14 Mayıs Salı 2024
2 yıl önce

Ekrem İmamoğlu'nun 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Tayfun Kahraman'a övgüler dizdiği açıklamaları gündem oldu

İstanbul Adliyesi 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Gezi Parkı davasında karar, geçtiğimiz gün açıklandı. Buna göre Osman Kavala, hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 7 SANIĞA 18 YIL HAPİS CEZASI VERİLDİ Sanıklar Ayşe Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmaya teşebbüs" suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Ancak bu suçların asli faili konumunda bulunan diğer sanığa suçun işlenmesi sırasında yardımda bulunmaları nedeniyle icrasını kolaylaştırdıkları anlaşıldığı gerekçesiyle 18'er hapis cezasına indirildi. Bu sanıklar için de takdiri indirim uygulanmadı. İMAMOĞLU BÜYÜK DESTEK VERMİŞTİ Gelişmelerin ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 18 yıl hapis cezası alan isimlerden İBB Şehircilik Proje Koordinatörü Tayfun Kahraman'a sahip çıktığı açıklamaları gündem oldu. İmamoğlu, AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu'nun, "Terör örgütlerinin paçavrasının altında gaz maskesiyle beraber havaalanı dursun, boğaz köprüsü dursun diyen bir kişi bu şehrin neresini dönüştürecek?" tepkisine şu sözlerle yanıt vermişti: "Karakterine ve kişiliğine kefilim. Ona söver gibi hakarette bulunmanızı yadırgıyorum. Geçmişte çok övdüğünüz insanlarda yanıldığınız gibi şimdi de çok sövdüğünüz insanda yanılacaksınız"

2 yıl önce

Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’nin göç politikalarına iftiraları devam ediyor! Bakan Soylu’nun açıklamaları görmezden gelip çarpıttı

Konuşmasının bir bölümünü Türkiye’deki göçmenlere ayıran ve kamuoyunu yanlış bilgilendiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “İçişleri Bakanı geçen gün açıklama yapıyor. 'AB Türkiye'nin göçmen deposu olmasını istiyor' diyor. Günaydın beyefendi günaydın.” dedi. Oysa ki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Göç Kurulu Toplantısı”nda yaptığı konuşmada batının bu tutumuna isyan etmişti. Bakan Soylu, “Biz batının göçmen deposu değiliz. Batı göçün kaynağında nasıl yönetilmesi gerektiğini o bölgeye giderek öğrenebilir” demişti.

1 yıl önce

Türkiye'nin yeni harekat açıklamaları ABD'yi telaşlandırdı: Çekildiği üslere geri dönmeye başladı!

2019 yılında gerçekleştirilen Barış Pınarı Harekatı’ndan sonra PKK’lı teröristleri Türkiye sınırından uzaklaştırma sözü veren ABD, Ankara’dan gelen “yeni harekat” açıklamasıyla panikledi. Washington’dan ardı adına açıklamalar yapılırken, ABD Barış Pınarı Harekatı’ndan önce Ruslara terk ettiği PKK bölgesindeki üslere geri dönüyor. ABD'DEN PEŞ PEŞE 'ENDİŞELİYİZ' AÇIKLAMALARI Yeni harekat mesajları hem diplomasiyi, hem de Suriye’de sahayı hareketlendirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price’in "Suriye’nin kuzeyinde artan potansiyel askeri faaliyetlere ve özellikle buradaki sivil nüfus üzerindeki etkisine ilişkin raporlar ve tartışmalar konusunda derin endişe duyuyoruz" açıklamasının ardından Pentagon Sözcüsü John Kirby de "Endişeliyiz" diyerek PKK’nın Suriye kolu YPG ile temas halinde olduklarını söyledi. ONLARCA TIR GÖNDERİLDİ ABD’nin Suriye’deki saha unsurlarında da hareketlenme başladı. Irak üzerinden PKK/YPG işgali altındaki bölgelere silah ve askeri araç sevkiyatı hız kazandı. Velid Kapısı’ndan Suriye’ye giren onlarca TIR ve tanker, terör örgütünün işgali altındaki Haseke’ye ulaştı. Rejimin yayın organlarında görüntüleri yayınlanan konvoyda zırhlı araç, askeri mühimmat ve teçhizat bulunduğu belirtildi. ABD ÇEKİLDİĞİ ÜSLERE GERİ DÖNMEYE BAŞLADI ABD’nin hareketliliği bununla da sınırlı değil. ABD askerleri 2019 yılında enkaza çevirdikten sonra Rus güçlerine bırakarak çekildiği üslere geri dönmeye başladı. Bu üslerden biri de Türkiye’nin muhtemel hedefleri arasında yer alan Ayn el Arap’ın (Kobani) güneyindeki Kharab Ashik üssü. Bu üsse lojistik ekipman ve teknisyenler gönderildi. 2019’da tahrip edildikten sonra Ruslara terkedilen üssün eski haline döndürüleceği kaydedildi. RUSYA: TÜRKİYE KAYITSIZ KALAMAZ Rusya’nın Suriye’deki varlığına ilişkin açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD askerlerinin, Fırat Nehri’nin doğu yakasının büyük bölümünü işgal ettiğini kaydetti. Lavrov, "Orada sözde devlet kurmaya çalışıyorlar, bölünmeyi destekliyorlar. Türkiye, tabii bunlara kayıtsız kalamaz" dedi. İŞTE KOBANİ VE MÜBİÇ'DEKİ TÜNELLER PKK, Suriye’nin kuzeyinde alıkoyduğu kişiler için hücre hazırlıyor. ABD ve Rusya’nın verdiği taahhüde rağmen Türkiye sınırından çekilmeyen PKK’lı teröristler, Münbiç ve Ayn el Arap’ta (Kobani) işgal altında tuttuğu bölgelerde tünel kazıyor. Örgütün alıkoyduğu kişiler için yerin 4 metre altına inşa ettiği tüneller zindanlarla dolu. 2 metre yüksekliğinde, 1 metre genişliğindeki tüneller ve hücreler görüntülendi. Tünellerde bulunan hücrelere, mazgallı çelik kapılar takılmış. İçeride de havalandırma boşlukları var. Farklı bölgelerde yüzlerce kilometre uzunluğundaki tüneller, hava saldırılarına karşı da betonla güçlendiriliyor. PKK’lı teröristler bu tünelleri, sınır hattına yakın alanlarda askeri harekatlara karşı direnme, sızma ve ani saldırı amacıyla da kazıyor. Tünellerin yapımında, alıkonulan siviller çalıştırılıyor. Geçtiğimiz yıllarda Zeytin Dalı Harekatı ve Barış Pınarı Harekatı’yla PKK’dan temizlenen bölgelerde de çok sayıda tünel bulunmuştu.

1 yıl önce

Bakanlar sel bölgelerinde... Peş peşe açıklamalar

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bartın'daki sel afet bölgesine gelerek incelemelerde bulundu. İncelemelerinin ardından Soylu, gerekli tüm tedbirlerin alındığını ve şu ana kadar herhangi bir can kaybının yaşanmadığını söyledi. "ŞU ANA KADAR GEREKLİ MÜDAHALELER YAPILDI" Sel bölgesindeki binaların, iş yerlerinin ve görünen tüm yerleşim yerlerinin büyük bir tehlikede olmadığını ifade eden Soylu, selin 100'ün üzerinde bodrum, depo ve iş yerini etkilediğini kaydetti. Kamu, kurum ve kuruluşları ile belediyelerin Valilik nezdinde tüm tedbirlerini zamanında aldığını anımsatan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Allah'a hamdolsun bizi üzecek bir can kaybıyla karşı karşıya kalmadık. Gerek dükkan tedbirleri, gerekse diğer tedbirler tüm uyarılarla birlikte alınmış oldu. Yine de uyarılara uymayan birkaç yerde kazayla karşılaşmadık desem yanlış olur. Bununla da karşılaştık. Şu ana kadar gerekli müdahaleler yapıldı. Burada da özellikle bir barajın 4 metre, 20 milyon metreküp su tutma mesafesi var. Şu anda su salmıyor. Bir barajdan su salınıyor, bir barajdan da hafif su salınıyor." Yağmurun sabah saatlerine kadar yağmaması durumunda suyun biraz çekileceğini değerlendirdiklerini sözlerine ekleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, risk olan yerlerin olduğunu ifade etti. Kozcağız'a gidip orada da incelemelerde bulunacaklarını belirten Soylu, gerekli tedbirlerin Kozcağız'da da alınacağını söyledi. "Şunu ifade etmem gerekir. Özellikle en büyük risklerden birisi de tsubatın suyla beraber gelmesi ve tıkamalar oluşturması" diyen Bakan Soylu, sözlerine şu sözlerle devam etti: "Tıkamaların oluşturduğu taşkınlarla da önü alınamayacak bir suyla karşı karşıya kalınması en büyük risk idi. Geçen yıldan itibaren bütün kurum ve kuruluşlar bu tedbirlerini aldılar. Çok kısa bir süre içerisinde yağan bir yağmurun dereyi yükseltmesinden kaynaklanan bir sorunla karşı karşıyayız." Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 5 bakanı diğer sel afet bölgelerinde görevlendirdiğini vurgulayan Bakan Soylu, "AFAD'ımız, belediyelerimiz, idarecilerimiz Valilerimizin nezaretinde Sayın Grup Başkanvekilimiz de tüm vatandaşlarımızla birlikte topyekün elinden gelen gayreti ortaya koyarak zararın en az olabilmesini, suyun en az zarar verebilmesini sağlamak için ciddi bir çalışma ortaya koyuyor" dedi. "MAĞDURİYETLERİN GİDERİLMESİ KONUSUNDA GEREKLİ ADIMLARI ATACAĞIZ" Sel afeti ortadan kalkana kadar bölgede olacaklarını anımsatan Soylu, can kaybının yaşanmamasının en büyük temennileri olduğunu kaydetti. Mağduriyetlerin hükümet tarafından karşılanacağını ve devletin bu konuda kararlı olduğunu söyleyen Bakan Soylu, şunları ifade etti: "Özellikle iş yeri olsun, evler olsun, evi su basan vatandaşlarımız olsun endişe içinde olmasınlar. Yine burada karşı karşıya kalan zararların telafi edilmesi hususunda adımlarımızı atacağız. Geçen Ağustos ayında yine bu ölçekteki yağmurlarda eğer Bartın barajlar, dere ıslahları yapılmamış olsaydı, bu tedbirler alınmamış olsaydı, Allah muhafaza büyük bir felaketle karşı karşıya kalınabilirdi. Bu barajların yapılması elbetteki hem suyu tutmasını hem bu yoğun yağışın kontrol edilmesini ve aynı zamanda da suyun orada tutulmasını temin etmektedir. Gelen yağışın hızını yavaşlatmakta bir yerde depolamakta ve ondan sonrada şehrin bir felaketle karşı karşıya kalmasını da engellemektedir. Bunun için zamanında alınan tedbirler bunu bize göstermektedir." Yağışlar olmadan da bu tedbirlerin alındığını anımsatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu gibi yağışlarda açık görülen veya riskli görülen alanlarda oluşan zararların nereden geldiğinin tespit edildiğini ve gerekli tedbirlerin alındığını belirtti. "960 İŞ MAKİNASI VE 5 BİNİN ÜZERİNDE PERSONEL ÇALIŞIYOR" "Bugün bir vesileyle geçen ağustosta aldığımız tedbirlerin sonucunu bazı yerlerde görüyoruz." diyen Soylu, "Ama burada şunun altını çizmek lazım. Tedbirlere uyan arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Kamu kurum ve kuruluşlarım karşı karşıya kalacak tahribatın en aza indirilmesi için çok ciddi bir çalışma ortaya koydular." dedi. 960'ın üzerinde iş makinasının ve yaklaşık 5 binin üzerinde personelin Batı Karadeniz'deki sel afetinde bir çalışma ortaya koyduğunu ifade eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sözlerini şu cümlelerle sonlandırdı: "Vatandaşımızla bu sel afetinin oluşturduğu süreç ortaya kalkana kadar beraber olacağımızı bir kez daha söylüyorum. Mağduriyetleri konusunda karşı karşıya kalınan masraflar, devlet bugüne kadar nasıl elini taşın altına koyduysa, bugünde Sayın Cumhurbaşkanımızın nezdinde elini taşın altına sokup bu mağduriyetleri giderecektir. Tarım zararları da var. Onları tespit edebilmemiz şu an itibarıyla zor ama yarın sabah itibarıyla arkadaşlarımız bütün hasar tespitlerine başlayacaklar. Bizler de buradayız. Vatandaşımızın emrine amadeyiz. Allah beterinden korusun. El birliğiyle hep birlikte bunun da üstesinden geleceğimize inanıyoruz." BAKAN KARAİSMAİLOĞLU SİNOP'TA Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla bölgeye gelen Bakan Karaismailoğlu, sel ve su baskınları yaşanan Sinop'un Ayancık ilçesinde yaptığı açıklamada, meteorolojinin uyarılarını göz önüne alarak tedbirlerini aldıklarını söyledi. Önemli miktarda yağış gerçekleştiğine işaret eden Karaismailoğlu, "Geçen yıl ağustos ayında yaşadığımız felaketten dersler çıkardığımız için bugünkü yağışlardan fazla etkilenmedi bölgemiz. Geçen yıl ağustosta yaşanan felaketten sonra tüm planlamalarımızı yapmıştık. Önemli çalışmalar yaptık bu arada. Köprülerimizin hemen hemen tamamına yakınını yeniledik. Onlarda herhangi bir sorun yok. Hiçbir tereddüte mahal bırakmayacak şekilde dayanıklı köprüler inşa etmiştik. Onlar bugünkü mücadelemizi çok kolaylaştırdı." diye konuştu. Yağmurun kesildiğini ama bugün kısmen de olsa yağış beklendiğini dile getiren Karaismailoğlu, "Ayancık'ta herhangi bir yaralanma dahi yok ama tedbirlerimizi elden bırakmıyoruz. Gecenin bu vaktinde makinelerimiz yine çalışıyor. Herhangi bir yağmurda oluşabilecek tehlikelere karşı bütün tedbirlerimizi alıyoruz. Çalışmalarımız bölgede devam ediyor." ifadelerini kullandı. Geçen sene büyük bir felaket yaşadıklarını hatırlatan Karaismailoğlu, şöyle devam etti: "Çok kısa süre içerisinde köprülerimizi yeniledik. Özellikle Sinop tarafında bayağı büyük köprüleri, yani büyük hasar görmüş köprüleri yenilemiştik. Yağmurlar nedeniyle bazı köprülerin yıkıldığı gibi haberler basında yer alıyor. Bu köprüler yenilenecek olan köprülerdir. Zaten geçici olarak kurulan köprülerdir. Yeni yaptığımız köprülerde hiçbir tereddüte mahal bırakmayacak şekilde herhangi bir oynama, zedelenme veya tahribat kesinlikle yoktur. Kalıcı yapılarımızı bütün afet durumlarına karşı ayakta kalacak şekilde, kalıcı olan güçlü köprülerimizi, yollarımızı yapmaya devam ediyoruz. Önemli aşamaları geride bıraktık. İnşallah bu yaz döneminde bu yağışları atlattıktan sonra çalışmalarımız devam edecek." Bakan Karaismailoğlu, köylerde birtakım sıkıntılar bulunduğuna dikkati çekerek, "Bazı bölgelerde elektrik yok. Gün ağarmasıyla elektrikte bir sorun kalmayacak. Takipteyiz, teyakkuz halindeyiz. Vatandaşlarımızın herhangi bir sıkıntı yaşamaması için bütün tedbirlerimizi almış durumdayız." diye konuştu. Karaismailoğlu, daha sonra, geçen yıl yaşanan selden sonra yapılan İkisu ve Terminal köprülerinde incelemelerde bulundu. BAKAN KURUM: 170 İHBAR ALDIK, BİR VATANDAŞIMIZ KAYIP Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, kabine toplantısının ardından selin etkilendiği Kastamonu Bozkurt'a geldi. Kurum, afet bölgesinde yaptığı inceleme ve toplantının ardından basın açıklaması yaptı. Kurum, yaptığı açıklamada selden etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun diyerek, `Çok şükür her hangi bir can kaybımız yok. AFAD'ın yapmış olduğu Türkiye Afet Planı çerçevesinde hiçbir can kaybımız yaşanmadı, vatandaşlarımızın maddi hasarları var ve o hasarları da hızlı bir şekilde giderme gayreti içerisindeyiz` ifadelerini kullandı. "663 PERSONEL, 320 ARAÇ VE EKİPMANLA ARAMA-KURTARMA FAALİYETLERİ BAŞLATILDI" Bakan Kurum, tüm birimlerin hızlı bir şekilde çalışmalara başladığını aktararak "Kastamonu genelinde İl Afet Koordinasyon Müdürlüğümüz koordinesinde 663 personel, 320 araç ve ekipmanla arama-kurtarma faaliyetleri başlatıldı. Bir tane mobil baz istasyonumuz bölgeye sevk edildi. Bir tane Jandarma Arama Kurtarma ekibi İnebolu'da görevlendirildi. Bu sel afetinde ilk defa erken uyarı sistemi devreye girdi" şeklinde konuştu. Kurum, yaptığı konuşmanın devamında şunları dile getirdi: "Kastamonu'da son 24 saatte İnebolu'da metrekareye yaklaşık 152 kilogram yağış düştü. Çatalzeytin'de 125 kilogram metrekareye yağış düştü. Küre'de 121 kilogram yağış düştü. Diğer ilçelerimizde de 50 ila 100 kilogram metrekareye düşen yağış miktarı var. Bugün itibariyle sabah 9 itibariyle meteoroloji genel müdürlüğümüzün verilerine göre 12 saate 50 kilogram yağış düşmesini bekliyoruz. Bu çerçevede gerek Bozkurt ilçemizde gerek etkilenen diğer ilçelerimizde tedbirlerimizi an bean almaktayız." "BİR VATANDAŞIMIZ KAYIP" Bakan Kurum, bölgede arama-kurtarma faaliyetlerinin başladığını söyleyerek, "Şu ana kadar 170 ihbar aldık ve bu ihbarın hepsine ulaşıldı. Bir vatandaşımız kayıp, Küre İkizciler Köyünde Recep Bakırcı, 22 yaşında. Ekiplerimiz arama kurtarma faaliyetlerini yürütüyorlar. Gelen ihbarlar neticesinde 130 vatandaşımız tahliye edildi. Yine AFAD koordinesinde sel beklenen bölgelere iki gün öncesinde araçlarımız buraya gönderildi ve burada hazır tutuldu. Sel riski beklenen bölgelerdeki vatandaşlarımızı güvenli bölgelere taşıdık. Bu çerçevede 180 vatandaşımızı öğrenci yurtlarımızda, otellerimizde misafir ediyoruz. Şuna itibariyle enerji sıkıntısı yaşadığımız köy 31 tane. Köy yollarımızda 118 ulaşamadığımız köyümüz var. Vatandaşlarımızdan haber alıyoruz her hangi bir hayati tehlike söz konusu değil. Barınma hizmeti verdiğimiz 1650 vatandaşımız var, yarın itibariyle beslenme grubumuz, Kızılay bu sayıyı 2 bine çıkaracak. Şuan İnebolu ve Abana ilçemizde içme suyuyla ilgili problemler var, yarından itibaren sorunları çözecek adımları İller Bankası ekiplerimiz, belediyelerimiz aracılığıyla atıyor olacak` dedi. "KASTAMONU VE İLÇELERİNE 15 MİLYON LİRA NAKDİ YARDIM" Kurum, selden etkilenen bölgelere nakdi yardımların yarın itibariyle başlayacağını duyurarak, "Hasar gören yerlerin tespitlerinin yarın Yapı işleri Genel Müdürlüğümüz koordinesinde yürütüyor olacağız. Yeni imalatların yapımına yarın itibariyle başlayacağız ve tüm belediyelerimize bu noktada nakdi yardımlar yarın itibariyle hesaplarına geçecek. Kastamonu iline ve ilçelerine nakdi yardımlar yarın hesaplarına geçecek. Şu an itibariyle 15 milyon lira bir nakdi yardımı il ve ilçelerine göndermiş bulunuyoruz" şeklinde konuştu.

1 yıl önce

İTÜ’den ‘misafir araştırmacı’ açıklaması: ‘Unutulmamalıdır ki bilim evrenseldir, tek kriter bilimsel başarıdır'

İTÜ, sosyal medyada misafir araştırmacılarıyla ilgili yapılan yorumlara ilişkin açıklama bulundu. Yönetim, kasıtlı olarak yayılan ırkçı söylemleri üzülerek gördüklerini, bilimsel düşüncenin ırk, dil, din veya cinsiyet söylemleri üzerinden tanımlanmasını kınadıklarını ifade etti.

1 yıl önce

CHP'nin ilahiyatçısı ne demek istiyor? Kur'an'ın Allah kelamı olmadığını yazan Cemil Kılıç'tan skandal açıklamalar

İlahiyatçı Cemil Kılıç'tan skandal sözler geldi. Kılıç, Kuran-ı Kerim'in Allah'ın kelamı olmadığını iddia etti. Kılıç, "Kur'an Allah'ın kitabıdır, kelamı değildir" dedi. Kılıç'ı paylaşımı büyük tepki çekti Cemil Kılıç şunları söyledi: "İki de bir orada burada yazıyorlar. Sanki saklıyormuşum gibi... Yahu 20 yıldır panteistim diyorum yazılarımda, konferanslarımda. Ben Müslüman'ım ve Allah tasavvurum panteist bir içerikte. Ne var ki ben evrenin bir bilinci olduğuna inanıyorum. Kutsal kitaplar Allah kelamı değil resul kelamıdır. Vahiy kavram ve anlamdır, kelam değildir. Allah konuşmaz. Zira konuşmak insansı bir özelliktir. Kur'an Allah'ın kitabıdır, kelamı değildir. İslam sufilerinin çoğu aslında utangaç panteisttir. Panenteist gibi görünseler de... İbn Arabiler, Hallacı Mansurlar, Ahmet Yeseviler, Şeyh Bedrettinler, Mevlanalar, Hacı Bektaşlar vb." https://twitter.com/m_cemilkilic/status/1548681523175497728?s=21&t=CvV079rIDXzGNpENbfQJKw

1 yıl önce

AK Parti'den HDP ve Diyarbakır Barosuna Dohuk tepkisi! 'Türkiye'yi suçlamaları manidar'

AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç, HDP ve Diyarbakır Barosunun, Irak'ın Dohuk ilindeki saldırıyla ilgili, henüz gerçek ortaya çıkmadan terör örgütünün sözcüsü sosyal medya hesaplarıyla birlikte Türkiye'yi suçlamalarının manidar olduğunu belirtti. Tunç, yaptığı yazılı açıklamada, Dohuk'taki saldırıyı kınayarak, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, ailelerine baş sağlığı diledi. HDP ve Diyarbakır Barosuna tepki gösteren Tunç, "Henüz gerçek ortaya çıkmadan HDP ve Diyarbakır Barosunun, terör örgütünün sözcüsü sosyal medya hesapları ile birlikte Türkiye'yi suçlamaları manidar. Mehmetçik katliam yapmaz. Mehmetçik yaşam hakkını korumak için canı pahasına mücadele eder." ifadelerini kullandı. Mehmetçiğin hedefinde bebek katillerinin, masum kanı döken teröristlerin bulunduğunu vurgulayan Tunç, şunları kaydetti: "Dışişleri Bakanlığımız, katliamın gerçek faillerinin bulunması için gerekli iş birliğine hazır olunduğunu, Iraklı yetkililerin terör örgütünün propagandalarına itibar etmemeleri gerektiğini açıklamıştır. Diyarbakır, Hakkari, Van, Bingöl, Siirt, Şanlıurfa ve Batman barolarının, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ve Dışişleri Bakanlığımızın gereken açıklamaları yapmalarına rağmen tek bir kaynaktan çıktığı anlaşılan, ülkemizi suçlayan açıklamaları büyük bir garabettir. Türkiye Cumhuriyeti ve onun kahraman Mehmetçiğini suçlayarak terör örgütlerinin söylem ve etkisi altında yapılan açıklamalar terör örgütlerinin sözcülüğüne soyunmaktır." ANKARA BAROSU'NDAN TEPKİ Ankara 2 No'lu Barosu yazılı yaptığı açıklamada Diyarbakır Barosu'nun yaptığı açıklamalara tepki gösterdi. Ankara Barosundan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: Kamuoyunun malumu olan bir kısım baroların milli güvenliğimiz ile ilgili hassasiyet gösteren hemen hemen her konuda takınmış olduğu ve alışkanlık haline getirdikleri Devlet ve Millet karşıtı söylem ve davranışlarının uzantısı niteliğinde olan Diyarbakır Barosu'nun açıklamasına karşı açıklama yapma zaruriyeti doğmuştur. Diyarbakır Barosu'nun, Irak'ın Dohuk Vilayeti'nin Zaho ilçesinde gerçekleşen olay ile ilgili yapmış olduğu açıklama tamamen provokatif amaçlı ve terörün siyasi amaçlarına hizmet eder nitelikte ve Barolara kanunca verilmiş olan görevlerin suistimali niteliğindedir. Avukatlık Kanununda Baroların asli görevleri arasında yer alan "İnsan Haklarının SAvunulması ve Korunması" görevi, bahsi geçen Baro tarafından terör örgütü propagandası yapmak amacıyla kötüye kullanılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı tarafından bahsi geçen olayla, Devletimizin ve Silahlı Kuvvetlerimizin hiçbir bağlantısının bulunmadığı net ve açık şekilde belirtilmiş olmasına rağmen; Diyarbakır Barosu'nun hayali coğrafyalar üzerinden, hiçbir bilgi ve belgeye dayanmadan gerçeğe aykırı beyanlar ile her fırsatta olduğu gibi bu kez de terör örgütü PKK'nın sözcülüğünü yaptığı son derece açıktır. Avukatlık Kanu'nun ilgili maddelerinde milli güvenliğin gerektirdiği hallerde Baroların faaliyetlerine yönelik düzenlemeler dikkate alınarak, bu düzenlemelerin muhatabı olan kurum ve kuruluşları kanundan doğan yetkilerini kullanmaya davet ediyor, terör örgütü propagandası yapan ve cezai sorumluluğu bulunan Diyarbakır Barosu Yöneticileri hakkında yasal sürecil başlatılması hususunun takipçisi olacağımızı bildiriyoruz. Barolar ve meslek üst kuruluşu olan Türkiye Barolar Birliği, yasal dayanaklarını Anayasa'dan alan kuruluşlar olup milli konularda net bir şekilde devletinin yanında olmaları gerekmektedir. Diyarbakır Barosu ve açıklamasına destek veren bir kısım baroların milli konularla ilgili sürekli yapmış oldukları provakatif beyan ve davranışlarının karşısında duran Ankara 2 Nolu Barosu, devletinin ve milletinin yanında olmaya devam edecektir.

1 yıl önce

BJK Divan Kurulu Başkanı Tevfik Yamantürk’ten Ethem Sancak yorumu: "Kimin kayığına binerse onun küreğini çekenlerin Beşiktaş'ta yeri olmamalı."

Siyah-Beyazlılarda 17 Eylül'de yapılacak olan Divan Başkanlık Seçimi öncesinde mevcut başkan Tevfik Yamantürk adaylığını açıkladı. Basın mensuplarıyla soru-cevap kısmına geçildiği sırada ise Yamantürk bombayı patlattı. Tevfik Yamantürk yeniden adaylık toplantısında kameraların önünde bir basın mensubunun “Ethem Sancak’ın külübü satın alma açıklamalarıyla ilgili..” bir soru üzerine “Bir dilekçe üzerine yönetim kurulu Ethem Sancak’ı disipline verdi. Kimin kayığına binerse onu çeken insanların Beşiktaş’ta yeri yoktur.
Beşiktaş Divan Başkanı ve adayı Tevfik Yamantürk ayrıca, "ARABIM TÜRK DEĞİLİM" “Ben Arabım, Türk değilim. Bundan da gurur duyuyorum… diyen ama İstanbul sokaklarında arkasına Türk polisiyle dolaşan birinin göğsünde şerefli Türk bayrağı taşıyan Beşiktaş’a değil sahibi olmak, içeri sokulması hatadır. "BEŞİKTAŞ MİLLİDİR" Beşiktaş millidir, milli kalmalıdır.” diyerek divan adaylığı öncesi beklenmedik sert bir çıkış yaptı. Yamantürk'ün bu sözleri salonda büyük alkış aldı.

1 2 ... 7 8 9 10 11 12 13 ... 19 20