29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

Hasköy Yahudi Mezarlığı'nda mezar taşlarını kırdılar. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz

Hasköy Mezarlığı'na gece yarısı giren saldırganlar mezar taşlarını kırdı. Polis olay yerine gelerek mezarlıkta incelemelerde bulundu. Türkiye Hahambaşılığı Vakfı sosyal medya hesaplarından, "Hasköy Mezarlığımıza gece yarısı girilmiş, 36 tane mezar taşımız tahrip edilmiştir. https://twitter.com/tyahuditoplumu/status/1547811179891814401?s=21&t=x35XxVEP0kn2pxKBuMBnAw Konu tüm resim ve gece kayıtları ile ilgili makamlara iletilmiş olup, bu vandalizmi yapanların bir an evvel yakalanmasını beklemekteyiz" açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da, "Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz.  Faillerin bulunması için ilgili birimler harekete geçti. Kutsal değerlere saldıran ve toplumumuzda fitne ve husumet tohumları ekmeye çalışanlara asla müsaade etmeyeceğiz" açıklamasında bulundu. https://twitter.com/ikalin1/status/1547831538254942217?s=21&t=x35XxVEP0kn2pxKBuMBnAw

1 yıl önce

Bakan Soylu'dan kadına yönelik şiddetle mücadele açıklaması

Soylu, sosyal medya hesabından kadına yönelik şiddetle mücadeleye ilişkin paylaşımda bulundu. Soylu, paylaşımında, "Bir kadın cinayetine dahi tahammülümüz yok. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının koordinasyonunda aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. 2021'in ilk 7 ayında maalesef 166 olan kadın cinayeti, 2022 ilk 7 ayında 158 oldu. Bir sayısının bile fazla olduğunun bilinci ile aile içi ve kadına şiddetle mücadelede 'sıfır tolerans' ilkesiyle toplumun tüm kesimleriyle birlikte şiddetle mücadeleye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı. KADES'İ 3 MİLYON 856 BİNE YAKIN KİŞİ İNDİRDİ Bakan Soylu'nun paylaştığı, İçişleri Bakanlığının "Aile içi ve kadına şiddetle mücadelede sıfır tolerans" başlıklı açıklamasında da 2022'nin 7 aylık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artışla 120 bin 645 kişiye 425 bin 709 önleyici tedbir, 38 bin 863 kişiye 44 bin 140 koruyucu tedbir kararı verildiği aktarıldı. Bu yıl 63 bin 374 kolluk personeline 6284 sayılı kanun kapsamında eğitimler verildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "2021 yılının ilk 7 ayında 166 kadın cinayeti meydana gelirken, 2022'nin aynı döneminde yüzde 5 azalarak 158 kadın cinayeti meydana geldi. Türkçe dahil İngilizce, Fransızca, Farsça, Arapça, Rusça, İspanyolca, Almanca, Özbekçe, Kırgızca ve Kürtçe dillerinde hizmet verilen KADES uygulamasını 3 milyon 855 bin 777 kişi indirdi. 459 bin 478 ihbara müdahale edildi. Bakanlığımızca kurulan 1000 kapasiteli Elektronik Kelepçe Merkezi'nde 61 ilde 636 vakanın anlık takibi yapılıyor." https://twitter.com/suleymansoylu/status/1554428146778345473?s=21&t=SbgG1eIO82gSA1rb2PIdEg

1 yıl önce

İngiltere'de "polis şiddeti" raporu: Orantısız güç kullanımında en çok siyahiler hedef oldu

İngiltere, polisin aşırı güç kullanma yetkisini tartışıyor. "Silah Ticaretine Karşı Kampanya" ile "Polis İzleme Ağı" adlı iki sivil toplum kuruluşu İngiliz polisinin uygulamalarıyla ilgili bir rapor yayınladı. Rapora göre, İngiltere'de polis giderek askeri kimliğe bürünüyor. Bunun sonucunda halka karşı sert yöntemlere başvuruyor. 'YÜKSEK TEKNOLOJİ IRKÇI UYGULAMALARI GÜÇLENDİRDİ' Terörle mücadele birimleri ve göçmenlerle mücadelede görev alan sınır polisi de askeri yönergeleri takip ediyor. Ayrıca Emniyet teşkilatında telefondan veri sağlama, mobil parmak izi tarayıcıları ve yüz tanıma gibi yüksek teknolojili gözetim araçlarının kullanımında artış kaydedildi. Bu yeni teknolojilerin ise ırkçı, cinsiyetçi ve sınıfçı polis uygulamalarını güçlendirdiği savunuldu. 'İNGİLİZ POLİSİNİN ORANTISIZ GÜÇ KULLANIMINDA EN ÇOK SİYAHİLER HEDEF OLDU' Bu uygulamaların yanı sıra protesto hakkının da önemli ölçüde engellendiği vurgulandı. Raporda, polisin orantısız güç kullanımına en fazla siyahi eylemcilerin maruz kaldığına da dikkat çekildi. Raporda, polis uygulamaları ve prosedürlerinin daha fazla denetlenmesi çağrısında bulunuldu.

1 yıl önce

İstanbul'da şiddetli yağış: Araçlar mahsur kaldı, tarihi Kapalı Çarşı'yı su bastı

Meteoroloji ve AFAD tarafından yapılan uyarıların ardından İstanbul'da sabah saatlerinden itibaren sağanak yağış etkili olmaya devam ediyor. Kentin en işlek yerlerinden Taksim Meydanı ve Eminönü'nde yağış sürüyor. Yürümek isteyen vatandaşlar sağanak yağış nedeniyle zor anlar yaşadı. Bazı vatandaşlar yağmurdan korunmak için dükkanların tentelerinin altına saklandı, kimileri ise ıslanmamak için koşmak zorunda kaldı. MALTEPE'DE AŞIRI YAĞIŞ Aniden bastıran yağış nedeniyle Maltepe'de yollar kısa sürede göle döndü, bazı ev ve iş yerlerini su bastı. Maltepe Altayçeşme Mahallesi Begonya Sokak'ta saat 10.00 sıralarında otomobiller yolda mahsur kaldı. Araçları kurtarmak için bölgeye ekipler sevk edildi. Belediyeye ait iş makineleri sokakta tıkanan mazgalları açmak için çalışma başlattı. Ekiplerin yaklaşık bir saatlik çalışmalarının ardından yol trafiğe açıldı. "KAPIYI AÇTIĞIM ZAMAN DENİZ GİBİYDİ HER YER" Yarısına kadar suya batan araçtan çocuklarıyla birlikte son anda çıktığını anlatan Berfin Çalık, "Bir anda fark edemedim. Göl gidiydi. Arabam yarısına kadar suya batmıştı. Çocuğumda bir şey yok. Son anda çıktım. Kapıyı açtığım zaman deniz gibiydi her yer. Bende bir şey yok çok şükür. Mazgallar tıkanmış sanırım. Ben 5 yıldır buradayım, bu noktayı hiç böyle hatırlamıyorum. Aniden bastıran yağmur neticesinde böyle bir şey yaşadık" dedi. İSTANBUL'DA YAĞIŞ TRAFİKTE YOĞUNLUĞA NEDEN OLDU İstanbul'da sabah saatlerinden itibaren etkili olan yağış nedeniyle bazı bölgelerde trafik yoğunluğu yaşanıyor. Yağış Anadolu yakasında Sarıyer, Kadıköy, Üsküdar, Ümraniye ve Ataşehir'de etkili oluyor. Yağışın nedeniyle D-100 Karayolu ve TEM Otoyolu'nda yoğunluk yaşanırken, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ile Fatih Sultan Mehmet Köprüsü Avrupa'ya geçişlerde yoğunluk oluştu. D-100 Karayolu Kartal-Maltepe ile Bostancı-Göztepe arasında, TEM Otoyolu'nda ise Sultanbeyli ile Çamlıca gişeleri arasında sürücüler yağış nedeniyle çok yavaş ilerliyor. Avrupa yakasında sağanak sabah saatlerinde özellikle Beykoz ilçesinde etkili oldu. Yağışın etkisiyle D-100 Karayolu Ankara istikameti Haliç Köprüsü, Okmeydanı, Mecidiyeköy, Zincirlikuyu mevkileri ile 15 Temmuz Şehitler Köprüsü girişinde trafik yoğunluğu yaşandı. Kent genelinde yağışın etkisiyle kayganlaşan yollarda maddi hasarlı trafik kazaları da meydana geldi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Trafik Yoğunluk Haritası verilerine göre saat 10.06 itibarıyla kent genelinde trafik yoğunluğu oranı yüzde 54 ölçüldü. AKOM'DAN YAĞIŞIN ETKİSİNİ ARTIRACAĞI UYARISI Öte yandan Afet Koordinasyon Merkezinin (AKOM) Twitter hesabından yapılan duyuruda, sağanağın sabah saatlerinde Sarıyer ve Beykoz ilçelerinde etkili olduğu belirtilerek, "Yağmurun ilerleyen saatlerde etkisini artıracağı, öğle saatlerine kadar gök gürültüsü ve şimşek ile beraber yer yer yoğun sağanak geçişlerinin yaşanacağı tahmin ediliyor. Önümüzdeki saatlerde Anadolu yakasında yoğun yağış geçişleri yaşanması beklenmektedir." ifadelerine yer verildi. TARİHİ KAPALI ÇARŞI'YI SU BASTI, ESNAF ZOR ANLAR YAŞADI Fatih'te etkili olan sağanak yağış nedeniyle tarihi Kapalı Çarşı'yı su bastı. Eminönü Beyazıt'ta bulunan çevre sokakları da su basarken, esnaflar zor anlar yaşadı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün uyarılarının ardından İstanbul'da sabah saatlerinden itibaren sağanak yağmur etkili olmaya başladı. Fatih'te bulunan tarihi Kapalı Çarşı'da gider taştı. Giderlerin taşması sonucu çarşıyı su bastı. Ayrıca, Kapalı Çarşı etrafında bulunan sokaklar ve Eminönü Beyazıt'ta bulunan çevre sokakları da su bastı. Baskın nedeniyle esnaf zor anlar yaşadı. Dükkanına su girmemesi için vatandaşlar yoğun çaba sarfetti. Esnafın bazı ürünleri su altında kaldı. TRAMVAY SEFERLERİNDE AKSAMALAR YAŞANIYOR İstanbul'da etkili olan sağanak yağış nedeniyle tramvay seferlerinde de aksamalar yaşanmaya başlandı. Sağanaktan kaynaklı Fatih Aksaray bölgesinde tramvay seferlerinde aksamalar yaşanmaya başladı. Su birikintilerinden dolayı da bazı bölgelerde araçlar ilerlemekte güçlük çektiği görüldü. YENİKAPI ALT GEÇİDİNİ SU BASTI İstanbul Yenikapı alt geçidini su bastı. Sürücüler zor anlar yaşarken, bazı araçlar da su nedeniyle ilerleyemedi. İETT OTOBÜSÜNÜ SU BASTI Üsküdar ilçesinde içerisinde yolcular da bulunan hareket halindeki bir İETT otobüsünü su bastı. Vatandaşlar bulundukları otobüsün sular altında kalmasını korku dolu gözlerle izledi. AFAD'DAN UYARI AFAD'dan yeni uyarı geldi. Yapılan açıklamada, "Meteoroloji'den alınan son bilgilere göre İstanbul Anadolu yakasında etkili olan yağışların bugün öğleden sonra il genelinde etkili olması beklenmektedir. AFAD ekiplerimiz yaşanabilecek olumsuzluklara karşı teyakkuz haline geçirilmiştir. Gelişmeleri takip ediyoruz." denildi. BEYKOZ'DA İSTİNAT DUVARI ÇÖKTÜ Beykoz'da yağışın ardından istinat duvarı çöktü. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık, AFAD ve polis sevk edildi. 1 kişinin göçük altında kaldığı belirtiliyor. Ekiplerin olay yerindeki çalışmaları devam ediyor. SAĞANAK, HAVA TRAFİĞİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR İstanbul'da, etkili olan sağanak nedeniyle Sabiha Gökçen Havalimanı'na inmek isteyen uçaklar havada tur atmak zorunda kaldı. Sabah saatlerinde etkisini arttıran yağmur nedeniyle Pegasus Hava Yolları'nın Tel Aviv-İstanbul seferini yapan yolcu uçağı Sabiha Gökçen Havalimanı'na iniş yapamadı. Bir süre havada tur atan ve bu yüzden yakıt kritiğine giren uçak Çanakkale Havalimanı'na yönlendirildi. Aynı saatlerde birçok uçak da havada tur attı. Uçakların yakıt kritiğine girmemesi için 09.28-10.20 saatleri arasında Sabiha Gökçen Havalimanı'na iniş yapan uçaklara öncelik verilirken, kalkış seferlerinde ise kısa süreli gecikmeler yaşandı.

1 yıl önce

Ankara'da şiddetli fırtına ve sağanakta 1 can kaybı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nden yapılan uyarılar sonucu, beklenen sağanak yağış yurdun büyük bir kısmında etkili oldu.. Özellikle İstanbul'da yaşamı olumsuz etkileyen yağış, Ankara'da da su baskınları ve can kaybına neden oldu. 1 can kaybı Ankara Valisi Vasip Şahin, şiddetli fırtına ve sağanak nedeniyle Yenimahalle'deki bir inşaatta kolon devrilmesi sonucu yaralanan 3 kişiden birinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Vali Vasip Şahin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "İlimizde yaşanan fırtına nedeniyle Yenimahalle ilçemizde bir inşaatta kolon devrilmesi neticesinde üç vatandaşımız yaralanmış olup, hastaneye kaldırılan vatandaşlarımızdan biri maalesef hayatını kaybetmiştir. Diğer iki yaralı vatandaşımızın tedavisine devam edilmektedir." Zor anlar yaşandı Öğle saatlerinde yağmura teslim olan bölgede vatandaşlar zor anlar yaşadı. Fırtına ve sağanak yağmur nedeniyle çatılar uçtu, ağaçlar devrildi, yollar adeta göle döndü. Araçlar güçlükle ilerledi Çankaya ilçesi başta olmak üzere kent merkezinde birçok yerde su baskınları yaşandığı ve ağaçların devrildiği görüldü. Göle dönen caddede araçlar güçlükle ilerlerken vatandaşlar ise yürümekte zorlandı ve bir köşede yağmurun dinmesini bekledi.

1 yıl önce

Zehra Taşkesenlioğlu’ndan açıklama: “Kadına karşı şiddetin en ağır şekline maruz bırakılmış bulunmaktayım.”

Taşkesenlioğlu, “Şahsıma yönelik bu yargısız infazın son bulacağına ve son derece ahlaksızca oynanan bu kumpasın yargı önünde bir an önce gün yüzüne çıkacağına inancım tamdır. Konu ile ilgili adli ve hukuki süreç başlamıştır ” dedi "Şiddete maruz bırakıldım" Vekilin açıklaması şöyle: Sosyal medyada şahsımı hedef alan mahrem görüntülerle ilgili şu açıklamayı yapmak zaruri olmuştur. Kendi mahrem evimde, başım açık şekilde Ünsal Ban tarafından gizli çekilen görüntülerim kişisel ve aile mahremiyetim hiçe sayılarak milyonlara servis edilmiştir. Son derece çirkin ve gayriahlaki şekilde yayınlanan söz konusu görüntülerle kadına karşı şiddetin en ağır şekline maruz bırakılmış bulunmaktayım. "Görüntüler itibarımı lekeleme hedefli" Sözkonusu şahsiyetin boşanma sürecinde kendini haklı konuma getirebilmek için olmadık yollara başvurduğu görülürken, tartışmanın öncesi ve sebebinin ne olduğu bilinmeden bir kurgu üzerinden servis edilen bu görüntüler toplum nezdinde beni küçük düşürüp, itibarimi lekelemeyi hedef almıştır. Görüntülerde tartışma sırasında Ünsal Ban'ın ailesinin ve çevresinin uzun dönemdir benim ve ailemin adını kullanarak yaptığı usulsüzlüklere gösterdiğim ve artık son noktaya gelen tepkim yaşadığım bu zorlu süreci gözler önüne sermektedir. "İftiraya maruz kalıyoruz" Farklı bir boyuta çekilen bu görüntüler boşanma sürecinde zor günler yaşayan bir kadının linç edilmesi ve itibarsızlaştırma çalışmasından başka bir amaca hizmet etmemektedir. Diğer taraftan aile mahremiyetini, toplumun en temel değerlerini bile hiçe sayan kinanması gereken bu rezillik maalesef siyasi bir lince dönüştürülmüştür. Günlerdir, ailemle birlikte sistematik olarak iftira kampanyası ile karşı karşıya kaldığımı ve bu iftiraları atan ya da taraf olan herkesle yargı önünde hesaplaşacağımı belirtmek isterim. Şahsıma yönelik bu yargısız infazın son bulacağına ve son derece ahlaksızca oynanan bu kumpasın yargı önünde bir an önce gün yüzüne çıkacağına inancım tamdır. Bu konu ile ilgili adli ve hukuki süreç başlatılmıştır. https://twitter.com/ztaskesenlioglu/status/1564137277432991744?s=21&t=BKy_TgjHvDDTfhqRkgXePA

1 yıl önce

Türkiye ABD'nin GKRY'ye yönelik silah ambargosu kararının kapsamını genişletmesini şiddetle kınadı

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) makamlarının söz konusu karara ilişkin tepkisinin tümüyle desteklendiği vurgulandı. ABD’nin GKRY’ye yönelik silah ambargosunu kaldırma yönündeki Eylül 2020'de aldığı kararın kapsamının genişletmesini şiddetle kınandığı ifade edilen açıklamada, söz konusu kararın Kıbrıs meselesinin çözümünü olumsuz etkileyeceği belirtildi. Açıklamada şunlar kaydedildi: "Ada’daki iki tarafın eşitliği ilkesiyle çelişen ve Rum tarafını daha uzlaşmaz kılacak bu karar, Kıbrıs meselesinin çözülmesi yönündeki çabaları olumsuz etkileyecek; Ada’da bir silahlanma yarışına yol açacak ve Doğu Akdeniz’de barış ve istikrara zarar verecektir. ABD’yi bu kararı gözden geçirmeye ve Ada’daki iki tarafa karşı dengeli bir politika izlemeye davet ediyoruz. ABD dahil uluslararası toplum Kıbrıs Türk halkının 1959-1960 Antlaşmalarıyla da teyit edilen egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünü tescil etmeli ve buna göre hareket etmelidir." Açıklamada, her halükarda Türkiye'nin garantör ülke sıfatıyla Kıbrıs Türkü'nün varlığını, güvenliğini ve huzurunu sağlamak amacıyla, tarihi ve hukuki sorumlulukları çerçevesinde, gerekli adımları atmaya devam edeceği vurgulandı. ABD Dışişleri Bakanlığı, GKRY'ye yönelik silah ambargosunu 2023 mali yılı için kaldırdıklarını açıklamıştı.

1 yıl önce

Bakan Soylu'dan aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele paylaşımı: “Kadına el kal-ka-maz”

Bakan Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı videolu paylaşımda, aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadeleye ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Soylu, aslında pek çok sorunu dünya ile yaşadıklarını ifade ederek, problemlerin içlerinden özellikle kadına şiddetin asla Türk milletine yakışmadığını söyledi. "Cennet annelerin ayakları altındadır" diyen, "kadına el kalkmaz" diyen bir medeniyete kadına şiddet uygulamanın hiç ama hiç yakışmadığını vurgulayan Soylu, "Bir kadına, bir çocuğa, bir anneye, ayrılmak isteyen eşe, ayrıldığı eşine, nişanlıya şiddet göstermek sırf kadın ve çocuk olduğu için zulmetmek. Bunlar bize yakışmıyor. Bu ne haktır, bu ne insanlıktır, ne de erkeklik. Dinde de vicdanda da yeri yoktur" ifadesini kullandı. Dünyanın olduğu gibi Türkiye'nin de aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele ettiğini belirten Soylu, şöyle devam etti: "21. yüzyılın başında Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde bu alanda ülkemizde devrim niteliğinde adımlar atıldı. Her şeyden önce anayasa değiştirerek kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık yapmayı ilk defa bir anayasa kuralı haline getirdik. Aile içi ve kadına yönelik şiddeti engellemek için kanunlar, yönetmelikler ve uygulamalar yapıldı. Namus cinayeti ve töre cinayetlerinde yapılan ceza indirimleri, mahkemedeki iyi hal indirimleri de kaldırıldı. Diğer konularda olduğu gibi bu konuda da bizim stratejilerimiz var." https://twitter.com/suleymansoylu/status/1588596475163947008?s=46&t=ezTKiuRK73PZfkSusLxPbQ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlarıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinesinde Milli Eğitim, Adalet, Sağlık ve İçişleri bakanlıkları ve Diyanet İşleri Başkanlığınca kadına yönelik şiddetle mücadelede IV. Ulusal Eylem Planı'nın (2021-2025) hazırlandığını hatırlatan Soylu, bu plana ek olarak 2022'de her birimin sorumlu olduğu faaliyet planının da yayınlandığını ifade etti. "KADES uygulamasını 4 milyon 105 bin kadın telefonuna indirdi" Bakanlık olarak kendilerine düşen görevler çerçevesinde pek çok uygulamayı hayata geçirdiklerini anlatan Soylu, şunları söyledi: "Tedbirlerin bir kısmı, önleyici olmaya yönelik, modern teknolojinin tüm imkanlarını sahaya öncelikle sürdük. Mesela 2018'de KADES adlı uygulamayı devreye aldık. Kadınlarımız bunu cep telefonlarına indiriyorlar. Bir panik butonu gibi çalışıyor. Acil durumda tek dokunuşta 112 Acil Çağrı Merkezimize ihbar düşüyor. En yakın ekibi yönlendiriyoruz. 27 Ekim itibariyle 4 milyon 105 bin kadın bu uygulamayı telefonuna indirdi. 536 bin ihbar aldık. Ekiplerimiz hepsine gitti. Bunların 318 bini gerçek ve tehlike içeren ihbarlardı ve hepsine müdahale edildi. Küçük bir not, başarısından dolayı KADES uluslararası ödül aldı. Fransa ve Belçika da uygulamayı örnek aldı." Bakanlık olarak aldıkları tedbirlerden bir diğerinin GAMER'deki Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi olduğunu söyleyen Soylu, "Riski yüksek vakalarda mahkeme kararıyla takılan elektronik kelepçeler, söz konusu merkezden 7 gün 24 saat izlenmektedir. Aynı anda 1500 vakayı takip edebiliyoruz. Uzaklaştırma kararı olan erkek, kadına yaklaştığında sistem uyarıyor ve ekiplerimiz anında müdahale ediyor. Şu ana kadar 1950 vaka izledik. Halen 747 vakanın izlemesi de devam ediyor." diye konuştu. Kadınların şikayet imkanlarını ve şikayet takip kapasitesini artırmak için çalışmalar yaptıklarını ifade eden Soylu, şu bilgileri paylaştı: "Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde 1005, Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde 242 olmak üzere 1247 yerde Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Büro Amirliği kurduk ve her ilçede ulaşılabilir oldu. 100 bin nüfusun üzerindeki kadın konuk evi olmayan belediyeler, konuk evi açmaları konusunda uyarıldı ve süre verildi. Ayrıca Polis Merkezi amirlikleri ve jandarma karakollarındaki Güven Masaları'na 3 bin kadın personel görevlendirerek kadınlarımızın kendilerini daha rahat ifade etmelerini sağladık. Öte yandan valilik ve ilçelerimizde bulunan Açık Kapı birimlerimizde de bu şikayetlerin alınmasını ve ŞÖNİM'lere yönlendirilmesini sağladık. Bu kanalları açtıkça alınan şikayetler de elbette ki tedbir kararları da ulaşılabilirlikle arttı." Kadına yönelik şiddet olaylarında temel yaklaşımlarının önleyici olduğunun altını çizen Soylu, işin risk analizi boyutuna ayrı bir önem verdiklerini belirtti. Dünyada kullanılan risk analiz formlarını ve yöntemlerini de kullandıklarını ifade eden Soylu, "Her olayda, olaya özel bir kayıt ve risk değerlendirme formu doldurup analiz ediyoruz. Bu formlarımızı sürekli yeni kriterlerle güncelliyoruz. Şimdi de yeni bir projeyle bu analizleri yapay zeka algoritmalarıyla yapmak için çalışma başlattık. Şu an test aşamasındayız. İnşallah çok kısa bir süre içerisinde her olay için daha isabetli, daha erken uyarı veren ve daha önleyici bir sisteme hep birlikte kavuşmuş olacağız" dedi. Her konuda olduğu gibi aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadelede de işin en önemli unsurunun insan, uzman personel ve toplumsal farkındalık olduğunu ifade eden Soylu, şöyle devam etti: "Son 3 yılda toplam 327 bin kolluk personelimize bu konuda eğitim verdik. Ayrıca son 2 yılda 38 bin erbaş ve ere, Polis Akademisi ile Jandarma Sahil Güvenlik Akademisinde öğrenim gören yaklaşık 24 bin öğrenciye, 1327 mülki idare amirine yani kaymakamlarımıza, valilerimize, 18 bin muhtarımıza bu konuda eğitim verdik." 'Kadına el kalkamaz' projesi hayata geçirildi Yepyeni bir projeye başladıklarını duyuran Soylu, buna ilişkin şu bilgileri paylaştı: "'Kadına el kalkamaz' adını verdiğimiz bu projeyle erkek odaklı yaygın bir bilgilendirme çalışması yapıyoruz. Şu ana kadar tam 5 milyon erkeğe ulaşıldı. 100 binden fazla afiş ve pankart hazırlandı. Bir buçuk milyondan fazla broşür dağıtıldı. Tüm bu çalışmalar sonucunda geldiğimiz nokta şudur, 2015'de yıllık maalesef 360 kadın cinayeti yaşanmıştı. Nüfusumuz yüzde 7 buçuk artmasına rağmen geçen yıl 309'a indi. Bu yıl da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8'lik bir azalış var. Yani bir iniş trendi var. 2015'de şüpheliye yönelik verilen önleyici tedbir kararı sayısı 295 bin, 2021 yılının sonunda bu sayı 726 bin olmuştur. Bu yıl ise halen 608 bin yani devletin bütün organları, aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda tam bir seferberlik halindedir." Dünyada yaşanan olaylarla Türkiye'dekilerin verilerini de paylaşan Soylu, şunları söyledi: "Aile içi ve kadına yönelik şiddette ölüm oranı Türkiye'de milyonda 5 ve hala düşüyorken Amerika'da milyonda 22, yani 4 katımız. Ukrayna'da milyonda 21, Belçika, Avustralya ve Romanya'da milyonda 8, İsrail, Hırvatistan milyonda 7, Finlandiya, Avusturya, Çek Cumhuriyeti milyonda 6, Almanya, Hollanda, İsveç, İspanya, Norveç bizimle aynı yani milyonda 5. Birçok ülkede bu ölüm oranları sadece eşi, ayrıldığı eşi ve kız arkadaşını kapsamasına rağmen bizde aile içi anne, kız kardeş gibi bireyleri de kapsamaktadır. Elbette bir sayısına bile tahammülümüz yoktur. Bir aile içi şiddete, bir kadına şiddete bir ölüme dahi tahammülümüz yoktur. Hedefimiz sıfır şiddet. Bu sayıların tamamı sıfır olana kadar şiddet sıfır, can kaybımız sıfır, gözyaşı sıfır olana kadar tüm kadınlarımız kendini her zaman güvende hissedene kadar çalışmaya, çalışmaya ve çalışmaya devam. Aile içi şiddet ve kadına şiddet insanlık dışıdır. Kadına el kalkamaz."

1 2 3 4 5 6 7 8 9