05 Mayıs Pazar 2024
1 yıl önce

HDP'nin terörden tutuklu eski Eş Başkanı "Selahattin Demirtaş'ı istiyoruz" diyen HDP'liye Mansur Yavaş'ın cevabı: İnşallah

Ziyaret sırasında, Yavaş'a oy veren milliyetçi seçmenleri üzecek bir diyalog yaşandı. Sözde "Ülkücü" diye parlatılan Yavaş, bir vatandaşın, "Selahattin Demirtaş'ı istiyoruz" demesi üzerine, "İnşallah" cevabını verdi.

1 yıl önce

CHP'li Sezgin Tanrıkulu'dan tutuklu HDP'lilere moral ziyareti: Partisi de ortakları da tepkisiz

Terör soruşturması kapsamında tutuklu bulunan eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a her fırsatta özgürlük isteyen ve HDP eylemlerinde boy gösteren CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP'ye açık desteğini sürdürüyor. HDP'LİLERE MORAL ZİYARETİ Demirtaş'tan değerli dostum diye söz eden Tanrıkulu, şimdi de tutuklu bulunan Aysel Tuğluk, Gülten Kışanak ve Figen Yüksekdağ'ı cezaevinde ziyaret edeceğini duyurdu. Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Tanrıkulu, "Bugün Kandıra’dayız, az sonra Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde Aysel Tuğluk, Figen Yüksekdağ ve Gültan Kışanak’ı ziyaret edeceğim." ifadelerini kullandı. https://twitter.com/mstanrikulu/status/1561630336655794176?s=21&t=rgzKLttrHOmv9qmwMYC4ow PARTİSİ DE ORTAKLARI DA SESSİZ Ülkeyi yönetmeye talip olan CHP'nin milletvekilinin, terör soruşturması nedeniyle tutuklu bulunan isimlere ziyarette bulunacağını duyurmasına ne kendi partisinden ne de ittifak ortaklarından bir tepki gelmedi. Öte yandan Tanrıkulu'nun ziyaret ettiği Figen Yüksekdağ'ın geçtiğimiz yıllarda "Biz sırtımızı YPG'ye YPJ'ye, PYD'ye dayıyoruz" şeklindeki açıklaması yeniden gündem oldu.

1 yıl önce

Terör tutuklusu Selahattin Demirtaş, Kemal Kılıçdaroğlu’na sahip çıktı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığıyla ilgili tartışmaya HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da katıldı. Cezaevinden gönderdiği açıklamada, “Bence Sayın Kılıçdaroğlu, ülkenin neredeyse tüm temel ve tartışmalı sorunlarına ilişkin görüşlerini açıklamış durumda ve farklı toplumsal kesimlerde önemli bir desteğe sahip olduğu görünüyor” dedi. Tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi’nden avukatları aracılığıyla, Medyascope’tan Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtlayan Selahattin Demirtaş, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. “Son dönemde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhalefetin ortak adayı olma ihtimaline karşı yükselen itirazları nasıl değerlendiriyorsunuz? Eleştiriler sadece “kazanabilme ihtimalinin düşük olması“ önermesine mi dayanıyor size göre?” sorusuna Selahattin Demirtaş şu cevabı verdi: ‘KEMAL BEY ÜZERİNDEN YAPILAN AYRIŞTIRICI TARTIŞMALAR ÇOK YANLIŞ’ “Altılı masanın ortak bir adayı olur mu, olursa kim olur, buna elbette kendileri karar vereceklerdir. Ancak söz konusu adayın altılı masayı da aşacak şekilde, geniş kesimlerin adayı olması isteniyorsa HDP de dahil diğer tüm kesimlerle adaylık öncesi açık, şeffaf bir müzakere yürütülmesi gerektiğini HDP defalarca belirtti. Benim veya bizim, ortak aday konusunda isim söylememiz doğru olmaz. Bu vesileyle bir şey söylemek isterim, Kemal Bey üzerinden veya inancı üzerinden yapılan ayrıştırıcı tartışmaları hem çok yanlış hem de kendisine haksızlık olarak değerlendiriyorum. Kaldı ki bence Sayın Kılıçdaroğlu, ülkenin neredeyse tüm temel ve tartışmalı sorunlarına ilişkin görüşlerini açıklamış durumda ve farklı toplumsal kesimlerde önemli bir desteğe sahip olduğu görünüyor. Böylesine kamplaşmış toplumlarda, her konuya ilişkin çözüm önerisi sunmak ve bunlar etrafında toplumu birleştirmek hiç de kolay bir iş değildir. Ülkenin sorunları hakkında henüz tek kelime etmemiş kişilerin suskunluklarının bazı anketlerde bir parça yüksek çıkması kimseyi yanıltmasın. Ülkenin son derece önemli sorunları hakkında konuşmaya başladıklarında, ki aday olurlarsa konuşmaları gerekecek, bazı anketlerde görülen bu destek sürer mi, emin değilim. Ben sadece kişisel bir gözlemimi bu şekilde aktarmakla yetiniyorum. Daha fazla yorum yapmam doğru olmaz.”

1 yıl önce

AK Partili Hamza Dağ’dan CHP’nin terörist Dilşah Ercan’la ilgili hazırladığı ‘Tutuklu Gazeteciler’ raporuna tepki

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, ‘’CHP’nin hazırladığı ‘Tutuklu Gazeteciler Raporunda’’ polisimizi şehit eden Dilşah Ercan adlı terörist tutuklu gazeteci olarak ifade edilmiş. Bilinmelidir ki Türkiye’de gazetecilik yaptığı için tutuklanan kimse yoktur, gazeteciliği terörizme kalkan yapanlar vardır” sözleriyle tepki gösterdi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, CHP tarafından hazırlanan “Tutuklu ve Hükümlü Gazeteciler” Raporuna sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla tepki gösterdi. Dağ paylaşımında şu ifadelere yer verdi; “CHP’nin hazırladığı “Tutuklu Gazeteciler Raporunda” polisimizi şehit eden Dilşah Ercan adlı terörist tutuklu gazeteci olarak ifade edilmiş. Terör örgütleriyle kol kola olmayı normalleştiren Kılıçdaroğlu ve CHP’si bu olay için de “Bir gazeteci öldürüldü” derse şaşırmayacağız. Bilinmelidir ki Türkiye’de gazetecilik yaptığı için tutuklanan kimse yoktur, gazeteciliği terörizme kalkan yapanlar vardır. “Gazeteciler tutuklanıyor” propagandasının ve onları fonlayanların derdinin gazetecilik değil Türkiye düşmanlığı olduğu bir kez daha tescillenmiş oldu.” https://twitter.com/avhamzadag/status/1574673212994191361?s=46&t=GMte3iEqsV8gPVP5bbR3yQ

1 yıl önce

Kendi imzası var! Özgür Özel’den CHP’nin “Tutuklu Gazeteciler Raporu”nda savunduğu terörist Dilşah Ercan için akla ziyan savunma: “PKK'lı olacağını nereden bilecektik”

Mersin'de polisevine saldıran teröristlerden Dilşah Ercan'ın CHP'nin 'Türkiye'nin en büyük açık cezaevi' olarak itham edildiği Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda 'mağdur gazeteci' olarak tanıtıldığı belirlendi. Skandalın ortaya çıkmasının ardından 23 Temmuz 2013 tarihinde 'tutuklu gazeteciler' raporunu kamuoyuyla paylaşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın, cezaevinde bulunan gazeteciler arasında suç teşkil eden kimsenin olmadığını söylediği açıklaması gündem oldu. Bununla da yetinmeyen CHP'den bir isim daha akla ziyan açıklamalarda bulundu. TERÖRİSTE 'HAYATINI KAYBETTİ' DEDİ CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel düzenlediği bir basın toplantısında terörist için 'hayatını kaybetti' ifadelerini şu sözlerle dile getiriyor: "Sosyal medyada saldırıda hayatını kaybeden Dilşah Ercan'ın raporda isminin yazması üzerine diyorlar ki; Cumhuriyet Halk Partisi bu kişi gazeteci dedi." 'BİZ GÖRÜŞMEDİK BAŞTACI ETMEDİK' Sosyal medyada algı operasyonu yapıldığını söyleyen Özel şunları söyledi: "Siz 188 gazeteciyi yazmış CHP’den 11 yıl önceki raporda geçen bir ismin hesabını soracaksınız, öyle mi? Terbiyesizliğin, hadsizliğin lüzumu yok. 11 yıl önceki kişinin bugün terörist olacağını bileceksin de onunla temas edeceksin falan… Rezalete bak. Biz gidip görüşmedik, baştacı etmedik" 'DEMİRTAŞ DEVLET NİŞANI HAK EDİYOR' Ayrıca Özel, terör soruşturması kapsamında cezaevinde tutulan HDP eski Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ı savunarak, "Biz Demirtaş'a yapılanın bir hak ihlali olduğunu savunuyoruz. Yattığı her günün bir nişan olduğunu söyledik söylemeye de devam ediyoruz" dedi.

1 yıl önce

CHP'nin ‘tutuklu gazetecileri raporu’nda "mağdur gazeteci" gibi gösterdiği 13 terörist daha var

CHP’nin 2013’te hazırladığı Tutuklu Gazeteciler Raporu gündemdeki yerini koruyor. Mersin’de Polis Sedat Gezer’i şehit eden PKK’lı terörist Dilşah Ercan'ın adının, CHP'nin hazırladığı raporda yer aldığı ortaya çıkmıştı. Aynı raporda CHP'nin “masum gazeteci” olarak lanse ettiği başka örgüt mensupları da yer alıyor. Yeni Şafak'ta yer alan habere göre, PKK, DHKP-C ve MLKP mensubu bu kişiler de bombalı ve silahlı saldırı, banka soygunu ve gaspın yanı sıra terör eylemlerinde boy göstermiş. İşte CHP'nin serbest bırakılmasını isteyip kalkan olduğu o teröristler: - Erdal Süsem: Eylül Hapishane Dergisi editörü. MLKP terör örgütü mensubu ve hükümlü. 28 Mayıs 1999’da Maltepe’de bulunan kıraathane ile Sinop Kültür ve Yardımlaşma Derneği’ne bombalı saldırı gerçekleştirdi. - Hatice Duman: Atılım gazetesi sahibi ve yazı işleri müdürü. MLKP terör örgütünden hükümlü. 31 Ocak 2001’de Kadıköy’e bomba koyulmasına gözcülük etti. 24 Ocak 2003’te Eyüp’te banka soygununa katıldı. 17 Ocak 2003’te Maltepe’de gasp olayına karıştı. - Ferhat Çiftçi: Azadiya Welat gazetesi Gaziantep temsilcisi. Bebek katili PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının yıl dönümü gerekçesiyle 16 Şubat 2011’de Gaziantep Vatan Mahallesinde düzenlenen yasa dışı gösteride örgüt propagandası yaptı. Ayrıca tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak ve genel güvenliği tehlikeye düşürmek suçlarını işledi. - Kenan Karavil: Radyo Dünya yönetmeni. KCK/PKK/DYP terör örgütü mensubiyeti nedeniyle hükümlü. 2008'de bir kişiyi PKK eylemlerine katılması için tehdit etti. Adana’da PKK’nın sözde Çukurova cephe birimi içerisinde faaliyet yürüttü. - Cengiz Doğan: Azadiya Welat gazetesi muhabiri. KCK/PKK/DYP üyeliğinden hükümlü. - Erol Zavar: Odak Dergisi yazı işleri müdürü. Ankara Abidinpaşa’da bir müteahhidin 12 bin 800 dolarını silahla gasp etti. Sahte polis kimliğiyle yakalandı. Cezaevinde hükümlü bulunuyor. - Fatih Özgür Aydın: Artı İvme Dergisi Yazı İşleri Müdürü. DHKP-C terör örgütü soruşturmasında “silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek” suçundan yargılanıyor. - Mahmut Gülecan: Özgür Halk Dergisi çalışanı. 17 Temmuz 2010’da Van’da gözaltına alındı. Yasa dışı örgüt propagandası yapmaktan tutuklandı. 7 Ocak 2011’de serbest bırakıldı. - Nuri Yeşil: Azadiya Welat Tunceli temsilcisi. PKK’nın 21 Mart 2010’da düzenlediği Nevruz kutlamalarında tanınmamak için yüzünü puşi ile kapatarak terör yandaşlarını sevk ve idare etti. 22 Ekim 2008’de Doğubayazıt’ta güvenlik güçlerine taşlı sopalı saldırıda bulundu. PKK kapsamında hüküm giydi. - Seyithan Akyüz: Azadiya Welat gazetesinin Adana temsilcisi. 9 Ağustos 2009’da Adana’daki korsan gösteride taşlı-molotoflu eyleme katıldı. PKK mensubiyeti nedeniyle ceza aldı. - Miktat Algül: Mersin Mezitli FM ve Ulus Gazetesi çalışanı. Suç işlemek amacıyla çek-senet tahsili yapan suç örgütünün lideri. Örgüte çıkar sağlamak için para topladığı belirlendi. - Musa Kurt: Yürüyüş Dergisi muhabiri. DHKP-C soruşturması kapsamında Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi'nde tutuklu. - Ömer Çelik: DİHA muhabiri. KCK/PKK/DYP terör örgütü mensubiyeti nedeniyle İstanbul’da yargılanıyor. Cezaevinde tutuklu bulunuyor.

1 yıl önce

HDP’li Semra Güzel’in tutukluluk halinin devamına karar verildi

Dokunulmazlığı kaldırıldıktan sonra gözaltına alınan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in "örgüte üye olmak" suçundan yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya sanık Güzel SEGBİS yöntemiyle katılırken sanık avukatları salonda hazır bulundu. Güzel’in avukatı mahkeme heyetinden kovuşturma aşamasının durdurulmasını talep ederken, mahkeme başkanı bir sonraki celse durdurulma talebinin değerlendirileceğine oy birliğiyle karar verildiğini söyledi. Ara kararını açıklayan heyet, sanık Güzel’in tutukluluk halinin devamına karar vererek, bir sonraki celseyi 20 Şubat’a erteledi.

1 yıl önce

TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi!

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) terör operasyonlarında kimyasal silah kullandığını iddia eden TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı, hakkında başlatılan soruşturma kapsamında, 26 Ekim'de İstanbul'da gözaltına alındı. Fincancı, soruşturmanın Ankara'da başlamasından dolayı Ankara'ya götürüldü. Ankara'da çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği tarafından Şebnem Korur Fincancı tutuklandı. 7 YIL 5 AY HAPSİ İSTENİYOR Hazırlanan iddianamede Fincancı'nın, Türk Tabipleri Birliği merkez konsey başkanı olarak ulusal düzeyde ve resmi sıfat ile gayriresmi haber kanalına canlı bağlantı yaparak bulunduğu makamı, mesleki konumunu propaganda faaliyetinde kullandığı da aktarılıp, 'terör örgütü propagandası' suçundan 7,5 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. TUTUKLULUK HALİ DEVAM EDECEK Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) yönelik sözleri gerekçesiyle hakkında 'terör örgütü propagandası yapmak' suçundan 7,5 yıla kadar hapis cezası talep edilen Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında mahkeme ara kararını verdi.  Fincancı’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma 28 Aralık tarihine ertelendi. "İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ HAKKIMI KULLANDIM" Fincancı savunmasını devam ederken, mahkeme başkanı görevlilerden bir sandalye istedi. Görevliler tarafından getirilen sandalye, başkanın işaret etmesiyle Fincanı’ya verildi. Fincanı savunmasını Fincancı savunmasında oturarak yaptı: “O yayında kısaca ön tanımdan söz ettim. Videoda bazılarında kimi belirtiler vardı. Ama etkilenmemiş olanlar da vardı. Bir araştırma ihtiyacından söz ettim. Bilimsel ve ifade özgürlüğü hakkımın kullanıldığı görülebilir.”

1 2 3 4 5