29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

Marmaris'te alevlerle mücadelede üçüncü gün! Bakanlar Soylu ve Kirişçi’den açıklama: 'Sıkıntı büyük ölçüde giderilmiş durumda'

Hisarönü Mahallesi Bördübet mevkisinde ormanlık alanda 21 Haziran'da başlayan yangın devam ediyor. Dün, sert esen rüzgarın etkisiyle yangının Marmaris güzergahında ilerlediği ve şehir merkezine duman ile küller savrulduğu belirtilmişti. Bugün de şiddetli rüzgar beklentisi, bölge için endişe yaratıyor. AFAD'ın açıklamasında, söndürme çalışmalarının 27 helikopter, 14 uçak, 330 arazöz ve 96 iş makinesi, 28 itfaiye ve su tankeri, 24 TOMA, 2 İHA ile sürdürüldüğü belirtildi. Ayrıca Marmaris'te toplam 274 kişinin önlem amacıyla evlerinden tahliye edildiği bilgisi verildi. Yaklaşık 3 bin hektar alanın yangından etkilendiğini söylendi. Öte yandan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Marmaris'teki yangınla ilgili bir kişinin gözaltına alındığını ve suçunu itiraf ettiğini söyledi. Soylu, yangınla ilgili yakalanan kişinin, "aile arasındaki anlaşmazlık nedeniyle kızarak ormanı yaktığını" kabul ettiğini açıkladı. Bugün de sabahın ilk saatleriyle bölgeye havadan müdahale de başladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci de bölgeden yangınla mücadeleyi takip ediyor. Soylu: En büyük risk öğleden sonra çıkacak rüzgar İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yangının durumuna ilişkin yaptığı açıklamada, "Yangın alanlarına sivil halkın girmesini engelledik biliyorsunuz. Sahada çok profesyonel bir çalışma oldu. aman birine bir şey olacak endişesinden ziyade koordinasyon çok iyi oldu. Yangının çöp toplama merkezine sıçrama tehlikesine karşı hava kararana kadar havadan müdahale edildi. Sabah kadar göz kırpmadan bölgeyi söndürdüler. Şu anda bir bölge var, ora ile ilgili havadan karadan müdahale sürüyor. En büyük risk öğleden sonra çıkacak rüzgar" dedi. Bakan Soylu, "Şu sıralarda savcılığın talep ettiği bilgi geldi ama şunu söyleyeyim bu ormanların sahibi doğadır. Altına arabasını alıp ormana girip piknik yapayım diyenlerin değil bu orman. Eline içki alıp kendisini kaybedip buranın yakılmasına vesile olan kişilerin değildir. Orman konusundaki cezalar artırılmalıdır. İdam çok tartışılıyor, idamın da caydırıcılığı var. ağza sıcak gelmiyor ama bu kadar sorumsuzluğun cezası olması gerekir" dedi. Kirişci: Toplam 1148 araç görevde Tarım ve Orman Bakanı orman yangınının son durumuna ilişkin açıklama yaptı ve sıkıntının büyük ölçüde giderildiğini söyledi. Kirişci ayrıca "Toplam 1148 araç görevde" dedi. Meteorolojik verilere göre bugün öğleden sonra rüzgar etkisinin 3 günün en yüksek seviyesine çıkması bekleniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün son hava durumu raporuna göre bugün Güney Ege'de rüzgarın batı ve kuzeyden kuvvetli (40-60 km/sa) esmesi bekleniyor. Marmaris'te bugün en düşük hava sıcaklığı 24 derece, en yüksek hava sıcaklığı ise 34 derece olacak. Nem oranı ise en düşük yüzde 31, en yüksek yüzde 73 olarak tahmin ediliyor. Gece boyunca alevlere karadan çok sayıda ekip ile müdahale edildi, güvenlik koridoru açıldı Yangının Muğla Büyükşehir Belediyesi Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi yakınlarına kadar gelmesi üzerine orman ve itfaiye ekipleri, alevlerin önüne geçmek için güvenlik koridoru açtı. Alevlere, sabahın ilk saatlerinden itibaren havadan da müdahale edilmeye başlandı. Ekipler, yangını kontrol altına almak için çalışmalarını yoğun şekilde sürdürüyor.

1 yıl önce

Alevilerden Ümit Özdağ’a tepki

Alevi kurumlarının temsilcileri cemevleriyle ilgili sözleri nedeniyle Ümit Özdağ’ı kınadı. Mülteci karşıtı kışkırtıcı tavırlarıyla dikkat çeken Ümit Özdağ’ın Aydın’da bir cemevi ziyareti sırasında yaptığı açıklamalar tepkilere yol açtı. Özdağ, ziyaret sırasında gelen “Cemevlerine ibadethane statüsü verecek misiniz” sorusuna “Hayır. Bizim parti olarak böyle bir önergemiz olmadı, olmayacak. Selefi ve diğer tarikatlar da çıkıp aynı şeyi ister. Bugün Zafer Partisi olarak böyle bir adım atacağız diye size verecek sözüm yok.” demişti. Ocakzadeler Meclisi ve Çankaya Cemevi Derneği Ümit Özdağ’ı kınadı. Ocakzadeler Meclisi’nin sözcüsü Avukat Ali Timurtaş Özmen, “Selefilikle, yobaz dincilikle Aleviliği eşitleyen, ikisini aynı gören bu yaklaşımı kınıyoruz.” dedi. Özmen, “Cemevlerinin ibadethane olarak kabul görmemesi hem kendi Anayasamıza hem de AİHM kararlarına aykırıdır. Konu Aleviliğin anayasal olarak tanınması olunca samimiyetten ve gerçeklerden uzak açıklamalar yapılıyor. Bu duruşu asla kabul edemeyiz. Biz Ocakzadeler Meclisi olarak, siyaset kurumunu çok dikkatli takip ediyor, Aleviliğe ve Alevilere samimi ve ciddi çözümlerle yaklaşılmasını bekliyoruz.” ifadelerini kullandı. Çankaya Cemevi Derneği Başkanı ve Hüseyingazi Cemevi Dedesi Hüseyin Öz şunları söyledi: “Sayın Özdağ bu sözleriyle ülkesini tanımadığını, gerçeklerini bilmediğini, Türkiye’yi yönetemeyeceğini bir kez daha göstermiş oldu. Alevilik bir tarikat-cemaat uzvu değildir. Tarikat ve cemaatlerin ülkede üstlendiği yasadışı rollere de hiçbir zaman meyletmemiştir. Alevilerin ibadethanesini yıllardır tanımadınız, tarikatları engelleyebildiniz mi? Bugün maalesef pek çok camide tarikat-cemaatlerin egemenlik savaşları yaşanıyor. Aleviliği, selefilikle bir tutan ve ibadethanelerimizi reddeden anlayışından ötürü Özdağ’ı kınıyorum.” ‘MANCINIK’ KIŞKIRTMASI Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, önceki gün kişisel Twitter hesabından mancınık resminin bulunduğu bir tablo paylaşarak sığınmacıları Türkiye’den mancınıkla göndereceği imasında bulundu. Özdağ’ın “İkonlar serisi-Bodrum-Aklınıza bir şey gelmesin. İyi bir indirim yapmalarına rağmen benim için pahalı.” ifadelerini kullandığı paylaşıma çok sayıda tepki geldi.

1 yıl önce

Zafer Partisi'nde "Alevilik" krizi! Ayhan Türk, Ümit Özdağ'ın Cemevi çıkışına kızıp istifa etti

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Türk, Partideki görevlerinden istifa ettiğini duyurdu. Türk, Zafer Partisi’nden ayrıldığı haberini şu ifadelerle verdi: “Bize bin yıldır Türkmen derler. Biz kanunla Türk olmadık. Türküm, Türkçüyüm. Hünkar Hacı Bektaşı Velinin yolunda Kızıl Elmanın neferiyim. Cemevleri Alevilerin ibadethanesidir. Zafer Partisindeki görevlerimden istifa ediyorum” ''CEMEVLERİNE İBADETHANE STATÜSÜ VERMEYECEĞİZ''   Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, dün Aydın’da bir cemevini ziyaret ettiği sırada söylediği sözler gündeme oturmuştu. Özdağ buradaki konuşmasında “Cemevlerine ibadethane statüsü vermeyeceğiz. Olursa tarikatlar da aynı şeyi isteyecek” demişti. Özdağ’ın bu açıklamasının ardından ülke çapında büyük tepki yükseldi. O tepkilere katılan bir diğer isim ise Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Türk oldu. Ayhan Türk, sosyal medya hesabından, bir cemevine ait olduğunu iddia ettiği bir fotoğraf paylaşarak “Cemevleri Türkmenlerin/Alevilerin ibadethanesidir. Değildir demek; kimsenin haddi değildir” notunu düştü. ''ALEVİLER TÜRKLERİN KARDEŞİ DEĞİLDİR, TÜRK'ÜN HASIDIR'' Bununla birlikte Ayhan Türk, 9 Haziran tarihinde Alevilerle ilgili şu paylaşımı yapmıştı: “Aleviler Türklerin kardeşi değildir. Türk’ün hasıdır. Türk’ün ta kendisidir. Türk dilinin töresinin yaşatıcısıdır. Öğrenin artık bunları!” Bununla birlikte Ayhan Türk, 18 Temmuz günü “Sayın Özdağ ve Zafer Partisinin Alevi toplumuna bakışı bundan başka bir şey değildir. Gerisi hikayedir” notuyla bir paylaşım yapmıştı. Söz konusu paylaşımda şu ifadeler yer aldı: “Ümit Özdağ: Alevilerin Diyanet İşleri Başkanlığı’nda neden temsil edilmediği sorgulanması gereken bir husus. Bugün Alevi insanlarımıza yönelik bürokraside, devlet kademelerinde inanılmaz bir dışlanma var. Bu kabul edilebilir değil.” Türk’ün bu paylaşımı yapmasına rağmen Özdağ, Aydın’daki bir cemevinde, cemevlerine ibadethane statüsü verilmeyeceğini söyleyerek Türk’ün yaptığı açıklamanın tersi hareket etmiş oldu. Ayhan Türk'ün o paylaşımları: https://twitter.com/ayhanturkz/status/1549436346531561473?s=21&t=gef5bvBLcnYk_J7LR-N0jw https://twitter.com/ayhanturkz/status/1547683291993477121?s=21&t=J6CWe8ayaffsuaDcc5hbCQ https://twitter.com/ayhanturkz/status/1549068456770904064?s=21&t=8UGb9fr5t9FBoO5TCRcFMQ

1 yıl önce

Bukalemun gibi sızan FETÖ 11 Alevi derneği kumuştu: Amaçları iftira ve kumpas

İftira ve yalanı yaşam biçimi haline getiren FETÖ kullandığı "renklendirme" taktiği ile bukalemun gibi toplumun farklı kesimlerinin içine sızarak kendini gizliyor. Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, FETÖ'nün sadece muhafazakar kimlikle değil solcu, liberal ya da Atatürkçü gibi göründüğüne dikkat çekerek, 11 Alevi derneği ve bir adet Alevi Federasyonu kurduğunu hatırlattı. Nedim Şener'in "Bir FETÖ taktiği: Çokların içerisinde azları kaybettirmek" başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle: Bir FETÖ’cü sadece örgüt amaçlarına odaklanmış; yalan, iftira ve kumpası yaşam biçimi haline getirmiş, ailesine, dinine, milletine, bayrağına ihanet eden bir haindir. Mesleği; örgütsel amaçları için kullanacağı bir araç, taşıdığı sıfat ise kamuflajdır. ALEVİ DERNEKLERİ BİLE KURDULAR Kullandıkları “renklendirme” taktiği bukalemun gibi ortama uyarak gizlenmeyi sağlar. O yüzden, sağcı, solcu, Atatürkçü, muhafazakâr, ülkücü, liberal benzeri kimlikler yanında her tarikat ve cemaatçi görünümünde FETÖ mensubu vardır. Sözde Sunni bir “dini cemaat” görüntüsü altındaki FETÖ’nün, 11 Alevi derneği ve bir adet Alevi Federasyonu kurduğunu hatırlarsanız ne demek istediğimi daha iyi anlarsanız. FETÖ GÜNDEMİNİ SOKUŞTURUYOR Sadece devletin değil, toplumun kılcal damarlarına sızıp buraları operasyonel faaliyet alanına çevirmek temel taktiğidir. Toplumun tartışma yaratan alanlarındaki fay hatları üzerinde oynayarak kaos çıkarmak temel stratejisidir. Bunu yaparken de günümüzde en yaygın olarak kullandığı araç, sosyal medyadır. Dikkat ederseniz, her siyasi, sosyal ve ekonomik tartışmada, provokasyona yönelerek, çözüme gidecek konuyu içinden çıkılmaz hale getiren ve çözümsüzlüğe mahkûm eden unsurlardan birisi de FETÖ’cülerin bu tutumudur. “Çokların içerisinde azları kaybettirmek” gibi gizlenme taktikleri vardır. Bu yolla, masumların arasında kendi suçlarını gizlerler. Bana yapılan sosyal medya saldırısı sırasında, darbeye karışan askeri öğrenci ve onlarla ilgili çekilen belgesel ile KHK’lıları gündeme getirmeleri de bu taktiğin yansımasıdır. Eğer başaramıyorlarsa en haklı talepleri gerçek tartışma zemininden çıkaran fitneci FETÖ mensupları toplumsal kutuplaşmanın fitilini ateşlerler.

1 yıl önce

İddia: "Kılıçdaroğlu Alevi olduğu için kazanamaz" algısını Mansur Yavaş ortaya attı

Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek siyaset kulislerini sarsacak paylaşımlarda bulundu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı adaylığı konusunda Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu ile girdiği rekatebe ilişkin edindiği bilgileri sosyal medya hesabında açıklayan Gökçek, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş'ın yakın çevresine söylediği şok ifadeleri kamuoyuna duyurdu. Gökçek'in mesajlarına göre, Kılıçdaroğlu'na 2023 seçimlerinde hiç şans tanımayan Mansur Yavaş, CHP Lideri'nin adaylıkta ısrar etmesi halinde belediye ekiplerini seçim kampanyasında çalıştırmayacak. Yavaş'ın kendisine yakın ekibine şunları söylediği belirtiliyor: "Kılıçdaroğlu aday olursa belediyeden tek kişiyi bile seçimde bu adama çalıştırmam. Çünkü Kılıçdaroğlu başkan olursa kesinlikle bir daha beni aday yapmaz. Erdoğan'ın kazanması bizim için çok daha iyi." "KILIÇDAROĞLU ALEVİ, BU YÜZDEN KAZANAMAZ" Mansur Yavaş aynı zamanda Kılıçdaroğlu'nun adaylığını engellemek için Ekrem İmamoğlu ile birlikte hareket ediyor. CHP Lideri'nin 'Alevi' kimliğinden ötürü cumhurbaşkanlığı için şansı bulunmadığı yönündeki propaganda, parti içerisinde bizzat Yavaş ve İmamoğlu tarafından kampanyaya dönüştürüldü. Kılıçdaroğlu'nun buna ilişkin kanıtları WhatsApp konuşmalarından teyit ettirdiği belirtiliyor. Melih Gökçek, Ankara kulislerini sarsan mesajlarında şu iddialara yer verdi: "CHP'deki gelişmelerden haberiniz var mı? Yazacaklarım dedikodu değil net bilgidir. Bu bilgilerden sonra CHP iyice karışacak. Birincisi, 'Kılıçdaroğlu Alevi olduğu için halk arasında cumhurbaşkanlığı için şansı yok' sözleri Mansur ve Ekrem tarafından yaydırılıyor." "İKİSİNİ DE ADAY YAPMAM, YAPTIRMAM!" "Kılıçdaroğlu WhatsApp görüşmelerinden bu hususları bizzat tespit ettirmiş. Zaten yaptığı son konuşması da bu tespitler üzerine... Kılıçdaroğlu çevresine, 'İkisini de aday yapmam, yaptırmam, yüzde 5 bile oy alacak olsam aday benim' diye açıkça konuşmuş." "Bugün (dün) Altınpark'ta yapılan toplantıda Mansur, ülkücü arkadaşlarından ağır darbe yedi. Mansur'un belediye meclis üyesi yaptığı Selim Kaptanoğlu açıktan Kılıçdaroğlu'nu desteklediğini açıkladı. Kaptanoğlu'nu ayarlayan kişi Fethi Yaşar... Türkeş'in özel doktoru ve eski MHP yöneticisi Selim Kaptanoğlu, Kılıçdaroğlu'nun bulunduğu toplantıda 'Sayın Genel Başkanın çizdiği politikayı hepimizin anlamamız lazım. Ülkücüler olarak sonuna kadar yanınızdayız, biz bu işi bitireceğiz' dedi. Kaptanoğlu Mansur'u işte böyle sattı." MANSUR ADAY OLMAZSA KILINI KIPIRDATMAZ "Mansur'u ülkücü arkadaşlarının tamamına yakını terk etti. Etrafında çıkar odaklı 8-10 kişi kaldı. Mansur CHP'den ümidi kesince Akşener'e yamanmaya başladı. Trolleri eliyle algı yönetimi yapıyor. Akşener Mansur'u günahı kadar sevmez. Ancak Mansur ve Ekrem'e mavi boncuk dağıtıp bir süre daha partisinin yükünü bunlara taşıtacak. Bu iki başkan bir umutla Akşener'e desteğe devam edecekler." "Son bomba, Mansur'un belediyede yanında kalan arkadaşlarına konuşmaları: 'Kılıçdaroğlu aday olursa belediyeden tek kişiyi seçimde bu adama çalıştırmam. Çünkü Kılıçdaroğlu başkan olursa kesinlikle bir daha beni aday yapmaz. Erdoğan'ın kazanması bizim için çok daha iyi' demiş. Nitekim Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar'ın 'Mansur aday olmazsa kılını kıpırdatmaz. Seçimler Ankara'da Alper (Taşdelen) ve benim üstüme kalır' diye konuştuğunu bilmeyen meclis üyesi yok."

1 yıl önce

Halk TV'de skandal benzetme: 'Büyük Aile Yürüyüşü'nü hedef alan Mehmet Yılmaz LGBT ile Aleviliği aynı kefeye koydu

LGBT dayatmasına karşı, 150 sivil toplum kuruluşu ve ailelerin de aralarında olduğu yaklaşık 30 bin kişi dün İstanbul Saraçhane Parkı'nda bir araya geldi. "Aileni ve neslini koru, sapkınlığa dur de" sloganıyla düzenlenen mitinge yoğun katılım sağlandı. 'Büyük Aile Yürüyüşü' adıyla buluşan aileler, eşcinsellik dayatmasına dur demek için Saraçhane'den Beyazıt'a yürüdü CHP tarafından fonlandığı bilinen Halk TV'de ise küresel bir çeteye dönüşen LGBT lobisine karşı yapılan 'Büyük Aile Yürüyüş'ü hedef alındı. "LGBT'YE KARŞI MİTİNGLE ALEVİLERE KARŞI MİTİNG ARASINDA FARK YOKTUR" Ayşenur Arslan'ın konuğu olan CHP yandaşı yazar Mehmet Yılmaz, LGBT ahlaksızlığını Alevilikle benzeterek skandal ifadeler kullandı. Mehmet Yılmaz, "LGBT bireylere karşı bir miting yapıyorum demekle, Alevilere karşı bir miting yapıyorum demek, Suriyeli göçmenlere karşı bir miting yapıyorum demek, Afrika'dan gelen göçmenlere karşı miting yapıyorum demek arasında hiçbir fark yok" dedi. Yılmaz'ın söylemleri büyük tepki topladı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kuracağız

Türkiye genelinde 4 cemevi hizmete açılırken 7 cemevinin de temeli atıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Şahkulu Sultan Dergahı ve Cemevi'nde düzenlenen Cemevleri Temel Atma ve Toplu Açılış Töreni'ne katıldı. Erdoğan burada katılımcılara hitap ederek Alevi-Bektaşi vatandaşlara yönelik atılan tarihi adımları sıraladı. Erdoğan konuşmasında, 4 önemli adımı sırasıyla şöyle açıkaldı: "Alevi-Bektaşi vatandaşlarımızın bir araya geldiği mekanların tüm meselelelerinin devlet nezdinde takibini yapacak kurumasl bir yapı kuruyoruz. Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kuruluyor 1-)Kültür ve Turizm Bakanlığımız kendi bünyesinde kuracağımız Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı, muhtarlıkalara, belediyelere derneklere bağlı cemevlerinin tamamını yönetecektir. Cemevleri giderleri devlet tarafından karşılanacak Cemevi hizmetlerinden eğitim faaliyetlerine kadar tüm çalışmalar kamu güvencesi ve desteği ile yürütülecek. Cemevlerinin aydınlatma, içme ve kullanma suyu, yapım ve bakım giderlerinin karşılanması ve imar sorunları çözülmüş olacaktır. İsteyen dedelere kadro verilecek Cemevlerinde erkan hizmetlerini yönetmekten sorumlu inanç önderlerinden talep edenlere bu kurumsal yapıda kadro verilecektir. Demokratikleşme reformlarından en önemlilerinden biri olduğuna inandığım bu adımların hayırlı olmasını diliyorum." dedi. "Hayırlı olmasını diliyorum" Erdoğan'ın konuşmasından satır başları: "Bugün burada ülkemiz genelinde inşası tamamlanan 4 cemevi açılışı, 7 cemevi temel atma töreni vesilesiyle bir aradayız. 4 cemevini kullanacak vatandaşlara hayırlı olmasını diliyorum. Bu eserlerin Alevi-Bektaşi kardeşlerimize, ülkemize kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Bunca asırdır dergahımızdan gelip geçen herkesten Allah razı olsun diyorum. Bu mekanlar aşk ocağıdır, edep ocağıdır, gönül ocağıdır. Buralar Hz. Peygamber'e ve ehlibeytine aşık olanların durağıdır. Medeniyetimize hayırlı insanlar burada yetiştirilir. Hacı Bektaşı Veli ve evlatları ocaklarımızı bu gayeyle kurmuşlardır. "Muhabbet ışığı bugün de önümüzü aydınlatmaktadır" Hak dostlarının irfanlarıyla ve nazarlarıyla kurulan bu büyük medeniyete sahip çıkmak her birimizin vazifesidir. Dünyada baki olan sadece muhabbettir ve onunla birlikte gelen mükellefiyetlerdir. Bugün karşı karşıya kaldığımız imtihanlarımızı da aşkla, muhabbetle, beraberlik, kardeşlikle göğüsleyebiliriz. Milletimiz karşı karşıya kaldığı her tehdidin üstesinden bu muhabbetle gelmiştir. Hepimizin peygamberi, hepimizin Alisi, hepimizin ehlibeyti, hepimizin Kerbelası diyoruz. Bu muhabbet ışığı bugün de önümüzü aydınlatmaktadır. Sinsi niyetlerle birliğimizi bozmak için içeride ve dışarıda çalışan pek çok kesim olmuştur. Bu aşk ateşini söndürmeye kimsenin gücü yetmemiştir. Malazgirt'ten beri bin yıldır Anadolu'yu fikren ve fiziken tahkim etmek için mücadele veriyoruz. "Ülkemizi 2023 Türkiye'sine hazırladık" Haçlılardan Moğollara kadar her saldırıyı inançla ve kararlılıkla bertaraf ederken kendi medeniyet inşamızı sürdürdük. Selçuklu'dan Osmanlı'ya oradan Cumhuriyet'e kadar istiklalimizi koruduk, sahip çıktık. Bu atılımın gerisinde ülkemize kazandırdığımız asırlık eksikleri giderdiğimiz hizmetlerimiz vardır. Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, sanayinden tarıma kazandırdığımız her bir yatırımla ülkemizi 2023 Türkiye'sine hazırladık. Ülkemizi Türkiye yüzyılına hazırlarken milletimizin tüm kesimleriyle birliğini, beraberliğini güçlendirecek adımlara özen veriyoruz. Bugüne kadar çözümünü arzu ettiğimiz seviyede tamamlayamadığımız her mesele için gayret gösteriyoruz."

1 yıl önce

Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'nın görev ve yetkileri Resmi Gazete'de

Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde, Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'nın görev ve yetkileri şöyle belirlendi: "Cemevlerinin ve ihtiyaçlarının belirlenmesine yönelik çalışmalar yapmak, cemevlerindeki hizmetlerin etkin ve verimli yürütülmesini koordine etmek, cemevlerinin başkanlıkça belirlenen hizmetlerinin gördürülmesi için yerel yönetimlere veya yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarına ödenek aktarımına ilişkin iş ve işlemleri yürütmek, Alevi- Bektaşilik hakkında tüm yönleriyle, sosyal ve beşerî bilimler bütünlüğü içinde bilimsel araştırmalar yapmak, yaptırmak ve bu konularda seminer, sempozyum, konferans ve benzeri ulusal ve uluslararası etkinlikler düzenlemek, özgün bilgi üretimi için uygun ortamlar hazırlamak, yayınlar yapmak ve bu alandaki çalışmaları desteklemek. Alevi- Bektaşilikle ilgili akademik faaliyetleri desteklemek amacıyla üniversiteler ve ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapmak, Alevi- Bektaşiliği yurt içinde ve yurt dışında bilimsel yönüyle araştırmak, derlemek ve bu amaçla yapılan çalışmaları desteklemek, görev alanı kapsamında ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşların bilimsel çalışmalarını ve bu alandaki yayınlarını takip etmek, gerekli görülenleri tercüme ettirerek basılmasını ve yayımlanmasını sağlamak, Alevi- Bektaşilikle ilgili eğitim ve kültür faaliyetlerini yürütmek ve desteklemek, Bakan tarafından verilen diğer görevleri yapmak." Kararnamede, başkanlığın görev alanındaki çalışmalarını değerlendirmek ve önerilerini başkanlığa bildirmek üzere kurulan Danışma Kuruluna ilişkin, "Danışma Kurulu, başkan ve 11 üyeden oluşur. Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Danışma Kurulunun da başkanıdır. Danışma Kurulu üyeleri, Alevi- Bektaşilik yolunda temayüz etmiş kişiler ile başkanlığın görev alanına giren konularda araştırma ve çalışmaları bulunanlardan Cumhurbaşkanınca üç yıllığına seçilirler. Bakan gerekli gördüğü hâllerde Danışma Kuruluna başkanlık edebilir. Danışma Kurulu üyelerinin ve toplantıya davet edilen kişilerin ulaşım ve konaklama giderleri bakanlık bütçesinden karşılanır. Danışma Kurulunun çalışma usul ve esasları bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir" denildi. Başkan ve başkan yardımcısının haklarına ilişkin ise "Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı ve Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkan Yardımcısı, mali ve sosyal hak ve yardımlar ile diğer özlük hakları bakımından 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 30'uncu maddesi uyarınca sırasıyla strateji geliştirme başkanı ve bakanlık genel müdür yardımcısına denktir" ifadeleri kullanıldı. 53 KİŞİLİK KADRO İHDAS EDİLDİ Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'nda genel kadro durumu şu şekilde belirlendi: "Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı (1), Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkan Yardımcısı (2), Daire Başkanı (5), 3'üncü derece veri hazırlama ve kontrol işletmeni (10), 6'ncı derece veri hazırlama ve kontrol işletmeni (10), 10'uncu derece veri hazırlama ve kontrol işletmeni (10), programcı (2), çözümleyici (2), sekreter (1), şoför (1), 7'nci derece hizmetli (1), 8'inci derece hizmetli (1), mütercim (2), sosyolog (2), psikolog (2), grafiker (1)."

1 2 3 4 5 6