29 Nisan Pazartesi 2024
3 yıl önce

İçişleri Bakan Yardımcısı Çataklı: “Yunan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarachi, öncelikle bu insanlık dışı uygulamalara son verdiklerini tüm dünyaya duyurmalıdır”

İçişleri Bakan Yardımcısı ve Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı ise Yunan Bakan’ın bu ifadelerine Twitter hesabından şu sözlerle karşılık verdi: “Cenevre Sözleşmesi’ni, 18 Mart Anlaşması’nı ve diğer uluslararası normları ihlal eden Yunanistan, sığınma başvurularını kabul etmiyor, temel insan haklarını yok sayıyor ve göçmenleri Ege Denizi’ne geri göndererek ölüme terk ediyor. Yunan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarachi, öncelikle bu insanlık dışı uygulamalara son verdiklerini tüm dünyaya duyurmalıdır.”

3 yıl önce

Yunanistan'ın sığınmacı tutumu Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taşındı

Washington merkezli Suriye Adalet ve Hesap Verilebilirlik Kuruluşu, kötü muameleyle ilgili tanık ifadeleri ve görüntüleri mahkemeye sundu. Kanıtların, Yunanistan sınırındaki ve ülkedeki sığınmacılara polis şiddeti ve kötü barınma koşullarını ortaya koyduğuna dikkat çekildi. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden sığınmacılara uygulanan kötü muamelenin soruşturulması talep edildi

3 yıl önce

Manevi değerlerin aşağılandığı Boğaziçi eylemlerine Yunan desteği

Boğaziçi eylemlerinde, LGBTİ+ Kulübü'nden oldukları ifade edilen bir grup öğrenci, Bulu'nun görevi bırakması için düzenlediği eylemde Müslümanların kıblesi Kabe'nin fotoğraflarını yerlere serilmişti. Ellerinde Türkçe, İngilizce ve Yunanca yazılar bulunan afiş taşıyan grup Yunanca sloganlar attı. Atılan sloganların DHKP-C terör örgütünün sloganlarını andırması dikkat çekti. Yunanistan polisi ise eyleme müdahalede bulunmadı.

3 yıl önce

Boğaziçi’deki eylemlere destek veren Yunanistan’da öğrenci eylemleri: Polis öğrencilere orantısız güç uyguluyor

Söz konusu yasa tasarısı, üniversitelerde kampüs alanlarına polis kontrol noktası kurulmasını ve yüksek öğretime kabul sistemindeki değişiklikleri içeriyor. Öğrenciler ise tasarının demokratik olmadığını savunuyor. Eğitim Bakanı Niki Kerameus parlamentodaki oturumlar sırasında "Üniversitelerde on yıllardır süren kanunsuzluğu ve korku atmosferini bir kere de ve tamamen bitirmenin zamanı geldi" ifadelerini kullandı. Söz konusu yasa tasarısının bugün oylanması bekleniyor.

3 yıl önce

Yunanistan’dan BAE'ye mesaj: Hadi Türkiye'yi bitirelim

BAE'nin başkenti Abu Dabi'deki Uluslararası Savunma Fuarı IDEX 2021 ile Deniz Savunma ve Deniz Güvenliği Sergisi NAVDEX 2021'e Yunanistan, hem bakan hem de Genelkurmay Başkanı'yla katıldı. Yunan Savunma Bakanı Nikos Panagiotopoulos, Libya'dan Suriye'ye neredeyse her yerde Türkiye'nin karşısına çıkan BAE'nin Abu Dabi Veliaht Prensi ve Genelkurmay Başkan Yardımcısı Şeyh Muhammed bin Zayed el Nahyan'la bir araya geldi. Yunanistan Genelkurmay Başkanı Konstantinos Floros ise yanında kuvvet komutanlarıyla fuarda arz-ı endam etti, BAE ve Bahreyn'li mevkidaşlarıyla buluştuğu fotoğraflar resmi internet sitesinden paylaşıldı. (Görsel) İngiliz Reuters haber ajansı, 2020 yazında Yunanistan'a destek için Girit'teki Suda Üssü'ne savaş uçağı gönderen, birçok ortak tatbikata katılan BAE'nin Pazar günü 1,36 milyar dolarlık savunma anlaşmalarına imza attığını duyurdu.  MANŞETTEN VERDİLER Yunan basını ise hem bakan Panagiotopoulos hem de Genelkurmay Başkanı Floros'un Abu Dabi'deki temasları manşetine taşıdı, iki ülkenin doğrudan Türkiye'ye mesaj verdiği yorumunu yaptı. "HADİ TÜRKİYE'Yİ BİTİRELİM" Provokatif manşetleriyle tanınan Pentapostagma yayın organı, "BAE'den Yunanistan'a işaret: Hadi Türkiye'yi bitirelim" başlığıyla sunduğu haberinde Atina ve Arap dünyasının Ankara'yı izole etmeye başladığını savundu, İsrail'le kurulan ilişkilere vurgu yaptı. Site bir başka haberinde, Jerusalem Post gazetesinde yayınlanan bir analize gönderme yapan yayın organı, İsrail'in Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için Kürt dosyasını açmaya hazırlandığını ileri sürdü.

3 yıl önce

Türkiye'den Yunanistan'a FETÖ propagandası tepkisi

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Yunanistan'da FETÖ propagandası yapılması hakkındaki soruya cevap verdi.  Açıklamada şöyle denildi:  "Vahim bir gelişmedir" "Yunanistan'da gerçekleşen çevrimiçi bir etkinlikte ve bir televizyon kanalındaki programda eli kanlı terör örgütü FETÖ'nün aleni propagandası yapılmıştır. FETÖ elebaşının video mesajının da yayınlandığı bu terör propagandası, basın ve ifade özgürlüğüyle hiçbir surette açıklanamayacak vahim bir gelişmedir." "FETÖ darbeci bir uluslararası terör örgütüdür" "FETÖ, ülkemizde 251 kişinin ölümünden ve 2000'den fazla kişinin yaralanmasından sorumlu darbeci bir uluslararası terör örgütüdür. FETÖ faaliyet gösterdiği ülkeler için de büyük bir tehdit kaynağıdır. Türkiye bu suç örgütüne karşı mücadelede tüm ülkelerden işbirliği beklemektedir." "Yunanistan FETÖ üyeleri için güvenli bir liman" "Hal böyleyken, Yunanistan'ın FETÖ üyeleri için güvenli bir liman haline geldiği gözlenmektedir. FETÖ mensupları bu ülkede serbetçe dolaşabilmekte, FETÖ iltisaklı sözde STK'lar Yunanistan'daki firari FETÖ mensupları için yardım faaliyeti yürütebilmektedir. Yunanistan'da FETÖ'nün yanısıra PKK/PYD/YPG, DHKP-C terör örgütleri de faaliyetlerini sürdürmektedir." "Yunanistan'ı ülkesindeki terör örgütlerinin faaliyetlerine son vermeye davet ediyoruz" "Yunanistan'ı FETÖ üyelerinin iadesi ve mal varlıklarının dondurulması taleplerimizi karşılamaya; FETÖ'nün propaganda, finansman ve eleman devşirme faaliyetlerine engel olmaya ve ülkesindeki terör örgütlerinin faaliyetlerine son vermeye davet ediyoruz."

3 yıl önce

Yunanistan’ın anlaşmaları iptal edin dediği Libya: Türkiye ile yola devam

Türkiye'nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz, Başkan el-Menfi tarafından başkent Trablus’taki devlet konuk sarayında düzenlenen törenle kabul edildi ve Libyalı lidere güven mektubunu sundu. Libya Başkanlık Konseyi Basın Ofisinden yapılan açıklamaya göre Menfi, Büyükelçi Yılmaz ile görüşmesinde, yeni Türk Büyükelçisini memnuniyetle karşıladığını belirterek, "Libya-Türkiye ilişkilerinin derinliğine, kardeşlik bağlarına ve iki ülke arasındaki yakın dostluk ve iş birliğine" vurgu yaptı. "Yeni dönemde de ortak çıkarlar korunacak" Açıklamada, Menfi'nin, "Libya ile Türkiye'yi birleştiren ortak çıkarların, Başkanlık Konseyi ve Ulusal Birlik Hükümeti döneminde korunacağının altını çizdiği" belirtildi. Menfi ayrıca, Türk şirketlerinin, ülkedeki kriz nedeniyle durdurulan faaliyetlerini tamamlamak için tekrar geri dönmesini ve yeniden yapılanma projelerine katkıda bulunmasını beklediklerini kaydetti. Yunanistan "Anlaşmayı iptal edin" demişti Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin hamleleri karşısında eli oldukça zayıflayan Yunanistan, Libya'da göreve yeni gelen hükümet ile geçtiğimiz günlerde bir görüşme gerçekleştirmişti. Başbakan Kiryakos Miçotakis, Libya'nın Türkiye ile imzaladığı Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşmasının iptal edilmesi gerektiğini vurgulamıştı. Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ise Ankara ile imzalanan anlaşmanın devam edeceğini bildirmişti. Başbakan Dibeybe yarın Türkiye'yi ziyaret edecek Menfi ayrıca, yarın "üst düzey bir hükümet heyetinin, karşılıklı anlaşmaları ele almak, tartışmak ve iki ülke arasındaki çeşitli alanlarda iş birliğini geliştirmek için" iki günlük resmi ziyaret kapsamında Türkiye'ye gideceğini kaydetti. Libya hükümet kaynaklarına göre de, ziyarette, Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ve kabinesinden bazı bakanlar bulunacak. Öte yandan Büyükelçi Yılmaz, güven mektubunu sunduğu görüşmede Menfi'ye, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ve Libya halkı için istikrar, ilerleme ve refah dileklerini iletti. Yılmaz, Türkiye'nin geçmişte Libya'yı güvenlik ve istikrara kavuşması için desteklediği gibi, Başkanlık Konseyi ve Ulusal Birlik Hükümeti'nin çalışmalarına da desteğini sürdürdüğünü vurguladı. Birleşmiş Milletler öncülüğünde 5 Şubat'ta İsviçre'de toplanan Libya Siyasi Diyalog Forumu üyelerinin oylaması sonucunda, ülkede 24 Aralık 2021'de yapılması planlanan seçimlere kadar Başkanlık Konseyi Başkanlığına Muhammed el-Menfi, Başbakanlığa da Abdulhamid Dibeybe seçilmişti.

3 yıl önce

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunan mevkidaşı Dendias ile basın toplantısı düzenlidi: 'Provokatif söylemlerden uzak durulmalıdır'

Ankara-Atina hattında gerçekleşen istikşafi görüşmelerin sonuncusu bugün Ankara'da yapıldı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Yunan mevkidaşı Nikos Dendias kritik görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Çavuşoğlu'nun ılımlı mesajlarının ardından Dendias, Türkiye'ye yönelik ağır ithamlarda bulundu. Bakan Çavuşoğlu, 'Dostum Niko' diye hitap ettiği Dendias'ın bu tavrına ise gereken karşılığı verdi.  Bakan Çavuşoğlu'nun basın toplantısındaki açıklamaları şöyle: Bugün gerçekleştirme konusunda gösterdiği anlayış için Niko'ya çok teşekkür ediyorum. Türkiye-Yunanistan arasında diyalog kanallarının canlandırılmasın olumlu buluyoruz. Atina'da da hem 62. istişareyi hem de iki bakanlık arasında siyasi istişareler toplantısı gerçekleştirdik. Bu toplantıları son derece samimi bir atmosferde gerçekleştirilmesinden memnuniyet duyuyorum. Sorunların iki komşu ve müttefik arasında diyalog yoluyla çözülebileceğine inanıyoruz. 3. taraflar üzerinden çözüm aramak doğru bir yaklaşım değildir. KRİTİK DOĞU AKDENİZ MESAJI Evet, Ege'de görüş ayrılıklarımız var. Doğu Akdeniz bağlamındaysa biz Türkiye olarak hakça paylaşımdan yana olduk. Ay sonunda Cenevre'de Kıbrıs konulu gayriresmi 5 + BM toplantısı gerçekleşecek. Bu Türkiye olarak bizim teklifimizdi. Bugün Niko'yla da ay sonunda Cenevre'de buluşmak üzere teyitleştik. Herkesin bu toplantıya açık fikirlerle gelmesi önemli. Ticari ve ekonomik ilişkilerimize iki komşu ülke olarak önem veriyoruz. Uçak seferlerinin başlamasını da önemli buluyoruz ama aynı zamanda sınır kapılarının da açılması ticaret bakımından önemlidir. TIR şoförlerimizin vize konusunda yaşadığı bazı sıkıntılar vardı. Bugün bu konudaki beklentilerimiz, taleplerimizi aktarma imkanımız oldu. TERÖRE KARŞI ORTAK MÜCADELE VURGUSU Terörle mücadele konusunu da samimi bir şekilde ele aldık. Özellikle FETÖ, PKK, PYD, DHKP-C gibi terör örgütleriyle mücadelemizde daha etkin bir işbirliği görmek arzumuzdur. Yasadışı göç konusu hem Türkiye'yi, hem Yunanistan'ı hem de AB'yi ilgilendiren bir sorun. 18 Mart Mutabakatı'nın güncellenmesi konusunda AB ile görüşüyoruz. Bu insani konunun rekabet değil, iyi bir işbirliği alanı olması gerektiğine inanıyoruz. İkili konuları değerlendirirken hem Türkiye'de hem de Yunanistan'da azınlıklarımız var. Azınlıklarımızın yaşadıkları sorunları da gündemimize getirdik bugün. Biz Türkiye olarak, özellikle AK Parti iktidara geldiğinden bu yana Rum vatandaşlarımızın sorunları konusunda diyalog içinde pek çok olumlu uygulamayı hayata geçirdik.  Aynı yapıcı yaklaşımı Batı Trakya Türkleri dahil oradaki soydaşlarımız için bizim de beklememiz gayet doğaldır. Her iki ülkedeki azınlıkların huzur ve refah içinde olması bizlerin de yararınadır. "DİYALOG KANALLARININ AÇIK TUTULMASI ÖNEMLİ" Yunanistan'daki kültürel mirasımızın korunmasına büyük önem veriyoruz ve Osmanlı eserlerinin restorasyonuna hazırız. Niko Dendias çok sayıda eserin restorasyonu konusunda adımlar atıldığını söyledi. Bizde de Rum Ortodoks eserleri var. Bu eserlerin restorasyonu konusunda işbirliği yapabiliriz. Biz koşulsuz olarak bu diyaloğu sürdürmek istiyoruz ve ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz. Bugün önümüzdeki süreçte ilişkilerimizi geliştirmek için neler yapabileceğimizi görüştük. Bizim karşılıklı ziyaretlerimizden sonra liderlerimizin de bir araya gelmesini arzu ediyoruz ve sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda son derece olumlu olduğunu söylüyoruz. İlişkilerimizi daha iyiye götürme bakımından ve aramızdaki anlaşmazlıkların çatışma yoluyla değil, diyalog yoluyla çözülmesi için başlattığımız bu ziyareti olumlu buluyoruz. Hem Dendias hem Niko diyorum çünkü uzun yıllardır şahsi dostum 2003'ten bu yana. Dostum Niko'yu ülkemizde ağırlamaktan mutluluk duyuyorum. MİÇOTAKİS'TEN RAMAZAN AYI MESAJI Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias'ın konuşması şöyle: Başkan Sayın Erdoğan'a ve eski dostum sana teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca bu akşam beni iftar yemeğine davet ederek de beni onurlandırma vesilesiyle teşekkür etmek istiyorum. Sayın Başbakanımızın bütün Müslüman aleminin ramazan ayını kutladığı mesajını sizlerle paylaşmak istiyorum. Miçotakis hükümeti din özgürlüğüne özel bir önem atfetmekte. Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerin açık ve samimi bir ortamda son derece verimli olduğunu söyleyebilirim. Uzlaşamadığımız bütün konuları masaya yatırma fırsatı bulduk. İki ülke arasında iletişim kanallarının açık tutulması gerekli. Türkiye de defaatle AB'ye üyeliğinin stratejik hedef olduğunu söyledi. İstikşafi görüşmelerin başlamasının, iki ülkenin bakanları arasında siyasi görüşmelerin başlamasını memnuniyetle karşılıyorum. Bugün birçok ikili konuya değindik. Dostum Mevlüt'le mutabık kaldık ki iki ülke arasındaki işbirliğini çeşitli alanlarda geliştirebiliriz. Ümit ediyoruz ki geçmiş yıllarda var olan ekonomik işbirliğimizin daha da ileriye götürülmesi. "TÜRKİYE İLE POZİTİF GÜNDEM İSTİYORUZ" Biz Türkiye'yle pozitif bir gündem oluşturabileceğimize inanıyoruz ekonomik alanda. Aramızdaki ekonomik işbirliğini de geliştirerek Türk-Yunan ilişkilerindeki mevcut havayı iyi yönde geliştirebiliriz. Pandeminin sonunda iki ülke arasındaki halkların ilişkilerini de yeniden tesis edebiliriz. Kışkırtıcı söylem ve eylemlerden uzak durmamız gerekiyor. Son dönemde ihlal eylemleri dramatik şekilde arttı ve bu eylemler ikili ortam oluşturulmasının önünde engel teşkil etmekte. Ben dün Patrik'le görüşme fırsatı buldum ve bu görüşme sırasında Türkiye'deki Yunan azınlıklarının sorunlarını dinleme fırsatı buldum. Yunanistan'da Müslüman azınlık var. Lozan Anlaşması'na göre buradaki azınlık Müslüman. Ayrıca yapmış olduğumuz görüşmelerde yalan haber, kışkırtıcı söylemlerden uzak durulması çağrısında bulundum. Birçok bölgesel konuyu da ele aldık. Bunların başında Kıbrıs konusu var. Biz BM zirvesine bütün tarafların iyi niyetle gelmesini ümit ediyoruz. "TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİNİ DESTEKLİYORUZ" Türkiye - AB ilişkilerin de ele aldık görüşmemizde. Yunanistan Türkiye'nin AB üyeliğini destekliyor. Komşu ülkeler olarak AB ailesinin bir parçası olmuş Türkiye'den çok fazla şey kazanabiliriz. Türk halkının çoğunluğu ülkesinin AB'ye girmesini destekliyor. Bu yüzden AB Konseyi'nde de belirtildiği gibi vize serbestisi gibi önemli konuları ele almaya hazırız. Biz bu konuda yapıcı bir tutum takındık ancak AB ilke ve değerlerine saygı duymak gerekir. Bu da bütün üye ülkelerin egemenlik haklarına saygı duymaktan geçer. Bu çerçevede AB ikili bir yaklaşım benimsedi. Önlem alma ihtimali konseyin her zaman masasında bulunuyor. Eğer Türkiye bizim egemenlik haklarımızı ihlal etmeye devam ederse önlem ihtimalleri tekrar gündeme gelecektir. Hem ikili ilişkilerimize hem de Türkiye'nin AB üyeliğini etkileyen bir durum. Bu ne iyi komşuluk ilişkileriyle bağdaşmakta ne de uluslararası hukuk ile. Türkiye BM Sözleşmesi'ni kabul etmiyor ancak bu sözleşme AB tarafından onaylandığı için AB müktesebatının bir parçasını teşkil etmekte. Muhtıra AB Konseyi tarafından kınandı. Göçmen ve mülteci konusuyla ilgili olarak ise bunun AB ile Türkiye arasında bir konu olduğunu söylemek istiyorum. Mevlüt'le görüşmemizde gene bir anlaşma imzalanmasından bahsettik ancak hep yeni bir anlaşma imzalansa da bunun başarılı olabilmesi için gerekli eylemlerin yapılması ve irade gereklidir. Son dönemde mülteci konususun Türkiye tarafından kullanılmasını da gündeme getirdim. Biraz sonra yemekte de görüşeceğimiz gibi, her iki ülke de uluslararası hukuk temelinde ve BMGK çerçevesinde toprak bütünlüğünü, egemenliğinin ve bağımsızlığının korunarak sorunların çözümünden yana. Miçotakis hükümetinin görüşü bu şekildedir ve ben bu görüşü Ankara'da ifade etme fırsatı buldum. Ümidimiz ilişkilerin daha da ileriye gitmesi yönünde. Bugün bir adım attık ve bunun halklarımızın menfaatine bir adım olduğunu düşünüyoruz. Bugün bu mecradan sevgili dostum Mevlüt'ü Atina'ya davet ediyorum. DENDİAS'IN AÇIKLAMASININ ARDINDAN BAKAN ÇAVUŞOĞLU'NDAN SERT ÇIKIŞ
 Ben konuşmamda Yunanistan'ı itham edici bir söylemde bulunmadım ama ilk görüşmesinin daha pozitif bir atmosferde geçmesini umuyordum. Ama kabul edilemez ithamlarda bulundu. Türkiye'nin Yunanistan'ın egemenlik haklarını ihlal ettiğini söyledi. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Biz bu konularda görüş ayrılığımız var ve bundan sonra bu konuları kendi aramızda görüşmemiz konusunda mutabık kaldığımız halde ben bunun cevabını vermek durumunda kalırım. Biz Rum Ortodoks azınlığı Rum Ortodoks olarak kabul ediyoruz ama 'Biz Türküz' diyen azınlığı Türk olarak kabul etmemeniz insani değildir. Bunların Türk ismini kullanmasına müsaade etmiyorsunuz. Bunlar Rum Müslümanlar mı? Bunu böyle kabul etmek zorundasınız. Anlaşmalar konusunda farklı düşünebiliriz, Libya'yla olan anlaşmalar. Fakat AB Komisyonu'nun bunu kınaması bir şey ifade etmez. AB'nin deniz yetki alanlarıyla ilgili bir rolü, yetkisi yoktur. Göç konusunu biz ne AB'ye ne Yunanistan'a karşı kullandık. Göç konusunda insani davrandık ve mutabakatı harfiyen uyguladık. Biz içeride bunları konuştuk ve dört yılda 80 bin insanı denize ittiğinizi konuştuk ama basının önünde konuşmadık. Ama buraya çıkıyorsunuz basının önünde mesaj vermek için böyle konuşuyorsunuz. Tüm bunlara rağmen Türkiye olarak 3. taraflar olmadan iki ülke arasında bu konularda görüş ayrılıklarımızı azaltmaya hazırız. Ama basının önünde ülkemi ağır bir şekilde itham edersiniz bunun da cevabını vermek durumundayım.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 43 44