02 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

Devlet Bahçeli: Rusya ve Ukrayna ile masaya oturabilecek tek ülke Türkiye'dir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: Çatışma dinamiklerinin yaygınlık kazanması, hakimiyet mücadelelerini yaygınlaşarak ileri bir aşamaya sıçrama emaresi taşıması düşüncemin temelini oluşturmaktadır. Barış ve istikrara duyulan haklı talepler her seferinde kesintiye uğramıştır. Medeniyet ve milletler arasındaki fay hattı, bazen sudan sebeplerle bazen de daha fazlasını elde etme hırsıyla çatlamıştır. Zincirleme felaketleri beraberinde getirmiş, insanlığın umudunu birer birer devirmiştir. Rusya'nın askeri operasyonu uluslararası hukuka, Minsk sürecine bütünüyle terstir. Ukrayna'nın işgali de Soğuk Savaş sonrasının en ciddi krizlerinden birisi olarak sivrilmiştir. Rusya sözünde durmamış, 2014'ten itibaren işgal planlarını aşama aşama takbik etmiştir. Bir devletin toprakları çok tehlikeli bir şekilde saldırıya uğramıştır, bu saldırı bütün vehametiyle sürmektedir. BM, cılız ve zayıf kınama mesajlarından başka hiçbir şey yapamamış, hiçbir irade gösterememiştir. "DONBASS'I UKRAYNA'DAN KOPARMA HAMLESİ BÖLÜCÜLÜKTÜR" Dünya ekonomik yaptırım kararlarıyla oyalanmıştır. Putin'in tarihe yalancı şahitlik yaptırarak işgali haklı çıkarmaya çalışması çelişki içinde bocaladığının göstergesidir. Ayrılıkçı Donbass'ın Rusya'nın parçasının olduğunu söylemesi yanlıştır. Tarihin şahitliğine müracaat edersek Türk milletinin konuşmaya, tarih hatırlatmasının hiçbir devletin ne yüzü ne de cüreti yetecektir. Tarihi gerçekler konuşmaya bir kez başlarsa Türk milletinin okunan fermanını duymayan, dize gelmeyen kalmayacaktır. Değerli arkadaşlarım Donbass'ı Ukrayna'dan koparma hamlesi bölücülüktür. Putin'in Donestk ve Luhansk'ı tanıma kararının ardından ayrılıkçı bölgeye asker sevk ettiği malumunuzdur. Rusya, Ukrayna'nın NATO'ya alınmaması konusunda yazılı güvence talep etmiş fakat alamamıştır. Esasen Ukrayna arada kalmış, güç blokları çemberinde sıkışmış, deyim yerinde filler tepinirken çimenler ezilmiştir. Dün kanlı gündemin üst sıralarında Bosna, Bağdat, Kabil, Şam vardı, bugün Kiev girmiştir. Putin'in muhataplarıyla ters düşmesinden dolayı Ukrayna işgaline mecbur kaldıklarını söylemesi çok yenidir. Ukrayna madem NATO üyesi yapılmayacaktı bunda yıldır ABD tarafından boş vaatlerle avutulmuştur. Bu kapsamda Ukrayna'yı ateş çukuruna çeken bir yanda Rusya iken diğer yanda Batılı ülkeler değil midir? ABD ile AB ülkeleri küresel sahnenin ön tarafında yaptırım kararları açıklarken arka planda müzakere zemini aradıklarını kimse inkar edemeyecek, bize de yutturamayacaktır. Ekonomik, finansal ve siyasi yaptırımların artırılması, Rusya'nın saldırganlığına engel olamamıştır. Batı sürekli top çevirmiş, otomatik pilota bağlanmış kınama mesajlarıyla durumu kurtarmayı zannetmiştir. Bize göre Ukrayna'nın bugüne kadarki talihsizliği bağımsız kararlar alamamış olmasıdır. 2014 yılından itibaren sistematik bir kuşatma, ele geçirme süreci bu ülkeyi rehin almış, felç etmiştir. Donbass bölgesi 8 yıldır kaynayan kazan, patlamaya hazır bombadır. Rusya, Ukrayna üzerinden eski hakimiyet havzalarına tutunmayı hedeflerken ABD de Rus tehlikesine dayanarak ortak tehdit mimarisi etrafında toplamaktadır. Ukrayna kesintisiz devam eden nüfuz ve güç mücadelelerine bahane olan ülkelerden sadece 1 tanesidir. Sürekli savaşlar dönemi kapısı maalesef açılmaktadır. "RUSYA VE UKRAYNA İLE MASAYA OTURABİLECEK TEK ÜLKE TÜRKİYE'DİR" Ukrayna'nın zalim işgali, buna karşı gösterilen etkisiz tepkiler, yeni dünya düzeni hakkında hepimize fikir vermektedir. Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi, devletlerarası yeni bir yöntemi de gün ışığına taşımıştır. Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde kendisiyle ilgili alınan kınama kararını reddetme hakkı olması çarpıklıktır. Bu kuruluşun baştan aşağı reforma ihtiyacı olduğu ayan beyan ortaya çıkmıştır. İnsanlığın güvenliği 5 devletin çıkarıyla bir ve aynı görülemez. Geldiğimiz aşamada MHP olarak Rusya-Ukrayna arasındaki çatışmaların ivme kaybetmesi maksadıyla Türkiye ve dünya kamuoyuyla paylaşmak istediğimiz görüşlerimiz şunlardır: Ukrayna'nın egemenlik haklarına mutlak surette saygı duyulmalıdır. Çok acil ateşkes rejimi tesis edilmelidir: Rusya askeri unsurlarını geri çekmelidir. Krizin çözülmesi için tek seçenek diplomasi ve diyalogtur. Rusya ve Ukrayna heyetleri arasında mutabakat arayışları önemlidir. Rusya ve Ukrayna ile masaya oturabilecek tek ülke Türkiye'dir. Dostluk ve komşuluk hukukumuz olan hiçbir ülkeyi gözden çıkarmamız mümkün değildir. Türkiye cephe ülkesi olmayacaktır. Milli çıkarlarımız neyi gerektiriyorsa adresimiz ve konumumuz orasıdır. Dış politika hassas bir alandır, milli beka her zaman önceliğimizdir. Putin haksızdır, fakat bu durum ilişkilerimizi zedelememelidir. Biz ondan bundan medet ummayız, savaşın karşısındayız, kalıcı ve köklü barışın yanındayız. Küreselci, eyyamcı değiliz, Türk milliyetçileriyiz. Haksızlık karşısında susmanın dilsiz şeytanlık olduğunu çok iyi biliriz. MUHALEFETE SERT TEPKİ Rusya'nın Ukrayna'ya saldırması sonucunda Batı'nın ikiyüzlülüğü kanıtlanmıştır. AB, Ukrayna krizinde çürük eleştiriden başka hiçbir şey yapmamıştır. Dünyanın geleceği adına endişemiz daha da katlanmıştır. Türkiye, Ukrayna krizinde milli bir duruş sergilemiştir. Ne var ki zillet ittifakı bundan bile rahatsız olmuştur. Çatışmaları neredeyse hükümete fatura edecek kadar gafil hale düşmüşlerdir. Hükümete kara çalanlar İstanbul'a kar yağdığında iki mahalle arasındaki ulaşımı sağlayamadıklarını ne çabuk unutmuşlardır. Rusya'nın operasyonu esnasında CHP Genel Başkanı ile İP Genel Başkanı S-400 aleyhine açıklamalar yapmışlardır. Zillet ittifakının ana ortakları majestelerinin muhalefeti olarak sivrilmiştir. Demokrasinin güvencesi NATO değil milletin tertemiz iradesidir. "MONTRÖ SÖZLEŞMESİ HUSUSUNDA TÜRKİYE'NİN TUTUMU SAĞLAM" Tehdit nereden geliyorsa S-400'ün yönü oraya dönecektir. Tasa etme sayın Kılıçdaroğlu, üzerinde yaşadığımız topraklar dualıdır, bereketlidir. Ne aç kalırız, ne de açıkta yaşarız. Zillet ittifakı yeter ki gölge etmesin, Allah'ın izniyle karanlıkları yarar da çıkarız. Türkiye hür ve bağımsız bir ülkedir, Kılıçdaroğlu hala bu gerçeğin farkında değildir. Ön sıralarda CHP olmak üzere Montrö'yü kasıtlı olarak yanlış yorumlayanlar, Türkiye'nin elini zayıflatmak isteyen çevreler olarak dikkat çekmiştir. Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin 19. maddesinin 1. fıkrasında Türkiye'nin savaşsız olduğu durumlarda gemilerin Karadeniz'e çıkabilecekleri tespit edilmiştir. Montrö Sözleşmesi hususunda Türkiye'nin tutumu sağlam ve berraktır. Küresel ve bölgesel gelişmelerin kurşun gibi ağır olduğu bugünkü ortamda Zillet ittifakının çarpık eleştirileri sorumlu muhalefet anlayışıyla da çelişmektedir. ALTI PARTİNİN GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM METNİNE TEPKİ Esas olan önce ülkem ve milletim diyebilmektir. 28 Şubat postmodern darbesinin yıldönümünde Ankara'da dizilen güdümlü 6 parti 48 sayfalık bomboş bir metni kamuoyuna açıklamışlardır. Metinde Türkiye, Türk milleti, inanç, irade yoktur. Güçlendirilmiş parlamenter sistem teklifi güçsüzleştiren Türkiye'nin taslak metnidir. Kılıçdaroğlu'na bakarsak 6 partiye tarih bir sorumluluk yüklemiş. 48 sayfalık metnin içeriği tam takır kuru bakırdır. Bu metni tarihi yapan tek şey 28 Şubat zihniyetine uygun olarak güçlendirilmiş istikrarsızlık bildirisi olmasıdır. Yeni bir 28 Şubat bildirisi olarak tarihe geçecektir. Biz uzlaşamama metni olduğu çok açıktır. Devletin güçsüzleştirilmesi amaçlanmaktadır. 1961 anayasası döneminde olduğu gibi OHAL şartlarında devletin mücadele gücünün zayıflatılacağı görülmektedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle ortaya konulan güçlü devlet modeli tersine çevrilerek, parlamenter sistemde gensoru yöntemiyle düşürülebilen hükümetler hedeflenmektedir.

2 yıl önce

Rusya Devlet Başkanı Putin: Ruslar ve Ukraynalılar aynı halktır

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, "Ulusalcılar 8 yıldır burada inşa halindeydi. 5 tankı bu mücadele esnasında ortadan kaldırdılar. 25 Şubat'ta 162. Bölük burada yer aldı. 15 tankı vardı bölüğün, 6 zırhlı tankı vardı. Düşmana kolayca karşılık verdiler herhangi bir kayıp vermeden. Ben de bir karar imzaladım. Burada bu savaş esnasında kendisi son derece özgüvenliydi. Gerçek bir kumandan olarak kendini patlattı ulusalcılarla birlikte. Neden bunu yaptı? Çünkü Nazilerle savaşıyordu." dedi. "BİZ TEK BİR HALKIZ" "Ben bu tür örnekleri gördüğüm zaman, bu tür kahramanlık örneklerini gördüğüm zaman, düşünün bu kişi Rus bile değil, tutuklu. Çeçenistan'danım, Osetya'danım diyor bu insanlar. 300'den fazla etnik grup var Rusya'da. Bu son derece büyük. Çeşitli etnik kökenden gelen insanları barındırmaktan gurur duyuyorum. Ancak biz tek bir halkız. Ruslar ve Ukraynalılar aynı halktır." ifadelerini kullanan Putin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yerleşim bölgelerinde ağır mühimmat tuttuklarını biliyoruz. Bu şekilde haydutların davranışını görüyoruz. Bu silahları yerleşim bölgelerinden, ortadan kaldırma noktasındaki taahhütlerine uymadılar. Daha fazla bomba koyuyorlar, yüzlerce insanı esir alıyorlar. Ukrayna'daki, üniversitedeki öğrenciler dahil. Harkov'da 3 binden fazla Hindistan'dan gelen öğrenci mahsur kaldı. Bu naziler Çinli öğrencilere karşı ateş açtılar. Bunlar tahliye olmak üzere harekete geçmiş öğrencilerdi. Yüzlerce kişi esir alınmış durumda. Polonya'ya gitmeleri isteniyor. Bu noktada ülkenin öteki tarafında olduğu için hayatlarını riske atacaklar. Transfer ediyorlar. Siviller ve yabancı yurttaşlar daha güvenli bölgelere gitsin istiyoruz. Ancak buradaki Naziler bunlara izin vermiyorlar." "İNSANLARI KALKAN OLARAK KULLANIYORLAR" "Buradaki yetkililer Ukrayna Dışişleri Bakanına baskı kurmalı. Neonaziler kendi halklarına bunları yapıyorlar. İnsan kalkanı olarak onları kullanıyorlar. Donesk'te, Luhansk'ta diğer şehirlerde bunları görüyoruz. Makineli tüfekleri, tankları yerleştiriyorlar. Sadece faşistler bu tür askeri taktikleri uygular. Sovyet Birlikleri de bu noktada zaten benzer davranışlarda bulunmuşlardı. Bizim görevimiz burada ölen insanların ailelerine yardımcı olmak. Rus halkının güvenliği için savaşanların ailelerine yardımcı olma görevimiz var. Özel harekatta hayatlarını kaybeden insanların aileleri 7 milyondan fazla ruble tazminat alacak. Ekstra ödeme yapmamız gerektiğini düşünüyorum hayatını kaybedenlerin ailelerine." diyen Putin, açıklamasının devamında şunları kaydetti: "Savunma Bakanlığımız 5 milyon ruble tazminat ödeyecek. Sigorta da alacaklar bu özel harekata katılanlar ve yaralananlar, zarar görenler de aynı şekilde. 2 milyon 960 bin ruble alacaklar ve eğer engelli durumuna düşerlerse aynı şekilde tazminat alacaklar. Aynı zamanda Savunma Bakanlığını da korumak üzere diğer emniyet kuvvetlerinden katılan memurlarımıza destek olacağız. "TÜM HEDEF NOKTALARA ULAŞILDI" Ukrayna'da askerlerimiz Rusya için savaşıyorlar. Ukrayna'nın silahını bırakması için bunu yapıyorlar. Bizim sınırlarımızda, komşularımızda bir tehdit olmasın Rusya'ya diye savaşıyorlar. Biz her zaman hayatını kaybeden askerlerimizi hatırlıyor olacağız. Onların ailelerini, çocuklarını, yakınlarını, sevdiklerini korumak adına elimizden geleni yapacağız. Şunu ifade etmem lazım, özel harekat devam ediyor programa göre. Bütün tespit ettiğimiz hedeflere ulaşıldı. Savunma Bakanlığımız daha haberler verecektir."

2 yıl önce

Almanya'dan aşırı sağcılar savaşa katılmak için Ukrayna'ya gitti

İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Maximilian Kall, yaptığı açıklamada, ülkedeki aşırı sağcıların Ukrayna'da savaşmak istediğini belirterek, Alman güvenlik birimlerinin bu çevrelerden vatandaşların çatışmalara katılmak için bölgeye gittiği bilgisine sahip olduğunu aktardı. Bu kişilerin sayısını tam olarak belirtemeyeceğini ancak 10 kişiden az olduklarını kaydeden Kall, güvenlik birimlerinin bu konuda duyarlı olduğunu ve bilinen aşırı sağcıları aradığını bildirdi. Kall, bu kişilerin ülkeden çıkmasını engellemek için pasaportlarının elinden alınabileceğini ifade etti. Almanya'daki Ukraynalıların ülkelerini savunmak için Ukrayna'ya gidebileceğini belirten Kall, hukuki olarak bunun engellenemeyeceğini söyledi.

2 yıl önce

Rusya'dan Ukrayna ile Türkiye'de buluşma fikrine olumlu yanıt: “İyi fikir”

Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi nezdindeki Daimi Temsilcisi Gennady Gatilov, Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarının Türkiye'de bir araya gelmesini desteklediklerini bildirdi. "BİR ARAYA GETİRMEK İSTİYORUZ" Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin olağanüstü nitelikli NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı için bulunduğu NATO karargahında düzenlediği basın toplantısında, Ukrayna ve Rusya tarafını en azından bakanlar düzeyinde Antalya Diplomasi Forumu'nda (ADF) bir araya getirmek istediklerini belirtmişti. PUTİN'DEN MÜZAKERE AÇIKLAMASI Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, “Ukrayna ile 3.tur müzakereler bu hafta sonu yapılabilir” dediğini aktardı. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırıları devam ederken, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir telefon görüşme gerçekleştirdi. Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit görüşme hakkında yaptığı açıklamada, “Almanya Başbakanı Scholz, Rusya Devlet Başkanı Putin ile 1 saat süren telefon görüşmesinde endişelerini dile getirerek, Rus liderini tüm düşmanlıkları derhal durdurmaya ve güç durumdaki bölgelere insani yardım erişimine izin vermeye çağırdı" dedi. Açıklamada ayrıca Devlet Başkanı Putin’in, Başbakan Scholz’a Rusya ile Ukrayna arasındaki 3’üncü tur müzakerelerin bu hafta sonu yapılabileceğinin bildirildiğini aktardı.

2 yıl önce

Ermeni askerler Rusya safında Ukrayna'ya karşı savaşıyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'ya karşı açtığı kanlı savaşta Rus birliklerinin safında yer alan Ermenistan askerleri böyle görüntülendi. Videoda askerlerin dili ve kolundaki bayrak görülebiliyor.  DAHA ÖNCE DE KULLANILMIŞLARDI Yakın geçmişte Kazakistan'daki olaylara müdahale ederken Rusya'nın yine Ermeni askerlerini göndermiş olması 'Acaba sömürge mi oldular?' yorumlarının yapılmasına sebep oldu.  BATI SESSİZ Dünya medyası ve Ermeni diasporasının bulunduğu NATO ülkeleri ise duruma sessiz

2 yıl önce

Edirne Valisi Canalp ve eşi sınır kapısında Ukrayna'dan tahliye edilen vatandaşlarla bir araya geldi

Türkiye'ye giren vatandaşlara, Türk Kızılay Edirne Şubesi ve Edirne Şehir Gönüllüleri Vakfınca sıcak tarhana çorbası, çay ve yiyecek ikramında bulunuluyor. Edirne Valisi Ekrem Canalp ve eşi Dr. Ayten Canalp de Hamzabeyli Sınır Kapısı'na giderek Ukrayna'dan tahliye edilen vatandaşlarla bir araya geldi. Uzun yolculuğun ardından ülkeye gelenlere Vali Canalp ve eşi ikramda bulundu. Canalp, sınır kapısında görev yapan ekiplere de kolaylık diledi.

2 yıl önce

BM: 1 milyon 368 bin 864 mülteci Ukrayna'dan komşu ülkelere geçti

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği yaptığı açıklamada, Ukrayna'daki mülteci krizine ilişkin çeşitli kaynaklardan edinilen verileri paylaştı. Açıklamada, 24 Şubat-4 Mart arasında yarıdan fazlası Polonya'ya olmak üzere 1 milyon 368 bin 864 mültecinin Ukrayna'dan komşu ülkelere geçtiği belirtildi. Polonya'ya 756 bin 303, Macaristan'a 157 bin 4, Moldova'ya 103 bin 254, Slovakya'ya 101 bin 529, Romanya'ya 63 bin 192, Rusya'ya 53 bin 300, Belarus'a 406 ve diğer Avrupa ülkelerine ise 133 bin 876 mültecinin geçiş yaptığı aktarılan açıklamada, bu rakamlara ilave olarak Donetsk ve Luhansk bölgelerinden 18-23 Şubat'ta 96 bin kişinin de Rusya'ya geçtiği kaydedildi. BMMYK, Ukrayna'da durumun daha da tırmanması halinde 4 milyon kadar sivilin ülkeden kaçabileceği uyarısında bulunmuştu.

2 yıl önce

Adana’da yaşayan Ukraynalılar, ülkelerine savaş açan Rusya’yı protesto etti

Seyhan ilçesi Atatürk Parkı’nda düzenlenen eyleme kentte yaşayan çok sayıda Ukraynalı katıldı. Eylemde, saldırılarda hayatını kaybeden Ukraynalılar için saygı duruşunda bulunuldu. Topluluk ardından Ukrayna Milli Marşı’nı okudu. Daha sonra savaştan kaçıp Adana’ya gelen bir aile, Ukrayna ezgilerinden bir şarkı söyledi. Grup adına basın açıklamasını okuyan Adana- Ukrayna Dostluk Kültür Eğitim ve Dayanışma Derneği üyesi Ganna Grozdenko, Rus Ordusu’nun kasıtlı olarak sivil binaları ve hayati önem taşıyan alt yapı sistemlerini hedef aldığını söyledi. Sivil halkın gözünü korkutma çabasının başarısız olacağını kaydeden Grozdenko, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in savaş suçu işlediğini belirtti. 'TÜRKİYE’YE YARDIMLARI İÇİN MÜTEŞEKKİRİZ' Ukraynalıların Türk halkının desteğini hissettiklerini dile getiren Ganna Grozdenko, “Türkler bizim kardeşlerimizdir. Türkiye Hükümeti’nin Ukrayna’ya yaptığı cömert insanı yardımı için derinden müteşekkiriz. Biraz daha yardım rica etmek istiyoruz. Düşmanın ülkemize girmesine izin vermeyin. Ukrayna bu savaşı çoktan kazandı. Bu toplu katliamı durdurun. Avrasya kıtasını tamamen yaşanmaz hale getirebilecek bir felaket tehdidiyle karşı karşıyayız. Radyasyonun ölümcül etkileri tüm Karadeniz ve Akdeniz havzasında hissedilecek” diye konuştu.

1 2 ... 8 9 10 11 12 13 14 ... 23 24