26 Nisan Cuma 2024
3 yıl önce

Yunanistan’ın anlaşmaları iptal edin dediği Libya: Türkiye ile yola devam

Türkiye'nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz, Başkan el-Menfi tarafından başkent Trablus’taki devlet konuk sarayında düzenlenen törenle kabul edildi ve Libyalı lidere güven mektubunu sundu. Libya Başkanlık Konseyi Basın Ofisinden yapılan açıklamaya göre Menfi, Büyükelçi Yılmaz ile görüşmesinde, yeni Türk Büyükelçisini memnuniyetle karşıladığını belirterek, "Libya-Türkiye ilişkilerinin derinliğine, kardeşlik bağlarına ve iki ülke arasındaki yakın dostluk ve iş birliğine" vurgu yaptı. "Yeni dönemde de ortak çıkarlar korunacak" Açıklamada, Menfi'nin, "Libya ile Türkiye'yi birleştiren ortak çıkarların, Başkanlık Konseyi ve Ulusal Birlik Hükümeti döneminde korunacağının altını çizdiği" belirtildi. Menfi ayrıca, Türk şirketlerinin, ülkedeki kriz nedeniyle durdurulan faaliyetlerini tamamlamak için tekrar geri dönmesini ve yeniden yapılanma projelerine katkıda bulunmasını beklediklerini kaydetti. Yunanistan "Anlaşmayı iptal edin" demişti Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin hamleleri karşısında eli oldukça zayıflayan Yunanistan, Libya'da göreve yeni gelen hükümet ile geçtiğimiz günlerde bir görüşme gerçekleştirmişti. Başbakan Kiryakos Miçotakis, Libya'nın Türkiye ile imzaladığı Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşmasının iptal edilmesi gerektiğini vurgulamıştı. Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ise Ankara ile imzalanan anlaşmanın devam edeceğini bildirmişti. Başbakan Dibeybe yarın Türkiye'yi ziyaret edecek Menfi ayrıca, yarın "üst düzey bir hükümet heyetinin, karşılıklı anlaşmaları ele almak, tartışmak ve iki ülke arasındaki çeşitli alanlarda iş birliğini geliştirmek için" iki günlük resmi ziyaret kapsamında Türkiye'ye gideceğini kaydetti. Libya hükümet kaynaklarına göre de, ziyarette, Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ve kabinesinden bazı bakanlar bulunacak. Öte yandan Büyükelçi Yılmaz, güven mektubunu sunduğu görüşmede Menfi'ye, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ve Libya halkı için istikrar, ilerleme ve refah dileklerini iletti. Yılmaz, Türkiye'nin geçmişte Libya'yı güvenlik ve istikrara kavuşması için desteklediği gibi, Başkanlık Konseyi ve Ulusal Birlik Hükümeti'nin çalışmalarına da desteğini sürdürdüğünü vurguladı. Birleşmiş Milletler öncülüğünde 5 Şubat'ta İsviçre'de toplanan Libya Siyasi Diyalog Forumu üyelerinin oylaması sonucunda, ülkede 24 Aralık 2021'de yapılması planlanan seçimlere kadar Başkanlık Konseyi Başkanlığına Muhammed el-Menfi, Başbakanlığa da Abdulhamid Dibeybe seçilmişti.

3 yıl önce

Yunanistan’dan geri adım

Dün Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias'ın basın toplantısı sırasında sarf ettiği skandal sözler görüşmelere damga vurmuştu. Toplantı sonrası Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Yunan mevkidaşı Nikos Dendias ile ortak basın toplantısı gerçekleştirmiş, dostça başlayan toplantıda Dendias skandalı ile neticelenmişti. Bakan Çavuşoğlu'un sıcak mesajlarının ardından Dendias'ın skandal açıklamaları sonrası gerginlik oluşmuş, Yunan Bakan'ın "Eğer Türkiye bizim egemenlik haklarımızı ihlal etmeye devam ederse önlem ihtimalleri tekrar gündeme gelecektir" sözlerine Bakan Çavuşoğlu şöyle yanıt vermişti; "Ben konuşmamda Yunanistan'ı itham edici bir söylemde bulunmadım ama ilk görüşmenin daha pozitif bir atmosferde geçmesini umuyordum. Ama Dendias kabul edilemez ithamlarda bulundu. Türkiye'nin Yunanistan'ın egemenlik haklarını ihlal ettiğini söyledi. Bunu kabul etmemiz mümkün değil." Bugün Yunanistan'dan konu ile ilgili yeni bir açıklama yapıldı. Reuters'ın geçtiği son dakika haberine göre, Yunanistan Türkiye ile 'pozitif ajanda' istediğini duyurdu. Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı; 'Mitsotakis hükümetinin pozitif bir ajanda için çok açık bir iradesi bulunuyor' Açıklamada 'İki ülke arasında bazı görüş ayrılıkları vardı bazı görüş ayrılıkları da hala sürüyor' ifadeleri de yer aldı. Ayrıca Yunanistan'ın Türkiye ile olan ilişkilerinde özellikle ekonomi olmak üzere 'bir dizi işbirliği' için açık kapı bırakıldı.

3 yıl önce

Yunanistan, göçmenleri benzin dökerek yakmaya çalıştı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun sosyal medya hesaplarından yayınladığı video dehşete düşürdü! Yunanistan’ın göçmenleri benzin dökerek yakma girişiminin görüntülerini yayınlayan İçişleri Bakanı Soylu: “Yunanistan kolluk güçlerinin insanların üzerine benzin dökerek yakmaya kalkışması, Avrupa’nın gözcülüğünde katliam yapmaktır. Avrupa, Yunanistan’ı şımartmaya ve olanlara sessiz kalmaya devam ettikçe tarihe, bu kötülüğün azmettiricisi olarak geçecektir” ifadelerini kullandı.

3 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik, Yunanistan'ın Ege'deki zalimliğini fotoğraflarla gösterdi

Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti MYK devam ederken gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, Yunanistan'ın Ege Denizi'nde mültecilere yaptığı kötü muameleye AB'nin ses çıkarmamasını eleştirerek, "Mülteci botuna yaklaştıktan sonra Yunanistan sahil güvenlik unsuru, mültecilerin üstüne yakmak için benzin döküyor. Bu olay AB karasularında gerçekleşiyor. Bu görüntülere ne diyorlar? AB sürekli olarak üyemizin arkasındayız diyor. Bunu herkesin görmesi gerekiyor. 41 göçmen, Türkiye'nin sahil güvenlik ekibi sayesinde kurtarılmıştır" ifadelerini kullandı. İşte Çelik'in açıklamalarından satır başları: DİYARBAKIR ANNELERİ Diyarbakır annelerinden 24 aile evladına kavuştu. 595. gününe girildi. Bu dünya tarihinde annelerin evlatlarına kavuşması için yaptıkları en uzun nöbettir. Bütün annelerin evlatlarına bir an evvel kavuşmasını ümit ediyoruz. Bize gönderdikleri tüm selamları mesajları alıyoruz, yakından takip ediyoruz. KILIÇDAROĞLU'NA BİLDİRİ TEPKİSİ Emekli amiraller tarafından yayınlanan siyasete geçmişteki kötü girişimleri hatırlatan bir bildiri olduğunu geçen hafta size anlatmıştım. Yargının devreye girmesinden dolayı konuya girmemiştim. Bu süreç içerisinde AK Parti'yi ima eden Kılıçdaroğlu'ndan ve bazı CHP'li arkadaşlardan kabul edemeyeceğimiz iddialar oldu. Bu metnin değiştirilmesinde ya da gece yayınlanmasında iktidarın sorumlu olduğu yönünde açıklama yaptılar. Bunlar baştan aşağı yanlıştır. Eğer bu bildiri değiştirildiyse ya da gece yayınlanması konusunda müdahale olduysa, niçin gece yayınlanır, yayınlanmaz bazı emekli amiraller açıklama yapmaya çalıştı? Eğer gece yayınlanması konusunda bir provakasyon varsa bunu o gece yayınlanır yayınlanmaz, "Ben bu bildirinin arkasındayım" tweeti atan amirallere soracaklar. Bizim eleştirimize karşı "gece uykulu olarak okumuşlar, sabah anlarlar" diye saygısızlık yaparak sahip çıktılar. Kılıçdaroğlu'nda bilgi varsa içeriğine kim müdahale etmiş? Bu son derece yanlış bir iştir, bizim iktidarımızın suçlanması bu eylemi örtmek için bu suçlamalara girişmektedir. Ayrıca bu değiştirildiği bilgisi kim tarafından Kılıçdaroğlu'na gelmiştir. Hemen sahiplenenlerin niye buna sahiplendiği onlara sorulması gereken bir iştir. DENDIAS'IN SKANDAL SÖZLERİ Yunan Dışişleri'nin ülkemize bir ziyareti oldu. Geleneksel misafirperverliğimiz çerçevesinde sorunlarımızı konuşmaktan memnuniyet duyuyoruz. Fakat biz burada gördük ki, Yunan Dışişleri Bakanı Ankara ile konuşmak için gelmemiş, Atina'ya konuşmak için gelmiş. Son derece bağnaz bir şekilde ülkemizi itham etti. Dışişleri Bakanımız, cevap verdikten sonra son sözü yine misafir bakana verdi. Ama yine aynı şekilde devam etti. Müzakereye gelmiş ama müzakereyi sabote etmiş olarak kayıtlara geçmiş oldu. Bütün dünya da bu tavrı görmüş oldu. Dünya ayrıca müzakere isteyen pozitif taraf kim bunu da görmüş oldu. Beni en çok şaşırtan şey, "İster küçük devlet olsun ister büyük devlet olsun. Bütün devletler kendi ülkelerinin egemenliklerini korumaya muktedirdir söylerler. Bunun dışındaki bir ifade devlet olma kapasitesinden geriye gitmek olarak ifade edilir. İlk defa bir bakanın kendi ülkesinden değil, Avrupa Birliği'nden bahsetti. Kendi ülkesinin egemenliğinden değil, Avrupa'nın egemenliğinden bahsetmesiyle ilk kez karşılaştık. Müzakere sürecini akıllı bir dille, akıllı bir devlet anlayışıyla biz sürdürmeye hazır olduğumuzu sürdürüyoruz. Yunanın dışişlerinin yaptığı konuşma, Türkiye ile Yunanistan arasındaki krizi göstermekten çok bakanın kendi ülkesindeki krizi göstermektedir. Cumhurbaşkanımız şunu ifade ediyor; Hemen talimat veriyorum belgeleri size gönderiyorum" diyor. Belgeleri gönderiyoruz, fakat bir cevap alamıyoruz. YUNANİSTAN'IN MÜLTECİ ZALİMLİĞİ Mülteci botuna yaklaştıktan sonra Yunanistan sahil güvenlik unsuru, mültecilerin üstüne yakmak için benzin döküyor. AB ülkesi bir üyenin yaptığı zalim davranışı durduran milletimizin asil evlatları sahil güvenlik güçlerimizdir. Kalabalık olan mülteci botunu şişlendiğiniz zaman hayatta kalma imkanı vardır. Yunan güvenlik güçleri benzin dökerek bir katliam yapmaya imza atıyor. Türk sahil güvenlik ekiplerimiz orada olmasa denizleri mezar yapacaklar. Hepsi Akdeniz'de ölecekti. Bizim karşımıza sürekli Yunan Türkiye ilişkilerini Ankara AB ilişkisine sokmaya çalışıyorsunuz. Sürekli bize belge yok diyorsunuz. Bakın buna. 41 göçmen, Türkiye'nin sahil güvenlik ekibi sayesinde kurtarılmıştır. AB sürekli olarak üyemizin arkasındayız diyor. Bu olay AB karasularında gerçekleşiyor. Bu görüntülere ne diyorlar? Bunu herkesin görmesi gerekiyor. AFGANİSTAN'A DESTEK Milli güvenliğimiz açısından Afganistan barışına verdiğimiz destek stratejiktir. Öte yandan kardeş bir ülke olarak Türkiye'nin ev sahipliği önemli olacaktır. Türkiye bir kere daha dünya barışına destek olan bu katılımı düzenleyecektir. UKRAYNA-RUSYA KRİZİ Donbas'taki ateşkes ihlallerinde 20'ye yakın Ukrayna askerinin ölümüyle sonuçlandı. Rusya arkasından Karadeniz'de bölgeyi kapattı. Rusya, Ukrayna ve AGİT arasında bir çözümün olmasını istiyoruz. Kuşkusuz biz Kırım bölgesindeki işgali tanımıyoruz. Ukrayna ve Rusya ile yakın ilişkilerimiz var.  Bu süreci de diplomatik bir süreçte 3'lü temasla çözülmesini arzu ediyoruz. FİLİSTİN'İN YANINDAYIZ Üzülerek söylüyoruz İsrail yine Gazze'ye saldırıda bulunmuştur. Batı Şeria'da Filistinli siyasetçileri tutukluyor, buna karşı batıdan güçlü bir ses çıkmıyor. Kınamaların İsrail'i etkilemediği ortaya çıktı. Kuşkusuz Filistin'in yanındayız, hak ve hukukunu korumaya gereken tavırları almayı sürdüreceğiz. CHP'YE 23 NİSAN TEPKİSİ CHP sözcüsü arkadaşımız basın toplantısı yapmış, Burada 23 Nisan'ı anarken bile yanlış argümanlar kullanmış. Atatürk, tabii Meclis'e her zaman önem verdi. Dünyadaki bütün meclisler savaştan sonra kurulmuştur fakat bizim Meclis'imiz Kurtuluş Savaşı'nın yönetmiştir. Şimdi, Atatürk üzerinden cümle kuran CHP'li arkadaşımızın söylediği doğru değil. Onlar, her Meclis'in kapatıldığı darbede destek verdiler. Ve netice itibarıyla keşke farklı bir tutum ortaya koysaydılar da siyasi partiler açısından elverişlilik olarak görmezdik ve belki ilk defa CHP demokrasiye katkı vermiş olurdu amirallerin bildirisine karşı çıkmış olsaydı. Siz 60, 70 ve onun ötesindeki her girişime destek verdiniz. Bunu birbirine karıştırmayın. Biz gazi olmuş yüce Meclis'i her zaman saygıyla korumaya devam edeceğiz. Genel Başkanları kumpası ifade ediyor. Bu kumpas kurma geleneği bizim bakanlarımızda geleneğimizde yok. Kumpas diye bahsettikleri, "Gece yayınlanmasında iktidar var ya da bildirini değiştirilmiş ve iktidarın bir kolu var" "Sabah okurlarsa anlarlar diyor" bunu söyleyen imza atan emekli amiral. Niye demiyor, "içeriğinde bu ifadenin olması gerekiyor, başlığın atılmaması gerekiyordu" diye. Kumpas için uzağa gitmeyeceksiniz. Bu ifadeyi söyleyen emekli amirallere söyleyeceksiniz. Ondan sonra buna karşı çıkanları kumpasla suçlamaya çalışıyorsunuz. Kumpası burada arayacaksınız. SARIKLI AMİRAL SORUŞTURMASI TSK'daki disiplin süreci devam ediyor. Ne yapılsın Silahlı kuvvetler soruşturmayı kendi tamamlamasın mı? O görüntüyü kabul etmiyoruz arkadaşlar. TSK'da kendi içinde bunu halledeceğine inanıyoruz. O görüntüye vurgu yaparak, emekli amirallerin bildirisini meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Bu ikisini birlikte kavga ettirerek nereye varmaya çalıştığınızı biliyoruz. Bununla ilgili atmadığımız adım söz konusu olamaz. TSK'nın disiplini bizim için çok önemlidir.  128 MİLYAR DOLAR TARTIŞMASI Bu 128 milyar dolar meselesini sürekli ortaya çıkarıyorlar. Kendi milletvekilleri en güzel cevabı verdi. Neredeymiş, "bakması bilene gözünün önündeymiş" Kim söylüyor? Kendi CHP'li milletvekili. SORU-CEVAP YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI Anayasa çalışmalarıyla ilgili akademisyen arkadaşlar siyasi tartışmaya zemin hazırlıyorlar. O çalışma güçlü bir şekilde devam ediyor. Burada olgunlaştıktan sonra diğer partilerle de konuşacağız. Bu mutabakata katılan olur katılmayan olmaz onların bileceği iş ama bu kapı açık olacaktır. Gelecek nesillere bu anayasayı bırakmamalıyız. Bunu gelecek nesillere borçluyuz. Darbe dönemine ait olmayan ilk sivil anayasayı geleceğe bırakmalıyız. KKTC'DE KUR'AN KURSU KARARI Türkiye'yi geçmişteki mahveden şey konjektür hazretleri ile mevzuat efendileriydi. Geçmişte biz bunu gördük. Bunlar laikçilik diye demokrasi uydurdular. Laiklik, Türkiye için toplumsal barış ilkesidir. Laiklik tam anlamıyla uygulanmalıdır. Bu da din ve vicdan hürriyetinin uygulanmasıyla olur. Hiç kimse laikliği din ve vicdan hürriyetine aykırı yorumlayamaz. Aynı acılar niye KKTC'de olsun. Tabi ki Türkiye'nin atacağı adımlar vardır. Sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Tatar'da aynı ifadeleri dile getirdi zaten. Geçmişte bu Türkiye'de yapıldı bunun aynısının KKTC'ye yapılmasını arzu etmeyiz. YUNANİSTAN'IN AKDENİZ TEMASLARI Yunanistan Savunma Bakanı, Dışişleri Bakanı'na biz şunu söylüyoruz; "Gelin bu konuları birlikte çözelim" Dendias'ın Türkiye'ye gelip, 'Şunlar hukuka uygundur' dediklerinin hepsi hukuka uygun değildir. Biz, Yunanistan'ı zor durumda olduğu zaman hiç istismar etmedik. Deprem oldu, yardıma gittik. Bunun tamamlayıcısı olarak da şöyle bir şey yapıyor. Türkiye'yi kuşatmak için Libya'ya gidiyor, Mısır'a gidiyor. Bu gittikleri devletlerle bizim de ikili ilişkilerimiz var. Akdeniz hiçbir zaman kan gölü olmaz. Yunanistan şöyle bir devlet durumuna düşüyor. Yunan halkını bu hale düşürmesi konusunda da herkesin düşünmesi gerekir. Türkiye'ye karşı kumpas oluşturmaya çalışan bir konuma düşüyor. RUSYA-UKRAYNA GERİLİMİ Şöyle mantıksızlık var. Türkiye Rusya ile ilişkilerini bozmak için Suriye'den Ukrayna'ya savaşçı taşıyacak. Bazı şeyleri birbirine karıştırmamak lazım. Rusya ile güçlü ilişkiler geliştirdiğimiz gibi Ukrayna'yla da güçlü ilişkiler geliştiriyoruz. Kırım ihlalini tanımıyoruz. Sonuçta 3'lü temas hayata geçmelidir. Bunu daha önce CHP'li arkadaşımız, Karabağ için demişti. İşte "Suriye'den Karabağ'a asker gönderiliyor" diye. Hangi grupların vekalet savaşlarında kullanıldığını adreslerine kadar biliyoruz. Hepsinin velaket savaşıyla ilgili unsuru var. Türkiye'nin böyle bir şeye ihtiyacı yoktur. BELEDİYELERE PASAPORT SORUŞTURMASI Bir kaç tane CHP'li milletvekili çıktı, bunu AK Parti belediyeleri yapıyor dedi. Şimdi bugün gördük ki aynı durum CHP ve İYİ Parti belediyelerinde de varmış. Kendi belediyelerinde de çıktı işte. Ondan sonra CHP sözcüsü çıkıyor, İçişleri Bakanımızı suçluyor. Zaten soruşturma emrini Bakanımız vermiş. Onlara şunu sormak istiyorum, "Her CHP üyelik kartı verdiğinizin sütten çıkmış ak kaşık olduğuna emin misiniz? Kefil olabiliyor musunuz" Sonuç olarak Belediyelerden böyle bir tablo ortaya çıktı. Bakanlığımızda soruşturma yaparak her şeyi ortaya çıkaracaktır. Biz de bunun olmasını istiyoruz.

2 yıl önce

Yunanistan tarafından Türk sularına itilen 8 düzensiz göçmen Sahil Güvenlik Komutanlığınca kurtarıldı

İzmir'de saat 06.30’da, Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, İzmir'de lastik bot içerisinde bir grup düzensiz göçmenin bulunduğuna dair haber aldı. 8 DÜZENSİZ GÖÇMEN KURTARILDI Yunanistan unsurlarınca Türk kara sularına geri itilen 8 düzensiz göçmen görevlendirilen Sahil Güvenlik botu tarafından kurtarıldı. Dikili'de karaya çıkarılan 8 düzensiz göçmenler, işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğü’ne teslim edildi.

2 yıl önce

Türkiye ve Yunanistan dünyaya duyurdu: Anlaşma tamamlandı

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, resmi temaslarda bulunmak üzere geldiği Yunanistan’ın başkenti Atina’da mevkidaşı Nikos Dendias ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Yunanistan ile yirmi beş maddede ilke olarak görüş birliğine varıldığını ifade eden Çavuşoğlu, “Covid-19 aşılarının karşılıklı tanınması kararını aldık” dedi. Bakan Çavuşoğlu, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias düzenlenen ortak basın toplantısında, “Nikos Dendias’ın da söylediği gibi bugün Covid-19 aşılarının karşılıklı tanınması kararını aldık. Bu konuda hem Türkiye hem Yunanistan farklı ülkelerle anlaşmaya ya da mutabakata varmıştı. Biz de daha önce yine AB üyesi olan Macaristan ve Bulgaristan ile ayrıca Sırbistan ile karşılıklı anlaşmaya varmıştık. Ben inanıyorum ki bugün vardığımız mutabakat, karşılıklı olarak turizm sektörümüze olumlu etki yapacaktır. Bu olumlu adımları önümüzdeki süreçte, özellikle turizm iş birliği konusunda artırmak istiyoruz” dedi. Bakan Çavuşoğlu, hem Türkiye’nin hem de Yunanistan’ın iş birliği odaklı somut  projeler üzerinde çalışma konusunda iradeye sahip olduğunu vurgulayarak, “Artık somut projeler üzerinde eylem ve iş birliği odaklı çalışmaya başladık. Yirmi beş maddede ilke olarak görüş birliğine vardık. Ulaştırmadan enerjiye, turizmden çevre, ticaret ve geniş yelpazede birçok iş birliği alanında ilgili kurumlarımız bundan sonraki süreçte bir araya gelecek. İmzalanacak mutabakat zabıtları ve tesis edilecek mekanizmalar aracılığıyla somut iş birliği projelerini hayata geçirmek konusunda mutabık kaldık. Bu konularda Türkiye olarak gerekli iradeye sahip olduğumuzu söylemek isterim. Yunanistan’da da aynı iradeyi görmekten mutluluk duyduk. Böyle giderse bu konularda hızlı adımlar atabiliriz ve çok hızlı mesafe kat edebiliriz” diye konuştu. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE MİÇOTAKİS GÖRÜŞMESİ Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın NATO Zirvesi kapsamında Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile bir araya geleceğini açıkladı. Çavuşoğlu, “Liderlerimizin NATO Zirvesi marjında bir araya gelmesi öngörülüyor. Bu konuda birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Yine Nikos’un söylediği gibi uzun süredir çözüm bekleyen meselelerimiz var, görüş ayrılıklarımız var. Bunların iyi komşuluk, uluslararası hukuk ve karşılıklı hak ve çıkarlara saygı temelinde çözülmesini istiyoruz. Bunun için de diyaloğumuzun kesintisiz sürmesi gerekiyor. Bu konuda da her iki tarafta da irade vardır. Bugün bir kez daha teyit ettik” dedi. DENDIAS: BÜTÜN KONULARA İLİŞKİN GÖRÜŞ ALIŞVERİŞİNDE BULUNDUK Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias, iki ülke arasındaki bütün konuların değerlendirildiğini ve görüş alışverişinde bulunulduğunu belirtti. Dendias, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün dostum ve mevkidaşım Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte iki ülke arasındaki bütün konulara ilişkin bir görüş alışverişinde bulunma fırsatı bulduk. Sadece ikili ilişkileri değil, Avrupa Birliği ile Türkiye ilişkileri konusunu da tartışma fırsatı bulduk. Tabi ki birçok konuda fikir ayrılıklarımız, pozisyon farklılıklarımız var Yunanistan ve Türkiye olarak. Bugünkü görüşmemizin amacı, bir ilk anlaşma sürecini başlatmaktı. Eğer bu mümkün olabilirse daha sonra da aşamalı olarak zaman içerisinde bir normalleşme yönünde ilerlemek istiyoruz. Bu çerçevede ekonomik iş birliği program listesi üzerinde anlaşma sağlandı. Yine Covid-19 aşı sertifikalarının karşılıklı olarak tanınması konusunda anlaşmaya vardık. Her iki ülke vatandaşları da aşı olmuş vatandaşlar ya da test sonuçları negatif olan vatandaşlar, karşılıklı olarak iki ülkeyi ziyaret edebilecekler. Sevgili dostum Mevlüt Çavuşoğlu, Anadolu Efes’in dünkü başarısı nedeniyle seni yine tebrik etmek istiyorum.” Siyasi ve askeri diyaloğun tüm kanallarda devam ettiğinin altını çizen Çavuşoğlu, 'Türkiye olarak, Yunanistan ile ön koşulsuz ve ikili ilişkilerimizi her alanda geliştirmek için diyaloga, görüşmelere hazırız' dedi. Çavuşoğlu 'Artık somut projeler üzerinde eylem ve iş birliği odaklı çalışmaya başladık. 25 maddede görüş birliğine vardık' ifadelerini kullandı. Bakan Çavuşoğlu, daha önce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 'Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’le görüştük. Diyalog kanallarımızın yeniden canlandırılması olumlu. Sorunlarımızın çözümü için ilişkilerimizin güçlendirilmesi önem arzediyor' demişti. Dün Türk azınlığın yoğun yaşadığı Yunanistan’ın Batı Trakya bölgesine giden Çavuşoğlu, buradan başkent Atina’ya geçmişti. Başbakan Miçotakis ile görüşen Çavuşoğlu, daha sonra Dışişleri Bakanlığı binasında Dendias ile bir araya gelmişti.

2 yıl önce

Yunan medyası: Türk İHA'ları Yunanistan'ı kuşatıyor

Türk İHA/SİHA'larına devletlerin ilgisi her geçen gün artıyor. Son olarak Arnavutluk, Türkiye'den 8 milyon euro değerinde İHA/SİHA satın alma kararı aldı. Arnavutluk Parlamentosu tarafından yayınlanan belgede İHA satın alımının ulusal güvenliğin artırılmasına yönelik olduğu vurgusu yapıldı. Arnavutluk'a İHA/SİHA satışı Yunan medyasında Bu gelişme Yunan medyasında kendine yer buldu. Yunan SL Press sitesi, Arnavutluk'un Türkiye'den İHA alımı için "Türk İHA’ları Yunanistan’ın etrafını kuşatıyor" başlığını attı. Haberde şu ifadelere yer verildi: Türk insansız hava araçları, Ankara'nın askeri yeteneklerini artırmak isteyen ülkelerle yaptığı savunma anlaşmalarını güçlendirmenin bir aracına dönüşüyor. Edi Rama (Arnavutluk Başbakanı), Tayyip Erdoğan'ın yakın bir müttefiki olduğu ve ülkesini bir Türk himayesine çevirdiği için Arnavutluk da bu kuralın istisnası değil. "Savaşın gidişatını değiştiriyor" Türk Bayraktar TB2 insansız hava araçları Azerbaycan tarafından Dağlık Karabağ savaşında kullanıldı ve Ermenistan'ı teslim olmaya zorlayarak zafer kazandı. Drone'lar savaşın gidişatını değiştirdi. "Bayraktar TB2 üssü haline gelebilir" Arnavutluk’un Vlore kentindeki Deniz Kuvvetleri Komutanlığı üssü Bayraktar TB2'nin üssü haline gelebilir ve her an Yunanistan'ı tehdit edebilir.

2 yıl önce

The Economist: Türkiye, denizaltılar ile Ege Denizi'nde Yunanistan'a karşı üstünlük elde etti

İngiliz The Economist dergisi Türk donanma gücü ile ilgili makalesinde "İzmit Körfezi'nin güney kıyısında, Gölcük tersanesinde, Türkiye'nin denizcilik geleceği yavaş yavaş şekilleniyor" cümlesine yer verdi. Yazıda, 6 TCG Piri Reis denizaltının da etkisiyle Türk donanmasının Akdeniz'de günden güne güç kazandığına dikkat çekildi. "Bu, Türkiye donanması için bir zafer, Yunanistan için de bir baş ağrısı" ifadesi kullanıldı. "Türkiye'nin donanması daha büyük ve daha yeni" Makalede, Yunanistan'ın bir dizi Fransız savaş uçağı satın aldığı, savunma harcamalarını ikiye katlayarak 5,5 milyar euroya çıkardığı hatırlatıldı. Ancak bunun yine de Türkiye'nin sahip olduğu gücün yarısından daha azı olduğuna işaret edilerek,  "Türkiye'nin donanması daha büyük ve daha yeni" denildi. Alman tasarımı TCG Piri Reis adlı denizaltıların, havadan bağımsız tahrik gücüne sahip olduğu, bunun da yakıt ikmal sorunu olmaksızın hareket etmesini sağladığı vurgulandı. "Su altında 3 hafta kalabiliyor" Geleneksel bir dizel-elektrikli denizaltının iki ya da üç gün su altında kalabileceği ancak Türk donanmasındaki 6 denizaltı için bu sürenin üç hafta olduğu belirtildi. Dergide yer alan makalede, "Bu, sığ sular için mükemmel bir özellik" yorumu yapıldı.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 30 31