05 Mayıs Pazar 2024
3 yıl önce

'HDP'li anayasa çalışması için Nuri Okutan gitti'

İP Genel Başkanı Meral Akşener, HDP ile anayasa çalışmasına partinin Hukuk ve Seçim İşleri Başkanı Nuri Okutan'ın katıldığını itiraf etti: “Davet geldi, katıldı.”

3 yıl önce

Çavuşoğlu: S-400'ler için ABD ile ortak çalışma grubu oluşturuldu

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ''S-400'ler için ABD ile ortak çalışma grubu oluşturuldu, teknik görüşmeler başladı'' açıklamasında bulundu

3 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan Kılıçdaroğlu’na Gara tepkisi: Sorumluluğu Cumhurbaşkanımızın üzerine yıkmaya çalışmak PKK'yı aklamak, hep birlikte bir cephe olma fırsatını kaçırmaktır"

HDP'den bu katliamların hiçbiri için kınama hatırlayan var mı? Ödleri patladı. PKK'nın insanlık, namus yoksunuz vahşi katli elebaşlarından sadece bir söz işiteceklerdi. Kalpleri mini minmnacıktır onların. Ürkerler ve korkarlar. Bu milletin ayakta kalmasının bir nedeni var, ürkmemek, korkmamak. Geçen yıl 28 sivil insanımızı katlettiler, aralarında işçiler, köylüler, esnaf vardı. Hangisi tepki verdi, hangisi utandı, hangisi üzüldü. Gündemlerine bile almadılar. Kızılay'da bir polis kimlik sorduğunda en ufak eksikliği, kötü niyeti olmasa bile kötü niyetliler tarafından TBMM dahil oralara iletilen meseleler karşısında bu kadar oluyor, bu kadar olay oluyor birinin kılı kıpırdamıyor. Soruşturma yapalım, komisyon kuralım demiyorlar. Daha doğrusu diyemiyorlar. Kimisi ortaklıklarından korkuyor, 2023 seçiminde acaba bir tane oy kaybederim, Kandil'i küstürürüm de... "DEDİKLERİ GİBİ MİSAFİR ETMEDİLER, DOĞRUDAN İŞKENCE ETTİLER" Hesabı herkes açık açık konuşsun. Bize karşı farklı bir davranışları olur ölçüsüyle hareket ediyor. Herkesi yakar. bu dünyada da öteki dünyada da. Geçen hafta Gara'da 13 masum insanın kafasına kurşun sıktılar. 6 yıldır ellerinde işkence ettiler. Birilerinin dediği gibi misafir etmediler. doğrudan işkence ettiler, sonunda da öldürdüler. Üniversitelerde slogan atan devrim devrim diye kafa ütüleyen bayatlamış sol örgütlerden bir tane kınama var mı? yoktur. Olmaz da olamayacak da. Teröriste terörist diyoruz. Dediğimiz zaman bizi eleştiriyorlar. Öcalan için özgürlük yapan, eylem yapan insana biz ne diyelim. Geçenlerde sırf yalakalık olsun diye yine vekiller sözde tecrit kalksın özgürlük gelsin diye açıklama yapmaya kalktılar. Yapabilirler mi? Yaptırır mıyız? Buna müsaade eder miyiz? O siyasi partiye tepki verdiğimizde bunu diyemezsiniz, 6 milyon insanı temsil ediyor diyorlar. O temsil ettiğin insandan bazıları 537 gündür kapında bekliyor. Hakaret edeceğinize ilgilenseydiniz" "KILIÇDAROĞLU MESELEYİ SİYASİ TARTIŞMAYA DÖNÜŞTÜRDÜ" Lafa geldi mi dil pabuç, bizim itiraz ettiğimiz konu şudur. Terör örgütü olduğu açık, suç açık.. Terörist olmak suçtur. Ama kabahatli biziz. -Mış gibi yapılacak, söylenmeyecek, siyasi nezaketi beklenecek, yok efendim devlet adabı beklenecek. Kimse kusura bakmasın enayilik bir devlet adabı değildir. hele bu devletin adabı hiç değildir. Biz olayın hemen ardından sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla iki sayın genel başkana gittik. Olayı tüm çerçevesiyle kendimize ait hususları tüm samimiyetimizle, tüm olan bitenin ayrıntısıyla kaçırıldıkları andan katledildikleri ana kadar olan süreci namusumuzla, onurumuzla, devlet adabıyla ifade ettik. Ortak kaderde, tasada, kıvançta birlikte olduğunu düşündüğümüz insanlara karşı ortaya koyduğumuz bir sorumluluktur. Bu sorunluluk hakikaten olayların çerçevesi içerisinde. Ne kadar nezaket ortaya koymuşsak beklediğimiz de odur. biz bu dönemin gereklerini yerine getiriyor değiliz, geleceğimize miras bırakıyoruz. Doğru alışkanlıklar, doğru gelenekler. Bu tip dönemlerde polemikleri bir tarafa bırakıp yarına ait bizden sonra geleceklere doğru davranış anlayışını emanet etmek. Hepimiz insanız. Sözümüzde, lafımızda muhakkak eksiğimiz vardır. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bizim ardımızdan sanki bu detayları anlatmamışız gibi görüşmeden çıkar çıkmaz grup toplantısında meseleyi siyasi tartışmaya dönüştürüvermesi, sorumlunun sayın Cumhurbaşkanımızı olduğunu söylemesi PKK'yı aklamaktan, üstünden yük almaktan, bu acı olayı bir siyaset malzemesi haline dönüştürmekten başka bir şey değildir. Çok üzüldüğümüzü, yaralandığımızı, anlattıktan sonra metnin bir parçasının bile değişmemiş olduğunu dinlerken üzülerek müşahade ettik. Yaşın büyük olması hata yapılmayacağı anlamını taşımaz. Gelmişiz, anlatmışız, ne kadar sorunuz varsa buyurun cevaplamaya hazırız demişiz. Ondan sonra sayın Cumhurbaşkanımızın üzerine yıkmaya çalışmak PKK'yı aklamaktır. "EN BÜYÜK HAYAL KIRIKLIKLARIMDAN BİRİYDİ" PKK'nın karşısında hep birlikte bir cephe olabilmek fırsatını kaçırdık. Bu tarihi bir fırsattı. Bu kalleşliğe hep birlikte fatura ödettirebilmek fırsatını kaçırdık. Böyle yapılmamalıydı. O grup toplantısını dinlediğim an yaşadığım hayal kırıklığı hayatımda yaşadığım en büyük hayal kırıklıklarımdan biriydi. Üzüntülüyüm, sadece söyleyeceğim bu. Terör örgütünün yapmak istediği açıktır. 6021 sivil insanı niçin katletti. Bunun cevabı var mı? Var. 'Ya benimsin ya kara toprağın.' 'Ya bana tabi olursun ya sana canınla bedelini ödetirim.' Burada yıllarca bu politikayı güttüler. Korkutma, ürkütme, hayatıyla korkutma ve kendine tabi etme. Dönem dönem yaptıkları katlin sebebi de budur. Kendi içine kapanmış, meseleyi kendi sınırları içinde karşılayan bir Türkiye yoktur. Eskiden ilgi alanlarımız vardı. Bugün bu ilgi alanlarını ta Libya'ya kadar etki alanı haline getirdik. Oyunu bozacak kudrete, liderliğe sahip bir Türkiye tablosu vardır. Terör, uyuşturucu, göç artı Batı'nın da sorunu. Bizi yıllardır bir alana hapsetmeye çalıştılar. Biz 21. yüzyılda sayın Erdoğan'ın liderliğinde yeniden ayağa kalkarak bu zinciri kırdık. Virüs salgını herkese karnesini vermiştir. Koskoca ülkelerin nasıl maske korsanlığı yaptıklarını, AB ülkelerinin birbirlerini nasıl suçladıklarını gördük. Kasada paraları var ama hiçbir işe yaramıyor. Vizyoner olmaktan hiç uzaklaşmadık. Sizi eleştirebilirler, acımazsız biçimde ayağınıza çelme takabilirler. Stratejik birikimlerinizi ortaya koyarak vizyoner olun. İçerden dışardan şehir hastanelerini yapmayalım korosuna uysaydı sayın Cumhurbaşkanımız salgında karşı karşıya olduğumuz durum nice olurdu?

3 yıl önce

AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe’den CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu’na: “Maksat İstanbul İl Başkanına yakışır bir şekilde beni ziyaret etmek değil bir PR çalışması yapmakmış”

Her zaman her yerde, diyalog da, monolog da, mütalaa da yaparız. Saygı ve nezaket kurallarını bilen bir İstanbul İl Başkanı olarak, diğer İstanbul İl Başkanlarından saygı ve nezaket beklemekteyiz. Kaftancıoğlu bir “Clubhouse” programında beni ziyaret etmek istediğini söyledi. Bizim bir kongremiz oldu. Ben de kongreden üç gün sonra bir “Clubhouse” programına katıldım. Bir gazeteci arkadaşımız bana CHP il başkanının gelmek istediğini söyledi. Ben de buyursun gelsin, kahve içelim dedim. 14 gün sonra telefon geldi Bize bir hayırlı olsun telefonu ya da randevu talebi gelmedi. Yalnızca medya üzerinden sanki öğrenci gibi forumda bildiri okuma üslubuyla ’Giderse şu olur, gelirse şu olur’ gibi ifadeler vardı. Telefon gelecek mi, bizden kim randevu isteyecek diyerek bekleyelim dedik. Aradan 10-14 gün gibi bir zaman geçiyor ve ’Biz gelmek istiyoruz’ diyen bir telefon geliyor. Biz de birkaç gün bekleyip öyle cevap verelim dedik. Yanıt beklenmeden bir gazeteye 'cevap verilmedi' diyor Henüz iki gün bile geçmemişken bir gazetede bir gazetenin sütununun sonunda “Edildi, cevap verilmedi” gibisinden bir yazı gördük. Buraya gelmek istediğini söylüyor, bunu da 14 gün sonra telefon ederek söylüyor hem de telefondan sonra birkaç gün sabretmeyip gazeteciye 'Biz telefon ettik ama cevap verilmedi' diyor. "Maksat PR çalışması yapmakmış" Anladım ki, maksat İstanbul İl Başkanına yakışır bir şekilde beni ziyaret etmek değil bir PR çalışması yapmakmış. Cevap hala duruyor. Cevap verir miyiz vermez miyiz o da onların göstereceği tavra göre belirlenir. Kongremiz oldu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu bizi aradı ve tebrik etti, biz de ona teşekkür ettik. İBB’nin özel kalemi aradı, aynı günde randevu verdik. Karşımızdaki parti CHP diye bir problemimiz olsa biz bunu yapar mıydık? Tüm partilerle görüştük. Münazara da münakaşa da mütalaa da istişare de yaparız, bu kelimeler sözlüklerinde yoksa ben burada öğreteyim. Olayın bende bıraktığı izlenim budur.

3 yıl önce

İçişleri Bakanlığı’ndan çalışma izin görev belgelerine ilişkin genelge

“Genelgeye göre; muafiyet kapsamında olmakla birlikte e-başvuru sistemi üzerinden belge alamayanlar için, 29 Nisan tarihli daha önceki Genelge ile yeni oluşturulan çalışma izni görev belgesi formunun işveren ve çalışan tarafından manuel düzenlenerek imza altına alınarak kullanılabilmesine ilişkin süre iki gün daha uzatılarak 7 Mayıs 2021 Cuma günü saat 24.00’e kadar kullanılmasına imkan tanındı. Genelge’de muafiyet kapsamında bulunanlara yönelik iki ayrı izin sistemi detaylı olarak hatırlatıldı. Buna göre; - Esas usul olan e-başvuru sitemi üzerinden 2 Mayıs saat 17.00’ye kadar 2.677.000 çalışma izni görev belgesinin verildiği, - Muafiyet kapsamında olmakla birlikte e-başvuru sistemi üzerinden çeşitli nedenlerle belge alamayanlar için ise işveren ve çalışanların taahhütlerinin ve imzalarının bulunduğu, yeni oluşturulan çalışma izni görev belgesi formunun geçerlilik süresi 7 Mayıs 2021 Cuma günü saat 24.00’e kadar uzatıldı. Ayrıca muafiyet alanında olmasına rağmen sistem üzerinden henüz çalışma izni görev belgesi alamayan; - İşyeri sahipleri, - Kendi nam ve hesabına bağımsız çalışanlar, - Kendi özel sandıklarına tabi olmaları nedeniyle sosyal güvenlik sisteminde kayıtları bulunmayan bankacılık sektörü çalışanları, için de yeni düzenlemenin yapıldığı ve bu amaçla Gelir İdaresi Başkanlığı ve Türkiye Bankalar Birliği başta olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlarca gerekli entegrasyonların sağlandığı bildirilmiştir. Son olarak Valiler ve kolluk kuvvetlerince yürütülecek denetim faaliyetlerinde çalışma izni görev belgeleri detaylı olarak kontrole tabi tutulacağı ve herhangi bir suiistimalin tespiti halinde taahhütte bulunanlarla ilgili olarak gerekli idari/adli işlemler gerçekleştirileceği ifade edildi.”

2 yıl önce

Bakan Elvan kripto paralar hakkında açıklamada bulundu: Özellikle vergi konusunda bir çalışma yürütüyoruz

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Hande Fırat'ın CNN Türk'te yayınlanan Gece Görüşü programına katıldı. Ekonomideki son gelişmeleri değerlendiren Bakan Elvan, Hakan Çelik ve Hacer Boyacıoğlu'nun sorularını yanıtladı. "VERGİ KONUSUNDA ÇALIŞMA YÜRÜTÜYORUZ" Kripto paralarla ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Lütfi Elvan, dünyadaki düzenlemelerin Türkiye'de de yapılabileceğini ifade ederek kripto paraya vergi sinyali verdi. Lütfi Elvan, "Özellikle vergi konusunda bir çalışma yürütüyoruz. Dünyadaki uygulamaları nelerdir, ne tür bir yapı var. Bunları yaparken ilgili taraflarla mutlaka konuşulması gerekiyor. Şu şekildedir diye net bir cevap veremeyebilirim ama temel olarak çalıştığımız alanlar bunlar. Bu alanların tamamı tüm dünyanın çalıştığı alanlardır." dedi. KARA PARANIN AKLANMASI VE TERÖRİZMİN FİNANSMANI Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, kripto paralarla ilgili şu açıklamaları yaptı: "Kovid-19'la birlikte kripto varlıklara ilgi arttı. Dünyada da nasıl bir düzenleme olmalı, ne yapmalıyız? soruları yanıtlanmaya çalışılıyor. Bu kripto varlıkların bir noktaya kadar denetimlerini yapabiliyorsunuz. Bu konu üzerinde AB çalışıyor. Bir taslak oluşturdu. ABD, İngiltere gibi ülkeler değişik çalışmalar yaptılar. Alım-satım işlemlerine yönelik bazı düzenlemeler yaptılar. İşin 2 boyutu var. Birincisi kara paranın aklanması ve terörizmin finanslanması. Biz tüketiciyi korumakla hükümlüyüz. Kara paranın aklanmasına yönelik terörizmin finanslanmasına yönelik yapı OCT altında. Biz geçtiğimiz aylarda bir yasal düzenleme Mevlis'imiz tarafından yapıldı. FITF'nin bizden istediği düzenlemeleri yaptık. FITF bununla ilgili tedbirler alınmasını istedi. Bu çerçevede MASAK FITF'le birlikte çalışıyor. Biz gerekli çalışmalarımızı yaptık ve bu platformlara yönelik denetlenme yapılmasına ülkeler başladı. Bizim de taslak çalışmamız var. Kripto dediğimiz nedir? Bir maddi olmayan varlıktır şeklinde bir tanım yapıldı. Bankalar üzerinden işlemlerin yapılabileceği düzenlemeyi Merkez Bankası yaptı. MASAK'a yetki verdik ve bir rehber hazırladık. Bu platformların uyması gereken kurallar neyse bunları belirledik. Uymamaları halinde ne kadar bir cezayla karşı karşıya kalacaklarını ortaya koyduk. Bu platformlar mutlaka alım-satım işlemlerini mutlaka MASAK'la paylaşacaklar. MASAK'ın bu platformlar üzerinde denetim yetkisi var artık. Bu platformların uyması gereken yetkiler nelerdir. 10 bin liranın üzerinde işlem yapanları 10 gün içerisinde MASAK'a bildirme yetkisi getirdik."

2 yıl önce

Reuters’ın çirkin algı çalışması: Türkiye'nin normalleşme kararlarını kepenkleri indirilmiş dükkanların bulunduğu bir fotoğrafla duyurdu

Türkiye ile ilgili olumsuz algı oluşturmak için her fırsatı kullanan İngiliz Reuters haber ajansı, Türkiye'nin normalleşme tarihlerini ilginç bir fotoğrafla duyurdu. Reuters'ın yaptığı algı çalışması aynı içerikteki benzer haberlerin söz konusu Avrupa olunca farklı fotoğraflarla servis edilmesiyle ortaya çıkıyor. Reuters İngiltere, Norveç, İrlanda gibi Avrupa ülkelerindeki normalleşme haberlerini duyururken, sokak ve park fotoğrafları kullanırken Türkiye'nin normalleşme kararlarını kepenkleri indirilmiş dükkanların bulunduğu bir fotoğrafla duyurdu. Reuters’ın bu tutumu tepkilere sebep oldu.

2 yıl önce

TOGG kuruluşunun 3. yılında üretim çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde 25 Haziran 2018'de kurulan Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG), kuruluşunun üzerinden geçen 3 yılın ardından otomobil üretim sürecinde önemli aşamalar katetti. Türkiye'nin, 29 Ekim 1961 yılında "Devrim" arabasıyla başardığı "yerli otomobil üretme" hedefinin üzerinden 60 yıl geçti. İlk yerli Türk otomobil "Devrim"den 4 adet üretilmiş ancak otomobilin "yetersiz benzin konulması" nedeniyle yolda kalması, Devrim'le ilgili olumsuz propaganda yapanların da seslerinin yükselmesine neden olmuştu. Proje, "otomobil yolda kaldı" gerekçesiyle rafa kalkmıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla Türkiye'nin 60 yıllık yerli ve milli otomobil rüyası yeniden hayat bulurken, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) liderliğinde başlayan yatırımcı arayışı kısa sürede tamamlandı. Bu kapsamda, TOGG resmi olarak 25 Haziran 2018'de kurulurken, 1 Eylül 2018'de ise Mehmet Gürcan Karakaş, TOGG'un Üst Yöneticisi (CEO) olarak atandı. Otomobilin tanıtımı 27 Aralık 2020'de yapıldı Geçen yıl 27 Aralık'ta "Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Yeniliğe Yolculuk Buluşması" adıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşen tanıtımda "C-SUV", C-Sedan" modellerin özellikleri ilk kez kamuoyuyla paylaşıldı. Yaklaşık 2 bin davetlinin katıldığı tanıtımda, araçların tasarımı otomobilseverlerden tam not aldı. Türkiye'nin vizyon projelerinden biri olarak görülen "Türkiye'nin Otomobili"nin başlangıçta C segmentinde bir SUV ile piyasaya girmesi, takip eden yıllarda da model sayısını 5'e çıkarması planlandı. Projede, 3 fazdan oluşan yaklaşık 15 yıllık bir yatırım hamlesine yönelik planlar hazırlandı. Süreç, yola çıkılırken planlandığı şekilde devam ediyor Türkiye'nin "ikinci otomobil devrimi" olarak kabul edilen Türkiye'nin otomobil üretim yolculuğunda süreç, yola çıkılırken planlandığı şekilde devam ediyor. Bu çerçevede, TOGG mühendislik, tasarım ve üretim tesislerinin inşaatına başlama töreni ise 18 Temmuz 2020'de gerçekleştirildi. Bursa'nın Gemlik ilçesinde 1,2 milyon metrekarelik alan üzerinde 2022 başında tamamlanması planlanan tesisin temeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla atıldı. Gemlik tesisinin üstyapı çalışmaları Yapı Merkezi şirketi tarafından Ocak 2021'de başlatıldı. Nesnelerin interneti, veri toplama ve analizi ile verimlilik artıran, gerçek zamanlı verilerle değer üreten akıllı bir üretim ağına sahip olacak tesis, üretim hatlarında çıkabilecek hataları gelişmiş kamera ve sensörlerle öngörecek ve/veya engelleyecek, iş birlikçi robot uygulamaları ve giyilebilir teknolojilerle ergonomiyi artıracak. "Avrupa'nın en temiz tesisi" olacak fabrikanın, "uçucu organik bileşen" salımı Türkiye'deki yasal sınırın 9'da biri, Avrupa'daki yasal sınırın ise 7'de biri şeklinde gerçekleşecek. TOGG bünyesinde 4 bin 300 kişi istihdam edilecek Gemlik tesisinde üretim kapasitesi yıllık 175 bin adede ulaştığında toplam 4 bin 300 kişiye istihdam sağlanacak. Bu arada, TOGG, 846 milyon 774 bin TL sermaye artırımına giderek 996 milyon 774 TL ile Türkiye'de ödenmiş sermayesi en yüksek otomotiv şirketi olurken, bunu hedeflediği tarihten bir yıl önce gerçekleştirdi. İlk seri otomobilin 2022'nin son çeyreğinde banttan indirilmesi hedefleniyor Çalışanlarının en az yüzde 30'u kadınlardan oluşacak tesiste, üretim başlangıcında yerlilik yüzde 51 olacak, 2025'te yüzde 68'e kadar ulaşacak. TOGG Gemlik tesisinde üretim ve montaj hatlarının kurulması ile 2022 yılının son çeyreğinde ilk seri otomobilin banttan indirilmesi hedefleniyor. 15 yılda 22 milyar TL'lik yatırımla yıllık ortalama 175 bin adetlik üretim kapasitesine ulaşacak tesiste, 2032 yılına kadar toplamda 1 milyon aracın bantlardan indirilmesi planlanıyor. Tedarikçilerin tamamı seçildi Dünyadaki 10 küresel şirketle iş birliği yapma konusunda gizlilik anlaşması yapılırken, TOGG'un ilk araç için tedarikçi seçimlerinin yüzde 100'ü tamamlandı. Bunların yüzde 75'i Türkiye'den, yüzde 25'i ise Avrupa ve Asya'dan farklı şirketlerden oluşuyor. Markalaşma adımları atıldı TOGG'un marka çalışmaları da planlanan şekilde devam etti. TOGG CEO'su Karakaş, Türkiye ve yurt dışı pazarlarında değişik isim alternatiflerini ölçtüklerini, Türkiye'nin Otomobili'nin yoluna TOGG markasıyla devam edeceğini bildirdi. AB ve Çin'den sonra TOGG tasarımları, 18 Ağustos'ta Japon Patent Ofisi de (JPO) TOGG'un C-SUV ve Sedan tasarımlarını TOGG adına tescil etti. TOGG, geliştirmekte olduğu elektrikli araç ürün gamı içindeki en temel bileşenlerden biri olan batarya modülü ve paketinin Türkiye'de üretilmesi için dünyanın önde gelen Li-Ion batarya üreticilerinden Farasis'i iş ortağı olarak seçti. 20 Ekim'de, Bilişim Vadisi'nde TOGG Yönetim Kurulu üyelerinin de katılımıyla kapsamlı niyet mektubu imzalandı. TOGG, Avrupa'ya ilk adımını Almanya'dan attı. TOGG, Almanya'nın 12 inovasyon merkezinden biri olan Stuttgart'taki de:hub'da tamamına sahip olduğu, TOGG Europe GmbH adıyla şirket kurmak için başvurusunu yaptı. TOGG'un Avrupa'ya açılan ilk kapısı olacak TOGG Europe GmbH'ın en temel faaliyetlerinden biri de kullanıcı araştırmaları olacak. TOGG'un teknolojilerinin inceleneceği, test edilip deneyimleneceği Kullanıcı Laboratuvarı da (User Lab) geçen günlerde Bilişim Vadisi'nde faaliyete geçti. "Tersine göçle" önemli isimleri bünyesine kattı Bu süreç içerisinde, TOGG kadrosunu dünyaca tanınan isimlerle de güçlendirdi. TOGG, otomotiv endüstrisinin önde gelen isimlerinden olan, Amerika, Avrupa ve Asya kıtasında pek çok projenin yöneticiliğini yapmış Sergio Rocha'yı Operasyonlardan Sorumlu Üst Düzey Yönetici (COO) olarak bünyesine kattı. TOGG'un tasarım çalışmalarına başından beri danışman olarak destek veren Volkswagen ve Mercedes-Benz'in eski baş tasarımcısı Murat Günak da 1 Nisan'dan itibaren şirkette "tasarım lideri" olarak tam zamanlı görev yapmaya başladı. Ayrıca, Talin Yıldız, TOGG Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı (CMO) olarak Fransa'dan Türkiye'ye dönüş yaptı. Böylece, "tersine göçle" TOGG'a katılan kişi sayısı 23'e yükseldi. 30 dakikanın altında hızlı şarj ile yüzde 80 doluluğa ulaşacak Verilen bilgiye göre, segmentinin en uzun aks mesafesine sahip doğuştan elektrikli otomobil, tasarımının yanı sıra teknik özellikleriyle de öne çıkıyor. Buna göre, Türkiye'nin Otomobili, 30 dakikanın altında hızlı şarj ile yüzde 80 doluluğa ulaşacak. Doğuştan elektrikli modüler platform ile "300 " ve "500 " kilometre menzil opsiyonlarına sahip olacak otomobil, merkeze sürekli bağlı olacak ve güncellemeleri uzaktan 4G/5G bağlantısıyla alabilecek. Gelişmiş batarya yönetim ve aktif termal yönetim sistemlerinin sağladığı uzun ömürlü batarya paketine sahip olan otomobil, 200 beygir güç ile 7,6 saniye, 400 beygir güç ile de 4,8 saniye altında 0-100 km/s hızlanabilecek. Euro NCAP 5 yıldız seviyesine uyumlu, platforma entegre edilmiş batarya ile yüksek çarpışma dayanımı ve yüzde 30 daha fazla burulma direncine sahip olacak. Araç menziline yüzde 20'ye kadar katkı sağlayan geri kazanımlı frenleme de otomobilin önemli özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Gemlik tesisinde süren inşaat çalışmaları canlı izlenebiliyor TOGG'un "bir fabrikadan daha fazlası" şeklinde tanımladığı Gemlik tesisinde süren inşaat çalışmaları, TOGG'un resmi internet sitesi "togg.com.tr"deki "TOGG TV" sekmesinden canlı olarak izlenebiliyor.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 23 24