07 Mayıs Salı 2024
1 yıl önce

TOKİ başvuruları sona eriyor: Kura çekimi ne zaman yapılacak?

Sosyal konut projesinde 'İlk Evim' başvuruları nasıl yapılacağını sorguluyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamaları sonrasında sosyal konut başvuru ayrıntıları belli olmuştu. Buna göre; Proje ilindeki Ziraat Bankası ve Halk Bankası yetkili şubeleri ve e-Devlet aracılığı ile yapılacak başvurular, 14 Eylül- 31 Ekim arasında kabul edilecek. Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Ömer Bulut, sosyal konut projesi ile ilgili bilgiler verdi. Ömer Bulut, dev konut projesinde kura çekimlerinin 31 Ekim itibarıyla başvurular biter bitmez ilk hafta gerçekleşeceğini duyurdu. Bulut, kura çekimi sonrası başvuru bedellerinin de iade edileceğini söyledi. Buna göre; TOKİ sosyal konut kura çekimi kasım ayının ilk haftasında gerçekleşecek. TOKİ başvuru ücreti, IBAN aracılığıyla ödenebilecek. Diğer taraftan ödemeler, ATM aracılığıyla da gerçekleştirilebilecek. Yatırılan 500 TL'lik ücret, kura sürecinin tamamlanması sonrasında eğer kişiye kura isabet etmemişse belirtilen IBAN adresine iade edilecek. Kura çekimi başvuru bedelleri, Kasım ayında yapılacak kura çekimi sonrasında yurttaşlara geri iade edilecek.

1 yıl önce

Sözcü'nün yalan haberine TOKİ'den tepki

Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) Sözcü Gazetesi tarafından 07-08.12.2022 tarihlerinde yayınlanan '3 Yıllık TOKİ Projesi Yeni Diye Sunuldu' başlıklı haberi üzerine yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Haberde 'Denizli'nin Pamukkale ilçesine bağlı Kocadere Mahallesi'ndeki 534 bin metrekarelik 195 numaralı parsel için üç yıl önce 450 konut projesinin açıklandığı ve ilk Evim projesinde 500 bin konut projesine dahil edildiği' yönünde asılsız iddialar bulunmaktadır" denildi. "450 KONUTA EK OLDUĞU İDDİASI" Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: "Haberde 'Denizli'nin Pamukkale ilçesine bağlı Kocadere Mahallesi'ndeki 534 bin metrekarelik 195 numaralı parsel için üç yıl önce 450 konut projesinin açıklandığı ve ilk Evim projesinde 500 bin konut projesine dahil edildiği' yönünde asılsız iddialar bulunmaktadır. İlgili habere konu olan alanda aşağıda detayı verilen, 2020 yılında açıklanan 100 Bin Yeni Sosyal Konut Kampanyasında kapsamında yer alan projelerimiz bulunmaktadır. "439 ADET KONUTLUK PROJENİN İKMAL İHALESİ 2023'TE YAPILACAK" "İdaremizce 100 Bin Konut Kampanyası kapsamında; Denizli'nin Pamukkale ilçesi, Kocadere ve Yeniköy mevkiinde 2 proje planlanmış ve talep toplanmıştır. Kocadere mevkiinde yer alan 439 adet konutluk projenin ihalesi 18.08.2021 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Ancak söz konusu iş 5546 sayılı kanun kapsamında tasfiye edilmiş olup 05.01.2023 tarihinde ikmal ihalesi gerçekleştirilecektir. "ÇEVREYİ KORUMAK AMACIYLA EVLERİN YERİ İÇİN YENİ ALAN BELİRLENDİ" "Yeniköy mevkiinde yer alan proje için yapımı düşünülen alanda planlama çalışmaları yürütülürken söz konusu alanın Tabiat Varlıkları açısından Özel Çevre Koruma alanı Hassas Koruma Zonu içerisinde kalmasından dolayı alternatif alan çalışmaları yürütülerek Kocadere mevkiinde yeni alan belirlenmiştir. Bu kapsamda 497 ve 393 konut olmak üzere 2 etapta toplam 890 konutluk proje çalışmaları tamamlanmış olup ihale işlemleri başlatılmıştır. 497 konuta ait projenin ihalesi 12.01.2023 tarihinde, 393 Konuta ait projenin ihalesi ise 13.01.2023 tarihinde gerçekleştirilecektir. "100 BİN KONUT KAMPANYASI VE 250 BİN SOSYAL KONUT PROJESİ" "Haberde aynı projenin farklı kampanya dönemlerinde kullanıldığına dair bilgi gerçeği yansıtmamaktadır. Söz konusu alanda, yukarıda gecikme sebepleri ile açıklanmış olan, 100 Bin Konut Kampanyasında hak sahipleri belirlenen bin 329 konut inşası yapılacaktır. 250 bin Sosyal Konut Projesi kapsamında Denizli Merkez (Merkezefendi, Pamukkale) için 650 konut için talep toplanmıştır. Merkezefendi Mevkiinde talep toplanan 300 konutluk projemiz, İdaremizce Denizli ili Merkezefendi İlçesi Göveçlik Mahallesi'nde onaylı imar planlarında Toplu Konut Alanı kullanımında bulunan 355 ada 1 parselde planlanmakta olup, Pamukkale ilçesinde planlanan 350 konut için ilgili Belediyelerin önerileri doğrultusunda Kale ve Gölemezli Mahallelerinde yer alan İdaremiz ve Hazine mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde planlama çalışmalarına esas değerlendirmeler yapılmaktadır. "SOSYAL KONUT PROJESİ ÇALIŞMALARI KAMUOYU ÖNÜNDE İTİBARSIZLAŞTIRMAYI AMAÇLIYORLAR" "Söz konusu durum böyleyken gerçekdışı, yalan ve yanlış bilgilere dayalı yapılan bu haberin yayınlanmasının maksadı idaremizi karalamak ve kamuoyundaki olumlu algısını zedelemeye çalışmaktır. Bu yöndeki kasıtlı olarak gerçeğe aykırı haberler ile çeşitli olumsuz açıklamalarda bulunmak suretiyle İdaremizin gerçekleştireceği Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi çalışmaları kamuoyu önünde itibarsızlaştırılmaya çalışılmaktadır. Ancak bu çabalar kamuoyu tarafından kabul görmemektedir. "VATANDAŞLARIMIZA OLAN TAAHHÜDÜMÜZÜ YERİNE GETİRECEĞİZ" "Bugüne kadar vatandaşlarımızın teveccühü ile nasıl 5 milyonu aşkın vatandaşımızı ev sahibi yaptıysak aynı azim ve gayretle tüm engelleme ve karalamalara rağmen yeni konutları da tamamlayarak vatandaşlarımıza olan taahhüdümüzü yerine getireceğiz. Süreç bu durumdayken Pamukkale Meclis Üyesi tarafından yapılan açıklamayla kamuoyunun gerçek dışı bilgilerle yanlış düşüncelere sevk edilmesinin doğru olmadığı, spekülatif amaçlı ve idaremizi yıpratmayı hedeflediği aşikardır."

1 yıl önce

Depremden sağlam çıkan TOKİ konutlarının sakinleri yaşadıklarını anlattı: Ben hayatımda böyle bir şey yaşamadım

Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerindeki 10 ili etkileyen ve "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremler, TOKİ konutlarında hasara yol açmadı. TOKİ eliyle yaptırılan, Adana'da 21 bin 154, Hatay'da 8 bin 18, Osmaniye'de 3 bin 323 olmak üzere 32 bin 495 binada yapılan kontrollerde herhangi bir yıkım ya da yapısal hasar olmadığı tespit edildi. Adana'nın merkez Seyhan ilçesi Yeşiloba Mahallesi'nde 2008'de yaptırılan 730 konuttan birinde ailesiyle yaşayan Tarık Yavuz, AA muhabirine, yaklaşık 10 yıldır bu dairede ikamet ettiklerini söyledi. Söz konusu iki büyük deprem sırasında evde olduklarını belirten Yavuz, binada ve evin içinde bir hasarın olmadığını ifade etti. Yavuz, "Buradaki TOKİ'de oturan kimse 'Evimde camım, televizyonum düştü' demez. Hiçbir zararımız yok. Depremden iki gün sonra gelip binaları kontrol ettiler. Kontrol sonucunda binalarımızda hiçbir sorunun olmadığını söylediler. Bunu da raporlayıp 'Evinizde oturabilirsiniz.' dediler. İlk depremde dahi dışarıya çıkmayıp geceyi evde geçirdik. Evin içinde bir zarar olmayınca dışarı çıkma ihtiyacı da duymadık." dedi. Yavuz, kentte yıkılan binaların enkazlarında arama kurtarma çalışmalarına katıldığını, depremde iki yakınını kaybettiğini ifade etti. Tuba Ünsal, ilk sarsıntının şiddetiyle uyanıp aile bireyleriyle güvenli alanda bekledikten sonra dışarı çıktıklarını söyledi. Ünsal, evlerinde sorun olmadığı için oturmaya devam ettiklerini dile getirdi. "BEN HAYATIMDA BÖYLE BİR ŞEY YAŞAMADIM" Hatay'ın İskenderun ilçesindeki 1053 dairelik toplu konutun sakinlerinden Cemil Çengel, Pazarcık merkezli deprem sırasında uyanık olduğunu, sarsıntıyı hissedince eşini ve çocuğunu uyandırdığını belirtti. Çengel, sarsıntı şiddetlenmeye başlayınca birbirlerine sarılıp kelimeişehadet getirdikleri bilgisini veren Çengel, şöyle devam etti: "Elbise dolabı üstümüze devrilince kenara kaçtık. Deprem geçene kadar bekledik. Kaçacak bir alanımız yoktu. Çok şiddetli bir sarsıntıydı. Ben hayatımda böyle bir şey yaşamadım ama elhamdülillah binalarımız yıkılmadı. İskenderun sokaklarını gezdim. Çok bina yıkılmış, canlarımız gitti. TOKİ'nin konutları gerçekten sağlammış, buna inandım. Evimizin durumu genel olarak iyi ama hafif alçı çatlakları var, kolonlarda bir şey yok." ORUCA NİYETLENMEK İÇİN ÇAY DEMLEDİ, SALONA GİRERKEN DEPREM OLDU Halil Çiçek ise sarsıntı anında çok korktuklarını belirtti. Son yüzyılın en büyük depremlerinden birinin yaşandığını vurgulayan Çiçek, "Allah yardımcımız olsun. TOKİ'nin evleri gerçekten sağlam. Kim yapmışsa Allah razı olsun." dedi. Ahmet Özceylan, üç aylar orucuna niyetlenmek için kalkmasından bir süre sonra depremin başladığını dile getirerek, şunları anlattı: "Çay demlemiştim. Tam salona adım atarken kendimi yerde buldum. O sırada ocağın üstündekilerin hepsi devrilmişti. Yaklaşık 80 saniye çok şiddetli bir sarsıntı oldu. Böyle şiddetli bir depremi ilk kez yaşadım. Söyleyecek bir söz bulamıyorum. Kızım yan binada oturuyor. Damadım gelip beni aldı. Birkaç saat dışarı çıktık, ondan sonra evime geldim. Kızım da evinde kalıyor. Burası sağlam. TOKİ evlerinde şu anda herhangi bir sorun yok. Yıkılmadığına göre demek ki iyi yapılmış, sağlam bir yapı üzerine kurulmuş." "TOKİ'NİN YANINDAKİ VE ALTINDAKİ BİNALAR OTURULAMAZ HALDE" Osmaniye'de TOKİ konutlarının bulunduğu Vatan Mahallesi'nin muhtarı Baki Bayram da evlerinde ve bloklarda herhangi bir sıkıntının olmadığını söyledi. Evlerinin duvarlarında çatlak oluşmadığına dikkati çeken Bayram, "Buraya TOKİ'nin üst düzey yöneticileri de geldi. Depremin etkilediği 10 ili de kontrol etmişler, 10 ilde de TOKİ'lerde ciddi bir hasar görmediklerini, buradaki evlerde de bir şey olmadığını söylediler." ifadesini kullandı. Ali Göktürk ise Osmaniye'deki TOKİ konutlarını gezdiğini belirterek, "Hiçbirinde tek bir çatlak yok. Benim 7 katlı binamda da çatlak yok. Sadece kapılarda çok küçük kasma var. O da Osmaniye'nin merkezini düşündüğümüz zaman çok ama çok küçük bir sıkıntı. TOKİ'nin yanındaki ve altındaki binalar ise oturulamaz halde." değerlendirmesinde bulundu.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan duyurdu: Afet bölgesindeki TOKİ taksit ödemelerini 3 ay erteledik

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay Afet Koordinasyon Merkezi'nde açıklamalarda bulunuyor: Asrın felaketi olarak nitelenen 6 Şubat depremlerinin üzerinden 2 hafta geçti. Ülkemizin 11 ilinde yıkıma ve büyük can kaybına yol açan bu afet Türkiye'nin depremi ile yangını ile seli ile ve diğer tüm tehditleri ile zorlu bir coğrafyada olduğu gerçeğini hepimize bir kez daha hatırlattı. Vatanımızı derin bir aşkla sevdiğimiz için onun güzellikleriyle birlikte zorluklarını da kabulleniyoruz. İnsanlığın kadim çağlarından beri medeniyetlerin, kültürlerin, devletlerin ve toplumların en önemli mücadele alanı olan buu coğrafyanın emanetinin son bin yıldır sahibi olmakla gurur duyuyoruz. Bu aşkla kimi zaman dışarıdan gelen istilacılara, kimi zaman içeriden zuhur eden bozgunculara, kimi zaman insan iradesini aşan tabiat felaketlerine karşı vatanımıza hep sahip çıktık, çıkıyoruz.  Haçlı seferlerine, Moğol akınlarına asırlar boyunca yaşadığımız nice siyasi ve sosyal çalkantılara son iki asrımızda da dört bir yanımızdan gelen saldırılara inançla, cesaretle, sabırla hep karşı koyduk. Millet olarak kendimizle birlikte coğrafyamızdaki tüm kardeşlerimizin de hakkını, hukukunu, onurunu, geleceğini korumak için canımız dahil hiç bir fedakarlıktan kaçınmadık. Hiç uzağa gitmeye gerek yok bu yıl ilk asrını geride bırakmaya hazırlandığımızı Cumhuriyetimizi kurarak taçlandırdığmız milli mücadelemizle vatanımıza ebediyen sahip çıkma irademizi tüm dünyaya tekrar gösterdik. Cumhuriyet tarihimiz boyunca da demokrasi ve kalkınma mücadelemiz kesintisiz sürdü. Bin yıldır bu vatan topraklarında ne yaşarsak yaşayalım asla teslim olmadık, asla vazgeçmedik, asla umutsuzluğa kapılmadık. İki hafta önce bugün yaşadığımız depremleri işte bu uzun ve meşakatli yürüyüşün acı bir sayfası olarak kalplerimize ve milli hafızamıza nakşettik. Şu anda aramızda ailesinden bakıyorsunuz eşini, çocuğunu, akrabasını kaybeden nice kardeşlerim var. Hepsine başsağlığı diliyorum. Başınız sağoğlsun.  Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli olarak 9 saat arayla yaşadığımız 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler etki alanı ve yıkım gücü ile dünyada eşi benzeri olmayan hadiseler olarak tarif ediliyor. Depremde kırılan 5 ayrı fay hattının yüzlerce kilometrelik bir alanda üzerinde yaşadığımız toprakta 7 metreyi aşan yer değiştirmelere yol açtığı belirlendi. Sarsıntının sebep olduğu yıkıma, çetin kış şartlarının çıkardığı sıkıntılar da eklenince depremden sonraki ilk günlerde tüm gayretlerimize rağmen kimi eksiklik ve aksaklıklar yaşandığını biliyoruz. Deprem bölgesindeki kamu ve sivil toplum afet kapasitesinin ilk anda büyük ölçüde devre dışı kalması güçlükleri daha da artırdı. Deprem haberini aldığımız andan itibaren tüm bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, belediyelerimizi, sivil toplum kuruluşlarımızı harekete geçirdik. Devletin ve milletin tüm imkanlarını bölgeye ulaşmak, arama kurtarma çalışmalarını başlatmak, yardımları organize etmek için seferber ettik. Türkiye'nin 81 ilinden doğrudan bu işle görevli olanlar dışında arama kurtarma yapabilecek enkaz kaldırma, yardım, güvenlik çalışmalarına destek olabilecek tüm kamu görevlilerini tüm sivil organizasyonları deprem bölgesine yönlendirdik. Konteyner ev sayısını ihtiyaç dahilinde 200 bine çıkaracağız. Milletimiz 7'den 70'e fertlerinin tamamıyla bu seferberliğe gönülü olaak zaten katıldı. Uluslararası yardım çağrısı yaparak diğer ülkelerden arama kurtarma ve yardım ekiplerini de ülkemize davet ettik. Olağanüstü hal, afet bölgesi, mücbir sebep ilanları ile süreci yürütmek için gereken hukuki alt yapıyı oluşturduk. Öncelikle depremin yıktığı binaların altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmak, bununla birlikte felaketten kurtulan insanlarımızı yeniden hayata bağlamak için gece gündüz çalıştık. Halen devam eden ve büyüklükleri 1'i 6'nın, 37'i 5'in, 351'i 4'ün üzeri olan 6 bini aşkın artçı sarsıntının yol açtığı tehlikelere rağmen ekiplerimiz kahramanca çalışmalarını yürüttü. Tamamen yıkılmış 21 bine yakın binadaki 71 binin üzerinde bağımsız birimin enkazı kaldırıldı. Yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı 118 bin binadaki 412 bin bağımsız birim tahliye edildi. Ayrıca orta hasarlı 24 binden fazla binadaki 133 bini aşkın bağımsız birimdeki vatandaşımızın geçici barınma merkezlerine veya güvenli yerlere nakli sağlandı. Buna karşılık deprem bölgesinde 8-9 bin binadaki 3 milyon 108 bin bağımsız bölümün az hasarlı veya hasarsız olduğu belirlendi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız 7 bin 328 personeli ile gerçekleştirdiği hasar tespit çalışmalarını bitirmek üzeredir. Vatandaşlarımız elektronik devlet sistemi üzerinden evlerinin hasar durumunu ile ilgili raporlara ulaşabiliyor. Deprem anından itibaren yürütülen çalışmalarda 35 binden fazlası arama kurtarma personeli olmak üzere 271 bin destek, yardım, güvenlik personeli görev aldı. Ülkemizin çeşitli yerlerinden 12 binin üzerinde ağır iş makinası bölgedeki enkaz kaldırma ve alt yapı faaliyetlerine katıldı. Milli Savunma Bakanlığımız ile Emniyet ve Jandarma teşkilatlarımız başta olmak üzere kamu kurumlarımıza ait 77 uçak, 120 helikopter, 38 gemi, 45 insansız hava aracı kurtarma, yardım ve tahliye çalışmalarına iştirak etti. Savunma Sanayii Başkanlığımızın enkaz altı ve duvar arkası görüntüleme sistemleri de arama kurtarma faaliyetlerinde aktif olarak kullanıldı. 

1 yıl önce

TOKİ Başkanı Ömer Bulut: Konutlar fay hattına 500 metre uzakta yapılacak

TOKİ Başkanı Ömer Bulut, Kahramanmaraş merkezli depremlerin vurduğu Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde belirlenen yeni konut alanında inceleme yaptı. Başpınar mevkisi olarak bilinen bölgede yapılan zemin etüt çalışmalarını inceleyen ve ekiplerden bilgi alan TOKİ Başkanı Ömer Bulut daha sonra gazetecilere açıklama yaptı. 11 kenti etkileyen deprem felaketinin ardından TOKİ olarak çalışmalara başladıklarını vurgulayan Ömer Bulut, “Bu şehirlerin tekrar eski konumlarına gelmesi ve oradaki hayatın başlaması, ticaretin canlanması, sosyal faaliyetin devam etmesi açısından kalıcı konutlar önemli. Biz de TOKİ olarak depremin birkaç gün sonrasında kalıcı konutlarla ilgili çalışmalara başladık” dedi. TOKİ olarak bugüne kadar yaptıkları konutlarda yer seçimine büyük önem verdiklerine dikkat çeken Ömer Bulut şöyle dedi: “10-11 ili etkileyen alanda 133 bin konutumuz vardı. Bu 133 bin konutumuzda herhangi bir yıkılma meydana gelmedi, hasar alan binalarımız oldu ama herhangi can ve mal kaybı olmadı. Bu disiplinle ilk günden itibaren önce yer seçimlerine başladık. Bütün illerimizde potansiyel rezerv konut alanları şu an belirlenmiş durumda. Buralarda sondaj, zemin etüt ve jeolojik etüt çalışmalarına devam ediyoruz. Biz bu noktalarda yaptığımız çalışmalar ile hazırlıklıydık. Her il, ilçe için daha önce hazır olan yerlerimiz söz konusuydu. Sosyal konutta çalışmamız vardı. Sahada hemen işleme, inşaatlara başlayabileceğimiz alanlarımız mevcuttu. Dün itibarıyla İslahiye, Nurdağı, Kilis ve Adıyaman Kahta’da kalıcı konutlara başladık. Bu kadar kısa sürede nasıl başlandı diye düşünüyor. Buraların projeleri zemin açısından hazırdı. Ufak bir revizyon yapmak suretiyle buraları hazır hale getirdik. TOKİ olarak 3 önemli kriterimiz var. Depremlerde bizleri en çok olumsuz etkileyen hususların başında fay hattı. Biz normal 50-100 metreye kadar teknik açıdan izin verilse dahi bugün başladığımız bütün rezerv konut alanlarında en az 500 metre fay hattından uzak kalmak suretiyle çalışmalarımızı yürütüyoruz. İkincisi zemin yapısı, taşıma gücü, sıvılaşma dahil olmak üzere yeraltı su seviyesinin yüksek olduğu yerlerden kaçmak suretiyle daha çok zeminin sağlam olduğu kayalık, kireç taşı olan bölgelerde uygulamalarımızı yapıyoruz. Bir kaçındığımız konu da yüksek yapılaşma zaten son olarak yaptığımız 250 bin konutta zemin artı 3,4 ve kat yapılar yapmıştık. Zemin, fay hattına uzaklık ve kat yüksekliği bir de buna tünel kalıp sistemi düşünecek olursak burada süratle başlamış olmamızın teknik açısından uygunluğu da hocalarımız, bu işi bilenler tarafından da görülüyor." Nurdağı’nda zemin etüt çalışması yapılan alanın 1 milyon metrekare olduğunu ve bölgeye 3 bin 500 ile 5 bin arası konut yapılmasının öngörüldüğünü vurgulayan Bulut, araziden alınan numunelerin incelenmesinin ardından alanda toplu konut çalışmalarına başlanabileceğini de sözlerine ekledi.

1 yıl önce

CHP Milletvekili Gürsel Erol'dan TOKİ'ye övgü: Daha çok kaybımız olabilirdi

Merkezi Kahramanmaraş olan ve asrın felaketi olarak nitelendirilen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler Türkiye'de büyük bir yıkıma neden oldu. 110 kilometre kare alanı ve 11 ili etkileyen felakette, binlerce bina yıkılırken 44 binden fazla insan can verdi. DEVLET YAPIMI TOKİ EVLERİ SAPASAĞLAM Söz konusu mahiyeti büyük depremlerin ardından TOKİ'nin deprem bölgesindeki 134 bin konutu, depreme dayanıklı sistemler sayesinde zarar görmedi. Binalarda uygulanan "radye temel", "tünel kalıp taşıyıcı sistem", "yüksek beton dayanımı" gibi depreme karşı çözümler içeren sistemler sayesinde 133 bin 759 konutta herhangi bir yapısal hasar olmaması dikkat çekti. CHP'Lİ GÜRSEL EROL: EĞER TOKİ O 25 BİN KONUTU YAPMASAYDI DAHA ÇOK KAYBIMIZ OLURDU CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, katıldığı canlı yayın programında büyük depremlerde büyük bir başarı sağlayan TOKİ konutlarına ilişkin övgü dolu ifadeler kullandı. Erol, Elazığ depreminin ardından TOKİ'nin yaptığı konutlar olmasaydı, Elazığ'ın da Kahramanmaraş ve Hatay'la aynı acı kaderi yaşayacağını vurguladı. Erol, "Bu deprem 11 ilde oldu. Elazığ'ı da etkiledi. Ama 2020 yılındaki deprem Elazığ için müthiş bir şans oldu. 3 bina yıkıldı 37 can kaybı oldu. Ama arkasından TOKİ 25 bin konut yaptı. Eğer TOKİ o 25 bin konutu yapmamış olsaydı, ağır hasarlı ve orta hasarlı binalar yıkılmamış olsaydı, bugün bizim de daha çok can kaybımız olabilirdi. Ama TOKİ'nin yaptığı konutlarda mühendislik olarak bir başarı var. İşin planlanması, ihale süreçleri, kabulleri bir süreç var" dedi.

1 yıl önce

'TOKİ konutlarını ücretsiz vereceğim' diyen CHP'nin yerine getirmediği vaatleri gündem oldu

Deprem bölgesinde tahrip olan konutların yeniden inşası için “asgari 1 yıl” süre isteyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaraların süratle sarılacağına ilişkin sözlerine ilk etapta itiraz eden muhalif çevrelerin söylem değişikliği devam ediyor. CHP Genel Başkanı ve 6’lı koalisyonun adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Depremzedelere TOKİ konutlarını ücretsiz vereceğiz, 5 kuruş almayacağız” şeklindeki sözleri “Ulaşım ücretleri sembolik değerlere düşürülecek”, “Ekmek, su, süt bedava olacak”, “Su Allah’ın nimeti, indirim yapacağım” vaatleriyle yerel seçim kampanyasını yürüten CHP’li isimler, 2019 yılından bu yana hiçbir sözünü tutmadı. CHP’li belediyeler, Türkiye’nin en pahalı toplu taşıma ücreti, en pahalı suyu, en yüksek zam oranlarının merkezi oldu. İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere CHP’nin yerel yönetimini ele geçirdiği bütün şehirlerde “bedava vaat” örneği sergileyen başkanlar, Kılıçdaroğlu’nun vaadinin arkasındaki gerçeği de gözler önüne serdi. İşte o tutulmayan vaatler: İSTANBUL Seçim öncesinde “Geliri olmayan ailelere ekmek, süt bedava olacak” diyen İBB Başkanı İmamoğlu, ekmeğe zam yaptı. İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'nun göreve geldiği 23 Haziran 2019'da normal Halk Ekmek'in fiyatı 75 kuruştu. Zamlarla normal ekmek fiyatı 3 TL’ye çıktı. İBB iştiraki Hamidiye’de 19 lt damacana su AK Parti döneminde son 2 yılda zamsız olarak 9 TL’den satıldı. 2023 itibarıyla damacana su fiyatı 41 TL’ye yükseltildi. 2019 yılı yerel seçimlerinde "İstanbul'da ulaşım ücretlerini sembolik değerlere düşüreceğiz. Ulaşım kesinlikle ucuzlayacak. Yani ulaşım böyle bir kentte kar edilecek bir alan değildir. Gerekirse kar etmezsiniz de." sözleriyle ulaşım vaadi veren Ekrem İmamoğlu'nun İBB başkanlığı süresinde toplu ulaşım ücreti 3'e katlandı. 2019 yılında 3,5 lira olan tam elektronik bilet ücreti, 1 Ocak itibarıyla 9,90 liraya, öğrenci elektronik bilet ücreti 4,83 liraya yükseltildi. “Aylık öğrenci kartı ücreti 50 TL’ye düşürülecek” dedi. 2023 tarifesine göre öğrenci abonman ücreti, yaklaşık üç kat artışla 140 TL’ye yükseltildi. “İstanbul’da ulaşım ücretlerini sembolik değerlere düşüreceğiz. Ulaşım kesinlikle ucuzlayacak” dedi. CHP’li İBB, şu an 30 büyükşehir arasında ulaşım ücreti en yüksek olan belediye. İBB’nin tek geçiş ücreti 9,90 TL, aylık abonman ücreti 777 TL’ye çıkarıldı. “Hayatınızı ucuzlatacağız. Artık evinize su %40 daha ucuz girecek” dedi. Seçildikten sonra konutlardaki suyun "ilk 20 metreküpünde" yüzde 40 indirim yaptı. Daha sonra suya 10 defa zam yapmaya kalktı. İBB, 10 zam girişiminde toplam %619,38'lik fiyat artışı teklifini Meclis'e sundu. Meclis’te kabul edilen oranlarla birlikte 3 yılda İBB suya %60,06 zam yaptı. 
“İBB’de çalışan tüm emekçi kardeşlerime sesleniyorum; hiçkimsenin işine ve emeğine dokunmayacağız.” dedi. 16 bin İBB çalışanını haksız yere işten attı. “Her yıl 100 bin ağaç dikeceğiz.” dedi. Bu vaat 4 yılda yerine getirilmedi. Ayrıca İBB ekiplerince Çırağan Caddesi'nde 112, Emirgan Korusu'nda 130 ağaç kesildi. Yol kenarlarındaki dikey bahçeler sökülerek reklam panoları yerleştirildi. AK Parti döneminde yapımı tamamlanan Kemerburgaz Kent Ormanı ve Beşiktaş Hacıosman Kent Ormanı’nın açılışı yapılarak sahiplenildi. “20 milyon metrekarelik yeni yeşil alan ile 15 yeni yaşam vadisi yapılacak.” dedi. 3 yılda sadece Silivri ve Beylikdüzü’nde 2 tane açılış yapıldı.
“İstanbul’da tarıma dayalı organize sanayi bölgeleri kuracağız" dedi. 3 yılda 1 tane bile kurulmadı. “İstanbul’un trafik çilesini azaltacağız” denildi. Bozulan otobüs ve metrobüsler, zamanında yapılmayan seferler nedeniyle İstanbul trafiği allak bullak oldu. İstanbul, AK Parti döneminde trafikte dünyanın en yoğun 9’uncu şehri iken 2022 itibarıyla trafikte harcanan süre bakımından dünyada 5’inci, Avrupa’da 2’inci sırada yer aldı. “TEM Otoyolu’nu toplu taşımayla Megabüs’le güçlendireceğim. Megabüs hattı Başakşehir, Bağcılar, Esenler’den Ümraniye, Sultanbeyli’ye kadar yaklaşık 3.5 milyona hizmet edecek” denildi. 4 yılda Megabüs’ün sadece adı var, kendi yok. “Evlilik Destek Paketi’yle yeni evlenecek, geliri yoksulluk sınırı altındaki çiftlere 2 bin TL düğün hediyesi vereceğiz.” dedi, yapmadı. “Kuracağımız Beyaz Eşya-Mobilya Çarşısı’ndan uygun fiyata eşya sağlayacak, taşınma masraflarını karşılayacağız.” dedi, yapmadı. “İBB Sosyal Tesisleri’nde haftanın 1 akşamı çiftlerimizin düğününü ücretsiz yapacağız” dedi, onu da yapmadı. “40 semte 40 doğumevi”, “10 çocuk sağlığı merkezi”, “20 kadın sağlığı tarama merkezi”, “3 ağız ve diş sağlığı merkezi”, “5 işçi sağlığı ve mesleki hastalıklar tıp merkezi”, “4 bağımlılıkla mücadele birimi ve rehabilitasyon merkezi”, ”14 İstanbul Aile Danışma Merkezi” ve “16 Psikolojik Danışma Merkezi” vaat etti. 4 yılda hiçbir açılış olmadı. “30 yüzme havuzu ve 30 kapalı spor salonu yapacağız” denildi. Sadece Beyoğlu’da, 2006 yılında hizmete açılan yüzme havuzu yeniden açıldı. "Kısa vadede 15 bin, uzun vadede 100 bin sosyal konut üreteceğiz” dedi.  Yapılmadı. AK Parti döneminde bitirilen KİPTAŞ Silivri Konutları 3. Etap anahtar teslim törenini yapan İmamoğlu, bu projeyi kendileri yapmış gibi lanse etti. “10 ilçede Dünya Dilleri Merkezi kuracağız” dedi. 3 yılda böyle bir projenin esamesi bile okunmadı. “500 kilometre bisiklet yolu yapılacak” denildi. Yapılmadı. ANKARA "Su Allah'ın nimeti, indirim yapacağım" diyen CHP’li Mansur Yavaş, göreve geldikten sonra bu vaadini unuttu. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş, suya %149 ile %352 arasında zam yaptı. Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre konutta 2019 Mart ayında metreküpü 5 lira olan suyun fiyatı 12 lira 47 kuruş ila 22 lira 62 kuruşa yükseldi. Ankara'da işyerlerinde kullanılan suyun metreküpü 12 lira 71 kuruştan 31 lira 82 kuruşa yükseldi. Köylerde kullanılan suyun metreküpü 1 liradan 3 lira 17 kuruşa yükseldi. Mandıralarda kullanılan suyun metreküpü 2 lira 5 kuruştan 15 lira 91 kuruşa çıktı. Toplu ulaşım Ankara’da 2019 yılında 2,5 liraydı. 2023 tarifesiyle bu bedel 9.5 TL’ye çıktı. İZMİR Soyer, 2022 yılının 12 ayında içme suyuna 10 defa zam yaptı. İzmir’de içme suyunun metreküpü konutlarda 20 lira oldu. Türkiye’nin en pahalı suyu İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından satılıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi kent içi toplu ulaşım ücret tarifesi ise tam biniş olarak 8,78 TL ile büyükşehir belediyeleri arasında en yüksek bedeller arasında yer alıyor.

8 ay önce

Milyonlarca memura müjde! TOKİ konutlarında öncelik verilecek

Milyonlarca memurun mali ve sosyal hakları iyileşiyor. Toplu sözleşme görüşmelerinde zam oranında anlaşma sağlanamasa da memur ve emekli temsilcileri, sosyal haklar konusunda masadan eli dolu kalktı. TOKİ konutlarında memura, lojmanda ise engellilere öncelik verilecek.

1 2 3