneten Abdülhamid'e hakaret haddini aşmaktır ve bu millet onlara hakkını bildirecektir. Meral Hanım sen kim, Sultan Abdülhamid'e saygısızlık kim? o 6'lı masadan 3 tanesi var ki, bugüne kadar Abdülhamid'e laf söyletmemişlerdi, ne oldu bunlara? Ona laf anlatanlara haddini bildiremediler. 33 yıl, dile kolay, bu millet ecdadına hakaret edenlere haddini bildirecektir. Bu akşam buradan ben ilk sinyali veriyorum."

1 yıl önce

AK Parti Ankara İl Başkanı Özcan'dan Mansur Yavaş'a 'Oran Kavşağı' tepkisi: Göz boyamakla olmuyor bu işler!

Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından Turan Güneş Bulvarı'ndaki Oran Kavşağı'ndaki  çalışmaların aylardır tamamlanmaması tepkilere neden oldu.  OKLAR MANSUR YAVAŞ'A ÇEVRİLDİ Daha önce 5 ay içerisinde bitirileceğine ilişkin söz verilen kavşakta çalışmalar başlamasının üzerinden yaklaşık 8 ay geçmesine rağmen halen tamamlanamadı. Tamamlanamayan çalışmalar nedeniyle de vatandaşların mağdur olması, okları bir kez daha Ankara Büyükşehir Başkanı Yavaş'ın üzerine çevirdi. Her gün yoğun trafiğin oluştuğu, sürücüler için de adeta "çile"ye dönüşen kavşağın görüntülerini paylaşan AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan duruma tepki gösterdi. https://twitter.com/hakanhanozcan/status/1527377637831692289?s=21&t=kcmTMdi7aFh8h-iuo4Vo5g "GÖZ BOYAMAKLA OLMUYOR BU İŞLER" AK Parti Ankara İl Başkanı, Twitter hesabından paylaştığı, "Göz boyamakla olmuyor bu işler... Aylardır bitmeyen Oran Kavşağı yüzünden mağdur olan vatandaşımız beceriksizliğe isyan ediyor. Neyi bekliyorsunuz Ak Partili İlçe Belediyelerimizden yardım mı?" mesajıyla CHP belediyeciliğine tepkisini dile getirdi.

1 yıl önce

AK Parti’den Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan için ‘kaçacak’ söylemine sert tepki

Çelik, “Kılıçdaroğlu, şimdiye kadar bir sürü temelsiz iddia ortaya atıp belge bilgi açıklayacağım dedi. Ancak açıklamaları hiçbir siyasi netice doğurmadı. Tüm bu açıklamalar çevre kirliliğinden başka birşey üretmemiştir. Kılıçdaroğlu, şimdiye kadar bir sürü temelsiz iddia ortaya atıp belge bilgi açıklayacağım dedi. Ancak açıklamaları hiçbir siyasi netice doğurmadı. Tüm bu açıklamalar çevre kirliliğinden başka birşey üretmemiştir. Kılıçdaroğlu, Sn Cumhurbaşkanımızla ilgili “kaçacak” ifadesini kullanmış. Bunu daha önce de söylemişti. Ancak milletimiz 15 Temmuz gecesi kimin tanklara karşı milletiyle beraber direndiğini, kimin de tankların yol vermesiyle kaçtığını görmüştür. Kılıçdaroğlu’nun devlet bürokrasisini sürekli olarak tehdit etmesi, Türkiye Cumhuriyeti devletini işlemez hale getirmeye dönük bir teşebbüstür. Bu hiçbir şekilde siyasi bir yaklaşım değil, geçmişte örnekleri görülen bir vesayet arayışıdır. Kılıçdaroğlu’nun ülkemizi istikrarsızlaştırmaya dönük beyanları, cılız kalmaya mahkumdur. Bu beyanlar millet odaklı bir siyaset anlayışından yoksundur. Başkalarının dediklerinin kötü bir tercümesidir. CHP yönetimi, siyasete nefret yazılımı yüklemeye çalışıyor. Bu CHP’ye gönül vermiş vatandaşlarımızın haketmediği bir durumdur. Nefret siyasetine karşı durmaya kararlıyız. Cumhurbaşkanımızı hiç kimse nefret siyasetinin diliyle tehdit edemez. Cumhurbaşkanımıza nefret siyasetiyle saldıranlara gerekli karşılığı siyaset ve hukuk temelinde vermeye devam edeceğiz…” dedi. https://twitter.com/omerrcelik/status/1529078050377175041?s=21&t=rB3LjrRpYJxje5n2eh7D5A

1 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik'ten Kılıçdaroğlu'na sert tepki: "Dış politikada ne zaman adım atsak devreye giriyor"

Çelik'in açıklamaları şöyle: Kılıçdaroğlu bu iftiraları sistematik olarak dile getiriyor. Dış politikada ne zaman adım atsak Kılıçdaoğlu devrede. AK Parti hukuki girişimde bulunacak. Kılıçdaroğlu Türkiye düşmanlarının propagandasını dillendiriyor, iç kaos oluşturmak istiyor. Ortaya attığı iftira FETÖ'nün kampanyası. Hükümeti kanunusuzukla suçluyor. Cumhurbaşkanlığı makamını tehdit etmeye kalkıyor. Yanıldığı konuların haddi hesabı yok. En dikkat çekici husus şudur. Cumhurbaşkanını açık bir şekilde tehdit etmek. Sinsi bir faaliyet yürütüyorlar. Bundan sonrasında açıklamalarına itibar edilmemesi gerekiyor. Belediyelere derneklere sesleniyor, birilerini suçluyor. Demokrasiyi hedef alıyor. Her zamanki gibi söyleyeceği bir şey yok. Bir siyasi partinin sağdan sola savrulması çok az görülmüş bir şey. Türkiye içeride ya da dışarıda bir atağa kalksa, ardından CHP faaliyeti geliyor. Açık ve şeffaf yapıları illegal yapılarmış gibi hedefe koyuyor. Devlet kuruluşlarını işlevsizleştirmeye çalışıyor. Belgeler elimizde diyor. Bunlar kanun çerçevesinde olan şeyler. Geçtmişte FETÖ'nün kullandığı argümanları bugün Kılıçdaroğlu kullanıyor. "AİLE KAVRAMINI SİSTEMATİK OLARAK HEDEFE KOYUYOR" Hukuki haklarımızı da koruruz, siyasi olarak cevap da veririz. Herkesin ailesi kutsal ve saygıdeğerdir. Aile üzerinden siyaset yapmaya devam ederse sert karşılık görür. Bizim dilimizin ne kadar sertleşebileceğini o tahmin bile edemez. Aileye de saldırdıktan sonra hangi kırmızı çizgiye dikkat edeceksin? Açık kurumlar üzerinden 15 Temmuz'da ölümü göze alan Cumhurbaşkanına iftira atmak ahlaksızlıktır. Aile kavramını sistematik olarak hedefe koyuyor. FETÖ'nün bu öğrenci kardeşlerimize sahip çıkan yapılardan neden rahatsız olduğunu biliyoruz. Peki Kılıçdaroğlu bu yapılardan kim adına ve niçin rahatsız olmaktadır? Demokratik adap içerisinde bu mücadeleyi vereceğiz. Kimse seçilmiş Cumhurbaşkanı'nı tehdit edemez.

1 2 ... 44 45 46 47 48 49 50 ... 138 139