03 Mayıs Cuma 2024
1 yıl önce

Müjdat Gezen Türkiye'nin anlaşma imzaladığı Zambiya için 'Denizi yok' dedi yalanı ortaya çıktı

Ünlü oyuncu Müjdat Gezen, Cumhuriyet gazetesindeki yazısında Türkiye'nin ticari anlaşma yaptığı Zambiya'nın denize kıyısı olmadığını iddia etti. Zambiya'nın 'Deniz ve liman yok' dediği Gezen'in yalanı ortaya çıktı. Müjdat Gezen'in köşe yazısında konuyla ilgili şu ifadeler yer aldı: "Ben Zambiya’ya hiç gitmedim. Gidenlerimiz var. Hatta ülkemizle bu ülke arasında bir ticari anlaşma da yapıldı. Bir maddesi de “Liman Anlaşması”. İki ülke gemileri birbirlerinin limanlarını ziyaret edecekler. Ne kadar güzel. Fakat Zambiya’da deniz olmadığı için, liman da yok. Ama İstanbul’a “Kanal İstanbul”u yapabilecek güç, kuvvet, Zambiya’ya da pekâlâ bir liman yapabilir. Afrika’daki Müslüman ülkelere daima yardım eden bir hükümetimiz var. Liman dediğin nedir ki?.. Beş sağlam müteahhit bu işi halleder. Orta Afrika’daki bir ülkenin denize ve limana kavuşmasında bizim de tuzumuzun olması ne güzeldir. Yaşasın Türkiye Zambiya Liman Anlaşması…" TÜRKİYE İLE ZAMBİYA ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMADA NELER VAR? Türkiye ile Zambiya arasında 28 Temmuz 2018 tarihinde imzalanan Güvenlik İş Birliği Anlaşması'nda "gemilerde personel mübadelesi ve gemilerle karşılıklı liman ziyaretlerinden" söz ediliyor. Zambiya'nın iç deniz denilen nehir alanında komşularıyla sınır anlaşmazlıkları bulunmakta. Ayrıca ülkenin adı da Zambezi Nehri'nden geliyor. 2015'te bölgenin güvenliğini sağlamak için özel bir "deniz piyade birliği (marine)" gücü kuruldu. Diğer yandan "Maritime" ve "marine" deniz diye geçiyor ama aslında üzerinde seyahat edilebilen tüm suları kapsıyor. İmzalanan anlaşmanın ingilizce örneğinde de sea/marine ifadelerinin yer alması dikkat çekiyor. Ayrıca 2020 yılında "Zambiya'da Maritime (Deniz/İç Deniz) Eğitimi" adıyla bir rapor da hazırlandı. Zambiya, bu amaç kapsamında Çin'den de "deniz botu" satın aldı. Ülkede 'iç deniz hukuku' statüsü sağlanacak Cariba ve Cabora Bassa gölleri bulunmakta.

1 yıl önce

Kira anlaşmazlığına 'arabulucu' çözümü... Bakan Bozdağ: Zorunlu hale getireceğiz

Kirada orta yol bulunamayınca ev sahibi ve kiracıların sık sık davalık olması yargının iş yükünü artırdı. Uyuşmazlıkların kısa sürede çözüme kavuşturulması ve mağduriyetlerin giderilmesi için kirada 'arabuluculuk' mekanizması devreye girecek. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Kira uyuşmazlıklarında arabuluculuğu zorunlu hale getireceğiz" dedi. Kira sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklar, günümüzün en temel sorunlarından biri. Özellikle kira tutarının belirlenmesinde orta yolun bulunamaması ev sahibi ve kiracı arasında sık sık dava konusu oluyor. Bu durum da hem yargının iş yükünü artmasına hem de davaların yıllarca sürmesine neden oluyor. Adalet Bakanlığı da uyuşmazlıkların kısa sürede çözüme kavuşturulması ve mağduriyetlerin giderilmesi için kirada da 'arabuluculuk' uygulamasını devreye almaya hazırlanıyor. Konuyla ilgili son gelişmeyi ise Adalet Bakanı Bekir Bozdağ duyurdu. KİRA DA BU KAPSAMA ALINACAK Yeni Şafak'ın haberine göre, Bozdağ, AK Parti Genel Merkezi'nde İnsan Hakları Başkanlığı tarafından düzenlenen, "81 İl Kurum Ziyaretleri Değerlendirme Toplantısı"nda, Yargı Reformu Strateji Belgesi çerçevesinde alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerini yaygınlaştırılacağını açıkladı. Programda soruları yanıtlayan ve kira uyuşmazlıklarını da bu kapsama alacaklarını dile getiren Bozdağ, "Kira uyuşmazlıklarında arabuluculuğu zorunlu hale getireceğiz" dedi ANLAŞMA SAĞLANMAZSA YARGIYA Böylelikle işçi-işveren, tüketici ve ticari uyuşmazlıkların kısa sürede çözüme kavuşturulmasını sağlayan arabuluculuk kira uyuşmazlıklarında da uygulanacak. Kiraların ödenmemesi ya da tespitine ilişkin uyuşmazlıklarda mülk sahipleri ile kiracılar dava açmadan önce arabulucuya başvurması gerekecek. Arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması halinde ancak dava açılabilecek. BAŞARI ORANI ARTIYOR Alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından olan arabuluculuk, halihazırda iş, ticaret, tüketici uyuşmazlıklarında zorunlu hale getirildi. Adalet Bakanlığı verilerine göre, arabuluculukta bugüne kadar müzakeresi tamamlanan 2 milyon 781 bin 858 dosyadan 1 milyon 930 bin 328'inde anlaşma sağlandı. Başarı oranının yüzde 69 olduğu arabuluculuk sayesinde kısa sürede uyuşmazlıklar çözüme kavuşturuldu. İHTİYARİDE BAŞARI %99 En yüksek başarı oranı ise yüzde 99 ile ihtiyari arabuluculukta görüldü. İhtiyari arabuluculukta, 844 bin 667 dosyadan 833 bin 667'si anlaşma ile sonuçlandı. İş uyuşmazlıklarında da 1 Ocak 2018'den itibaren uygulanan zorunlu arabuluculukta 1 milyon 390 bin 291 dosyadan 809 bin 661'inde taraflar el sıkıştı. Yine ticari uyuşmazlıklarda 1 Ocak 2019'dan bu yana 422 bin 645 uyuşmazlığın 222 bin 66'sı, tüketici uyuşmazlıklarda 28 Temmuz 2020'den bu yana 124 bin 255 dosyanın 65 bin 275'i anlaşma ile sonuçlandı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Yunanistan'ı gayriaskeri statüdeki adaları silahlandırmaktan vazgeçmeye, uluslararası anlaşmalara uygun davranmaya davet ediyoruz."

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar... Ülkemizin ev sahipliğinde 37 ülkeden 10 bin askeri personelin katılımıyla 20 Mayıs'tan beri icra edilen tatbikata katkı veren herkese teşekkür ediyorum. Türkiye terör örgütleri ve düzensiz göçle mücadele gibi dünyanın en kritik sınamalarını başarıyla sürdürüyor. İnsani yardımlar konusunda milli gelirimize göre oranlandığında dünyada ilk sırada yer alıyoruz. Bu tablo içinde TSK özel bir yere sahiptir. PKK, YPG'den DEAŞ'a kadar dünyanın en tehlikeli terör örgütleri ile yürüttüğümüz mücadelede elde ettiğimiz sonuçların eşi benzeri yoktur. Suriye'de DEAŞ'a karşı ilk ve tek harekatı biz gerçekleştirdik. PKK ile de sadece biz mücadele ettik 2016'daki Fırat Kalkanı, 2018'deki Zeytin Dalı, 2020'deki Bahar Kalkanı ve halen devam eden Pençe harekatlarımızla sınırlarımızı 30 km derinliğinde güvenlik hatta ile koruma altına alma kararlılığımızı adım adım hayata geçiriyoruz Terör örgütlerini sınırlarımızdan uzaklaştırmakla kalmıyor. Komşularımızın da huzuruna katkıda bulunuyor. Hiçbir gerçek müttefikimizin ülkemizin meşru güvenlik kaygılarına karşı çıkmayacağını umut ediyoruz. Müttefiklerimizden ve dostlarımızdan bu konudaki meşru endişelerimizi anlamalarını ve saygı göstermelerini beklemek en tabii hakkımızdır Bazı Yunan siyasetçiler gerçeklikten uzak söylemlerle gündem olmaya çalışıyorlar. Bu tür konuların hassas olduğunun ve ağır sonuçlar doğurabileceğinin sayısız örneği önümüzde durmaktadır.  Bir kez daha Yunanistan'ı adaları silahlandırmaktan vazgeçmeye, uluslararası antlaşmalara uygun davranmaya davet ediyoruz. Şaka yapmıyorum, ciddi konuşuyorum. Bu millet kararlıdır, bir şeyi söylerse ardını da takip eder. Sayın Miçotakis adalara herhalde turistik çıkarma yapıyor. Bununla bir yere varmak mümkün değil.  Ayrıntılar geliyor…

1 yıl önce

Bakan Çavuşoğlu'ndan tahıl koridoru açıklaması: İstanbul'da anlaşma olursa kontrol merkezi kurulacak!

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara’da İngiltere Dışişleri Bakanı Elizabeth Truss ile ortak basın toplantısı düzenledi.  Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamaları şu şekilde: Karadeniz'deki tahıl koridoru için Türkiye olarak yapıcı bir rol üstleniyoruz. Rusya'dan İstanbul'da planlanan toplantı için olumlu cevap veriyoruz. İsveç ve Finlandiya'dan heyetler geldi biz beklentilerimizi yazılı olarak kendileriyle paylaştık. İbrahim Bey ve Sedat Bey NATO'dan beklentilerimizi açıkça söyledi. Bu iki ülke müttefik olmak istiyorsa NATO içinde güvenlik endişelerini karşılamalıdır. Özellikle NATO Zirvesi'nde terörizme odaklanacak bir oturum düzenlenmesini önemli buluyoruz.

1 yıl önce

Türkiye'ye karşı kirli ittifak! Esed ve terör örgütü PKK/YPG anlaşmaya vardı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "bir gece ansızın geliriz ve tepelerine bineriz" diyerek söylediği Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü PKK/YPG'ye yönelik yeni operasyon öncesinde çalışmalar hızlandı. Buna karşıda Türkiye'ye karşı kurulan kirli ittifaklar da gün yüzüne çıkıyor. ZIRHLI ARAÇ GÖNDERECEK Akşam Gazetesi'nin haberine göre; ABD'nin YPG/ PKK'yı meşrulaştırmak için oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) Sözcüsü Aram Hena, DSG ile Suriye hükümeti arasında Türkiye'nin olası operasyonuna karşı anlaşıldığını açıkladı. Hena, "Suriye, Ayn İsa ve Ayn el-Arab'taki (Kobani) muharebe cephelerine tank ve zırhlı personel taşıyıcıları göndermeyi kabul etti. Bu güçler Türk ordusuna ve silahlı gruplara karşı SDG'yi destekleyecekler" dedi. ABD GARANTİ VERMEMİŞ DSG Sözcüsü, askeri anlaşmanın siyasi bir anlaşmanın önünü açıp açmayacağı sorusu üzerine, Suriye topraklarının birliğini ve güvenliğini korumaya yönelik daha geniş bir anlaşmayı desteklemek için olumlu bir etkiye sahip olacağını söyledi. Aram Hena, Uluslararası Koalisyonun ABD'nin Türkiye'nin tehditlerine karşı tutumuna ilişkin olarak da, ABD'nin Türkiye'nin Özerk Yönetim bölgelerine saldırmayacağına dair herhangi bir garanti vermediğini söyledi.

1 yıl önce

AB, Azerbaycan’dan alacağı doğal gazı iki misline çıkarmak için anlaşma imzaladı

Güney Gaz Koridoru kapsamında inşa edilen Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı'nın (TANAP) Avrupa ayağı olan TAP'ın yıllık kapasitesi 10 milyar metreküp olarak hesaplanıyor. Geçen yıl bu boru hattından AB’ye 8 milyar metreküp doğal gaz pompalanmıştı. Bu yıl ise 12 milyar metreküp doğal gazın AB’ye taşınması öngörülüyor. Reuters, yeni anlaşmayla bu boru hattının kapasitesinin iki kat artırılacağını ve 2027’ye kadar AB’ye 20 milyar metreküp doğal gaz gönderilmesinin planlandığını duyurdu. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, temaslarda bulunmak için geldiği Azerbaycan'da Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştü. Görüşme sonrasında Aliyev ve Von der Leyen, Avrupa'ya daha fazla Azerbaycan gazının iletilmesini öngören Stratejik Ortaklık Mutabakat Zaptı'na imza attı. https://twitter.com/vonderleyen/status/1549007678470512640?s=21&t=1QPC5QiGKH5wbc1FtgsEvQ Von der Leyen, Twitter'dan yaptığı açıklamada, "AB, güvenilir enerji tedarikçilerine yöneliyor. Azerbaycan da bunlardan biri. Bugünkü anlaşmayla Azerbaycan'dan AB'ye gaz arzını ikiye katlayarak Güney Gaz Koridoru'nu genişletmeyi taahhüt ediyoruz. Bu, bu kış ve sonrasındaki gaz tedarikimiz için iyi bir haber." ifadesini kullandı.

1 yıl önce

AB'den Türkiye'ye övgü: Tahıl koridoru anlaşmasında Türkiye'yi önemli rolü dolayısıyla takdir ediyoruz

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in ofisinden İstanbul'daki tahıl koridoru anlaşmasıyla ilgili açıklama yapıldı. Açıklamada anlaşmanın memnuniyetle karşılandığı belirtilerek, "Bu, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırganlığının neden olduğu küresel gıda güvensizliğinin üstesinden gelme çabalarında ileriye dönük kritik bir adımdır. Anlaşmanın başarısı, hızlı ve iyi niyetle uygulanmasına bağlı olacaktır." denildi. Rusya'nın dünya çapında milyonlarca insan için gıda güvenliğini tehlikeye attığı vurgulanan açıklamada, "Mevcut anlaşma, bu olumsuz gidişatı tersine çevirmek için bir fırsat sunuyor." ifadesi kullanıldı. Açıklamada AB'nin Birleşmiş Milletler'in çabalarını desteklediği aktarılarak, "Türkiye'yi bu anlaşmaya aracılık etme ve uygulanmasını desteklemedeki önemli rolünden dolayı takdir ediyoruz." denildi.

1 yıl önce

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Ukrayna tahıl sevkiyatı anlaşması için Türkiye ve BM'yi takdir etti

Blinken, İstanbul'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın himayesinde Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler (BM) arasında "Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi"nin imzalanmasıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. ABD'li Bakan açıklamasında, "Birleşmiş Milletler, Türkiye Cumhuriyeti, Ukrayna ve Rusya, Ukrayna'nın Karadeniz üzerinden ihracatını sürdürmek ve dünyanın her yerinde ihtiyacı olanlara milyonlarca ton Ukrayna tahılı ulaştırmak için bir plan taahhüdünde bulundu. ABD bu anlaşmayı memnuniyetle karşılıyor ve BM Genel Sekreteri Guterres ile Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bu müzakerelere arabuluculuk yapma konusundaki kararlı diplomatik çabalarından dolayı takdir ediyor." ifadelerini kullandı. Anlaşmanın, Rusya-Ukrayna savaşının geniş kapsamlı etkilerini ele alma yolunda olumlu bir adım olduğuna dikkati çeken Blinken şöyle devam etti: "Uluslararası toplum şimdi bu anlaşmanın uygulanması konusunda Rusya'yı sorumlu tutmalı ve Ukrayna'nın limanlarına yönelik ablukasını sona erdirmeli. Tahıl, yağlı tohumlar ve ayçiçeği yağı da dahil olmak üzere Ukrayna tarım ürünlerinin dünya pazarlarına ulaşmasını sağlamalıdır." Rusya'nın, savaş sürecinde gıdayı silaha dönüştürdüğünü belirten Blinken, Rusya'nın Karadeniz üzerinden Ukrayna'nın tarımsal ihracatını bloke etmesine son vermesinin atılması gereken adımlardan sadece biri olduğunu, savaşın küresel gıda güvenliği risk altında bırakmaya devam ettiğini kaydetti. Beyaz Saray Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby de Blinken ile paralel bir açıklama yapmış ve anlaşmanın uygulanmasına vurgu yapmıştı.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 13 14