19 Mayıs Pazar 2024
3 yıl önce

BioNTech aşısını geliştiren Prof. Dr. Şahin Türkiye'ye geliyor

Kontrollü normalleşme döneminde aşı tedariki de planlı bir şekilde devam ediyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Prof. Dr. Uğur Şahin'in, bu hafta yapılacak Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısına video konferansla katılacağını belirterek, "O rakamlar bu hafta Uğur hocanın ağzından duyulsun istiyorum." ifadelerini kullandı. Davet üzerine Türkiye'ye geliyor Aşı kampanyasını güçlü bir şekilde yapmak istediklerini söyleyen Koca, Şahin'i haziran başında Türkiye'ye davet ettiklerini de dile getirdi. Toplumsal bağışıklık konusunun haziran veya temmuz aylarında sağlanabileceğini, bunun eylül ayına kalmayacağını ifade eden Koca, haziran, temmuz aylarında, BioNTech aşısında 50 milyon rakamına ulaşacaklarını söyledi.

2 yıl önce

“Vezir düşerse hükümet şah mat olur”

KAFASI KARIŞIKLARA… Soylu / Peker meselesinde bizim bazı arkadaşların bile dolduruşa geldiğini görüp açıkçası aşırı üzülüyorum. Bu olay çok açık ve net Amerika tarafından organize edilmiş bir FETÖ/PKK operasyonudur. FETÖ’cülerin ve PKK’lıların en çok nefret ettiği kişi Süleyman Soyludur. Soylu'ya laf söyleyen arkadaşlar, Amerika’daki FETÖ’cülerin Soylu hakkında yazdıklarını okusa utanıp yüzleri kızarır. Soylu’yu bertaraf etmenin tek yolu arkasındakilerin gözünden düşürmek böylece büyük desteğini bertaraf etmektir. Bunun için önce bir Kokainman AK Parti Gençlik kolları üyesi kullanıldı. Onun Soylu ile çektirdiği bir fotoğraf bahane edilerek start verildi. Ardından Peker meselesi geldi. Peker 2020 yılında Kosova’ya gitti. Kosova bilmeyenler için söyleyeyim FETÖ’cülerin yuvasıdır. Peker Soylu ile alakalı açıklamaları Kosova’dan yapmadı. Çünkü Kosova MİT’in operasyon sınırı içerisinde. Peker açıklamalarını Türkiye ve Erdoğan düşmanı BAE’nin Dubai’den yaptı. BAE bildiğiniz gibi Amerika’nın kontrolünde. Peker ilk videolarında açıklamalarına gerekçe olarak, “Soylu evimi bastırıp karımın iç çamaşırlarına erkek polislerin eline verdi” demişti. Sonra yayınlanan görüntülerde görüldü ki; yatak odasına 3 kadın polis giriyor ve çekmeceleri onlar kontrol ediyor. İçeriye giren tek bir erkek polis görülmüyor. İşin ilginç yanı Peker’in eşi de aramada kadın polislerin yanında görülüyor. Eeeeee.. Peker’in konuşma sebebi böylece ortadan kalktı ama Peker yine devam etti. O görüntülerle ilgili tek satır açıklama yaptı mı? Yok.. Çünkü dert başka.. Bugün işin FETÖ boyutu bir ahmak AA muhabiri sayesinde ortaya çıktı. Kardeşi FETÖ'den tutuklu bulunan Anadolu Ajansı muhabiri, bugüne kadar hiç rastlanmayan bir şekilde önce nutuk attı sonra da Bakanlara soylu ile alakalı görülmedik bir soru sordu. Bakan Soylu'nun mafya başı ile ilişkisi yüzünden 3.5 yaşındaki çocuğunun bile yüzüne bakamadığını anlatan ve Süleyman Soylu için ağır ifadeler kullanan AA muhabiri, uzun nutuktan sonra soru sormuştu. Kardeşi FETÖ'den gözaltında olan muhabirin bu kumpas için önceden hazırlık yaptığı ortaya çıktı. AA muhabiri soru sorma anını kendi sosyal medya hesabından canlı yayınladığı ortaya çıktı.. O canlı yayın Amerika’daki bütün FETÖ’cüler tarafından izlendi. Sevinç çığlıkları atıldı. Yeri gelmişken şunu da belirteyim.. O muhabir FETÖ’nün verdiği vazifesini yaptı. Vazifesini yapmayan o FETÖ'cü muhabiri keşfedemeyen ve bunları çalıştıran AA Genel müdürüdür. Ceza verecekseniz önce bu genel müdüre sonra o genel müdürü o genel müdürlüğe getiren bakana ceza verin. Yıllardır feryat ediyorum.. "TSK, Emniyet ve yardı dışındaki kurumlarda ve bürokrası da ve dahi Siyasetin içindeki FETÖ'cülere el atın bunlara neden dokunmuyorsunuz " diye.. Siz yan gelip yatın.. Siz de bu gaflet oldukça; bu FETÖ daha çok darbe teşebbüsünde bulunur. Bu adam seçememe, hak etmeyenlere makam, soysuzlara itibar ve hırsızlara ihale verdikçe başınız daha çok ağrır. Allah ıslah etsin. Allah bu millete yar ve yardım etsin. Soylu meselesine gelince.. Bütün bunları bilmeden hala Soylu’ya laf eden benim gözümde FETÖ ile aynı saftadır. Son olarak şunu söyleyeyim. Süleyman Soylu bu hükümetin veziridir. VEZİR DÜŞERSE HÜKÜMET ŞAH MAT OLUR. Operasyonun özeti yukarıdaki cümlemdir. Allah sonumuzu hayır etsin. Dinimizi, devletimizi ve milletimizi koruyup kollasın. METİN ÖZER/HABERVİTRİNİ NOT : AZ ÖNCE BİLGİ ALDIM BU MUHABİR KEMAL ÖZTÜRK'ÜN AA GENEL MUDURU OLDUĞU ZAMAN İŞE ALINMIŞ. O TARİHTE SAMANYOLU TV'DEN PEK ÇOK İSİM AA'YA ALINMIŞ. KEMAL ÖZTÜRK'Ü O GÖREVE GETİREN İSE BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ'TI.. SONRA GELEN AA GENEL MÜDÜRLERİ KEMAL ÖZTÜRK ZAMANINDA ALINAN SAMANYOLU TV ELEMANLARINI İŞTE TUTURAK BU VEBALE ORTAK OLMUŞTUR

2 yıl önce

FETÖ'nün kamikazeleri kritik zamanda sahne alıyor: Sırada ne var

Emekli amirallerin bildirisi, 128 milyar dolar yalanı, HDP ile gizli pazarlık, mafya kasetleri ve Meral Akşener’in Rize provokasyonun ardından FETÖ de devreye girdi. Kripto hücreleri uyandıran örgüt, Anadolu Ajansı üzerinden ‘kamikaze’ saldırısı ile açılış yaptı. Örgütün kripto polis Mevlüt Mert Altıntaş’a Rusya Büyükelçisi’ni vurduracak kadar ileri gitmesi, kaos planında sırada ne var sorusunu akıllara getirdi. ÇETELERİN AĞZIYLA SORU Son birkaç haftada istikrarı hedef alan saldırılara önceki gün bir yenisi daha eklendi. Anadolu Ajansı Muhabiri Musab Turan, İstanbul Pendik’te bir program sonrasında Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye provokatif bir soru yöneltti. Gazetecilik sınırlarını aşan Turan, çeteler ve terör örgütlerinin iddialarıyla Süleyman Soylu’yu hedef aldı. TÜM ADIMLARI PLANLI Ağabeyi FETÖ’den ihraç polis memuru, ablası da örgüt bağlantılı olan Musab Turan’ın girişimi ‘gazetecilik faaliyeti’ diye pazarlanmak istense de, altından FETÖ’nün kamikaze saldırılarına benzer planlı bir operasyon çıktı. Turan, provokatif sorusunu tüm kanalların da canlı olarak yayınladığı bir programda sormak istedi. PERISCOPE İSTEĞİ DE KABUL EDİLMEDİ Ajans bakanların tüm programlarında olduğu gibi bu programı da abonelerine görüntülü olarak aktardı. Ancak aynı saatte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da programı olduğu için televizyon kanalları Erdoğan’ın programını yayınladı. Amacına ulaşamayan Turan, ajans yetkilileri ile görüşerek programın Periscope’dan canlı yayınlanmasını istedi. Ancak başka bir program olduğu için bu talebi de karşılık görmedi. Amacına ulaşamayan Turan, bunun üzerine kendi sosyal medya hesabı üzerinden canlı yayın yaparak provokasyona imza attı. 1 SAAT ÖNCE BABASI EŞYALARINI ALDI Turan’la ilgili soru işaretleri bununla sınırlı kalmadı. Musab Turan’ın programda olduğu saatlerde Anadolu Ajansı’nın Cevizlibağ’daki binasına sürpriz bir ziyaret gerçekleşti. Muhabirin Babası Ali Seydi Turan, olaydan iki saat önce oğlunun eşyalarını almak için Anadolu Ajansı’nın Cevizlibağ’daki ofisine gitti. Oğlunun eşyalarını almak için geldiğini söyleyen Baba Turan içeri alınmadı. Bunun üzerine güvenliği arayan Musab Turan’ın isteği üzerine masasında topladığı eşyaları güvenlik tarafından Baba Seydi Torun’a eşyaları teslim edildi. Abisi ve ablası örgüt bağlantılı olan Musab Turan’ın provokasyonu, kripto FETÖ’cülerin kamikaze saldırılarını hatırlattı. Özellikle 19 Aralık 2016’da gerçekleştirilen “Rus Büyükelçi Anrew Karlov” suikastı akıllara geldi. Kripto FETÖ’cü polis Mevlüt Mert Altıntaş, örgütün kaos planları için kendini feda etmiş, büyükelçiyi katletmişti. TRT içerisindeki FETÖ’cü hücrenin cinayeti canlı olarak yayınlamak için girişimde bulunduğu ancak başarılı olamadığı ortaya çıkmıştı. Burada da canlı yayın yapamayan FETÖ’cüler çektikleri görüntüleri TRT’nin de üyesi olduğu European Broadcasting Union (EBU)’ın serverlarına aktarmış ve böylece görüntülerin dünya televizyonlarında yayınlanmasını sağlamıştı. YENİ KAOS PLANI HAZIRLIĞI Örgütün kripto hücrelerini uyandırdığı, son günlerde geniş bir ittifak tarafından sahneye konulan kaos planı çerçevesinde benzer kamikaze eylemlerde bulanabileceği belirtiliyor. Polis Mevlüt Mert Altıntaş’a Rusya Büyükelçisi’ni vurduracak kadar ileri gitmesi, kaos planında sırada ne var sorusunu akıllara getiriyor. Kamikaze hakimlerle başladı Örgüt milli iradeyi hedef alan ittifaka taşeronluk yapan FETÖ, daha önce de kamudaki kripto üyelerini kullanarak saldırılar düzenlemişti. İşte bazı kamikaze operasyonlar: -FETÖ’cü savcı Sadrettin Sarıkaya, KCK soruşturması kapsamında MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da aralarında bulunduğu 5 MİT mensubunu ifadeye çağırmıştı. -FETÖ cuntasının imamı Adil Öksüz’ü kaçması için FETÖ’cü hakimler kamikaze eylemi yaptı. Öksüz, skandal bir kararla iki FETÖ’cü hakim Köksal Çelik ve Çetin Sönmez tarafından serbest bırakıldı. -FETÖ’cü hakimler Metin Özçelik ile Mustafa Başer, Hidayet Karaca ve eski emniyet müdürleri Yurt Atayün, Ömer Köse, Ali Fuat Yılmazer, Yakup Saygılı, Tufan Ergüder’in de arasında bulunduğu çoğu polis 75 kişi hakkında yetkisi olmadığı halde tahliye kararı vermişti. Birçok FETÖ’cü hakim tarafından benzer tahliye kararlara imza atıldı. Eymür ne biliyor? Son günlerde sahneye konulan kaos planına paralel olarak, Türkiye’nin karanlık dönemlerini temsil eden aktörler de ürkütücü açıklamalar yapmaya başladı. En dikkat çekici açıklama MİT Kontrterör eski Daire Başkanı Mehmet Eymür’den geldi. Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in yalanlanan iddialarının soruşturulmasını isteyen Eymür, “Bu gidişin sonu siyasi cinayetlerdir” dedi. Bu açıklama “Eymür’ün bir bildiği mi var?” sorularına neden oldu. O savcının hedefi kim? Süreçteki en tuhaf olaylardan birisi Viranşehir Cumhuriyet Savcısı Eyüp Akbulut’un adımı oldu. Savcı Akbulut, önce sosyal medyadaki hesabından açıklama yaptı, ardından da koronavirüs tedbirleri nedeniyle soruşturma başlatacağını açıkladı. Yargının yöntem ve usulleri dışına çıkarak siyasi bir adım atan Savcı Bulut görevden alındı. Muhalefet tarafından kahraman ilan edilen savcı dış basında da kendineyer buldu. Diğer kaos olaylarından bağımsız gibi dursa da yöntem ve hedefleri birbirine benzediği için akıllarda soru işareti yarattı.

2 yıl önce

Türkiye Uzay Ajansı Başkanı: Uzayda yapılacak üretimlerde de söz sahibi olmayı istiyoruz

Serdar Hüseyin Yıldırım, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi, Hukuk Fakültesi ve Gözlemevi Uygulama ve Araştırma Merkezi iş birliği ile gerçekleştirilen 1. Uzay Ekonomisi, Uzay Hukuku ve Uzay Bilimleri Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, ekonomi ve hukuk boyutunun uzayda ihmal edilmemesi gerektiğini anlattı. Uzay ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yıldırım, uzayla ilgili ekonomik faaliyetlerin dünya üzerindeki ve uzaydaki boyutlarının olduğuna dikkati çekti. Yıldırım, milli uzay çalışmaları esnasında uzay ekonomisinin durumu detaylı analiz ettiklerini dile getirerek, şunları kaydetti: "Pandemi süreci öncesindeki son rakamlara göre, yapılan yatırım noktasında devletlerin uzay konusundaki harcamalarının toplamı 80 milyar dolar civarında. Aynı dönem için toplam uzay ekonomisinin büyüklüğüne baktığımızda bu yaklaşık 480 milyar dolarlara kadar geliyor. 2030 yılına kadar bunun 1 trilyon doları bulacağı öngörülüyor." Bölgesel bir konumlama sisteminin oluşturulmasını hedeflediklerine işaret eden Yıldırım, bunun sadece ülkeye değil tüm bölgeye ekonomik faydasının olacağını söyledi. Yıldırım, bu alanda yapılacak yatırımların ciddi getirisinin olacağını vurgulayarak, uzayda ana başlıkları oluşturan 3 ekonomik faaliyetin "uzayda üretim, uzay madenciliği ve uzay turizmi" olduğunu anlattı. Uzayda üretim konusunda gündemde olan konulara değinen Yıldırım, dünyanın yakın yörüngesinde 7 platform oluşturularak, bu platformlarda özellikle kristalize yapılar ve biyoteknoloji alanlarında üretime başlanmasının planlandığını söyledi. Yıldırım, bu 7 platformun yavaş yavaş farklı ülkeler ve şirketler tarafından oluşturulmaya başlandığını belirterek, şunları kaydetti: "En azından 2 tane platformun üreticileri Ajansımızla temas ettiler. Türkiye'nin ilgi duyup duymadığını, bu projelerde yer almak isteyip istemediğini sordular. Tabii ki biz ilgi beyan ettik. Bunun kullanıcısı olmaktan ziyade başından itibaren içinde olan bir paydaş gibi görünmek isteriz dedik. Kabul etmeleri için bizim teknik ve bütçe olarak bu paydaşlığı kaldırabileceğimizi görmek isteyeceklerdir. Ben inanıyorum ki kaldırabiliriz. Gelişen zaman içerisinde bu platformlardan en azından birine bir paydaş olmak arzusundayız. Orada yapılacak üretimlerde de söz sahibi olmayı istiyoruz." "Ay ilerde dünyanın uzaya açılan kapısı olacak" ABD'nin Artemis Programı ile "Ay kolonisi" kurulmasını hedeflediğini anımsatan Yıldırım, Ay'ın ileride dünyanın uzaya açılan fırlatma kapısı olacağını söyledi. Yıldırım, bu yüzden Türkiye'nin Ay programının çok önemli olduğunu aktararak, "Ay'dan yapılan bir fırlatma ile dünyadan yapılan fırlatma arasında yer çekimi faktörü, atmosfer olmaması, çevre gibi çok büyük farklar var." dedi. Türkiye olarak uzay konusunda gelişmeleri çok sıkı takip ettiklerini aktaran Yıldırım, "Ülkemizin bu ekonomik devrimden nasibini alması gerekiyor. Gelişmelerin dışında kalmamamız gerekiyor. Bunun için de gereken tedbirleri almamız gerekiyor." diye konuştu. "Göktürk Yenileme uydu sisteminin kontrat imzalama işlemleri bitmek üzere" Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) Genel Müdürü Temel Kotil de sempozyumda Türkiye'nin uydu ve uzay projelerine ilişkin sunum yaptı. Sunumunda TUSAŞ'ın faaliyetlerine ilişkin de bilgiler paylaşan Kotil, Göktürk-1, Göktürk-2, Göktürk-3, Göktürk Yenileme, İMECE, Türksat 6A ve Small Geo uydularının özelliklerinden bahsetti. Göktürk-1'in yerine geçecek "Göktürk Yenileme" uydu sisteminin devlet tarafından TUSAŞ'a verildiğini aktaran Kotil, şu anda kontrat imzalama işlemlerinin bitmek üzere olduğunu söyledi. Kotil, elektrikli itki sistemine sahip haberleşme uydusu Small Geo'yu şu anda yaptıklarını dile getirerek, Arjantin telekomünikasyon şirketi için ilk ihracat uydusunu da yakında teslim edeceklerini bildirdi.

2 yıl önce

Hakkında “cinsel saldırı” ve benzeri iddialar paylaşılan Sercan Keskinkılıç adlı şahıs gözaltına alındı

Emniyet Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklama şöyle; “Adana'da meydana gelen "şüpheli S. K.'nın, kadınlar ve reşit olmayan kız çocuklarını zorlayarak cinsel şiddet uyguladığı" yönündeki iddia ile ilgili aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Bazı sosyal medya platformlarına da yansıyan iddia ile ilgili firari şüpheli S. K. 29.05.2021 günü Adana Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınmıştır. Olaya ilişkin soruşturma çok yönlü devam etmektedir.”

2 yıl önce

Atina'yı Türkiye korkusu sardı: Akdeniz'deki güç dengesini bozabilecek sistemlere sahip

Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Türkiye'nin sahip olduğu güç sistemlerinden rahatsız olduklarını itiraf etti. Yeni Şafak'ın haberine göre Dendias "Türkiye'nin harekâtlarda kullanabileceği ve Doğu Akdeniz'deki güç dengesini bozabilecek sistemlere sahip olması, Yunanistan ve diğer bölge ülkeleri için endişe kaynağı" ifadelerini kullandı. Bu bağlamda Yunanistan'ın Doğu Akdeniz ve Körfez ülkelerinin çoğuyla işbirliğine gittiğini söyleyen Dendias "Yunanistan artık sadece bir gözlemci değil. O bir 'oyuncu' ve gelişmeleri şekillendiriyor" iddiasında bulundu. "YUNANİSTAN'A KARŞI KULLANILIR MI?" ENDİŞESİ National Herald'ın haberinde, Bayraktar TB2'lerin Yunanistan'a karşı kullanılıp kullanılmayacağına dair bir belirtinin bulunmadığı ifade edilerek, "Ancak SİHA'lar; Azerbaycan, onları Ermeni güçlerini yok etmek ve Dağlık Karabağ'ın kayıp bölgelerini geri almak için kullandığında olduğu gibi kesin avantaj sağlayan kritik bir eşik." ifadesine yer verildi. Haberde; tankları, roketatarları, hava savunma sistemlerini ve radarları yok ettiği anımsatılan SİHA'ların Türkiye'de üretildiği belirtilerek, insansız araçlar için "Ucuz ve ölümcül" tanımlaması yapıldı. Bayraktar TB2'nin diğer ülkelerin ordularına satışının yapıldığı hatırlatılan haberde, "Bu teknolojinin NATO'nun altını oyup oymayacağına dair endişeler var." denildi.

2 yıl önce

“Devleti yıkmamız lazım” diyen Ahmet Şık’a CHP’li Özgür Özel sahip çıktı

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında 'Seçimle yasayla bu iş olmaz. Bu işin yolu sokak sokak sokak' sözleriyle kalkışma çağrısı yapan ve 'Katil devleti yıkmalıyız' diyen TİP vekili Ahmet Şık yerine, ona tepki gösterenleri kınadı. Özel, 'Kendisine karşı kullanılan ifadeleri son derece endişe verici buluyoruz' ifadelerini kullandı. SEZGİN TANRIKULU DA SAHİP ÇIKMIŞTI Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında 2 ayrı resen soruşturma başlatılan Şık'a, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu destek çıktı. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Tanrıkulu, Şık'ı etiketleyip "Ahmet Şık canımızdır ve dostumuzdur nokta" dedi. KALKIŞMA ÇAĞRISI YAPAN AHMET ŞIK NE DEDİ? Ahmet Şık, katıldığı bir yayında "Sosyal medya muhalifliğinden vazgeçin. Bu işin yolu sokak sokak sokak. Bu iş yasayla seçimle olacak değil. Bu iktidarı indirmenin yolu güçlü bir protesto hareketidir. Bunu yapamazsak çok şey kaybedeceğiz. Devleti yıkmamız lazım" ifadelerini kullandı. AK Parti’den tepki Özgür Özel’e AK Parti’li Gökcen Özdoğan Enç şu sözlerle tepki gösterdi. Enç, “Bu devleti yıkacaksın diyen Ahmet Şık ' a sahip çıkmak chpli Özgür Özel ' e düşmüş... Vallahi rezilsiniz!” dedi.

2 yıl önce

Uğur Şahin: BioNTech aşısı Delta varyantına karşı etkili

BioNTech Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Şahin, şirketin çevrimiçi yıllık genel toplantısında yaptığı konuşmada kendi ürettikleri korona aşılarının yeni ortaya çıkan varyantlar karşısında da etkili olduğunu belirterek, "Şu anda aşımızı mevcut varyantlara uyarlamanın gerekli olduğuna dair bir kanıt yok" dedi. DW'nin aktardığına göre, Şahin, BioNTech'in teknoloji, üretim ve onay alanlarında esnek süreçler üzerinde çalıştığını söyledi. Şahin, mevcut aşıları yenilemek veya yeni ortaya çıkan bir virüs türüne uyum sağlamak için üçüncü bir dozun gerekli olması durumunda buna hazırlıklı olmak ve hızlı tepki vermek amacıyla aşının yeni varyantlara karşı etkinliğini sürekli analiz ettiklerini kaydetti. 'Üç milyar doz aşı üretmeyi planlıyoruz' Koronavirüsün yeni varyantları hakkındaki edindikleri bilgilerin gün geçtikçe arttığını söyleyen Uğur Şahin, aşılananların bağışıklığının zamanla azaldığı ve bu süreçte yeni varyantların ortaya çıktığını vurguladı. BioNTech kurucusu, "Üçüncü doz aşının bağışıklığı yenilemek için yüksek bir değere sahip olabileceğini varsayıyorum. Ancak, (üçüncü doz) takviye aşılamanın ne zaman ve ne sıklıkta gerekli olacağını henüz bilmiyoruz" dedi. Şahin ABD'li ortakları Pfizer ile bu yıl üç milyar doz aşı üretmeyi planladıklarını belirterek, gelecek yıl ise bu rakamın daha da artacağını söyledi. BioNTech, söz konusu aşıların en az yüzde 50'sini kendi üretmeyi planlıyor. Almanya'da salgınla mücadeleden sorumlu Robert Koch Enstitüsü (RKI), Delta varyantı ile oluşan enfeksiyonların, hastalığın daha ciddi seyrine yol açtığını varsayıyor. RKI, daha kolay bulaşan Delta varyantının (B. 1.617.2) baskın hale gelmesi durumunda, Almanya'da enfeksiyon sayısının tekrar artabileceği uyarısında bulunuyor. Delta varyantı İngiltere'de yüksek aşılama oranlarına rağmen, birkaç hafta içinde baskın hale geldi. Portekiz'in başkenti Lizbon, hafta sonu Delta mutantı nedeniyle kapatıldı. Rusya'nın başkenti Moskova'da Delta varyantının yol açtığı yeni enfeksiyonlar en yüksek seviyeye tırmandı.

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 67 68