Son Dakika:
Bir süredir Sözcü gazetesindeki köşesinden firari uyuşturucu mafyası ve suç örgütü elebaşı Sedat Peker’e övgüler yağdıran Yılmaz Özdil gazete yönetimiyle ters düştü. ‘SÖZCÜ’YÜ MAFYA BÜLTENİNE ÇEVİRDİN’ Gazete yönetimi tarafından defalarca uyarılan ancak “Bu hükümet gidecek, korkmayın” diyerek yönetimin uyarılarına kulak asmayan Özdil, Sedat Peker’in sağ kolu Emre Olur’un yakalanmasıyla neye uğradığını şaşırdı. Sözcü yönetimi tarafından mecburi izne çıkarılan Özdil’in Sedat Peker’in talimatıyla Ümraniye’de infaz edilen Cenk Çelik’in görüntüleri sonrası yakın çevresine “Ben neye bulaştım” dediği iddia edildi. SUÇU VE SUÇLUYU ÖVDÜ Sözcü’deki köşesinden her gün uyuşturucu, gasp, tecavüz, cinayet gibi suçlardan sabıkalı Sedat Peker’in reklamını yapan Yılmaz Özdil’in “Suçu ve suçluyu övme” dışında organize suç örgütüne üyelik suçundan da yargılanacağı beklentisi Sözcü yönetimini harekete geçirdi. Gazeteye de bu suçlardan dava açılması durumunda maddi ve manevi olarak altından kalkılamayacak kararların çıkacağını belirten Sözcü avukatları, Özdil’in gazete ile ilişiğinin tamamen kesilmesi talebini yönetime iletti. ‘MAAŞA BAĞLANDI’ İDDİASI CHP’li belediyelerden geliri kesilen Özdil’in Sedat Peker tarafından maaşa bağlandığı medya kulislerinde uzun süredir konuşuluyor. Geçtiğimiz yıl Uğur Dündar’ı Sezgin Baran Korkmaz’dan para aldığını açıklayan Yılmaz Özdil, Dündar tarafından sert sözlerle hedef alınmıştı. Medya kulislerinde Sedat Peker’in Yılmaz Özdil’i hatırı sayılır bir para karşılığı maaşa bağladığı ve yayınladığı mesajların CHP tabanına yayılması için kendisi ile anlaşma yaptığı herkesin dilinde. Peker’in Özdil ile birlikte en az 5 gazeteciye adamları vasıtasıyla aylık para gönderdiği de iddialar arasında.
LGBT dayatmasına karşı, 150 sivil toplum kuruluşu ve ailelerin de aralarında olduğu yaklaşık 30 bin kişi dün İstanbul Saraçhane Parkı'nda bir araya geldi. "Aileni ve neslini koru, sapkınlığa dur de" sloganıyla düzenlenen mitinge yoğun katılım sağlandı. 'Büyük Aile Yürüyüşü' adıyla buluşan aileler, eşcinsellik dayatmasına dur demek için Saraçhane'den Beyazıt'a yürüdü CHP tarafından fonlandığı bilinen Halk TV'de ise küresel bir çeteye dönüşen LGBT lobisine karşı yapılan 'Büyük Aile Yürüyüş'ü hedef alındı. "LGBT'YE KARŞI MİTİNGLE ALEVİLERE KARŞI MİTİNG ARASINDA FARK YOKTUR" Ayşenur Arslan'ın konuğu olan CHP yandaşı yazar Mehmet Yılmaz, LGBT ahlaksızlığını Alevilikle benzeterek skandal ifadeler kullandı. Mehmet Yılmaz, "LGBT bireylere karşı bir miting yapıyorum demekle, Alevilere karşı bir miting yapıyorum demek, Suriyeli göçmenlere karşı bir miting yapıyorum demek, Afrika'dan gelen göçmenlere karşı miting yapıyorum demek arasında hiçbir fark yok" dedi. Yılmaz'ın söylemleri büyük tepki topladı.
Mudanya Belediye Başkanı CHP’li Hayri Türkyılmaz, geçtiğimiz ay kendilerine yapılan maaş zammını az bulan sendikalı işçileri, akıl almaz bir yöntemle tehdit etmişti. İşçileri bir salonda toplayan ve verilen maaş zammını yeterli bulup bulmadıklarını sorarak el kaldırıp oylamalarını isteyen Türkyılmaz, salona kurdurduğu kamera ile el kaldırmayanları tespit edip işten atmakla tehdit etmiş ve kameralar olduğu için el kaldırmak zorunda kalan işçiler, yapılan zammı kabul edip sözleşme imzalamak zorunda kalmıştı. Sabah’taki habere göre kamuoyunda büyük yankı bulan ve tepki çeken olayın ardından CHP’li Türkyılmaz bu kez yakın akrabaya kıyakla gündeme geldi. ÖZ YEĞENİNİ MÜDÜR YAPTI Kentte hizmet üretmemekle eleştirilen ve Bursa Büyükşehir Belediyesinin hizmetlerini de çürümeye terk ettiği için tepki toplayan Başkan Türkyılmaz, emekçilere yaptığı kameralı tehdit olayının ardından bu kez yakın akrabasını müdür yaptı. CHP’li Türkyılmaz’ın ağabeyinin kızı Müge Türkyılmaz’ı Belediyenin kreşi olan Agah Bursalı Kreşine Müdür yaptığı ortaya çıktı. SOSYAL MEDYADAN TEPKİ YAĞIYOR Öz yeğenini belediyede kıyak yapan CHP’li Başkan Hayri Türkyılmaz’a sosyal medyadan da tepkiler yağıyor. Birçoğu Mudanyalı olan ve kentin sorunlarının paylaşıldığı sayfadan skandalı gören vatandaşlar, yaptıkları yorumlarla Türkyılmaz’a ateş püskürüyor. CHP’nin geçtiğimiz seçimlerde kullandığı “herşey güzel olacak” sloganı üzerinden yazılan yorumlarda, CHP’nin hak ve adalet anlayışının sadece dilde kaldığına vurgu yapılıyor.
Mersin'de terör örgütü PKK/KCK soruşturması kapsamında gözaltına alınan Mersin Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı Bedrettin Gündeş, "terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla tutuklandı. CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır daha önce Mersin Büyükşehir Belediyesi'nde terör iltisaklı kimsenin çalışmadığını iddia ederek AK Parti Mersin Milletvekili Zeynep Gül Yılmaz hakkında skandal sözler sarf etmişti. AK Parti Mersin Milletvekili Zeynep Gül Yılmaz sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır'ın kendisine yönelttiği sözleri hatırlatarak sert tepki gösterdi. Yılmaz paylaşımında, "Ali Mahir Başarır bana, "Belediyede terör örgütü bağlantısı olan bir tek isim ver, vermezsen namertsin" demişti. Bunlarda utanma yok! Bu arada, söylediği her kötü kelimede kendisini anlatmış." dedi. https://twitter.com/avzeynepgul/status/1575542096617824256?s=46&t=dSTRnEqcXEvewMPHYLZDvA
İBB'ye ait cenaze nakil aracından 144 kilo uyuşturucu ele geçildi. Olayla ilişkişi 3 İBB çalışanı tutuklandı. Olayı perdeleyerek suçu taşeron firmaya atmak isteyen CHP’ye İBB AK Parti Grup Sözcüsü Murat Türkyılmaz'dan tarihi bir cevap geldi. Türkyılmaz, “Bir bakanımızın bir fotoğrafı üzerinden aylarca aşağılık sözler söylediniz. Aşağılık bir siyaset yaptınız. Bu size örnek olsun. Şimdi bizde pudracı İBB diyelim mi? Sayın Kılıçdaroğlu uyuşturudan vergi alınması gerekli demişti, bunlardan vergi alıyor musunuz diye soru önergesi verseydik olur muydu?, PKK - DİAYDER Derneği ve uyuşturucu ticareti diyelim mi?” diye sordu. https://twitter.com/mrt_turkyilmaz/status/1579510741320736768?s=46&t=TLVapiLCN495LyVSueiHrg
Sürmanşetine yazdığı, ”30 gazete getirene Yılmaz Özdil’in Anka Kuşu kitabı hediye” başlığıyla ‘’Büyük kampanya’’ yapan Sözcü, tirajını artırmak için türlü türlü oyunlara kalkıştı. Satışı düşen Sözcü, Yılmaz Özdil’in kitabını promosyon olarak veriyor. Sözcü’nün bugünkü manşetinde 30 gazete getirene Anka Kuşu kitabının hediye edileceği vurgulandı. Dezenformasyon Yasası ile birlikte yalan haberinin önü kesilen gazete, 1. sayfasındaki ironik başlıklarıyla da dikkat çekmeye çalıştı. İşte Sözcü’nün bugünkü manşeti;
Sarıyer Tarabya’da 350 metre kare bir dairesi bulunan Funda Yılmaz, dairesini İYİ Parti Şişli İlçe Başkanı Ahmet Ünal‘a kiraya verdi. Yaklaşık 5 yıl kiracı olarak daireyi kullanan Ahmet Ünal, sitenin iki yıllık aidatı olan 100 bin TL’yi ödemedi. Sabah’taki habere göre Yılmaz’a aylık 14 bin liradan iki aylık kirasını da ödemedi. Funda Yılmaz’ın tüm ısrarlarına rağmen kirasını ödemeyen Ünal, daireyi de harabeye çevirdi. EVİ HARABEYE ÇEVİRDİ 350 metre karelik dairenin salonundaki prizler söken Ünal, pencere kulplarına zarar verdi. Dairenin zemin parkeleri zarar görerek yerinden çıkarken dairenin bazı pencereleri ile ayna ve camları kırıldı. Banyoda bulunan küveti, mutfak dolaplarını ve fırını kullanılmaz hale getiren Ahmet Ünal’ın sebep olması sebebiyle alt komşunun evini su basarken yine prizde unutulan bilgisayar sebebiyle dairede yangın çıktı. Yaşananlar üzerine Funda Yılmaz, mahkeme yoluyla Ahmet Ünal’ı daireden çıkarttı. Yılmaz ayrıca, 32 bin TL para vererek Ahmet Ünal’ın eşyalarını daireden çıkarttı. “BENDEN NE İSTEDİN” Yaşananlarla ilgili konuşan dairenin sahibi Funda Yılmaz, “Ahmet Ünal, 5 yıldır kiracımdı. Kendisi 2 aylık kira bedelini ödemedi. Ayrıca iki yıllık site aidat parası olan 100 bin TL’yi ödemedi. Ben 32 bin TL para vererek eşyalarını çıkarttım. Kendisini mahkeme yoluyla çıkarttım. Aidat borcunu ve kira alacağımı sorduğumda kapıyı yüzüme kapattılar. Yazdığım hiçbir mesaja cevap vermediler. Benden benim gibi insanlardan ne istedin de ödemelerimi yapmıyorsun. Evimi gasp ettin” dedi. “300 BİN TL HASAR VAR” Dairede büyük hasar oluştuğunu söyleyen Funda Yılmaz, “Dairede 300 bin TL hasar var. Dava açtım hukuki süreç devam ediyor. Tesisat sistemi evde besledikleri köpek sebebiyle tıkandı. Alt daireyi bu sebeple su bastı. Alt komşum beni mahkemeye verecekti. Dairede yangın çıkarttılar. Kendisi Şişli’de gezerken oy toplamak için adaletten bahsediyor. Bana yapılanlara karşı adalet nerede? Evimi harabeye çevirdi. Ahmet Ünal, 15 dairem var diye hava atıyor ama kira borcunu ödemiyor” açıklamasında bulundu.
1933 yılında Türkiye’ye göç eden göçmenlerin Türkiye’ye pozitif yönde katsı olduğunu iddia eden Özdil, zalim Esad’ın kimyasal silahlarından ve Taliban rejiminden kaçarak ülkemize sığınan çoğu çocuk ve kadından oluşan göçmenlere nefret kustu. Geçimini Mustafa Kemal Atatürk istismarı üzerinden sağlayan ve son dönemde bir organize suç örgütü liderinden fonlandığı iddia edilen Sözcü yazarı, hayatının hiçbir döneminde bir göçmen kampı ziyaret etmiş değil. İstanbul ve İzmir’in elit semtlerinden dışarı çıkmayan ve anadolundan bihaber Özdil, Türkiye’deki ara eleman açığının (sanayii, tarım, hayvancılık) büyük bir bölümünün son dönemde ülkemize göç eden göçmelere tarafından karşılandığını bilmeden duyar kastığı yazısıda kitlesine de tavsiyelerde bulundu. Özdil, “Bugünden itibaren artık gün gün, Cumhuriyet'in 100'üncü yılına gidiyoruz, herkesin aklını başına almasının vaktidir. Kaybedilen para, yeniden kazanılır. Satılan mal mülk, yeniden geri alınır. Maddi manevi bütün yıkım illa ki yeniden inşa edilir. Ama… Akp gidici. Bunlar kalıcı. Cumhuriyet'in ikinci yüzyılının en en en en önemli meselesi, demografik bomba olarak ülkeye yerleştirilen mülteci meselesidir.” dedi.
