21 Mayıs Salı 2024
3 yıl önce

Saadet Partisi'ne Ekrem İmamoğlu’ndan ihale kıyağı

CHP'li Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ihale sistemi uzun zamandır tartışma konularından biri. Öne sürülenler arasında yeni açılan şirketlere adrese teslim ihalelerin verildiğine dair iddialar sık sık gündemde yerini aldı. Saadet Partisi'nin yayın organı Milli Gazete'ye yaklaşık 12 milyon TL'lik ihale verdiği kamuoyuna yansıdı. CHP'nin ittifak ortağı Saadet Partisi'nin basınına giden bu ihalenin ardından İmamoğlu ile Milli Gazete arasındaki olan ilişkiler de gün yüzüne çıkmaya başladı. SIRADAN BİR VATANDAŞ DİYE EVİNE GİTMİŞTİ İstanbul'daki seçimler öncesinde Ekrem İmamoğlu'nun ''sıradan bir vatandaş'' diye tabir ettiği kişinin evi, Milli Gazete Reklam Koordinatörü Ertuğrul Köse olduğu ortaya çıktı. Öte yandan AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe’de CHP’li Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Kabaktepe, “Seçimden önce "Her şey çok güzel olacak" diyen her kim varsa pastadan payını alıyor. Kurgu bir ziyaret, milyonluk ihale demek. İttifaklara ödenecek diyetler daha ne kadar sürer bilmiyorum ama borçlanma kotasını bile dolduran İBB'nin iflasına az kaldı.” dedi.

3 yıl önce

Savcı, HDP eski milletvekili Tuma Çelik için verilen beraat kararına itiraz etti

HDP eski Milletvekili Tuma Çelik, seçim çalışmaları sırasında tanıştığı D.K isimli kadına cinsel saldırı gerçekleştirdiği gerekçesiyle yargılandığı davada beraat etmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, beraat kararına itiraz etti. KARAR USULE AYKIRI Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Özgür Kamışlık’ın imzasını taşıyan itiraz dilekçesinde, “Sanığın milletvekili olması ve mevcut statüsü, suçun işleniş biçimi, suç konusu önemi, suçun işlendiği yer ve zaman, olayın oluşuna ve sanığın kastının yoğunluğuna göre sanık hakkında mahkumiyet hükmü verilmesi gerekirken beraat şeklinde karar verilmişse de ilgili karar usul ve yasaya aykırı olduğundan kararı istinaf ediyoruz” denildi. Dilekçede, gerekçeli kararın mahkemeye tebliğ edilmesinin ardından, istinaf gerekçelerinin mahkemeye sunulacağı belirtildi. HDP’NİN TECAVÜZCÜ VEKİLİ Çelik, mağdur D.K ile yerel seçim çalışmaları sırasında gerçekleştirdiği bir ev ziyareti sırasında tanıştı. D.K’yı parti çalışmalarına davet eden Tuma Çelik, bu teklifi, “siyasetten anlamıyorum, ailevi sorunlarım var” diyerek reddeden mağdur kadını 1 hafta sonra arayarak görüşmek istedi. Olayın yaşandığı yerde mağdur D.K’ya ait kan örnekleri bulundu. D.K hayatını alt üst eden bu olaydan sonra eşinden ayrılarak, çocuklarını da göremez hale geldi.

3 yıl önce

Vali Yerlikaya kapanmaya saatler kala uyardı: “Gerekli şartları taşımayanlara kesinlikle işlem yapılacaktır”

Vali Yerlikaya, tam kapanma döneminde şehir içinde 21'i jandarma, 284'ü emniyet noktası ve şehir giriş çıkışlarında 4'ü ortak, 9'u jandarma, 17'si emniyet olmak üzere toplam 335 noktada 408 jandarma ve 2905 polisin sürekli görev alacağını söyledi.

3 yıl önce

Türkiye'de son 24 saatte koronavirüsten 373 kişi hayatını kaybetti, 28 bin 817 kişinin testi pozitif çıktı

Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu, "covid19.saglik.gov.tr" adresinden paylaşıldı. Buna göre, Türkiye'de son 24 saatte 242 bin 194 Kovid-19 testi yapıldı, 28 bin 817 kişinin testi pozitif çıktı, 373 kişi yaşamını yitirdi, hasta sayısı 2 bin 615 oldu.

3 yıl önce

İsrail polisi, Mescid-i Aksa’daki cemaate ses bombalarıyla saldırdı

İsrail ve Filistin arasında ateşkes sağlanmasının üzerinden 12 saat geçtikten sonra, İsrail polisi yine cemaati hedef aldı. Yüzlerce masumun katledildiği Filistin'de cuma namazına giden cemaate, polis tarafından ses bombası atıldı. SES BOMBALARIYLA SALDIRI ANI Can kaybının olup olmadığına ilişkin henüz bir bilgi paylaşılmazken, saldırı anını cemaat bir kişi o kayda aldı.

2 yıl önce

Alevi dernekleri ve kanaat önderlerinden organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’e tepki

"Alevilerin masumiyetinden faydalanarak kendisini masum göstermek istiyor" Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, Hz. Ali'nin herkesin ortak değeri olduğunu ancak Peker'in Aleviliği anladığını sanmadığını belirtti.  Alevi öğretisinden gelen kişilerin insan ayırmadığını ifade eden Geçmez, "Pantürkist olduğunu söylüyor. Oysa Alevi felsefesine göre 72 millete aynı gözle bakarsın. Hz. Ali'yi de anlamamış. Belki sığınacak bir liman arayışında ve Alevileri de etkileme çabasındalar" dedi. "Oluk oluk kan akıtacağını söyleyen biri nasıl Alevilik değerlerine sahip olabilir" diyen Geçmez, "Aleviler, bundan etkilenmez. FETÖ ve ekibi 15 Temmuz bildirisinde Alevilerin dile getirdiği söylemlere yer verdi. Oysa aynı FETÖ, Alevileri devlet kadrolarından temizlemek için elinden geleni yaptı. Peker de Alevilerin masumiyetinden faydalanarak kendini masum bir adam olarak göstermek istiyor" diye konuştu. "Adalete ihtiyacı olanın aklına Alevi felsefesi, Hz. Ali geliyor" Alevi Düşünce Ocağı Başkanı Doğan Bermek de Peker'in konuşmalarına tepki gösterdi.  Bermek şunları söyledi: Aleviler olarak hayretle bakıyoruz olan bitene. Adalet herkese lazım oluyor. Demek şimdi Sedat Peker'e lazım olduğu zaman geldi. Adalete ihtiyacı olanın da aklına Alevi felsefesi, Hz. Ali geliyor. Çünkü Hz. Ali, adaletin simgesidir. Başları sıkıştıklarında dillerinden Allah, Muhammed, Ali düşmüyor. Çok karşılaştığımız bir durum. O bu şeyleri kullanmaya devam edebilir. Kendisi de hak yemiş karakolda adam dövmüş, kanlarıyla duş alacağım demiş. Bu kişinin Alevilerle, Alevilikle ne ilgisi olabilir? Aleviler'de karşılığı olmaz. Şimdi de Peker, Alevi simgelerini kullanarak Alevilerin masumiyetinden faydalanarak kendisini masum bir adam olarak göstermek istiyor olabilir. "Aleviliği bu işe bulaştırmaya kalkmasın" Alevi Kültür Dernekleri Başkanı Remzi Akbulut ise Peker'in açıklamalarıyla gündeme gelen tartışmaların ardından 7 Alevi kurum yöneticisine mektup yazarak "temiz toplum" çağrısı yapma teklifinde bulunduğunu, destekleyenler olduğu gibi "Böyle bir açıklama yapmış olursak önemsemiş oluruz" diyenlerin de olduğunu söyledi. Akbulut, Peker'in açıklamalarının iki yönü olabileceğini iddia ederek şu iddialarda bulundu: Birinci olarak Alevileri bu tür yapılarla bağlantı içinde gösterme çabası olabilir. İkinci olarak arkalarında Alevilerin de olduğu intibası vererek kendilerini güçlü gösterme gayreti olabilir. Alevilerin ne mafyayla, ne derin devletle, ne FETÖ’yle ilişkisi olmaz. Aleviliği bu işe bulaştırmaya kalkmasın." "Alevi gençleri, bir yerlere çekmeyi amaçlayan operasyon olabilir" İstanbul'da bulunan Erenler Cemevi'nin Başkanı Yavuz Selçuk da Peker'in açıklamalarıyla ilgili olarak "Alevilerle ilgili Alevileri farklı gösterme, algılar yaratma çabaları var. Bence bu da algı yaratma çabalarından biri. Alevi gençleri bir yerlere çekmeyi amaçlayan bir operasyon olabilir" ifadelerini kullandı:  "Bu tür çıkışların ve dini sembollerin kullanılmasının Aleviler'de etkisi olur mu?" sorusuna Selçuk şu cevabı vererek sözlerini tamamladı: Biz kimseye cemevine gelme diyemeyiz. Ama Alevi toplumundan hiç kimsenin de bu tür insanlara yol açma hakkı yok. Bu tür açıklamaların Alevi toplumunda kitle olarak karşılığı olmaz.

2 yıl önce

Kripto ile kara para aklanıyor: Her türlü illegal faaliyet fonlanıyor

Toplum mühendisliği işlerinde kullanılan ve siyasete müdahale aracı olarak görülen dış bağlantılı vakıf, dernek ve platform gibi sivil toplum kuruluşlarına para aktarmada, takibi hayli zor olan kripto para soğuk zincirlerinin tercih edildiği ifade ediliyor. Avrupa ve Amerika’da sıkça başvurulun bu ihanet çarkının, Türkiye’de dış bağlantılı vakıf ve derneklerin finanse edilmesinde devreye alındığı belirtiliyor. Fiziki olarak el değiştirilmesi veya finansal sisteme sokulması zor olan hainlik çarkı finansmanlarının aktarılmasında kripto para platformlarının kullanılması dikkat çekiyor. YAKALANMA RİSKİ YOK Bugüne kadar çantayla veya zarflarla taşındı ortaya çıkan rüşvet ile kara paraların el değiştirme şeklinin dijitalleşmesi, yakalanmayı da zorlaştırıyor. Kripto para borsaları üzerinden bu tür yasa dışı para transferleri yapmak isteyenler için, artık hesap şifrelerinin el değiştirmesi yeterli oluyor. Emniyetin Siber Suçlarla Mücadele Dairesi ile Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK)’na yapılan ihbarlarla bir kısmı tespit edilen bu yasa dışı transferler, çoğunlukla yakalanmadan gerçekleşiyor. KİRLİ YÖNTEME İLGİYİ ARTTIRIYOR Kripto paralarla verilen rüşvet, bağış ve yardımlar; alan ile veren açısından yakalanma riskini azalttığı gibi, kara paraları aklamayı da kolaylaştırdığı için son zamanlarda çok tercih edilen bir yöntem olduğu belirtiliyor. Finansal sistemlere dahil edilmesi zor olan yüklü miktarlardaki paralar; bağış, yardım, rüşvet ve sanal bahis gibi yollarla dolaşıma sokulabiliyor. İZİ SÜRÜLEMEYEN SOĞUK CÜZDANLA YAPIYORLAR Kripto paraların yoğun olarak kullanıldığı ülkelerin, dijital rüşvette de öne çıktığı görülüyor. Para transferleri ve kara para aklama metotları incelendiğinde, monero gibi izi sürülemeyen kripto paraların yaygın kullanımı dikkat çekiyor. İzi sürülemeyen kripto paralarda alan ve satan kişi tespit edilemediği gibi, işlemin ne zaman yapıldığı ve işlem yapılan cüzdanın adresi öğrenilemiyor. HUKUKİ SORUMLULUK OLUŞMAMASI ÖNEMLİ Kara paralar, genellikle internet ile bağlantısı olmayan ve taşınabilir kripto para soğuk cüzdanları üzerinden sisteme dahil edildiği için, bu varlıkları istenilen yere taşımak hem kolaylaşıyor hem de izi sürülemez oluyor. Soğuk cüzdan yöntemi; ödeme yapmak isteyen kişinin parayı fiziki olarak taşıma veya bankacılık sistemi üzerinden transfer etme zorunluluğunu ortadan kaldırıyor. Teknolojik takip ve sosyal medya üzerinden yazışmaların takibi ileri düzeyde olduğu için bu mecralardan rüşvet alıp vermek, kara paralardan bağış yapmak zorlaşınca kripto paralarla bu işin yapması öne çıkıyor. Takibi zor olan kripto hesapların para giriş çıkışı takip edilemediği için bu işlemleri yapanlar için herhangi bir hukuki sorumluluk da oluşmuyor. Özellikle uyuşturucu ve silah tüccarlarının kullandığı bu yöntemin son dönemlerde rüşvet ödemelerinde, misyoner vakıflarının finanse edilmesinde de başvurulan bir yöntem olduğunu ifade ediliyor. YASAL YOLLARLA YARDIM NASIL OLUYOR? 5253 sayılı Dernekler Kanunu’na göre; dernekler mülki idare amirliğine önceden bildirimde bulunmak şartıyla yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan ayni ve nakdi yardım alabiliyor. Aynı kanunun 21’inci maddesinde; yurt dışından gelen nakdi yardımların banka aracılığıyla alınması zorunluluğu da var. Yurtdışından yardım almak isteyen dernek ve vakıflar isteklerini bir dilekçe ile mülki idare amirliğine bildirmek zorunda. Dilekçede; yardım alınacak kişiliğin adı, adresi, yardımın miktarı veya cinsi ile alınan yardımın hangi amaç/amaçlar için kullanılacağı ve faaliyetin tüzük veya senette belirtilen amaç ve çalışma konuları arasında bulunup bulunmadığı belirtilmesi gerekiyor.

2 yıl önce

PKK'nın çocukları zengin olma vaadiyle kandırdığı emniyet raporunda

Emniyet Genel Müdürlüğü’nün (EGM) "PKK-KCK/PYD-YPG Terör Örgütü Kadın ve Çocuk İstismarı" raporunda, terör örgütünün hukuki ehliyetsizliklerinden faydalandığı çocukları, sabıkalı ve aranır duruma gelmeleri halinde örgütün dağ kadrosuna gönderdiği tespitine yer verildi. Terörle Mücadele Daire Başkanlığınca hazırlanan raporda terör örgütü PKK/KCK'nın çocukları istismar faaliyetlerinin, kuruluş yıllarından itibaren sürdürdüğü stratejinin bir parçası olduğu belirtildi. Raporda, çocukların eylemlerde kullanılmasının, örgütün silahlı faaliyetlerinin artış gösterdiği 1990'lı yıllarda en üst seviyeye çıktığı ve bugün de bu tutumun devam ettiği kaydedildi. ÖRGÜTÜN SÖZDE ÜST DÜZEY YÖNETİCİLERİ AÇISINDAN TEHDİT GÖRÜLMÜYOR PKK/KCK'nın eleman temini konusunda yaş sınırı gözetmediği aktarılan raporda, Irak'ın kuzeyinde çocuklara silahlı eğitim verilen kampların olduğu, Gara'da bulunan "Tabura Zaroken" adındaki sözde çocuk taburunun sorumluluğunu terörist elebaşlarından Duran Kalkan'ın yaptığı ve sözde örgüt yöneticilerinden Murat Karayılan'ın, çocuk örgüt mensuplarının eğitimleriyle özel olarak ilgilendiği bilgisine yer verildi. Terör örgütünün, çocukları eylemlerde yoğun olarak kullandığı belirtilen raporda, "Yasal statüleri istismar edilen çocuklar, bilinçli şekilde örgüt içerisine çekilmekte ve kara propaganda amacıyla başta illegal gösteriler olmak üzere sokak eylemlerinde ön saflara itilmektedir. Bu tarz eylemlerle hukuki ehliyetsizliklerinden faydalanılan çocuklar, sabıkalı ve aranır duruma gelmeleri halinde ise örgütün dağ kadrosuna aktarılmaktadır." denildi. PYD/YPG'NİN ÇOCUK İSTİSMARI Terör örgütü PKK/KCK'nın Suriye kolu PYD/YPG'nin, 2012'den itibaren Suriye'nin kuzeyini işgal etmeye başlamasıyla eleman temini noktasında da PKK/KCK ile aynı stratejiyi izlediğine vurgu yapılan raporda, Suriye'deki varlığını sağlamlaştırmak amacıyla militan sayısını artırma ihtiyacı duyan PYD/YPG'nin, tehdit, kaçırma, kandırma, maaş bağlama gibi yöntemlerle veya kimsesiz olmasından yararlanarak küçük yaştaki çocukları sistematik şekilde örgüt saflarına kattığına işaret edildi. Raporda, sözde çocuk taburlarında silahlı/ideolojik eğitimler verilen çocukların, daha sonra çatışma bölgelerine gönderildiği, çatışmalarda hayatını kaybeden çocukların fotoğraf ve videolarının kara propaganda amacıyla bazı basın-yayın organlarına servis edildiği aktarıldı. Çocuk örgüt mensuplarına eğitim sonrası teröristbaşının kitapları üzerine yemin ettirildiği tespitine yer verilen raporda, PYD/YPG'nin sözde çocuk taburunda eğitim veren PKK/KCK mensuplarının, terör örgütleri arasındaki bağı gizlemek amacıyla üzerlerine PYD/YPG'nin sözde üniformalarını giydikleri kaydedildi. Raporda, "Gençlik taburu isimli PKK/KCK-PYD/YPG kamplarında kırsal alana ve terör örgütüne adapte olmaları için 12 yaşındaki çocuklara dahi silahlı ve ideolojik eğitim verilerek örgüte bağlılıklarının artırılmaya çalışıldığı tespit edilmiştir." vurgusu yapıldı. PKK'DA ÇOCUKLARA VERİLEN SİLAHLI/İDEOLOJİK EĞİTİMLER TERÖRİST İFADELERİNDE Raporda, örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim olan teröristlerin ifadelerine de yer verildi. 7 Aralık 2018'de teslim olan bir örgüt mensubu, kendisi gibi örgüt içinde faaliyetlerde bulunan çocuklara ilişkin şu aktardı: "PKK/KCK-PYD/YPG içerisinde 18 yaş altı çocuklar bulunmaktadır. Ben de 17 yaşında gitmiştim. 12-13 yaşlarında çocukların örgüt içerisinde olduğunu bizzat gördüm. Bu çocuklar, ayrı bölgelerde eğitilmektedir. Gara bölgesinde çocuk kampının olduğunu duydum ancak yerini bilmiyorum. Suriye'de Şeddadi bölgesinde 40 kişilik 18 yaş altı çocuğun eğitim gördüğünü biliyorum. Genelde intihar eylemi yapacak kişileri çocuk yaşlarda alarak eğitmektedirler." 23 Şubat 2020'de teslim olan bir başka terörist ise örgüte katılımını "Okulu bırakıp işe başladıktan sonra ara sıra HDP binasına gidiyordum. Burada tanıştığım bir örgüt mensubu, 'Eğer örgüte katılırsan zengin olursun ve rahat yaşarsın' diyerek beni kandırdı. Daha sonra 2 örgüt mensubuyla gelerek beni aldı ve kırsal alana götürdü. Bu şekilde örgüte katıldım." sözleriyle anlattı. 13 Ağustos 2018'de teslim olan bir örgüt mensubu, örgütsel faaliyetlere dair, "2014 yılının başında Zap kampına bölük komutanı olarak geldim. Burada 12-16 yaşlarında örgüt mensubu şahıslar vardı. Ben bu şahıslara ideolojik ve silahlı olarak eğitimler vermekteydim." bilgisini verdi. 11 Mart 2020'de teslim olan bir örgüt mensubu, çocuk teröristlere ilişkin şu ifadeleri kullandı: "Jiyan Garzan kod adlı örgüt mensubu Suriye'nin Kobani (Aynularap) şehrinde bulunan çocuk bölümünde görevlendirildiğimi söyledi. Burası Kobani merkezde bulunan iki katlı iki binadan oluşuyordu. Aileleri ölen ya da ailesi olmayan çocuklara örgütün ideolojisi benimsetiliyor ve bu çocuklar maddi durumu iyi olan örgüt destekçisi ailelere evlatlık olarak veriliyordu."

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 56 57