26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

G7, Taliban ile kurulacak ilişkilerin yol haritasında uzlaşı sağlandı

Avrupa Birliği, zirvede ABD’ye hayatı tehlikede olan Afganlıların tahliye operasyonlarını tamamlamak için Kabil Havaalanı’nın güvenliğinin “gerekli olduğu sürece” güvence altına alınması çağrısında bulundu. İngiltere Başbakanı Boris Johnson ise G7 liderlerin Taliban ile kurulacak ilişki konusunda bir yol haritası üzerinde uzlaştığını duyurdu. İngiltere Başbakanı, Afganistan'ın yurt dışındaki fonlarının Taliban için koz olarak kullanılacağı mesajını verdi. Buna göre planın en önemli maddesi ABD’nin çekilme tarihi ilan ettiği 31 Ağustos’tan sonra da Taliban militanlarının ülkeyi terk etmek isteyenlerin güvenli geçişine izin vermesi için baskı yapmak olacak. Johnson, Biz sadece tahliye operasyonlarına nasıl yaklaşacağımız konusunu değil ayrıca Taliban ile nasıl bir ilişki kuracağımıza dair bir yol haritası konusunda da uzlaştık.” dedi. Afganistan'ın yurt dışındaki fonları Taliban için koz olarak kullanılacak Taliban’a sunulacak koşullardan bahseden Johnson, “Belirlediğimiz bir numaralı koşul, 31 Ağustos ve sonrasında da yurt dışına çıkmak isteyenler için güvenli geçişi garanti etmeleri gerektiği. Bazıları bunu kabul etmediklerini söyleyebilir, bazıları da umarım bunun anlamını gayet iyi anlayacak. Çünkü G7'nin çok önemli bir ekonomik, diplomatik ve siyasi ağırlığı var.” dedi. Johnson, Taliban ülkede kontrolü ele geçirmesinden sonra G7 ülkelerini Afganistan’ın yurt dışındaki fonlarını askıya aldığını hatırlattı. AB Konseyi Başkanı Charles Michel, ABD’den Afganlıların tahliye operasyonlarını tamamlamak için Kabil Havaalanı’nın güvenliğinin “gerekli olduğu sürece” güvence altına alınması çağrısında bulunduklarını söyledi. G7 zirvesi bildirisinden G7 ülkelerinin liderleri, önceliklerinin Afganistan'dan tahliyelerin güvenli şekilde sağlanması olduğunu belirterek, Taliban'ı sözlerine göre değil, eylemlerine göre değerlendireceklerini ve kurulacak hükümetin meşruiyetinin, uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmedeki yaklaşıma bağlı olduğunu duyurdu. Birleşmiş Milletler (BM) ve NATO genel sekreterlerinin de katıldığı zirve sonrasında yayımlanan bildiride, Afganistan'daki durumla ilgili "ciddi şekilde endişeli" olunduğu belirtildi. Savunmasız Afganistan ve diğer ülkelerin vatandaşlarının güvenliğinin sağlanması ve insani bir krizin önlenmesi için itidal çağrısında bulunulan bildiride, kadınların, kız çocuklarının ve azınlık gruplarının haklarının korunmasına ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmesi istendi. "Afganistan'ın bir daha asla terör için güvenli bir bölge veya başkalarına yönelik terör saldırılarının kaynağı olmaması" gerektiği kaydedilen metinde, NATO müttefikleri başta olmak üzere ortaklarla beraber nerede olursa olsun terörizmle kararlılık ve dayanışma içinde mücadele edileceği mesajı verildi. Beklentiler Bildiride, gelecekte kurulacak bir Afgan hükümetinin, ülkenin uluslararası yükümlülüklerine uyması, terörizme karşı koruma sağlaması, başta kadınlar, çocuklar, etnik ve dini azınlıklar olmak üzere tüm Afganların insan haklarını güvence altına alması, hukukun üstünlüğünü koruması, engelsiz ve koşulsuz insani erişime izin vermesi, insan ve uyuşturucu kaçakçılığına karşı etkili şekilde karşı koyması gerektiği belirtildi. Afganistan'daki tüm tarafların, kadınların ve azınlık gruplarının önemli derece katılımıyla kapsayıcı bir hükümet kurmak için iyi niyetle çalışmaya davet edildiği aktarılan bildiride, insani yardım ve mültecilerin desteklenmesi sözü verildi. Tahliyeler "Acil önceliğimiz, vatandaşlarımızın ve son 20 yılda bizimle çalışan ve çabalarımıza yardım eden Afganların güvenli bir şekilde tahliyesini ve Afganistan'dan sürekli güvenli çıkışı sağlamaktır." ifadesine yer verilen bildiride, G7 ülkelerinin bu konuda yakın iş birliğine devam edeceği vurgulandı. Tüm tarafların bunu kolaylaştırmaya devam etmesi, insani ve sağlık personelleri dahil uluslararası hizmet sağlayıcıların güvenliğinin temin edilmesinin beklendiğinin altı çizilen bildiride, mültecilere ev sahipliği yapan bölgedeki komşu ülkeler ve diğer ülkelerle birlikte iş birliği yapılacağı da duyuruldu. "Sözleriyle değil, eylemleriyle değerlendireceğiz" Afganistan'ın karşı karşıya olduğu kritik sorunları ele almak için BM, G20 ve diğer müttefikler ve bölge ülkeleriyle birlikte çalışılacağı belirtilen metinde, "Bunu yaparken Afgan partilerini sözleriyle değil, eylemleriyle değerlendireceğiz. Özellikle, Taliban'ın terörü önleme, kadın hakları, kız çocukları ve azınlıkların insan hakları ve Afganistan'da kapsayıcı bir siyasi çözüm arayışı konusundaki eylemlerinden sorumlu tutulacağını bir kez daha teyit ediyoruz." ifadeleri kullanıldı. Bildiride, gelecekteki bir Afgan hükümetin meşruiyetinin de uluslararası yükümlülüklerini ve taahhütlerini yerine getirmedeki yaklaşıma bağlı olduğu vurgulandı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gazi Mustafa Kemal’in serencamı bugünkü Türkiye’nin yol haritasıdır

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Her alanda kurduğumuz sağlam altyapı üzerinde, siyasi ve ekonomik gücüyle dünyanın birinci liginde iddia sahibi bir Türkiye inşa etmenin gayreti içindeyiz. Küresel krizlerin üstesinden başarıyla gelen bir ülke olarak her geçen gün hedeflerimize biraz daha yaklaşıyoruz. Devraldığımız birikime sahip çıkan, bugüne kadar yapılanları 10'a katlayan cumhuriyeti büyütmek için gece gündüz çalışıyoruz. İstanbul'daki AKM'nin eski ve yeni binaları da ülkemizin nereden nereye geldiğinin sembolleridir. Milli iradenin üstünlüğü üzerine bina edilen yeni devletimizin, arayışlara, badirelere rağmen 2 bin yıllık devlet silsilemizin devamı olduğu unutulmamıştır. Atatürk'ü anmak elbette önemlidir, ama asıl olan Atatürk'ü verdiği mücadelenin izini sürerek gerisindeki sebepleri doğru tespit ederek anlamaktır. Ülkemizde dillerinden Atatürk'ü ismini düşürmeyen ama onu anlamakta en küçük gayret göstermeyen kesim her dönem olmuştur. Mustafa Kemal, yüzbaşı rütbesiyle 1905'te Şam'daki 5. Ordu'da göreve başladı. 1908'de Libya'daki ilk görevine gitti. 1910'da Fransa, İsviçre, Belçika ve Hollanda'yı kapsayan bir gezi yaptı. İtalyanların Libya'ya saldırması üzerine 1911'de Binbaşı rütbesiyle Trablus'a giderek gözünden ve kolundan yaralandığı tarihi bir mücadele yürüttü. 1915 sonunda İstanbul'a döndü.  Samsun'a ayak bastığı andan itibaren şanlı milli mücadele dönemi başladı. Her fırsatta önünde poz verdikleri ama içinde bilmedikleri Nutuk'ta üç hedef belirtilir. Yurdumuzu dünyanın en medeni memleketleri seviyesine çıkartacağız, milletimizi en geniş refah vasıtalarına ulaştıracağız. Milletimiz her tökezlemenin ardından devletine daha güçlü sahip çıkmıştır.  Mustafa Kemal Libya'da, Suriye'de, Çanakkale'de, Kafkasya sınırlarımızda, Anadolu'nun her karış toprağında, hani bize diyorlar ya  Azerbaycan'da, Suriye'de ne işiniz var? Hani siz Kemalistsiniz, hani Atatürk'ün yolundan gidiyordunuz. Dürüst değiller.  GAZİ MUSTAFA KEMAL'İN BU SERENCAMI BUGÜNKÜ TÜRKİYE'NİN YOL HARİTASI Biz ABD'de BM binasının tam karşısında Türkevi inşa ettik. Ve orada adeta birilerine mesajımızı da en güzel şekilde verdik. Gazi Mustafa Kemal'in bu serencamı bugünkü Türkiye'nin yol haritasıdır. Türkiye, bugün de Suriye'de, Libya'da, Kafkaslardadır. Eğer bu ülkede Gazi'nin, bölgemizi ve dünyayı kucaklayan siyasi, diplomatik, ekonomik, askeri mirasına sahip çıkan birisi varsa, o da biziz. Atatürk isminin arkasına sığınanlar ne yapıyorlar? Milletleri aleyhine hangi faaliyet varsa onun değirmenine su taşıyan bir kesimle karşı karşıyayız. Bizi gidip Avrupa'ya şikayet edenlerden bir şey olur mu? Batı'nın büyükelçilerine bizi şikayet edelerden bir şey olur mu? Ülkenin en büyük yatırımını engellemek için kendi iş insanlarımızı tehdit ediyor. İnanın gazi hayatta olsaydı bunları o partiden sopayla kovalardı. Bu partinin mevcut yapısı içinde Atatürk o partinin kapısından içeri sokulur muydu, onu da bilmiyoruz. Kibirden yanlarına varılmayan, tehdit eden, gavurun kılıcını çalmaktan başka iş bilmeyen faşist zihniyet milletimizden hak ettiği dersi alacaktır. 

2 yıl önce

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan: Türkiye ve İran arasında uzun vadeli iş birliği için yol haritası hazırlama konusunda anlaştık

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Türkiye ile İran arasında uzun vadeli iş birliği için yol haritası hazırlanması konusunda anlaştıklarını söyledi. Abdullahiyan, Tahran'a resmi ziyaret gerçekleştiren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ortak basın toplantısında konuştu. İki ülke ilişkilerini hızlandırmak için ortak mekanizmalar kuracaklarını dile getiren Abdullahiyan, "Türkiye ve İran arasında uzun vadeli iş birliği için yol haritası hazırlama konusunda anlaştık. Bu konuda diplomatik müzakereleri başlatacağız. Sayın Erdoğan'ın Tahran'a yapacağı ziyarette bunu sonuca ulaştıracağız ve mutabakat zaptı iki cumhurbaşkanının katılımıyla imzalanacak." dedi. Çavuşoğlu ile ilişkilerin önündeki engellerin bertaraf edilmesi konusuna vurgu yaptıklarını aktaran İranlı Bakan, "İki ülkenin ilişkileri tarihi ve dostanedir. Biz buna özel önem veriyoruz. Ticari, ekonomik, enerji, sınır ve konsolosluk alanında iş birliğine vurgu yaptık. İlişkileri hızlandırmak için ciddi bir engel görmüyoruz. İki ülkenin geniş bir potansiyeli var. İş adamlarının önündeki engeller tespit edildi bu konudaki pürüzlerin giderilmesi için kısa sürede adımlar atılacak." ifadelerini kullandı. İlişkilerin son 2 yılda yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından etkilendiğine işaret eden Abdullahiyan, iklim konuları ve çevresel tehditlere karşı mücadelenin de Ankara ve Tahran'ın gündeminde olduğunu kaydetti. İran Dışişleri Bakanı, "Birçok bölgesel meselede görüş birliği içindeyiz. Bölgesel ve uluslararası konularda faydalı görüşme yaptık. Afganistan konusuna da yoğunlaşıyoruz. Batı Asya'daki huzur ve istikrar bizim için önemli. Ankara ve Tahran yönetimleri bu konuda aktifler." diye konuştu. Birleşik Arap Emirlikleri, İran ile Türkiye arasındaki transit yolla ilgili de hem ikili hem de çoklu ticari iş birliğine önem verdiklerini belirten Abdullahiyan, imzalanacak mutabakat zaptında bu hususların da yer alacağını söyledi. Abdullahiyan, ayrıca, Yemen'deki savaşın sona ermesi ve Afganistan'da geniş katılımlı hükümetin kurulması temennisinde bulundu.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Engellilerle ilgili çalışmalara yön verecek yeni yol haritası ortaya çıktı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde: Sözlerimin hemen başında bugün vefat eden genel başkan yardımcım Güldal Akşit hanımefendiye Allah’tan rahmet diliyorum. Tüm engellilerin 3 Aralık Engelliler gününü tebrik ediyorum. Engelli sporcularımızın başarılarına farklı bir nazarla bakıyoruz. Bugünü vesile kılarak 750 engelli öğretmenimizin de atamasını gerçekleştiriyoruz. Hükümetimiz döneminde 63 bin 87 engelli ataması yapıldı. Kim engellilere devletin kapılarını açıyormuş uygulamada ortada. Öğretmenlik meslek kanunu en kısa sürede Meclis'e sunacağız. Öğretmenlik meslek kanunun bir kez daha hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Dünyanın en geniş kapsamlı sosyal güvenlik sistemini Türkiye’ye kazandırdık. Engellilere yönelik pozitif ayrımcılığı anayasal güvenceye kavuşturduk. Türkiye genelinde 128 engelsiz gündüz yaşam merkezini hizmete sunduk. Kamuya ait bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde sıra bekleyen hiçbir engellimiz kalmadı. Uyguladığımız istihdamı teşvik politikalarıyla bugüne kadar toplam 384 bin engelli kardeşimizi iş hayatına kazandırdık. 'HAZIRLIKLARINI TAMAMLADIK' Öğretmenlerimizi ilk kez kapsamlı, yenilikçi ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşturacağız. Tüm kamu görevlilerini tehdit etmeyi alışkanlık haline getiren faşist muhalefet zihniyetine rağmen bunu Cumhur İttifakı olarak kısa sürede tamamlayacağız. Değişen şartlara göre engellilere yönelik politikalarımızı da güncelliyoruz. 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi’nin hazırlıklarını tamamladık.  Engellilerle ilgili çalışmalarına yön verecek bir yol haritası ortaya çıktı. 3 ayrı eylem planı ile hizmete geçireceğimiz vizyon belgemizi tekamül ettik. Yasa önünde eşit tanınmalarını sağlayacağız. Ailelerini de kapsayan hizmetler tanımlıyoruz. Vizyon belgemizde birlikte yaşam kültürümü güçlendiren çocuklarımızı da unutmadık. İzleme sistemlerini güçlendiriyoruz. Engelli kardeşlerimizin girişimcilik hayallerine de destek veriyoruz. Sürdürülebilir bir finansman sistemi kurarak ekonomik güvence altına alıyoruz. TÖREN SIRASINDA DİKKAT ÇEKEN ANLAR

750 Engelli Öğretmen Ataması töreninde konuşan Erdoğan daha sonra saheneye çıkarak kendisi ve annesinin resmedildiği karakalem çalışmasını hediye eden engelli vatandaşı kabul etti.

2 yıl önce

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 2022 Yılı Yol Haritası Toplantısı… İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: “Bu yıl hedefimiz erkekler”

Toplantıya Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın yanı sıra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve Sağlık Bakan yardımcısı Sabahhattin Aydın katıldı. Dört bakanın katıldığı toplantıda, kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda 2022 yılında izlenecek yol haritası hakkında bilgilendirmeler yapıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Türkiye’deki bütün erkeklere aile içi ve kadına karşı şiddet konusunda neler yapmamaları gerektiğini anlatan kolluk birimlerimizle, girilmedik yer bırakmayacağımız bir çalışmayı başlatıyoruz” dedi. Soylu, “Yıllara göre yaptığımız çalışmalar ve ortaya koyduğumuz eylem planları bizim bu konuda hem atacağımız adımları hem yol haritamızı hem de ödevlerimizi çok önemli bir şekilde ortaya koymaktadır. Hepimizin sorumlulukları var ve bunları yerine getirmeye çalışıyoruz” diye konuştu. Kadına şiddetle mücadele ve aile içi şiddetle mücadelenin yalnızca Türkiye’de sadece bir kesimin veya dünyada bir kesimin meselesi olmadığını söyleyen Bakan Soylu, “Sadece burada bir kesimin içi acımıyor. Bir kesimin sorumluluğu var da bizim yokmuş gibi davranışı ortaya koymak son derece hem insanlıkla bağdaşmayan hem de çağımızla uyuşmayan davranış modelidir. Yargıtay başkanımız bu konuda hem Türkiye’yi hem dünyayı ölçümleyen bir değerlendirme yaptı. Söylenmedik söz bırakılmadı. Bir hukuk insanın bu konuda yapmış olduğu değerlendirmeyi neredeyse ‘siz bu konuya nasıl girersiniz? Bu konuda nasıl değerlendirme yaparsınız’ diye linç girişimiyle karşı karşıya kaldı. Bu konuda maalesef bunu siyaset alanının bir parçası olarak değerlendiren ‘acaba ben buradan nasıl bir siyaset üretirim de mevcut siyasi anlayışını yıpratırım’ anlayışı söz konusu. Bunlarla birlikte yol alabilmenin mümkün olmadığını da ifade etmek istiyorum” açıklamasında bulundu. KADES uygulamasının uluslararası bir ödül aldığını hatırlatan Bakan Soylu, “Bizim ödülümüz bu konuda sıfır hadisenin olmasıdır. KADES yaklaşık 3 milyon 52 bin kadınımız tarafından indirildi. Bugüne kadar 279 bin ihbar oldu ve bunun 159 bin ihbarı gerçek ihbardı” ifadelerini kullandı. 81 ilde aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddete yönelik mücadele büroların kurulduğunu bildiren Soylu, “Bunların toplam sayısı bin 102 ve hem polis hem jandarmadan oluşuyor. Geçmişte müracaat eden ve ben bu işten vazgeçtim diyeni de karar olsa da olmasa da takip eden, hal hatır soran ve sürekli sahayı takip eden bir anlayışla karşı karşıyayız. Bunu da sürekli devam ettireceğiz. Mümkün olduğunca sahadaki vakaların takibini gerçekleştiren bir anlayışa büründüğümüzü ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu. Bakan Soylu kadının korunmasına yönelik önemli adımlar atıldığını ve atmaya da devam edildiğinin altını çizerek şunları söyledi: “Bu yıl biz bir uygulama başlattık. Bu yıl hedefimiz erkekler. Adım adım Türkiye’deki bütün erkeklere aile içi ve kadına karşı şiddet konusunda neler yapmamaları lazım geldiğini ifade eden ve bunları anlatan kolluk birimlerimizle girilmedik yer bırakmayacağımız bir çalışmayı başlatıyoruz. Bu konuda inşallah kolluk birimlerimiz el birliğiyle tüm paydaşlarımızla birlikte önemli adımlar atacağız.”

1 yıl önce

AK Parti seçim öncesi yol haritasını belirledi

AK Parti, 2023'te yapılacak seçimler için startı verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partililerle yaptığı görüşmede, seçim propaganda dönemi stratejisinin belirlenip uygulanmaya başlanması için talimat verdi. Elde edilen kazanımlar ve yapılan yatırımlar anlatılacak Tüm kadrolarıyla sahada olacak partililer, 20 yıllık iktidarlık sürecinde elde edilen kazanımları ve yatırımları halka aktaracak. AK Parti dönemi öncesinde yaşanan sıkıntılar gençlere anlatılacak, 20 yılda Türkiye'nin gelişmesi için yapılan hamlelerle gençler arasında bağ oluşturulacak. Eski Türkiye gençlere aktarılacak Yine çalışmalarda AK Parti'nin Türkiye'yi nereye ulaştırmak istediğine de dikkat çekilecek. Vatandaşa, "Dünyanın siyasi ve ekonomik olarak yeniden yapılandığı bir süreçte Türkiye'yi hak ettiği konuma biz getirdik, devamını da biz getirebiliriz. Aksi takdirde Türkiye çok şey kaybedebilir." denilecek. Koalisyon dönemlerindeki karışıklık hatırlatılacak Sabah'tan Zübeyde Yalçın'ın haberine göre bir diğer yandan Türkiye'nin koalisyon dönemlerinde yaşadığı sıkıntılar da halka aktarılacak. "Koalisyon dönemlerinin Türkiye'ye maliyetiyle, bölgedeki devletlerin güçlü yönetim eksikliği sebebiyle ödediği acı bedeller ortada" mesajı verilecek.

1 yıl önce

Türkiye ekonomisinin 2023-2025 yol haritası Resmi Gazete'de

Türkiye ekonomisinin 2023-2025 dönemi yol haritası resmiyet kazandı. Yeni Orta Vadeli Program (OVP) Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayınlandı. 2023'te yüzde 5 büyüme OVP'de büyümenin 2023'te yüzde 5, 2024 ve 2025'te yüzde 5,5 olması öngörüldü. Programa göre 2022 yılı genelinde cari işlemler açığının GSYH'ya oranının yüzde 5,9, enerji hariç cari işlemler dengesinin ise GSYH'ye oranla yüzde 5 fazla vereceği tahmin ediliyor. İşsizlik hedefi 2025’te 9,6 Bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının 2023'te yüzde 3,5, program dönemi sonunda ise yüzde 1,5 olarak gerçekleşeceği öngörüldü. Programda, işsizlik oranının bu yıl sonunda yüzde 10,8 olacağına yer verilirken, gelecek yıl hedefi yüzde 10,4, 2024 yılı için yüzde 9,9 ve 2025 için ise yüzde 9,6 olarak tahmin edildi. Kişi başına gelirde hedef 2025'te 12 bin 91 dolar Kişi başina gelirin yıl sonunda 9 bin 485 dolar olması hedefleniyor. Bu rakamın 2023'te 10 bin 71 dolar, 2024'te 10 bin 931 dolar, 2025'te 12 bin 91 dolar olması hedeflendi. 2025 için ihracat hedefi 305 milyar dolar İhracatın, 2022 sonunda 255 milyar dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin edilirken, 2023'te 265 milyar dolar, 2024'te 285 milyar dolar, program sonunda 305 milyar dolar olması hedeflendi. İthalatın, 2022 sonunda 360 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi, 2023'te 345 milyar dolar, 2024'te 363 milyar dolar, 2025'te de 384 milyar dolar olması öngörüldü. Turizim gelirleri Programda turizm geliri hedefi bu yıl için 34 milyar dolar oldu. 2023'te 45 milyar dolar, 2024'te 55 milyar dolar ve 2025'te 62 milyar dolar gelir hedeflendi. Politika ve tedbirler sıralandı Raporda yol haritasının politika ve tedbirleri ise şu şekilde sıralandı: 1. Makroekonomik istikrar ve iş ortamı güçlendirilerek sanayi sektöründe teknoloji yoğun sabit sermaye yatırımları ile doğrudan yabancı yatırımlar özendirilecek, sanayide teknolojik dönüşümü hızlandırmak üzere yatırım teşvik sisteminde dijital dönüşümü odağa alan ve yaygın etki oluşturacak yeni bir çerçeve oluşturulacaktır. 2. Üretim süreçlerinde ithalat bağımlılığını azaltan, teknoloji yoğun ve katma değerli ihracat potansiyeli yüksek, istihdama katkı sağlayacak öncelikli sektörlerde yatırımlar desteklenecektir. 3. Yatırım teşvik sisteminde yenilikçi ve katma değerli üretime odaklanan, küresel değer zincirinde üst kademelere geçişi hedefleyen ve kümelenme öncelikleriyle uyumlu yatırımlara münhasıran destek sağlanacaktır. 4. Yerli ve uluslararası yatırımcılar ile iş birliklerini içerecek sabit sermaye yatırımları desteklenecektir. 5. Yatırımlara ilişkin hukuki süreçlerin hem yatırımcı hem girişimci açısından hızlandırılması sağlanacaktır. 6. Hazine Destekli Kefalet Sisteminin öncelikli sektörlerde rekabetçiliği ve verimliliği artıracak projelerde kullanılmasına ağırlık verilecek ve Kredi Garanti Fonu A.Ş. ile İhracatı Geliştirme A.Ş. aracılığıyla ihracatçı firmaların finansmana erişimi desteklenecektir. 7. Girişimcilik ekosistemini desteklemek için, girişim şirketlerinin yenilikçi iş modelleri ve projeleri ile Ar-Ge faaliyetlerinin finansmana erişimini kolaylaştırıcı Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında yeni destek paketleri hayata geçirilecektir. 8. Türkiye Kalkınma Fonu bünyesindeki girişim sermayesi yatırım fonları aracılığıyla katma değerli yerli ve yenilikçi üretim desteklenecektir. 9. Büyük ölçekli yatırımlar, büyüyen KOBİ'ler ve entegre tesisler için başta organize sanayi bölgeleri ve endüstri bölgeleri olmak üzere planlı sanayi alanları oluşturulmasına devam edilerek, ülke yüzölçümü içerisinde toplam planlı sanayi alanlarının oranı artırılacaktır. 10. Türkiye'nin sahip olduğu çeşitli yerli ve yenilenebilir kaynaklar kullanılarak enerji arz güvenliğine destek olacak Ar-Ge çalışmaları ve yatırım projeleri hayata geçirilecektir. 11. Müşteri gereksinimlerini karşılayan Ar-Ge tabanlı çözüm önerilerinin, KOBİ'ler tarafından ticarileşebilir çıktılara dönüştürülmesi kamu ve özel sektör eş finansmanı ile sağlanacaktır. 12. Ar-Ge ekosistemi, salgın hastalıklar, iklim değişikliği ve doğal afetlerle mücadelenin yanı sıra yeşil ve dijital dönüşüm gibi küresel değişim ve dönüşüm alanları ile yeni gelişen teknolojilerden kaynaklanan zorluklarla mücadeleye yönelik her türlü teknoloji tabanlı ihtiyaca hızlı şekilde cevap verebilecek, çok disiplinli çalışmayı kolaylaştıran esnek bir yapıya kavuşturulacaktır. 13. Turcorn adayı ve küresel iddiası yüksek teknoloji girişimleri desteklenecek, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında yükselen ve yıkıcı teknoloji alanlarında ve kritik alanlarda yeni teknoloji ve ürün geliştirmeye yönelik projeler desteklenecektir. 14. Stratejik öneme sahip alanlarda şirket, üniversite, araştırma altyapısı ve kamu Ar-Ge merkezlerinin bir araya geldiği ve "birlikte başarma" yaklaşımını esas alan büyük ölçekli platform ve ağ destekleri ile teknoloji ve ürün geliştirme süreçleri teşvik edilecek, patentli teknolojilerin sanayiye aktarılması sağlanacaktır. 15. Üniversiteler bünyesindeki merkezi ve tematik araştırma altyapılarının sanayi ile işbirliğini artıracak destekler hayata geçirilecektir. 16. Sürdürülebilir kalkınmayı destekleyecek şekilde sosyal ve beşeri bilimlerde araştırma ve geliştirme faaliyetleri desteklenecektir. 17. Teknolojik dönüşümü destekleyecek, refahın artırılmasına katkı sağlayacak yatırımların ekonomiye kazandırılmasına yönelik olarak pandemi sonrası dönemde yeniden şekillenen ticaret rotalarında Türkiye'nin avantajlı yönlerini ve önemli merkezlere olan yakınlığını ortaya koyan bir tanıtım raporu hazırlanacak ve bu çerçevede etkinlikler düzenlenecektir. 18. Güvenli kentleşmenin sağlanmasını teminen afetlere hazır, çevre ve iklim dostu, enerji verimliliği yüksek, kültürel değerlerini koruyan, yatay mimariyi esas alan kentsel dönüşüm çalışmaları hızlandırılacaktır.

1 yıl önce

CHP’li Yılmaz Ateş, Aslı Baykal gibi CHP'den uzaklaşan ya da uzaklaştırılan isimlerin yol haritasını ilk kez açıkladı

CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, TVNET'te yayınlanan Sert Sorular programında Taha Hüseyin Karagöz'ün konuğu oldu. CHP'den ihracının kendisine takılan bir madalya olduğunu belirten Ateş, Deniz Baykal'ın geçtiğimiz günlerde CHP'den istifa eden kızı Aslı Baykal ile parti kuracağı yönündeki iddialara da yanıt verdi. CHP'nin 1965 yılından bu yana kendisini 'sosyal demokrat' bir parti olarak tanımladığını ifade eden Ateş, "CHP'de şu andaki Meclis grubunda bu değerleri taşıyan politika yok. CHP'de milletvekilliği yapan arkadaşların solcu, sosyal demokrat olmadığını iddia etmiyorum ancak Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu çok baskıcı, anti demokratik, totaliter yönetimi nedeniyle bu politikalar gündeme getirilmiyor." dedi. "ASLI BAYKAL'IN AÇIKLAMASI BİZİM ÇAĞRILARIMIZA ÇIĞLIK OLDU" Ateş, Aslı Baykal'ın istifası ve sonrasında yaptığı açıklamaların kendisi ve Mehmet Sevigen'in dillendirdiği 'CHP'nin içinin boşaltılması, örgütlerinin imha edilmesi, CHP ilkelerinin ortadan kaldırılması'na yönelik çağrılara çığlık olduğunu belirtti. PARTİ KURACAKLAR MI? "Baykal ile birlikte parti kuracak mısınız?" diye sorulan Ateş, "Bu önümüzdeki süreç içerisinde bu ülkenin ulusal çıkarları içinde mutlaka sol bir politikanın özgürce parlamentoda kendisini ifade etmesi gerekir. Bizim de gayretimiz elbette partiler önemli bir araçtır ama bu düşünceyi parlamento çatısı altında dillendirecek şekilde parlamento yapısına katkı sağlamaktır." ifadelerini kullandı. "AYRI BİR GRUP KURARSAK BY-PASS EDEBİLİRİZ" Bunun nasıl gerçekleştirileceğine yönelik soruya yanıt veren ateş, "Bağımsız adaylar var, parti olmadan ittifak yapma olanakları var... Grup kurmamız için milletvekili olmamız lazım. CHP içindeki arkadaşlarımız bu politikalara yabancı olan arkadaşlar değil ama yönetimin, özellikle Kılıçdaroğlu'ndan kaynaklanan baskıcı, otoriter yönetim nedeniyle bu politikalar gündeme getirilemiyor. Ayrı bir grup olursak bu yönetimi by-pass edebiliriz. Bir ittifak olabilir, bir parti olabilir ama şu anda Aslı Hanım ve bizim gündemimizde ayrı bir parti yok." diye konuştu. MEVCUT PARTİLERLE MECLİS'E GİRMEYİ DENEYECEKLER "Mevcut partilerden müteşekkil bir yapıdan mı bahsediyorsunuz?" sorusu yöneltilen Ateş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Onlar da olabilir, çünkü gerçekçi olmak lazım seçime 6 ay kaldı bu tarihte kurulacak bir partinin kurultay yapması gerekiyor. Mevcut partilerle bir sistem kurabiliriz ya da mevcut CHP yönetimini bu anti demokratik tavrından vazgeçirerek ön seçim yaptırırız. Biz ona da varız. " "HER GELDİKLERİN ŞU SORULARI SORARLARDI CHP'DE YÖNETİM DEĞİŞİKLİĞİ OLUR MU?" ABD'nin CHP lideri merakını değerlendiren ve parti içinde olası yönetim değişiklikleri hakkında sorulan soruları değerlendiren Ateş, "Her geldiklerin şu soruları sorarlardı CHP'de yönetim değişikliği olur mu? Deniz Baykal gider mi? Ben de CHP'de genel başkanlık sorunu olmadığını, birinci parti olduğumuz taktirde sayın Baykal Cumhurbaşkanı olur, o zaman partide bir yönetim değişikliği olur. Onun dışında CHP'de bir yönetim sorunu yok derdim." ifadelerini kullandı. Ateş, görüşmelerin detaylarını CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal'a da anlattığını söyledi. İFTAR YEMEĞİNE SAYGISIZLIK OLMASIN DİYE KATILMADIM Amerika Büyük Elçiliği'nin düzenlediği iftar yemeği daveti hakkında da değerlendirmelerde bulunan Ateş, şöyle konuştu: "Siyasi işler müsteşarı geldi. Bütün bunları konuştuktan sonra dedi ki Büyük Elçimiz konutunda iftar yemeği veriyor, baş konuğumuz sizsiniz. AK Parti'den de muadiliniz birini davet edeceğiz sizi bekliyoruz dedi. Ben de samimiyetimle dedim ki; Ben oruç tutmuyorum, oruç tutmadığım halde iftar sofralarına oturmayı samimiyetsizlik görüyorum. O nedenle katılmayacağım." HAKKIMDA BAYKALDAN SONRAKİ İSİM ŞEKLİNDE HABER YAPTILAR İftar davetini reddettiği için Amerikalı yetkilinin bozulduğunu aktaran Ateş, "Daha sonra benden bahsedilerek, CHP'de önemli bir isim olduğum, Baykal'dan sonra parti başına gelecek bir isim olduğum ifade edilerek, halkın değer yargılarına saygılı davranmıyor şeklinde haberler yapıldı." dedi.

1 2 3