26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

The Economist: Türkiye, denizaltılar ile Ege Denizi'nde Yunanistan'a karşı üstünlük elde etti

İngiliz The Economist dergisi Türk donanma gücü ile ilgili makalesinde "İzmit Körfezi'nin güney kıyısında, Gölcük tersanesinde, Türkiye'nin denizcilik geleceği yavaş yavaş şekilleniyor" cümlesine yer verdi. Yazıda, 6 TCG Piri Reis denizaltının da etkisiyle Türk donanmasının Akdeniz'de günden güne güç kazandığına dikkat çekildi. "Bu, Türkiye donanması için bir zafer, Yunanistan için de bir baş ağrısı" ifadesi kullanıldı. "Türkiye'nin donanması daha büyük ve daha yeni" Makalede, Yunanistan'ın bir dizi Fransız savaş uçağı satın aldığı, savunma harcamalarını ikiye katlayarak 5,5 milyar euroya çıkardığı hatırlatıldı. Ancak bunun yine de Türkiye'nin sahip olduğu gücün yarısından daha azı olduğuna işaret edilerek,  "Türkiye'nin donanması daha büyük ve daha yeni" denildi. Alman tasarımı TCG Piri Reis adlı denizaltıların, havadan bağımsız tahrik gücüne sahip olduğu, bunun da yakıt ikmal sorunu olmaksızın hareket etmesini sağladığı vurgulandı. "Su altında 3 hafta kalabiliyor" Geleneksel bir dizel-elektrikli denizaltının iki ya da üç gün su altında kalabileceği ancak Türk donanmasındaki 6 denizaltı için bu sürenin üç hafta olduğu belirtildi. Dergide yer alan makalede, "Bu, sığ sular için mükemmel bir özellik" yorumu yapıldı.

2 yıl önce

The Economist: Türkiye yardıma ihtiyaç duyduğunuzda açık çek vermesiyle tanınıyor

Londra merkezli haftalık ekonomi ve uluslararası ilişkiler dergisi The Economist, Türkiye ve Afrika ülkeleri arasında yaşanan gelişmeleri ele alan bir makale yayınlandı. Türkiye, Afrika'ya büyük bir diplomatik ve kurumsal hamle yapıyor başlıklı makalede, sağlık, inşaat, kültür-sanat ve askeri alnlarda yapılan işbirliğine dair bilgiler yer aldı. Piotr Zalewski kaleme aldığı makalesinde, Türk iş insanlarının havaalanları, stadyumlar ve camiler de dahil olmak üzere Afrika ülkelerine 78 milyar dolar değerinde yatırım yaptığını belirtti SOMALİ'DE ŞİDDET MAĞDURLARI TEDAVİ EDİLİYOR Somali'nin başkenti Mogadişu'da Türkiye tarafından 47 yoğun bakım yatağına sahip ülkenin en modern hastanesinin açıldığını vurgulayan Zalewski, "Hastaneye Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adı verildi. 47 yoğun bakım yatağı var, ülkedeki diğer hastanelerden daha fazla, ancak koronavirüs hastalarını tedavi etmiyor." ifadelerini kullandı. Hastane yöneticisi Asir Eraslan'ın "Koronavirüs hastalarına baksaydık onları izole etmemiz gerekirdi ve bombalar sonucu yaralanan hastalara yerimiz kalmayabilirdi." dediğini belirten Zalewski sözlerine şu şekilde devam etti: SOMALİ ORDUSUNU VE KOMANDOSUNU TÜRK SUBAYLARI EĞİTİYOR "Şiddet ve kaçırma riski göz önüne alındığında Mogadişu, Türkler dışında çok az sayıda yabancıyı cezbetmektedir. Bir Türk firması limanı yenilemiş ve işletmektedir. Diğeri ise bir oteli ve Türk Hava Yolları'nın her gün İstanbul'a uçtuğu uluslararası havalimanını işletiyor. Türk firmaları, Türkiye'nin kalkınma ajansının sağladığı fonla şehrin ana yollarını ve parlamento binasını onardı. Ülkenin en büyük yabancı askeri üssünde Türk subayları, 5.000'den fazla Somalili asker ile polis komandosunu eğitti ve donattı. TÜRKİYE, 43 AFRİKA ÜLKESİNDE FAALİYET GÖSTERİYOR Somali; Erdoğan'ın pazarlar, kaynaklar ve diplomatik etki arayışı içinde Afrika'ya yaptığı geniş çaplı girişimin çarpıcı bir örneğidir. Sadece 20 yıl önce Türkiye, Sahra'nın altı Afrika'ya çok az ilgi duyuyordu. Bunun yerine batıya yönelerek, Avrupa Birliği'ne katılmayı hayal etti. Ancak Batı ile ilişkiler soğuyunca Türkiye güneye döndü. Dönüm noktası olan 2011 yılında, Türk işadamları, yardım görevlileri ve İslami hayır kurumlarıyla birlikte Erdoğan, kıtlık ve iç savaşın pençesinde olan Somali'yi ziyaret etti. Yaklaşık 20 yıldır Afrikalı olmayan bir liderin bölgeye olan bu ilk ziyareti, sadece Türkiye'nin Afrika Boynuzu'ndaki ülkelerle değil, kıta çapında daha derin bağların da başlamasına vesile oldu. 2009'da Türkiye'nin Afrika'da sadece bir düzine diplomatik misyonu vardı, şimdi ise 43 büyükelçilikle ilişkilerini geliştimeye devam ediyor. 2004 yılında sadece 4 Afrika şehrine uçan Türk Hava Yolları, şu anda 40'tan fazla şehre uçuyor. Kıta ile ticaret geçen yıl büyük ölçüde genişleyerek 29 milyar dolara ulaştı ve bunun 11 milyar doları Sahra altı Afrika ile neredeyse sekiz katına çıktı. Türk firmalarının Çinlilerin hakimiyetini kırdığı inşaat sektörü de şüphesiz Çin'in kredi vermesindeki düşüşe yardımcı oldu. Türk yetkililer, Türk firmalarının havaalanları, stadyumlar ve camiler de dahil olmak üzere 78 milyar dolarlık Afrika projesini tamamladığını düşünüyor. Geçen yıl sadece Tanzanya, bir Türk firmasına modern bir demiryolu hattı inşası için 1,9 milyar dolarlık bir ihale verdi. TÜRKİYE BÖLGEDE NÜFUZUNU ARTTIRIYOR Türkiye bölgede yaptığı yardımlarla nüfuz kazanıyor. Önceleri Birleşmiş Milletler (BM) gibi uluslararası kuruluşlar aracılığıyla yardım yapıyordu. 2003 yılında Türkiye'den Afrika'ya yapılan yardımların yaklaşık yüzde 60'ı BM üzerinden kanalize edildi. 2019 yılına gelindiğinde bu rakan yüzde 2'ye geriledi. Bu günlerde Türk bayrakları gıda paketlerini, okulları ve su kuyularını süslüyor. Etiyopya'nın başkenti Addis Ababa'da bir İngiliz düşünce kuruluşu olan Chatham House için çalışan Abel Abate Demissie, "Türkiye, özellikle ekonomik veya askeri yardıma çok ihtiyaç duyduğunuzda açık çek vermesiyle tanınıyor." diyor. Türkiye'nin Afrika'ya yatırımları hızla büyümesine rağmen, ekonomik, askeri ve diplomatik erişimi hala Amerika, Çin ve kıtanın eski sömürgeci güçlerininki kadar geniş değil. Çin'in, Afrika ile olan iki yönlü ticaretinin geçen yıl 254 milyar dolar değerinde olduğu, Türkiye'nin ise 29 milyar dolara yakın olduğu düşünülüyor. Türkiye'nin askeri yardımı Batılı güçlerinki bölge ülkelerine inen bir yumruk anlamı taşımamaktadır. Bu yüzde Türkiye, uzun bir oyun oynamaya hazır görünüyor. Türkiye, yardım ve güvenlik yardımı sağlayarak, zamanla kalıcı ödüller kazanacağını umuyor. Somali Savunma Bakanı Nur, Türkiye'den bahsederken, "Şu anda ihtiyacı olan biziz. Ancak bir fırsat olduğunda, arkadaşlarımıza başkalarının sahip olamayacağı bir şans vereceğiz, çünkü en çok ihtiyacımız olduğunda bize yardım ettiler." ifadelerini kullanıyor."

1 yıl önce

The Economist: Türkiye, kendi ağırlık merkezine sahip

Türkiye'nin Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan stratejik konumu İngiltere'de gündem oldu. Londra merkezli The Economist dergisi, "Türkiye'nin yeni agresif dış politikası: Batı için garip bir müttefike dönüştü" başlıklı bir analize imza attı. "Türkiye, Avrupa'nın çeperinde değil" Ankara'nın bazı kesimlerce Batı'yı terk etmekle suçlandığı belirtilerek, "Türk yetkililer ise terk edilenin kendileri olduğunu söylüyor." denildi. Türkiye'nin, kendisini Avrupa'nın çeperinde ve tek bir etki bölgesinin parçası olarak konumlandırmadığı, kendi ağırlık merkezine sahip olduğu belirtildi. "Türkiye'yi kaybetmeyi göze alamazlar" "NATO, Türkiye'yi kaybetmeyi göze alamaz." ifadesi kullanılan analizde, "(Cumhurbaşkanı) Erdoğan ulusal güvenlik konusunda daha da uzlaşmaz oldu. Suriye'ye operasyona ilişkin, kasım ayında 'Kimseden izin alacak değiliz' demişti." tespitlerine yer verildi. "Afrika ve Orta Asya'da atılımlar yaptı" Diğer taraftan Türkiye'nin son 10 yılda Afrika ve Orta Asya'da atılımlar yaptığı, Türk dizilerinin popülaritesini artırdığı ve Türk Hava Yolları'nın başarısının yanı sıra Türk SİHA'larını almak için birçok ülkenin sıraya girdiği vurgulandı. "Erdoğan, iyi bir iş çıkardı" Rusya ile Ukrayna arasında arabulucu olarak Ankara'nın öne çıktığı anımsatılırken, "Erdoğan, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik deniz ablukasını hafifletmesi, deniz yoluyla tahıl ihracatının yeniden başlaması ve esir takası müzakereleri için iyi bir iş çıkardı." denildi. "Finlandiya ve İsveç'i engellemekle tehdit ediyor" Aynı analizde, "Türkiye, NATO için önemli. Türk askerleri; Afganistan, Baltık, Bosna, Kosova ve Makedonya'da misyonlara katıldı. Ancak Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılımını engellemekle tehdit ediyorlar." ifadeleri aktarıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Helsinki ve Stockholm yönetimlerini, askeri ittifaka üyelik süreçlerini tamamlamak için zanlıların iadesine zorladığının altı çizildi.