19 Mayıs Pazar 2024
3 yıl önce

CHP'li Gemlik Belediye Başkanı Uğur Sertaslan’ın yasak aşk skandalı babalık davasıyla ortaya çıktı

Gemlik’in CHP’li Belediye Başkanı Sertaslan 2 yıl önce bir etkinlikte tanıştığı D.A.’yla aşk yaşamaya başladı. Başkan Sertaslan, genç kadın için korumasının adıyla Bursa merkezde ev kiraladı. Dayayıp döşediği bu evde D.A. ile sık sık birlikte kalan 3 çocuk babası Sertaslan, eşini boşayacağını söyleyerek genç kadına bu yönde birçok vaatlerde bulundu. “HAMİLEYİM” DEDİ TERK EDİLDİ Başkan Uğur Sertaslan ile D.A.’nın yasak ilişkisi, genç kadının hamile olduğunu söylemesi üzerine bozuldu. Bu duruma öfkelenen Başkan Sertaslan, Bursa’da kiraladıkları ve birlikte yaşadıkları evi terk etti. D.A. kendisini terk eden Sertaslan’a defalarca ulaşmaya çalışsa da Sertaslan, bu görüşme taleplerinin hepsini geri çevirdi. Hamile olduğu için çalışamayan ve ekonomik anlamda büyük sıkıntılar yaşayan D.A. Bursa’daki kiralık daireyi boşaltarak annesinin evine yerleşti. Yaklaşık 10 ay önce doğum yapan D.A. doğumdan sonra da defalarca Uğur Sertaslan’a ulaşmaya çalıştı. Her defasında kendisiyle görüşmeyi reddeden Sertaslan, bebeğini görmeye dahi gitmedi. Bunun üzerine çaresiz kalan genç kadın mahkemenin yolunu tuttu. Duygusal ve psikolojik olarak büyük travma geçirdiğini belirten kadın, 15 gün önce Bursa 11’inci Aile Mahkemesi’ne başvurarak Mehmet Uğur Sertaslan hakkında ‘babalık’ davası açtı. Davanın yakın zamanda görülmeye başlanacağı öğrenildi.

3 yıl önce

Torba yasada önerge verildi: Ücretsiz izin desteği verilen sektörler arttı

Destekten yararlanması için listeye yeni giren alanlar şöyle: -İnternet kafelerin faaliyetleri -Form tutma ve vücut geliştirme salonlarının faaliyetleri -Eğlence parkları ve lunaparkların faaliyetleri -Bilardo salonlarının faaliyetleri -Düğün, balo ve kokteyl salonlarının işletilmesi -Oyun makinelerinin işletilmesi -Güzellik salonlarının faaliyetleri (cilt bakımı, kaş alma, ağda, manikür, pedikür, makyaj, kalıcı makyaj vb.nin bir arada sunulduğu salonlar) (sağlık bakım hizmetleri hariç) -Hamam sauna vb. yerlerin faaliyetleri -Kaplıca ılıca içmeler spa merkezleri vb. yerlerin faaliyetleri (konaklama hizmetleri hariç) -Zayıflama salonu masaj salonu solaryum vb. yerlerin işletilmesi faaliyetleri (form tutma salonlarının ve diyetisyenlerin faaliyetleri hariç)

3 yıl önce

Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu yasalaştı

Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması getiren 18 maddelik yasa, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Resmi Gazete’de yayımlanan kanuna göre, “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının yapılmasına ve elde edilecek verilerin kullanılmasına ilişkin temel ilkeleri, kimler hakkında yapılacağını, araştırma konusu edilecek bilgi ve belgelerin neler olduğunu, bu bilgilerin ne şekilde kullanılacağını, hangi mercilerin soruşturma ve araştırma yapacağını, Değerlendirme Komisyonunun oluşumu ve çalışma usul, esaslarını, veri güvenliği ile verilerin saklanma ve silinme sürelerini düzenlemektedir” denildi. Buna göre güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması birlikte yapılacaklar, “Kurum ve kuruluşlarda, yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde devlet güvenliğinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün, iç ve dış menfaatlerin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu gizlilik dereceli birimler, Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, jandarma, emniyet, sahil güvenlik ve istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli, Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışacak öğretmenler, üst kademe kamu yöneticileri, özel kanunları uyarınca güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına tabi tutulan kişiler, milli güvenlik açısından stratejik önemi haiz birim, proje, tesis, hizmetlerde statüsü veya çalıştırma şekline bağlı olmaksızın istihdam edilenler” şeklinde oluştu.

3 yıl önce

Twitter'ın reklam yasağı kaldırıldı

Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, Twitter'a verilen reklam yasağının kaldırıldığını duyurdu. Sayan, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Twitter'a uygulanan reklam yasağının, Twitter'ın Türkiye'de temsilci belirleme ve bildirme yükümlüğünü yerine getirmesi dolayısıyla 22 Nisan'da verilen ve bugün Resmi Gazete'de yayımlanan kararla kaldırıldığını bildirerek, "Böylece 1 Ekim 2020'de başlayan süreç, kanuna uygun olarak tamamlandı." ifadelerini kullandı. Yasayla 55 milyon vatandaşın kişilik haklarının eksiksiz olarak güvence altına alındığını vurgulayan Sayan, bundan sonra tüm sosyal ağ şirketlerinin, Türkiye'deki kullanıcıların haklarını koruyacağını, mahkeme kararlarını eksiksiz yerine getireceğini ve provokasyonlara alet olmayacağını düşündüğünü kaydetti. "Türkiye, dijital dünyada da vatandaşlarının haklarının koruyucusudur" Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve ilgili kuruluşlarla yükümlülüklerin her daim eksiksiz yerine getirilmesinin takipçisi olacaklarını belirten Sayan, "Türkiye, her alanda olduğu gibi dijital dünyada da vatandaşlarının haklarının koruyucusudur. #SiberVatan'ımız için tün gayretimizle çalışmaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu. Türkiye'nin hukuk devleti olarak bu konuda ihtiyaç oldukça regülasyonlarına devam edeceğinin altını çizen Sayan, yapılan düzenlemelerin diğer dünya ülkeleri için de örnek teşkil etmesinin kendilerini mutlu ettiğini ifade etti. Sayan, Twitter ve diğer şirketlerin kanuni yükümlülüklere ilişkin uygulamalarını dikkatle izleyeceklerini belirtti. Twitter'ın şirketi İstanbul'da kuruldu Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayımlanan İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü kayıtlarına göre, Twitter, "İnternet içerik hizmetleri limited şirketi" unvanıyla şirket kurdu. 10 bin lira sermayeli şirketin adresi, İstanbul'un Şişli ilçesi oldu.

3 yıl önce

MHP Genel Başkanı Bahçeli: “1 Mayıs’ı ideolojik ve siyasi önyargılara hapsetmek, marjinal ve yasa dışı örgütlerin ihanet zemini olarak görmek emekçilerimize büyük bir haksızlık ve husumettir.”

Bahçeli’in açıklamaları şöyle: Emek, insandan ayrılamaz ve ayrı görülemez bir değerdir. Emek verilmeden, emek harcanmadan, emeğin karşılığı alınmadan hiçbir iş ya da çalışma sürecinin hayrından, saygınlığından, safiyetinden, saadet ve sahiciliğinden ahlaki ve manevi temelde bahsedilemez. Emek insandır. Zahmetsiz rahmet elbette olmaz. Zahmete katlanıp rahmeti hak eden temiz ve duru emektir. Biliyor ve inanıyoruz ki, alın teriyle elde edilmiş kazanç hem helal hem de kutsaldır. Bu zaviyeden baktığımızda emek demek helal duruş, helal duyuş, helal durum demektir. Emeği sırf ekonomik kategoriye indirgemek, teorilerle izah etmek, mübadele ve mücahede çerçevesinde ele almak bir tarafı eksik bırakacaktır. Emek, emekçiyle anlamlı ve bütündür. Manevi yönü en az maddi yönü kadar önemli, hatta önceliklidir. Emek hayatın denge ve dinamiğidir. 1 Mayıs’ı ideolojik ve siyasi önyargılara hapsetmek, marjinal ve yasa dışı örgütlerin ihanet zemini olarak görmek emekçilerimize büyük bir haksızlık ve husumettir. Emeğin fikri değerinde saklıdır. Emekçinin fazileti alın terindedir. Kavga ve karışıklık arayanların ne fikri ne de fazileti söz konusudur. KOVİD-19 tedbirleri kapsamında 17 Mayıs’a kadar uygulanacak sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı karanlık mahfiller belki aradıkları fırsatı bulamadılar, ancak emek ve emekçilerle ilgili istismarlarını da her müsait ortamda göstermeleri kuvvetle muhtemeldir. Bunların oyun ve tahriklerine karşı her zaman uyanık olmak şarttır. Emeğin ve dayanışmanın gününü eşkıyalığın ve dalaletin ortamı haline getiren odaklara aziz milletimiz müsaade etmeyecektir. Bu vesileyle emekçilerimizi gönülden selamlıyor, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum. Beden, kol ve kafa gücüyle çalışan her emekçimizi, her işçimizi hasretle kucaklıyorum. Emek erdemdir, ekmektir, rızıktır, nimettir. Ne mutlu vatan ve millet sevgisiyle geleceği inşa eden, bu şuurla hayatını kazanan fedakâr emekçilerimize. Rabbim işlerini kolay etsin. Cenab-ı Allah buyuruyor ki: “Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık.” Yüreğiyle çalışan ve üreten hiç kimse yalnız değildir.

3 yıl önce

MHP Genel Başkanı Bahçeli'den yeni anayasa açıklaması: Değiştirilemez maddeler aynen korunmuştur

İşte Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar: Aşılama çalışmalarının hedeflenen düzeye ulaşmasıyla bayram ertesini karşılayacağımızı umut ediyorum. İnsanlığa musallat olan koronayı en az hasarla atlatmak için devlet ve millet kenetlenmesi tezahür etmelidir, Türkiye'de bu kenetlenme sağlanmıştır. Aşı konusunda güven sorunu yaşayan vatandaşlarımızın kaygılanacağı hiçbir şey olmadığını ifade etmek isterim. Bir diğer mesele de aşıların tedarikidir. Bununla ilgili memnuniyet verici gelişmeleri Sağlık Bakanımız sürekli vurgulamaktadır. Salgın yönetimi doğru bir şekilde yapılmaktadır. Kovid-19 hastalığından dolayı hayatlarını kaybeden kardeşlerimizle birlikte, şehit düşen kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.  Mazisi neredeyse 145 yılı bulan anayasa tartışmaları toplum ve devlet hayatımıza ambargo koymuştur. Devlet ile millet arasındaki karşılıklı sorumlulukları esas alan anayasalar değiştirilemez metinler değildir. Anayasanın yazılması kaçınılmaz bir görevdir. Bir toplum sözleşmesi olan anayasanın, tarihin ve toplumun gerisine düşmeden devlet millet uyumunun kökleştirmesi yegane öğesidir. Yeni anayasa yapmak demek milletin ihtiyaçlarını idrak etmek demektir. Muhtemel hangi öneri üzerinde konuşursak konuşulalım ilke ve felsefenin anayasanın birinci maddesinde kesin bir dille temellenmesidir. Her anayasa teklifinin Türk milletinin ruh kökünden doğması asıl olmalıdır. Bugünkü siyaset sahnesinde her partinin yeni bir anayasa konusunda destekleyici tavrı görülmektedir. En azından herkes ittifak halinde yeni bir anayasadan bahsetmektedir. Bir toplum sözleşmesinin hazırlanmasına güçlü vurgu yapıyorsak subjektif değerlendirmelerin tutsaklığından derhal sıyrılmamız gerekecektir. Siyaseti gladyatör arenasında dönüştürmek akıl harcı değildir. Daha iyiyi bulmak ütopya olarak görülmemelidir. Yeni bir dünya tasarımının hararetle konuşulduğu, Kovid-19 sonrası dönemde bildiklerimizin tamamen dışında bir dünya tablosunu öngörüldüğü tabloda ayağımıza pranga vurduramayız. Kendi ayağımıza kurşun sıkacak kadar şuursuz olamayız. Bindiğimiz dalı kesecek kadar ahmak olacak halimiz de yoktur. Ne yapacaksak bunu birlikte gerçekleştirmekle mükellefiz. Elbette karar milletindir, irade milletindir fakat bizim de milletimizin temsilcileri olarak taşıdığımız sorumluluklar vardır. "YENİ BİR ANAYASA HAZIRLAMAK MİLLİ VECİBEDİR" Artık uzlaşmak ve yeni bir anayasa hazırlamak milli vecibedir. Buna sırt dönenler fuzuli bahanelerle konuşmaya bile uzak olanlar demokratik hesaba şimdiden hazır olmalıdır. 18 Mart 2021 tarihinde gerçekleşen 13. Olağan Büyük Kurultayımızda paylaştığım 5 stratejik hedeften biri Türk tipi Başkanlık sistemine sahip çıkmaktır. Bir başka stratejik hedef olarak da sivil, geniş katılımlı yeni bir anayasa hazırlığını göstermiştim. MHP bu kapsamda gerekli çalışmalarını sürdürmek ve önümüzdeki birkaç ay içinde hazırlıklarımız tamamlanacaktır. Grup toplantısında da aynen şöyle demiştim: Türkiye'nin yepyeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu görmek ve bunun da gereğini yapmak lazımdır.  Bu tarihi göreve MHP ön şartsız hazırdır. Bu ihmal edilemez görevin şuuruna Cumhur İttifakı hakimdir. Yeni anayasa hedefi aynı zamanda Türk milletinin hedefidir. "YENİ ANAYASA ÖNERİMİZİN HAZIRLIK AŞAMASI TAMAMLANMIŞTIR" MHP yeni anayasa konusunda sık sık dile getirdiği çalışmalarını bitirmiş ve metin yazımı sonuçlanmıştır. 100 maddelik yeni anayasa adıyla yeni anayasa önerimizin hazırlık aşaması tamamlanmıştır. İlk sözümüz yerine getirilmiştir. Ön çalışma şu anda elimizdedir. Partimiz Cumhuriyetin 100. yılında 100 maddelik yeni anayasa önerilerimizi milletimize ve siyasi mutahaplarına bugün itibariyle duyurmaktadır. Yeni yönetim sisteminin doğasıyla çatışmayan, Türkiye'nin güçlü rolünü destekleyecek yeni bir anayasaya ihtiyaç vardır. Cumhuriyetin 100. yılı yeni bir anayasa hazırlamak için büyük bir ilham kaynağı olarak önümüzdedir.  MHP bu sorumluluk bilinciyle cumhuriyetin 100. yılı anısına ilgili çalışmasını milletimizin bilgisine sunmaktadır. Demokratik bir anayasa konusunda sayısız rapor kamuoyunda paylaşılmıştır. Anlaşmazlıklar mutabakat arayışlarını her seferinde sabote etmiştir. Türkiye'de siyasi partiler geçmişte anayasa için çalışmalar yapsa da bu girişimler her defasında yarım kalmıştır. Geldiğimiz bu aşamada siyasi partilerin nasıl bir anayasa istediklerini somut bir şekilde ortaya koymalıdır. Samimiyiz, taşıdığımız misyon ve yeni anayasa önerimizle hazırız. Anayasa çalışmalarına bu yılın başından itibaren başlamıştık. Öneri metnimizin maddeleri yazılırken konu bütünlüğü özenle sağlanmıştır. Bizim anayasa önerimizde her bir konu tek madde içinde düzenlenmiştir.  Maddelerde sürekli tekrar eden bazı hususlar ortak hüküm haline getirilerek yeni bir tekrara düşülmesi engellenmiştir. Mevcut anayasa dil tutarlığını da kaybetmiştir. Anayasanın dili çok önem taşımaktadır. Kelimeler-kavramlar arasında bir düzensizlik göze çarpmıştır. Anayasalarda başlangıça yer vermek yaygın uygulamadır. Günümüzde 193 ülkenin anayasasının 164'ünde başlangıç kısmı bulunmaktadır. Anayasanın değerlerden ayrı ve kopuk olması mümkün değildir. Hukuk düzeninin ruhu başlangıç kısmında yansıtılmaya çalışılmıştır. Hazırlığının tamamladığımız anayasa önerimizi Sayın Cumhurbaşkanımızla ve AK Parti'yle paylaşmak hedefimizdir. Ardından diğer partilere de anayasa önerilerimizi paylaşmaktır. Anayasayla ne devlet kurulacak ne de devlet yıkılacaktır. Millet, anayasayı yaparak devleti kurar. Anayasalar çağın ihtiyaçlarıyla birlikle milletin ruh köküne bina edilmek durumundadır.

3 yıl önce

CHP'li Veli Ağbaba'dan sokağa çıkma yasağında içkili alem

Türkiye'de vaka sayılarının hızlı artışı ardından alınan 17 günlük tam kapanmada sona gelindi. Tam kapanma ile birlikte vaka sayıları hızla geriledi. Vaka sayısının indirilip yaza rahat girilebilmesi açısından artırılan tedbirlerin sonuç vermesiyle yarından itibaren kontrollü normalleşme dönemine geçiş yapılıyor. Ancak vatandaşlara getirilen yasakları CHP'li vekil Veli Ağbaba hiçe saydı. AĞBABA'NIN İÇKİLİ EĞLENCESİ Malatya'da bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, sokağa çıkma yasağının devam ettiği bugün, kendisine içkili eğlence tertipledi. CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz'ın sosyal medya hesabından paylaştığı görüntülerde Ağbaba, sokakta saz eşliğinde içkisini yudumlarken görüldü.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistin'de yaşanan zulme karşı çıkmayı sürdüreceğiz

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar: Aramızda ülkemizin 81 vilayetinin yanı sıra KKTC'den gelen gençlerimiz bulunuyor. Milletimizin her bir ferdinin 19 Mayıs Atatürk'ü anma Gençlik ve Spor Bayramı'nı tebrik ediyorum. Gazi Mustafa Kemal'in 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkışıyla yakılan İstiklal meşalesi Anadolu'yu sarmış ve cumhuriyetin kuruluşu ile nihai hedefine ulaşmıştır. Kutlu yürüyüşte verilen her mesaj ya istiklal ya ölüm kararlılığının ifadesidir. Bu topraklardaki mücadelemizin devam edeceği anlaşılıyor. Bir asır önce sınırları Balkanlar'dan Kafkaslara kadar uzanan Osmanlı'yı yıkmakla yetinmeyenlerin Anadolu'yu mezar etme heveslerini kursaklarında bırakmıştık. Ülkemize yönelik tehditler kimi zaman milletimizi değerlerinden koparma gayretleri kimi zaman terör örgütleri eliyle varlığımıza saldırı olarak ortaya çıkmıştır. Türkiye'nin başlattığı her demokrasi hamlesinin önünü kesenler bilerek ya da bilmeyerek sinsi oyuna hizmet etmişlerdir. Son 19 yılda sağladığımız güven iklimi sayesinde ülkemiz her alanda kendi gerçek potansiyelini hayata geçirme imkanına kavuşmuştur. Türkiye halen içinde geçmekte olduğu süreci başarıyla tamamlandığında 21. yüzyılda küresel sistemde hak ettiği yer, alacaktır. Bu tarihi mücadeleyi zafere ulaştırmamız da elbette kolay olmayacaktır. Bugün de sınırlarımızı terör koridoru ile kuşatma, ekonomimizi sinsi tuzaklarla çökertme hesabı yapanları bulunuyor. 19 Mayıs'ı işte bu güçlü duruşun sembollerinden biri olarak görüyoruz. Salgın şartları nedeniyle 19 Mayıs'ı da arzu ettiğimiz coşku ile geçirememenin üzüntüsü içindeyiz. "BU AKŞAM 19.19'DA TÜRKİYE'NİN HER YERİNDE İSTİKLAL MARŞIMIZI OKUYACAĞIZ" Bu akşam saat tam 19.19'da Türkiye'nin her yerinde vatandaşlarımızla birlikte balkonlarımıza, kapı önlerine çıkıp yürekten gelen bir sesle İstiklal Marşımızı okuyacağız. Bugüne gelene kadar nice tehditlere göğüs geren, nice karanlık senaryoları yırtıp atan milletimiz 19 Mayıs vesilesiyle demokrasiye sahip çıkma azmini tüm dünyaya bir kez daha haykıracaktır. 19 Mayıs'ın gerçek anlamını kavrayabilen, ruhuna nüfuz edebilen herkesi 2023 hedeflerimize dört elle sahip çıktığına inanıyoruz. Türk milletinin her kökenden, inançtan, mezhepten, ve meşrepten insanıyla gerçekleştirdiği zaferin manasını eski coğrafyamızda yaşanan hadiseler çok daha iyi gösteriyor. "BİZ KANAYAN BİR YARA GÖRDÜK MÜ CİĞERİMİZ YANAR" Saçtıkları fitne tohumlarıyla bu kötü manzaranın ortaya çıkmasına sebep olanlar kurtarıcı edasıyla çok daha büyük yıkımlara sebep olmaktan geri durmuyor. 30 yıl önce Balkanlarda, Kafkaslarda yaşanan katliamlar hala gözlerimizin önündedir. Suriye'de 10. yılını geride bırakan krizin yol açtığı sonuçları her gün tekrar tekrar yaşıyoruz. 2. Dünya savaşından sonra Filistin topraklarında başlayan sürgünleri haydutluklar son haftalarda yeniden zire yapmıştır. yüzlerce masum insan teknolojinin son ürünü ağır silahlarla öldürülüyor. dünyaya hukuk, özgürlük vaazı veren kurumlar ve devletler ise bu zulmü sessizce seyrediyor. Öbür taraftan bize ''Erdoğan bu şekilde konuşmamalı'' diyorlar. Ne yapmalı? Alkış mı tutmalı? Biz zulmü gördüğümüz yerde en yüksek eda ile haykıracağız. Biz kanayan bir yara gördük mü ciğerimiz yanar. ''BİRİLERİ ŞÖYLE DEMİŞ, BÖYLE DEMİŞ... ONLAR BİZİ İLGİLENDİRMİYOR'' İşte Filistin'de gördüğünüz gibi 8 yaşında, 10 yaşındaki çocuk babası şehit ediliyor, annesi şehit ediliyor, kardeşleri şehit ediliyor, o çırpınarak onların arkasından gidiyor. Ve şu ifadeye bakın: 'Baba yolun açık olsun'... Ve biz de babası için şahadete kavuştuğu bu yolculukta yolun açık olsun diyecek kadar şuurumuz var. Biz de o yavruyla birlikte şahadet yoluna çıkanlara 'yolunuz ve yolumuz açık olsun' diyoruz. Birileri şöyle demiş böyle demiş, onlar bizi ilgilendirmiyor. Bizi ilgilendiren hak, adalet, demokrasi diyorsak gereğini yapacağız. Güçlüyüm, öyleyse haklıyım. Hayır hayır. Güçlü her zaman haklı diye bir şey yok. Haklının güçlü olduğu bir dünyayı kurmak için Türkiye var. ''ÖLEN ÇOCUKLAR DEĞİL İNSANLIĞIN KENDİSİ'' Kudüs'te, Gazze'de ölen çocuklar değil insanlığın bizatihi kendisidir. Yıkılan evler insanlığın başına çökmektedir. Medeniyetimizin ve ecdadımızın bize emri zalime karşı çıkma, mazluma kol kanat germek. Gençlerimizle birlikte dünyanın her yerinde Filistin'de yaşanan zulme karı çıkmayı sürdüreceğiz. Kapımıza sığınanlara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Bir bedel ödenmesi gerekiyorsa bunu da ödemekten asla çekinmeyeceğiz. Bölgemizi kana, ateşe bulayanlara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.  Bugün nasıl demokrasimize saldıranlara eyvallah etmiyorsak, kardeşlerimizi hedef alan zulme de karşı çıkmayı sürdüreceğiz. Bugün tarihin üzerimize yüklediği sorumlulukları fedakarca yerine getirmezsek yaşadığımız toprakları bize zaten çok görenlerin yarın tepemize bineceğini biliyoruz. Bu tarihi mücadelede en büyük güç kaynağımız gençlerimizdir. Sizlerden 2 yıl önce Samsun'da yine bir 19 Mayıs programında gençlerimizden aldığım sözleri tekrar duymak istiyorum. Yeni bir spor kanalımızın da tanıtımını gerçekleştiriyoruz. Test yayınlarını tamamlayan TRT-SPOR 2 bundan sonra yayın hayatına TRTSPOR Yıldız olarak devam edecek.

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 60 61