28 Nisan Pazar 2024
2 yıl önce

Yeşil kategoride aranan PKK/KCK mensubu teslim oldu

Bakanlıktan yapılan açıklamada, “İçişleri Bakanlığı koordinesinde Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yürütülen ikna çalışmaları neticesinde; PKK/KCK terör örgütünden kaçan Erdal Uğur kod adlı Özgür Abik isimli örgüt mensubu Mardin ilinde güvenlik güçlerine teslim oldu. 2009 yılında terör örgütüne katılan, Irak ve Suriye'de faaliyet gösteren örgüt mensubu son olarak örgütün sözde -Gap Riha- alanında sorumlu düzeyde faaliyet göstermekteydi.” denildi.

2 yıl önce

Bölücü terör örgütü PKK’nın sözde Botan eyalet sorumlusu Özgür Gabar kod adlı Fırat Şişman, çektiği videoyla örgüt mensuplarına teslim olması çağrısında bulundu

Eren-10 Operasyonları kapsamında Şırnak’ın Bestler-Dereler bölgesinde 8 Nisan’da gerçekleştirilen operasyonda 8’i ölü 10 terörist etkisiz hale getirildi. Operasyonda, terörist Fırat Şişman ağır yaralı olarak yakalandı. 1 buçuk ay boyunca tedavi edilen Şişman, devletin kendisine gösterdiği yardımdan etkilendi. DEVLETİ YANLIŞ TANIMIŞIM Örgütün, teslim olan ya da yakalanan örgüt mensuplarına kötü muamele yapıldığı propagandasını yürüttüğünü anlatan Şişman, “Ben şimdiye kadar devleti yanlış tanımışım ve benim gibi devleti yanlış tanıyan örgütte binlerce insan var” diyerek bu yanlış algıyı ortadan kaldırmak adına bir video ile örgütte bulunanlara seslenmek istedi. Şişman’ın isteği üzerine video çekimleri yapıldı. TESLİM OLUN ÇAĞRISI “Devlet, bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayabilecek güçte ve inançtadır” diyen Şişman, teröristlere şu çağrıda bulundu: “Gelecek her arkadaşa bütün yönleriyle destek verebilecek durumdadır. Arkadaşların da devlete yönelik var olan kaygılarını bir kenara atarak gelebilme cesaretinde bulunmaları gerekiyor. Çoğu arkadaşta örgütten ayrılma düşüncesinin olduğuna inanıyorum. Hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Her birimiz bu ülkeye sahip çıkma ve bu ülkenin geleceğini düşünmek zorundayız. Dış emperyalist güçlerin ve diğer farklı güçlerin oyunlarına gelmeden bin yıllık tarihi geçmişimizi düşünerek, daha önceki oyunları boşa çıkardığımız gibi şimdi de var olan oyunları boşa çıkarabilecek bilinç, anlayış ve erdemlikte olduğumuzu düşünüyorum.” AİT OLDUĞUNUZ TOPRAKLARA GELİN “Belki çoğu arkadaşta ‘acaba devlet bize nasıl yaklaşır, işkence mi yapar, hapse mi atar’ kaygısı olabilir. Bende de devlete karşı olumsuz algılar vardı. Fakat ağır yaralı bir şekilde ele geçtikten sonra devletin bana karşı olumlu yaklaşımlarını gördüm. 25 yıldır örgüt ortamında kaldığım zamanın benim, ailem ve ülkedeki insanlar için hiçbir faydasının olmadığını gördüm. Her arkadaş kafasında oluşmuş soru işaretlerini bir kenara koyarak kendileri için, aileleri için doğru olan sonuç ne ise ona göre cesaretlice gereken adımı atmalı ve ait oldukları toprağa gelmeli. Devletin de bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayacağını düşünüyorum. Her arkadaşın yeni bir hayata başlaması için kendilerine gereken bütün desteği vereceğine inanıyorum. Dış güçlerin emellerini, oyunlarını boşa çıkarmak için daha bilinçlice bir yaklaşım içerisinde olunmalıdır. Her arkadaş en kısa zamanda kendileri için doğru olan kararları verip ait oldukları topraklara, aile ortamına gelebilmeliler.”

2 yıl önce

Terör örgütü PKK'dan kaçan 5 terörist daha güvenlik güçlerine teslim oldu

Bakanlıktan yapılan açıklama şöyle; “Teslim örgüt mensuplarından birisinin ailesi Van’da evlat nöbeti tutan ailelerin arasında bulunuyor. İçişleri Bakanlığı koordinesinde Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünce yürütülen ikna çalışmaları neticesinde; PKK terör örgütünden kaçan 5 terör örgütü mensubu daha bugün güvenlik güçlerine teslim oldu. Teslim olan örgüt mensuplarının 2009- 2015 yılları arasında terör örgütüne katıldığı, Suriye, Irak ve İran’da faaliyet yürüttüğü tespit edildi. Teslim örgüt mensuplarından birisinin ailesi Van’da evlat nöbeti tutan ailelerin arasında bulunuyor. Böylelikle evlat nöbetinde 26’ıncı buluşma gerçekleştirilirken, yürütülen ikna çalışmaları sonucunda; 2021 yılında teslim olan örgüt mensubu sayısı da 86’ya yükseldi.”

2 yıl önce

İkna yoluyla teslim olan teröristlerin sayısı 94 oldu

İçişleri Bakanlığı koordinesinde Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünce yürütülen ikna çalışmaları neticesinde; PKK terör örgütünden kaçan 5 terör örgütü mensubu daha bugün güvenlik güçlerine teslim oldu. Teslim olan örgüt mensuplarının 1995-2015 yılları arasında terör örgütüne katıldıkları, Türkiye, Suriye ve Irak'ta faaliyet yürüttükleri tespit edildi. Yürütülen ikna çalışmaları sonucunda; 2021 yılında teslim olan örgüt mensubu sayısı 94’e yükseldi.

2 yıl önce

Çiftlik Bank'ın kurucusu Mehmet Aydın teslim oldu

Kurduğu 'Çiftlik Bank' ile 2018 yılında, 132 bin 222 kişiden 1 milyar 139 milyon lira toplayarak, yurt dışına kaçan ve kırmızı bültenle aranan, 'Tosuncuk' lakaplı Mehmet Aydın, dün gece Brezilya'da Sao Paulo Başkonsolosluğu'na teslim oldu. Dün yayınladığı video ile Türk yargısına teslim olacağını duyuran Aydın, "Ben Mehmet Aydın. Bilindiği gibi 'Çiftlik Bank'ın kurucusu ve mucidiyim. Bu projeye başlarken hedefim oyun platformumuzu kullanan kişilerin hem oyun oynamaları hem de şirketimizin reklam bütçesi için ayırdığı paradan faydalanmaları, ek bir gelir elde etmelerini sağlamaktı. Hiçbir zaman kimseyi zarara uğratmak veya dolandırmak şeklinde düşüncem ve girişimim olmadı. Kurmuş olduğumuz oyun platformu sizler tarafından sevildi ve benimsendi. Biz de sizden aldığımız güç ile Türkiye'nin 81 ilinde bayilikler, et, süt, bal ve yumurta tesisleri yatırımları yaptık ancak gelinen son süreçte şirketin çok fazla büyümesi, etrafındaki kötü niyetli insanların haksız kazançlar elde etmesi ve etmeye çalışmalarını, şirketin büyüklüğü nedeniyle geç fark ettiğimden sizler gibi ben de mağdur oldum. Mağduriyetleri gidermek adına yurt dışında bulunduğum süre boyunca elimden geleni yaptım ancak hakkımda açılan soruşturma, kovuşturma ve yakalama kararları nedeniyle bir netice elde edemedim. Suçsuzluğumu ve mağduriyetimi kanıtlamak için kendi hür irademle Türk yargısına teslim olacağım. Bu noktada Türk yargısına vereceği kararda ve gerçeği bulacağımıza hiç şüphem yoktur" demişti. INTERPOL'ÜN 'EN ÇOK ARANANLAR' LİSTESİNDE 'Çiftlik Bank'ın kurucusu Mehmet Aydın, Interpol'ün 'en çok arananlar' listesindeydi. Interpol'ün sayfasında yer alan bilgilere göre Aydın, 'elektronik ortamda ödeme sistemleri aracılığıyla hırsızlık yapma', 'kooperatif kurarak insanları aldatma', 'suçunu finans etmek için organizasyon kurma', 'taahhüt vererek toplanan varlıkları aklama' ve 'vergi yasanın ihlali' suçlamasıyla aranıyordu. 77 BİN 843 KİŞİDEN 511 MİLYON TL TOPLANDI 'Çiftlik Bank', ilk kurulduğunda oyun platformu olarak hizmet verdi daha sonra yüz binlerce kullanıcısı olan yatırım haline dönüştü. Kullanıcılar, yatırdıkları paralar ile çeşitli hayvanlar satın aldı. Yatırdıklarının daha fazlasını alma umuduyla para yatıran 77 bin 843 kişi, yatırdığı parayı bile geri alamayınca dolandırıldığını anladı. Sermaye Piyasası Kurulu'nun raporuna göre, 77 bin 843 kişiden 511 milyon TL toplandı. 62 bin 877 kişiye 393,3 milyon TL ödeme yapıldı. Kalan para ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) ve 'Çiftlik Bank' CEO'su Mehmet Aydın ile eşinin hesabına aktarıldı.

2 yıl önce

TOKİ'nin 1 Milyonuncu Konut Teslim Töreni... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kimsenin başaramadığını biz başardık

2003'ten bugüne evi olmayan dar gelirli vatandaşları az peşinat, düşük taksit ve uzun vadelerle ev sahibi yapan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), 1 milyonuncu konutun anahtarını Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından sahibiyle buluşturdu. Ankara Sincan'da gerçekleşen törende Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar: "Kentsel dönüşümden tarım köye, sosyal konutlardan deprem dönüşümü ve afet konutlarına kadar pek çok eseri hizmete açıyoruz. Bu yatırımları ülkemize kazandıran Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızı, TOKİ'yi, yüklenici firmaları, mühendislerimizi, işçilerimizi ayrı ayrı tebrik ediyorum. Türkiye'nin en büyük konut hamlesinin, 1 milyonuncu konutunun anahtarını teslim etmekten memnuniyet duyuyorum. İnsanoğlu dünyaya geldiğinden beri inanç ve ibadetin yanında güvenlik, gıda, konut gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmıştır. Medeniyetlerin somut göstergeleri olan şehirler, ibadet mekanları ve eğitim kurumlarının başını çektiği abide eserler ile tarihteki yerlerini almışlardır. Son devletimiz Cumhuriyet'i bin bir zorlukla kurduktan sonra kıt imkanlar ve sürekli artan ihtiyaçlar karşısında maalesef bu hassasiyete yeterince dikkat edilememiştir. "ORTAYA MUHTEŞEM ESERLER ÇIKTI" Şehir yöneticisinin en büyük kriteri güzelliği bilmek, güzelliğin idrakına varmak olmalıdır. Yıllarca ülkemizde şehircilik hep bütçe, gelir, nizam, talimatname, kayıt kuyut üzerinden tartışılmış, hepsi birden yerine getirildiği halde eser çirkin olmuştur. Ama şimdi ben şu eserlerimize bakıyorum; ortaya muhteşem eserler çıktı. Özellikle köyden şehre göçün yoğunlaştığı 1950'den sonra ülkemiz çirkin bir yapılaşmanın esiri olmuştur. Ama şimdi ben Sincan'da bir başka yapılaşma görüyorum. 1970'lerin başına geldiğimizde İstanbul ve İzmir nüfusunun yarısı Ankara nüfusunun yüzde 60'tan fazlası gecekondularda yaşayan insanlardan oluşuyordu. Burada suçlu olan başını sokacak ev derdine düşen vatandaşımız değildir. Suçlu, gelişmeleri öngörerek alt yapıyı kurmayan, vatandaşımızı öncülük etmeyen, destek vermeyen, devrin yöneticileridir. Ülkenin en temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlandığı dönemde ideal şehircilik örneklerini beklemiyor olsak da daha derli toplu ve planlı bir süreç mümkündür. "81 İLE ÇAĞ ATLATTIK" Ankara'da toplu konut olarak bütün güzel eserleri biz yaptık, yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Şehir nüfuslarındaki aşırı artış bir süre sonra ülkemizde de hızlı ve yaygın konut üretimini zorunlu hale getirmiştir. İBB Başkanlığı görevine geldiğimde bu anlayışla hemen şehrin iki yakasına, iki örnek şehir kurmak için kolları sıvadık. Başbakanlık görevini devralır almaz da aynı seferberliği tüm ülkeye yaydık. Ülkemizde 1964, 1979 yılları arasında 250 bin binada 878 bin konut 1980-2002 yılları arasında 1 milyon 65 bin binada 4 milyon konut, 2003'ten 2019'a kadar ise 1 milyon 173 bin binada 11 milyon 320 bin konut üretilmiştir. Bu tablo da göstermektedir ki Türkiye'nin konut sorununu çözümünde son 19 yıl kritik öneme sahiptir. Ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde evvela hakkaniyete uygun planlama dedik. İstismarı durdurduk, altyapısız ve ulaşımı sıkıntılı bir şehircilik olmaz dedik. Altyapı, otopark ve toplu ulaşımda İstanbul'dan başlayarak 81 ilimize çağ atlattık. Kentsel dönüşüm uygulamalarıyla milletimizin ihtiyaçlarını gözeten çözümler getirdik. Fiziki dönüşüm yetmez diyerek kentsel dönüşümü kültürel, ekonomik ve sosyal boyutlarıyla tasarlayarak yepyeni bir anlayışla ele aldık. "5 MİLYON VATANDAŞIMIZI SICAK YUVAYA KAVUŞTURDUK" Teknolojinin imkanlarını şehrin ve milletimizin emrine verdik. Sosyal belediyeciliğe, kimsesizlerin kimsesi olma anlamı yükleyerek belediyelerin görev alanını genişlettik. Erişilemeyen hiçbir kesim bırakmadık, bırakmayacağız. Zamanın ruhu anlayışıyla insanımızın her alanda hayat kalitesinin yükseltilmesi talebini karşılamanın gayretinde olduk. Bugün de milletimizin yatay şehirleşme istiyor, değer üreten, medeniyetimizi yaşatan, çevreye saygılı şehirler istiyor, şehri belediye başkanıyla birlikte yönetmek istiyor. Bu ihtiyaçlardan hareketle TOKi geçtiğimiz 19 yılda 81 ilimizin tamamında şantiye kurmuş, konut ve kamu binası icra etmiştir. Bugüne kadar TOKİ vasıtasıyla 1 milyon 100 bin konut ve işyeriyle stadyum, hastane, okul, öğrenci yurdu, kütüphane, camii, spor salonu ve kamu binalarından oluşan 24 binin üzerinde tesisi ülkemize kazandırdık. 5 milyon vatandaşımızı sıcak bir yuvaya, milyonlarca insanımızı güvenle çalışacakları, eğitim görecekleri, ibadet edecekleri, spor yapacakları eserlere kavuşturduk. Bugün burada 1 milyonuncu konutumuzun anahtar teslimini yapacağız. Kimileri tutarsız eleştirilerle kara çalmaya çalışsa da TOKİ vasıtasıyla dünyada kimsenin başaramadığını biz gerçekleştirdik. Yaklaşık 200 milyar liralık yatırımla her kesimden insanımızı ev sahibi yaptık. Birilerinin dilinden düşürmediği ancak hiçbir zaman başarmayı hayal bile edemeyecekleri sosyal devlet anlayışı işte budur. Elde edilen bu netice büyük bir başarı olmanın yanında milletimizin devletine olan itimadının da en güzel ispatıdır. "TARİHİN EN BÜYÜK DEPREM DÖNÜŞÜMÜNÜ YAPTIK" Son olarak 100 bin sosyal konut kampanyası başlattık. yatay mimari esaslı, mahalle kültürünü yaşatan bu kampanyada 12 bin sosyal konutun yapımını tamamladık. Halen 76 bin sosyal konutun inşasına devam ediyoruz. Kentsel dönüşüm amacıyla 61 ilde yürütülen 122 projede yatırım maliyeti 30 milyar TL olan 258 bin konut için kolları sıvadık. Bunların 11'ini teslim ettik, 63 bininin yapımı sürüyor. Diğerleri de proje aşamasında. Yine TOKİ vasıtasıyla 44 ilimizdeki 79 tarihi kent merkezini yeniliyoruz. Tüm il merkezlerimize şehir otoparkları yapıyoruz. Tarım, köy projeleri kapsamında 7 bin konutun yapımını tamamladık. Tarihinin en büyük deprem dönüşümünü yürüttüğümüz Elazığ'da Malatya ile birlikte 26 bin konutun üretimine başladık. 14 bin 341'ini teslim ettik. İzmir'de yapmakta olduğumuz 5 bin konutun teslimlerini de yakında başlatıyoruz. Bitirdiğimiz afet konutu sayısı 70 bindir. Millet Bahçeleri projesiyle 81 ilde 81 milyon metrekare alanı ülkemize kazandırmak için yola çıkmıştık. 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde hizmete açtığımız 10 taneyle 76 millet bahçemizi tamamlamış olduk. Amacımızı bu projelerle Selçuklu'dan Osmanlı'ya, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e şehircilik anlayışımızın tacı olan bahçe kültürünü yeniden ihya etmektir. Önümüzde 2 hedef var: Bir, kentsel dönüşüm kapsamında acilen dönüştürülmesi gereken 1 buçuk milyon konutun 300 binini Bakanlığımız kendi eliyle yapmaktadır. İki, 2023'e kadar 81 ilimizde 340 millet bahçemizi tamamlayıp milletimizin hizmetine sunmaktır. Dönemimizde milletimizi sadece konut sahibi yapmakla kalmadık, bina ve konut niteliklerini de fevkalade yükselttik. Konutların içindeki standartlar da 20 yıl, 30 yıl öncesine göre oldukça ileri seviyededir. Biz sadece dört duvar yapmıyoruz, sadece betondan, tuğladan ibaret binalar yapmıyoruz, biz insanımıza huzurla yaşayacağı bir yuva kazandırıyoruz.  Bu ülkede insanlara yıllardır 2 anahtar yani bir ev bir araba sözü verildi. Ama bu sözler tutulmadı. Biz yönetime gelirken böyle bir söz vermedik ama yaptıklarımızla bunu katbekat sağladık. Bu hizmetlerin devamı için 2023 seçimleri kritik öneme sahiptir."

2 yıl önce

İkna çalışmaları sonucu 5 örgüt mensubu daha teslim oldu

İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, bugün teslim olan örgüt mensuplarının 2014-2020 arasında terör örgütüne katıldıkları, Türkiye, Irak ve Suriye'de faaliyet yürüttüklerinin tespit edildiği belirtildi. Teslim olan örgüt mensuplarından 3'ünün ailesinin Diyarbakır'da "evlat nöbeti" tutanlar arasında yer aldığı ifade edilen açıklamada, sürdürülen ikna çalışmaları sonucunda bu yıl teslim olan örgüt mensubu sayısının 114'e yükseldiği, Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde evlat nöbeti tutan ailelerde de 31'inci buluşmanın gerçekleşeceği kaydedildi.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, oğlu güvenlik güçlerine teslim olan Diyarbakır annelerinden Ayşegül Biçer ile görüştü

Hacire Akar'ın oğlunun HDP'liler aracılığıyla dağa kaçırıldığını iddia ederek, partinin il binası önünde 22 Ağustos 2019'da başlattığı oturma eylemi sayesinde 24 Ağustos 2019'da evladına kavuşmasının ardından bu mücadeleyi örnek alarak 3 Eylül 2019'da oturma eylemi başlatan 3 anneden biri olan Ayşegül Biçer de aylardır beklediği müjdeli haberi aldı. Biçer'e, 2018 yılında 17 yaşındayken dağa kaçırılan oğlu Mustafa'nın terör örgütünden kaçarak güvenlik güçlerine teslim olduğu bilgisi verildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan anne Biçer ile telefonda görüşerek, ailenin sevincini paylaştı. "Sevincimiz çok yüksek" "Bu zafer sizindir. Gerek Hacire Akar olsun gerek sizler olun hepiniz orada dimdik durdunuz ve sizin o dik duruşunuz elhamdülillah yolları açtı ve yavrularınızın da bu noktada yüreğini hareketlendirdi. 3 yavrumuz da aranıza katılıyor. Bundan dolayı da gerçekten sevincimiz çok yüksek." ifadelerini kullanan Erdoğan, bütün Diyarbakır annelerine selamlarını, sevgilerini iletti. Biçer'in, "Siz bize sahip çıkmasaydınız, orada bu mücadeleyi sürdüremezdik." sözü üzerine Erdoğan, "O bizim görevimizdi. Biz görevimizi yaptık. Ama siz de bizi bu noktada teşvik ettiniz. Allah yar ve yardımcımız olsun inşallah." dedi. Biçer de "Sayın Cumhurbaşkanım ilk oturduğumda da demiştim, 'PKK'dan söke söke alacağım oğlumu.' diye. Sadece oğlum değil, bu saatten sonra bütün evlatlar hedefimiz. Yarın sabah iki davul iki zurnayla HDP'nin kapısına gidiyorum. Bu zaferi ilan edeceğiz. Anneler isterse dağları delip evlatlarını kazanabilir demiştik. İnşallah Türkiye Cumhuriyeti kazandı. Bugün bir kere daha zafere imza atıldı. Annelere inşallah selamınızı ileteceğim. Yarın buluşmamız yapılacak. Allah sizden razı olsun. Rabbim uzun ömürler versin inşallah." diye konuştu. Öte yandan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Diyarbakır Anneleri'nin 3'ü daha, evladını terör örgütünden çekip aldı. Anne yüreği, Anne gücü, Anne sevgisi... Başarıyorlar. Korkmuyorlar. Tüm annelere güç veriyorlar... “Yeni dönem, annelerin dönemi” KAHROLSUN TERÖRİZM YAŞASIN ANNELER” dedi.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 24 25