26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

Ekrem İmamoğlu’nun çılgın projesi ‘İBB İnanç Masası’, Atatürk düşmanlarının istihdam merkezi haline gelmiş

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘Dinler Arası Diyalog’ (cengiz alçayır’ın iddiası) için kurduğu İnanç Masası, bundan tam bir sene önce faaliyete başlamıştı. DİAYDER iddianamesinde de adı geçen İnanç Masası’nın, PKK’lı teröristlere market yardımlarını ulaştırdığı iddia edilmişti. İBB İNANÇ MASASI SORUMLUSU DA ATATÜRK DÜŞMANI ÇIKTI İBB İnanç Masası’nda Ekrem İmamoğlu tarafından işe başlatılan Fatma Yavuz’un Türk milletine, Atatürk’e ve ülkücülere ettiği hakaretlerin yankıları geçmeden bu defa da İnanç Masası Başkanı Vedat Kara’nın da Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk’e düşman olduğu ortaya çıktı. ÜLKÜCÜLERE DÜŞMANLIK Türk milletini sözde Ermenistan ve sözde ‘Dersim’ katliamları için suçlayan İBB İnanç Dairesi sorumlusu Vedat Kara da tıpkı büro personeli Fatma Yavuz gibi ülkücü düşmanı… ‘BEN DE SOYKIRIM DİYORUM’ 1915 olayları için ‘soykırım’ ifadesini kullanan Kara’nın İBB’de görev almasına PKK’lılara ses çıkarmayan İYİ Parti’nin nasıl tepki vereceği merak konusu oldu…

2 yıl önce

Esed’in Türkiye’deki sözcüsü kim? İYİ Partili İlay Aksoy’un Esed aşkı çılgınlık boyutuna ulaştı…

İYİ Parti kurucularından İlay Aksoy’un, Türkiye Cumhuriyeti devletini karalayan ve dünyanın en büyük uyuşturucu çetesinin başı olarak gösterilen Suriye diktatörü Esed’i güzelleyen skandal açıklamalarına bir yenisi daha eklendi. Esed muhaliflerini vatan haini ve nankör olmakla suçlayan Aksoy’un, Türk milletine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘aptal’ diyen Suriyeli milletvekiline de cevap olarak “Resmi hükümetinizi tanımamız lazım” cevabını verdiği ortaya çıktı. Türk milletine hakaretler yağdıran Suriyeli milletvekili Fares Shehabi ile olan diyalogları iğrenç ilişkinin boyutlarını gözler önüne seriyor. ESED PROPAGANDASI İYİ Partili Aksoy’un Suriye diktatörü Esed‘e olan sevgisi sosyal medya paylaşımlarına ve katıldığı canlı yayınlardaki konuşmalara da sıkça yansıyor. Esed’in kötü bir insan olmadığını, Suriye’de Esed kontrolü altındaki bölgelerde huzur ve barış ortamının olduğunu, Esed muhaliflerinin ise vatan haini olduğunu söyleyen Aksoy, Türkiye’yi ise Suriye’de işgalci olarak tanımlıyor. ESED’İ SEVMEYENLERE ‘VATAN HAİNİ’ DEDİ İYİ Partili Aksoy, bugün sosyal medya hesabından yaptığı skandal paylaşımda Esed kontrolü altındaki bölgelerde çocukların huzur ve rahat içinde olduğunu söyleyerek, Esed zulmünden kaçarak sınırdaki güvenli bölgelerde yaşam mücadelesi veren çocukların ise içinde bulunduğu zor şartları bakın neye bağladı? TÜRKİYE’YE HAKARET İSİMLERLE SAMİMİYET Sürekli olarak Türk milletine Suriye’nin Halep milletvekili Fares Shehabi ile Twitter üzerinden konuşan Aksoy, Türk milletine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “aptal” diyen Esed’in milletvekili Shehabi’ye “Resmi hükümetinizi tanımamız lazım” cevabını vermişti. Suriyeli milletvekili Fares Shehabi ile İlay Aksoy’un aynı safta yer aldığını gösteren sosyal medya diyaloglarındaki ifadeler okuyanları dehşete düşürüyor. https://twitter.com/shehabifares/status/1486778535251427332?s=21 https://twitter.com/shehabifares/status/1482273400752123906?s=21 İLAY AKSOY’UN HAYRAN OLDUĞU ESED KİMDİR? ABD’nin önde gelen gazetelerinden New York Times, 10 yılı aşkın bir süredir savaşın, şiddetin ve belirsizliğin devam ettiği Suriye’de Devlet Başkanı Beşar Esed’e yakın çevrelerin milyarlarca dolarlık bir uyuşturucu imparatorluğu kurduğunu ortaya çıkardı. Resmi belgeleri ve yazışmaları yayınlayan gazete, Esad’a yakın çevrelerin özellikle Suudi Arabistan ve diğer Arap ülkelerinde çok popüler olan yasa dışı ve bağımlılık yaratan amfetamin, captagon isimli ürünün yoğun bir şekilde üretildiğini yazdı. Uyuşturucu ticaretinin ülkenin yasal ticaretini de katladığının altını çizen New York Times, “Bu operasyon, Suriye’yi dünyanın en yeni narko-ülkesi haline getirdi” yorumunu yaptı. https://twitter.com/yirmidorttv/status/1467956259504758787?s=21 KATİL ESED’İN KARDEŞİ OPERASYONUN BAŞINDA Uyuşturucunun üretim ve dağıtım sürecinin Suriye ordusu bünyesindeki dördüncü silahlı birlik tarafından takip edildiğini aktaran New York Times, bu birimin başında ise Suriye’nin en güçlü adamlarından biri olan ve Suriye lideri Esad’ın küçük kardeşi olan Mahir Esad’ın olduğunu hatırlattı. Çok sayıda ülkeye bu uyuşturucuların gönderildiğini fakat esas hedefin Arap ülkeleri olduğunu yazan gazete, diğer bölgelere gönderilen uyuşturucuların ise “hedef şaşırtmak için” gönderildiğini öne sürdü. https://www.youtube.com/watch?v=jcKuZsigjKE&feature=youtu.be

2 yıl önce

Jetgiller dönemi başlıyor! Elon Musk'ın son çılgınlığı: SpaceX teknolojisiyle Tesla'yı uçuracak

Elektrikli otomobil üreticisi Tesla ile uzay-havacılık şirketi SpaceX'in sahibi Elon Musk'ın son çılgın projesi heyecan yarattı. Tesla Baş Tasarımcısı Holzhausen, Tesla'nın Roadster hiper otomobilinin SpaceX teknolojisiyle donatılacağını söyleyerek uçan araç yapacaklarının müjdesini verdi.

1 yıl önce

Yunan medyası çılgına döndü: 'Türkler kontrolden çıktı!'

Rus S-300 hava savunma sistemlerinin Akdeniz üstünde uçan Türk F-16'larına kilitlendiği haberleri, gerilimi yeni bir boyuta taşıdı. Türkiye, Yunanistan'ın Girit Adası'na konuşlu S-300 sistemine ait hedef takip ve füze güdüm radarıyla Rodos Adası'nın batısında yaklaşık 3 bin metrede uçan bir F-16 jetine füze kilidi attığını açıkladı. Türkiye'nin açıklamalarına katıldığı bir radyo yayınında yanıt veren Yunan hükümet sözcüsü Yannis Oikonomou, "Yanımızda olan müttefiklere sahibiz" deyip Atina'nın 'caydırıcılık' yeteneğinin bulunduğunu ileri sürdü. Kathimerini gazetesi, 'Ankara'dan yeni meydan okumalar' başlığını tercih etti, CNN Yunanistan 'Yeni Türk provokasyonu' gibi skandal bir başlık attı. Eleftheros Typos gazetesi ise Milliyet'in 'Yunanistan ateşle oynuyor' manşetini okurlarına aktardı. Türk medyasında S-400'lerin devreye alınmasını isteyen haberlerin yer aldığını belirten Eleftheros Typos'taki bir başka haberin başlığı, 'Erdoğan yeni bir dizi meydan okumaya hazırlanıyor' oldu. Ta Nea gazetesi, 'Yanlış bilgi cümbüşü-Türk medyası: Haydi S-400'leri harekete geçirelim' başlığıyla bir habere yer verdi. Gazetedeki bir diğer haber ise, 'Drone kalkanında son aşama' başlığını taşıyor. Habere göre, özellikle son bir yıldır Türk insansız hava araçlarına karşı çare arayan Atina yönetimi çok yakında hamlesini yapıyor. Ta Nea, Yunanistan'ın kullanacağı sistemin Türk drone'larını Ege Denizi semalarında tespit edip 'körleştireceğini', hatta yazılımlarını bozabileceğini iddia etti. 'Türkler kontrolden çıktı-Hadi S-400'leri çalıştıralım' başlığıyla bir haber yayımlayan Yunanistan'ın en popüler internet sitelerinden in.gr, "Onlar S-300 konusunu gündemden düşürmüyor, Yunanistan'ın iddialarını reddediyorlar" ifadesine yer verdi. İnternet sitesi, Ankara'dan yapılan ilk açıklamayı ise 'Türkler gerilim sahnesi kuruyor-Atina'nın S-300 haberlerine tepkisi ne oldu? başlığıyla sundu. To Vima gazetesi, 'Türkiye provokatif uçuşlara devam ediyor' başlıklı haberinde Türk insansız hava araçlarının Ege Denizi'ndeki Certe ve Koçbaba adaları (Kandeliussa ve Levitha) üstünde belirdiğini ileri sürdü. 'Provokasyon'ların dinmek bilmediğini savunan gazete, Türk dronelarının 27 Ağustos Cumartesi sabahı tespit edildiğini aktardı. Ayrıca 'Ankara nereye gidiyor?' başlığıyla bir analize yer veren To Vima gazetesi, Türk-Yunan ilişkilerinin daha da fazla karmaşık hale geldiğini yazdı. Michos Panagiotis imzalı analizde, Türkiye'nin son günlerde dile getirdiği Yunanistan'ın 'tehlikeli ve saldırgan' hamlelerinin Atina'da endişeye yol açtığı kaydedildi. Ankara'nın duyurduğu olayın Atina tarafından apar topar 'reddedildiğini' belirten To Vima, Türkiye'nin asılsız haberler yaydığını ileri sürdü. Analize göre, Türkiye Yunanistan'ı saldırgan olarak spot ışıklarının önüne koyarken, 23 ve 25 Ağustos'taki benzer olaylar hatırlatıldı. YUNANİSTAN KENDİNİ ELE VERDİ Türk ve Yunan savaş uçakları, Ege Denizi üstündeki NATO görevinde geçen hafta karşı karşıya geldi. Kuzey Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) en büyük ikinci ordusuna sahip Türkiye, ittifak görevi için 23 Ağustos Salı günü savaş uçaklarını havalandırdı. Türkiye'nin batısındaki Ege Denizi'nde ilerleyen F-16 jetlerine, önemli NATO görevi sırasında ittifakın bir başka üyesi Yunanistan tarafından radar kilidi atıldı. Yunan savaş uçaklarına karşılık verildiğini duyuran Ankara, Atina yönetiminin Ege Denizi üstünde Türkiye'yi taciz edebilmek için NATO görevlerini bile riske attığını belirtti. Ege Denizi'ndeki eşine az rastlanır olay Türkiye tarafından NATO'ya aktarıldı. Yunanistan tarafı ise, Yunan hava sahasına saat 10.57'de giren ilk jetin Kerpe ve Kasos adalarının kuzeybatısındaki Divounia'da yaklaşık 9 bin metre yükseklikte uçtuğunu ileri sürdü. Atina, ikinci F-16 savaş uçağının ise üç dakika sonra Girit ve Kerpe'nin kuzeyindeki küçük ada Kamilonisi semalarında göründüğünü savundu. Ancak Yunan medyasındaki haberlerde, Yunan hava sahasından geçen bir Amerikan B-52 bombardıman uçağı ı öne çıkarıldı. ABD'LİLERİN YAYINLADIĞI FOTOĞRAF NATO uçuşu sırasında güneybatıdan Yunanistan'a yaklaşan ünlü bombardıman jeti B-52'ye geçmişte Yunan savaş uçakları eşlik ediyordu ancak son uçuşta böyle bir uygulama gerçekleşmedi. Haberlere göre, B-52 Ege Denizi üstüne ulaştığında bilinmeyen beş uçak Kerpe semalarında radarda belirdi ve Amerikan bombardıman jetinin rotasına giriş yaptı. Bunun üzerine Yunan hava kuvvetleri de Girit Adası'nda konuşlanan savaş uçaklarına kalkış emri verdi. Yunan medyası, Atina'nın Türk jetlerinin NATO görevi için Ege Denizi üstünde uçacağından haberdar olduğunu ve F-16'ların bir saat erken Yunan hava sahasına girmesinin krize yol açtığını ileri sürdü. ABD ordusu ise, söz konusu olaydan birkaç gün sonra Türk F-16'larının eşlik ettiği B-52 bombardıman jetinin fotoğrafını resmi internet sitesiden yayımladı. Türkiye'ye göre Ege Denizi'ndeki sorunların ana başlıkları; deniz yetki alanları yani, kara sularının genişliği ve kıta sahanlığı, hava sahaları, aidiyeti belli olmayan adacık ve kayalıklar ile Yunanistan'ın Doğu Ege Adaları'nı silahlandırması. Atina'ya göre ise Ege Denizi'nde iki ülke arasında sadece tek bir anlaşmazlık var; o da kıta sahanlığı. Doğu Akdeniz'de birbirine rakip olan NATO üyesi Türkiye ve Yunanistan arasındaki en temel sorunlardan biri, Atina'nın 10 mil olarak ilan ettiği hiçbir uluslararası kurala uymayan hava sahası. Dünyada kabul edilen yöntem, hava sahasının genişliğinin kara sularıyla aynı olması. Bu da, 6 millik bir mesafe demek. Türkiye, Yunanistan'la arasındaki 6 ila 10 mil arasındaki mesafeyi uluslararası hava sahası olarak tanıyor. Atina ise, söz konusu mesafeye giren Türk jetlerini ihlalle suçluyor. Yunanistan'ın 1990'larda kara sularını 12 deniz miline çıkarma hamlesi ise Türkiye'nin askeri önlemler de dahil sert tepki göstereceğini duyurmasıyla askıya alındı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kullandığı seri üretim ilk Togg banttan indi: 'Çılgın Türkler geliyor' diyecekler

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kullandığı seri üretim ilk Togg banttan indi. Erdoğan Togg'un üretim tesisinde önemli açıklamalarda bulundu. Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: Bu anlamlı günde tek yürek olduğumuz tarihi bir açılışta buluşmamız nasip eden rabbime hamd semalar ediyorum. Seri üretim bandından indirilen sizlerin huzuruna çıkardığımız bu otomobille 60 yıllık hayal gerçek oldu. Millet olmak demek ortak bir geleceğe birlikte yönelmek demektir. Togg ortak bir hayali kurmayı bize yaşatan projenin adıdır. 60 yıllık hayalin gerçeğe dönüşüne şahitlik ediyoruz. Bir tarafta kırmızı bir tarafta ise beyaz. Togg, 85 milyonun ortak gururudur. Destek veren herkese teşekkür ederim. Emekçilerimizi kutluyorum. Ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Türkiye Yüzyılı'nın ilk fotoğrafı da işte burada. Dün Ankara'da cumhuriyetin yeni asrına damga vuran Türkiye'nin Yüzyılı müjdesini milletimizle paylaştık. Kimileri Togg'u akıllı cihaz olarak tarif ediyor. Bize küçük düşünmek yakışmaz. Vizyonumuz da geniştir. Namerte muhtaç olmamaktır. Bir tarafta kırmızı, bir tarafta beyaz. Ne anlama geldiğini herhalde anlıyorsunuz. TAYFUN FÜZESİ Tayfun füzesi atıldı ve Yunanistan'ın gündemine geldi. Daha durun arkası gelecek. "ÇILGIN TÜRKLER GELİYOR" Türkiye Yüzyılı'nın ilk eseri Togg'dur. TOGG Avrupa'nın yollarına düştüğü zaman Avrupa tutuşacak, "Çılgın Türkler geliyor" diyecekler. Bu günlere kolay gelmedik. Gece-gündüz çalıştık, bilime araştırmaya öncelik tanıdık. Siz fabrika kurulmuyor diye ortalıkta dolaşanlara itimat etmeyin. Salgın, Avrupa ve Asya'daki tedarik zincirlerini sarsarken biz yatırım yapıyorduk. Togg dünyanın birçok ülkesinde yolları süsleyecek. Togg prestijli olarak yoluna devam edecek. MUHALEFETE "TOGG" YANIT: "İŞTE BUYRUN FABRİKA BURADA" Yerli ve milli bir otomobil markasına sahip olmamak milletçe yüreğimizi hep sızlatıyordu. Biz yerli otomobil üretmek intihardır diyenleri gördük. Ülkemizin önde gelen sanayicileri ve iş insanları bir araya gelerek bu projeyi başlattı. İlk tanıtımda hani bunun fabrikası diyerek alay edenler vardı. İşte fabrika burada. Devrim otomobiline engel olanlar, devrin otomobili Togg'a engel olamadılar olamayacaklar. Altyapımızdaki asırlık ihmalleri gidermek için gece gündüz çalıştık. Bilim, teknoloji, araştırma geliştirmeye öncelik tanıdık. Sanayi, tarım, ihracatımızı geliştirdik. Ülkemizde 20 yılda adeta sıfırdan bir yenilikçilik eko sistemi kurduk. Teknopark sayımızı 96'ya, organize sanayi bölgelerimizin sayısını 344'e, buralardaki istihdamı 2.5 milyona çıkardık. Siz fabrika kurulmuyor diye ortalıkta dolaşanlara itibar etmeyin. Türk sanayicisi fabrika kuracak arsa bulmak için birbiriyle yarışıyor. Salgın, Avrupa ve Avrupa'daki tedarik zincirlerini sarsarken sanayicimiz ihracatla meşguldü. Girişim ekosistemimiz geçen yıl 1.5 milyar doların üzerinde yatırım alarak tüm zamanların rekorunu kırdı. Dünyada teknoloji ve girişimciliğin nerelere geldiğini görmek için 10 bin kilometreye girmeye lüzum yok. Bunun için teknoparklara bakmanız, Türk girişimcileri ziyaret etmeniz yeterli. TOGG önümüzdeki dönemde prestijli bir Türk markası olarak dünyanın pek çok yerinde yolları süsleyecektir. Fabrikasına sahip olmamak milletçe yüreğimizi sızlatıyordu. Milli otomobil markası çıkması vaktidir deyince milletimiz yanımızda yer aldı. Ülkenin cumhurbaşkanı olarak, ta başbakanlığım döneminde babayiğitlere davet çıkardım. Bu ülkede evelallah bu işi üstlenecek babayiğitler var. Her çabamız gibi buna da dudak bükeler vardı. Yerli otomobil üretmek intihardır diyenleri gördük. Ancak kararımızdan taviz vermeyerek bu projeyi hayata geçirecek babayiğitleri aramayı sürdürdük. Sanayi şirketleri biraraya gelerek birikim ve tecrübeleriyle yerli otomobil projemizi başlattılar. Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu öylesine tuttu ki, Togg markanın da ismi olarak gönüllerde yerini aldı. Proje Devrim otomobilinin akıbetini yaşasın diyenler yapamazsınız diyenlere de rastladık. Bugün banttan indirdiğimiz aracın ilk tanıtımında hani bunun fabrikası nerede diyerek alay edenler vardı. İşte buyrun fabrika burada En başından beri projeyi boğmaya, değersizleştirmeye çalışanlara soruyorum; fabrika nerede diyordunuz, fabrika burada Bursa Gemlik'te. Salgın şartlarına rağmen rekor hızla inşa edilen Togg Gemlik Tesisi, onu da söyleyeyim öğrensinler 1.2 milyon metrekare arazi üzerinde 230 bin metrekare kapalı alana sahip eser olarak işte burada. TOGG NE ZAMAN YOLLARA ÇIKACAK? 2023'ün ilk çeyreğinin sonunda yollarda olacak. Bu tesiste araştırma geliştirme merkezi var. Tasarım merkezi var. Prototip geliştirme ve test merkezi var. Strateji yönetim merkezi var. Test pisti de var. Oradan geldim. Velhasıl burada otomobil üretmek için ihtiyaç duyulan herşey var. Burası çevreye duyarlı yeşil bir tesis. Çevreci. Fikri ve sınai mülkiyet hakları yüzde yüz ülkemize ait proje olan Togg'un üretiminde Anadolu'nun dört bir tarafındaki KOBİ ve tedarikçilerimiz de yer alıyor. FİYATI NE KADAR OLACAK? Sanıyorum ön satışın başlayacağı şubat ayında Togg'un fiyatı da açıklanacaktır.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Miçotakis'e sert tepki! "Yanlış yaparsan çılgın Türkler yürür"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenyurt'ta eğitim kampüsü temel atma töreninde konuştu.  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:  "Eğitimde kalitenin daha da artması için çalışıyoruz. Evlatlarımızın geleceğine sahip çıkmak için pek çok projeyi hayata geçirdik. Toplam 10 bin 791 metrekarelik büyüklüğe sahip bu eser inşallah Esenyurt'la birlikte İstanbul'umuzun medarı iftiharı olacaktır. Esenyurt'u cazibe merkezi haline getirecek bir eğitim külliyesinin inşasına başlıyoruz. Kampüsü önümüzdeki eğitim öğretim yılına yetiştirmeyi planlıyoruz. Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Biz, halka hizmeti Hakk'a hizmet olarak gören, icraat odaklı çalışan bir hükümetimiz. İnşallah pazar günü ilklerin ve enlerin eseri olacak Kağıthane-İstanbul Havalimanı Metro Hattı'nı açıyoruz. İMAMOĞLU'NUN METRO AÇILIŞI: VAH ZAVALLILAR (Kılıçdaroğlu, Akşener ve İmamoğlu'nun metro açılışına katılması) Geçen metroya binmişler. Metroya binmişler de vatman yok. Kendiliğinden gidiyormuş. Konuşuyorlar. 'Bu Paris'te bile yok' diyorlar. Allahualem daha Paris'i görmüş bile değiller. Siz neredesiniz ya? Vah zavallılar ya. Bizim icraatımızın ulaştığı yerlere bunların hayalleri bile ulaşamaz. "SEÇİM İÇİN SAYILI HAFTALAR KALDI" Seçim için artık sayılı haftalar kaldı. İstanbul'daki milletvekillerinin kahir ekseriyetini Cumhur İttifakı olarak almamız lazım. Türkiye'nin müreffeh yarınları için 85 milyon olarak hep birlikte bu imtihanı alnımızın akıyla vermemiz gerekiyor. Türkiye'nin kaderini İngiliz The Economist mi belirleyecek? Benim milletim belirleyecek. Onlar kendi ülkelerinin kaderini belirleyemiyor. Millet sokakta. Aç, açık. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. Fransa öyle, İngiltere öyle, Almanya öyle. Ama Türkiye öyle değil. 2023'te hata yapma lüksümüz yok. MİÇOTAKİS'E SERT TEPKİ: ÇILGIN TÜRKLER YÜRÜR Bak Miçotakis şunu iyi bil: Bir yanlış yapmaya kalkarsan, çılgın Türkler yürür bunu bilesin. Ama akıllı uslu durursan, bizim seninle işimiz yok. Biz, nice ihanete rağmen 20 yıldır sabırla bu günlere getirdiğimiz stratejik projelerimizi, hamlelerimizi 3-5 muhterisin keyfine emanet edemeyiz."

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Çılgın Türkler yürür' sözleri Yunan medyasına damga vurdu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ege ve Akdeniz’deki provokatif hamlelerde bulunan Yunanista'nı adaları silahlandırılmaması konusunda bir kez daha uyardı. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’e seslenen Erdoğan, "Milletimizin gurur kaynağı olan savunma sanayisi... Göreve geldiğimizde ne kadar yerliydi? Yüzde 20. Şimdi ne kadar? Yüzde 80. Nereden nereye geldik? Bu çalışarak oldu, yatarak olmadı. Şimdi dünyanın değişik yerlerine İHA'larımız gidiyor. SİHA'larımız gidiyor. Akıncılarımız gidiyor. Daha neler neler gidecek. Artık güçlü bir Türkiye var. Yunanistan şöyle demiş, bu böyle demiş. Bak diyorlar ki 'Bu Tayfun diye bir füze Türkiye üretti. Ama işte bu Atina'yı vurursa ne olacak?' Bizim Atina'yı vurmak gibi bir derdimiz yok. "Yeter ki siz akıllı olun. Adaları silahlandırmaya kalkarsanız biz eli kolu bağlı mı duracağız? Bak Miçotakis. Gene sağda solda konuşuyorsun. Şunu iyi bil. Eğer bir yanlış yapmaya kalkarsan çılgın Türkler yürür bu bilesin. Ama akıllı uslu durursan bizim seninle işimiz yok. Ve biz nice ihanete rağmen 20 yıldır sabırla, azimle, fedakarlıkla bugünlere getirdiğimiz stratejik projelerimizi, eserlerimizi, hamlelerimizi, üç beş muhterisin keyfine teslim edemeyiz" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu uyarısı Yunan medyasında yankılandı. CNN Yunanistan: Yanlış yaparsan çılgın Türkler gelecek CNN Yunanistan, “Erdoğan’dan Miçotakis’e: Yanlış bir şey yaparsan çılgın Türkler gelecek” başlığına yer verdi. Haberde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Yunanistan’a ve ülkenin Başbakanı Miçotakis’e yönelik tehditlerde bulunduğu belirtildi ve Erdoğan’ın ifadeleri aktarıldı: Bak Miçotakis, gene sağda solda konuşuyorsun şunu iyi bil, eğer bir yanlış yapmaya kalkarsan çılgın Türkler yürür bu bilesin. Ama akıllı uslu durursan bizim seninle işimiz yok." Kathimerini: Erdoğan’dan yeni tehditler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaların silahlandırılması konusunda Yunanistan’ı suçladığı, Atina’nın Lozan Antlaşması’na aykırı adımlar attığını söylediği kaydedildi. Kathimerini gazetesinin “Erdoğan’dan yeni tehditler: Adaları askerileştirirseniz, hareketsiz mi kalacağız?” başlıklı haberinde şöyle denildi: Erdoğan, Türk Tayfun füzesine işaret etti ve artık güçlü bir Türkiye olduğunu söyledi. Türkiye, Tayfun dlı füzeyi üretti. Miçotakis’e ‘akıllıca davranırsan, seninle işimiz yok’ dedi.

1 yıl önce

Bakan Soylu bu sözlerle duyurdu: Çılgın Türklerin yürüyüşü daha yeni başlıyor

Soylu, ATO Congresium'da düzenlenen "5. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı"nın açılış resepsiyonunda yaptığı konuşmada, geçmiş Türkiye ve bugünkü Türkiye arasında büyük farklar olduğunu ifade etti. Türkiye'nin 21. asrın başından itibaren, dünyanın, gelişmiş ülkelerinin "caka sattığı" bütün teknolojilerine, bütün altyapılarına kavuştuğunu dile getiren Soylu, şöyle konuştu: "Biz biraz öz güven eksikliğiyle yetiştik. 'Yapamazsınız, edemezsiniz, gerçekleştiremezsiniz' diye bir öz güven eksikliğiyle yetiştik. Biz, Türkiye'de insanların kendisini ifade edemediği bir iklimde yetiştik. İnsanların kendi inancını, kendi kimliğini, kendi değerlerini ifade edemediği bir Türkiye'de yetiştik. Biz sürekli Amerika'nın, Avrupa'nın, İngiltere'nin, Almanya'nın her şeyi 10, 20, 50, 100 yıl planlayabildikleri, hepimize büyük bir baskı koydukları bir iklimde yetiştik. Sanki attığımız adımı izleyen bir Amerika var, bir Almanya var. Bir şey söylersek onlar kızarlar, darılırlar ve biz büyüdüğümüz zaman bir iş yapmaya kalkarsak önümüze, 'Siz bize, zamanında bunu söylemişsiniz' diye sicilimizi koyabilecekleri bir anlayıştan ürkerek ve korkarak büyüdük. Çünkü onların adamları vardı bu ülkede, istedikleri otomobilleri, uçakları ürettirmezlerdi. Onların adamları vardı 'Ben iyi bir şey yapmaya çalışıyorum' diyen insanlara bu ülkede deli muamelesi yapılırdı. Biz böyle bir iklimde yetiştik. Biz bu iklimde yetişirken 'Biz bunu ne zaman yırtarız da ne zaman öz güvenimizle buluşuruz' anlayışını hep içimizde dert ettik." Türkiye'nin 300 yıldır sürekli olarak düştüğü yerden kalkmaya çalışan bir ülke olduğunu belirten Soylu, 21. asrın başından itibaren geçmişte elde ettiği tecrübelerle Türkiye'nin geldiği yeri ve yaptığı yatırımları anlattı. Türkiye'nin hem kişi başına gelir seviyesini hem de gayrisafi milli hasılasını yükselttiğini belirten Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: " 'Siz araba yapamazsınız', diyenlere, 'Biz araba yapabiliyoruz', 'Siz terörle mücadele edersiniz ama bizim mühimmatımıza ihtiyacınız var' diyenlere, 'Hayır biz bunu da iyi bir şekilde yaparız' diyebilen bir Türkiye var. 'Siz e-Devlet nedir, ne anlarsınız, zaten hepiniz köylülersiniz, Orta Doğu insanısınız' diye bize tepeden bakanlara, e-Devlet konusunda belki de dünyaya örnek bir adım atabilme kabiliyetini gösteren bir anlayışı sergiledik. Yetmedi, Türkiye'de üniversiteye ne zaman gireceğim diye çaba sarf edenlere Türkiye'nin 81 vilayetinde herkesin üniversite imkanına erişebilmesini ve ondan sonra da o üniversitelerin sadece çocuklarımızı okutmadığı, aynı zamanda her gittikleri vilayette sosyal kalkınmanın da en önemli dinamiklerinden birisi olduğu gerçeğini ortaya koydu. Şırnak'a kamyon gitmiyordu, Şırnak'a şimdi doçent ve profesör gidiyor. Türkiye hangi noktadan, hangi noktaya geldi?" Kısıtlarla ve özgürlüklerin daraldığı alanda yetiştiklerini belirten Soylu, bugünkü gençlerin ve Türkiye'nin ise her şeyi istediği gibi konuşabilen, istediği gibi düşünebilen, istediği gibi kendini ifade edebilen bir anlayışla büyüdüğünü kaydetti. "TÜRKİYE BAMBAŞKA BİR NOKTAYA GİDİYOR" Soylu, Türkiye'nin bambaşka bir noktaya gittiğini söyleyerek, "Şu anda şu verimlilik fuarında yaşadıklarımız, gördüklerimiz, göreceklerimiz yıllardan beri tekamülünü kendi gözlerimizle izlediğimiz bu anlayış, önümüzdeki yıllarda bütün dünyaya parmak ısırtacak bir noktaya varmıştır." diye konuştu. Bakan Soylu, 2017'de "Dağlarda teröriste nefes aldırmayacağız." dediklerinde, muhalif medya ve terör örgütü medyasının kendileriyle dalga geçtiğini anlatarak, "Bugün Türkiye'nin dağlarında teröristler gezmeye korkuyorlar. Kandil'den gelen talimatlarda 'aman sığınaklardan çıkmayın' diye tembihatlar da bulunuluyor. Niye? Zaten 100'ün altında kaldılar, daha fazla orada derdest olmasınlar diye. Türkiye her alanda önemli bir büyüme ortaya koymaktadır ve devam etmektedir." değerlendirmesini yaptı. Süleyman Soylu, Tendürek Dağı'nda bugün teröristin olmadığını ancak dağın tepesinde jandarmanın uzay üssü gibi bir üs bölgesi olduğunu anlattı. "Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılı 29 Ekim 2023 tarihi itibarıyla bizim neslin, hem birinci asrı hem de ikinci asrı göreceği bir gün olarak tarihe nakşedilecektir." diyen Soylu, Kastamonu ziyaretinde gençlerin kendisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan için "Yorulmuyor musunuz?" diye sorduğunu belirtti ve "Biz meseleye iş olarak bakmıyoruz, biz meseleye büyük bir Türkiye davası olarak bakıyoruz." dedi. "TÜRKİYE YÜZYILI TESADÜFİ BİR KAVRAM DEĞİLDİR" Soylu, Türkiye'nin birçok haksızlığa, oyuna, tezgaha, darbeye rağmen ayakta kaldığını belirterek, şunları kaydetti: "Türkiye Yüzyılı tesadüfi bir kavram değildir. Tesadüfi ortaya konulan bir kavram değildir. Biz tam 600 yıl boyunca bütün dünyaya kendimizi anlatabilen bir anlayış kurduğumuz için bugün Afrika'ya gittiğimiz zaman 'Türkler geldi' diye kucaklıyorlar. Ama Fransızlara dirsek çeviriyorlar. Çünkü onlar sömürgeci, biz hem Müslümanız hem de insanız. İlk kez böyle bir fırsatı yakaladık, hep beraber. İlk kez Orta Doğu'nun, Orta Asya'nın, Balkanların sokaklarında bu milletin adaleti ve bu milletin mağdur ve mazluma nasıl el uzattığı ve bu milletin lideri konuşulmaktadır. Biz bugün başka bir noktadayız. Tam da ecdadımızın yaşadığı dünyadaki elde ettiği o haklı noktada olduğu gibi başka bir noktaya doğru gidiyoruz. Bu çok gurur verici bir iştir." "BU BİR BAYRAK YARIŞIDIR" Soylu, Bingöl'de demir cevheri rezervi bulunduğuna dikkati çekerek, "Bingöl'de dün terör vardı, bugün maden var. Bugün Gabar'da petrol var. Geçenlerde temizlediğimiz Cudi'nin Tuşimiya Vadisi'ne indik. 6 bin 500 kalorinin üzerinde kömür var. Biz zengin bir ülkeyiz. Çocukluğumuzda hep şöyle söylerlerdi, 'Her şeyimiz var ama bize yaptırmıyorlar' kırdığımız zincir budur. Ayasofya'yla, insansız hava araçlarıyla beraber kırdığımız zincir budur. Çılgın Türkler'in yürüyüşü daha yeni başlıyor, buna inanıyoruz. Tayyip Erdoğan bir tane otomobil yapabildi ama yaptı. Tayyip Erdoğan'ın yetiştirdiği nesiller göreceksiniz, dünyaya ne otomobiller yapacaklar, daha yeni başlıyoruz. Bu bir bayrak yarışıdır." diye konuştu. Bakan Soylu, sözlerini şöyle tamamladı: "Kimse kusura bakmasın, bizim bakanlığımızla teknolojide koşturabilecek bir rakip de görmüyorum. Rekabet açık. Her yerde tevazu yaparım, burada yapmam. Nüfustan göçe kadar e-Belediyeden, e-Devlete kadar, jandarma, sahil güvenlik, emniyet, göç bunların entegrasyonundan verilerin işlenmesine kadar. Uyuşturucuyla mücadelede ASENA programından, her ilin riskinin yapay zekalarla birlikte hesaplanmasına kadar bizim bakanlığımız bir teknoloji bakanlığıdır, aynı zamanda bir verimlilik bakanlığıdır." Ankara Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Cemalettin Kömürcü'nün de konuşma yaptığı programda, piyanist ve besteci Tuluyhan Uğurlu da "Göklerdeki istikbal" adlı resitalini sahneledi. Konuşmaların ardından Bakan Soylu, fuar alanındaki stantları gezdi.

1 2