18 Mayıs Cumartesi 2024
2 yıl önce

Sezen Aksu’nun “Şahane Bir Şey Yaşamak” şarkısına bir tepki de Diyanet-Sen’den: Kesinlikle kabul edilemez

Sanatçıların halkın değerleri noktasında daha duyarlı olması gerektiğini belirten Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Nurullah Arvas, sanatçı ve söz yazarı Sezen Aksu'nun son şarkısı "Şahane Bir Şey Yaşamak" isimli şarkısında geçen "Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem'e" sözlerine tepki gösterdi. Hazreti Adem ve Havva'nın yalnızca Müslümanların değil bütün kutsal dinlerin ortak değeri olduğuna vurgu yapan Arvas, "Aynı zamanda ilk peygamber olan Hazreti Adem'e cahil demek kimsenin haddi değildir. Halkın dini değerlerini aşağılayan bu sözlerden dolayı genel merkezimiz tarafından gerekli hukuki girişimlerde bulunacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın" dedi. İster sosyal paylaşım sitesi, ister kitap ya da film olsun ister şarkı olsun ve kim tarafından yapılırsa yapılsın düşünce ve ifade özgürlüğü bahane edilerek Müslümanların mukaddesatına, kutsal değerlerine, din ve peygamberlere karşı aşağılayıcı bir dil kullanmanın kesinlikle kabul edilemez bir durum olduğuna dikkat çeken Arvas, "Halkın dini değerlerini alenen aşağılayan Sezen Aksu hakkında sendika olarak suç duyurusunda bulunacağız. Hazreti Adem ve Hazreti Havva bütün kutsal dinlerin ortak paydasıdır. Onlara karşı kullanılan 'cahil' yakıştırması, ortak dini değer ve sembol olan kişilerin bu şekilde aşağılanması halka mal olmuş bir sanatçıya yakışmamıştır. Sözlerinizle kast ettiğiniz genel olarak insanın cahilliğine vurgu olabilir ancak, bunu tüm kutsal dinlerin ortak değeri Hazreti Adem ve Havva üzerinden yaptığınızda ne halkımız ne de sendika olarak bizler buna müsamaha gösteremeyiz. Derhal halkımızdan özür dileminizi ve gerekli açıklamayı yapmanızı bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Kiev’de yaşama savaşı! Siviller metro istasyonlarına sığındı

Rusya’nın, Ukrayna’ya yönelik askeri müdahalesi 7’nci gününde de devam ediyor… Başkent Kiev başta olmak üzere, birçok bölgeden patlama ve siren sesleri yükseliyor. Birçok Ukraynalı, güvenli bölgelere geçebilmek için evlerini terk etti. Polonya ve Romanya sınırından geçen birçok Ukraynalı, gözyaşları içerisinde ülkelerini terk etti. Diğer yandan ülkelerini terk etmeyenler sığınaklarda ve metro istasyonlarında kalmaya devam etti. DOROGOJİÇİ METRO İSTASYONU SIĞINAK OLDU Kiev'de Dorogojiçi metro istasyonu çok sayıda sivilin sığınağı oldu. Evsizler de dahil birçok Ukraynalı, kısıtlı imkanlar ile Rus saldırılarının biteceği günü beklemeye başladı. Aralarında çocukların ve yaşlıların da olduğu görülen istasyonlarda, halkın yerlere attıkları yataklarda yattıkları görüldü.

2 yıl önce

Ermenistan’ın yeni Cumhurbaşkanı Vaagn Haçaturyan: Ermenistan, Azerbaycan ve Türkiye ile barış şartları içinde yaşamalıdır

Ermenistan Parlamentosu'nda, yeni cumhurbaşkanını belirlemek için ikinci tur oylama yapıldı.Başbakan Nikol Paşinyan'ın Sivil Sözleşme Partisi tarafından aday gösterilen ve seçime tek aday olarak giren 63 yaşındaki Vaagn Haçaturyan, 71 oy alarak Ermenistan Cumhurbaşkanı oldu. Muhalefette bulunan Ermenistan İttifakı ile Onurum Var İttifakı milletvekilleri seçimi protesto ederek oylamaya katılmadı. Önceki gün yapılan ilk turda Haçaturyan'ın 65 oy alması üzerine, yeter oy sayısı sağlanamadığı için oylama ikinci tura kalmıştı. Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan, ülkesindeki siyasi sorunlarla mücadele edebilmek için gerekli araçlara sahip olmadığını gerekçe göstererek 23 Ocak'ta istifa etmişti. TÜRKİYE DOSTU MESAJLAR Yeni Cumhurbaşkanı Haçaturyan, 2017 yılında Erivan'da, Avrupa Demokrasi Vakfı tarafından düzenlenen ve Türkiye-Ermenistan arasındaki yeni barış ilişiklerinin geliştirilmesini hedefleyen "imkansız seçeneğini imkanlı kılınması" başlıklı uluslararası bir seminerde barış mesajları vermişti. Haçarutyan, 2010'da da aralarında Türkiye Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Vakfı'nın da bulunduğu çok sayıda derneğin Kars'ta ortaklaşa düzenlediği yuvarlak masa toplantılarına da katılmıştı. Haçarutyan buradaki demecinde de sınırların açılması ve ticaretin sağlanmasının hem Türkiye'nin doğu kentlerine hem de Ermenistan'a büyük yararlar sağlayacağını ifade etmişti. BARIŞ İÇİNDE OLMALIYIZ Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Haçaturyan, Ermenistan basınına yaptığı çok sayıda açıklamada da Erivan'ın Azerbaycan ve Türkiye ile iletişim halinde olmasının bir zorunluluk olduğunu ifade ederek "Ermenistan, Azerbaycan ve Türkiye ile barış şartları içinde yaşamalıdır. Komşularımızla barış içinde olmamız bir mecburiyettir. Türk-Ermeni ilişkilerinin normalleşmesi olumlu bir gelişme olacaktır ve buna yönelik süreç ilerlemelidir" ifadeleriyle yapıcı yönünü de sıklıkla göstermişti. HAÇATURYAN KİMDİR? * 1959'da Ermenistan'ın Sisian bölgesinde doğdu. * 1980'de Ermenistan Devlet Ekonomi Üniversitesi'nden mezun oldu. * 1992-1996 yıllarında Erivan Belediye Başkanı olarak görev yaptı. * Belediye Başkanlığı'nın ardından milletvekili seçildi. * Paşinyan hükümetinde Yüksek Teknoloji Sanayi Bakanı olarak görev yapıyordu.

2 yıl önce

Maşallah dediği üç gün yaşamıyor! Ekrem İmamoğlu’nun “çok başarılı olacak” dediği Malatyaspor küme düştü

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun geçen yıl, “Söylemeyeyim nasıl uğurlu geldiğimi, Malatya'ya da uğurlu geldim. Göreceksiniz bu dokunuştan sonra Malatyaspor çok daha başarılı olacak.” dediği Süper Lig'de 32. hafta mücadelesinde sahasında Giresunspor'a 1-0 yenilen Yeni Malatyaspor bitime 6 hafta kala lige veda etti.

2 yıl önce

Fransa'da düzensiz göçmenler otoparkta yaşam mücadelesi veriyor

Çoğu Afgan olmak üzere İran, Fas gibi ülkelerden gelen yaklaşık 150-200 düzensiz göçmen, daha iyi bir hayat umuduyla çıktıkları yolda, kimi zaman birçok ülkeden geçerek geldikleri Fransa'da göçmen kampı haline gelen otoparkta, sivil toplum örgütlerinden ve çevreden gelen yardımlarla ayakta duruyor. ZOR HİJYEN KOŞULLARI ALTINDA HAYAT MÜCADELESİ 90 kadar çadırın olduğu kampta, ailelerini geride bırakan düzensiz göçmenlerin yanı sıra çocuklu üç aile de yaşıyor. Çöplerin bidonlarından taştığı, kıyafetlerin kuruması için otoparkı çevreleyen çitlere asıldığı kampta, sadece dört seyyar tuvalet var ve duş alınabilecek bir yer bulunmuyor. Göçmenler, ısınmak için bir çöp tenekesinde ateş yakıyor. Polisler otoparkı gözlemek ve görüntü almak amacıyla her gün bölgede devriye geziyor. AA muhabirinin mikrofon uzattığı düzensiz göçmenler, yaşam mücadelelerini anlattı. 24 yaşındaki Afgan Zeki, 4 yıl önce ülkesinden ayrıldığını, 3 yıl boyunca İstanbul'da çalıştığını ardından birçok Balkan ülkesinden geçerek 2 gün önce Fransa'ya geldiğini söyledi. "DEVLET, DÜZENSİZ GÖÇMENLERLE İLGİLENMİYOR" Zeki, Fransa'ya geleli 3 ay olmuş düzensiz göçmenlere rastladığını ancak devletin bu kişilerle ilgilenmediği belirterek bu durum karşısında Fransa'dan ayrılmayı düşündüğünü ifade etti. Fransa'dan gitmek isteyen düzensiz göçmenlerin, Almanya ve İtalya gibi ülkeleri tercih ettiğini aktaran Zeki, bu ülkelerde göçmen kamplarının bulunduğunu ve göçmenlerle ilgilenildiğini söyledi. Zeki, başka Avrupa ülkelerinde parmak izi alınan düzensiz göçmenlerin, bu nedenle Fransa'ya geldiklerinde sınır dışı edildiklerini de dile getirdi. Otoparkta kurulan kampa insanların her akşam yemek getirdiğini belirten Zeki, burada sadece dört tuvalet bulunduğuna ve bunun çok yetersiz kaldığına da işaret etti. "OTOPARKTA EN AZ 200 KİŞİ KALIYOR" İnayatullah isimli Afganistan kökenli düzensiz göçmen de 2 aydır burada kaldığını, geldiğinde 50-60 kişinin bulunduğu otoparkta şimdi en az 200 kişinin yaşadığını dile getirdi. Kampta yaşadıkları zor koşulları anlatan İnayatullah, polisin her gün gelip otoparkta kalan kişilerin sayımını yaparak gittiğini ve kimsenin burada neler yaşadıklarını sorgulamadığına işaret etti. İnayatullah, burada insanların duş alabilecekleri bir yerin olmadığını, duş almak için haftada 1-2 defa uzak bir yere gittiklerini dile getirerek "İşte hayat böyle geçiyor." dedi. "SAHUR YAPIYORUZ AMA YEMEKLER ÇOK SOĞUK" Ramazan ayı olması nedeniyle sahur için yemek geldiğini belirten İnayatullah, "Sahur yapıyoruz ama yemekler çok soğuk." ifadelerini kullandı. İnayatullah, bir haftadır havaların ısındığını, daha öncesinde çok soğuk olduğu için ısınmak için ateş yaktıklarını söyledi. Kendilerine genellikle sivil toplum kuruşlarının yardım ettiğini, yemek dağıttığını ifade eden İnayatullah, devletin ise sadece belirli kişilere cüzi miktarda para yardımında bulunduğunu kaydetti. İnayatullah, daha önce Fransa'dan sınır dışı edilip geri dönen kişilere bu mali yardımın yapılmadığını dile getirerek kampta muhtemelen her 2 kişiden birinin bu yardımdan istifade edemediğini belirtti. İsmini vermek istemeyen bir düzensiz göçmen de daha önce medya mensuplarının buraya gelerek çekim yaptığını ancak bunun bir fayda sağlamadığını ve yaşam koşullarının iyileşmesi için herhangi bir adım atılmadığını söyledi. Söz konusu göçmen, kendisinin genç yaşta olmasına rağmen genç hissedemediğini, içinde bulundukları koşulların insani olmadığına işaret etti. 2021 yılı sonunda da başkent Paris'te, aralarında çocuklu ailelerin ve refakatsiz çocukların olduğu göçmen grubu haftalarca bir köprü altındaki tünelde soğuk hava şartlarında çadırlarda kalmıştı.

2 yıl önce

Diyarbakır anneleri evlatlarına kavuşup çifte bayram yaşamak istiyor

Anne Hacire Akar'ın dağa kaçırılan oğlu Mehmet Akar için 22 Ağustos 2019'da HDP İl Başkanlığı önünde başlattığı oturma eyleminin sonuç vermesi, evladına kavuşmak isteyen diğer annelere de örnek oldu. Akar'ın evladına kavuşmasının ardından diğer ailelerin 3 Eylül 2019'da HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemi 974'üncü güne ulaştı. Evlat nöbeti tutan ailelerin sayısı yurdun dört bir yanından gelenlerin de katılımıyla 285'e yükseldi. Yaz kış, kar yağmur, bayram, salgın demeden büyük bir dayanışma ve kararlılıkla yürütülen oturma eylemi sayesinde 35 aile evladını terörün pençesinden kurtarmayı başarırken, diğer ailelerin evlat nöbetinde umutlu bekleyiş sürüyor. Ramazan Bayramı'nı çocuklarından ayrı karşılamanın hüznünü yaşayan aileler, çifte bayram sevinci yaşamak için yıllardır ayrı kaldıkları evlatlarından gelecek müjdeli haberi bekliyor. "ÖZGÜRLÜK ANNENİZİN YANINDADIR" Ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişini sürdüren annelerden Ayten Elhaman, oğlu Bayram'dan 4 yıldır haber alamadığını, ona kavuşmak için her türlü zorluğa rağmen mücadelesini sürdürdüğünü söyledi. Oğlundan ayrı 8 bayram geçirdiğini ifade eden Elhaman, oğlunu çok özlediğini, bir bayramı daha onsuz geçirmek istemediğini kaydetti. Elhaman, "8 bayramdır oğlumdan ayrıyım. Artık ayrı yaşamak istemiyorum. Oğlum gelsin bayramı beraber kutlayalım. Bayram oğlum, kaç gel. PKK ve HDP'ye artık inanmayın. Gençler artık kaçıp gelsin, annelerine ve devlete sığınsınlar. Özgürlük annenizin yanındadır." dedi. "9 SENEDİR BAYRAM YAŞAMADIM" Kızı Zübeyde için evlat nöbetini sürdüren Esmer Koç da kızından 9 yıldır haber alamadığını, tek amacının çocuğuna kavuşmak olduğunu belirtti. Her türlü zorluğa rağmen evladını aramaktan vazgeçmediğini anlatan Koç, bayramları artık kızından ayrı geçirmek istediğini dile getirdi. Elhaman, "8 bayramdır oğlumdan ayrıyım. Artık ayrı yaşamak istemiyorum. Oğlum gelsin bayramı beraber kutlayalım. Bayram oğlum, kaç gel. PKK ve HDP'ye artık inanmayın. Gençler artık kaçıp gelsin, annelerine ve devlete sığınsınlar. Özgürlük annenizin yanındadır." dedi. "9 SENEDİR BAYRAM YAŞAMADIM" Kızı Zübeyde için evlat nöbetini sürdüren Esmer Koç da kızından 9 yıldır haber alamadığını, tek amacının çocuğuna kavuşmak olduğunu belirtti. Her türlü zorluğa rağmen evladını aramaktan vazgeçmediğini anlatan Koç, bayramları artık kızından ayrı geçirmek istediğini dile getirdi. Koç, "9 senedir bayram yaşamadım çünkü evladım yanımda değil. Kızım eğer beni duyuyorsan veya görüyorsan kaç gel, teslim ol. Orası senin yerin değil. Kızımı almadan buradan ayrılmayacağım." diye konuştu. "12 BAYRAMDIR YÜZÜNÜ GÖRMEDİK, SESİNİ DUYMADIK" Oğlu Fatih için eylem yapan baba Abdullah Demir ise 6 yıldır evladına hasret olduğunu söyledi. Çocuğundan ayrı 12 bayram geçirdiklerini dile getiren Demir, bir bayramı daha oğlundan ayrı yaşamak istemediğini aktardı. Demir, oğlundan ayrı bayramların hep hüzün dolu olduğunu anlatarak, "Bayram görmedik çünkü gece gündüz oğlumun hayaliyle yaşıyoruz. Oğlum kaç gel, Türk adaletine teslim ol. Bak 35 çocuk geldi, anne ve babalarına teslim edildi. Bu zalimlerin elinden kurtul gel." ifadelerini kullandı. Oğluna kavuştuğu gün gerçek anlamda bayram yaşayacağını belirten Demir, "Bir çocuk bayramda gelip babasının elini öperse ondan daha mutlu bir şey var mı? Ama maalesef 12 bayramdır yüzünü görmedik, sesini duymadık. İnsanlık bu mu?" dedi. "TÜM ÇOCUKLARA SESLENİYORUM, BAYRAMDA GELİN" Oğlu Yusuf'a kavuşma ümidiyle evlat nöbetine kararlılıkla devam eden baba Celil Begdaş da 6 bayramı oğlundan ayrı geçirdiklerini anlattı. Begdaş, "Biz bayram yapamıyoruz. Ciğerin yanında olmadıktan sonra nasıl bayram yapacaksın? Tüm çocuklara sesleniyorum, bayramda anne ve babalarınız burada, anne ve babanızın kucağına gelin." diye konuştu.

1 yıl önce

Tunceli’de terör örgütüne ait çok sayıda mühimmat, gıda ve yaşam malzemesi ele geçirildi

Tunceli’de Eren Abluka-7 operasyonları kapsamında, örgütün depeso bulundu, çok sayıda silah mühimmatı ve 5 tonun üzerinde gıda ve yaşam malzemesi ele geçirildi. Tunceli Jandarma Bölge Komutanlığı koordinesinde, Tunceli İl Jandarma Komutanlığınca, yapılan istihbari çalışmalar neticesinde, Tunceli-Hozat ilçesi Aliboğazı- bölgesinde, 26 Mayıs 2022 tarihinde icra edilen operasyonda, tespit edilen sığınak içerisinde; - 40 adet 7,62x39 mm çapında Kaleşnikof Piyade Tüfeği mühimmatı, - 2 adet Kaleşnikof Şarjörü, - 72 adet mutfak tüpü, - 210 lt mazot, - 160 lt benzin, - 200 adet pil, - 6 adet kuzine sobası, - 28 takım leşker kıyafeti, - 200 metre leşker kumaşı, - 10 adet uyku tulumu, - 200 adet battaniye ile 5 tonun üzerinde muhtelif gıda, yaşam malzemesi ile giyim, tıbbi ve inşaat malzemesi ele geçirildi. EREN ABLUKA operasyonlarına halkımızın da desteği ile İNANÇLI ve KARARLI bir şekilde devam ediliyor.

1 yıl önce

Anayasa Mahkemesi: Cizre’de sokağa çıkma yasağı sırasında ölenlerin yaşam hakkı ihlal edilmedi

AYM’nin resmi internet sitesinden yapılan açıklamaya göre, “güvenlik kuvvetlerinin güç kullanımı sonucunda ölüm olayının meydana gelmesi ve bu ölüm olayı hakkında etkili bir ceza soruşturması yürütülmemesi nedenleriyle yaşam hakkının ihlal edildiği” suçlamasına ilişkin başvuru karara bağlandı. Buna göre AYM, esas yönünden “Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının öldürmeme yükümlülüğü bakımından ihlal edilmediğine” hükmetti. Kararda ayrıca yine esas yönünden, “Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının usul boyutunun ihlal edilmediği” bildirildi.

1 2 3 4 5