Son Dakika:
Avrupa Konseyi Parlementerler Meclisi’nde Rusya-Ukrayna Savaşının taraflarından Moskova yönetimini ‘terörist’ ilan eden tavsiye kararı oylandı. CHP’Lİ ÇEVİKÖZ ‘ÇEKİMSER’ KALDI Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hükümetini ‘terörist’ ilan eden karar 1 ülkenin red oyuna karşılık 99 oyla kabul edildi. Oylamaya katılan Türk Milletvekillerinin de tasarının lehine oy verdiği ve Rusya yönetiminin ‘terörist’ kabul edilmesi gerektiği fikrini savunduğu öğrenildi. Söz konusu tavsiye kararına sadece bir milletvekilinin çekimser oy kullandığı öne sürüldü. Rusya’nın karşısında, Ukrayna’nın ise yanında olunduğunu gösteren tasarıya CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz’ün ‘çekimser’ oy kullandığı iddia edildi. ‘UKRAYNA’NIN YANINDA OLMALIYIZ’ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ABD’de ziyareti kapsamında gittiği Jhons Hopkins Üniversitesinde yaptığı konuşmada Batı yanlısı olduklarını belirterek, “Rusya ile özellikle ekonomik ilişkilerimiz var. Ekonomik ilişkilerimizi sürdüreceğiz. Rusya-Ukrayna Savaşında Ukrayna’nın yanında yer almamız gerektiğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullanmıştı. KILIÇDAROĞLU KOLTUĞUNA SAHİP ÇIKAMIYOR MU? Daha önce ise gelecek Cumhurbaşkanlığı seçimleri için 6’lı masa adaylığına talip olduğunu açıkça dile getiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir liderlik kaygısı yaşadığı ve partililerine ‘Benimle misiniz?’ sorusunu yönlettiği açıklamalarının ardından Çeviköz’ün Kılıçdaroğlu’nun düşüncelerinin aksine oy kullanmış olması akıllarda soru işareti bıraktı. Yaşanan gelişmeler kapsamında Kılıçdaroğlu’nun parti yönetiminde kontrolü sağlayamadığı düşüncesi akıllarda yer etti.
Son yıllarda terör örgütlerine Türkiye’yi dar eden, terörün finansmanı uyuşturucu ve insan ticaretini bitme noktasına getiren Türk Emniyeti’ne, terör örgütlerinin sosyal medya üzerinden saldırıları devam ediyor. Sahada Emniyet güçlerinin karşısına çıkacak cesareti olmayan terör ve mafya işbirliği, sosyal medyada FETÖ’cü hesaplar vasıtasıyla yine bir dezenformasyon hareketi başlattı. Bazı CHP’li milletvekilleri tarafından da desteklenen FETÖ’cü hesaplara malzeme ise korsan polis sendikası Emniyet-Sen üzerinden sağlanıyor. POLİS İNTİHARLARI KONUSUNDA KİRLİ DEZENFORMASYON 15 Temmuz’da halkına silah doğrultan hainlerin sözcülüğünü yapan Emniyet-Sen isimli korsan sendikanın başı olan Faruk Sezer, polis intiharları konusunda Emniyet Genel Müdürlüğü’nün verilerini yalanladı. 2021’de intihar eden polis sayısını 44 olarak açıklayan Emniyet Genel Müdürlüğü’nün doğru söylemediğini, 50 polisin intihar ettiğini iddia eden Faruk Sezer, tüm dünyada önüne geçilemeyen bir sorun olan polis intiharları konusunda İçişleri Bakanlığı’nı suçladı. POLİS İNTİHARLARI TÜM DÜNYANIN SORUNU Tüm dünyada önüne geçilmeye çalışılan bir orun olan polis intiharları konusunda geçtiğimiz günlerde açıklama yapan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu “1 Ocak- 10 Ekim tarihleri arasındaki dönemler kıyaslandığında 2016 yılındaki söz konusu vakaların sayısı 51, 2022’de ise 44 olmuştur.” ifadelerini kullanmıştı. Soylu açıklamasında şu noktaya da dikkat çekmişti: “Buradaki hedef çok nettir, Türkiye’nin huzur ve güvenini, asayişini temin etmeye çalışan Türk Polis Teşkilatı’nın konsantrasyonunu bozmak, yıpratmak, fitne oluşturmak ve onu kendi işinin odağından ayırmak.” FETÖCÜ HESAPLARDAN KHK PROPAGANDASI Polis intiharlarını deneyimli polislerin KHK ile ihraç edilmesine ve yerlerine genç polislerin gelmesine bağlayan FETÖ’cüler ise korsan Emniyet sendikası elebaşı Faruk Sezer ile işbirliği içinde KHK’lı polis propagandası yapıyor. BİNBİR KILIK FETÖ HESAPLARI Sosyal medyayı etkin kullanan firari FETÖ’cü teröristler, açtıkları sosyal medya hesaplarını Türkiye aleyhine algı oluşturmak için büyük bir ustalıkla yönetiyor. Algı yönetimi ve manipülasyon tekniklerini Ümit Özdağ gibi uzman isimlerden öğrenen FETÖ’cülerin öğretmen, doktor, asker, polis gibi farklı hesaplara ustalıkla bürünebildikleri biliniyor. Hollanda’da firari olarak yaşayan FETÖ’cü terörist, kendisini polis olarak göstererek açtığı Twitter hesabı üzerinden uydurma içeriklerle provokasyona devam ediyor. İŞTE FETÖCÜLER TARAFINDAN AÇILAN O HESAPLAR “Polis Mevzuat” isimli sosyal medya hesabı, firari uyuşturucu kaçakçısı ve mafya Sedat Peker’in işbirliği yaptığı FETÖ’cü firari gazeteci Erk Acarer’in paylaşımlarını ve yayın yaptığı terör uzantılı kanalları beğeniyor. GÖRÜNÜMDE POLİS AİLESİ, GERÇEKTE EMRE USLU İLE KANKA Sosyal medyada kendisini polis eşi olarak gösteren “Rosalinda” isimli hesap ise kendisini polis eşi olarak tanıtıyor ancak eski tarihli paylaşımlarına bakıldığında firari FETÖ’cü terörist Emre Uslu ile çok yakın oldukları anlaşılıyor. GELİNLİKLİ SAHTE FOTO İLE CHP VE FETÖ PROPAGANDALARI Kendisini polis eşi olarak tanıtan Tuğba isimli sahte hesap ise sosyal medya paylaşımlarıyla kendisini hemen ele veriyor. FETÖ’cülerin AK Parti iktidarına karşı kurguladıkları tüm sosyal medya operasyonlarına katılan sözde polis eşi, eski paylaşımlarıyla hesabın açılma maksadını belli ediyor. YENİ AÇILMIŞ YÜZLERCE BOT HESAP FETÖ’cü sosyal medya ekipleri tarafından 2022 yılında aynı anda açılmış yüzlerce bot hesap ise Türk polisi kılığında FETÖ ve CHP tezlerini paylaşmaya devam ediyor.
Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğü’ne ait maden ocağında dün saat 18.15 sıralarında grizu patlaması meydana geldi. Yerin 300 metre altında olduğu belirtilen patlamanı ardından bölgeye çok sayıda ekip sevk edildi. 49 işçinin mahsur kaldığı madende kurtarma çalışmalar sabaha kadar sürdü. İlerleyen saatlerde 28 işçinin cesedine ulaşılırken kurtarılan 11 işçi hastaneye kaldırıldı. Patlamayı haber alan çalışanların yakınları da madene akın etti. FACİANIN ARDINDAN DEVLET TÜM İMKANLARINI BÖLGEYE SEFERBER ETTİ AFAD, patlamanın nedeninin henüz belirlenemediğini bildirdi. Facianın ardından devlet tüm imkanlarını bölgeye seferber etti. Çevre illerden yüzlerce kurtarma ve tahliye ekibi sevk edildi. Acil müdahale ünitesi kuruldu. 2 ambulans uçak da Ankara ve İstanbul’a yaralıları taşıdı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Amasra’ya gitti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu madende incelemelerde bulundu, işçilerin aileleriyle görüştü. CHP’DEN YİNE AFET DEZENFORMASYONU Türkiye’nin yaşadığı her doğal afette hükümeti sorumlu tutmak için sosyal medyada provokasyona başlayan CHP’li isimler Bartın’da madenden işçilerin çıkarılmasını beklemeden yalan haberleri servis etmeye başladı. Bölgeye intikal eden bakanların koordinasyonunda kurtarma çalışmaları devam ederken madenle ilgili Sayışta raporunu çarpıtan CHP’li Deniz Yavuzyılmaz, büyük bir yalanı sosyal medya trollerine servis etti. https://twitter.com/yavuzyilmazd/status/1581016509270609920?s=46&t=M_ViY-ItUAScfV4Rcmuopw HDP DESTEK ÇIKTI CHP’li vekillerin Bartın dezenformasyonuna işbirliği içinde bulundukları HDP’li isimler de Türkiye Cumhuriyeti aleyhine paylaşımlarla destek verdi. HDP’li Musa Piroğlu, “Ülkeyi işçi mezarlığına çevirdiler. Servetlerini ve büyümeletini işçinin kanı üzerinden sağlıyorlar.” ifadelerini kullandı. HDP’li Murat Çepni ise, “AK Parti ekonomisi işçilere yarattığı cehennemle büyüyor!” dedi.
Gazeteci Cüneyt Özdemir, ABD ziyaretinde sekiz saat ortadan kaybolduğu ortaya çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuya ilişkin açıklamasını eleştirdi. "NİYE BEŞ GAZETECİYLE SOHBET ETMİŞ?" Sosyal medya hesabından paylaştığı videoda Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretini değerlendiren Özdemir, CHP liderinin sadece beraberinde götürdüğü beş gazeteciye demeç vermesine ilişkin şunları söyledi: "Niye beş gazeteciyle sohbet etmiş mesela orada Amerika'da olan Razi Canikligil'i çağırmamış Habertürk'ün temsilcisini çağırmamış bilmiyorum. Sadece beş gazeteciye demeç vermiş." "NEDEN SAKLIYORSUNUZ BU GİZEM NE?" Kılıçdaroğlu'nun sekiz saat ortadan kaybolmasına da değinen Özdemir, CHP liderinin konuya ilişkin beş gazeteciye yaptığı "Bindik arabaya New York'a Türkiye'den aktarılan servetle yapılan binaya gittik" açıklamasını şöyle değerlendirdi: "Neden saklıyorsunuz ki, bu gizem ne? Beraber gazetecileri götürmüşsünüz zaten bu duyulsun istemiyor musunuz? Duyulsa ne olacak, duyulmasa ne olacak? Düşünsene yanında beş tane gazeteci götürmüşsün onları atlatıyorsun. Yani zaten sen götürmüşsün partinin parasıyla." https://twitter.com/cuneytozdemir/status/1580875794422734849?s=46&t=kmhJf2xbK4t1RidauBTfFQ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ziyaretini tamamladı. Washington’dan havalanan uçakla saat 15.00’te İstanbul Havalimanı’na inen Kılıçdaroğlu, VIP Terminali'nde partisi tarafından karşılandı. 'Bilimsel gezi' Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi temasları sonrası ABD'ye giden Kemal Kılıçdaroğlu, bilimsel bir gezi turu yaptı. 9-13 Ekim tarihleri'nde ABD'de bulunan CHP Lideri, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) ve Harvard Üniversitesindeki programlara katılıp, ardından da Washington'a geçerek sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle görüştü. Nureddin Nebati ile birlikte uçtu Bir diğer yandan, Kemal Kılıçdaroğlu ABD dönüşünde, hakkında ağır eleştirilerde bulunduğu Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile aynı uçakta bulundu. Uçuş sırasında ikili arasında herhangi bir diyalog geçip geçmeyeceği de merak konusuydu. İniş sonrasında CHP Liderini bekleyen gazeteciler, merakla beklenen soruyu pas geçerek, seyahatin seyri hakkında soru yöneltti. "Gayet güzel geçti" Kemal Kılıçdaroğlu gazetecinin 'ABD gezisinin nasıl geçtiği' sorusuna, "Gayet güzel geçti. Ayrıca bilime ve teknolojiye bu kadar değer verdiğiniz için de sizi yürekten kutluyorum" şeklinde yanıt verdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu daha sonra kendisini bekleyen araca binerek havalimanından ayrıldı.
Rusya-Ukrayna savaşının 8'inci ayında çatışmalar sürerken Avrupa'daki enerji krizi derinleşiyor. Bu krizi bir yandan ambargolar etkilerken bir yandan da Rusya'dan Avrupaya giden boru hatlarının çatışmalar kapsamında hedef alınması ve sabotaj iddiaları fiyatları yükseltiyor. Bu kapsamda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Türkiye'nin gaz merkezi olmasını sağlayan bir teklifle ortaya çıktı. "Avurpa'ya gaz sağlamanın en güvenli yolu Türkiye" Putin, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne gaz sağlamanın en güvenilir yolu olabileceğini kanıtladığını belirterek Türkiye'ye gelen hatların genişletilmesi, yeni bir hattın inşa edilmesini planladıklarını ve bu sayede hem Türkiye'nin gaz dağıtım merkezi haline geleceğini hem de fiyatların düşeceğini söyledi. Türkiye'yi büyük bir uluslararası merkez hem de hacimli bir ticaretin en önemli paydaşı haline getirecek bu gelişme Türkiye'de muhalefetin tepkisiyle karşılaştı. "Putin, Cumhur İttifakı'nın üçüncü üyesi olmuştur" Durumdan rahatsız olan muhalifler ise Putin'i 'AK Partili' olmakla, 'AK Parti il başkanı gibi' çalışmakla suçladı. TELE1 ekranlarında yayınlanan Gökmen Karadağ'ın sunduğu Açıkça programında da bu konu ele alındı. Programın konuklarından İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Aytunç Çıray, Putin'in Cumhur İttifakı'nın üçüncü üyesi olduğunu söyledi. Çıray, "Yeni konjonktüre baktığımızda Putin, Cumhur İttifakı'nın üçüncü üyesi olmuştur. Dikkatinizi çekmek isterim. Dün yaptığı açıklamada Türkiye'yi bir doğalgaz dağıtım merkezi yapacağını söyledi Putin. Halbuki Putin bunu 4 yıl önce de söylemişti, hafızaları tazelemek isterim. "Türkiye'ye kar alıp satabilecekse destek veririz" 2018 yılında Türk Akım'ın açılış töreninde Putin yaptığı konuşmada Türkiye'nin doğalgaz merkezi haline geleceğini söylemişti. Türkiye doğalgazı depolayıp buradan kendisi de kar alıp satabilecekse bu olabilecek bir şeydir ve buna destek verir ve kendi dönemimizde de bunu yapmaya çalışırız." diye konuştu. Çıray'ın bu ifadelerine konuklar arasındaki CHP'nin eski vekilllerinden Berhan Şimşek, "Aynen öyle!" ifadeleriyle Çıray'ı onaylayarak destek verdi. https://twitter.com/bugunguncel/status/1580810360558612480?s=46&t=eH7ZMjFy9iBJu3o2XWaM6g
Seçimler öncesi adaylık icazeti için ABD'ye giden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ziyareti fiyaskoya döndü. ABD seferini 'bilim ve teknoloji' maskesiyle perdelemeye çalışırken bir yandan da attığı adımlarla tüm dikkatleri üzerine çekti. ABD'de yaşayan Türk gazetecileri yanına almayan Kılıçdaroğlu, yanında getirdiği gazetecileri de atlatarak 8 saat ortadan kayboldu. Karanlık 8 saat sırrını korurken, Kılıçdaroğlu , ABD'nin Washington kentindeki temasları kapsamında, Rockefeller ve Soros'un üssü olarak bilinen German Marshall Fund'u (Alman Marshall Vakfı) ziyaret ederek vakıf yöneticileri ile bir araya geldi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı ziyaretler basına kapalı gerçekleştirilirken fotoğraflar CHP fotoğraf servisi tarafından paylaşıldı. Görüşmelerin içeriğine ilişkin herhangi bir bilgi paylaşılmadı. ROCKEFELLER VE SOROS TARAFINDAN FONLANIYOR Dünyanın en zenginlerinden milyarlarca dolar fonlama yapan Rockefeller'a ait vakıflar tarafından desteklenen Alman Marshall Vakfı, Türkiye'de uzun yıllardır tartışmaların odağında. George Soros'un kurduğu Açık Toplum Vakfı tarafından da fonlanan Marshall Fund, Türkiye'de ABD'ye açılan kapı olarak tanımlanıyor.
Dezenformasyon yasasının tartışmalı 29'uncu maddesi Meclis'ten geçti. Buna göre yalan haber yayanlar, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası alacak. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ile CHP Medya ve İletişimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan, Meclis'te, TBMM Genel Kurulu'nda görüşmeleri devam eden 'Basın Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi' hakkında ortak basın toplantısı düzenledi. CHP, AYM'ye gidiyor Karara tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Anayasa Mahkemesi'ne gideceklerini duyurdu. Altay, "Biz son ana kadar uzlaşma aramaya devam edeceğiz; geçerse Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) yayınlandığı günün ertesi günü gitmeyi planlıyoruz" dedi. Yasayı eleştirdi. Altay, yaptığı açıklamada şunları dile getirdi: "Yürütme organı eliyle Türk demokrasisi linç ediliyor" "Türkiye'nin acilen demokrasiye yönelik tahribatın önüne geçebilmesi lazım. Aslında bu görev TBMM'nindir. Yani yasama organınındır. Yürütme organı eliyle Türk demokrasisi linç ediliyor. Ortadan kaldırılmak isteniyor, tahrip ediliyor. Maalesef parti aidiyetine dayalı olarak Meclis çoğunluğu da alet oluyor. Dün izlemişsinizdir. İnat devam ediyor. Talimata uyma kararlılığı devam ediyor. Dün de söyledim, MHP'de daha baskın görünüyor. AK Parti içinde günahlarını almayım, hakikaten bu yasanın Türkiye'ye yakışmayacağını, dün Meclis'te söylediğim gibi Türkiye'yi dünya demokrasi liginde küme düşüreceğini, küme düşürmekten geçtim kategori dışına iteceğini gören siyasetçiler yok değil. Bütün samimiyetimiz ve iyi niyetimizle bunu anlatmaya çalışıyoruz. Sayın Tuncay Özkan, Genel Başkanımızın Başdanışmanı, meslekten gelen bir duayen olarak, bu konuda AK Parti yetkilileri ile 50'den fazla temas gerçekleştirdi. Burada bizim muradımız meramımız; üzüm yemek, bağcı dövmek değil. AK Parti'nin kusurlarını bulup bulup millete göstermek değil. En kolay iş o, kusur partisi zaten. Ama Türkiye'nin ve demokrasimizin tahrip edilmesi, bizim içerde de huzurumuzu, iç barışımızı olumsuz etkiler. "Kodes yolunu gösteren bir yasa ile uğraşıyoruz, uğraşacağız" Adeta uzlaşmak için herkes elinden geleni yaptı. Beyefendinin dilinde tüy bitti. Gazetecilikten gelmenin verdiği konuya hakimiyet, dünya örneklerine vakıf olması sebebiyle de söylenmesi gereken her şey söylendi. Bu yasa bu haliyle geçerse bütün bunlar tutuklu yargılanmak kayıt ve şartıyla, bunu söyleyen, yazan, retweet eden herkese kodes yolunu gösteren bir yasa ile uğraşıyoruz, uğraşacağız. Kimsenin şüphesi olmasın. Gene kimsenin şüphesi olmasın ki bu yasa CHP'nin hazını kesmeye, susturmaya yetmez. Bu yasadan dolayı Türkiye'de geri adım atacak tek CHP'li yok. AK Parti'nin bunu bilmesini isterim. "Yasa, Anayasa Mahkemesi'ne taşınacak" Eğer bu yasa geçerse ve biz Anayasa Mahkemesi'ne hiç şüphesiz yayınlandığı günün ertesi günü gitmeyi planlıyoruz. Ey Anayasa Mahkemesi bir paket daha getireceğiz sana öyle görünüyor"
