02 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu’dan 'siyasi cinayetler' açıklaması: ‘Tartışmayı manipüle edenlerin yüzde 69'u bot hesap’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıklamalarından satır başları şöyle: Hep idealistler kazanmışlardır, hiç bir zaman sadece kendini düşünenler kazanamamışlardır. Özellikle Batı dünyası bugün içinde bulunduğu vizyonsuzluğu ve yönsüzlüğü bana göre liderlik alanında çektiği kıtlığa borçludur. Ekonomileri gelişmiş, eğitim düzeyi yüksek böyle bir nüfus hatırı sayılır bir medeniyet birikimi var. Gelin görün ki AB hayali çatırdamış, kendi medeniyet değerleri ile çelişen, doğru dürüst bir uyuşturucu ile mücadele politikası bile ortaya koyamayan bir batı medeniyeti ile karşı karşıyayız. Liderlik kavramından ne anladığınız da önemlidir. Siyasi makam sahibi olmak, bir görevi ifa etmek ve liderlik aynı şey değildir. Lider, topluma yeni bir yol açan kimsedir. Otoyollar, şehir hastaneleri, hızlı trenler... Asıl mesele doğunun makus talihi değişmez cümlesine terk ettiğimiz doğu ve güneydoğuyu Anadolu'yu cazibe merkezi haline getirmek. Bugün İHA teknolojisinde küresel liderliğe oynamak... Buralarda büyüdük biz... 1989, 90 - 91... ABD'den Avrupa'dan bize parmak sallayıp dik yürümemize imkan sağlamayan bir iklimde büyüdük. Yüzde 8'lik gecelik faizin travmasıyla büyüdük. 35-40 şehidimizin ağıtıyla büyüdük. 100-200 kişiyi sallandıracaksın diyen ve büyüklerimizin inandığı sözlerle büyüdük. El bebek gül bebek bugünlere gelmedik. Uçağa binmenin zenginliğin ayrıcalığı olarak tanındığı bir ülkede büyüdük. İnsanların kıyafetlerinden sorgulandığı, inançlarından dolayı ötekileştirildiği bir tablo içinde büyüdük. özgüvenimizi aldılar. Belki bugün daha çok büyüme isteğimiz, haksızlıklara isyan etme düşüncemizin altında belki bu yaşadıklarımız vardır. Hür olsun diye, bir takım marjinalizmin etkisi altında çarçur olmasın diye... Meydan okumalarımızın sebebi, dünyaya söylediklerimizin sebebi, dünyanın en büyük havalimanlarından birini yapma sebebimiz belki budur. Bu topraklarda coğrafya ne kadar önemliyse medeniyet ve kültürümüz coğrafya kadar önemli. İstediğini bulamadıktan sonra bir günde ne olacağını hesap etmeden Afganistan'ı geride bırakan dünyaya bizim söyleyeceklerimiz var. Bizi sağdan sola çekiştirmelerine bakmayın, buna da itibar etmeyin. Bizden sonraki nesiller bu fırsatı çok daha ilerletecekler, bu ülkeyi medeniyet ve kültür havzasının en güçlü ülkesi haline getirecekler. Avrupa'ya pandemiden önce çok gittik, göç anlattık.. Gördüğüm ve kâbusuma dönen bir gerçeği anlatmak isterim… Ülkelerde marjinal fikirler olur. Marjinal fikirler merkeze yön vermez. Bugün Avrupa'nın temel hastalığı budur. bugünkü yönsüzlüklerinin temel nedenlerinden biri de bu savruluşlarıdır. İngiltere size bir ders verdi, henüz anlayabilmiş değilsiniz. Günümüzde küresel kapitalizm, medya eliyle toplumlar artık dışarıdan çok daha güçlü baskılara maruz kalıyorlar. güçlü ve hızlı karar alma mekanizmalarına duyulan ihtiyaç gittikçe artmaktadır. Bu sabah 3.5'ta bakanlıktan ayrıldım. Eskiden taşra bir şey isterdi. benim bir ihtiyacım var, ne olur yerine getirin derdi. merkez 'imkan yok, daha karar vermedik' derdi. taşradakiler Ankara2ya sitem eder, yoksullukları ile beraber kendi işlerini ayakta tutardı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ardından hızlı bir şekilde merkez taşrayı kontrol eden, vatandaşın memnuniyetinin artması için sahayı baskılayan eksiklikleri kendi tespit eden ve onunla beraber de politikalarını oluşturan bir anlayışa evrilmiştir. CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi, karar alma süreçlerini hızlandırmaktadır. Bizim icadımız mıdır? elbette hayır. Parlamenter sistem bir mucize midir? Hayır. Öyle olsaydı kullandığımız 95 sene boyunca darbeler üretmezdi ve bizi çok farklı yerlere taşırdı. Bizi bundan ötesine götürecek takatı yoktu ve yeni bir sisteme geçtik. 40 yılda bu ülkede 31 hükümet kuruldu. Dünyada bu kadar karmaşıklıkların olduğu durumda biz parlamenter sistemde olsaydık Türkiye kaos çemberine dönmüştü. Meclis'ten karar çıkarana kadar atı alan çoktan Üsküdar'ı geçmişti. Biz çocukluğumuzdan beri bu hükümet modeli ile yanıp tutuştuk. Olabileceğini düşünmedik ama sayın cumhurbaşkanımızın iradesi, milletimizin iradesi ve onayı ile gerçekleşti. İHA AÇIKLAMASI Nüfus müdürlüklerinde yaptığımız devrim, dijitalleşme, vatandaşa memnuniyeti, ortam iyileştirmesi, başka ülkelerin hayalinde görebileceği bir hal bile değildir. devletin şöyle bir tehdidi var şu anda, vatandaş memnuniyetine odaklı. Elinde bulunduğu bütün işleri en yüksek kalitede ortaya koymak zorunda. Bizim İHA'larımızda öyle bir yazılım var ki otomatik olarak insanı da silahı da tanıyor. Bizim öyle yazılımlarımız var ki dün bir siyasi cinayetler tartışması vardı. Tüm Türkiye'ye söylüyorum sosyal medyada manipule edenlerin yüzde 69'u bot hesaplardır. Bizim çocuklarımızın yazdığı yüz tanıma sistemi onları fersah fersah geçer. Yenilerken birbiriyle entegrasyonunu sağlıyoruz. Son 2 yılda kırsalda bir olay oldu, jandarmanın deposunda kalır, şehirde olay oldu polisin deposunda kalır. biz şu anda bunları konuşturduğumuz için son 2.5 yılda 200 bin olayı aydınlattık. Kriminalde öyle bir noktadayız ki, bunları para verip alıyor değiliz, bunları bizim çocuklarımız yaptı. Sürekli kendini yenileyen bir devlet yapısını da kurmak zorundayız. Türkiye çevrim içi endeksinde ülkeler arasında 22. sırada. Bizim Siber Güvenlik Operasyon Merkezi, 24 saat tüm saldırıları kendi bakanlığımızdan ölçmeye, takip etmeye çalıştık. 2 gün önce Parlamento'daki vekil arkadaşlarımız elektronik kelepçe konusunda ne noktaya geldiğimizi, 1000'i aşkın olay oldu, bir tek küçük bir darbın dışında herhangi bir şikayet edenle edileni karşı karşıya bulunduran bir olayla karşı karşıya kalmadık. Önümüzdeki ay Roma'da Türkiye bunun ödülünü alacak. Bakanlık olarak siber güvenlik dışında her alanda çok ciddi teknolojik yatırımlar yapıyoruz. Türkiye'deki her binayı, içinde yaşayanları dijital ortamda sisteme kaydettik. Bir afette kimin nerede olduğunu, yıkılan binada kimler olduğunu... bu sistemin faydalarından biri. 'TÜRKİYE'NİN VERİLERİ AKTARILABİLİR DÜŞÜNCESİNDE OLABİLİRSİNİZ AMA BU DA ÇOK İMKANLI DEĞİL' Bakanlığa ilk gittim, şöyle bir efsane var. Bütün bilgilerimiz Rusya'ya gidiyor. 6 ay sonra öğrendim. Biyometrik verimizin sanallaştırma yazılımı bir Rus şirketten alınmış. İstismar etmek isterseniz Türkiye'nin verileri aktarılabilir düşüncesinde olabilirsiniz ama bu da çok imkanlı değil. Eski ve yeni verileri vermesini istedik, biz de uzun kavgalardan sonra bunu kendimiz üretelim dedik. Türkiye'nin ilk kez yerli ve milli biyometrik veri anlayışını kurduk. Yaklaşık 5.5 milyonun üzerindeki veriyi sayısallaştırdık. Ülkede tek bir numaraya geçtik, 112'ye. Sadece aramıyorsunuz, akıllı bir sistem var, o da ödül aldı. KADES uygulamamız var, elektronik kimlik uygulama sistemimiz var. Türkiye'de ne büyük dolandırıcılık kimlik dolandırıcılığı. Parmağınızı basacaksınız, elektronik kimliğinizi getireceksiniz, çipten geçireceksiniz. Yarın öbür gün hiçbir mahkemede bu sorgu konusu haline gelmeyecek. Ehliyetleri kimliğe yüklüyoruz, şimdi e-imzayı yüklüyoruz. Ateşli silahlı projelerimiz var. Özel güvenlikle ilgili hiçbir şeyde kağıda kalem ihtiyaç var. Dün akşam bir vekil, ''Ben silah başvurusu yaptım. Benim silah başvurumu kabul etmediler' diye yalan ortaya koydu. Hemen telefon açtım, sisteme baktılar 4 tane silahı var. Bundan 3 hafta önce Hakkari'de sokakta dolaşırken bir kız yanıma geldi, üniversiteyi kazandım dedi. Tıp fakültesini kazandığını söyledi. Yanımda Hakkari Valisi vardı, kaç kişi kazandı dedim. 2016'da, 2017'de, 2018'de, 2019'da kimse kazanmadı dedi. 2020'de 4 çocuğumuz kazandı dedi. Bu çocuklarımızı dağa götürüp annelerinden ayıranlara verilebilecek en büyük cevap budur. Moralimizi bozmaya çalışan yapay gündemlere takılmayın. Hedeflerinize sahip çıkın.

2 yıl önce

Almanya’da ekmek fiyatları tartışılıyor

Enerji fiyatlarının Avrupa genelinde olduğu gibi Almanya'da da yükselişe geçmesinin ardından ülke, şimdi yeni bir konuyu tartışıyor. Alman basını, tahıl fiyatının yüzde 34,4 artış kaydettiğini, bunun üzerine endüstriden uyarılar geldiğini yazdı. "EKMEK FİYATLARI ARTACAK" UYARISI Uyarıda, "Küçük yuvarlak ekmekler yakında 1 eurodan fazlaya mal olacak." denildi. Bild gazetesi, daha önce akaryakıt, elektrik ve doğalgaz fiyatlarının arttığını yazmış, Başbakan Angela Merkel'e işaret edilerek, "Bizi en soğuk kışta yükselen fiyatlarla bizi yalnız mı bırakacaksınız?" sorusu yöneltilmişti. "KAHVALTI SOFRALARINDA FİYAT ŞOKU DALGASI" Aynı gazetenin haberinde bu kez, "Şimdi de fiyat şoku dalgası kahvaltı sofralarımıza ulaşıyor." ifadesine yer verilerek, ülkede hayatın pahalandığı belirtildi. Fırınlar ve perakendecilerin normal ekmek, küçük ekmek ve diğer unlu mamullerin fiyatlarını sıkılaştırdığı kaydedildi.

2 yıl önce

Millet İttifakı'nda 'tezkere' krizi! İYİ Partili Dervişoğlu: CHP'nin durumu tartışılır

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, katıldığı canlı yayında CHP'nin Suriye ve Irak tezkeresine "hayır" demesine ilişkin konuştu. CHP'nin 2019'da evet dediği tezkereye şimdi hayır demesini eleştiren Dervişoğlu, "CHP'nin durumu tartışılır." ifadesini kullandı. Mehmetçik'in gerektiğinde Irak ve Suriye'ye gönderilmesi konusunda Cumhurbaşkanına verilen yetkinin 2 yıl uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, CHP ve HDP'nin "hayır" oylarına karşı AK Parti, MHP ve İYİ Partinin "evet" oylarıyla kabul edildi. CHP'nin tezkereye "hayır" demesi gizli ittifak ortağı HDP tarafından olumlu karşılansa da diğer ortağı İYİ Parti'nin tepkisini çekti. CNN Türk ekranlarında CHP'ye tepkisini dile getiren İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, "4 Ekim 2019 tarihli tezkere ile hükümetin TBMM'nin gündemine getirdiği ve oylattığı diğer tezkere arasında herhangi bir fark olmadığını göreceksiniz. En önemli ve en belirgin fark bu tezkerenin iki yıllık olmasıdır." dedi. "CHP'NİN DURUMU TARTIŞILIR" Dervişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "İşi siyasallaştırmadan anlatmaya çalışayım; bu iki tezkere arasında üzerinde tartışılacak bir şey yok ise ilk tezkereye evet deyip bugün hayır diyenin durumu tartışılır. CHP'nin durumu tartışılır"

2 yıl önce

Türkiye'nin 18 Kasım koronavirüs tablosu açıklandı: Vaka sayısındaki artış sürüyor

Sağlık Bakanlığı, Günlük Koronavirüs Tablosu'nu "covid19.saglik.gov.tr" adresinden paylaştı. Buna göre, son 24 saatte 357 bin 223 Kovid-19 testi yapıldı, 22 bin 234 kişinin testi pozitif çıktı, 226 kişi yaşamını yitirdi, iyileşenlerin sayısı ise 29 bin 538 oldu. 18 yaş ve üstü nüfusta ikinci doz aşı uygulananların oranı yüzde 80,40, birinci doz aşı yapılanların oranı yüzde 90,18 olarak kayıtlara geçti. Türkiye'de bugüne kadar uygulanan aşı miktarı 119 milyon 29 bin 798 doza yükseldi. 18 yaş ve üstünde en az iki doz aşı yaptıranların oranının en yüksek olduğu 10 il Ordu, Amasya, Osmaniye, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Zonguldak ve Burdur oldu. En az iki doz aşı uygulananların oranının en düşük olduğu iller ise Şanlıurfa, Batman, Diyarbakır, Siirt, Muş, Bingöl, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Bayburt olarak sıralandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tabloya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Koca'nın paylaşımında şu ifadeler yer aldı: "Kararsızları aydınlatmak için sağlık camiamızdan destek istiyoruz" "AŞI İÇİN BİRLİK ÇAĞRISI Halkımızdan salgınla mücadelenin şartlarına uymasını, ertelenen, zamanı gelen dozları hemen yaptırmasını istiyoruz. Sağlık camiamızdan aşı kararsızlarını aydınlatmak için destek, tüm medyadan aşı için kamu iletişimi hizmetinde daha fazla ısrar bekliyoruz."

2 yıl önce

Plan Bütçe Komisyonu'nda 'terörist' tartışması!

TBMM Plan Bütçe Komisyonu'nda MHP'li ve HDP vekiller arasında kavga çıktı. TBMM Plan ve Bütçe MHP'li ve HDP vekiller birbirine girdi. İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçelerinin görüşüldüğü Komisyonda MHP'li Olcay Kılavuz'un "Demirtaş teröristtir" sözlerinin ardından HDP'liler "Terörist sizsiniz" yanıtını verince gerginlik çıktı.  Gerginliğin ardından komisyona verilen 10 dakikalık arada vekiller birbirinin üzerine yürüdü.  Yaşanan arbedede MHP'li Olcay Kılavuz ve Baki Ersoy ile HDP'li Garo Paylan'ın yer aldığı görüldü.

2 yıl önce

Siyasette yüzde 50 artı 1 tartışması… Bahçeli: Bu konuyu daha fazla sündürüp çekiştirmesinler

Bahçeli’nin konuşmasından satır başları şöyle: Tarihi misyonumuzla vizyon enginliğinin takipçisi olduk. Neyi hedeflediysek ülkemiz için istedik. Mevzu bahis Türk milleti olursa ilerlememizin sınırı olamaz. Bir millete mensup olmak başkadır, yürekli bir şekilde savunmak başkadır. 55 ilimizi ziyaret ettik. Gittiğimiz her ilde coşku ile karşılandık. Cumhuriyetimizin 100. yıldönümüne kadar hızımızı arttıracağız. Kim Türk millerimizin hasmı ise bizimde hasmımızdır. Partimiz bir gönül çemberidir. Cumhur İttifakı’na sahip çıkacak Türkiye sevdalıları hep var olacaktır. Yarın 24 Kasım öğretmenler günün kutlayacağız, muhterem hizmetlerini anacağız. Beklentilerini sırasıyla karşılamak durumundayız. Eğitimin amacı bireyin kendini gerçekleştirmesi, kendine ve topluma faydalı olmasıdır. Öğretmenler bir ülkenin kalkınmasında baş roldedir. Sorunsuz öğretmen sorunsuz eğitim demektir. Atanamayan öğretmen sorununa neşter vurulmalı bu sorun ortadan kaldırılmalıdır. Doğru bildiklerimiz, birileri güceniyor diye söylemekten çekinmeyeceğiz. Yeter ki milletimizin iradesi ye düşürülmesin. Türk siyasetini saran bir ilkesizlik vardır, kuşkusuz bu zillet ittifakıdır. Zillet ittifakı her türlü tefrikadan özel bir haz almaktadır. Kılıçdaroğlu Yunan gazetesine demeç vermiş yine çuvallamıştır. Terörle mücadeleye hayır diyen yozlaşmış bir zihniyetin savaşla kastettiği nedir. Mavi Vatan’daki dik duruşumuz uykularını mı kaçırmıştır. CHP çıkmazın anaforudur. Bu partinin mensubu, HDP’nin PKK ile ilişkisini görememiştir. Demirtaş’ın ve Kavala’nın tutukluluğunu doğru bulmuyoruz demiştir. Bu ülkede kuyumuzu kazmaya çalışan Soros’çulara yer yoktur. SİYASETTE 50+1 TARTIŞMASI İP’in başkanı Türkiye’nin farklı mahallerine bölündüğünü söylüyor bu bölücü bir dildir. Bölünen mahalleler değil zilletin ta kendisidir. İP başkanı yüzde 50+1’in şahsıma sorulmasını istemiş. Onlara yüz elli artı bir anlatayım da sonuç alsınlar. Cumhurbaşkanın halk tarafından yüzde 50+1 şekliyle seçimi anayasa ile getirilmiştir. Bu konuyu daha fazla sündürüp çekiştirmesinler. Salt çoğunluk sistemini değiştirmek yönetim sistemine güvensizliği körükleyecektir. Milleti ne diyorsa onu savunuruz. ENFLASYON İLE MÜCADELE Yüksek enflasyon faiz kur çaprazı sürekli karşımıza çıkmaktadır. Yüksek faiz üretim politikasını kısıtlamaktadır. Türkiye bir karar vermek durumu ile karşı karşıyadır. Ya döngüyü kabulleneceğiz ya da yüksek faiz mücadele edeceğiz. Bize göre başka bir alternatif kalmamıştır. Yapısal adımların atılması şart koşulmuştur. Türkiye bir bedel ödeyecekse üretim yapısını değiştirmek için yapacaktır. Türkiye faiz kamburundan kurtulmalıdır, uzun vadede faiz üretime zarar vermektedir. Faiz geleceğimizden çalmaktır. Bize göre hükümetin izlediği ekonomi politikası doğrudur. 'ERKEN SEÇİM YOKTUR' Şimdi daha iyi anlaşılmıştır. Ekonomi etrafında siyaset yapmaları acziyetlerini göstermektedir. Ekonomiden anlamayan cahillerin tek söylediği erken seçim. Erken seçim falan yoktur. Seçim 2023 yılının Haziran ayında yapılacaktır.

2 yıl önce

Nureddin Nebati: Asgari ücrette beklentiyi karşılayacak bir artış planlıyoruz

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Meclis'te devam eden bütçe görüşmelerinde açıklamalarda bulundu. Nebati konuşmasında asgari ücretin belirlenmesine ilişkin görüşmelerin devam ettiğini belirtti. "ASGARİ ÜCRETTE BEKLENTİYİ KARŞILAYACAK BİR ARTIŞ YAPMAYI PLANLIYORUZ" Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, asgari ücretle ilgili herkesin beklentilerini karşılayacak bir artış yapmayı planladıklarını da sözlerine ekledi. "İŞÇİ KARDEŞLERİMİZ RAHAT ETSİNLER" Nureddin Nebati konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı: "Asgari ücrete ilişkin görüşmeler devam etmekte. 2022 yılı için asgari ücrette herkesin beklentilerini karşılayan bir artış yapmayı planlıyoruz. İşçi kardeşlerimiz rahat etsinler. Bu yıl da işçilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz."

2 yıl önce

Bilal Erdoğan, Arapça eğitimindeki kaliteli artışın, aynı zamanda Türkiye ve Katar arasındaki ilişkilerin derinleştiğinin de bir göstergesi olduğunu söyledi

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) ve Katar Münazaraları Merkezi (Qatar Debate) ortaklığında düzenlenen "Türkiye Üniversiteler Arası Arapça Münazara Yarışması"nın finali, FSMVÜ'nün Haliç kampüsünde gerçekleştirildi. FSMVÜ ve Katar Foundation arasında 7 Aralık'ta imzalanan iş birliğinin bir parçası olan yarışmanın finalinde Selçuk Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü birinci olurken, İbn Haldun Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi münazara takımı ikinciliği elde etti. İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Bilal Erdoğan, programın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye ve Katar arasındaki güçlü bağlara ve Arapçanın ilişkilerdeki önemine değindi. Erdoğan, Türkiye'de Arapça eğitiminde son yıllarda niceliksel ve niteliksel bir artış olduğunu belirterek, "İmam hatiplerimizde olsun, üniversitelerimizde olsun Arapça eğitiminin istenen düzeye gelebilmesi için bir seferberlik var. Özellikle salgın öncesinde imam hatipler arasında çok kaliteli Arapça yarışmaları düzenleniyordu. İnşallah salgın sonrası bunların yeniden hareketleneceğini düşünüyorum. Üniversitelerimizde böyle bir etkinlik olduğu için Qatar Debate programına teşekkür ediyorum." dedi. Türkiye'de İbn Haldun Üniversitesi, FSMVÜ ve Sabahattin Zaim Üniversitesi gibi üniversitelerin Arapça eğitimi konusunda önemli simgeler haline geldiğini dile getiren Erdoğan, dil eğitiminin ikili ilişkileri de geliştirdiğini söyledi. Arapça eğitimlerinin artışının bu boyutunun önemli olduğunu kaydeden Bilal Erdoğan, şöyle devam etti: "Arapça eğitimindeki bu kaliteli artış, aynı zamanda Türkiye ve Katar arasındaki ilişkilerin derinleştiğinin de bir göstergesi. Birçok niyet anlaşmaları imzalanıyor. Katar Foundation ve FSMVÜ arasındaki iş birliği inşallah gelişerek devam eder. Arapça dili bizim için Kur'an-ı Kerim'in Arapça olmasından ötürü çok önemli, ayrıca bizim tüm gönül coğrafyamız için çok önem arz eden bir lisan. İnşallah öğrencilerimiz bu dili hem geçmiş ve değerleriyle güçlü bağlar kurmaları için hem de gelecekte Arap coğrafyası ve bizim coğrafyamız arasında güçlü bağlar kurmak için öğrensinler." Katar Debate Programlar Müdürü Abdurrahman Sebii de Arapça münazara yarışması için İstanbul'da olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu, münazaranın ikili ilişkilere ciddi katkılar sunacağını söyledi. Etkinliğe, FSMVÜ Rektörü Muhammed Fatih Andı, İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Atilla Arkan ve Türkiye'nin eski Doha Büyükelçisi Fikret Özer ile FSMVÜ ve Arap coğrafyasından birçok öğrenci katıldı. Yarışmada ilk üçe giren takımlar, Mart 2022'de Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenecek "Dünya Üniversiteler Arası Arapça Münazara Yarışması''nda Türkiye'yi temsil edecek.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 16 17