03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Destici'den Kılıçdaroğlu'nun TÜİK'e alınmamasına ilişkin açıklama: 'Ben geliyorum' tavrı hakikaten bir baskın tavrıdır

Destici ziyareti sıradında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, randevu talebinin kabul edilmemesi üzerine gittiği Türkiye İstatistik Kurumu'nda (TÜİK) içeriye alınmaması ile ilgili soruya, "Randevu ne zaman istenmiş, ne zaman verilmemiş bunu bilmiyorum. Daha önceden randevu istendi de randevu verilmediyse bu farklı bir şey. Ama sabah arayıp 'ben 11.00'da geleceğim' dediyse bu farklı bir durumdur. Daha önce aranıp randevu verilmemişse, 'keşke verilseydi' derim. Ama Sayın Kılıçdaroğlu sabah arayıp 'ben 11.00'de gelmek istiyorum' diyorsa, bence bu doğru olmamıştır. Çünkü o zaman bu baskın gibi anlaşılır. 'Ben geliyorum' tavrı hakikaten bir baskın tavrıdır. Bunu hiçbir siyasetçiye yakıştırmam" cevabını verdi.

2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: HDP ile ilişki, PKK ile ilişki demektir

BBP Genel Başkanı Destici, Ankara'da otelde düzenlenen '2021 Yılı Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu. 2021'de yaşanan bazı olayları anımsatan Destici, bunlardan birinin de ABD, Almanya ve Fransa dahil 10 ülkenin Ankara büyükelçisinin Osman Kavala üzerinden yaptığı açıklama olduğunu belirtti. Destici, "Cumhurbaşkanı'mızın kararlı duruşunun ardından geri adım attılar. Yaptıkları hadsizliği unutmuyoruz. Ben şahsen Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala'yı terazinin aynı kefesinde konumlandırmıyorum. Demirtaş bir teröristtir. Terör örgütünün bir elamanı ve uzantısıdır" diye konuştu. Ekonomideki gelişmelerin, milletin canını yaktığını söyleyen Destici, "Hala yakmaya devam ediyor ancak bu konuda da siyasette ikiyüzlülük yapıldı. 'Dolar 20'lere çıkacak' diye milleti dolar almaya teşvik ettiler. Öbür taraftan da el ovuşturdular. Dolar düşünce de ilk afalladılar daha sonra da milleti döviz almaya çağırdılar. Hazineden yardım alan özellikle CHP ve İYİ Parti'ye sesleniyorum; niye siz hiç fedakarlık yapmıyorsunuz, niye sizin harcamalarınızda bir lira geri gidiş yok? Biz savurganlığın her türlüsüne karşıyız. Hazineden yardım alan partilerin kasalarında yüzlerce trilyon para var ve devlet 10 Ocak'a kadar bunların hesabına 645 trilyon daha koyacak. Benim itirazı bunadır" dedi. 'DELİLLERİ VARSA YARGIYA BAŞVURSUNLAR' BBP lideri Destici, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'telefon dinleme' iddiasına ilişkin ise "Devletin siyasi parti genel başkanlarını dinlediklerini düşünmüyorum. Dinlemelerini de yanlış buluyorum. Eğer böyle bir dinleme varsa bunu doğru bulmuyorum. Hiçbir insanın özel hayatına girilemez. Bir mahkeme veya savcılık kararı olmadan kimse dinlenemez. Ben bu iddiaların temelsiz ve gerçek olmadığını düşünüyorum. Sadece algı oluşturmaya yönelik olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili ellerinde bir belge varsa yargıya başvurmaları lazım. Ben dinlendiğimi düşünsem gider bunu yaparım" diye konuştu. 'HDP, PKK'NIN PARTİSİDİR' Destici, Kılıçdaroğlu'nun Milli Eğitim Bakanlığı'na alınmaması ile ilgili olarak da "Milli Eğitim Bakanı'mız benim tanıdığım kadarıyla çok aklı başında biridir. Büyük bir gayretle eğitimi daha iyi hale getirmek için uğraşıyor. Mülakatlar ile ilgili ise 2018 yılından bugüne kadar benim bildiğim öğretmen mülakatlarında yarım puan bile oynanmadı. Niye seçim yaklaşınca bunları konuşmaya başladılar? Buralarda ben çözüm aradıklarını düşünmüyorum. Siyaset yapıyorlar. Ben Kemal beyin iyi bir inceleme yaptıktan sonra randevu almasını ve daha sonra açıklama yapmasını şahsen öneririm. HDP ile olan ilişkilerine gelecek olursak HDP ile ilişki, PKK ile ilişki demektir. Bu çok açık ve nettir. Onlarla kim ittifak ediyorsa PKK ile iş birliği yapmış demektir. HDP, PKK'nın partisidir. Seçim yaklaştıkça HDP ile görünme durumunda kaldılar çünkü HDP bunu istiyor" dedi. 'BU İZMİR BELEDİYESİ İÇİN DE GEÇERLİ' BBP lideri Destici, İçişleri Bakanlığı'nca İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve şirketlerinde işbaşı yaptırılan personelden bazılarının terör örgütleriyle iltisaklı-irtibatlı olduğu gerekçesiyle teftiş başlatılmasıyla ilgili anormal durum olmadığını söyledi. İddia varsa bakanlığın bunu sorgulayabileceğini belirten Destici, şöyle konuştu: "Burada direkt belediye başkanına açılmış bir soruşturma yok. Bu işe alımlarla ilgili var. Yönetici kadrosunu çıkarsınlar, kaç tanesi HDP kontenjanından gelmiş görünür. Bu İzmir Büyükşehir Belediyesi için de geçerli. Bir inceleme yapılsa bunlar da ortaya çıkar. HDP listelerinden işçi alındığı kesindir. 'Kimsenin ekmeği ile oynamayacağım' diyen İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 15 bin kişiyi işten çıkardığını öğrenmiş olduk. Bu işçilerin bağlı olduğu sendikada Hak-İş Konfederasyonu'dur. Hak-İş Genel Başkanı, Kılıçdaroğlu'ndan randevu istedi. Kendisi de ona randevu vermedi. Demek ki randevu verilemiyormuş." Mustafa Destici, konuşmasının sonunda gelen soru üzerine, partisinin bir sonraki seçimde kendi logosu ve adayları ile yer alacağını belirtti.

2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Destici: HDP Meclis'ten defedilmeli

Adıyaman kırsalında Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından 29 Nisan 2017'de düzenlenen operasyonda öldürülen terör örgütü PKK mensubu Koçero Meleti kod adlı Volkan Bora'nın, HDP vekili Semra Güzel ile yakın ilişkisini gösteren fotoğraflar ortaya çıktı. Güzel, öldürülen teröristle sevgili değil sözlü olduğunu açıklayarak fotoğrafları doğruladı. HDP'li Güzel'in dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle düzenlenen fezlekeyle ilgili prosedür Adalet Bakanlığınca tamamlanarak TBMM'ye iletilmek üzere Cumhurbaşkanlığına gönderildi. "TERÖRİSTLE İLİŞKİ BİZİM İÇİN SÜRPRİZ DEĞİL" Söz konusu gelişmeleri Meclis'te düzenlediği basın toplantısında değerlendiren BBP Genel Başkanı Destici, bu görüntünün başkaları için bir sürpriz olabileceğini ancak kendileri için olmadığını belirtti. HDP'nin PKK'nın bir uzantısı olduğunu her zaman dile getirdiklerine işaret eden Destici, "Konunun magazin kısmının herhangi bir yerinde değiliz. Öncelikle söz konusu şahsın, dokunulmazlığının ivedilikle kaldırılıp yargılanmasının önemini bir kere daha vurguluyorum. Fezlekesi gelmeli, dokunulmazlığı kaldırılmalı ve yargıya gönderilmelidir. HDP'li diğer milletvekillerin de fezlekeleri görüşülüp dosyaları yargıya taşınmalıdır. Yargıda hesap vermeyecekler de nerede hesap verecekler?" sorusunu yöneltti. "HDP MECLİS'TEN DEFEDİLMELİDİR" Türkiye'nin en önemli ve öncelikli meselelerinden birinin HDP’nin hukuki, siyasi ve vicdani boyutlarıyla değerlendirilmesi olduğunu savunan Destici, şunları kaydetti: "Terör örgütüyle doğrudan bağlantıları sayısız olayla ispatlanmış ve bu durum kendileri tarafından da inkar edilmeyen bir siyasi partinin, varlığını ve faaliyetlerini sürdürmesi öncelikle Anayasamız ve ceza kanunlarımıza, sonrasında uluslararası hukuka aykırı bir durum doğurmaktadır. TBMM'de ülkemizin dış politikada yaşadığı tüm ihtilaflarda düşmanlarının tezlerini destekleyen, onların gönüllü lobi hücresi olan, bunun yanı sıra faaliyetleri Hazineden verilen payla desteklenen bir siyasi parti yer almaktadır. Bunun gelişmiş herhangi bir ülkede hiçbir örneği yoktur. HDP, milli güvenlik meselesi haline gelmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, içine düşürüldüğü bu akıl dışı, mantık dışı problemi bir an önce çözmek mecburiyetindedir. HDP, Meclis'ten defedilmelidir. Devletin varlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü hedef alan, ülkemizde on binerce cinayetin sorumlusu bir terör örgütünün sözcülüğünü yapan bir siyasi partinin varlığı kamu vicdanını son derece rahatsız etmektedir." HDP'nin, Semra Güzel'e kurumsal destek verdiğini belirten Destici, bu durumun HDP'nin, geçmişten bugüne terör örgütleriyle ve terörle iç içe olma durumuna verilmiş desteğin sayısız örneklerinden biri olduğunu söyledi.

2 yıl önce

BBP Lideri Destici'den Ekrem İmamoğlu'na sert tepki: Bu ne sorumsuzluktur!

BBP lideri Mustafa Destici, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Destici, vatandaşlarla iç içe olduklarını, hiçbir ayrım yapmadan tümünün problemlerini, taleplerini dinlediklerini söyledi. Uygun zeminlerde ve uygun üslupla bu talepleri dile getirdiklerini belirten Destici, şunları söyledi: "Milletimizle birlikteyiz, milletimiz için siyaset yapıyoruz, milletimizin ayrılmaz bir parçası olmaya devam edeceğiz. Pandemi nedeniyle tüm dünyada yükselen ve tüm dünyayı etkileyen enerji başta olmak üzere emtia fiyatlarındaki yükselişin de farkındayız. Ama başta dezavantajlı kesimler olmak üzere, dar gelirli vatandaşlarımızı, bu şartlara ezdirmemek zorundayız. Ne gerekiyorsa onu yapacağız. Son zamlarla birlikte 2 bin 500 liraya yükselen taban emekli maaşına ve 4 bin 253 liraya yükselen asgari ücrete rağmen, bu ücretlerle yaşayan insanlarımızın sayısını dikkate aldığımızda, yeni çözümler üretme mecburiyetine dikkat çekmek istiyorum. İlk olarak, elektrik tüketiminde 150 kilovatsaat olarak belirlenen ucuz fiyatlandırma limitinin 200 kilovatsaat olarak güncellenmesini teklif ediyoruz. Aynı düzenlemenin doğal gaz için de yapılmasını ve bununla ilgili de bir çalışma yürütülmesini de yine Büyük Birlik Partisi olarak teklif ediyoruz." 'BÖYLE SORUMSUZCA DAVRANMAYA HAKKI YOK' Destici, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun kentteki yoğun kar yağışı sırasında İngiltere Büyükelçisi ile görüşmesini ilişkin de, şöyle konuştu: "Yoğun kar yağışı sebebiyle millet can derdindeyken, binlerce insan yolda kalmışken, yüzlerce trafik kazası oluşmuşken, yollar kapalıyken; sen nasıl gidersin lüks bir balıkçıda hem de İngiltere büyükelçisiyle o saatte, o günde yemek yersin. Bu ne sorumsuzluktur. Bu en hafifiyle büyük bir sorumsuzluktur. Hiç kimsenin İstanbul halkına, Türk milletine böyle sorumsuzca davranmaya hakkı da yoktur. Daha sonra da hiçbir şey olmamış gibi konuşmalar yapılıyor. Gerçekten bunların takdirini de milletimize bırakıyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi sözcülerinin, görüşmenin ortaya çıkmasıyla art arda sıraladıkları yalanların en az bu yemek kadar ağır bir kusur olduğunu görüyoruz. Ama bizce başka ve diğerleriyle kıyaslanamayacak ölçüde ağır ve vahim bir problem var. Uzun bir süredir küresel emperyalizmin Türkiye'de, kendi menfaatlerine göre bir yönetim dizayn etme çabalarına dikkat çekiyoruz. Sayısız kez dile getirdik." 'AYNI OYUN PLANININ PARÇALARI' Türkiye'nin dışarıda hazırlanmış projelerle yönetilemeyecek kadar büyük bir devlet olduğunu ifade eden Destici, şöyle devam etti: "Türkiye, uluslararası hukuktan doğan haklarını, küresel emperyalizme terk etmesi için baskı görüyor. Ülkemiz uluslararası alanda, haklarını koruyamayacak ölçüde etkisizleştirilmeye çalışılıyor. Türkiye'yi hedef alan terör örgütleri, sürekli olarak dünyaya hukuk ve demokrasi dersi verme rolü yapan sözde gelişmiş devletler tarafından himaye edilmekte ve desteklenmektedir. Utanmazlık ve hukuk tanımazlık, Türkiye'ye karşı işlenmiş on binlerce cinayetin sorumlusu terör örgütlerine sınırımızda devlet kurdurma ve kendi ajan teşkilatlarına Türkiye'de darbe yaptırma teşebbüsüne kadar uzanmıştır. İngiltere, önceki Türkiye büyükelçisini İngiliz dış istihbarat kurumunun başına atadığında, İngiltere başta olmak üzere batılı ülkelerin Türkiye'deki örtülü faaliyetleriyle ilgili Türkiye'nin sağlıklı bir durum değerlendirmesi yapmasının doğru olacağını daha önce de dile getirmiştik. Bu kapsamda, İngiltere Büyükelçisi'nin İstanbul Büyükşehir Belediye başkanıyla ve İstanbul Başkonsolosu'nun İYİ Parti İstanbul İl Başkanıyla yaptığı görüşmelerin doğru düzlemde ve sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesinin önemine tekrar dikkat çekmek istiyorum. Millet İttifakı'nın liderlerinin ABD Büyükelçisiyle yaptığı mutat görüşmeleri ve CHP lideri Kılıçdaroğlu ve DEVA Partisi lideri Ali Babacan'ın birlikte yaptıkları 'Demokrasi yolu Diyarbakır'dan geçer' açıklamalarının bir bütün olarak ve aynı oyun planının parçaları olduğunu düşünüyoruz."

2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Destici: Yöneticileri çıksın 'Biz PKK'yı terör örgütü olarak görüyoruz' desin o zaman biz de HDP kapatılmasın deriz

HDP'nin PKK'nın uzantısı olduğunu belirten Destici, 'Yöneticileri, eş başkanları çıksın 'Biz PKK'yı terör örgütü olarak görüyoruz, PKK'nın terör eylemlerini kınıyoruz. Terörle mücadelede devletin yanındayız. Ülkenin bütünlüğünün yanındayız. Milletin birliğinin yanındayız.' desinler, o zaman biz de 'HDP kapatılmasın' deriz.' şeklinde konuştu.

2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: Türk Tabipler Birliği'nden Türk kelimesi kaldırılsın

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin Malatya İl Kongresinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, "TTB, Türk hekimlerini temsil etmiyor" yönündeki açıklamalarını hatırlatması üzerine, Destici, hekimlerin az bir kısmının TTB üyesi olduğunu söyledi. Bu nedenle TTB'nin hekimleri temsil etmediğini savunan Destici, "İkincisi de hem tabiplerimizin, doktorlarımızın sosyal hakları, ücretleri, çalışma şartları, bunlar konusunda da faydalı, yapıcı çalışmalar yapmıyor, teklifte bulunmuyor, yıkıcı bir politika izliyor. Tamamen burada Türkiye düşmanlarının, açıkça söylüyorum, terör örgütlerinin PKK, FETÖ başta olmak üzere DHKP-C, TİKKO pek çok terör örgütünün adeta ve devlet, vatan, din düşmanlarının sözcülüğünü yapıyor. Onların dili ile konuşuyor ve bu da hem Türkiye, Türk milletine, Türk devletine zarar veriyor, hem de tabiplerimize zarar veriyor, hekimlerimize zarar veriyor. Sanki Türkiye'deki bütün hekimler onların düşüncesindeymiş gibi bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. Ben onun için TTB'nin isminin önündeki Türk kelimesinin kaldırılmasını teklif ediyorum. Kaldırılmalı çünkü TTB maalesef Türkiye'ye, Türk milletine ve Türk hekimlerine hizmet etmiyor, bölücülüğün, vatan, millet, din ve devlet düşmanlarının adeta sözcülüğünü yapıyor." diye konuştu. Muğla'da bir hastanede, uzman çavuş ile doktor arasında yaşandığı iddia edilen darp olayına ilişkin soru üzerine Destici, kime karşı yapılırsa yapılsın şiddetin kabul edilemeyeceğini söyledi. Destici, sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti reddettiklerini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ama maalesef sağlık çalışanlarımıza ya da doktorlarımıza, hekimlerimize yapılan şiddetin görmezden gelinmesi ya da orada farklı bir algı oluşturma, bir kargaşa çıkarmak için bazı sağlık çalışanlarının aslında onlara sağlık çalışanı ya da hekim bile demek istemiyorum, provokatif davranışlar gerçekleştirdiğine şahit oluyoruz. Bunlar da hem hekimlerimize hem de hekimlik mesleğine büyük zarar veriyorlar. Öbür taraftan da sanki hekimlere yapılan saldırıları, şiddeti meşru gösterecek kadar bir provokatif eylemler içinde olabiliyorlar. Onun için bunların ayıklanması lazım ve bu tür provokasyon yapan kim olursa olsun bunların da hukuk önünde cezasının verilmesi lazım."

2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: "HDP'nin kıyısında, köşesinde olduğu bir yerde, hatta gölgesinin olduğu yerde Muhsin Yazıcıoğlu asla olmazdı."

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, 24 TV'de Esra Elönü'nün sunduğu 'Arafta Sorular' programının konuğu oldu. 2009'da geçirdiği helikopter kazasında hayatını kaybeden Muhsin Yazıcıoğlu'nun da anıldığı programda Elönü, Destici'ye, "Sayın Muhsin Başkan siyaseten sizin olduğunuz yerde mi olurdu?" diye sordu. 'SAFI ÇOK BELLİ BİRİYDİ' Destici, "Tabi olmayan bir şeyi yorumlamak herkes için haksızlık olur. Ama şöyle ifade edeyim; Muhsin Başkan safı çok net belli olan birisiydi. Refahyol Hükümeti'ne verdiği destekle bugün nerede olacağını çok net gösteriyor. Ya da 28 Şubat sürecindeki duruşu" dedi. 'HDP'NİN GÖLGESİNİN OLDUĞU YERDE OLMAZDI' Destici açıklamasına şu sözlerle devam etti: "Bir kere şu açık ve net: HDP'nin kıyısında veya köşesinde kenarında olduğu bir yerde, hatta gölgesinin olduğu yerde Muhsin Yazıcıoğlu asla olmazdı. 'SİYASETEN AYNI DEĞERDE OLMAMIZ MÜMNKÜN DEĞİL' Ya da laikliği ya da Atatürkçülüğü... Atatürk üzerinden bu milletin dindar kesimine çok ağır zulümler yapıldı. O zulümleri yapanlarla ya da onun takipçileri ile Muhsin Yazıcıoğlu siyasi birliktelik asla olmazdı. Dini eğitimi çağdışılık olarak değerlendiren bir zihniyetle bizim siyaseten aynı değerde olmamız mümkün değil."

2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Destici: Kim HDP ile görüşüyorsa PKK ile görüşüyor demektir

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Trabzon'da yaptığı konuşmada HDP'nin ittifak ortağı CHP'yi eleştirerek, 'Türkiye'deki bazı siyasi partiler, başta ana muhalefet partisi CHP olmak üzere PKK ile direkt olmasa da HDP üzerinden dolaylı olarak ilişki kurmaları ve onlara meşruiyet kazandırma çabalarıdır. Türkiye'de hangi siyasi parti olursa olsun, PKK'nın siyasi uzantısı HDP ile iş birliği yapmamalıdır, yapamamalıdır. Çünkü PKK neyse HDP odur, bir farkı yoktur. Kimse bizi aldatmaya kalkmasın.' ifadelerini kullandı.

1 2 3 4