19 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

AFAD, Ukraynalı savaş mağdurlarına Türkiye'nin şefkat elini uzatıyor

AFAD ekipleri, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle insani yardım faaliyetlerinde bulunmak üzere Siret Sınır Kapısı'na sevk edildi. Ayrıca çok sayıda tırla da insani yardım malzemesi bölgeye ulaştırıldı. Türkiye'nin yardım faaliyetlerini organize eden ve Dışişleri Bakanlığı ile Türk vatandaşlarının Romanya üzerinden tahliyesine destek veren AFAD ekipleri, bölgedeki yoğun kar yağışı ve soğuk havaya rağmen özveriyle çalışmalarını yürütüyor. AFAD İnsani Yardım Koordinatörü Oğuz İlkbahar, yaptığı açıklamada, savaşın ikinci gününden itibaren bölgede 11 kişi ile görev yapmaya başladıklarını belirtti. 18 YARDIM TIRI MOLDOVA VE UKRAYNA MAKAMLARINA TESLİM EDİLDİ Sınır kapısında kurum ve kuruluşlarla koordinasyonun sağlandığını ifade eden İlkbahar, Türkiye'den gelen 18 yardım tırının Moldova ve Ukrayna makamlarına teslim edildiğini kaydetti. İlkbahar, açıklamalarına şöyle devam etti: "Siret Sınır Kapısı'nda günlük yaklaşık 3 bin 500 kişiye insani yardım dağıtıyoruz. Dağıtımlarımızı Türk ve yabancı ayrımı yapmadan gerçekleştiriyoruz. Gündüzleri de ayrıca çorba ve sıcak yemek ikram ediyoruz. 24 saat esasına göre Türk vatandaşlarına ve Ukraynalı savaş mağdurlarına yardımda bulunuyoruz. Ayrıca bölgedekilere hijyen malzemesi de dağıtıyoruz." Ukrayna'dan tahliye edilen Türk vatandaşlarının, otobüslerle İstanbul'a gönderildiğini ve bu organizasyonun sorunsuz bir şekilde gerçekleştirildiğini dile getiren İlkbahar, Siret Sınır Kapısı'ndan geçiş yapan Türk otobüslerine de İstanbul'a ulaşana kadar yetecek gerekli gıda ve hijyen malzemelerini sağladıklarını söyledi.

2 yıl önce

Mazlum nerede ise Türkiye orada! AFAD, Avrupa’da Ukraynalı mültecilere yardım ediyor

Rusya-Ukrayna savaşının ikinci gününden itibaren Siret Sınır Kapısı’nda insani yardım malzemesi dağıtmayı sürdüren AFAD, bugün de savaştan kaçanlara sıcak yemek ikram etti. Savaş mağdurlarına Türkiye’nin yardım elini uzatan AFAD, bölgede başlayan yoğun kar yağışına rağmen insani yardım malzemesi dağıtmayı da sürdürüyor. https://twitter.com/afadbaskanlik/status/1501997397722939392?s=21

2 yıl önce

İsmail Saymaz’ın ‘mültecilere’ iki yüzlülüğü, Ukraynalılara başka Suriyelilere başka…

Rusya, Ukrayna’yı işgal girişiminde sivilleri de hedef almayı sürdürürken, iki yüzlü Batı’nın tüm dikkati Ukraynalı vatandaşlar üzerine çevrildi. ‘MÜLTECİ DEĞİLLER’ Suriye’deki savaştan kaçıp ülkemize sığınılanları bugüne kadar eleştirenler, Ukrayna’daki savaştan kaçan sivilleri konuşturmak için adeta birbiri ile yarışıyor. Önceki gün Ukraynalı sivillerin sığındığı kampta bir ailenin çadırına izinsiz şekilde girerek tepkileri üzerine çeken Saymaz, Ukrayna’daki savaştan kaçan sivillerle röportaj yapmayı sürdürüyor. Savaştan kaçan bir Ukrayna vatandaşı ile röportajını aktaran Saymaz, “Ukraynalılar savaşın ve mülteci olmanın kederini saygı uyandıran bir ağırbaşlılıkla yaşıyorlar. Romanya’nın Ukrayna sınırındaki Siret sınır kapısında Türkiye’ye kalkan otobüste tanıştığım Elana hanım, ‘Ülkemin yok olmasını istemiyorum’ diyor.” ifadelerini kullandı. Gazeteci İsmail Kılıçaslan, savaştan kaçan Suriyeliler için “mülteci değiller” ifadesini kullanıp, “Mülteci veya sığınmacı ya kampta yaşar veya gösterilen şehirde” diyerek hemen her konuşmasında Suriyeli sivilleri hedef alan Saymaz’ın Ukraynalı sivillere yönelik tutumunu “ikiyüzlülük” olarak değerlendirdi. Kılıçaslan, şu değerlendirmeyi yaptı: Ulan canına yandığımın dünyası be. Daha savaşın onuncu gününde ülkesini terk eden 500 bin kişiden biri olan Elena’nın saygı uyandırdığı, Suriyeli Ayşelere de “çok seviyorsanız evinizde besleyin” denilen dünya burası.

2 yıl önce

Almanya, Ukraynalı mültecilere yer açmak için geçici barınaklardaki Suriyeli, Afgan ve Afrikalı aileleri çıkarmaya başladı

Ukrayna krizi Batı'nın mülteci politikasındaki ikiyüzlülüğü gözler önüne serdi. Rusya'nın işgali sonrası Ukraynalıların önemli bir bölümü Avrupa Birliği ülkelerine sığınmayı tercih etti. Bu ülkeler de kapılarını Ukraynalılara sonuna kadar açtı. Fakat bu durum hâlihazırda Avrupa'da mülteci olan Ortadoğulu, Afrikalı ve Afgan mültecileri çıkmaza sürükledi. Almanya geçici barınaklardaki Suriyeli, Afgan ve Afrikalı aileleri çıkarmaya başladı. Danimarka ise Ukraynalı mültecilere yer açmak için "Suriye artık güvenli" diyerek yüzlerce Suriyeli mültecilerin oturma iznini geri çekti. Alman makamları Ukraynalı mültecilere yer açmak adına çok sayıda Suriyeli mülteci aileyi kaldıkları geçici barınaklardan çıkardı. UYARMADAN SÜRGÜN Yeni Şafak'ın haberine göre, Suriyeli aktivistler, yetkililerinin Suriyeli aileleri Almanya'da "Haimat" olarak adlandırılan geçici barınaklardan çıkararak önceden uyarıda bulunmadan sınır dışı ettiğini doğruladı. Nakledilen mülteciler zorla sürüldükleri yeni bölgede şartların çok kötü olduğunu ve küçük odalarda onlarca kişinin kaldığını söyledi. Aktivistler bu kararın sadece Suriyeli aileleri değil, Afgan ve Afrikalı aileleri de kapsadığının altını çizdi. Almanya, yaklaşık 780 bini Suriyeli olmak üzere dünyanın farklı bölgelerinden yaklaşık iki milyon mülteciye ev sahipliği yapıyor. HAPİSHANEYE GÖNDERDİLER Mülteci ayrımı dalgası Danimarka'da da kendini gösterdi. Rusya'nın Ukrayna'ya savaş açmasından kısa bir süre sonra, Danimarka Göçmenlik Bürosu ülkedeki 98 belediyeden Ukraynalı mültecileri kabul etmelerini talep etti. Hükümet yetkilileri Ukraynalılara yer açmak için Suriye'nin bazı bölgelerinin güvenli olduğunu gerekçe gösterip yüzlerce Suriyeli mültecinin oturma iznini geri çekmeye başladı. Ukraynalı mültecilere açık kapı politikasını uygulayan Danimarka hükümeti, oturma izinlerini iptal ettiği yüzlerce Suriyeli mülteciyi hapishanelerde bir suçlu gibi bekletiyor. Aynı zamanda Danimarka, Esad güçleri tarafından öldürülme veya tutuklanma riskiyle karşı karşıya kalan mültecilere sığınma hakkı vermeyen ilk Avrupa ülkesi.

2 yıl önce

El Cezire, Avrupa'nın Ukraynalı mültecilere yardımını analiz etti

Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları, milyonlarca sivili Avrupa ülkelerine geçmeye zorladı. Başta Polonya olmak üzere Ukrayna'ya komşu ülkeler, Ukraynalı sivilleri ağırlamak için kolları sıvadı. "ESKİ BATTANİYELERİNİ ORTA DOĞULU MÜLTECİLERE VERMEK YERİNE..." Katar merkezli El Cezire'de yer alan "Avrupa neden birdenbire mültecilere yardım etmekle bu kadar ilgilenmeye başladı?" başlıklı analizde, kıta ülkelerinin diğer savaş bölgelerinden kaçan mültecilere duyarsız kaldığı belirtildi. Yazıda, "Eski battaniyelerini Orta Doğulu mültecilere vermek yerine yakmak isteyen Avrupalılar, şimdi Ukraynalılar için bağış topluyor." denildi. "UKRAYNA'YA SALDIRI AVRUPA'DA BÜYÜK DAYANIŞMAYI TETİKLEDİ" Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'ya saldırı başlatmasının ardından, Ukrayna halkına yönelik şiddet haberlerinin hızla Avrupa'ya yayıldığı ve bu durumun "büyük dayanışmayı" tetiklediğine dikkat çekildi. Avrupa ülkelerinin Rus güçlerinin saldırılarından kaçan Ukraynalılara destekler sunmak için hızlı adımlar attığı, Avrupa Birliği'nin (AB) rekor sürede, söz konusu mültecilere yardım etmek için geçici koruma statüsünü devreye aldığı ifade edildi. "AVRUPALILAR NİYE AB SINIRINDAKİ DİĞER İNSANLARI UMURSAMADI" SORUSU Karolina Augustova tarafından kaleme alınan analizde, "Bir Avrupalı ve Çek vatandaşı olarak, ihtiyaç sahibi Ukraynalılara verilen bu desteği izlemekten gurur duydum. Ancak uzun yıllardır AB sınırlarında göç ve şiddeti araştıran bir bilim insanı olarak sormadan edemedim: Avrupalılar neden şimdi mülteciler için bu kadar empati kuruyor? Aynı şekilde muhtaç durumdaki diğer insanlar AB sınırlarındayken neden onları umursamadılar?" soruları yöneltildi. SINIR ÖNLEMLERİNİ HATIRLATTI Bazı Avrupa ülkelerinin Orta Doğu ve ötesinden gelen mültecileri durdurmak için sınırlarında askeri önlemlere başvurduğu kaydedildi. Avrupa Komisyonu'nun, “düzensiz göçmenleri” engelleme çabalarını artırabilmeleri için bu ülkelere milyonlarca euro ödenek sağladığı, başvurulan zorlu gözetim ve müdahale durumunun, Avrupa'nın sınırlarını savunmasız insanlara neredeyse tamamen kapattığı anımsatıldı. Yazının devamında şöyle denildi: SURİYELİ SIĞINMACILAR, TALİBAN'DAN KAÇANLAR, YEMENLİLER... "Bu sert sınır politikalarından etkilenenler arasında Suriye rejimi ve Rus güçlerinin kimyasal saldırılarından kaçan Suriyeli sığınmacılar, Taliban'dan kaçan insanlar ve ülkelerindeki acımasız iç savaştan kaçan Yemenliler vardı."

2 yıl önce

Ukraynalı çocuklar 23 Nisan coşkusuna ortak oldu: Türkiye'ye misafirperverlikleri için minnettarız

23 Nisan kutlamaları kapsamında Ukrayna'dan Sakarya'ya getirilen 113'ü yetim çocuk, 63'ü bakım personelinden oluşan 176 kişilik kafilenin bulunduğu otelde etkinlik düzenlendi. İyilik Melekleri Derneği ve eğitimci Emine Aracı'nın organizasyonunda düzenlenen etkinliğe, İl Göç İdaresi ve Kızılay yetkilileri de katıldı. Saygı duruşunda bulunulmasıyla başlayan programda iki ülkenin milli marşları seslendirildi. Ellerindeki Türk bayraklarını sallayan Ukraynalı çocuklar, etkinlikte şarkı söyledi, dans ve jimnastik gösterileri sundu. İki ülkenin müzikleri eşliğinde dans eden çocuklar, otel bahçesine kurulan şişme oyun parkında gönüllerince eğlendi. İl Göç İdaresince çocuklara içinde boyama kitapları, defter, kalem bulunan "uyum"un tersten yazılışı olan "MUYU" maskotlu çanta ve oyuncak dağıtıldı. "TÜRKİYE'YE MİSAFİRPERVERLİKLERİ İÇİN MİNNETTARIZ Ukrayna Grup Sorumlusu Svetlana Homm, 23 Nisan gününü çocuklarla paylaşmaktan mutluluk duyduklarını söyledi. Homm, Türkiye'ye misafirperverliği dolayısıyla minnettar olduklarını belirterek, "Burada bulunmamızı destekleyen, bizlere yardım eden devlet kuruluşlarına teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca bu bayramı bizim için organize eden otel çalışanları ve derneklere teşekkür ederiz. Yaşasın Ukrayna, yaşasın Türkiye." diye konuştu. Otelin genel koordinatörü Kamil Özkan ise 23 Nisan'ın öneminden bahsederek, "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla barışın, dostluğun, kardeşliğin, dayanışmanın, birlikteliğin fotoğrafını vermenin sevinci, mutluluğu ve heyecanı içindeyim. Mustafa Kemal Atatürk 'Yurtta barış, dünyada barış' ilkesi içinde 23 Nisan'ı çocuklara bayram olarak armağan etmiştir. Yaşasın Ukrayna ve Türkiye halklarının kardeşliği, yaşasın Ukraynalı ve Türkiyeli çocuklar." ifadelerini kullandı. "ÇOK MUTLU OLDUK" Çocuklardan Aleksandr Kolsov, Türkiye'nin her şeyini çok sevdiğini, doğasını, parklarını ve oyun alanlarını beğendiğini anlattı. Kolsov, 23 Nisan'ı burada öğrendiğini dile getirerek, "Bugün gösteri yaparken, alkış alırken bayramı burada hissettik. Etkinliğe iştirak ettiğim için çok mutluyum. Bütün ülkelerde barış olsun, savaşlar olmasın, çocuklar ağlamasın." diye konuştu. Kamila Babenko, kutlamaların güzel geçtiğini aktararak, "İstiyorum ki bütün dünya çocukları anne ve babalarının yanında olsun, savaş olmasın. O günleri kendi memleketlerinde kendi evlerinde geçirsinler istiyorum. Bugünü Türkiye'de ilk kez kutluyoruz. Çok farklı ilgi gördük. Oyun oynadığımızda, şarkı söylediğimizde herkes çok alkışladı. Çok mutlu olduk." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Ukraynalı kadın ve çocukların "Babalar Günü" özlemi

Rusya-Ukrayna savaşının başlamasının ardından bazı Ukraynalılar, 5 Mart'ta Polonya üzerinden hava yoluyla geldikleri Aydın'ın Kuşadası ilçesinde otel ve evlere yerleşti. Eşlerini ve babalarını geride bırakan Ukraynalı kadınlar ile çocuklar, savaşın biteceği günü umutla bekliyor. Ukraynalılar, ülkelerinde son yıllarda kutlanmaya başlayan Babalar Günü'nü ise bu yıl onlardan ayrı hüzünle karşılıyor. Çocuklar, babalarına olan özlemlerini zaman zaman telefonla görüntülü konuşarak gideriyor. Kuşadası'nda 3 ve 8 yaşlarındaki iki çocuğuyla yaşayan Anatolii Liulka (37), AA muhabirine, eşinden ve babasından uzakta geçirdiği 4'üncü ay olduğunu söyledi. Burada güvende olsalar da aklının ülkesinde olduğunu aktaran Liulka, ilçe halkına, kamu kurumlarına ve sivil toplum kuruluşlarına yardımlarından dolayı teşekkür etti. Uçak mühendisi olan eşinin havalimanında çalışmalarına devam ettiğini belirten Liulka, "Benim kocam, dünyam... Onu hiç bırakmak istemiyordum. Fakat kendisi buna karar verdi. Beni gitmem için ikna etti. Kocam sürekli çocukları soruyor. Küçük oğlum da uyumadan önce sürekli babasını soruyor." dedi. Babası ve annesinin de Herson şehrinde yaşadığını ve daha sonra tahliye edildiklerini anlatan Liulka, "Oranın hayatı çok zorlaştı. Rus ordusu kötü davranıyor. Orada yaşamak çok zor." dedi. Babası için şiir yazdı Babasına "Özledim" şiirini yazan 8 yaşındaki Milana Liulka da "Onu çok özledim ve gidince ilk olarak ona sarılmak istiyorum. Babam hayatta, sağ kalsın. Her gün onun için dua ediyorum." dedi. Dünyada bir daha böyle savaşların olmaması temennisinde bulunan Liulka'nın şiiri şöyle: "Benim babam, dünyadaki en iyi babamdır/Senin sevgini hep hissediyorum/Senin ellerini özledim/Benim saçımı okşadığın zamanı özledim/Lütfen hep sağlıklı kal, hep yanımızda ol/Tanrı seni bizim için korusun. Seni çok seviyorum." "Duygularımı anlatmak çok zor" Dört yaşındaki çocuğuyla savaştan kaçan Yuliia Siurenko (29) da kendi babası ve eşinin Ukrayna'da kaldığını söyledi. Babalar Günü'nde ilk kez onlardan ayrı olacaklarını belirten ve gözyaşlarını tutamayan Siurenko, şöyle devam etti: "İlk kez Babalar Günü'nü ayrı kutluyoruz. Duygularımı anlatmak çok zor. Belki onları bir daha göremeyebilirim. Çok korkuyorum ve üzülüyorum. Her akşam onlarla konuşuyorum ve dua ediyorum. Hayatta kalsınlar ve sağlıklı olsunlar diye dua ediyorum. Eşime ve babama kendilerini korumalarını söylüyorum. Savaşın en kısa sürede bitmesini istiyorum. Evet onlarla telefonda konuşuyoruz ama kokularını almak, onlara sarılmak istiyorum. Çocuğum babasına sarılsın…"

1 yıl önce

Ukraynalı heyetten Baykar'a ziyaret: Selçuk Bayraktar'a Devlet Liyakat Nişanı takdim edildi

Ukrayna Devlet Başkanlık Ofisi Başkanı Andriy Yermak, beraberindeki heyet ile Özdemir Bayraktar Milli Teknoloji Merkezi'ne ziyarette bulundu. Baykar'dan yapılan açıklamaya göre, Andriy Yermak ziyarette Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar'a Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy tarafından verilen Devlet Liyakat Nişanı'nı takdim etti. Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, Andriy Yermak ve beraberindeki heyete Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen sistemler ile ilgili bilgi verdi.

1 2 3