Son Dakika:
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Prof. Dr. E. Semih Yalçın, “Partisini Hedef Alan Saldırılara” ilişkin açıklamalarda bulundu. Açıklama şu şekilde; "MHP’nin siyaset sahnesindeki yapıcı rolünü, itici gücünü ve millet nezdindeki itibarını hazmedemeyen bazı çevrelerin, son günlerde yaşanan bazı hadiseleri bahane ederek partimiz aleyhinde bozgunculuk krizlerine girdiği gözlemlenmektedir. Dost görünen düşmanlarımızdan da, açık hasımlarımızdan da, siyasi rakiplerimizden de partimize, teşkilatlarımıza ve mensuplarımıza akla hayale gelmedik asılsız suçlamalar yöneltilmekte, hakkımızdaki alçakça ithamlar birbirini kovalamaktadır. Biz sabır ve suhulet gösterdikçe, itidal ve müsamaha ikliminde kaldıkça; fitne ve fücur erbabı çarklarını daha bir ihtirasla döndürmekte, daha bir cesaretlenip fütursuzlaşmakta, her zamankinden daha seviyesiz yöntemlere başvurarak hücumlarını arttırmaktadır. Davamızı, Ülkücü Hareket’i ve partimizi ilgilendiren hassas konulardaki sessizliğimiz, sakın ola ki aczimize yorulmasın! Hazreti Ali'nin veciz bir sözü vardır, “Susmak vakardır.” diye… Susup sükût ettiysek; fitne kazanını kaynatan dönek, hain ve facirlerin ateşine odun taşınmasına engel olmak istediğimizdendir. Zaman her şeyin ilacıdır. Bazen sabretmeyi bilmek gerekir. Sabırlıyız ama zayıf asla değiliz. Beklemesini biliriz ama mütereddit değiliz. Sabrımızı sınayanlara da hayat ve siyaset dersi vermekten imtina etmeyiz. Zaman, MHP'nin davasında ve tutarlı politikalarındaki haklılığını gösterecektir. Yeri ve zamanı geldiğinde konuşur; desise, entrika ve fitne erbabını susturmasını biliriz. Vakti geldiğinde Hazreti Ali'nin kılıcı Zülfikar olur; şer güruhunun zehir saçan dillerini kesip bozguncuların boynunu koparırız. MHP'nin acılarına el ovuşturup sevincine buğzedenlerin suretihaktan görünmelerine prim vermeyiz. Timsah gözyaşlarına kanmayız. Yalancı pehlivanlara, sahte kabadayılara pabuç bırakmayız. Kurusıkı atanlara itibar etmeyiz. 53 yıldır durduğumuz yerden milim oynamayız. Geldiğimiz noktadan dönmeyiz. Akrebin kıskacında yoğrularak sürdürdüğümüz siyasi mücadeleden, tutarlı duruşumuzdan zerrece taviz vermeyiz. İlkelerimizi, tutarlı siyasi duruşumuzu savunmaktan geri durmayız. Doğru bildiğimizden şaşmaz, tavrımızı değiştirmeyiz. Biz, yolumuzdan dönmez, hedefimizden sapmayız. MHP; bugüne kadar Hakk’ın, hakikatin peşinde olmuştur, bundan sonra da aynı çizgide cesaret ve kararlılıkla yürüyecektir. Ahlak, dürüstlük, ehliyet ve liyakat daima temel düsturlarımız; yalan, fitne ve fesat düşmanımız olmuştur. Bizden görünüp bizi birbirimize düşürmeye çalışanların, üzerimizden siyasi çıkar sağlamasına fırsat vermeyiz. Bizi anlamak istemeyenlere sabırla haklılığımızı anlatmaktan da geri durmayız. Bununla birlikte, bizi dost bellemeye niyeti olmayanlara alaka ve dostluğumuzu heba ve feda etmeyiz. Bize zorluk çıkarmaya, yolumuza engel döşemeye çalışanları bertaraf etmesini biliriz. Bizim tarafımız ve yerimiz bellidir. Tarafımız Türk milleti, yerimiz milletin sinesidir. Yolumuz Hak yolu, hedefimiz milletin bekasıdır. Türk milleti var oldukça MHP de var olacaktır. MHP, aziz milletimizin varlık sigortasıdır ve bu fonksiyonunu icra etmesine hiç kimse engel olamayacaktır. Karanlık mahfillerde tezgâhlanan kirli oyunlar; MHP'nin birlik ve beraberliğini, kuvvetli teşkilatlarımızın dirlik ve düzenini bozamayacaktır. MHP, 53 yıldır her badireden, her engelden, her tuzaktan güçlenerek çıkmayı bilmiştir. İtibar suikastları, aleyhimizdeki algı çalışmaları, partimizi güçten düşürmeye, takatimizi tüketmeye matuf saldırılar, bizi yolumuzdan döndüremeyecektir. Kitleleri şaşırtmaya, ortalığı karıştırmaya, kaos yaratmaya, MHP’nin kurumsal kimliğini lekelemeye dönük dolap ve tezgâhlar karşısında en adil hakem Türk milletidir. Biz; Hakk’a ve hakikate inandığımız gibi, milletimizin ferasetine de güveniyoruz. Olaylar, insanlar, kurumlar, senaryo ve kurgular üzerinden MHP’yi zaafa uğratacağını, ışığının söndürüleceğini vehmedenler aldanmaktadır. MHP, siyasette kutup yıldızıdır. MHP; milletimizin kader çizgisinde bir istikbal kervanı, istiklal bayrağıdır. Sırtlandığımız kutsal yükü Kızılelma”ya götürmemize, taşıdığımız bayrağı zirveye çıkarmamıza hiç kimse, hiçbir beşer mani olamayacaktır. Bayrağı lekelemeyecek, lekeletmeyeceğiz. Nefislerini zirveye taşımaya mütemayil fitne erbabının, davamızın ismetini kirletmesine izin vermeyeceğiz. Partimizi zarara uğratmaya, itibar ve haysiyetten düşürmeye; milletimizin sinesindeki, yüreğindeki yerini değiştirmeye yeltenenlerin çabaları beyhudedir. Partimizin millet nezdindeki muhabbet ve kredisini hiç kimse tüketemeyecektir. MHP’ye oyun kurmaya, başına tezgâh açmaya çaba gösterenler ziyandadır. MHP; bugüne kadar itibar suikastlarından, haysiyet ve şeref pusularından güçlenerek çıkmıştır; bundan sonra da devran değişmeyecektir. MHP camiası; kirli tezgâhlara düşmeyecek, çirkin oyunlara gelmeyecektir. Şehitlerimizin aziz ruhları manevi rehberimiz, bize bıraktıkları mücadele azmi kudret kaynağımızdır. Yüce Allah; fasıklarla değil, doğrularla birliktedir!"
Platform adına açıklama yapan Harun Hınız “Adnan Menderes’i idam eden CHP, hiç utanmadan, sıkılmadan, şehit başvekilimizin ‘Yeter Söz milletindir’ sloganını kullanıp CHP binasına asarak Menderes’in ruhunu bir daha idam sehpasına çekti.” dedi. https://twitter.com/ozlemdogan_/status/1620355416743084037?s=46&t=9PQncJ6G6aMiXsRoq7Q1pA
Kahramanmaraş'taki büyük yıkım sonrası kentte enkazlar kaldırma hasar-tespit çalışmaları devam ediyor. Bu sırada AK Parti Dulkadiroğlu İlçe Başkanı Şahin Avşaroğlu'nun yaptırdığı binalarda da yıkımlar olduğu belirlendi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, Avşaroğlu'nu "derhal görevden el çektirdiklerini" ifade ederken "Bundan sonraki yasal süreci kendisi takip edecek. Temel prensipler çerçevesinde gereken adımları atarız" dedi. Kandemir, yaptığı açıklamada, depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi. Depremin ilk anından itibaren bölgelerde faaliyetlerini sürdüklerini belirten Kandemir, "Bir yandan yoğun bir şekilde arama kurtarma çalışmalarımız devam ediyor. Hükümetimiz de aynı anda birçok şeyi yapma gayretinde. Bütün milletvekillerimiz, MYK, MKYK üyelerimiz ve teşkilatlarımız, ilk günden itibaren sürecin içinde ve çalışmalara destek olma gayreti içerisinde." ifadesini kullandı. AK PARTİ'DEN AÇIKLAMA: DERHAL GÖREVDEN EL ÇEKTİRDİK Depremin ardından bölgedeki AK Parti teşkilatlarından gelen bilgiler doğrultusunda çalışmalar yapıldığını aktaran Erkan Kandemir, şunları kaydetti: "Tabii bu süreçte bize ulaşan bilgilerin tamamını da çok dikkatli bir şekilde değerlendirdik, değerlendiriyoruz. Kahramanmaraş'ın Dulkadiroğlu İlçe Başkanlığımızı yapan Şahin Avşaroğlu'nun inşa ettiği yapılarda da yıkımlar olduğunu öğrenince AK Parti olarak derhal görevden el çektirdik ve yerine de bir başka arkadaşımızı görevlendirdik. Bundan sonraki yasal süreci kendisi takip edecek. Sonucunu bilemeyiz ama parti olarak bu konuda en ufak bir tavizimiz asla olmaz. Temel prensipler çerçevesinde gereken adımları atarız." KAÇTIĞI İDDİALARINI YALANLADI Öte yandan depremin ardından kaçtığı yönündeki iddialara sosyal medya hesabından yanıt veren Avşaroğlu, iddiaları yalanlarken "Deprem sonrasında ilk andan itibaren hemşehrilerimin yanında, yapılan çalışmaların içerisindeyim. İlk günden bu yana ilimizin merkez ilçeleri; Dulkadiroğlu ve Onikişubat ilçeleri dışında herhangi bir yere gitmem söz konusu olmadı" demişti.
Latif Şimşek, “Karamollaoğlu, Akşener’e ‘Yeter artık sizden çektiğimiz’ diyor. Bunun üzerine Meral Hanım masayı terk etmek üzere kalkmış ‘Bana müsaade o zaman’ demiş. Davutoğlu araya girmiş, bir süre sonra ortam yine elektriklenmiş” ifadelerini kullandı.
Duhok'ta çarpışarak düşen iki helikopterde ölen 9 PKK/YPG'li teröristin bölgeye giden biri akademisyen 3 kişilik CHP heyeti ile görüşecekleri iddia edildi. MAZLUMDER'IN eski yöneticilerinden Abdurrahim Semavi, Kuzey Irak'ın Duhok kenti yakınlarında düşen ve terör örgütü PKK'nın 9 üst düzey yöneticisinin öldüğü iki helikopter kazası ile ilgili açıklama yaptı. Kazada ölen teröristlerin CHP heyetiyle görüşmeye gitmekte olduğunu ileri süren Semavi, "Süleymaniye'de helikopter sembolik bir görüşme için gidiyor gözüküyorlar fakat CHP'lilerle görüşmeye giden yetkililer var bu net bilgi" dedi. Akşam Gazetesi'ne kazayla ilgili açıklamalarda bulunan Semavi, şu detayları paylaştı: Süleymaniye'ye gelen CHP'liler, parti genel merkezinden veya teşkilatlardan gelmiş değil. CHP'nin görevlendirdiği 3 kişi, bunlardan biri de akademisyen. Bu kişilerin kimler olduğu da biliniyor. Semavi'nin iddialarıyla ilgili Akşam, CHP Basın Bürosu'na da sorular yöneltti, ancak partiden gece saatlerine kadar bir yanıt gelmedi. TERÖRİSTLER İÇİN TAZİYE Haseke'den Süleymaniye'ye uçarken düşen iki helikopterde terör örgütü PKK/YPG'nin elebaşı Mazlum Abdi'nin yeğeni Şerwan Kobani'nin de aralarında olduğu 9 terörist ölmüştü. Elebaşı Abdi dün, Twitter hesabından o teröristlerin resimlerini paylaştı. ABD'nin başını çektiği Birleşik Özel Operasyonlar Müşterek Görev Gücü de Abdi'nin twitini paylaşarak PKK/YPG'ye başsağlığı diledi. Açıklamada, "Suriye'de güvenlik ve istikran korumaya devam ederken, ülkeleri için hizmete olan fedakarlıkları ve bağlılıkları unutulmayacak" ifadelerine yer verildi. ABD: TAKİBİMİZDE DEĞİLDİ ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tuğg. Patrick Ryder, iki gün önce "Suriye'de PKK/ YPG helikopter pilotluğu eğitimi veriyor musunuz?" sorusuna "Bildiğim kadarıyla hayır" yanıtını vermişti. Koalisyonun sözcüsü Yüzbaşı Kevin Livingston ise "Helikopter koalisyona ait değil ve operasyonların da bir parçası değil" ifadesini kullanmıştı. Sözcü helikopterin nereden nereye gittiğine yönelik soruya ise "Koalisyon o hava aracını takip etmiyordu" yanıtını vermişti. Ülkesinin ürettiği helikopterin kime ait olduğu sorusuna Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, "Bu helikopterin kime satıldığını Fransızların bilmesi gerekiyor mu?" sorusuna, "Yorumumuz yok" cevabını verdi.
TV100 yazarı Erdoğan Aktaş, geçen günlerde, “Genel başkanlarımız milletvekili olsun ve partilerin başında olsunlar” çıkışı yapan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan randevu istediğini belirtti. Aktaş, Yavaş’ın Kılıçdaroğlu’na, “Diğer genel başkanlar cumhurbaşkanı yardımcısı olacaksa, ben seçim çalışmalarına katılmayacağım” diyeceğini öne sürdü. Aktaş, bugün yayımlanan yazısında, “Bu yazıyı 19 Mart Pazar günü öğleden sonra yazıyorum. Randevu ya bugün ya da 20 Mart Pazartesi günü gerçekleşecek. Siz bu satırları okurken bu randevu gerçekleşmiş olabilir” ifadelerini kullandı. İşte Aktaş'ın o yazısı: “Mansur Yavaş bu buluşmada Kemal Kılıçdaroğlu’na, ‘Diğer genel başkanlar cumhurbaşkanı yardımcısı olacaksa, ben seçim çalışmalarına katılmayacağım’ diyecek. Meral Akşener, sadece iki Belediye Başkanı'nın, yani İmamoğlu ve Yavaş’ın 1+2 formülüyle cumhurbaşkanı yardımcısı olacağını, İttifak’ın diğer genel başkanlarının bu göreve getirilmeyeceğini düşünüyordu. Ancak son toplantıda işin rengi değişmiş ve formül 1+2+5 olarak ilan edilmişti. Ankara kulislerini çok iyi bilen ve tüm partilerin kulislerine hâkim olan önemli bir siyasetçinin bana aktardığına göre, Yavaş’ın Kılıçdaroğlu’na bu çıkışını Meral Akşener de Ekrem İmamoğlu da biliyor. Fakat ortada bir gerçek var ki, ilk kez kazanmaya bu kadar yakın olan CHP ve Millet İttifakı’nın diğer bileşenleri, kendi aralarındaki sorunları hâlâ çözememiş durumdalar.”
Selahattin Demirtaş'ın sokak çağrısıyla başlayan terör günlerinden, ışıl ışıl caddeleriyle, restore edilen mekânları ve festivalleriyle turizm merkezine dönüşen kentlere... AK Parti'yle büyük dönüşüm yaşayan Güneydoğu halkı, konuştu: Biz çok acı çektik. Artık Batı'da ne varsa Doğu'da da o var. Koalisyon hükümeti, terör, OHAL istemiyoruz. Türkiye, seçim için gün sayarken yıllarca terör nedeniyle büyük acılar çeken Güneydoğu'da AK Parti hükümetinin vizyon projeleriyle hak ettikleri yaşam standardına kavuşan halk, terörle ittifak kuranlardan şikâyetçi. Tutuklu eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın özerklik talebiyle PKK'lıları sokağa çağırması sonrası başlayan Sur-Hendek olaylarında şehirler yıkıma uğradı. Bölge halkı bir yandan devletin terörle mücadelesi, diğer yandan kalkınma için yollar, konutlar, köprüler, tüneller inşa etmesiyle huzur ve güven ortamına kavuştu. Terör eylemlerinin sıfıra indiği, teröristlerin parmakla sayılacak kadar azaldığı bölgede halk artık turizmle, festivallerle uğraşıyor. CHP'nin HDP'yle özerklik şartlı ittifakından rahatsız olan bölge halkı SABAH'a konuştu: Sedat Korkmaz (55): Diyarbakır'da esnafım. OHAL ve terörden çok çektik. AK Parti iktidarıyla yeni dönem başladı. Birçok yatırım yapıldı. Artık Batı'da ne varsa Doğu'da da var. Koalisyon hükümetleri yokluk demek. Şimdi de 7'li Masa çıktı. Eski Türkiye'ye dönmek istemiyoruz. İstikrar ve güven sürsün. TURİZMDE CAZİBE MERKEZİ OLDUK Muhammet Gültaşlı (54): Terörden çok çektik. Yıllarca buraları geri kaldı. Son yıllarda yapılan yatrımlarla huzur sağlandı. Turizm açısından cazibe merkezi olan bölgemizde istikrar ve huzurun sürmesini istiyoruz. KOALİSYONLARDAN ÇOK ÇEKTİK Mehmet Özsoy (37): Özel sektör çalışanıyım. Dünyadaki krizler nedeniyle zor günlerden geçiyoruz. Koalisyon olsaydı ne huzur kalırdı ne de krizle başa çıkılabilirdi. Koalisyonlardan, terörden çok çektik. Uzun süredir huzurluyuz. İstikrar bozulmasın.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı canlı yayın programında Altılı Masa'nın üyesi CHP'nin HDP ile ilişkisi hakkında, 'Terörü kaynağında kurutmaya devam edeceğiz. Siyasetteki uzantılarına milletimiz gereken dersi verecek.' dedi.
