29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

Şehit Bilal Batırır’ın eşi Hatice Batırır’a CHP zulmü! Skandal sözler: ‘Eşin bize mi şehit oldu! Ne ayrıcalığın var?’

Şehit eşi Hatice Batırır (46), 13 yıl önce eşi Bilal Batırır’ın teröristlerce şehit edilmesi sonrasında devletin sağladığı hakla Adana Büyükşehir Belediyesi’nde otobüs şoförlüğü yapmaya başladı. Ancak CHP’li yönetimle birlikte sorunlar yaşamaya başladı. “Eşin bize mi şehit oldu”, “Senin ne ayrıcalığın var ki sabit hatta çalışıyorsun” gibi baskılara maruz kalan Batırır, çalıştığı otobüs işletmesinde de mobbinge maruz kalmaya başladı. “Disiplinsiz davrandığı” ve “amirlerine karşı geldiği” gerekçesiyle yevmiye kesme cezaları alan Batırır, gördüğü baskıları Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a iletmek istedi. Randevu alamayan Batırır, sesini duyurmak için A Haber’e röportaj verince fırsat kollayan yönetim ise şehit eşi için düğmeye bastı. Önce kınama cezası verilen Batırır ardından yıllık izine çıkarılıp, izindeyken işten çıkarıldı. BÖYLE Mİ SAHİP ÇIKIYORLAR Yıllık izindeyken mesai arkadaşlarının kendisini arayıp çizelgede isminin olmadığını öğrendiğini anlatan Batırır, “Hemen baş şoförü aradım. Bana 5 dakika sonra döndü ve işten çıkarıldığımı söyledi. Böyle bir çıkış olur mu? İnsan ya telefon açar ya da çağırıp anlatır. Şehit eşine böyle mi sahip çıkıyorlar” “Benim eşim bu vatan için canını verdi. Hayatıyla bedel ödedi. Şehitlerimiz bu vatan için canlarından, ailelerinden vazgeçiyorlar. Kendini vatana adamış başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun desteklerini bekliyorum” diye konuştu.

1 yıl önce

Dışişleri Bakanlığı’ndan Yunanistan'a skandal yasa tepkisi: Batı Trakya Türk azınlığına yönelik baskı ve sindirme politikalarına son verin!

Dışişleri Bakanlığı Yunanistan'ın uyguladığı hukuksuz politikalara sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan'ın Batı Trakya Müftülüklerine ilişkin hazırladığı yasaya ilişkin, "Lozan Barış Antlaşması ve diğer ilgili anlaşmalardan kaynaklanan ahdi yükümlülüklerini yerine getirmeye ve BTTA'ya yönelik baskı ve sindirme politikalarına son vermeye davet ediyoruz" açıklamasında bulundu. "DİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ YOK SAYMAKTADIR" Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan'ın Batı Trakya Müftülüklerine ilişkin hazırladığı yasa hakkında yazılı açıklama yaptı. Yunanistan Batı Trakya'daki müftülüklere yönelik ahiren kabul ettiği bir yasal düzenleme ile Batı Trakya Türk azınlığının (BTTA) Lozan Barış Antlaşması başta olmak üzere uluslararası anlaşmalarla teminat altına alınmış olan hak ve özgürlüklerinin bir kez daha ihlal edildiği belirtilen açıklamada, "BTTA'nın temsilcileriyle istişare edilmeden hazırlanan bu yasal düzenleme, BTTA'nın kendi seçtiği müftüleri ve dolayısıyla BTTA'nın iradesini ve din özgürlüğünü bir kez daha yok saymaktadır. Bu çerçevede söz konusu yasal düzenleme hakkında BTTA Danışma Kurulunun dün yaptığı ve soydaşlarımızın haklı tepkisini yansıtan açıklamayı bütünüyle destekliyoruz. Lozan Barış Antlaşması'nın 40'ıncı maddesi, BTTA'ya kendi dini, eğitim ve hayır-sosyal kuruluşlarını kurma, idare etme ve kontrol etme hakkı tanımaktadır. Yunanistan'ın ahdi yükümlülükleri hilafına bu hakkı ihlal etmesi, geçmişte AİHM kararlarıyla da tescil edilmiştir" ifadelerine yer verildi. "KABUL EDİLEMEZ BİR DURUM" Yunanistan'ın BTTA'ya müftülerini seçme, müftülüklerini yönetme ve yapılandırma konusunda gereken desteği ve kolaylığı sağlaması gerekirken müftülükleri BTTA'nın iradesi hilafına tamamen kendi yönetimi altına almaya çalışmasının kabul edilemez bir durum olduğu vurgulanan açıklamada, "Bu yasal düzenlemeyle Yunanistan, soydaşlarımızın uluslararası anlaşmalarla güvence altına alınmış dini alandaki hak ve özgürlüklerini ihlal etmeyi sürdürerek, müftülük kurumunu Yunan devletinin kontrolünde bir yapıya dönüştürmeye çalışmaktadır. Türkiye, ülkesindeki gayrimüslim azınlıkların dini kurumlarının işleyişine ve liderlerinin seçilmesine bu tür baskıcı yasalarla ve uygulamalarla müdahale etmemektedir. Yunanistan'ı bir kez daha uluslararası hukuka saygı göstermeye, Lozan Barış Antlaşması ve diğer ilgili anlaşmalardan kaynaklanan ahdi yükümlülüklerini yerine getirmeye ve BTTA'ya yönelik baskı ve sindirme politikalarına son vermeye davet ediyoruz. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da soydaşlarımızın hak ve özgürlüklerinin yakın takipçisi olmaya devam edeceğiz" denildi.

1 yıl önce

Bakan Soylu: Biz sadece PKK ile değil Batı'nın bazı güçleriyle de mücadele ediyoruz

Bakan Soylu, Yenişehir Parkı'nda düzenlenen Bayburt Muhtarlar ve Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması'nda yaptığı konuşmada, herkesin bu ülkenin çocuğu olduğunu, ayrı gibi görünse de aynı şeylerin çok fazla olduğunu söyledi. Türkiye'de yaşayanların kaderlerinin birbirine sadece vatandaşlık bağıyla değil, kardeşlik bağıyla bağlı olduğunu ifade eden Soylu, "Hastane kuyruklarında bekletilmeyen, fatura sıralarında günlerini vermeyen bir Türkiye'yi hayal etmişizdir. Doğu'da artık terörün gündem olmadığı, insanların korkmadan yaşadıkları, hiçbir tedirginlik duymadıkları bir Türkiye'yi hayal etmişizdir. Batıda aynı gündeme sahip Doğu ya da Güneydoğu illerinin olduğu bir Türkiye'yi hepimiz hayal etmişizdir." diye konuştu. Bu neslin çok çektiğini, geçmişte Amerika ve Avrupa'nın Türkiye'ye parmak salladığını anlatan Soylu, şöyle devam etti: "Bizim yöneticilerimiz, başbakanlarımız, cumhurbaşkanlarımız oralara gittiğinde hakir gördüler, küçümsediler. Acaba hangi şamarı, hangi küçümsemeyi göreceğiz diye ödümüz patladı. Acaba milli onurumuzla onu kıracak bir halle karşı karşıya kalacak mıyız diye ürktük ve korktuk. Ay sonu bankalardan emekli maaşı gelecek mi diye bir tedirginlik ve endişe. Bu, ülkenin masallarda anlatılan bir endişesi değil yaşanan bir endişesiydi. Bunu hep beraber yaşadık. Türkiye sınır ötesi hareket yaptı, şalteri indirdiler, kahraman Mehmetçiğimiz oradan geri dönmek zorunda kaldı. Çünkü Amerika müsaade etmeden oradan yürüyemiyorduk. İnsansız hava aracı istedik. Hem de en zor, en sıkıntılı zamanımızda. Amerikan senatosu bize yok dedi. İsrail'den aldık, mücadelemizin en kor ve ateşli halinde bozuldu gönderdik aylarca bize geri göndermediler." "YILLARCA BİZİ ZAYIFLATMAK İÇİN UĞRAŞTILAR" Soylu, Türkiye'nin en önemli stratejisinin medeniyeti ve Müslümanlığı olduğuna işaret ederek şunları kaydetti: "Veysel Karani'den Hacı Bayram Veli'ye, Mevlana'dan Dede Korkut'a, Yunus Emre'den Karacaoğlan'a kadar bize intikal eden büyük bir zenginliktir. Tam da bunu kıskanıyorlar. Geriye dönüp baktığınızda büyük bir anlayışın temsilinin bu coğrafyada ortaya çıktığını gördükleri için. Diyorlar ki aşağıya bir terör koridoru kuralım sabahtan akşama kadar bununla uğraşsınlar, içlerine bir FETÖ fitnesi sokalım sabahtan akşama kadar bununla uğraşsınlar. DEAŞ diyelim, PKK diyelim sabahtan akşama kadar bununla uğraşsınlar. Biraz daha şalteri yukarı çekmek istersem ekonomik olarak saldıralım, alabora etmeye çalışalım bununla uğraşsınlar. Bu konuda biraz daha süreci tırmandırmak istersem sağda solda bomba patlatalım, fay hatları var fay hatlarını tetiklemeye çalışalım biraz da bunlarla uğraşsınlar. Yıllarca bunu başardılar, yaptılar ve gerçekleştirdiler. Yıllarca bizi zayıflatmak için uğraştılar. Yıllarca tepemizde Demokles'in kılıcını tuttular. Yıllarca bunu başarabilmek için her türlü oyunun içine düştüler, her türlü oyunu gerçekleştirdiler." "BATI'NIN TERÖRÜ DESTEKLEYEN BÜTÜN GÜÇLERİYLE MÜCADELE EDİYORUZ" Suriye'nin Rakka şehrinde daha önce DEAŞ'ın olduğunu anımsatan Soylu, "PKK'ya dediler ki git o DEAŞ'ı oradan, talimat verdi Amerika, temizle. Bir tek kurşun atmadan DEAŞ oradan çıktı, PKK orayı aldı. Çünkü ikisinin sahibi de aynı. Bunu ben açık açık söylüyorum. İkisinin sahibi de ikisini yöneten de, yönlendiren de, talimatlarını veren de aynı. Biz sadece PKK ile mücadele etmiyoruz. Batı'nın terörü destekleyen bütün güçleriyle mücadele ediyoruz. Türkiye'de bunların üzerine çöktük, Allah nasip ederse 2023'te 29 Ekim'de bir tek terörist bırakmayacağız. Etrafımızdaki coğrafyada da sadece PKK'yı, PYD'yi, SDG'yi değil hepsini mağlup edeceğiz. Onlara bu milletin, bu memleketin gücünün nasıl olduğunu göstereceğiz." değerlendirmesinde bulundu. Soylu, yıl sonuna kadar Bayburt'un bütün köylerinde asfaltsız yol kalmayacağını, yapımı devam eden Geri Gönderme Merkezi'nin en kısa sürede bitirileceğini, Arpalı beldesinde yapımına devam edilen askeri kışla projesinin ikinci etabına da kısa sürede başlanacağı bilgisini paylaştı. Konuşmasının ardından beraberindeki protokol üyeleriyle il merkezine bağlı Arpalı beldesine giden Bakan Soylu, buradaki bir çay bahçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Soylu, burada yaptığı konuşmada, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının profesyonelleşmesi konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidara geldiği ilk günden itibaren bir karar verildiğini vurguladı. Jandarma Genel Komutanlığında profesyonelliğin yüzde 90'a ulaştığına işaret eden Soylu, askere yükümlü olarak giden ve Jandarma'da bulunan kişi sayısının 25-30 bin civarında olduğuna dikkati çekti. Soylu, bu rakamın eskiden 100 bin civarında olduğunu anımsatarak konuşmasına şöyle devam etti: "Yüzde 10 daha kaldı yükümlü. Onun da profesyonelliğini yavaş yavaş. Ama her birini siz eğitiyorsunuz. Terörle mücadele konusunda onu destekliyorsunuz. Bir taraftan alan mücadelesi yapıyoruz, bir taraftan bazen bir hafta boyunca bizim pusu timlerimiz bir yerde dururlar oradan teröristin geçmesini beklerler. Zaten sayı çok azaldı 124 sayısına düştü Türkiye içerisinde. Yakın bir zamanda inşallah 100'ün altını da görürüz. 2023'te de hepsini Cumhuriyet'in 100. yılına geldiğimizde tertemiz eder geçeriz. Zaten 124 sayısının 10-15 tanesi hareket edebilecek kabiliyette değil. Yani kiminin ayağı gitmiş, kafası gitmiş. Dört tane terörist var şimdi Şırnak civarında. Biz onları epey hırpaladık, onları başka bir yere götürmek istiyorlar, biz de bütün hattı çektik. Yani şunu bilmenizi istiyorum, ayakkabı numaralarına kadar her şeyi biliyoruz." FETÖ konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tek başına koyduğu iradenin önemine değinen Bakan Soylu, "Eğer tek başına irade koymamış olsaydı bugün halen bu illetle mücadele ediyor olacaktık. FETÖ, Amerika'nın bir istihbarat yapılanmasıdır, bu kadar açık ve nettir. Benim kadar kimse bu kadar yekten söylemeyebilir. Ama FETÖ sadece bir terör örgütü değil, istihbarat örgütüdür. İstihbarat örgütünün bir sahibi olacak, kime veriyor istihbaratı. Buradan bilmem ne ülkesine giderken 50 defa sağımıza solumuza bakıyorlar. Gideceksin sivil toplum örgütü kuracaksın, iş kuracaksın, okul kuracaksın. İlgili kamu idareleri seni muhatap alacak. Böyle kolay bir iş mi? Bunun hakikaten çok iyi bir iradeyle beraber Türkiye'de etkisiz hale getirebilmek belki bizim 21. yüzyıldaki en büyük kazançlarımızdan bir tanesidir." ifadesini kullandı.

1 yıl önce

Necmettin Batırel: Özgür Demirtaş yerin dibine girecek

Türkiye gazetesi yazarı Necmettin Batırel, Merkez Bankası’nın sürpriz faiz indirimine ilişkin olarak, “Faiz indiriminin tek bir açıklaması var. Eylül ayında yurt dışından çok büyük fon girişi gerçekleşecek. Merkez Bankası bunu çok iyi biliyor. Bunun sonucunda kurlarda sert gerileme yaşanacağı için önden böyle karar alındı” diyen Batırel, “Böyle bir hareketin yaşanacağını uzun süreden beri yazıyorum, nitekim bu faiz indirimi ile doğrulanmış oldu” dedi. ‘Sözde finans profesörü’ Özgür Demirtaş yerin dibine girecek… Necmettin Batırel, yazısında isim vermeden ekonomist Özgür Demirtaş’a  sert göndermelerde bulundu. Özgür Demirtaş’ın dün yayınladığı ve faiz indiriminin Türkiye’ye neler getirdiğini anlattığı videoya gönderme yapan Batırel, “Faiz indirimini yerden yere vuran bazı sözde finans profesörü olarak geçinenler yerin dibine girecek!..” dedi. Batırel, yazısında şu öngörülerde bulundu: Dolar Eylül’de ilk hamlede 15 liraya inecek Göreceksiniz toplam rezervlerimiz eylül sonunda büyük fon girişiyle 200 milyar doları aşacak, kur baskısı tamamen ortadan kalkacak… TL’deki kayıplar yıllık TÜFE’yi aşamayacak, dolar ilk hamlede 15 liraya düşecek. Reel sektörün finansmana erişimini kolaylaştırmak amacıyla piyasaya can suyu veren Kredi Garanti Fonunda bakiye tutarı 500 milyar liradan 1 trilyon liraya yükseltildi… Başka bir ifade ile KGF’nin kefalet verebileceği kredilerin toplam tutarı 500 milyar liradan 1 trilyon liraya çıkarıldı. Bankalar ticari kredi faizi vermek istemiyordu Bankalar geri dönüşlerinden endişe duydukları için ticari kredi faizi vermek istemiyordu. Bu problemi aşmak için kredi garanti fonunun kapasitesi arttırıldı. KOBİ’lere şimdi düşük faizli 500 milyar liralık ekstra kaynak sağlanacak. Böylece hem üretim hem istihdam artacak, dünya küçülürken, Türkiye istikrarlı büyümesini sürdürecek. Faiz indirimini yerden yere vuran bazı sözde finans profesörü olarak geçinenler yerin dibine girecek!..

1 yıl önce

Rusya gizli planı açıkladı... Medvedev'den Batı'ya gözdağı

Rusya Devlet Başkanı Putin'in emri ile 24 Şubat'ta başlayan savaş son sürat devam ediyor. Başta ABD olmak üzere Batı'nın Ukrayna'ya silah yardımı sürerken Rusya'dan çok konuşulacak bir uyarı geldi. Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, Batı'yı Rusya'yı parçalamamaya çalışmak ile suçladı. Medvedev, nükleer bir gücü parçalamaya çalışmanın 'her zaman ölümlü bir satranç oyunu' olduğunu söyledi ve bunun insanlık için kıyamet günü anlamı taşıyacağının altını çizdi. Telegram üzerinden açıklamalarda bulunan Medvedev şu ifadeleri kullandı; 'Bunlar, devletimizin dağılacağına dair gizli bir Rüya ile uyuyan, bizi nasıl küçük parçalara ayıracağını düşünerek uyuyan Anglo-Sakson sapıkların kirli rüyalarıdır.' 'NÜKLEER BALTIK' UYARISINDA BULUNMUŞTU Geçtiğimiz dönemde İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üye olmaları durumunda Moskova'nın bu tehditlere karşı önlem alması gerekeceğini belirten Medvedev, Rusya’nın bölgeye İskender füzeleri, hipersonik silahlar ve nükleer bombalara ev sahipliği gemiler sevk edebileceğini ima etmiş ve şu ifadeleri kullanmıştı; 'İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üye olduğu bir durumda Baltık bölgesinin nükleerden arındırılmış statüsünden bahsetmek mümkün olmaz.' TOPYEKÛN SALDIRI TEHDİDİ Medvedev ayrıca Ukrayna'nın Rusya'ya saldırmak için ABD tarafından sağlanan füzeleri kullanması halinde Moskova'nın batıdaki şehirlere saldıracağı konusunda uyarılara imza atmıştı. Mahşerin atlıları yola çıktı' diyen Medvedev Ukrayna'ya gönderilen füzelerin Rusya'yı hedef alması durumunda topyekûn saldırı tehdidinde bulunmuştu. ABD, Ukrayna'ya silah yardımlarının bir parçası olarak gelişmiş füze sistemleri göndereceğini açıklamıştı. RUS HEDEFLERİ MEZİLİ İÇİNDE Ukrayna'ya gönderilecek silahlar arasında 4 adet M142 Yüksek Hareket Yetenekli Topçu Roket Sistemi (HIMARS) yer alıyor. Bu füze sisteminin yaklaşık 70 kilometrelik menzile ve Rus hedeflerini vurma kapasitesine sahip olduğu belirtiliyor.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sırbistan'da... 'Batı yanlış yapıyor, Ukrayna-Rusya savaşını bitirme gayretindeyiz'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Sırbistan Sarayı’ndaki baş başa ve heyetler arası görüşmeler ile anlaşmaların imza töreninin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. “SIRBİSTAN İLE İLİŞKİLERİMİZ HER GEÇEN GÜN GELİŞİYOR” Konuşmasının başında Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic’e ev sahipliği için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Az önce kendisiyle hem ikili ardından heyetler arası formatta son derece verimli görüşmeler gerçekleştirdik Görüşmelerimizde ilişkilerimizi kapsamlı şekilde etraflıca ele aldık. Önümüzdeki dönemde atacağımız adımları değerlendirdik. Başta Bosna Hersek’teki gelişmeler olmak üzere, bölgesel ve uluslararası konularda fikir alışverişinde bulunduk. Sırbistan’la mükemmel düzeydeki ilişkilerimiz her geçen gün gelişiyor” diye ekledi. Kimlikle seyahat konusunda imzalanan protokolün, ilişkileri yeni bir seviyeye çıkaracağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Azerbaycan, Gürcistan, Ukrayna ve Moldova’dan sonra Sırbistan, karşılıklı olarak çipli kimlikle seyahatin mümkün hâle geldiği altıncı ülke olacak” açıklamasında bulundu. Sırbistan ile ekonomik ve ticari ilişkilerin iki ülkenin iş birliğinin dinamosu niteliğini taşıdığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ticaret hacmimiz, istikrarlı artış eğilimini salgın koşullarına rağmen sürdürdü. Geçtiğimiz sene yüzde 33’ün üzerinde bir artışla 2 milyar dolarlık seviyeye yaklaştık. Ortak hedefimiz olan 5 milyar dolara ulaşmak için de aynı kararlılıkla çalışmaya devam edeceğimize inanıyorum” dedi. Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic ile birlikte iştirak edecekleri Türkiye-Sırbistan İş Forumu’nun bu iradelerinin göstergesi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Müteahhitlerimiz Sırbistan’da bugüne kadar 847 milyon dolar değerinde toplam 50 projeye imza attı. Bu vesileyle müteşebbislerimize verdikleri destekten dolayı Kıymetli Dostum Vucic’e şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Yapımı tamamlanan Yeni Pazar-Tutin Devlet Yolu da Sayın Vucic’in bu vizyoner yaklaşımının eseridir. TİKA Sırbistan’da 2022 sonu itibariyle 350 adet proje ve faaliyet gerçekleştirmiş olacak. Ortak tarihî ve kültürel mirasımız Bayraklı Camii’nin restorasyonuna en kısa sürede başlayacağız.” “Her yıl Avrupa'da yaşayan çok sayıda vatandaşımız Türkiye’ye karayoluyla seyahatlerinde Niş Şehri’nde konaklıyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu nedenle Niş’te konsolosluk büromuzu faaliyete geçirdik. Konsolosluk büromuz hem vatandaşlarımıza hizmet edecek hem de ticari, ekonomik ve kültürel ilişkilerin gelişmesine katkı sağlayacaktır.” “SORUNLARIN DİYALOG YOLUYLA ÇÖZÜLMESİNİ SAMİMİYETLE DESTELEDİK” Görüşmelerde Balkanlarda barış ve istikrara atfettikleri önemi bir kez daha teyit ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Sırbistan ile Kosova arasında kimlik kartlarıyla sınır geçişleri konusunda uzlaşıya varılmış olmasından büyük memnuniyet duyuyoruz. Başta plaka meselesi olmak üzere diğer sorunlu hususlarda da en kısa sürede anlaşmaya varılmasını temenni ediyoruz. Her daim sorunların diyalog yoluyla çözülmesini samimiyetle desteledik, destekliyoruz. Yardımımız talep edildiğinde, tüm imkânlarımızla, yapıcı ve tarafsız bir anlayışla gereken katkıyı veriyoruz. Bosna Hersek’teki üç toplumun uzlaştığı bir formatta tarafların bir araya getirilmesi için de üzerimize düşeni yapmaya hazırız.” SORU-CEVAP (Kosova ile Sırbistan arasındaki gerilim) Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu konuda Kosova-Sırbistan arasındaki sıkıntıyı aşabilmek için her türlü desteğe var olduğumuzu söyledim. Şu andaki gelişmeler olumlu. Balkanlar artık bu tür sıkıntılara tahammül edemez. (Avrupa'daki enerji krizinin sorumlusu kim?) Cumhurbaşkanı Erdoğan: Her şeyden önce Türkiye olarak Rusya-Ukrayna arasında hep denge politikasını güttük. Bundan sonra da yine buna devam edeceğiz. Şu anda Batı'nın isim saymaya gerek yok, takındığı tavrı doğru bulmadığımı çok açık söyleyebilirim. Tahrik üzere kuralı bir politika güden batı var. Böyle bir savaşı tahrik üzere yürütmeye gayret ettiğiniz sürece netice almak da mümkün olmayacaktır. Bu savaşın kazananı var diyebilir miyiz? Bu savaşın kazananı yok ama kaybedeni çok. İşin parasal konusunu konuşmaya gerek yok. Parasal boyutuna girince birisi Ukrayna'ya şu kadar destek verdim diyor ama nerede bu para? Bu da sıkıntılı... Silahlar gönderildiği söyleniyor, ne kadar hurda varsa onları Ukrayna'ya gönderiyorlar. "SAVAŞI BİTİRMENİN GAYRETİ İÇİNDEYİZ" Ben bu işin Rusya veya Ukrayna galibidir diyemem ama bizim güttüğümüz politika bu savaş bir an evvel biter mi bitmez mi? Savaşı bitirmenin gayreti içindeyiz. Çok kısa sürede biteceğe benzemiyor. Rusya'yı hafife alanlara da söylüyorum, yanlış yapıyorsunuz. Rusya hafife alınacak bir ülke değil. Rusya doğal gazı kesti, fiyatlar Avrupa'da yükseldi. Herkes kara kara düşünüyor. Bunları daha önce niye düşünmediniz? Şu anda stoklar ne durumda diye bunun konuşulması yapılıyor. Burada tabi ki Rusya herkes ona saldırınca o da elindeki imkanlarını kullanacaktır. Temenni ediyoruz ki bir an önce neticeye varıp bu işi bitmek. Dünya barışı yeniden yakalamış olsun. Sırbistan Cumhurbaşkanı Vuçiç: Ben hepinize bölgedeki durumla ilgili olarak Kosova ve Sırbistan arasındaki durumla ilgili diplomatik şekilde çözülmesini ortaya koydu. Elbette diğer konu Rusya ve Ukrayna arasındaki durumla ilgili olarak kışın zorluklar söz konusu olacak. Her zaman soğuk olan bu sene daha soğuk olabilir. Bir çözümün ortaya konulması gerekmekte. Bizler, Arnavutluk'la birlikte ortak bir mektup yazmak durumundayız. Neler yapabileceğimizi ele alacağız. Varlıklarımızı daha iyi değerlendirmemiz gerekmekte. Bu elbette kolay olmayacak, kış her zaman olduğundan daha zor olacak. Bizler büyük bir felaketle karşı karşıya olabiliriz diye ifade etmiştim. Anlaşılmazsa, uzlaşılmazsa bizler elektrik kesintilerine mecbur kalınabileceğini ifade etmiştik. Karşılıklı olarak Türkiye ile Sırbistan'ın ilişkilerinin öneminin altını çizmek istiyorum. Bizlerin ilişkisi bölge için çok çok önemli. Bütün bakanlara teşekkür ediyorum. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç'in açıklamaları ise şöyle: Ticaret hacminin artırılması ve 2 milyara çıkarılması konusunda, bunun yükseltilmesini istiyoruz. Umuyoruz ki bu hedeflere ulaşabiliriz. Türkiye'den yatırımlar gelmekte Sırbistan'a ve bundan memnunuz. Yatırımlarla ilişkili olarak 10 bin kişi istihdam edilmiş durumda. Bizler tarihi yapıların da elden geçirilmesi konusunda da önemli adımlar atılmakta ve zorlu bir yol söz konusu. Bugün modernize edildi, bazı küçük detaylar kaldı. Hem Türk işçilerine hem de iş adamlarına bunun gerçekleşmesi yönünde gösterdikleri emekten dolayı teşekkür ediyorum. Altyapı çalışmaları açısından çok çok önemli. Bu bağlantıların da yine bazı rotalarda gerçekleşecek yollar bizler için önemli projeler. Türkiye Cumhuriyeti, bizler, hepimiz, daha büyük işbirliği olasılıklarını ele aldık. Bayraktar araçlarının alınması konusuyla ilgili gelecek sene adımlar atmayı umuyoruz. Sırbistan'ın bunları satın alabilmesini umuyoruz. Bayraktar alımı konusunda taleplerimizi ortaya koyacağız. Bu çerçevede taleplerimizi ortaya koymaktayız. Farklı bakanlıklar arasında yine savunma çerçevesinde bazı eğitimlerle ilgili işbirliği çalışmaları ortaya koymaktayız. Karşılıklı görüş alışverişi ortaya koyma konusunda kararlılığımız söz konusu. Tüm yetkililere ve heyete teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Ukrayna'daki durumu ve enerji konusunu ele aldık. Türkiye'nin koyabilecekleri desteği de ele almaktayız. Azerbaycan'la olan ilişki konusunda görüş alışverişinde bulunduk.

ERDOĞAN TÜRKİYE-SIRBİSTAN İŞ FORUMU’NDA Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vuçiç ile ortak basın toplantısı sonrasında Türkiye-Sırbistan İş Forumu’nda konuşuyor. Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle: Ekonomik ve ticari ilişkiler özellikle bu bölgede istikrar ve barış ortamına da katkı sağlıyor.

Ticaret hacmimiz geçen sene rekor kırarak 2 milyar dolara yaklaştı.

Bu sene 2.5 milyar doları zorluyoruz. İnşallah gelecek senelerde bu rakamı ikiye katlayarak ortak hedefimiz olan 5 milyar dolara ulaşacağız. Sırbistan'daki yatırımlarımızı son 10 yılda sıçrama yaparak 400 milyon dolara çıktı, Sırbistan'daki firmalarımız 1300'ü aştı. Sırbistan Halk Bankası sektörünün en önemli oyuncularından biri haline geldi.

'ÖNEMLİ BİR POTANSİYELİN OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ' İşbirliğimizi geliştireceğimiz bir diğer önemli alan da müteahhitlik sektörüdür. 50 proje ile 847 milyon dolarlık iş hacmine sahipler. 48 tanesinin 2018 ve sonrasında hayata geçirildiğine özellikle dikkat çekmek istiyorum. Türkiye ile Sırbistan arasında sağlık, enerji, dijitalleşme, bilgi ve iletişim teknolojileri alanında da önemli bir potansiyelin olduğunu görüyoruz. Salgın sürecinde tüm dünyada darbe alan Turizm sektörünün yeniden canlanması ekonomilere önemli katkı sağlıyor. Sırbistan'dan ülkemizi ziyaret edecek turist sayısının rekor kırarak ilk kez 300 binin üzerine çıkmasını bekliyoruz.

1 yıl önce

Putin: Bu kış Batı donmuş olacak

Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş, 24 Şubat tarihinden beri devam ediyor. Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaş nedeniyle birçok Avrupa ülkesi, Rusya’ya karşı yaptırım kararı aldı. Bunun üzerine Rusya da kendisine yaptırım uygulayan Avrupa ülkelerine karşı tepki göstermek amacıyla çareyi doğalgaz akışını durdurmakta buldu. Alınan bu karardan sonra Avrupa’da birçok ülke doğalgaz ücretlerine çok ciddi zamlar yaparak kısmi kesintilere gitmeye başladı. Putin meydan okudu Tüm bu süreç devam ederken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den batıya adeta meydan okuyan ifadeler geldi. "Batı donmuş olacak" Rusya’nın Uzakdoğu bölgesindeki Vladivostok şehrinde düzenlenen Doğu Ekonomik Forumu’nun genel kurul toplantısında konuşan Vladimir Putin, "Gaz, petrol, kömür, kalorifer yakıtı sağlamayacağız. Hiçbir şey sağlamayacağız. Batı donmuş olacak." ifadelerini kullandı. Rus gaz devi Gazprom ise, Kuzey Akımı doğalgaz boru hattını planlandığı gibi Avrupa’ya yeniden açılmayacağını açıkladı.

1 yıl önce

Batı ülkeleri LGBT derneklerine para yağdırıyor! Milyon dolarlar havada uçuştu

Küresel bir toplum mühendisliği projesine dönüşen LGBT’liler, Türkiye’de de faaliyet alanını artırıyor. LGBT lobisi, ağırlıklı olarak sözde “sivil toplum kuruluşu” adı altında tabanını genişletmeye çalışıyor. İçişleri Bakanlığı kayıtlarına göre Türkiye’de adında ve amacında LGBT kavramı geçen kayıtlı 29 dernek bulunuyor. Bu derneklerden 22’sine küresel fonlar ve yabancı ülkeler tarafından para yardımı yapılıyor. GELİRİN YÜZDE 95’İ DIŞARIDAN Yeni Şafak gazetesinde yer alan habere göre, bu sözde derneklere yurt dışından “yardım” adı altında gönderilen paralar korkunç boyutta. Dernekler Kanunu uyarınca yurt dışından yardım alan sivil toplum kuruluşlarının bu paraları harcamadan önce beyan etmesi gerekiyor. Beyanlara göre bu derneklere son 5 yıl içerisinde (2018-2022) güncel döviz kuruyla 362 milyon lira (20 milyon 66 bin dolar) para aktarıldı. Bu paralar derneklerin beyan ettikleri gelirlerin yüzde 95.08’ini oluşturdu. MİLYONLAR HAVADA UÇUŞTU En çok fon alan Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği oldu. CHP’li 10’dan fazla belediye ile ortak proje de geliştiren derneğe 5 yılda güncel dolar kuruyla 120 milyon lirayı aşkın (6 milyon 675 bin dolar) para aktarıldı. İkinci sırayı 84 milyon 188 bin lira (4 milyon 677 bin dolar) ile Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği, üçüncü sırayı ise 77 milyon 681 bin lira (4 milyon 315 bin dolar) ile Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği aldı. 15 DOLAR ALAN DA VAR 1 milyon dolar üzerinde fon alan dernekler listesinde Hak Eşitlik Varoluş İçin Lezbiyen Gey Biseksüel Transseksüel İnterseksüel Derneği ile Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği de kendisine yer buldu. Diğer dernekler ise 962 bin dolardan 15 dolara kadar yurt dışı bağışı ile listeye girdi. Derneklerin gelirlerinin yüzde 5’ini oluşturan yerli bağışçıları kimlerin oluşturduğu ise merak konusu oldu. BU PARALAR NEREYE GİDİYOR? Yapılan beyanlara göre dernekler, aldıkları fonlarla panel, çalıştay, konferans gibi faaliyetler yürüttü. Özellikle 2021-2022 yıllarında Türkiye’de bulunan trans mültecilere yönelik projeler hazırlandı. Türkiye’de LGBT’lilerin ailelerine destek veren etkinlikler gerçekleştirildi. Ayrıca Türkiye’deki üniversite öğrencilerine yönelik LGBT hakları ve aktivizmi üzerine eğitim, online buluşmalar, konferans vb. faaliyetler düzenlendi. EN ÇOK DESTEKLEYEN ÜLKE İSVEÇ Derneklere fon aktaranların yelpazesi oldukça geniş. Ülke bazında en çok fonu 74 milyon lira ile İsveç aktardı. Onu sırayla Belçika, ABD, İngiltere, Almanya, Hollanda, Norveç, Fransa, Makedonya ve Kanada takip etti. Kuruluş olarak da en çok yardım Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler'den (BM) geldi. İsveç Konsolosluğu, ABD Büyükelçiliği, Hollanda Büyükelçiliği gibi yabancı devletlere bağlı misyon temsilcilikleri de fon aktaran kuruluşlar arasında.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 13 14